4. |
allâhu |
: Allah...
Nisa Suresi, 170. Ayet: Ey insanlar, ilâhî hükümleri icraya, ülkeyi imara, dünya düzenini kurmaya, sağlamaya memur tek yetkili Rasulullah, size Rabbinizden gerekçeli hikmete dayalı indirilen Kur’ân ile, İslam Dini ile toplumda hakça düzeni gerçekleştirmek için geldi. O halde, kendi hayrınızı düşünerek, kazançlarınızı hesap ederek Muhammede ve Rabbiniz katından getirdiği Dine iman edin. Eğer Allahın Rasulü Muhammedi ve İslamı tanımazlıktan gelerek inkâr eder, nankörlük ederseniz Allaha zarar veremezsiniz. Bilin ki, gökl...
Nisa Suresi, 171. Ayet: Ey geçmiş kitapları sahiplenenler, içinizdeki yahudiler gibi Meryem’e zina isnad ederek Îsâ’nın peygamberliğini tanımayarak; hristiyanlar gibi Îsâ’nın ilâhlığını iddia ederek, haddi aşıp sorumluluk ve cezanızı artırmayın. Allah hakkında da baba olma, oğul edinme, bedenlere girme, değişme ve birleşme iddialarında da bulunmayın. Yalnızca hakkı ve doğruları söyleyin. Mesih, Meryem oğlu Îsâ, Allah’ın Rasulüdür, o Allah’ın Meryem’e ilettiği 'ol' emrinin eseridir, mûcizesidir, ilâhî lütufla yaratılmış...
Maidə Suresi, 17. Ayet: 'Allah, Meryem’in oğlu Mesih’tir' diyenler kâfir olmuşlardır. Onlara:
'Allah, Meryem oğlu Mesih’i, anasını ve bütün yeryüzündekileri helâk etmek istese, ona kim engel olabilir?' de.
Göklerin, yerin ve ikisi arasındaki varlıkların ve imkânların mülkü ve hâkimiyeti sadece Allah’a aittir, Allah’ın tasarrufundadır. O, sünneti, düzeninin yasaları içinde, iradesinin tecellisine uygun olan şeyi yaratır. Allah’ın her şeye gücü, kudreti yeter....
Maidə Suresi, 18. Ayet: Yahudiler ve hristiyanlar:
'Biz Allah’ın oğullarıyız ve sevgilileriyiz' dediler.
'Öyleyse, günahlarınızdan dolayı size niçin azap ediyor?' de.
Hayır, siz de onun yarattıklarından, sıradan insanlarsınız.
Allah sünnetine, düzeninin yasalarına uygun olarak, iradesinin tecellisine tâbi, akıllı ve sorumlu kimseleri koruma kalkanına alır, bağışlar, sünnetine, düzeninin yasalarına uygun olarak, iradesinin tecellisine tâbi, akıllı ve sorumlu kimselere ceza da verir.
Göklerin ve yerin ve ikisi arasındaki...
Maidə Suresi, 28. Ayet: 'Sen, beni öldürmek için, bana elini uzatsan bile, andolsun ki, ben seni öldürmek için, sana el uzatacak değilim. Ben yaratan, yaşama kabiliyeti, gücü ve varlıklara işleyiş düzeni veren, koruyan, kontrol eden âlemlerin, bütün varlıkların Rabbi Allah’tan korkarım' diye ilâve etti....
Maidə Suresi, 44. Ayet: Biz içinde hak yolu aydınlatıcı bilgiler ve nur olan Tevrat’ı indirdik. Varlıklarını Allah’a teslim eden, İslâm’ı yaşayan müslüman olan peygamberler, yahudiliğin takipçilerine, Tevrat’taki kuralları esas alarak hüküm verirler, icraat yaparlardı. Allah’ın kitabını korumakla görevlendirilmeleri sebebiyle, kendilerini Rablerine adamış olan zâhitler ve âlimler de, Allah’ın kitabından, korumaya memur edildikleri, muhafaza edebildikleri kurallarla hüküm verirler, icraat yaparlardı. Hepsi de Tevrat’ı b...
Maidə Suresi, 97. Ayet: Allah, dokunulmazlığı olan Kâbe’yi, özgürlük yurdu Harem-i Şerif’i, müslümanların hac ibadetini yerine getirmeleri, güçlü olarak ayakta kalmaları, aralarındaki dayanışmayı gerçekleştirmeleri için bir mekân olarak düzenledi. Beytullah’ı saldırmazlığın gelenek haline geldiği, Allah’ın savaşı haram kıldığı ayları, kurbanların, Kâbe’ye yapılan bağışların, boyunlarında gerdânileri, ipleri, tasmaları olan kurbanlık ve sahipli hayvanların dokunulmazlığını, barışın sağlanması, ekonominin canlanması, ins...
Ənam Suresi, 45. Ayet: Böylece baskıyı, zulmü, işkenceyi, isyanı, inkârı, haksızlığı, Allah yolunu ve Allah yolundaki faaliyetleri engellemeyi alışkanlık haline getiren zâlim bir kavmin kökü kazındı, Yaratan, yaşama kabiliyeti gücü ve varlıklara işleyiş düzeni veren, koruyan, kontrol eden âlemlerin, bütün varlıkların Rabbi Allah’a hamdolsun....
Ənam Suresi, 71. Ayet: 'Allah’ı bırakıp, kulları durumundakilerden bize fayda sağlamayacak ve zarar veremeyecek olan şeylere mi kulluk ve ibadet edelim, yalvaralım? Allah bizi doğru yola, Allah’ın kitap ve peygamberle gösterdiği yola kavuşturduktan sonra, gerisin geri, İslâm dışı hayatımıza mı dönelim? O’nun arkadaşları, bize, doğru yola gel diye çağırdıkları halde, yeryüzünde şaşkın şaşkın dolaşıp, şeytanların, şeytan tıynetli ahlâksız azgınların, şeytanî güçlerin ayartarak uçuruma çektikleri ahmak gibi mi olalım?' d...
Ənam Suresi, 162. Ayet: 'Benim namazım, kurbanım, ibadetim, hayatım ve ölümüm, hepsi yaratan, yaşama kabiliyeti, gücü ve varlıklara işleyiş düzeni veren, koruyan, kontrol eden, âlemlerin, bütün varlıkların Rabbi Allah rızası içindir' de....
Ənam Suresi, 164. Ayet: 'Yaratan, yaşama kabiliyeti, gücü ve varlıklara işleyiş düzeni veren, koruyan, kontrol eden O, herşeyin Rabbi olduğu halde ben Allah’tan başka helâller ve haramlar koyan, itaati zaruri bir otorite, bir Rab mi arayayım? Kesinlikle herkesin işlediği amellerin yüklendiği günahların sorumluluğu sadece kendisine aittir. Hiçbir suçlu, hiçbir günahkâr, başkasının suçunun, günahının cezasını çekmez. Sonunda hesap vermek üzere Rabbinizin huzuruna götürüleceksiniz. O da, ayrılığa düştüğünüz, ihtilâf çıkar...
Əraf Suresi, 29. Ayet: 'Rabbim adâletli ve doğru olmayı, adâleti gerçekleştirerek, sosyal, siyasî, ekonomik ve idarî bir düzen kurmayı, sosyal adâleti, sosyal güvenliği temin etmeyi, refah payını artırarak toplumda dengeli dağıtmayı emretti. Her secde ettiğiniz, her ibadet ettiğiniz yerde, her mescitte, yüzünüzü, varlığınızı, benliğinizi Allah’a teslim edip, âdâbına riayet ederek dinin emirlerini açıkça yerine getirin, kendinizi Allah yoluna adayın, ibadet edin. Allah’ın dinini ve düzenini içtenlikle benimseyerek sami...
Əraf Suresi, 54. Ayet: Rabbiniz Allah gökleri ve yeri altı günde altı devirde yaratandır. Sonra Arş üzerinde, sınırsız kudret ve iktidar makamında hükümranlığını kurandır. Güneş, ay ve bütün yıldızlar, O’nun kurduğu düzen içinde, kanunlarına boyun eğerken, geceyi, cezbederek, cezbedilerek süratle takip eden gündüze bürüyüp örtendir. Unutmayın, yaratmak da, plan da, düzen de, idare de O’na, sadece O’na aittir. Yaratan, yaşama kabiliyeti, gücü ve varlıklara işleyiş düzeni veren, koruyan, kontrol eden âlemlerin, bütün va...
Əraf Suresi, 54. Ayet: Muhakkak Rabbiniz, o Allah’dır ki, gökleri ve yeri altı günde yarattı. Sonra ARŞI (kürsüyü ve dolayısıyla bütün varlıkları) istilâ etti (hükmü altına aldı). Allah, gündüzü gece ile örter ve sür’atle gece gündüzü, gündüz de geceyi kovalar. Güneşi, ay’ı ve yıldızları, Allah, emrine bağlı kıldı. Dikkat ediniz ki, hem yaratmak, hem de emretmek O’na mahsustur. Âlemlerin Rabbi olan Allah, ne kadar yücedir!......
Əraf Suresi, 138. Ayet: İsrâiloğulları’na denizi geçirdik. Yollarına devam ederken bir kavme rastladılar. Onlar kendilerine mahsus ağaçtan yontularak, metalden dökülerek yapılan heykellere, putlara tapıyorlardı. Kavmi Mûsâ’ya:
'Ey Mûsâ, onların tanrıları gibi sen de bize bir tanrı yap' dediler. Mûsâ:
'Siz, Allah’ın varlığını, birliğini, ibadete lâyık tek tanrı olduğunu hâlâ anlamamakta ısrar eden, bilgi ve muhakemenizi kullanmayan, tutarsız, cahilce davranan bir kavimsiniz' dedi....
Ənfal Suresi, 39. Ayet: Temel hak ve özgürlüklere yapılan tecavüz, baskı, zulüm, işkence ve fitne ortadan kalkıncaya, sadece Allah’ın dini ve düzeni, medenî kurallar, İslâm, toplumda Allah adına varlığını ve hâkimiyetini tamamen sağlayıncaya kadar onlarla savaş. İnkâra, işkence ve zulme son verirlerse, bilsinler ki, Allah onların işledikleri amelleri biliyor, görüyor, davranışlarını mükâfatlandıracak....
Yunus Suresi, 3. Ayet: Rabbiniz, gökleri ve yeri altı günde, altı devirde yaratan Allah’tır. Sonra Arş üzerinde, sınırsız kudret ve iktidar makamında hükümranlığını kurdu. Kâinat ve içindeki varlıklarla, dünya ve ötesi ile ilgili ilâhî planlamayı yapıp yürütüyor, hayatın devamını, aslî düzeni sağlıyor. Benzer sıfatların tecellisiyle kudret ve tasarruf kullanan eş bir varlık yok. Varlık âlemindeki her şey, yalnızca O’nun ilmi, planı ve iradesinin tecellisinden sonra vücut bulur ve işlerlik kazanır, O’nun izninden sonra...
Yunus Suresi, 6. Ayet: Gece ile gündüzün birbiri ardınca değişmesinde, Allah’ın göklerde ve yerde yarattığı varlıklarda ve imkânlarda, Allah’a sığınıp, emirlerine yapışan günahlardan arınıp, azaptan korunan, kulluk ve sorumluluk şuuruyla, haklarına ve özgürlüklerine sahip çıkarak şahsiyetli davranan, dinî ve sosyal görevlerinin bilincinde olan toplumlar için Allah’ın varlığını, birliğini, kudretini gösteren nice deliller vardır....
Yunus Suresi, 18. Ayet: Onlar, Allah’ı bırakıp, kulları durumundakilerden kendilerine zarar vermeyen ve fayda da sağlamayan şeylere tapıyorlar.
'Bunlar bizim Allah katındaki aracılarımız, şefaatçilerimiz' diyorlar. Sen de:
'Siz, Allah’a, göklerde ve yerde, O’nun bilemeyeceği şeyleri mi haber veriyorsunuz?' de. Allah ilâhlığında, otoritesinde, mülkünde, tasarruflarında onların ortak koştukları varlıklardan münezzeh ve yücedir....
Yunus Suresi, 31. Ayet: 'Gökten ve yerden size rızık ve servet veren kimdir? Kulaklara ve gözlere hükmeden kimdir? Ölüden diriyi, tohum ve yumurtadan canlıyı kim çıkarır? Diriden ölüyü, canlıdan tohum ve yumurtayı kim çıkarır? Kâinat ve içindeki varlıklarla, dünya ve ötesi ile ilgili ilâhî planlamayı kim yapıp yürütüyor, hayatın devamını ve aslî düzeni kim sağlıyor?' de. Onlar:
'Allah!' diyecekler.
'Hâlâ Allah’a sığınıp, emirlerine yapışmayacak, günahlardan arınıp, azaptan korunmayacak, kulluk ve sorumluluk şuuruyla, h...
Yunus Suresi, 32. Ayet: İşte O, sizin, varlığı konusunda şüphe olmayan hak, gerçek Rabbiniz Allah’tır. Allah’a kulluk ve ibadet, Allah’ın dini ve kitabı, Allah’ın koyduğu düzen terkedildikten sonra, başına buyruk davranmanın, dalâletin, bozuk düzenin, helâke mahkûm olmanın dışında ne kalır? Ortadaki kesin delillere rağmen nasıl da Hak’tan bâtıla çevriliyorsunuz!...
Yunus Suresi, 34. Ayet: Onlara:
'İlâhlığında, otoritesinde, mülkünde, tasarruflarında Allah’a ortak koştuğunuz varlıklar arasında, mahlûkatı yoktan var ederek aralıksız yaratmaya devam edip, öldükten sonra tekrar diriltecek olan var mı?' de.
'Allah mahlûkatı, yoktan var ediyor, aralıksız yaratmaya devam ediyor, ölümden sonra tekrar diriltecek. Nasıl da, Hak’tan bâtıla çevriliyorsunuz?' de....
Yunus Suresi, 37. Ayet: Bu Kur’ân, Allah’ın dışında, kulu durumundaki biri tarafından uydurulmuş değildir. Bir kısım insanlar bu hakikati kabul etmeseler de, vahyine muhatap olan önündeki zatın, Peygamber Muhammedin tebliğinin, sözlerinin samimiliğini, doğruluğunu tasdik eden, kutsal kitapları, ayrıntılarıyla açıklayan bir kitaptır. Onun kaynağında, vahyinde, içindeki bilgilerde şüphe yoktur. Âlemlerin, bütün varlıkların Rabbi tarafından indirilmiştir....
Yunus Suresi, 66. Ayet: Unutmayın, göklerde ve yerde olan akıllı ve sorumlu varlıkların tamamı Allah’ın koyduğu düzenin içindedir. O halde, Allah’ı bırakıp da, kulları durumundakilerden, ilâhlığında, otoritesinde, mülkünde, tasarruflarında Allah’a koştukları ortaklara tapanlar, yalvaranlar neyin ardına düşüyorlar? Onlar kesinlikle ilme, delile dayanmayan zanlarının ardına düşüyorlar. Onlar kesinlikle yalan-yanlış saçmalıyorlar....
Yunus Suresi, 71. Ayet: Onlara Nûh’un kıssasını oku. Hani kavmine:
'Ey kavmim! Eğer benim aranızda uzun bir süre bulunmam, Allah’ın indirdiği âyetlerle, kâinattaki varlığını, birliğini, kudretini gösteren delillerle öğüt vermem size ağır geliyorsa, şunu bilin ki, ben yalnız Allah’a dayanıp güvendim. Siz de ilâhlığında, otoritesinde, mülkünde, tasarruflarında Allah’a ortak saydığınız varlıklarla beraber toplanıp planınızı kararlaştırın. Bakın, planınız başınıza dert açmasın. Sonra da bana yapacaklarınızla ilgili bir kar...
|