Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Bəqərə Suresi, 1. Ayet:
Əlif, Lam, Mim.(Bəzi surələrin başında yer alan belə hərflərə “Hürufi-müqəttəə” deyilir. Təfsirçilər tərəfindən bu hərflərə müxtəlif mənalar verilmişdir.)...
Bəqərə Suresi, 40. Ayet:
Yâ benî isrâîlezkurû ni’metiyelletî en’amtu aleykum ve evfû bi ahdî
ûfi
bi ahdikum ve iyyâye ferhebûn(ferhebûne)....
Bəqərə Suresi, 40. Ayet:
1.
yâ
: ey
2.
benî isrâîle
: İsrailoğulları
3.
uzkurû
: zikredin, hatırlayan, anın
4.
ni'metiye
: ni'metimi
Bəqərə Suresi, 40. Ayet:
Ey İsrailoğulları! Size bağışladığım (enamtü) nimetimi anımsayın, ahdime bağlı kalın (evfu) ki ben de ahdinize bağlı kalayım (ufi) ve yalnızca benden korkun / çekinin (iyyaye)....
Bəqərə Suresi, 130. Ayet:
Ve men yergabu an milleti ibrâhîme illâ men sefihe nefseh(nefsehu), ve lekadistafeynâhufîd dunyâ, ve innehu fîlâhireti le mines sâlihîn(sâlihîne)....
Bəqərə Suresi, 178. Ayet:
Yâ eyyuhâllezîne âmenû kutibe aleykumul kısâsu fîl katlâ el hurru bil hurri vel abdu bil abdi vel unsâ bil unsâ fe men ufiye lehu min ahîhi şey’un fettibâun bil ma’r
ûfi
ve edâun ileyhi bi ihsân(ihsânin), zâlike tahfîfun min rabbikum ve rahmeh(rahmetun), fe meni’tedâ ba’de zâlike fe lehu azâbun elîm(elîmun)....
Bəqərə Suresi, 178. Ayet:
1.
yâ eyyuhâ
: ey
2.
ellezîne
: onlar, olanlar
3.
âmenû
: âmenû oldular
4.
kutibe
: yazıldı, farz kılındı
Bəqərə Suresi, 180. Ayet:
Kutibe aleykum izâ hadara ehadekumul mevtu in tereke hayrâ(hayran), el vasiyyetu lil vâlideyni vel akrabîne bil ma’rûf(ma’r
ûfi
), hakkan alel muttekîn(muttekîne)....
Bəqərə Suresi, 180. Ayet:
1.
kutibe
: yazıldı, farz kılındı
2.
aleykum
: sizin üzerinize, size
3.
izâ hadara
: hazır olduğu zaman, geldiği zaman
4.
ehade...
Bəqərə Suresi, 228. Ayet:
Vel mutallakâtu yeterabbasne bi enfusihinne selâsete kurûin, ve lâ yahıllu lehunne en yektumne mâ halakallâhu fî erhâmihinne in kunne yu’minne billâhi vel yevmil âhır(âhıri), ve buûletuhunne ehakku bi reddihinne fî zâlike in erâdû ıslâhâ(ıslâhan), ve lehunne mislullezî aleyhinne bil ma’rûf(ma’r
ûfi
), ve lir ricâli aleyhinne dereceh(derecetun), vallâhu azîzun hakîm(hakîmun)....
Bəqərə Suresi, 228. Ayet:
1.
ve el mutallakâtu
: ve boşanmış kadınlar
2.
yeterabbasne
: dururlar, beklerler
3.
bi enfusi-hinne
: kendi kendilerine
4.
sel...
Bəqərə Suresi, 229. Ayet:
Et talâku merratân(merratâni), fe imsâkun bi ma’r
ûfi
n ev tesrîhun bi ihsân(ihsânin), ve lâ yahıllu lekum en te’huzû mimmâ âteytumûhunne şey’en illâ en yehâfâ ellâ yukîmâ hudûdallâh(hudûdallâhi), fe in hıftum ellâ yukîmâ hudûdallâhi, fe lâ cunâha aleyhimâ fî meftedet bih(bihî), tilke hudûdullâhi fe lâ ta’tedûhâ, ve men yeteadde hudûdallâhi fe ulâike humuz zâlimûn(zâlimûne)....
Bəqərə Suresi, 229. Ayet:
1.
et talâku
: boşamak
2.
merratâni
: iki kere
3.
fe
: artık, bundan sonra
4.
imsâkun
: tutmak
Bəqərə Suresi, 231. Ayet:
Ve izâ tallaktumun nisâe fe belagne ecelehunne fe emsikûhunne bi ma’r
ûfi
n ev serrihûhunne bi ma’rûf(ma’r
ûfi
n), ve lâ tumsikûhunne dırâran li ta’tedû, ve men yef’al zâlike fe kad zaleme nefseh(nefsehu), ve lâ tettehızû âyâtillâhi huzuvâ(huzuven), vezkurû ni’metallâhi aleykum ve mâ enzele aleykum minel kitâbi vel hikmeti yeızukum bih(bihî), vettekûllâhe va’lemû ennallâhe bi kulli şey’in alîm(alîmun)....
Bəqərə Suresi, 231. Ayet:
1.
ve izâ
: ve olduğu zaman, olduğunda
2.
tallaktum(u)
: boşadınız
3.
en nisâe
: kadınlar
4.
fe
: o zaman, sonra, ...
Bəqərə Suresi, 232. Ayet:
Ve izâ tallaktumun nisâe fe belagne ecelehunne fe lâ ta’dulûhunne en yenkıhne ezvâcehunne izâ terâdav beynehum bil ma’rûf(ma’r
ûfi
), zâlike yûazu bihî men kâne minkum yu’minu billâhi vel yevmil âhır(âhıri), zâlikum ezkâ lekum ve ather(atheru), vallâhu ya’lemu ve entum lâ ta’lemûn(ta’lemûne)....
Bəqərə Suresi, 232. Ayet:
1.
ve izâ
: ve olduğu zaman, olduğunda
2.
tallaktum(u)
: boşadınız
3.
en nisâe
: kadınlar
4.
fe
: o zaman, sonra, ...
Bəqərə Suresi, 233. Ayet:
Vel vâlidâtu yurdı’ne evlâdehunne havleyni kâmileyni li men erâde en yutimmer radâah(radâate), ve alel mevlûdi lehu rızkuhunne ve kisvetuhunne bil ma’rûf(ma’r
ûfi
), lâ tukellefu nefsun illâ vus’ahâ, lâ tudârra vâlidetun bi veledihâ ve lâ mevlûdun lehu bi veledihî ve alel vârisi mislu zâlik(zâlike), fe in erâdâ fısâlen an terâdın min humâ ve teşâvurin fe lâ cunâha aleyhimâ ve in eradtum en testerdıû evlâdekum fe lâ cunâha aleykum izâ sellemtum mâ âteytum bil ma’rûf(ma’r
ûfi
), vettekullâhe va’lemû e...
Bəqərə Suresi, 233. Ayet:
1.
ve el vâlidâtu
: ve anneler
2.
yurdı'ne
: süt emzirirler
3.
evlâde-hunne
: kendi evlâtlarını
4.
havleyni
: iki ...
Bəqərə Suresi, 234. Ayet:
Vellezîne yuteveffevne minkum ve yezerûne ezvâcen yeterabbasne bi enfusihinne erbeate eşhurin ve aşrâ(aşran), fe izâ belagne ecelehunne fe lâ cunâhe aleykum fî mâ fealne fî enfusihinne bil ma’rûf(ma’r
ûfi
), vallâhu bi mâ ta’melûne habîr(habîrun)....
Bəqərə Suresi, 234. Ayet:
1.
ve ellezîne
: ve o kimseler, onlar
2.
yuteveffevne
: vefat ettirilirler, ölürler
3.
min-kum
: sizden
4.
ve yezerûne
...
Bəqərə Suresi, 236. Ayet:
Lâ cunâha aleykum in tallaktumun nisâe mâ lem temessûhunne ev tefridû lehunne farîdâh(farîdâten) ve mettiûhunne alel mûsiı kaderuhu ve alel muktiri kaderuh(kaderuhu) metâan bil ma’rûf(ma’r
ûfi
), hakkan alel muhsinîn(muhsinîne)....
Bəqərə Suresi, 236. Ayet:
1.
lâ cunâhe
: günah yoktur
2.
aleykum
: sizin üzerinize, size
3.
in tallaktumu
: eğer boşarsanız
4.
en nisâe
: ka...
Bəqərə Suresi, 240. Ayet:
Vellezîne yuteveffevne minkum ve yezerûne ezvâcâ(ezvâcen), vasıyyeten li ezvâcihim metâan ilel havli gayre ıhrâc(ıhrâcın), fe in harecne fe lâ cunâha aleykum fî mâ fealne fî enfusihinne min ma’rûf(ma’r
ûfi
n), vallâhu azîzun hakîm(hakîmun)....
Bəqərə Suresi, 241. Ayet:
Ve lil mutallakâti metâun bil ma’rûf(ma’r
ûfi
) hakkan alel muttekîn(muttekîne)....
Bəqərə Suresi, 241. Ayet:
1.
ve li el mutallakâti
: ve boşanmış kadınlar
2.
metâun
: meta, faydalanılan eşya, mal vs.
3.
bi el ma'r
ûfi
: marufla, iyilikle, örf ve adete uygun
4.
...
Bəqərə Suresi, 273. Ayet:
Lil fukarâillezîne uhsirû fî sebîlillâhi lâ yestatîûne darben fîl ardı, yahsebuhumul câhilu agniyâe minet teaffuf(teaffufi), ta’rifuhum bi sîmâhum, lâ yes’elûnen nâse ilhâfâ(ilhâfen), ve mâ tunfikû min hayrin fe innallâhe bihî alîm(alîmun)....
Bəqərə Suresi, 273. Ayet:
1.
li el fukarâi
: fakirler için, fakirlere ait, fakirlerin
2.
ellezîne
: onlar
3.
uhsirû
: hasrettiler, adadılar
4.
fî sebîlil...
Ali-İmran Suresi, 104. Ayet:
Veltekun minkum ummetun yed’ûne ilel hayri ve ye’murûne bil ma’r
ûfi
ve yenhevne anil munker(munkeri), ve ulâike humul muflihûn(muflihûne)....
Ali-İmran Suresi, 104. Ayet:
1.
ve li tekun
: ve olsun
2.
min-kum
: sizden
3.
ummetun
: bir topluluk, bir ümmet, bir cemaat
4.
yed'ûne
: çağırı...
Ali-İmran Suresi, 110. Ayet:
Kuntum hayra ummetin uhricet lin nâsi te’murûne bil ma’r
ûfi
ve tenhevne anil munkeri ve tu’minûne billâh(billâhi), ve lev âmene ehlul kitâbi le kâne hayran lehum, minhumul mu’minûne ve ekseruhumul fâsikûn(fâsikûne)....
Ali-İmran Suresi, 110. Ayet:
1.
kuntum
: siz oldunuz
2.
hayra ummetin
: hayırlı ümmet, topluluk
3.
uhricet
: çıkarıldınız
4.
li en nâsi
: insan...
Ali-İmran Suresi, 110. Ayet:
Siz, insanlar için çıkarılmış en hayırlı bir ümmet olmak üzere vücude geldiniz, ma'rufı emredersiniz, münkerden nehy eylersiniz ve Allaha inanır iman getirirsiniz, Ehli kitab da imana gelse idi elbette haklarında hayırlı olurdu, içlerinden iman edenler varsa da ekserisi dinden çıkmış fasıklardır...
Ali-İmran Suresi, 114. Ayet:
Yu’minûne billâhi vel yevmil âhiri ve ye’murûne bil ma’r
ûfi
ve yenhevne anil munkeri ve yusâriûne fîl hayrât(hayrâti), ve ulâike mines sâlihîn(sâlihîne). ...
Ali-İmran Suresi, 114. Ayet:
1.
yu'minûne bi allâhi
: Allah'a îmân ederler
2.
ve el yevmi el âhiri
: ve âhir güne, son güne, sonraki güne
3.
ve ye'murûne
: ve emrederler
4.
Nisa Suresi, 6. Ayet:
Vebtelûl yetâmâ hattâ izâ belagûn nikâh(nikâha), fe in ânestum minhum ruşden fedfeû ileyhim emvâlehum, ve lâ te’kulûhâ isrâfen ve bidâren en yekberû. Ve men kâne ganiyyen felyesta’fif, ve men kâne fakîran felye’kul bil ma’rûf(ma’r
ûfi
). Fe izâ defa’tum ileyhim emvâlehum fe eşhidû aleyhim. Ve kefâ billâhi hasîbâ(hasîben)....
Nisa Suresi, 6. Ayet:
1.
ve ibtelû
: ve deneyin, imtihan edin
2.
el yetâmâ
: yetimleri
3.
hattâ
: ... oluncaya kadar
4.
izâ belagû
: eri...
Nisa Suresi, 19. Ayet:
Yâ eyyuhâllezîne âmenû lâ yahıllu lekum en terisûn nisâe kerhâ(kerhen). Ve lâ ta’dulûhunne li tezhebû bi ba’dı mâ âteytumûhunne illâ en ye’tîne bi fâhışetin mubeyyineh(mubeyyinetin), ve âşirûhunne bil ma’rûf(ma’r
ûfi
), fe in kerihtumûhunne fe asâ en tekrahû şey’en ve yec’alallâhu fîhi hayran kesîrâ(kesîran)....
Nisa Suresi, 19. Ayet:
1.
yâ eyyuhâ
: ey
2.
ellezîne
: onlar, olanlar
3.
âmenû
: âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler, îmân ettiler
4.
lâ yahıllu...
Nisa Suresi, 25. Ayet:
Ve men lem yestetı’ minkum tavlen en yenkıhal muhsanâtil mu’minâti fe min mâ meleket eymânukum min feteyâtikumul mu’minât(mu’minâti). Vallâhu a’lemu bi îmânikum. Ba’dukum min ba’d(ba’dın), fenkihûhunne bi izni ehlihinne ve âtûhunne ucûrehunne bil ma’r
ûfi
muhsanâtin gayra musâfihâtin ve lâ muttehızâti ahdân(ahdânin), fe izâ uhsinne fe in eteyne bi fâhışetin fe aleyhinne nısfu mâ alâl muhsanâti minel azâb(azâbi). Zâlike li men haşiyel anete minkum. Ve en tasbirû hayrun lekum. Vallâhu gafûrun rahîm...
Nisa Suresi, 25. Ayet:
1.
ve men
: ve kim, kimin
2.
lem yestetı'
: gücü yetmez
3.
min-kum
: sizden, içinizden
4.
tavlen
: güç, bolluk, ze...
Nisa Suresi, 108. Ayet:
(Münafıklar - ikiyüzlüler) insanlardan gizleyebilirler ama Allâh'tan asla! Oysa O beraberdi (tasavvufî anlayışla mâiyet sırrı - Allâh'ın, kulun her zerresini Esmâ'sıyla varetmesi hakikati) onlarla gece boyu, Allâh'ın hoşlanmadığı şeyleri kurgularlarken. Allâh yapmakta olduklarına Muhiyt'tir!...
Nisa Suresi, 114. Ayet:
Lâ hayra fî kesîrin min necvâhum illâ men emera bi sadakatin ev ma’r
ûfi
n ev ıslâhın beynen nâs(nâsi). Ve men yef’al zâlikebtigâe mardâtillâhi fe sevfe nu’tîhi ecran azîmâ(azîmen)....
Nisa Suresi, 114. Ayet:
1.
lâ hayra
: hayır yoktur
2.
fî kesîrin
: çoğunda
3.
min necvâ-hum
: onların gizli konuşmalarından
4.
illâ
: ...'...
Əraf Suresi, 157. Ayet:
Ellezîne yettebiûner resûlen nebiyyel ummiyyellezî yecidûnehu mektûben indehum fît tevrâti vel incîli ye’muruhum bil ma’r
ûfi
ve yenhâhum anil munkeri ve yuhıllu lehumut tayyibâti ve yuharrimu aleyhimul habâise ve yedau anhum ısrahum vel aglâlelletî kânet aleyhim, fellezîne âmenû bihî ve azzerûhu ve nasarûhu vettebeûn nûrellezî unzile meahu ulâike humul muflihûn(muflihûne)....
Əraf Suresi, 157. Ayet:
1.
ellezîne
: o kimseler ki, onlar ki
2.
yettebiûne
: uyarlar, tâbî olurlar
3.
er resûle
: resûle, elçiye
4.
en nebiyye el ummi...
Tövbə Suresi, 67. Ayet:
El munâfikûne vel munâfikâtu ba’duhum min ba’din, ye’murûne bil munkeri ve yenhevne anil ma’r
ûfi
ve yakbidûne eydiyehum nesûllâhe fe nesiyehum innel munâfıkîne humul fâsikûn(fâsikûne)....
Tövbə Suresi, 67. Ayet:
1.
el munâfikûne
: münafık erkekler
2.
ve el munâfikâtu
: ve münafık kadınlar
3.
ba'du-hum
: onların bazısı, bir kısmı
4.
min b...
Tövbə Suresi, 71. Ayet:
Vel mu’minûne vel mu’minâtu ba’duhum evlîyâu ba’din, ye’murûne bil ma’r
ûfi
ve yenhevne anil munkeri ve yukîmûnes salâte ve yu’tûnez zekâte ve yutîûnallâhe ve resûlehu, ulâike se yerhamuhumullâh (yerhamuhumullâhu), innallâhe azîzun hakîm(hakîmun)....
Tövbə Suresi, 71. Ayet:
1.
ve el mu'minûne
: ve mü'min erkekler
2.
ve el mu'minâtu
: ve mü'min kadınlar
3.
ba'du-hum
: onların bir kısmı
4.
evlîyâu
...
Tövbə Suresi, 109. Ayet:
E fe men essese bunyânehu alâ takvâ minallâhi ve rıdvânin hayrun em men essese bunyânehu alâ şefâ curufin hârin fenhâra bihî fî nâri cehennem(cehenneme), vallâhu lâ yehdîl kavmez zâlimîn(zâlimîne)....
Tövbə Suresi, 109. Ayet:
1.
e fe men
: o kimse mi?
2.
essese
: tesis etti, kurdu
3.
bunyâne-hu
: binasının temelini kuran
4.
alâ takvâ
: ta...
Tövbə Suresi, 112. Ayet:
Et tâibûnel âbidûnel hâmidûnes sâihûner râkiûnes sâcidûnel âmirûne bil ma’r
ûfi
ven nâhûne anil munkeri vel hâfizûne li hudûdillâh (hudûdillâhi), ve beşşiril mu’minîn (mu’minîne)....
Tövbə Suresi, 112. Ayet:
1.
et tâibûne
: tövbe edenler
2.
el âbidûne
: Allah'a kul olanlar
3.
el hâmidûne
: hamdedenler
4.
es sâihûne
: oru...
Yunus Suresi, 61. Ayet:
Ve mâ tekûnu fî şe'nin ve mâ tetlû minhu min kur'ânin ve lâ ta'melûne min amelin illâ kunnâ aleykum şuhûden iz tufîdûne, fîh(fîhi) ve mâ ya'zubu an rabbike min miskâli zerretin fîl ardı ve lâ fîs semâi ve lâ asgare min zâlike ve lâ ekbere illâ fî kitâbin mubîn(mubînin). ...
Yunus Suresi, 61. Ayet:
1.
ve mâ tekûnu
: ve olmazsınız (olmanız yoktur ki)
2.
fî şe'nin
: bir halde, iş üzerinde, bir durumda
3.
ve mâ tetlû
: ve okumazsınız (okumanız yoktur ki)
Yusif Suresi, 59. Ayet:
Ve lemmâ cehhezehum bi cehâzihim kâle’tûnî bi ahin lekum min ebîkum, e lâ terevne ennî ûfîl keyle ve ene hayrul munzilîn(munzilîne). ...
Yusif Suresi, 59. Ayet:
1.
ve lemmâ
: ve olduğu zaman
2.
cehheze-hum
: onlara hazırladı
3.
bi cehâzi-him
: zahire yüklerini
4.
kâle'tûnî
:...
Rəd Suresi, 17. Ayet:
Enzele mines semâi mâen fe sâlet evdiyetun bi kaderihâ fahtemeles seylu zebeden râbiyâ(râbiyen), ve mimmâ yûkıdûne aleyhi fîn nâribtigâe hılyetin ev metâın zebedun misluh(misluhu), kezâlike yadribullâhul hakka vel bâtıl(bâtıle), fe emmez zebedu fe yezhebu cufâ’(cufâen), ve emmâ mâ yenfaun nâse fe yemkusufîl ard(ardı), kezâlike yadrıbullâhul emsâl(emsâle)....
Nəhl Suresi, 47. Ayet:
Ev ye’huzehum alâ tehavvuf(tehavvufin), fe inne rabbekum le raûfun rahîm(rahîmun). ...
Nəhl Suresi, 47. Ayet:
1.
ev
: veya
2.
ye'huze-hum
: onları alır, yakalar
3.
alâ tehavvufin
: korkuyorken, korkarken, korkar halde
4.
fe
...
İsra Suresi, 93. Ayet:
Ev yekûne leke beytun min zuhrufin ev terkâ fîs semâ(semâi), ve len nu’mine li rukıyyike hattâ tunezzile aleynâ kitâben nakreuh(nakreuhu), kul subhâne rabbî hel kuntu illâ beşeren resûlâ(resûlen)....
İsra Suresi, 93. Ayet:
1.
ev
: veya
2.
yekûne
: olur, olsun
3.
leke
: sana ait, senin
4.
beytun
: bir ev
Kəhf Suresi, 99. Ayet:
Ve teraknâ ba’dahum yevmeizin yemûcu fî ba’dın ve nufiha fis sûri fe cema’nâhum cem’â(cem’an)....
Kəhf Suresi, 99. Ayet:
1.
ve teraknâ
: ve biz terkettik, bıraktık
2.
ba'da-hum
(ba'da-hum fî ba'dın)
: onların bir kısmını
: (birbirlerine)
3.
yevmeizin
: izin günü
4.
Taha Suresi, 133. Ayet:
Ve kâlû lev lâ ye’tînâ bi âyetin min rabbih(rabbihî), e ve lem te’tihim beyyinetu mâ fîs suhufil ûlâ....
Taha Suresi, 133. Ayet:
1.
ve kâlû
: ve dediler
2.
lev lâ
: olsa olmaz mı
3.
ye'tî-nâ bi
: bize getirir
4.
âyetin
: âyet
Həcc Suresi, 41. Ayet:
Ellezîne in mekkennâhum fîl ardı ekâmûs salâte ve âtevuz zekâte ve emerû bil ma’r
ûfi
ve nehev anil munker(munkeri), ve lillâhi âkıbetul umûr(umûri)....
Həcc Suresi, 41. Ayet:
1.
ellezîne
: o kimseler, onlar
2.
in
: eğer, ise
3.
mekkennâ-hum
: onlara imkân verdik
4.
fî el ardı
: yeryüzünde...
Möminun Suresi, 101. Ayet:
Fe izâ nufiha fis sûri fe lâ ensâbe beynehum yevme izin ve lâ yetesâelûn(yetesâelûne). ...
Möminun Suresi, 101. Ayet:
1.
fe izâ
: o zaman
2.
nufiha
: üfürüldü
3.
fî es sûri
: sur'un içine, sur'a
4.
fe
: artık
Nur Suresi, 20. Ayet:
Ya olmasa idi üzerinizde Allahın fadl-ü rahmeti ve hakıkati Allahın, bir raufı rahîm olması...
Loğman Suresi, 17. Ayet:
Yâ buneyye ekımıs salâte ve’mur bil ma’r
ûfi
venhe anil munkeri vasbir alâ mâ esâbek(esâbeke), inne zâlike min azmil umûr(umûri)....
Loğman Suresi, 17. Ayet:
1.
yâ
: ey
2.
buneyye
: oğlum, oğulcuğum, yavrum
3.
ekımı
: ikame et
4.
es salâte
: namazı
Fatir Suresi, 11. Ayet:
Allah sizi topraktan yarattı. Sonra sizi bir katre sıvıdan, spermden, yumurtadan üretti. Sonra sizi iki ayrı cins halinde yaratarak, evli çiftler durumuna getirdi. O’nun bilgisi, planı, iradesi dışında hiçbir dişi ne hamile kalır, ne doğurur. Dünyaya gelmiş birisine ömür verilmesi, ömrünün uzatılması; ömründen kısaltılma da mutlaka bir kitapta, kütükte, bilgi işlem merkezinde, Levh-i Mahfuz’da yazılıdır. Hiçbir şey tesadüfî değildir. Bunun icrası, Allah’a çok kolaydır....
Zümər Suresi, 68. Ayet:
Ve nufiha fîs sûri fe saıka men fîs semâvâti ve men fîl ardı illâ men şâallâh(şâallâhu), summe nufiha fîhi uhrâ fe izâhum kıyâmun yanzurûn(yanzurûne). ...
Zümər Suresi, 68. Ayet:
1.
ve nufiha
: ve üfürüldü
2.
fî
: de, içinde
3.
es sûri
: sûr
4.
fe
: böylece, artık
Əhqaf Suresi, 8. Ayet:
Em yekûlûnefterâh(yekûlûnefterâhu), kul iniftereytuhu fe lâ temlikûne lî minallahi şey’â(şey’en), huve a’lemu bi mâ tufîdûne fîh(fîhi), kefâ bihî şehîden beynî ve beynekum ve huvel gafûrur rahîm(rahîmu)....
Əhqaf Suresi, 8. Ayet:
1.
em
: mi, yoksa, veya
2.
yekûlûne
: derler, diyorlar
3.
ifterâ-hu
: onu uydurdu
4.
kul
: de
Zariyat Suresi, 9. Ayet:
Yû’feku anhu men ufik(ufike)....
Zariyat Suresi, 9. Ayet:
1.
yû'feku
: çevrilir, döndürülür
2.
an-hu
: ondan
3.
men
: kim, kimse
4.
ufike
: döndürüldü
...
Nəcm Suresi, 36. Ayet:
Em lem yunebbe’ bimâ fî suhufi mûsâ....
Nəcm Suresi, 36. Ayet:
1.
em
: yoksa
2.
lem yunebbe
: kendisine haber verilmedi mi
3.
bimâ
: olan şey
4.
fî suhufi
: sayfalarında
Qəmər Suresi, 14. Ayet:
Tecrî bi a’yuninâ, cezâen li men kâne kufir(kufire)....
Qəmər Suresi, 14. Ayet:
1.
tecrî
: akıp gitmekteydi
2.
bi a'yuni-nâ
: gözlerimiz önünde
3.
cezâen
: karşılık olarak, mükâfat olarak
4.
li men
...
Mümtahinə Suresi, 12. Ayet:
Yâ eyyuhen nebiyyu izâ câekel mu'minâtu yubâyi'neke alâ en lâ yuşrikne billâhi şey'en ve lâ yesrikne ve lâ yeznîne ve lâ yaktulne evlâdehunne ve lâ ye'tîne bi buhtânin yefterînehu beyne eydîhinne ve erculihinne ve lâ ya'sîneke fî ma'r
ûfi
n fe bâyı'hunne vestagfirlehunnallâh(vestagfirlehunnallâhe) innallâhe gafûrun rahîm(rahîmun). ...
Mümtahinə Suresi, 12. Ayet:
1.
yâ eyyuhâ
: ey
2.
en nebiyyu
: peygamber
3.
izâ câe-ke
: size geldiği zaman
4.
el mu'minâtu
: mü'min kadınlar
Talaq Suresi, 2. Ayet:
Fe izâ belagne ecelehunne fe emsikûhunne bi ma’r
ûfi
n evfârikûhunne bi ma’r
ûfi
n ve eşhidû zevey adlin minkum ve ekîmûş şehâdete lillâh(lillâhi), zâlikum yûazu bihî men kâne yû’minu billâhi vel yevmil âhir(âhiri), ve men yettekıllâhe yec’al lehu mahrecâ(mahrecen)....
Talaq Suresi, 2. Ayet:
1.
fe izâ
: böylece, artık ..... olduğu zaman
2.
belagne
: erişti
3.
ecele-hunne
: onların belirli süresi
4.
fe emsikû-hunne
Talaq Suresi, 6. Ayet:
Eskinû hunne min haysu sekentum min vucdikum ve lâ tudârrûhunne li tudayyikû aleyhinn(aleyhinne), ve in kunne ulâti hamlin fe enfikû aleyhinne hattâ yeda’ne hamle hunn(hunne), fe in erda’ne lekum fe âtûhunne ucûre hunn(hunne), ve’temirû beynekum bi ma’rûf(ma’r
ûfi
n), ve in teâsertum fe se turdıu lehû uhrâ....
Talaq Suresi, 6. Ayet:
1.
eskinû- hunne
: onları (kadınları) iskân edin, oturtun
2.
min haysu
: yerden
3.
sekentum
: siz iskân oldunuz, siz ikâmet ettiniz, mesken edindiniz
4.
Haqqə Suresi, 13. Ayet:
Fe izâ nufiha fîs sûri nefhatun vâhıdeh(vâhıdetun)....
Haqqə Suresi, 13. Ayet:
1.
fe
: artık
2.
izâ nufiha
: üflendiği zaman
3.
fî
: içine
4.
es sûri
: sur, İsrafil (A.S)'ın borusu
Məaric Suresi, 43. Ayet:
Yevme yahrucûne minel ecdâsi sirâan ke ennehum ilâ nusubin yûfîdûn(yûfîdûne)....
Məaric Suresi, 43. Ayet:
1.
yevme
: gün
2.
yahrucûne
: çıkacaklar
3.
min el ecdâsi
: kabirlerinden
4.
sirâan
: süratle, hızlı
Əbəsə Suresi, 13. Ayet:
Fî suhufin mukerrameh(mukerrametin)....
Əbəsə Suresi, 13. Ayet:
1.
fî
: de
2.
suhufin
: sahifeler
3.
mukerrametin
: kerim, şerefli, üstün olan
...
Əla Suresi, 18. Ayet:
İnne hâzâ le fîs suhufîl ûlâ....
Əla Suresi, 18. Ayet:
1.
inne
: muhakkak
2.
hâzâ
: bu
3.
le
: elbette
4.
fî es suhufî
: sayfalarda var
Əla Suresi, 19. Ayet:
Suhufi ibrâhîme ve mûsâ....
Əla Suresi, 19. Ayet:
1.
suhufi
: sayfalar
2.
ibrâhîme
: İbrâhîm
3.
ve mûsâ
: ve Musa
...
Ğaşiyə Suresi, 18. Ayet:
Ve iles semâi keyfe rufiat....
Ğaşiyə Suresi, 18. Ayet:
1.
ve
: ve
2.
ilâ
: ... e
3.
es semâi
: sema, gökyüzü
4.
keyfe
: nasıl
Yasin Suresi, 51. Ayet:
Ve nufiha fîs sûri fe izâ hum minel ecdâsi ilâ rabbihim yensilûn(yensilûne). ...
Yasin Suresi, 51. Ayet:
1.
ve nufiha
: ve üfürüldü
2.
fî es sûri
: sur'a
3.
fe
: o zaman
4.
izâ
: olduğu zaman
<...
Qaf Suresi, 20. Ayet:
Ve nufiha fîs sûr(sûri), zâlike yevmul vaîdi....
Qaf Suresi, 20. Ayet:
1.
ve nufiha
: ve üflendi
2.
fî es sûri
: sur'a
3.
zâlike
: işte bu
4.
yevmu
: gün
Nəcm Suresi, 32. Ayet:
Həmin o kəslərə ki, kiçik və təsadüfi günahlar istisna olmaqla, həmişə (dünyada şər’i cəza, axirət üçün isə od vəd edilmiş) böyük günahlardan və (İslamda cəza təyin edilmiş) çirkin əməllərdən çəkinirlər. Sənin Rəbbinin əfvi doğrudan da genişdir. O sizi həm torpaqdan yaradanda, həm də analarınızın bətnində rüşeym halında olanda çox yaxşı tanıyır. Odur ki, özünüzü tərifləməyin. O, təqvalı olanı daha yaxşı tanıyır....