Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Bəqərə Suresi, 126. Ayet:
Ve iz kâle ibrâhîmu rabbic’al hâzâ beleden
âminen
verzuk ehlehu mines semerâti men âmene minhum billâhi vel yevmil âhir(âhiri), kâle ve men kefere fe umettiuhu kalîlen summe adtarruhu ilâ azâbin nâr(nâri), ve bi’sel masîr(masîru)....
Bəqərə Suresi, 126. Ayet:
1.
ve iz kâle
: ve demişti
2.
ibrâhîmu
: İbrâhîm
3.
rabbi
: Rabbim
4.
ic'al
: kıl, yap
<...
Bəqərə Suresi, 126. Ayet:
Hani İbrahim: "Rabbim, burasını güvenli (aminen) bir şehir kıl ve ehlinden Tanrı'ya ve ahiret gününe inananları ürünlerle rızıklandır" demişti de (Tanrı: "Sadece inananları değil) küfredeni de az bir süre yararlandırır, sonra onu ateşin azabına uğratırım; ne kötü bir dönüştür o" demişti....
Ali-İmran Suresi, 97. Ayet:
Fîhi âyâtun beyyinâtun makâmu ibrâhîm(ibrâhîme), ve men dahalehu kâne âminâ(
âminen
), ve lillâhi alen nâsi hiccul beyti menistetâa ileyhi sebîlâ(sebîlen), ve men kefere fe innallâhe ganiyyun anil âlemîn(âlemîne). ...
Ali-İmran Suresi, 97. Ayet:
1.
fîhi
: orada
2.
âyâtun
: âyetler, deliller, kanıtlar
3.
beyyinâtun
: açık beyyineler
4.
makâmu ibrâhîme
: Hz. İ...
İbrahim Suresi, 35. Ayet:
Ve iz kâle ibrâhîmu rabbic’al hâzel belede
âminen
vecnubnî ve beniyye en na’budel asnâm(asnâme). ...
İbrahim Suresi, 35. Ayet:
1.
ve iz kâle
: ve demişti
2.
ibrâhîmu
: İbrâhîm
3.
rabbi ic'al
: Rabbim kıl, yap
4.
hâze el belede
: bu şehir, bu...
İbrahim Suresi, 35. Ayet:
Hani İbrahim şöyle demişti: "Bu şehri güvenli (aminen) kıl, beni ve çocuklarımı putlara kulluk etmekten uzak tut."...
Qəsəs Suresi, 57. Ayet:
Ve kâlû in nettebiıl hudâ meake nutehattaf min ardınâ, e ve lem numekkin lehum haremen
âminen
yucbâ ileyhi semerâtu kulli şey’in rızkan min ledunnâ ve lâkinne ekserehum lâ ya’lemûn(ya’lemûne). ...
Qəsəs Suresi, 57. Ayet:
1.
ve kâlû
: ve dediler
2.
in
: eğer
3.
nettebiı
: tâbî olursak, uyarsak
4.
el hudâ
: hidayet
Qəsəs Suresi, 57. Ayet:
Dediler ki: "Eğer seninle birlikte hidayete uyacak olursak, yerimizden [yurdumuzdan ve konumumuzdan] çekilip kopartılırız." Oysa biz onları kendi katımızdan bir rızık olarak her şeyin ürününün aktarılıp toplandığı, güvenli (aminen) bir haremde yerleşik kılmadık mı? Fakat onların çoğu bilmiyorlar....
Ənkəbut Suresi, 67. Ayet:
E ve lem yerev ennâ cealnâ haramen
âminen
ve yutehattafun nâsu min havlihim, e fe bil bâtılı yu’minûne ve bi ni’metillâhi yekfurûn(yekfurûne)....
Ənkəbut Suresi, 67. Ayet:
1.
e
: mi
2.
ve lem yerev
: ve görmediler
3.
ennâ
: nasıl
4.
cealnâ
: biz kıldık, biz yaptık
Ənkəbut Suresi, 67. Ayet:
Görmediler mi ki, çevrelerinde insanlar kapılıp yağma edilirken, biz Harem'i (Mekke) güvenilir (aminen) kıldık? Yine de onlar, batıla inanıp Tanrı'nın nimetlerine küfür mü ediyorlar?...
Fussilət Suresi, 40. Ayet:
İnnellezîne yulhıdûne fî âyâtinâ lâ yahfevne aleynâ, e fe men yulkâ fîn nâri hayrun em men ye’tî
âminen
yevmel kıyâmeh(kıyâmeti), i’melû mâ şi’tum innehu bimâ ta’melûne basîr(basîrun). ...
Fussilət Suresi, 40. Ayet:
1.
inne
: muhakkak
2.
ellezîne
: onlar
3.
yulhidûne
: dil uzatırlar, saptırırlar
4.
fî
: de, hakkında
Fussilət Suresi, 40. Ayet:
Bizim ayetlerimiz konusunda çarpıtma yapanlar bize gizli kalmazlar. Öyleyse ateşin içine bırakılan mı daha hayırlıdır yoksa kıyamet günü güvenle (aminen) gelen mi? Siz dilediğinizi yapın. Çünkü O yaptıklarınızı gerçekten görendir....