Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Bəqərə Suresi, 152. Ayet:
Fez
kurûnî ezkurkum veşkurû lî ve lâ tekfurûn(tekfurûni)....
Bəqərə Suresi, 198. Ayet:
Leyse aleykum cunâhun en tebtegû fadlan min rabbikum fe izâ efadtum min arafâtin
fez
kurûllâhe indel meş’aril harâm(harâmi), vezkurûhu kemâ hedâkum, ve in kuntum min kablihî le mined dâllîn(dâllîne)....
Bəqərə Suresi, 200. Ayet:
Fe izâ kadaytum menâsikekum
fez
kurûllâhe ke zikrikum âbâekum ev eşedde zikrâ(zikren), fe minen nâsi men yekûlu rabbenâ âtinâ fîd dunyâ ve mâ lehu fîl ahirati min halâk(halâkın)....
Bəqərə Suresi, 239. Ayet:
Fe in hıftum fe ricâlen ev rukbânâ(rukbânen), fe izâ emintum,
fez
kurûllâhe kemâ allemekum mâ lem tekûnû ta’lemûn(ta’lemûne)....
Nisa Suresi, 103. Ayet:
Fe izâ kadaytumus salâte
fez
kurûllâhe kıyâmen ve kuûden ve alâ cunûbikum, fe izatma’nentum fe ekîmus salât(salâte), innes salâte kânet alâl mu’minîne kitâben mevkûtâ(mevkûten)....
Maidə Suresi, 24. Ayet:
Kâlû yâ mûsâ innâ len nedhulehâ ebeden mâ dâmû fîhâ
fez
heb ente ve rabbuke fe kâtilâ innâ hâhunâ kâıdûn(kâıdûne)....
Maidə Suresi, 89. Ayet:
Lâ yuâhizukumullâhu bil lagvi fî eymânikum ve lâkin yuâhizukum bimâ akkadtumul eymân(eymâne), fe keffâretuhu it’âmu aşereti mesâkîne min evsatı mâ tut’ımûne ehlîkum ev kisvetuhum ev tahrîru rakabeh(rakabetin) fe men lem yecid fe sıyâmu selâseti eyyâm(eyyâmin) zâlike keffâretu eymânikum izâ haleftum vah
fez
û eymânekum kezâlike yubeyyinullâhu lekum âyâtihi leallekum teşkurûn(teşkurûne)....
Maidə Suresi, 89. Ayet:
1.
lâ yuâhizu-kum(u)
: sizi ahaze etmez, sorumlu tutmaz
2.
allâhu
: Allâh (c.c.)
3.
bi el lagvi
: boş sözler ile
4.
fî eymâni-k...
Ənam Suresi, 35. Ayet:
Ve eğer senin üzerine, onların kaçınmaları ağır gelmiş ise artık muktedir isen yerde bir men
fez
, veya gökte bir merdiven araştırıp da onlara bir âyet getirecek isen (haydi getir) ve eğer Allah Teâlâ dilese idi onları hidâyet üzerine toplardı. Sakın cahillerden olma....
Ənam Suresi, 61. Ayet:
Kulların üstünde galip O’dur ve üzerinize amellerinizi yazan Ha
fez
e melekleri gönderir. Sonunda, sizden birinize ölüm geldiği vakit, gönderdiğimiz melekler (elçilerimiz) onun ruhunu alırlar ve onlar, (melekler) görevlerinde noksanlık etmezler....
Ənam Suresi, 61. Ayet:
Kulları üzerinde kudret ve saltanatiyle hep O üstündür. Size Ha
fez
e (işlediklerinizi yazıp koruyan melekler) gönderir, sizden birinize ölüm geldiğinde, elçilerimiz onun canını alırlar ve onlar (görevlerinde) bir eksiklik yapmazlar....
Əraf Suresi, 69. Ayet:
E ve acibtum en câekum zikrun min rabbikum alâ raculin minkum li yunzirekum, vezkurû iz cealekum hulefâe min ba'di kavmi nûhın ve zâdekum fil halkı bastaten,
fez
kurû âlâallahi leallekum tuflihûn(tuflihûne)....
Əraf Suresi, 74. Ayet:
Vezkurû iz cealekum hulefâe min ba'di âdin ve bevveekum fîl ardı tettehızûne min suhûlihâ kusûren ve tenhitûnel cibâle buyûten
fez
kurû âlâallâhi ve lâ ta'sev fîl ardı mufsidîn(mufsidîne)....
Rəd Suresi, 11. Ayet:
Lehu muakkibâtun min beyni yedeyhi ve min halfihî yah
fez
ûnehu min emrillâh(emrillâhi), innallâhe lâ yugayyiru mâ bi kavmin hattâ yugayyirû mâ bi enfusihim, ve izâ erâdallâhu bi kavmin sûen fe lâ meredde leh(lehu), ve mâ lehum min dûnihî min vâl(vâlin)....
Rəd Suresi, 11. Ayet:
1.
lehu
: onun vardır
2.
muakkıbâtun
: takip edenler
3.
min beyni yedey-hi
: onun önünden (onun elleri arasından)
4.
ve min hal...
Kəhf Suresi, 61. Ayet:
Böylece iki (deniz)in birleştiği yere vardıklarında balıklarını unuttular. O da denizde bir delik (men
fez
) bulup yolunu tuttu....
Kəhf Suresi, 61. Ayet:
Böylece ikisi, iki (deniz)in birleştiği yere ulaşınca balıklarını unutuverdiler; (balık) denizde bir akıntıya doğru (veya bir men
fez
bulup) kendi yolunu tuttu....
Kəhf Suresi, 61. Ayet:
Böylece ikisi, iki (deniz)in birleştiği yere ulaşınca balıklarını unutuverdiler; (balık) denizde bir akıntıya doğru (veya bir men
fez
bulup) kendi yolunu tuttu....
Kəhf Suresi, 61. Ayet:
Böylece ikisi, iki (deniz)in birleştiği yere ulaşınca balıklarını unutuverdiler; (balık da) denizde bir akıntıya doğru (veya bir men
fez
bulup) kendi yolunu tuttu....
Taha Suresi, 97. Ayet:
Kâle
fez
heb fe inne leke fîl hayâti en tekûle lâ misâse ve inne leke mev’ıden len tuhlefeh(tuhlefehu), vanzur ilâ ilâhikellezî zalte aleyhi âkifâ(âkifen), le nuharrikannehu summe le nensifennehu fîl yemmi nesfâ(nesfen)....
Taha Suresi, 97. Ayet:
1.
kâle
: dedi
2.
fez
heb (fe izheb)
: artık git
3.
fe
: o zaman, artık
4.
inne
: muhakkak
Ənbiya Suresi, 103. Ayet:
Lâ yahzunuhumul
fez
eul ekberu ve tetelakkâhumul melâikeh(melâiketu), hâzâ yevmukumullezî kuntum tûadûn(tûadûne)....
Ənbiya Suresi, 103. Ayet:
1.
lâ yahzunu-hum
: onları mahzun etmez
2.
el
fez
e
: korku, dehşet
3.
el ekberu
: en büyük
4.
ve tetelakkâ-hum
: v...
Ənbiya Suresi, 103. Ayet:
O
fez
eı ekber bunları mahzun etmiyecek ve bunları Melekler şöyle karşılayacaklar: bu işte sizin o gününüz ki va'dolunuyordunuz...
Həcc Suresi, 36. Ayet:
Vel budne cealnâhâ lekum min şeâirillâhi lekum fîhâ hayr(hayrun),
fez
kurûsmallâhi aleyhâ savâff(savâffe), fe izâ vecebet cunûbuhâ fe kulû minhâ ve at’ımûl kânia vel mu’terr(mu’terra), kezâlike sahharnâhâ lekum leallekum teşkurûn(teşkurûne)....
Həcc Suresi, 36. Ayet:
1.
ve el budne
: deve ve sığır cinsi hayvanlar
2.
cealnâ-hâ
: onu kıldık
3.
lekum
: sizin için (vardır)
4.
min şeâiri allâhi
Nur Suresi, 30. Ayet:
Kul lil mu’minîne yaguddû min ebsârihim ve yah
fez
û furûcehum, zâlike ezkâ lehum, innellâhe habîrun bimâ yasneûn(yasneûne)....
Nur Suresi, 30. Ayet:
1.
kul
: de
2.
li el mu'minîne
: mü'minlere, mü'min erkeklere
3.
yaguddû
: çeksinler, indirsinler
4.
min ebsâri-him
Şüəra Suresi, 15. Ayet:
Kâle kellâ,
fez
hebâ bi âyâtinâ innâ meakum mustemiûn(mustemiûne)....
Nəml Suresi, 87. Ayet:
Ve yevme yunfehu fîs sûri fe
fez
ia men fis semâvâti ve men fîl ardı illâ men şâallâh(şâallâhu), ve kullun etevhu dâhırîn(dâhırîne). ...
Nəml Suresi, 87. Ayet:
1.
ve yevme
: ve o gün
2.
yunfehu
: üfürülür
3.
fî es sûri
: sur'un içine, sur'a
4.
fe
: o zaman, böylece
Nəml Suresi, 87. Ayet:
Hele Sûr üfürüleceği, üfürülüb de bütün Göklerdeki kimseler, Yerdeki kimseler, Allahın dilediği müstesnâ olmak üzere hepsi
fez
a' ile ürperdiği ve her biri ona hor, hakir geldikleri gün ne müdhiştir?...
Nəml Suresi, 89. Ayet:
Men câe bil haseneti fe lehu hayrun minhâ, ve hum min
fez
ein yevmeizin âminûn(âminûne)....
Nəml Suresi, 89. Ayet:
1.
men
: kim, kimse
2.
câe
: geldi
3.
bi el haseneti
: hasenat, kazanılan dereceler
4.
fe
: işte, o zaman
Nəml Suresi, 89. Ayet:
Her kim hasene ile gelirse o vakıt ona ondan daha hayırlısı var ve onlar o günkü
fez
a'dan emîn kalırlar...
Səba Suresi, 51. Ayet:
Ve lev terâ iz
fez
iû fe lâ fevte ve uhızû min mekânin karîb(karîbin)....
Səba Suresi, 51. Ayet:
1.
ve lev terâ
: ve şâyet görsen
2.
iz
: olduğu zaman
3.
fez
iû
: korkuya, dehşete kapıldılar
4.
fe
: o zaman
<...
Saffat Suresi, 2. Ayet:
Fez
zâcirâti zecrâ(zecran). ...
Sad Suresi, 22. Ayet:
İz dehalû alâ dâvûde fe
fez
ia minhum kâlû lâ tehaf, hasmâni begâ ba’dunâ alâ ba’dın fahkum beynenâ bil hakkı ve lâ tuştıt vehdinâ ilâ sevâis sırât(sırâtı)....
Sad Suresi, 22. Ayet:
1.
iz
: o zaman, olduğu zaman
2.
dehalû
: girdiler
3.
alâ dâvûde
: Davut'un yanına
4.
fe
: böylece, o zaman
Qəmər Suresi, 27. Ayet:
Hakıykat, biz onlara, bir imtihaan olmak üzere, o dişi deveyi gönderenleriz. «Onları gözetle ve
fez
alarına) sabret». ...
Ğaşiyə Suresi, 21. Ayet:
Fez
ekkir innemâ ente muzekkir(muzekkirun)....
Qələm Suresi, 49. Ayet:
Ona Rabbinden bir nimet yetişmiş olmasaydı, o
fez
aya, alana elbette yerilmiş olarak atılacaktı....
Qələm Suresi, 49. Ayet:
Eğer ona Rabbinden bir nîmet erişmiş olmasa idi, elbette
fez
aya metrut bir halde atılmış olacaktı....