Axtarış Nəticələri
Bəqərə Suresi, 7. Ayet:
1.
hateme
: mühürledi
2.
allâhu
: Allah
3.
alâ
: üzerine
4.
kulûbi-him
: onların kalpleri
Bəqərə Suresi, 10. Ayet:
1.
fî
: içinde, vardır
2.
kulûbi-him
: onların kalpleri
3.
maradun
: maraz, hastalık
4.
fe
: o zaman, böylece ...
Bəqərə Suresi, 90. Ayet:
1.
bi'se mâ
: ne kötü şey
2.
işterav
: sattılar, satın aldılar
3.
bi-hi
: onunla
4.
enfuse-hum
: onların nefsleri,...
Bəqərə Suresi, 104. Ayet:
1.
yâ eyyuhâ
: ey
2.
ellezîne
: o kimseler, onlar
3.
âmenû
: âmenû oldular, îmân ettiler
4.
lâ tekûlû
: söylemeyin...
Bəqərə Suresi, 114. Ayet:
1.
ve men
: ve bir kimse, kişi
2.
azlemu
: daha zalim
3.
mimmen (min men)
: ondan
4.
menea
: men etti, engelledi
Bəqərə Suresi, 174. Ayet:
1.
inne
: muhakkak
2.
ellezîne
: o kimseler, onlar
3.
yektumûne
: ketmederler, gizlerler
4.
mâ
: şey(ler)
Bəqərə Suresi, 178. Ayet:
1.
yâ eyyuhâ
: ey
2.
ellezîne
: onlar, olanlar
3.
âmenû
: âmenû oldular
4.
kutibe
: yazıldı, farz kılındı
Ali-İmran Suresi, 4. Ayet:
1.
min kablu
: önceden, daha önce
2.
huden
: hidayete erdiren, hidayete vesile olan, hidayete erdirici olarak
3.
li en nâsi
: insanlar için
4.
Ali-İmran Suresi, 77. Ayet:
1.
inne ellezîne
: muhakkak ki onlar
2.
yeşterûne
: satarlar
3.
bi ahdi allâhi
: Allah'ın ahdini
4.
ve eymâni-him
...
Ali-İmran Suresi, 91. Ayet:
1.
inne ellezîne
: muhakkak ki onlar
2.
keferû
: inkâr ettiler
3.
ve mâtû
: ve öldüler
4.
ve hum
: ve onlar
Ali-İmran Suresi, 105. Ayet:
1.
ve lâ tekûnû
: ve olmayın
2.
ke ellezîne
: onlar gibi
3.
teferrakû
: ayrıldılar
4.
ve ihtelefû
: ve ihtilâfa, a...
Ali-İmran Suresi, 176. Ayet:
1.
ve lâ yahzun-ke
: ve seni mahzun etmesin
2.
ellezîne
: onlar
3.
yusâriûne
: koşuyorlar
4.
fî el kufri
: küfür k...
Ali-İmran Suresi, 177. Ayet:
1.
inne ellezîne
: muhakkak ki onlar
2.
eşteravu
: satın aldılar
3.
el kufra
: küfür
4.
bi el îmâni
: îmân ile
Ali-İmran Suresi, 178. Ayet:
1.
ve lâ yahsebe-enne
: ve sakın zannetmesinler
2.
ellezîne keferû
: kâfirler
3.
ennemâ
: ... olduğu, ... olması
4.
numlî
Ali-İmran Suresi, 188. Ayet:
1.
lâ tahsebe-enne
: sakın zannetme
2.
ellezîne
: onlar
3.
yefrahûne
: ferahlarlar, sevinirler, şımarırlar
4.
bi mâ etev
Nisa Suresi, 14. Ayet:
1.
ve men
: ve kim
2.
ya'sı
: isyan eder, karşı gelir
3.
allâhe
: Allah
4.
ve resûle-hu
: ve O'nun Resûlü, elçisi<...
Maidə Suresi, 33. Ayet:
1.
innemâ
: ancak
2.
cezâû
: ceza
3.
ellezîne yuhâribûne
: o harp edenler, savaşanlar
4.
allâhe ve resûle-hu
: All...
Maidə Suresi, 36. Ayet:
1.
inne
: muhakkak ki
2.
ellezîne keferû
: kâfir olan kimseler
3.
lev enne lehum
: eğer onların olsa
4.
mâ fî el ardı cemîan
Maidə Suresi, 37. Ayet:
1.
yurîdûne
: isterler
2.
en yahrucû
: çıkmak
3.
min en nâri
: ateşten
4.
ve mâ hum
: ve onlar değiller
...
Maidə Suresi, 41. Ayet:
1.
yâ eyyuhâ er resûlu
: ey Resul
2.
lâ yahzun-ke
: seni üzmesin (mahzun etmesin)
3.
ellezîne yusâriûne
: yarışan kimseler, yarışanlar
4.
Maidə Suresi, 73. Ayet:
1.
lekad kefere
: andolsun ki inkâr etti, kâfir oldu
2.
ellezîne kâlû
: ... diyenler
3.
inne allâhe
: muhakkak ki Allâh (cc.)
4.
<...
Maidə Suresi, 94. Ayet:
1.
yâ eyyuhâ
: ey!
2.
ellezîne âmenû
: yaşarken Allâh'a teslim olmayı, ulaşmayı dileyenler
3.
le
: elbette, mutlaka
4.
yebluven...
Ənam Suresi, 70. Ayet:
1.
ve zere
: ve bırak, terket
2.
ellezîne
: o kimseler
3.
ittehazû
: edindiler
4.
dîne-hum
: onların dini, kendile...
Ənam Suresi, 124. Ayet:
1.
ve izâ
: ve, olduğu zaman
2.
câet-hum
: onlara geldi
3.
âyetun
: bir âyet
4.
kâlû
: dediler
Əraf Suresi, 73. Ayet:
1.
ve ilâ semûde
: ve Semud'a
2.
ehâ-hum
: onların kardeşi
3.
sâlihan
: Salih
4.
kâle
: dedi
Ənfal Suresi, 68. Ayet:
1.
lev lâ
: eğer olmasaydı
2.
kitâbun
: yazılı, yazılmış olan
3.
min allâhi
: Allah'tan, Allah tarafından
4.
sebeka
Tövbə Suresi, 61. Ayet:
1.
ve min hum
: ve onlardan
2.
ellezîne yu'zûne
: eza, eziyet eden kimseler
3.
en nebiyye
: nebî, peygamber
4.
ve yekûlûne<...
Tövbə Suresi, 68. Ayet:
1.
vaada allâhu
: Allah vaadetti
2.
el munâfikîne
: münafık erkekler
3.
ve el munâfikâti
: ve münafık kadınlar
4.
ve el kuffâre...
Tövbə Suresi, 79. Ayet:
1.
ellezîne
: o kimseler, onlar
2.
yelmizûne
: ayıplıyorlar, küçük görüyorlar
3.
el muttavvıîne
: zengin olanlar (zekâttan fazla olarak gönüllü teberruda bulunan kişiler)
Tövbə Suresi, 90. Ayet:
1.
ve câe
: ve geldi
2.
el muazzirûne
: özür beyan edenler, bahane edenler
3.
min el a'râbi
: bedevî Araplardan, göçebe yaşayan Araplardan
4.
Yunus Suresi, 4. Ayet:
1.
ileyhi
: ona
2.
merciu-kum
: sizin dönüşünüz (dönüş yeriniz)
3.
cemîan
: hepsi, topluca, toptan
4.
va'dallâhi (va'de allâhi)...
Hud Suresi, 39. Ayet:
1.
fe sevfe
: artık yakında
2.
ta'lemûne
: bileceksiniz
3.
men
: kimse(leri)
4.
ye'tî-hi
: ona gelecek
<...
Hud Suresi, 48. Ayet:
1.
kîle
: denildi
2.
yâ nûhu ıhbıt
: ey Nuh in
3.
bi selâmin
: selâmetle
4.
min-nâ
: bizden
Hud Suresi, 64. Ayet:
1.
ve yâ kavmi
: ve ey kavmim
2.
hâzihî
: bu
3.
nâkatu allâhi
: Allah'ın (dişi) devesi
4.
lekum
: size, sizin için...
Hud Suresi, 76. Ayet:
1.
yâ ibrâhîmu
: ey İbrâhîm
2.
a'rid
: vazgeç, yüz çevir
3.
an hâzâ
: bundan
4.
inne-hu
: muhakkak o, çünkü o ...
Hud Suresi, 93. Ayet:
1.
ve yâ kavmi ı'melû
: ve ey kavmim, yapın
2.
alâ mekânetikum)
: siz yapacağınız şeyi
3.
in-nî
: muhakkak, şüphesiz ben
4.
âmi...
Yusif Suresi, 25. Ayet:
1.
ve istebekâ
: ve koştular
2.
el bâbe
: kapı
3.
ve kaddet
(kadde)
(kadde (kalın d ile yazılırsa))
(kudde)
: ve yırttı
: (boyuna yırttı)
: (enine yırttı)
: (yırtıldı)
(kadde)
(kadde (kalın d ile yazılırsa))
(kudde)
: (boyuna yırttı)
: (enine yırttı)
: (yırtıldı)
Rəd Suresi, 34. Ayet:
1.
lehum
: onlar için vardır
2.
azâbun
: bir azap
3.
fîl hayâti ed dunyâ
: dünya hayatında
4.
ve le azâbu el âhıreti
<...
İbrahim Suresi, 17. Ayet:
1.
yetecerreu-hu
: onu yutmaya çalışır (çalışacak)
2.
ve lâ yekâdu
: ve olmayacak, olamayacak
3.
yusîgu-hu
: onu boğazdan kolayca geçirir
4.
İbrahim Suresi, 22. Ayet:
1.
ve kâle eş şeytânu
: ve şeytan dedi
2.
lemmâ
: olduğu zaman
3.
kudıye el emru
: emir yerine getirildi, tamamlandı
4.
innallâ...
Nəhl Suresi, 63. Ayet:
1.
tallâhi
: Allah'a yemin olsun
2.
lekad
: andolsun
3.
erselnâ
: biz gönderdik
4.
ilâ umemin
: ümmetlere
Nəhl Suresi, 94. Ayet:
1.
ve lâ tettehızû
: ve edinmeyin
2.
eymâne-kum
: yeminlerinizi
3.
dehalen
: hile, tuzak, aldatma
4.
beyne-kum
: s...
Nəhl Suresi, 104. Ayet:
1.
inne
: muhakkak
2.
ellezîne
: onlar
3.
lâ yu'minûne
: inanmazlar (îmân etmezler)
4.
bi âyâti allâhi
: Allah'ın ...
Nəhl Suresi, 106. Ayet:
1.
men kefere
: kim inkâr ederse
2.
billâhi (bi allâhi)
: Allah'ı
3.
min ba'di
: den sonra
4.
îmâni-hî
: kendi îmâ...
Nəhl Suresi, 117. Ayet:
1.
metâun
: bir metadır
2.
kalîlun
: az
3.
ve lehum
: ve onlar içindir
4.
azâbun elîmun
: elîm (acı) bir azap ...
Məryəm Suresi, 45. Ayet:
1.
yâ ebeti
: ey babacığım
2.
in-nî
: muhakkak ki ben
3.
ehâfu
: korkuyorum
4.
en yemesse-ke
: sana dokunması ...
Həcc Suresi, 57. Ayet:
1.
ve ellezîne
: ve o kimseler, onlar
2.
keferû
: inkâr ettiler
3.
ve kezzebû
: ve yalanladılar
4.
bi âyâti-nâ
: â...
Nur Suresi, 11. Ayet:
1.
innellezîne (inne ellezîne)
: muhakkak o kimseler, onlar
2.
câû
: geldiler
3.
bi el ifki
: ifk ile, uydurulmuş iftira ile
4.
Nur Suresi, 14. Ayet:
1.
ve lev lâ
: ve olmasaydı
2.
fadlullâhi (fadlu allâhi)
: Allah'ın fazlı
3.
aleykum
: sizin üzerinize
4.
ve rahmetu-hu