Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Nəhl Suresi, 4. Ayet:
O, insanı nütfədən (bir damcı sudan) yaratdı. Ancaq bir də görürsən ki, o
(insan)
açıq-aşkar bir düşmənə çevrilib....
Fəcr Suresi, 27. Ayet:
(O gün Allah möminlərə belə səslənəcəkdir:) “Ey rahatlıq tapan nəfs
(insan)
!...
Əhqaf Suresi, 15. Ayet:
Biz insana ata-anasına yaxşılıq etməyi (valideynlərilə gözəl davranmağı, onlara yaxşı baxmağı) tövsiyə etdik. Çünki anası onu (doqquz ay bətnində) zəhmətlə gəzdirmiş, əziyyətlə doğmuşdur. Onunla (ana bətnində) daşınma və (süddən) kəsilmə müddəti otuz aydır. Nəhayət,
(insan)
kamillik həddinə yetişib qırx yaşa çatdıqda belə deyər: “Ey Rəbbim! Mənə həm mənim özümə, həm də ata-anama əta etdiyin nemətə şükür etmək və Sənə xoş gedəcək yaxşı əməl etmək üçün ilham ver, nəslimi əməlisaleh et. Mən (günahl...
İsra Suresi, 34. Ayet:
Yaxşı niyyət istisna olmaqla, yetimin malına həddi-buluğa çatana qədər yaxın düşməyin. (Bu mala ancaq onu qorumaq, artırıb çoxaltmaq və yetimin öz xeyrinə istifadə etmək məqsədilə əl vurmaq olar). Əhdə vəfa edin. Çünki
(insan)
əhd barəsində (qiyamət günü) cavabdehdir. (İnsan verdiyi əhdi yerinə yetirib-yetirmədiyi haqda sorğu-suala tutulacaqdır)....
Vaqiə Suresi, 59. Ayet:
Ondan
(insan)
yaradan sizsiniz, yoxsa Biz?!...
Həşr Suresi, 16. Ayet:
(Münafiqlər Bəni Nəzir yəhudilərini aldatması) Şeytana (Şeytanın insanı aldatmasına) bənzəyir. O, insana: “Kafir ol !” – deyər. (İnsan) kafir olan kimi (Şeytan onu qoyub qaçaraq): “Mənim səninlə heç bir əlaqəm yoxdur. Mən aləmlərin Rəbbi olan Allahdan qorxuram!” – deyər....
Bəqərə Suresi, 8. Ayet:
İnsanlardan öyle kimseler vardır ki kendileri îman etmiş olmadıkları halde, «Allaha ve âhiret gününe inandık» derler. Halbuki onlar inanıcı
(insan)
lar değildir. ...
Bəqərə Suresi, 23. Ayet:
Eğer kulumuz (Muhammed) in üzerine parça parça (sûre sûre, âyet âyet) indirdiğimiz (Kur'ânın Allah katından geldiğin) den şübhe ediyorsanız haydi onun benzerinden siz de (meydana) bir sûre getirin. Allahdan başka sahicilerinizi (tapdığınız putları ve bilginlerinizi) de (yardıma) çağırın, eğer (iddianızda) doğru
(insan)
lar iseniz. ...
Bəqərə Suresi, 191. Ayet:
Onları nerede yakalarsanız orada öldürün. Sizi sürdükleri yerden siz de onları sürün!. . Fitne
(insan)
öldürmekten daha şiddetlidir (suçtur). . . Onlar sizle savaşmadıkları sürece, Mescid-i Haram yanında onlarla savaşmayın. Onlar sizi öldürmeye kalkarsa o zaman siz de onları öldürün. İşte kâfirlerin yaptığının karşılığı budur....
Ali-İmran Suresi, 30. Ayet:
Herkesin, iyilik olarak yaptıklarını da kötülük olarak yaptıklarını da karşısında hazır bulduğu günde
(insan)
isteyecek ki kötülükleri ile kendisi arasında uzun bir mesafe bulunsun. Allah, kendisine karşı (gelmekten) sizi sakındırıyor. Allah kullarına çok şefkatlidir....
Ali-İmran Suresi, 30. Ayet:
Herkesin, iyilik olarak yaptıklarını da kötülük olarak yaptıklarını da karşısında hazır bulduğu günde
(insan)
isteyecek ki kötülükleri ile kendisi arasında uzun bir mesafe bulunsun. Allah, kendisine karşı (gelmekten) sizi sakındırıyor. Allah kullarına çok şefkatlidir....
Ali-İmran Suresi, 183. Ayet:
«Hakıykaten, Allah hiç bir peygambere — o, (gökden inecek) ateşin yiyeceği bir kurban getirinceye kadar — îman etmememizi bize emretdi» diyen (Yahudi) ler (e) de ki: «Size benden evvel nice peygamberler apaçık deliller ve mu'cizelerle beraber o dediğinizi de elbet getirmişdi. O halde (sözü) doğru
(insan)
lar idiniz de onları neye öldürdünüz»? ...
Nisa Suresi, 135. Ayet:
Ey îman edenler, adaleti titizlikle ayakda tutan (haakim) ler ve Allah için şâhidiik eden
(insan)
lar olun. (O hükmünüz veya şâhidliğiniz) velev ki kendinizin veya ana ve babalar (ınız) ın ve yakın hısımlar (ınız) ın aleyhinde olsun, (isterse onlar) zengin veya fakir bulunsun. Çünkü Allah ikisine de (sizden daha) yakındır (ve hallerini sizden iyi bilicidir). Artık siz (hakdan) dönerek (keyf-ü) hevanıza uymayın. Eğer dilinizi eğib büker (hakkı olduğu gibi söylemekden çekinir) veya (büsbütün ondan...
Maidə Suresi, 53. Ayet:
İman edenler de diyecek (ler) ki: «Her halde sizinle berâbe olduklarına dâir (zaman zaman) yeminlerini te'kîde çalışarak Allaha and içenler bunlar mı? Onların bütün yapdıkları boşuna gitmiş, bu suretle onlar en büyük zarara uğrayan
(insan)
lar olmuşlardır». ...
Ənam Suresi, 116. Ayet:
Eğer yer (yüzün) de bulunan
(insan)
ların çoğuna uyarsan seni Allah yolundan sapdırırlar. Onlar tereddüdden gayri bir şey'e uymazlar, onlar yalan söyler (adam) lardan başka da (bir şey) değildirler. ...
Ənam Suresi, 116. Ayet:
Eğer yeryüzünde bulunan
(insan)
ların çoğuna uyarsan, seni Allah’ın yolundan saptırırlar. (Onlar) ancak zanna tâbi' olurlar ve onlar sâdece yalan söylerler....
Ənam Suresi, 116. Ayet:
Yeryüzünde bulunan
(insan)
ların çoğuna uysan, seni Allâh'ın yolundan saptırırlar. Onlar sadece zannediyorlar ve onlar sadece saçmalıyorlar....
Əraf Suresi, 29. Ayet:
De ki: «Rabbim adaleti emretdi. Her secde yerinde yüzlerinizi (kıbleye) doğrultun. Ona — dînde ancak kendine (bağlı, gösterişden bayağı emellerden uzak haalis ve) muhlis
(insan)
lar olarak — ibâdet edin. ilkin sizi yaratdığı gibi yine (Ona) döneceksiniz. ...
Əraf Suresi, 85. Ayet:
Medyen'e de kardeşleri Şuayb'ı (gönderdik): «Ey kavmim, dedi, Allah'a kulluk edin, sizin O'ndan başka bir ilâhınız yoktur. Size Rabbinizden açık bir delil geldi: Ölçüyü ve tartıyı tam yapın, insanların eşyalarını eksik vermeyin, düzeltildikten sonra yeryüzünde bozgunculuk yapmayın; eğer inanan
(insan)
lar iseniz, böylesi sizin için daha iyidir!»...
Əraf Suresi, 189. Ayet:
Allah, sizi bir tek nefisten yaratan ve kendisi ile huzur bulsun diye eşini de ondan var edendir. (İnsan) eşiyle birleşince eşi hafif bir yük yüklenir (gebe kalır) ve (bir müddet) onu taşır. Gebeliği ağırlaşınca her ikisi de Rableri Allah’a, “Eğer bize iyi ve sağlıklı bir çocuk verirsen, elbette şükredenlerden olacağız” diye dua ederler....
Hicr Suresi, 28. Ayet:
1.
ve iz kâle
: ve demişti
2.
rabbu-ke
: senin Rabbin
3.
li el melâiketi
: meleklere
4.
in-nî
: muhakkak ben
<...
Hicr Suresi, 28. Ayet:
Rabbin meleklere şöyle demişti: "Ben mutlaka, “hamein mesnûn olan salsalin”den (standart insan şekli verilmiş ve organik dönüşüme uğramış salsalinden) bir beşer
(insan)
halkedeceğim.”...
Hicr Suresi, 28. Ayet:
Bir vakitler Rabbin meleklere : «Gerçekten ben, pişmedik kuru çamurdan, biçimlendirilmiş balçıktan bir beşer
(insan)
yaratacağım....
Nəhl Suresi, 4. Ayet:
O, insanı bir damla sudan yarattı. Fakat bakarsın ki
(insan)
Rabbine apaçık bir hasım oluvermiştir....
Nəhl Suresi, 4. Ayet:
O, insanı bir damla sudan yarattı. Fakat bakarsın ki
(insan)
Rabbine apaçık bir hasım oluvermiştir....
Nəhl Suresi, 4. Ayet:
İnsanı nutfe(sperm)den yarattı, birden o
(insan)
konuşkan bir karşı koyucu olup çıktı....
Nəhl Suresi, 103. Ayet:
Ve andolsun ki Biz, onların: “Fakat O'nu (Kur'ân-ı Kerim'i), ona şüphesiz bir beşer
(insan)
öğretiyor.” dediğini biliyoruz. Ona isnad ettikleri kişinin lisanı acemidir (Arapça değildir). Bu (Kur'ân-ı Kerim) lisanı ise apaçık Arapça'dır....
Kəhf Suresi, 22. Ayet:
(Sonra gelen kuşaklar) Diyecekler ki: "Üç'tüler, onların dördüncüsü köpekleridir." Ve: "Beştiler, onların altıncısı köpekleridir" diyecekler. (Bu,) Bilinmeyene (gayba) taş atmaktır. "Yedidirler, onların sekizincisi köpekleridir" diyecekler. De ki: "Rabbim, onların sayısını daha iyi bilir, onları pek az
(insan)
dışında kimse bilemez." Öyleyse onlar konusunda açıkta olan bir tartışmadan başka tartışma ve onlar hakkında bunlardan hiç kimseye bir şey sorma....
Kəhf Suresi, 22. Ayet:
(Sonra gelen kuşaklar) Diyecekler ki: "Üçtüler, onların dördüncüsü köpekleridir." Ve: "Beştiler, onların altıncısı köpekleridir" diyecekler. (Bu,) Bilinmeyene (gayba) taş atmaktır. "Yedidirler, onların sekizincisi köpekleridir" diyecekler. De ki: "Rabbim, onların sayısını daha iyi bilir, onları pek az
(insan)
dışında kimse bilemez." Öyleyse onlar konusunda açıkta olan bir tartışmadan başka tartışma ve onlar hakkında bunlardan hiç kimseye bir şey sorma....
Kəhf Suresi, 22. Ayet:
(Sonra gelen kuşaklar) Diyecekler ki: «Üç'tüler, onların dördüncüsü de köpekleridir.» Ve: «Beştiler, onların altıncısı köpekleridir» diyecekler. (Bu,) Bilinmeyene (gayba) taş atmaktır. «Yedidirler, onların sekizincisi de köpekleridir» diyecekler. De ki: «Rabbim, onların sayısını daha iyi bilir, onları pek az
(insan)
dışında da kimse bilemez.» Öyleyse onlar konusunda açıkta olan bir tartışmadan başka tartışma ve onlar hakkında bunlardan hiç kimseye bir şey sorma....
Kəhf Suresi, 37. Ayet:
1.
kâle
: dedi
2.
lehu
: ona
3.
sâhıbu-hu
: onun arkadaşı
4.
ve huve
: ve o
Kəhf Suresi, 95. Ayet:
Dedi ki: "Rabbimin, beni içinde bulundurduğu imkânlar, (sizin vereceğinizden) daha hayırlıdır. Siz bana
(insan)
güc(üy)le yardım edin de sizinle onlar arasına sağlam bir engel yapayım."...
Ənbiya Suresi, 73. Ayet:
Onları, emrimizle doğru yolu gösteren önderler yaptık ve onlara hayırlı işler yapmayı, namaz kılmayı ve zekât vermeyi vahyettik. Onlar bize kulluk eden
(insan)
lardı....
Möminun Suresi, 38. Ayet:
"O ise, yalnızca bir adam
(insan)
dır, Allah'a karşı yalan uydurmaktadır, bizler de ona inanacak değiliz."...
Möminun Suresi, 38. Ayet:
"O ise, yalnızca bir adam
(insan)
dır, Tanrı'ya karşı yalan uydurmaktadır, bizler de ona inançlı (olacak) değiliz."...
Möminun Suresi, 38. Ayet:
"O, Allah'a yalan uydurandan başka bir adam değildir. Biz ona inanıcı
(insan)
lar değiliz."...
Möminun Suresi, 38. Ayet:
«O ise, yalnızca bir adam
(insan)
dır, Allah'a karşı yalan uydurmaktadır, bizler de ona inanacak değiliz.»...
Nur Suresi, 40. Ayet:
Veya (onların amelleri) derin bir denizdeki karanlıklar gibidir; (öyle ki) onu (o denizi) bir dalga örtüyor, onun üstünden bir dalga daha, onun da üstünden bir bulut(örtmektedir). Birbiri üstüne (yığılmış) karanlıklar! (İnsan) elini çıkarsa, neredeyse onu dahi göremez. İşte Allah kime bir nûr vermemişse, artık onun için hiçbir nûr olmaz....
Qəsəs Suresi, 8. Ayet:
Bunun üzerine Fir'avnın adamları onu yetik olarak aldı (lar). Çünkü o, aakıbet kendileri için bir düşman ve bir tasa olacakdı. Çünkü Fir'avn da, Hâmân da, bunların orduları da suçlu
(insan)
lardı. ...
Ənkəbut Suresi, 38. Ayet:
Aad ile Semudu da (helak etdik. Onların başına neler geldiği) hakıykat sizin için el'an (o haraab) evleri (ciheti) nden belli olmakdadır. Uyanık
(insan)
lar oldukları halde şeytan onların amel (ve hareket) lerini süsleyib kendilerini yoldan sapdırmışdır. ...
Ənkəbut Suresi, 65. Ayet:
(Baksan a) gemiye bindikleri zaman — dîn (i) yalınız Kendisine (ya'nî Allaha) tahsıys etmek suretiyle ve (haalis ve) muhlis
(insan)
lar olarak — Allâhı (nasıl) çağırırlar! Fakat biz onları selâmetle karaya çıkarınca da hemen Allaha eş katanlar onlardır. ...
Rum Suresi, 20. Ayet:
Ve O'nun âyetlerinden (mucizelerinden)dir ki, sizi topraktan yarattı. Sonra siz, beşer
(insan)
haline gelince (çoğalıp yeryüzünde) yayılırsınız....
Loğman Suresi, 32. Ayet:
Onları altında gölgeler yapan (dağlar) gibi dalga sardığı vakit dîn (i) yalınız Kendisine (Ya'nî Allaha) tahsıys etmek suretiyle (ve haalis ve) muhlis
(insan)
lar olarak Allahı çağırırlar. Sonra (Allah) onları selâmetle karaya çıkardığı zaman içlerinden bir kısmı orta yolu tutar. Âyetlerimizi gaddar, nankör olan (lar) ın her birinden başkası bilerek inkâr etmez. ...
Sad Suresi, 48. Ayet:
İsmâîli, Elyesaı, Zülkifli de an. (İşte) bütün bunlar hayırlı
(insan)
lardı.. ...
Duxan Suresi, 34. Ayet:
(Şimdi) bakın, bu
(insan)
lar derler ki:...
Casiyə Suresi, 23. Ayet:
Kendi arzu ve özlemlerini tanrı edinen ve (bunun üzerine) Allah'ın, (zihninin hidayete kapalı olduğunu) bilerek saptırdığı, kulaklarını ve kalbini mühürlediği ve gözlerinin üzerine bir perde çektiği
(insan)
ı, hiç düşündün mü? Allah(ın onu terk etmesin)den sonra kim ona doğru yolu gösterebilir? O halde, hiç düşünüp ders çıkarmaz mısınız?...
Əhqaf Suresi, 15. Ayet:
Biz insana, ana babasına iyilik etmesini tavsiye ettik. Anası onu zahmetle taşıdı ve zahmetle doğurdu. (Ana karnında) Taşınması ile sütten kesilmesi otuz ay sürdü. Nihâyet
(insan)
güçlü çağına erip kırk yaşına varınca: "Ya Rabbi dedi, beni, bana ve anama, babama verdiğin ni'mete şükretmeğe, râzı olacağın yararlı işler yapmağa sevk eyle. Benim için zürriyetim içinde de salâhı devam ettir (benden gelecek olanları da iyi insanlar yap). Ben sana yüz tuttum ve ben (sana) teslim olanlardanım."...
Hucurat Suresi, 17. Ayet:
Onlar İslama girdiklerini senin başına kakıyorlar. (Onlara) de ki: «Müslümanlığınızı benim başıma kakmayın. Bil'akis sizi îmâna muvaffak etdiği için size Allah minnet eder, eğer size («İnandık» demenizde) sadık
(insan)
larsanız. ...
Qaf Suresi, 18. Ayet:
(İnsan) hiçbir söz söylemez ki, mutlaka yanında hazır bir gözetleyici (melek)bulunmasın!...
Zariyat Suresi, 16. Ayet:
Rablerinin bağışlayacağı her şeyden istedikleri gibi yararlanarak; (çünkü) onlar geçmişte iyi şeyler yapan
(insan)
lardı;...
Rəhman Suresi, 11. Ayet:
Bir meyve
(insan)
var onda (arzda); tomurcuklu (açılıma hazır) hurma ağacı (beyin)!...
Mücadilə Suresi, 8. Ayet:
(Ve sen ey Muhammed!) gizli konuşmalar (yoluyla dolap çevirmek)ten men edilen, ama men edildikleri şeye (tekrar) başvurmaktan kaçınmayanların ve kötülükte bulunmaya, saldırganlığa ve Elçi'ye karşı gelmeye niyetlenerek fesatlık kuranların farkında değil misin? Bu
(insan)
lar, sana ne zaman yaklaşsalar Allah'ın asla hoş görmeyeceği tarzda seni selamlarlar ve birbirlerine: "Allah neden söylediklerimizden dolayı bizi cezalandırmıyor?" derler. Cehennemdir onların payına düşecek olan, onlar işte oraya ...
Həşr Suresi, 16. Ayet:
(Yahudi münafıkların ibretlik durumu) insana: "Küfret (hakikatini inkâr ile bedenselliği yaşa esfeli sâfîliyn olan dünyaN yaşamında)!" diye fikir veren şeytanın ibretlik durumu gibidir! (İnsan) küfrettiğinde (hakikatini inkârda kilitlendiğinde ise), "Muhakkak ki ben senden berîyim! Doğrusu ben Rabb-ül âlemîn olan Allâh'tan korkarım" dedi....
Həşr Suresi, 16. Ayet:
Tıpkı şeytanın durumu gibi. O insana: 'İnkar et' dedi. (İnsan) inkar edince de: 'Ben senden uzağım. Doğrusu ben alemlerin Rabbi Allah'tan korkuyorum' dedi....
Həşr Suresi, 16. Ayet:
(Yahudileri kandıran münafıkların durumu da) tıpkı şeytanın durumuna benzer ki insana «İnkâr et.» dedi,
(insan)
inkar edince de: «Ben senden uzağım, ben âlemlerin Rabb'i Allah'tan korkarım!» dedi....
Həşr Suresi, 16. Ayet:
(Onların misâli;) şeytanın hâli gibidir ki, hani insana: 'İnkâr et!' demişti. Artık
(insan)
inkâr edince de: 'Doğrusu ben, senden uzağım; çünki ben âlemlerin Rabbi olan Allah’(ın azâbın)dan korkarım!' demişti....
Həşr Suresi, 16. Ayet:
(Onların durumu) tıpkı şeytânın durumuna benzer ki insana "İnkâr et" dedi. (İnsan) inkâr edince de: "Ben seden uzağım, ben âlemlerin Rabbi Allah'tan korkarım!" dedi....
Müzzəmmil Suresi, 1. Ayet:
Ey örtülere bürünen
(insan)
!...
Müddəssir Suresi, 31. Ayet:
Biz o ateşin koruyucularını meleklerden başkasını kılmadık. Ve onların sayısını inkâr edenler için yalnızca bir fitne (konusu) yaptık ki, kendilerine kitap verilenler, kesin bir bilgiyle inansın, iman edenlerin de imanları artsın; kendilerine kitap verilenler ve iman edenler (böylece) kuşkuya kapılmasın. Kalplerinde bir hastalık olanlar ile kafirler de şöyle desin: "Allah, bu örnekle neyi anlatmak istedi?" İşte Allah, dilediğini böyle şaşırtıp saptırır, dilediğini böyle hidayete erdirir. Rabbini...
Müddəssir Suresi, 31. Ayet:
Biz o ateşin koruyucularını meleklerden başkasını kılmadık. Ve onların sayısını küfredenler için yalnızca bir fitne (konusu) yaptık ki kendilerine kitap verilenler kesin bir bilgiyle inansın, inananların da inançları artsın; kendilerine kitap verilenler ve inançlılar (böylece) kuşkuya kapılmasın. Kalplerinde bir hastalık olanlar ile kafirler de şöyle desin: "Tanrı bu örnekle neyi anlatmak istedi?" İşte Tanrı dilediğini böyle şaşırtıp saptırır, dilediğini böyle hidayete erdirir. Rabbinin orduları...
Müddəssir Suresi, 31. Ayet:
Biz o ateşin koruyucularını meleklerden başkasını kılmadık. Ve onların sayısını da küfretmekte olanlar için yalnızca bir fitne (konusu) yaptık ki, kendilerine kitap verilenler, kesin bir bilgiyle inansın, iman edenlerin de imanları artsın; kendilerine kitap verilenler ve iman edenler (böylece) kuşkuya kapılmasın. Kalplerinde bir hastalık olanlar ile kafirler de şöyle desin: «Allah, bu örnekle neyi anlatmak istedi?» İşte Allah, dilediğini de böyle hidayete iletir. Rabbinin ordularını kendisinden ...
Müddəssir Suresi, 36. Ayet:
Beşer
(insan)
için bir uyarıdır....
Müddəssir Suresi, 36. Ayet:
Beşer
(insan)
için bir uyarıdır....
Müddəssir Suresi, 36. Ayet:
Beşer
(insan)
için bir uyarıp korkutmadır;...
Müddəssir Suresi, 52. Ayet:
1.
bel
: hayır
2.
yurîdu
: ister
3.
kullu
: hepsi
4.
imriin
: adam, erkek
(insan)
Qiyamə Suresi, 38. Ayet:
Sonra meniden bir kan pıhtısı olmuş da, Allah onu yarattı, derken
(insan)
biçimine koydu....
Nəbə Suresi, 38. Ayet:
bütün
(insan)
ruhların(ın) ve bütün meleklerin saf saf sıralandıkları Gün: Rahman'ın izin verdikleri dışında hiç kimse konuşmayacak ve (herkes, yalnız) doğruyu söyleyecek....
Əbəsə Suresi, 19. Ayet:
Bir nutfeden (meniden) onu yarattı da
(insan)
biçimine koydu....
Əbəsə Suresi, 23. Ayet:
Hayır! (İnsan) Allah'ın emrettiğini yapmadı....
Əbəsə Suresi, 23. Ayet:
Hayır! (İnsan) Allah'ın emrettiğini yapmadı....
Əbəsə Suresi, 23. Ayet:
Hayır,
(insan)
Allah'ın kendisine buyurduklarını henüz yerine getirmiş değildir!...
Tariq Suresi, 10. Ayet:
Artık o
(insan)
için ne bir kuvvet vardır, ne de bir yardımcı!...
Bələd Suresi, 5. Ayet:
(İnsan) ona hiç kimsenin asla güç yetiremeyeceğini mi sanıyor?...
Bələd Suresi, 11. Ayet:
El Akabe'ye (o sarp yokuşa) tırmanmayı göze alamadı
(insan)
!...
Adiyat Suresi, 7. Ayet:
Ve şüphe yok ki o
(insan)
bunun üzerine (bu nankörlüğüne) elbette bir şahittir....
Adiyat Suresi, 9. Ayet:
Bilmez mi
(insan)
, kabirlerin (bedenlerin) içindekiler deşilip dışarı çıkartıldığında,...
Adiyat Suresi, 9. Ayet:
(9-11) Fakat
(insan)
bilmez mi ki, kabirlerin içinde bulunanlar (diriltilip dışarı)çıkarıldığı ve sînelerde bulunan (sır)lar ortaya konulduğu zaman, şübhesiz Rableri o gün onlar(ın her yaptıkların)dan elbette hakkıyla haberdar olandır....
Adiyat Suresi, 10. Ayet:
(9-11) Fakat
(insan)
bilmez mi ki, kabirlerin içinde bulunanlar (diriltilip dışarı)çıkarıldığı ve sînelerde bulunan (sır)lar ortaya konulduğu zaman, şübhesiz Rableri o gün onlar(ın her yaptıkların)dan elbette hakkıyla haberdar olandır....
Adiyat Suresi, 11. Ayet:
(9-11) Fakat
(insan)
bilmez mi ki, kabirlerin içinde bulunanlar (diriltilip dışarı)çıkarıldığı ve sînelerde bulunan (sır)lar ortaya konulduğu zaman, şübhesiz Rableri o gün onlar(ın her yaptıkların)dan elbette hakkıyla haberdar olandır....
Nəcm Suresi, 52. Ayet:
Daha evvel Nuuh kavmini de (O helak etdi) çünkü bunlar çok zaalim ve çok azgın
(insan)
ların ta kendileri idi. ...
Hicr Suresi, 28. Ayet:
Rəbbin mələklərə belə demişdi: ‘Mən mütləq, ‘hamein məsnun olan salsalin’dən (torpaqdan, palçıqdan) bir bəşər
(insan)
yaradacam.’...
Nəhl Suresi, 103. Ayet:
And olsun ki, Biz onların: ‘Onu (Qurani Kərimi) ona şübhəsiz bir bəşər
(insan)
öyrədir’ dediyini bilirik. Onların dedikləri adamın dili əcnəbi dildir (ərəbcə deyil). Bu dil isə (Qurani Kərim) açıq-aşkar ərəbcədir....
Bələd Suresi, 5. Ayet:
(İnsan) ona heç kimin əsla güc çatdıra bilməyəcəyinimi zənn edir?...
Nur Suresi, 40. Ayet:
Yaxud (onların əməlləri) əngin dənizdəki qaranlığa bənzəyir. Onu bir dalğa, onun üstündən də (başqa) bir dalğa örtər; onun da üstündə bir bulud vardır; bir-birinin üstündə olan qaranlıqlar! (İnsan) əlini çıxartsa, az qala onu görməz. Allah kimə nur verməsə, onun nuru olmaz....
Həşr Suresi, 16. Ayet:
(Münafiqlər) şeytana bənzəyirlər. Şeytan insana: “Kafir ol!”– deyir. (İnsan) kafir olan kimi: “Mən səndən uzağam. Mən aləmlərin Rəbbi olan Allahdan qorxuram!”– deyir....
Ənam Suresi, 130. Ayet:
(Qiyamət günü Allah tərəfindən xitab olunacaqdır ki): «Ey cin və ins
(insan)
tayfası, məgər sizə özünüzdən Mənim ayələrimi (təkrar-təkrar) sizə oxuyan və sizi bu günkü görüşünüzdən qorxudan peyğəmbərlər gəlmədi?» Deyərlər: «Biz öz əleyhimizə şəhadət veririk (bəli, peyğəmbərlər gəldilər və qorxutdular)». Dünya həyatı onları aldatdı və (buna görə də) özlərinin əleyinə şəhadət verərlər ki, kafir olublar....
Əraf Suresi, 101. Ayet:
Bu,
(insan)
cəmiyyətlər(i)dir ki, onların xəbərlərini sənə söyləyirik. Doğrudan da peyğəmbərləri onlara aydın dəlillər gətirdilər, lakin onlar qabaqcadan təkzib etdikləri şeyə iman gətirən deyildilər! Allah kafirlərin qəlblərinə beləcə (sərtlik və anlamazlıq) möhür(ü) vurur....
Məryəm Suresi, 34. Ayet:
(Dünyaya gəlməsi və sifətləri deyilən) bu
(insan)
İsa ibn Məryəm – (yəhudilərin sehrbaz, xaçpərəstlərin isə Allahın oğlu adlandırıb) barəsində tərəddüddə olduqları (həmin) o haqq kəlmədir....
Mömin Suresi, 58. Ayet:
Korla görən, həmçinin iman gətirərək yaxşı işlər görən kəslərlə günahkar
(insan)
əsla bir deyildir. (Lakin) çox az ibrət götürürsünüz....
Həşr Suresi, 16. Ayet:
(Münafiqlərin aldatması) Şeytana (onun aldatmasına) bənzəyir. O insana: «Kafir ol!» – dedi və elə ki,
(insan)
kafir oldu, dedi: «Doğrusu, mən səndən uzağam, həqiqətən, mən aləmlərin Rəbbi olan Allahdan qorxuram!»....
Əraf Suresi, 189. Ayet:
Allah sizi tək bir nəfsdən yaradan və onunla hüzur tapsın deyə zövcəsini də ondan yaradandır. (İnsan) zövcəsi ilə birləşdikdə zövcəsi yüngül bir yük yüklənir (hamilə qalır) və (bir müddət) onu daşıyır. Hamiləliyi ağırlaşdıqda ikisi də Rəbləri Allaha: “Əgər bizə yaxşı və sağlam bir övlad versən, əlbəttə, şükür edənlərdən olacağıq”, – deyə dua edərlər....
Nur Suresi, 40. Ayet:
Yaxud üzərində buludlar olan dalğa üstündən dalğanın örtdüyü əngin dənizdəki zülmətə bənzəyir, bir-birinin üstündə olan elə zülmətlərə ki,
(insan)
əlini çıxararsa, demək olar ki, onu görməz. Allahın nur vermədiyi kəsin işığı olmaz....
Səcdə Suresi, 9. Ayet:
sonra da ona
(insan)
şəkli verərək Öz ruhundan ona üfürüb nəfəs verən və sizin üçün qulaq, göz və ürəkləri yaradan Odur. Siz necə də az şükr edirsiniz....
Qiyamə Suresi, 28. Ayet:
və
(insan)
düşünəndə ki, bu, artıq (həyatdan) ayrılıqdır,...
Qiyamə Suresi, 30. Ayet:
o günü
(insan)
sənin Rəbbinə tərəf sürüləcəkdir....