Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Ənam Suresi, 130. Ayet:
"Ey cinn ve ins topluluğu! İçinizden, size ayetlerimi aktaran ve bugünle karşılaşacağınıza dair sizi uyaran resuller gelmedi mi?" "Kendi
aleyhim
ize tanığız" derler. Dünya hayatı onları aldattı, kendilerinin Kafirler olduklarına tanıklık ettiler....
Fussilət Suresi, 21. Ayet:
Bedenlerine, "Niçin
aleyhim
ize tanıklık ettiniz?" dediler. Bedenleri de: "Bizi, her şeyi konuşturan Allah konuşturdu. Sizi ilk defa O yarattı ve O'na döndürülüyorsunuz."...
Zuxruf Suresi, 77. Ayet:
"Ey malik! Rabb'in bizim
aleyhim
ize hüküm versin." diye seslenirler. "Siz böyle kalacaksınız." dedi....
Fatihə Suresi, 7. Ayet:
Sırâtallezîne en’amte
aleyhim
gayril magdûbi
aleyhim
ve lâd dâllîn(dâllîne)....
Fatihə Suresi, 7. Ayet:
1.
sırâta
: yol
2.
ellezîne
: ki onlar
3.
en'amte
: sen ni'met verdin
4.
aleyhim
: onlara, onların üzerine
Bəqərə Suresi, 6. Ayet:
İnnellezîne keferû sevâun
aleyhim
e enzertehum em lem tunzirhum lâ yu’minûn(yu’minûne)....
Bəqərə Suresi, 6. Ayet:
1.
inne
: muhakkak
2.
ellezîne
: o kimseler ki, onlar
3.
keferû
: inkâr ettiler
4.
sevâun
: eşittir, birdir
Bəqərə Suresi, 20. Ayet:
Yekâdul berku yahtafu ebsârehum kullemâ edâe lehum meşev fîhi, ve izâ azleme
aleyhim
kâmû ve lev şâellâhu le zehebe bi sem’ihim ve ebsârihim innallâhe alâ kulli şey’in kadîr(kadîrun)....
Bəqərə Suresi, 20. Ayet:
1.
yekâdu
: neredeyse (olacak)
2.
el berku
: şimşek
3.
yahtafu
: kamaştırır, kapıp alır, alacak, kapacak
4.
ebsâre-hum
...
Bəqərə Suresi, 38. Ayet:
Kulnâhbitû minhâ cemîa(cemîan), fe immâ ye’tiyennekum minnî hudenfe men tebia hudâye fe lâ havfun
aleyhim
ve lâ hum yahzenûn(yahzenûne)....
Bəqərə Suresi, 38. Ayet:
1.
kulnâ
: biz dedik
2.
ihbitû
: inin
3.
min-hâ
: ondan, oradan
4.
cemîan
: topluca, hepiniz
Bəqərə Suresi, 61. Ayet:
Ve iz kultum yâ mûsâ len nasbira alâ taâmin vâhidin fed’u lenâ rabbeke yuhric lenâ mimmâ tunbitulardu min baklihâ ve kıssâiha ve fûmihâ ve adesihâ ve basalihâ, kâle e testebdilûnellezî huve ednâ billezî huve hayr(hayrun), ihbitû mısran fe inne lekum mâ seeltum ve duribet
aleyhim
uz zilletu vel meskenetu ve bâu bi gadabin minallâh(minallâhi), zâlike bi ennehum kânû yekfurûne bi âyâtillâhi ve yaktulûnen nebiyyîne bi gayril hak(hakkı), zâlike bi mâ asav ve kânû ya’tedûn(ya’tedûne)....
Bəqərə Suresi, 61. Ayet:
1.
ve iz
: ve olmuştu, olduğu zaman
2.
kultum (iz kultum)
: siz dediniz (siz demiştiniz)
3.
yâ mûsâ
: ey Musa
4.
len nasbirâ
Bəqərə Suresi, 62. Ayet:
İnnellezîne âmenû vellezîne hâdû ven nasârâ ves sâbiîne men âmene billâhi vel yevmil âhiri ve amile sâlihan fe lehum ecruhum inde rabbihim, ve lâ havfun
aleyhim
ve lâ hum yahzenûn(yahzenûne)....
Bəqərə Suresi, 62. Ayet:
1.
inne ellezîne
: muhakkak ki, hiç şüphesiz onlar
2.
âmenû
: âmenû oldular (Allah'a ulaşmayı dilediler)
3.
ve ellezîne
: ve o kimseler, onlar
4.
...
Bəqərə Suresi, 85. Ayet:
Summe entum hâulâi taktulûne enfusekum ve tuhricûne ferîkan minkummin diyârihim, tezâharûne
aleyhim
bil ismi vel udvân(udvâni), ve in ye’tûkum usârâ tufâdûhum ve huve muharremun aleykum ihrâcuhum e fe tu’minûne bi ba’dil kitâbive tekfurûne bi ba’d(ba’dın), fe mâ cezâu men yef’alu zâlike minkum illâ hızyun fîl hayâtid dunyâ, ve yevmel kıyâmeti yureddûne ilâ eşeddil azâb(azâbi), ve mâllâhu bi gâfilin ammâ ta’melûn(ta’melûne)....
Bəqərə Suresi, 85. Ayet:
1.
summe entum
: sonra siz
2.
hâulâi
: onlar
3.
taktulûne
: öldürüyorsunuz
4.
enfuse-kum
: kendileriniz, sizin nef...
Bəqərə Suresi, 112. Ayet:
Belâ men esleme vechehu lillâhi ve huve muhsinun fe lehû ecruhu inde rabbihî, ve lâ havfun
aleyhim
ve lâ hum yahzenûn(yahzenûne)....
Bəqərə Suresi, 112. Ayet:
1.
belâ
: hayır, bilâkis, öyle değil
2.
men
: kimse, kişi
3.
esleme
: teslim etti
4.
veche-hu
: vechini, fizik vüc...
Bəqərə Suresi, 129. Ayet:
Rabbenâ veb’as fîhim resûlen minhum yetlû
aleyhim
âyâtike ve yuallimuhumul kitâbe vel hikmete ve yuzekkîhim inneke entel azîzul hakîm(hakîmu)....
Bəqərə Suresi, 129. Ayet:
1.
rabbe-nâ
: Rabbimiz
2.
veb'as (ve ib'as)
: ve beas et, hayata getir, görevlendir 3 - fî-him
3.
resûlen
: bir resûl, elçi, mürşid
4.
Bəqərə Suresi, 157. Ayet:
Ulâike
aleyhim
salâvâtun min rabbihim ve rahmetun ve ulâike humul muhtedûn(muhtedûne)....
Bəqərə Suresi, 157. Ayet:
1.
ulâike
: işte onlar
2.
aleyhim
: onların üzerine, onlara
3.
salâvâtun
: salâvât
4.
min
: den
Bəqərə Suresi, 160. Ayet:
İllellezîne tâbû ve aslahû ve beyyenû fe ulâike etûbu
aleyhim
, ve enet tevvâbur rahîm(rahîmu)....
Bəqərə Suresi, 160. Ayet:
1.
illâ
: ancak, sadece
2.
ellezîne
: o kimseler, onlar
3.
tâbû
: tövbe ettiler
4.
ve
: ve
Bəqərə Suresi, 161. Ayet:
İnnellezîne keferû ve mâtû ve hum kuffârun ulâike
aleyhim
la’netullâhi vel melâiketi ven nâsi ecmaîn(ecmaîne)....
Bəqərə Suresi, 161. Ayet:
1.
inne
: muhakkak, hiç şüphesiz
2.
ellezîne
: o kimseler, onlar
3.
keferû
: gizlediler, küfrettiler
4.
ve mâtû
: ...
Bəqərə Suresi, 167. Ayet:
Ve kâlellezînettebeû lev enne lenâ kerreten fe neteberree minhum kemâ teberreû minnâ kezâlike yurîhimullâhu a’mâlehum haserâtin
aleyhim
ve mâ hum bi hâricîne minen nâr(nâri)....
Bəqərə Suresi, 167. Ayet:
1.
ve kâle
: ve dedi
2.
ellezîne
: o kimseler, onlar
3.
ittebeû
: tâbî oldular
4.
lev
: olsa, ise, keşke
...
Bəqərə Suresi, 229. Ayet:
Et talâku merratân(merratâni), fe imsâkun bi ma’rûfin ev tesrîhun bi ihsân(ihsânin), ve lâ yahıllu lekum en te’huzû mimmâ âteytumûhunne şey’en illâ en yehâfâ ellâ yukîmâ hudûdallâh(hudûdallâhi), fe in hıftum ellâ yukîmâ hudûdallâhi, fe lâ cunâha
aleyhim
â fî meftedet bih(bihî), tilke hudûdullâhi fe lâ ta’tedûhâ, ve men yeteadde hudûdallâhi fe ulâike humuz zâlimûn(zâlimûne)....
Bəqərə Suresi, 229. Ayet:
1.
et talâku
: boşamak
2.
merratâni
: iki kere
3.
fe
: artık, bundan sonra
4.
imsâkun
: tutmak
Bəqərə Suresi, 230. Ayet:
Fe in tallakahâ fe lâ tahıllu lehu min ba’du hattâ tenkiha zevcen gayrah(gayrahu), fe in tallakahâ fe lâ cunâha
aleyhim
â en yeterâceâ in zannâ en yukîmâ hudûdallâh(hudûdallâhi), ve tilke hudûdullâhi yubeyyinuhâ li kavmin ya’lemûn(ya’lemûne)....
Bəqərə Suresi, 233. Ayet:
Vel vâlidâtu yurdı’ne evlâdehunne havleyni kâmileyni li men erâde en yutimmer radâah(radâate), ve alel mevlûdi lehu rızkuhunne ve kisvetuhunne bil ma’rûf(ma’rûfi), lâ tukellefu nefsun illâ vus’ahâ, lâ tudârra vâlidetun bi veledihâ ve lâ mevlûdun lehu bi veledihî ve alel vârisi mislu zâlik(zâlike), fe in erâdâ fısâlen an terâdın min humâ ve teşâvurin fe lâ cunâha
aleyhim
â ve in eradtum en testerdıû evlâdekum fe lâ cunâha aleykum izâ sellemtum mâ âteytum bil ma’rûf(ma’rûfi), vettekullâhe va’lemû e...
Bəqərə Suresi, 233. Ayet:
1.
ve el vâlidâtu
: ve anneler
2.
yurdı'ne
: süt emzirirler
3.
evlâde-hunne
: kendi evlâtlarını
4.
havleyni
: iki ...
Bəqərə Suresi, 246. Ayet:
E lem tera ilel melei min benî isrâîle min ba’di mûsâ, iz kâlû li nebiyyin lehumub’as lenâ meliken nukâtil fî sebîlillâh(sebîlillâhi), kâle hel aseytum in kutibe aleykumul kıtâlu ellâ tukâtil(tukâtilû), kâlû ve mâ lenâ ellâ nukâtile fî sebîlillâhi ve kad uhricnâ min diyârinâ ve ebnâinâ fe lemmâ kutibe
aleyhim
ul kıtâlu tevellev illâ kalîlen minhum vallâhu alîmun biz zâlimîn(zâlimîne)....
Bəqərə Suresi, 246. Ayet:
1.
e lem tera ilâ
: görmedin mi
2.
el melei
: ileri gelenleri, eşrafı
3.
min benî isrâîle
: İsrailoğulları'ndan
4.
min ba'di mû...
Bəqərə Suresi, 262. Ayet:
Ellezîne yunfikûne emvâlehum fî sebîlillâhi summe lâ yutbiûne mâ enfekû mennen ve lâ ezen lehum ecruhum inde rabbihim, ve lâ havfun
aleyhim
ve lâ hum yahzenûn(yahzenûne)....
Bəqərə Suresi, 262. Ayet:
1.
ellezîne
: onlar
2.
yunfikûne
: infâk ederler, verirler
3.
emvâle-hum
: kendi mallarını
4.
fî sebîlillâhi (sebîli allâhi)
Bəqərə Suresi, 274. Ayet:
Ellezîne yunfikûne emvâlehum bil leyli ven nehâri sirran ve alâniyeten fe lehum ecruhum inde rabbihim, ve lâ havfun
aleyhim
ve lâ hum yahzenûn(yahzenûne)....
Bəqərə Suresi, 274. Ayet:
1.
ellezîne
: onlar
2.
yunfikûne
: infâk ederler, verirler
3.
emvâle-hum
: kendi mallarını
4.
bi el leyli
: gecele...
Bəqərə Suresi, 277. Ayet:
İnnellezîne âmenû ve amilûs sâlihâti ve ekâmûs salâte ve âtevûz zekâte lehum ecruhum inde rabbihim, ve lâ havfun
aleyhim
ve lâ hum yahzenûn(yahzenûne)....
Bəqərə Suresi, 277. Ayet:
1.
inne ellezîne
: muhakkak ki onlar,
2.
âmenû
: îmân ettiler, âmenû oldular
3.
ve amilû es sâlihâti
: ve ıslâh edici amel yaptılar, nefs tez-
4.
...
Ali-İmran Suresi, 75. Ayet:
Ehli kitabdan öylesi vardır ki ona yüklerle emanet bıraksan onu sana te'diye eder, gene onlardan öylesi vardır ki ona bir dinar emanet etsen tepesine binmedikçe onu sana te'diye etmez, bunun sebebi: Çünkü bunlar bizim
aleyhim
ize ümmilerde bir yol yoktur derler ve Allaha karşı bile bile yalan söylerler...
Ali-İmran Suresi, 75. Ayet:
Kitap verilenlerden öylesi vardır ki, ona yüklerle emanet bıraksan onu sana geri verir. Yine onlardan öylesi vardır ki, ona bir dinar emanet etsen, tepesine binmedikçe onu sana vermez. Çünkü onlar: «Bizim
aleyhim
izde okur yazar olmayanlarda bir yol yok» derler ve Allah'a karşı bile bile yalan söylerler....
Ali-İmran Suresi, 75. Ayet:
Ehlikitap'tan öylesi vardır ki, ona yüklerle emanet teslim etsen onu sana iade eder. Onlardan öylesi de vardır ki, ona bir dînar emanet etsen, tepesine çökmedikçe onu sana geri vermez. Bunun sebebi şudur: Onlar: "Ümmîlerin, bizim
aleyhim
ize yol bulmaları mümkün değildir." demişlerdir. Onlar, bilip durdukları halde, Allah hakkında yalan söylerler....
Ali-İmran Suresi, 87. Ayet:
Ulâike cezâuhum enne
aleyhim
la’netallâhi vel melâiketi ven nâsi ecmaîn(ecmaîne). ...
Ali-İmran Suresi, 87. Ayet:
1.
ulâike
: işte onlar
2.
cezâu-hum
: onların cezası
3.
enne
aleyhim
: onların üzerine olması
4.
la'nete allâhi
: ...
Ali-İmran Suresi, 112. Ayet:
Duribet
aleyhim
uz zilletu eyne mâ sukıfû illâ bi hablin minallâhi ve hablin minen nâsi ve bâû bi gadabin minallâhi ve duribet
aleyhim
ul meskeneh(meskenetu), zâlike bi ennehum kânû yekfurûne bi âyâtillâhi ve yaktulûnel enbiyâe bi gayri hakk(hakkın), zâlike bimâ asav ve kânû ya’tedûn(ya’tedûne). ...
Ali-İmran Suresi, 112. Ayet:
1.
duribet
: vuruldu
2.
aleyhim
: onların üzerine
3.
ez zilletu
: zillet
4.
eyne mâ
: nerede olursa
Ali-İmran Suresi, 128. Ayet:
Leyse leke minel emri şey’un ev yetûbe
aleyhim
ev yuazzibehum fe innehum zâlimûn(zâlimûne). ...
Ali-İmran Suresi, 128. Ayet:
1.
leyse leke
: senin için yoktur, değildir, olmadı
2.
min el emri
: emirden, işten
3.
şey'un
: bir şey
4.
ev yetûbe
aleyhim
Ali-İmran Suresi, 154. Ayet:
Summe enzele aleykum min ba’dil gammi emeneten nuâsen yagşâ tâifeten minkum, ve tâifetun kad ehemmethum enfusuhum yezunnûne billâhi gayral hakkı zannel câhiliyyeh(câhiliyyeti), yekûlûne hel lenâ minel emri min şey’(şey’in), kul innel emre kullehu lillâh(lillâhi), yuhfûne fî enfusihim mâ lâ yubdûne lek(leke), yekûlûne lev kâne lenâ minel emri şey’un mâ kutilnâ hâhunâ, kul lev kuntum fî buyûtikum le berezellezîne kutibe
aleyhim
ul katlu ilâ medâciihim, ve li yebteliyallâhu mâ fî sudûrikum ve li yum...
Ali-İmran Suresi, 154. Ayet:
1.
summe
: sonra
2.
enzele
: indirdi
3.
aleykum
: sizin üzerinize
4.
min ba'di
: sonradan, ...den sonra, arkasında...
Ali-İmran Suresi, 164. Ayet:
Le kad mennallâhu alel mu’minîne iz bease fîhim resûlen min enfusihim yetlû
aleyhim
âyâtihî ve yuzekkîhim ve yuallimuhumul kitâbe vel hikmeh(hikmete), ve in kânû min kablu le fî dalâlin mubîn(mubînin). ...
Ali-İmran Suresi, 164. Ayet:
1.
lekad
: andolsun ki
2.
menne allâhu
: Allah ni'metlendirdi
3.
alâ el mu'minîne
: mü'minlerin üzerine
4.
iz bease
Ali-İmran Suresi, 170. Ayet:
Ferihîne bi mâ âtâhumullâhu min fadlıhî, ve yestebşirûne billezîne lem yelhakû bihim min halfihim, ellâ havfun
aleyhim
ve lâ hum yahzenûn(yahzenûne). ...
Ali-İmran Suresi, 170. Ayet:
1.
ferihîne
: ferahlanırlar, sevinç duyarlar
2.
bi mâ
: şey ile
3.
âtâ hum(u) allâhu
: Allah'ın onlara verdiği
4.
min fadlı-hî<...
Nisa Suresi, 6. Ayet:
Vebtelûl yetâmâ hattâ izâ belagûn nikâh(nikâha), fe in ânestum minhum ruşden fedfeû ileyhim emvâlehum, ve lâ te’kulûhâ isrâfen ve bidâren en yekberû. Ve men kâne ganiyyen felyesta’fif, ve men kâne fakîran felye’kul bil ma’rûf(ma’rûfi). Fe izâ defa’tum ileyhim emvâlehum fe eşhidû
aleyhim
. Ve kefâ billâhi hasîbâ(hasîben)....
Nisa Suresi, 6. Ayet:
1.
ve ibtelû
: ve deneyin, imtihan edin
2.
el yetâmâ
: yetimleri
3.
hattâ
: ... oluncaya kadar
4.
izâ belagû
: eri...
Nisa Suresi, 9. Ayet:
Velyahşellezîne lev terakû min halfihim zurriyeten dıâfen hâfû
aleyhim
, felyettekûllâhe velyekûlû kavlen sedîdâ(sedîdan)....
Nisa Suresi, 9. Ayet:
1.
velyahşa (ve li yahşa)
: ve sakınsınlar, korksunlar, çekinsinler
2.
ellezîne
: onlar, ... olanlar
3.
lev terakû
: eğer bırakmış olsalardı
4.
Nisa Suresi, 17. Ayet:
İnnemât tevbetu alâllâhi lillezîne ya’melûnes sûe bi cehâletin summe yetûbûne min karîbin fe ulâike yetûbullâhu
aleyhim
. Ve kânallâhu alîmen hakîmâ(hakîmen)....
Nisa Suresi, 17. Ayet:
1.
innemâ
: fakat, ancak, sadece
2.
et tevbetu
: tövbe
3.
alâ allâhi
: Allah'a
4.
li ellezîne
: onlar için
Nisa Suresi, 39. Ayet:
Ve mâzâ
aleyhim
lev âmenû billâhi vel yevmil âhıri ve enfekû mimmâ razakahumullâh(razakahumullâhu). Ve kânallâhu bihim alîmâ(alîmen)....
Nisa Suresi, 39. Ayet:
1.
ve mâzâ
: ve ne olur, niçin
2.
aleyhim
: onlar, onlara
3.
lev
: keşke, olsa, ise
4.
âmenû
: îmân ettiler
Nisa Suresi, 66. Ayet:
Ve lev ennâ ketebnâ
aleyhim
enıktulû enfusekum evihrucû min diyârikum mâ fealûhu illâ kalîlun minhum. Ve lev ennehum fealû mâ yûazûne bihî le kâne hayran lehum ve eşedde tesbîtâ(tesbîten)....
Nisa Suresi, 66. Ayet:
1.
ve lev
: ve eğer, ... olsa
2.
ennâ
: biz ... olduk
3.
ketebnâ
: yazdık
4.
aleyhim
: onların üzerine, onlara
Nisa Suresi, 69. Ayet:
Ve men yutiıllâhe ver resûle fe ulâike meallezîne en’amellâhu
aleyhim
minen nebiyyîne ves sıddîkîne veş şuhedâi ves sâlihîn(sâlihîne), ve hasune ulâike rafîkâ(rafîkan)....
Nisa Suresi, 69. Ayet:
1.
ve men
: ve kim
2.
yutiı
: itaat eder
3.
allâhe
: Allah
4.
ve er resûle
: ve resûl, elçi
Nisa Suresi, 77. Ayet:
E lem tera ilâllezîne kîle lehum kuffû eydiyekum, ve ekîmus salâte ve âtûz zekât(zekâte), fe lemmâ kutibe
aleyhim
ul kıtâlu izâ ferîkun minhum yahşevnen nâse ke haşyetillâhi ev eşedde haşyeh(haşyeten), ve kâlû rabbenâ lime ketebte aleynâl kıtâl(kıtâle), lev lâ ahhartenâ ilâ ecelin karîb(karîbin). Kul metâud dunyâ kalîl(kalîlun), vel âhıratu hayrun li menittekâ ve lâ tuzlemûne fetîlâ(fetîlen)....
Nisa Suresi, 77. Ayet:
1.
e
: mı?
2.
lem tera
: görmedin
3.
ilâ
: ...'i, ...'e
4.
ellezîne
: onlar, ... olanlar
...
Nisa Suresi, 80. Ayet:
Men yutiır resûle fe kad atâallâh(atâallâhe), ve men tevellâ fe mâ erselnâke
aleyhim
hafîzâ(hafîzen)....
Nisa Suresi, 80. Ayet:
1.
men
: kim
2.
yutiı
: itaat eder
3.
er resûle
: resûl, elçi
4.
fe kad
: böylece ... olmuş olur
Nisa Suresi, 90. Ayet:
İllâllezîne yasılûne ilâ kavmin beynekum ve beynehum mîsâkun ev câûkum hasırat sudûruhum en yukâtilûkum ev yukâtilû kavmehum. Ve lev şâallâhu le selletahum aleykum fe le kâtelûkum, fe inı’tezelûkum fe lem yukâtilûkum ve elkav ileykumus seleme, fe mâ cealallâhu lekum
aleyhim
sebîlâ(sebîlen)....
Nisa Suresi, 90. Ayet:
1.
illâ
: hariç
2.
ellezîne
: onlar, olanlar
3.
yasılûne
: vasıl olurlar, gelirler, sığınırlar, iltica ederler
4.
ilâ
...
Nisa Suresi, 91. Ayet:
Se tecidûne âharîne yurîdûne en ye’menûkum ve ye’menû kavmehum. Kullemâ ruddû ilâl fitneti urkisû fîhâ, fe in lem ya’tezilûkum ve yulkû ileykumus seleme ve yekuffû eydiyehum fe huzûhum vaktulûhum haysu sekıftumûhum. Ve ulâikum cealnâ lekum
aleyhim
sultânen mubînâ(mubînen)....
Nisa Suresi, 91. Ayet:
1.
se tecidûne
: siz bulacaksınız
2.
âharîne
: başkaları
3.
yurîdûne
: istiyorlar
4.
en
: olmak
Nisa Suresi, 109. Ayet:
Hâ entum hâulâi câdeltum anhum fîl hayâtid dunyâ fe men yucâdilullâhe anhum yevmel kıyâmeti em men yekûnu
aleyhim
vekîlâ(vekîlen)....
Nisa Suresi, 109. Ayet:
1.
hâ
: işte
2.
entum
: siz
3.
hâulâi
: bu, bunlar, böyle
4.
câdeltum an
: siz mücadele ettiniz
Nisa Suresi, 128. Ayet:
Ve in imraetun hâfet min ba’lihâ nuşûzen ev ı’râdan fe lâ cunâha
aleyhim
â en yuslıhâ beynehumâ sulhâ(sulhan). Ves sulhu hayr(hayrun). Ve uhdıratil enfusuş şuhh(şuhha). Ve in tuhsinû ve tettekû fe innallâhe kâne bi mâ ta’melûne habîrâ(habîran)....
Nisa Suresi, 128. Ayet:
1.
ve in
: ve eğer, şayet, ... ise, olsa
2.
imraetun
: bir kadın
3.
hâfet
: korktu
4.
min ba'li-hâ
: kendi kocasın...
Nisa Suresi, 153. Ayet:
Yes’eluke ehlul kitâbi en tunezzile
aleyhim
kitâben mines semâi fe kad seelû mûsâ ekbera min zâlike fe kâlû erinâllâhe cehraten fe ehazethumus sâikatu bi zulmihim, summettehazûl ıcle min ba’di mâ câethumul beyyinâtu fe afevnâ an zâlik(zâlike), ve âteynâ mûsâ sultânen mubînâ(mubînen)....
Nisa Suresi, 153. Ayet:
1.
yes'elu-ke
: senden istiyorlar
2.
ehlu el kitâbi
: Kitap ehli
3.
en tunezzile
: indirmeni
4.
aleyhim
: onlara
Nisa Suresi, 159. Ayet:
Ve in min ehlil kitâbi illâ le yu’minenne bihî kable mevtihî, ve yevmel kıyâmeti yekûnu
aleyhim
şehîdâ(şehîden)....
Nisa Suresi, 159. Ayet:
1.
ve
: ve
2.
in .... (illâ)
: ancak
3.
min
: ...'den
4.
ehli el kitâbi
: kitap ehli
Nisa Suresi, 160. Ayet:
Fe bi zulmin minellezîne hâdû harramnâ
aleyhim
tayyibâtin uhıllet lehum ve bi saddihim an sebîlillâhi kesîrâ(kesîran)....
Nisa Suresi, 160. Ayet:
1.
fe
: artık
2.
bi zulmin
: zulümler sebebiyle
3.
min ellezîne
: onlardan
4.
hâdû
: yahudiler
Maidə Suresi, 23. Ayet:
Kâle raculâni minellezîne yehâfûne en’amallâhu
aleyhim
edhulû
aleyhim
ul bâb(bâbe), fe izâ dehaltumûhu fe innekum gâlibûne ve alâllâhi fe tevekkelû in kuntum mu’minîn(mu’minîne)....
Maidə Suresi, 23. Ayet:
1.
kâle raculâni
: iki adam dedi
2.
min ellezîne
: onlardan
3.
yehâfûne
: korkarlar
4.
en'ame allâhu
: Allâh'ın (c...
Maidə Suresi, 26. Ayet:
Kâle fe innehâ muharremetun
aleyhim
erbaîne senet(seneten), yetîhûne fîl ardı fe lâ te’se alel kavmil fâsikîn(fâsikîne)....
Maidə Suresi, 26. Ayet:
1.
kâle
: dedi
2.
fe inne-hâ
: artık muhakkak ki o (orası)
3.
muharremetun
: haram kılınmış
4.
aleyhim
: onlara
Maidə Suresi, 27. Ayet:
Vetlu
aleyhim
nebeebney âdeme bil hakkı iz karrebâ kurbânen fe tukubbile min ehadihimâ ve lem yutekabbel minel âhar(âhari) kâle le aktulennek(aktulenneke) kâle innemâ yetekabbelullâhu minel muttekîn(muttekîne). ...
Maidə Suresi, 27. Ayet:
1.
ve utlu
aleyhim
: ve, onlara tilavet et, oku!
2.
nebee ibney âdeme
: Hz. Adem'in iki oğlunun haberini, kıssasını
3.
bi el hakkı
: hakk ile
4.
<...
Maidə Suresi, 34. Ayet:
İllellezîne tâbû min kabli en takdirû
aleyhim
, fa’lemû ennallâhe gafûrun rahîm(rahîmun)....
Maidə Suresi, 34. Ayet:
1.
illâ ellezîne tâbû
: tövbe edenler hariç
2.
min kabli en takdirû
: ele geçirmenizden önce
3.
aleyhim
: onları
4.
fa'lemû (fe...
Maidə Suresi, 45. Ayet:
Ve ketebnâ
aleyhim
fîhâ ennen nefse bin nefsi vel ayne bil ayni vel enfe bil enfi vel uzune bil uzuni ves sinne bis sinni vel curûha kısâs(kısâsun) fe men tesaddeka bihî fe huve keffâretun leh(lehu) ve men lem yahkum bimâ enzelallâhu fe ulâike humuz zâlimûn(zâlimûne)....
Maidə Suresi, 45. Ayet:
1.
ve ketebnâ
aleyhim
: ve onların üzerine yazdık, farz kıldık
2.
fî hâ
: onun içinde
3.
enne
: ... olduğunu
4.
en nefse bi en ...
Maidə Suresi, 52. Ayet:
Sağlıklı düşünemeyenlerin (münafıkların), "Olayların akışının bizim
aleyhim
ize dönmesinden korkuyoruz" diyerek, onların (Yahudi ve Nasaranın) arasına süratle daldıklarını görürsün. . . Umulur ki Allâh, açıklık veya (HÛ) indînden bir hüküm getirir de, (onlar) içlerinde sakladıklarından (nifaktan) pişmanlık duyarlar....
Maidə Suresi, 52. Ayet:
İşte kalplerinde hastalık olanları: "Zamanın, felaketleriyle
aleyhim
ize dönüp bize çarpmasından korkuyoruz" diyerek aralarında çabalar yürüttüklerini görürsün. Umulur ki Allah, bir fetih veya katından bir emir getirecek de, onlar, nefislerinde gizli tuttuklarından dolayı pişman olacaklardır....
Maidə Suresi, 52. Ayet:
Kalplerinde hastalık olanların "zamanın, felaketleriyle
aleyhim
ize dönüp bize / bizi çarpmasından korkuyoruz" diyerek aralarında çaba harcadıklarını / çabalar yürüttüklerini görürsün. Umulur ki Tanrı, bir fetih veya katından bir buyruk getirecek de, onlar nefslerinde gizli tuttuklarından dolayı pişman olacaklardır....
Maidə Suresi, 52. Ayet:
İşte kalplerinde hastalık olanların: «Zamanın, felâketleriyle
aleyhim
ize dönüp bize çarpmasından korkuyoruz» diyerek aralarında çabalar yürüttüklerini görürsün. Umulur ki Allah, bir fetih ya da katından bir emir getirecek de, onlar, nefislerinde gizli tuttuklarından dolayı pişman olacaklardır....
Maidə Suresi, 69. Ayet:
İnnellezîne âmenû vellezîne hâdû ves sâbiûne ven nasâra men âmene billâhi vel yevmil âhıri ve amile sâlihan fe lâ havfun
aleyhim
ve lâ hum yahzenûn(yahzenûne)....
Maidə Suresi, 69. Ayet:
1.
inne
: muhakkak ki
2.
ellezîne âmenû
: Allâh'a ulaşmayı, teslim olmayı dileyenler (yaşarken)
3.
ve ellezîne hâdû
: ve yahudi olanlar, yahudiler
4.
Maidə Suresi, 71. Ayet:
Ve hasibû ellâ tekûne fitnetun fe amû ve sammû summe tâballâhu
aleyhim
summe amû ve sammû kesîrun minhum vallâhu basîrun bimâ ya’melûn(ya’melûne)....
Maidə Suresi, 71. Ayet:
1.
ve hasibû
: ve hesab ettiler, sandılar
2.
ellâ tekûne fitnetun
: bir fitne olmayacağını
3.
fe
: böylece
4.
amû ve sammû
<...
Maidə Suresi, 80. Ayet:
Terâ kesîran minhum yetevellevnellezîne keferû lebi’se mâ kaddemet lehum enfusuhum en sehıtallâhu
aleyhim
ve fîl azâbi hum hâlidûn(hâlidûne)....
Maidə Suresi, 80. Ayet:
1.
terâ
: görürsün
2.
kesîran min-hum
: onlardan bir çoğunu
3.
yetevellevne
: dönerler, dostluk ederler
4.
ellezîne keferû
<...
Maidə Suresi, 107. Ayet:
Fe in usire alâ ennehumâstehakkâ ismen fe âharâni yekûmâni makâmehumâ minellezînestehakka
aleyhim
ul evleyâni fe yuksîmâni billâhi le şehâdetunâ ehakku min şehâdetihimâ ve ma’tedeynâ, innâ izen le minez zâlimîn(zâlimîne)....
Maidə Suresi, 107. Ayet:
1.
fe in usire alâ
: eğer sonradan farkına varılırsa
2.
enne-humâ
: iki kişinin ... olduğu
3.
istehakkâ ismen
: bir günaha müstehak oldu
4.
Maidə Suresi, 117. Ayet:
Mâ kultu lehum illâ mâ emertenî bihî eni’budûllâhe rabbî ve rabbekum, ve kuntu
aleyhim
şehîden mâ dumtu fîhim, fe lemmâ teveffeytenî kunte enter rakîbe
aleyhim
ve ente alâ kulli şey’in şehîd(şehîdun)....
Maidə Suresi, 117. Ayet:
1.
mâ kultu lehum
: onlara söylemedim
2.
illâ mâ emerte-nî
: bana emrettiğinden başka bir şey
3.
bi-hi
: onu
4.
en(i) i'budû
Ənam Suresi, 6. Ayet:
E lem yerev kem ehleknâ min kablihim min karnin mekkennâhum fîl ardı mâ lem numekkin lekum ve erselnes semâe
aleyhim
midrâren ve cealnâl enhâre tecrî min tahtihim fe ehleknâhum bi zunûbihim ve enşe’nâ min ba’dihim karnen âharîn(âharîne)....
Ənam Suresi, 6. Ayet:
1.
e lem yerev
: görmüyorlar mı
2.
kem ehleknâ
: nice, kaç tane helâk ettik
3.
min kabli-him
: onlardan önce, kendilerinden önce
4.
Ənam Suresi, 9. Ayet:
Ve lev cealnâhu meleken le cealnâhu raculen ve le lebesnâ
aleyhim
mâ yelbisûn(yelbisûne)....
Ənam Suresi, 9. Ayet:
1.
ve lev cealnâ-hu
: ve onu var etseydik, yapsaydık
2.
meleken
: bir melek olarak, bir melek
3.
le cealnâ-hu
: mutlaka onu yapardık
4.
Ənam Suresi, 44. Ayet:
Fe lemmâ nesû mâ zukkirû bihî fetahnâ
aleyhim
ebvâbe kulli şey’(şey’in), hattâ izâ ferihû bimâ ûtû ehaznâhum bagteten fe izâhum mublisûn(mublisûne)....
Ənam Suresi, 44. Ayet:
1.
fe lemmâ
: fakat ..... olduğu zaman
2.
nesû
: unuttular
3.
mâ zukkirû bi-hî
: onunla hatırlatıldıkları (uyarıldıkları) şeyi
4.
...