Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Məhəmməd Suresi, 16. Ayet:
Onların arasında səni dinləyənlər də var. Nəhayət, sənin yanından çıxdıqları zaman elm verilmiş kimsələrdən: “O (Mühəmməd) bir az əvvəl nə deyirdi?” - deyə soruşurlar. Onlar Allahın qəlblərinə möhür vurduğu və öz nəfslərinin arzularına uyan kimsələrdir. (Münafiqlər Həzrət Peyğəmbərin hüzurunda olanda, yaxud xütbə verilərkən ona qulaq
asır,
sonra da ələ salmaq məqsədilə İbn Məsud və İbn Abbas kimi səhabələrə yaxınlaşaraq bir az əvvəl Peyğəmbərin nə dediyini onlardan soruşurdular. Yuxarıdakı ayə o...
Ənkəbut Suresi, 29. Ayet:
Siz kişilərə (şəhvətlə) yaxınlaşır, yol kəsir və məclislərinizdə çirkin işlər görürsünüz?” Qövmünün cavabı isə: “Əgər doğru söyləyirsənsə, bizə Allahın əzabını gətir!” – demələri oldu....
Nəcm Suresi, 57. Ayet:
Yaxınlaşır, yaxınlaşır....
Ənkəbut Suresi, 29. Ayet:
Həqiqətən siz (şəhvətlə) kişilərə yaxınlaşır, (müsafirlərin namusuna toxunmaq, mallarını əllərindən almaq üçün) yol kəsir və məclislərinizdə (bir-birinizlə) çirkin iş görürsünüz?” Tayfasının (Lutun sözlərinə) cavabı ancaq: “Əgər doğru danışanlardansansa, bizə Allahın əzabını gətir!” – deməkdən ibarət oldu....
Müzzəmmil Suresi, 7. Ayet:
Çünki gündüz (ya Peyğəmbər!) sənin uzun-uzadı davam edən (dünyəvi) işlərin vardır. (Gündüz insanın işi çox olur, məişət işləri hardasa onu ibadətdən bir qədər yayındırır. Gecə isə insan rahatlaşır, heç kəs ona mane olmur. İnsan öz daxilinə qapılıb Rəbbi ilə tək qalır, qulaq qəlbə daha yaxın olur. Buna görə də gecə ibadət etmək çətin olsa da, daha məqsədəuyğundur)....
Mömin Suresi, 67. Ayet:
O, sizi topraktan yaratandır. Sonra bir nutfeden, sonra bir alakadan. Sonra sizi bir bebek olarak dünyaya getiriyor. Nihayet olgunluk çağına ulaşır, derken yaşlanırsınız. Kiminiz bu süreci tamamlamadan vefat ettirilir. Kiminiz de belirlenen süreye kadar yaşarsınız. Umulur ki aklınızı kullanırsınız....
Bəqərə Suresi, 108. Ayet:
Yoksa siz, daha önce Mûsâ’nın sorguya çekildiği gibi, peygamberinizi sorguya çekmek, Mûsâ’dan istendiği gibi Rasulünüzden büyük mucizeler mi istiyorsunuz? Kim imânı inkârla, küfürle değiştirirse, doğru, dengeli bir hayat tarzından uzaklaşır, başına buyruk hareket ederek dalâlete düşer....
Bəqərə Suresi, 196. Ayet:
1.
ve etimmû
: ve tamamlayın
2.
el hacce
: hac
3.
ve el umrete
: ve umre
4.
li allâhi
: Allah için
Bəqərə Suresi, 235. Ayet:
1.
ve lâ cunâhe
: ve günah yoktur
2.
aleykum
: sizin üzerinize, size
3.
fîmâ
: hakkında
4.
arradtum
: ima ettiniz<...
Bəqərə Suresi, 248. Ayet:
Peygamberleri onlara, «Onun hukumdarliginin alameti, size sandigin gelmesidir, onda Rabbinizden gelen gonul rahatligi ve Musa ailesinin ve Harun ailesinin biraktiklarindan kalanlar var; onu melekler tasir, eger inanmissaniz bunda sizin icin delil vardir» dedi. *...
Bəqərə Suresi, 248. Ayet:
Peygamberleri onlara, 'Onun hükümdarlığının alameti, size sandığın gelmesidir, onda Rabbinizden gelen gönül rahatlığı ve Musa ailesinin ve Harun ailesinin bıraktıklarından kalanlar var; onu melekler taşır, eğer inanmışsanız bunda sizin için delil vardır' dedi....
Bəqərə Suresi, 285. Ayet:
1.
âmene
: îmân etti, inandı
2.
er resûlu
: resûl
3.
bi-mâ
: şeye
4.
unzile
: indirildi
...
Nisa Suresi, 74. Ayet:
Âhiret hayatı, ebedî yurt karşılığında dünya hayatının süflî zevklerini, debdebesini terk edenler, hiçe sayanlar, Allah yolunda, İslâm uğrunda savaşsınlar. Kim Allah yolunda, İslâm uğrunda savaşır, öldürülür veya zafer kazanırsa biz ona büyük mükâfatlar vereceğiz....
Nisa Suresi, 74. Ayet:
O halde, dunya hayati yerine ahireti alanlar, Allah yolunda savassinlar . Kim Allah yolunda savasir, oldurulur veya galib gelirse, Biz ona buyuk bir ecir verecegiz....
Nisa Suresi, 74. Ayet:
O halde, dünya hayatı yerine ahireti alanlar, Allah yolunda savaşsınlar. Kim Allah yolunda savaşır, öldürülür veya galib gelirse, Biz ona büyük bir ecir vereceğiz....
Nisa Suresi, 74. Ayet:
Dünya hayatını ahirete değişenler ALLAH yolunda savaşsınlar. Kim ALLAH yolunda savaşır, ölür yahut yenerse, kendisine büyük bir ödül vereceğiz....
Nisa Suresi, 134. Ayet:
1.
men
: kim, kimse, kişi ...ise
2.
kâne
: oldu, ... dır
3.
yurîdu
: istiyor
4.
sevâbe
: sevap (nimet)
<...
Maidə Suresi, 12. Ayet:
Andolsun ki, Allah İsrâiloğulları’nın, kesin sözünü, taahhüdünü almıştı. İçlerinden on iki dinî lider görevlendirmiştik. Allah onlara: 'Ben sizlerle beraberim. Namazları âdâbına riayet ederek, aksatmadan kılarsanız, vicdanınızı, servetinizi, sosyal bünyenizi arındıran, berekete vesile olan zekâtı verirseniz, Rasullerime iman ederseniz, onlara yardımda bulunursanız, Allah’a karz-ı hasen olarak borç verirseniz, mâli mükellefiyetlerin dışında, Allah rızası için, Allah yolunda cihad edenlerin masraf...
Ənam Suresi, 40. Ayet:
De ki: -Eğer doğruysanız bana haber verir misiniz, Allah’ın azabı size ulaşır, veya kıyamet saati size gelip çatarsa, Allahtan başkasına mı yalvarırsınız?...
Ənam Suresi, 142. Ayet:
Hayvanlardan da (çeşit çeşit yarattı). Kimi yük taşır, kiminin yününden döşek yapılır. Allah'ın size verdiği rızıktan yiyin ve şeytanın adımlarına uymayın (peşinden gitmeyin); çünkü o, sizin için apaçık bir düşmandır....
Ənam Suresi, 142. Ayet:
Davarlardan da çeşit çeşit yarattı: kimi yük taşır, kiminin yününden ve kılından sergi yapılır. Allah’ın size verdiği rızkından yiyin, fakat şeytanın adımlarını izlemeyin.Çünkü o sizin besbelli bir düşmanınızdır....
Ənam Suresi, 142. Ayet:
Hayvanlardan da (çeşit çeşit yarattı,) Kimi yük taşır, kiminin tüyünden sergi yapılır. Allâh'ın size verdiği rızıktan yeyin, şeytânın adımlarını izlemeyin (onun peşinden gitmeyin). Zira o, sizin için apaçık bir düşmandır....
Əraf Suresi, 37. Ayet:
Yalan düzerek Allah'a iftira eden yahut O'nun ayetlerini yalanlayanlardan daha zalim kim vardır? İşte bunların Kitap'tan nasipleri kendilerine ulaşır, nihayet elçilerimiz onlara gelip canlarını alırken şöyle derler: "Allah dışındaki yakardıklarınız nerede?" Şu cevabı verirler: "Bizden uzaklaşıp kayboldular." Böylece, öz benlikleri aleyhine kendilerinin kafir olduğuna tanıklık ettiler....
Tövbə Suresi, 50. Ayet:
Eğer sana bir iyilik dokunur, zafere ulaşır, ganimet elde edersen bu onları üzer. Başına bir belâ gelirse de, 'Biz, zaten planımızı önceden yapmış, tedbirimizi almıştık' derler. Sevine sevine sırtlarını dönerek halkı yönlendirmeye devam ederler....
Tövbə Suresi, 51. Ayet:
De ki: "Allâh, bizim için ne yazmış (ne takdir etmiş) ise ancak o, bize ulaşır, bizim sâhibimiz O'dur. İnananlar Allah'a dayansınlar."...
Tövbə Suresi, 113. Ayet:
Cehennem ehli oldukları açıkça kendilerine belli olduktan sonra, -yakınları da olsalar- Allah’a ortak koşanlar için af dilemek ne Peygambere yaraşır, ne de mü’minlere....
Tövbə Suresi, 113. Ayet:
(Günah içinde ölen) kimselerin cehennemlik olduğu kendilerine açıklandıktan sonra, yakın akraba olsalar bile, Allah'tan başkasına tanrılık yakıştıran kimselerin bağışlanmasını dilemek artık ne Peygamber'e yaraşır, ne de imana erişenlere....
Yunus Suresi, 26. Ayet:
Güzel iş yapanlara (karşılık olarak) daha güzeli ve bir de fazlası vardır. Onların yüzlerine ne bir kara bulaşır, ne de bir zillet. İşte onlar cennetliklerdir ve orada ebedî kalacaklardır....
Yunus Suresi, 26. Ayet:
İyiliği, iyi niyetleri, dinin, ahlâkın ve kamu vicdanının emirlerini, devamlı davranışlarına, ilişkilerine, görevlerine, hayatlarına yansıtan, samimiyetle ibadet eden, aktif olarak iyiliğe, iyi uygulamaya, iyileştirmeye örnek olan, işlerinde mükemmellik, dürüstlük ve başarı için dikkat harcayan, hayırlı icraatlar, kalıcı hizmetler yapan müslüman önderlere, idarecilere, askerî erkâna ve müslümanlara, devlet nimeti, daha güzel mükâfat var. Fazlası da, cemâl-i ilâhîyi görme de var. Yüzlerine ne siy...
Yunus Suresi, 26. Ayet:
İman edip güzel bir amel işleyenlere cennet ve bir de Allah’ın Cemalini görmek var. Onların yüzlerine ne bir leke bulaşır, ne de bir zillet... İşte bunlar cennetliktirler, kendileri orada ebedî olarak kalıcıdırlar....
Yunus Suresi, 26. Ayet:
İyi işler yapanlara daha güzeli; bir de fazlası var; yüzlerine ne bir kara bulaşır, ne de aşağılık. Onlar cennet ehli, hep orada ebedi kalacaklardır....
Yunus Suresi, 26. Ayet:
İyi iş, güzel amel yapanlara daha güzeli ve daha fazlasıyla karşılık vardır. Yüzlerine ne kara bulaşır, ne de aşağılanırlar. Cennet ehli işte bunlardır. Orada ebedî kalacaklardır....
Yunus Suresi, 26. Ayet:
İyi iş, güzel amel yapanlara («ihsân» mertebesine erenlere) daha güzel iyilik, bir de ziyâde vardır. Onların yüzlerine ne bir toz (karalık) bulaşır, ne de bir horluk kaplar. Onlar cennetin yaranıdırlar ki kendileri onun için ebedî kalıcıdırlar. ...
Yunus Suresi, 26. Ayet:
(Îmân edip) güzel amel işleyenlere daha güzel karşılık (olarak Cennet), bir deziyâde (Allah’ın cemâline mazhar olmak) vardır! Ve onların yüzlerine ne bir karalık bulaşır, ne de bir aşağılık! İşte onlar Cennet ehlidirler. Onlar orada ebedî olarak kalıcıdırlar....
Yunus Suresi, 26. Ayet:
Güzel amellerde bulunanlara daha güzel karşılık, bir de fazlası vardır. Onların yüzlerine ne bir kara bulaşır, ne de zillet. İşte onlar cennetliklerdir, orada ebedî kalacaklardır....
Yunus Suresi, 26. Ayet:
İyi ve güzel davranışlarda bulunanlara en güzel mükâfat yani cennet ile daha da fazlası olarak Allah’ın cemalini görmek var. Onların yüzlerine ne bir leke bulaşır, ne de bir zillet! İşte onlar cennetliktir. Onlar orada ebedî kalacaklardır....
Yunus Suresi, 26. Ayet:
Güzel davrananlara daha güzel karşılık ve fazlası var. Onların yüzlerine ne bir kara bulaşır, ne de horluk. İşte onlar cennet halkıdır, orada ebedi kalacaklardır....
Yunus Suresi, 26. Ayet:
(îmân etmek suretiyle) güzel ameller işleyenlere cennet ve bir de ziyade vardır. (Bu ziyade Allah'ı görmeleridir.) Onların yüzlerine ne bir toz (lekesi) bulaşır, ne de bir zillet!... İşte bunlar cennetliklerdir, orada ebedî kalıcılardır....
Yunus Suresi, 26. Ayet:
İyi iş, güzel amel yapanlara daha güzeli ve daha fazlası ile karşılık vardır. Yüzlerine ne kara bulaşır, ne de aşağılanırlar. Cennet ehli işte bunlardır. Orada ebedî kalacaklardır....
Yunus Suresi, 26. Ayet:
Güzel davrananlara daha güzel karşılık, bir de fazlası vardır. Onların yüzlerine ne bir toz (kara leke) bulaşır, ne de bir horluk (gelir). İşte onlar cennet ehlidirler ve onlar orada ebedî kalacaklardır....
Yunus Suresi, 26. Ayet:
İyi iş yapanlara (mükâfat olarak) daha iyisi ve bir de “ziyade” vardır. Onların yüzlerine ne toz bulaşır, ne de zillet.. İşte asıl cennet ehli bunlardır. Ve orada daimîdirler....
Yunus Suresi, 26. Ayet:
Güzel amel edenlere daha güzel mükâfat (cennet) bir de fazlası vardır. Onlann yüzlerine ne bir toz (kara leke) bulaşır, ne de bir horluk gelir. İşte onlar cennet ehlidir. Ve onlar orada ebedî kalacaklardır....
Yunus Suresi, 35. Ayet:
De ki 'Ortaklarınızdan hangisi gerçeğe ulaştırabilir?' De ki, 'ALLAH gerçeğe ulaştırır. Gerçeğe ulaştıran mı uyulmaya daha yaraşır, yoksa gerçeğe ulaştırılmadıkça gerçeği bulamıyan mı? Ne biçim hüküm veriyorsunuz?'...
Yunus Suresi, 108. Ayet:
'Ey insanlar! Toplumda hakça bir düzen gerçekleştirmeniz için Hak kitap Kur’ân Rabbinizden size geldi. Kim hidayet rehberi Kur’ân’ı, hak yolu, İslâm’ı tercih ederek kabullenir, hak yolda sebat ederse, ancak kendi iyiliği, kurtuluşu için hak yola girmiş, İslâmî hayatı yaşamış olur. Kim başına buyruk davranarak hak yoldan uzaklaşır, dalâleti, bozuk düzeni, helâki tercih ederse, yalnızca kendi felâketini hazırlamış, kendisi zarara ziyana uğramış olur. Ben sizin adınıza Allah’a karşı savunma yapamam...
Hud Suresi, 9. Ayet:
İnsana kendimizden bir rahmet tattırsak ve sonra ondan çekip alsak, umutsuzlaşır, nankörleşir....
Yusif Suresi, 56. Ayet:
İşte böylece o ülkede (Mısır'da) Yusuf'u yerleştirdik. . . Orada dilediği yerde dolaşır, konaklardı. . . Rahmetimizi dilediğimizde açığa çıkartırız. . . İhsan edicilerin yaptıklarını karşılıksız bırakmayız....
Yusif Suresi, 110. Ayet:
O müşrikler kendilerine mühlet verilmesine aldanmasınlar. Daha öncekilere de böyle fırsat verilmişti. Ne zaman ki peygamberler, toplumlarının imana gelmelerinden ümitlerini kesecek raddeye gelir ve toplumları da peygamberlerinin kendilerini aldattığı zannına kapılırlar, işte o zaman onlara yardımımız ulaşır, inkârcılar helâk olur, dilediğimiz kimseler kurtulur. Çünkü (uzun vâdede) cezamız, suçlu toplumlardan hiçbir surette geri çevrilmez....
İbrahim Suresi, 40. Ayet:
"Rabbim, salâtı ikameyi (Esmâ hakikatine yönelişin getirisini yaşayanlardan) kıl beni ve zürriyetimden de (ikame edenler yarat)! Rabbimiz; duamı gerçekleştir. " (Dikkat: İbrahim a. s. gibi bir Zât, salâtın ikamesini - yaşantısını talep ediyor; bu ne anlam taşır, derin düşünmek gerekir. A. H. )...
İsra Suresi, 15. Ayet:
Kim hidayeti tercih eder, İslâm’da sebat ederse, sadece kendi iyiliği, kurtuluşu için hak yola girmiş, İslâmî hayatı yaşamış olur. Kim de başına buyruk hareket ederek hak yoldan uzaklaşır, dalâleti, bozuk düzeni, helâki tercih ederse, yalnızca kendi felâketini hazırlamış, kendisi zarara, ziyana uğramış olur. Hiçbir günahkâr, günah yüklü, suçlu bir kişi, başkasının günahının suçunun cezasını çekmez. Biz, tebliğ ile görevli, özgürce sorumluluklarını yerine getirmek üzere bir Rasul göndermedikçe ki...
İsra Suresi, 23. Ayet:
1.
ve kadâ
: ve yerine getirdi, takdir etti, hükmetti, bildirdi
2.
rabbu-ke
: Rabbin
3.
ellâ
: olmamak
4.
ta'budû
...
İsra Suresi, 83. Ayet:
İnsana nîmet verdik mi yüz çevirir, uzaklaşır, fakat bir şerre uğradı mı ümidini tamâmıyla keser, yeise düşer....
Kəhf Suresi, 17. Ayet:
Onlara baksaydın görürdün ki güneş doğunca mağaralarının sağından dolaşır, batarken de sol taraftan onları makaslardı. Onlar da mağaranın genişçe dehlizinde bulunuyorlardı. İşte onların böylece uyumaları Allah’ın alâmetlerindendir. Allah kime hidâyet verirse doğru yolda olan odur; kimi de hidâyetten mahrum eder şaşırtırsa, artık imkânı yok, ona yol gösterecek bir dost bulamazsın....
Taha Suresi, 100. Ayet:
1.
men
: kim
2.
a'rada
: yüz çevirdi
3.
an-hu
: ondan
4.
fe
: o zaman, artık
Ənbiya Suresi, 97. Ayet:
Gerçek vaad (kıyametin kopması) yaklaşır, bir de bakarsın inkâr edenlerin gözleri açılıp donakalmıştır. “Eyvah bizlere! Doğrusu biz bundan gafildik. Hatta biz zalim kimselermişiz” derler....
Həcc Suresi, 37. Ayet:
Onların ne etleri Allah'a ulaşır, ne kanları, fakat sizin çekinmenizdir ki ona ulaşır. Sizi doğru yola sevkettiğinden dolayı Allah'ı büyük bilmeniz için onları da râm etti size ve müjdele iyilik edenleri....
Həcc Suresi, 37. Ayet:
(Fakat unutmayın ki,) onların ne etleri Allah'a ulaşır, ne de kanları; lakin O'na ulaşan, yalnızca sizin O'na karşı gösterdiğiniz bilinç ve duyarlıktır. İşte bu amaçla, onları sizin yararınıza sunuyoruz ki, size ulaşma yolunu, yordamını gösterdiği (her türlü rahmet) için O'nun yüceliğini saygıyla anasınız. Öyleyse, o iyilik yapanları müjdele...
Həcc Suresi, 37. Ayet:
Ne onların etleri Allah'a ulaşır, ne de kanları. Sizden Allah'a ulaşacak olan, takvânızdır. Size hidayet nasip ettiği için Allah'ın büyüklüğünü anasınız diye, Allah onları size böylece boyun eğdirmiştir. İyilik yapan ve iyi kulluk edenleri müjdele....
Nəml Suresi, 92. Ayet:
'İnsanlara Kur’ân’ı okuyarak, tebliğ etmem, onları davet ve irşad etmem emrolundu.' Artık kim hak yolu tercih eder, İslâm’da sebat ederse, kendi iyiliği, kurtuluşu için hak yola girmiş, İslâmî hayatı yaşamış olur. Kim de başına buyruk hareket ederek hak yoldan uzaklaşır, dalâleti, bozuk düzeni, helâki tercih ederse, ona: 'Ben sadece sorumluluk, hesap ve cezayı hatırlatan uyarıcılardanım' diye bildir....
Loğman Suresi, 16. Ayet:
(Lokmân öğüdüne devamla şöyle demişti): “- Yavrum, yapılan iyi veya kötü iş, bir hardal tanesi ağırlığında olsa da bir kaya içinde yahud göklerde veya yerin dibinde gizlense, Allah onu meydana çıkarır (ve sahibini ondan dolayı hesaba çeker). Çünkü Allah Lâtif’dir= ilmi her gizli şeye ulaşır, Habîr’dir= her şeyin künhünü bilir....
Səcdə Suresi, 16. Ayet:
Onların yanları yataklardan uzaklaşır, korku ve ümid içinde Rablerine dua ederler ve kendilerine verdiğimiz rızıklardan hayıra sarfederler....
Səcdə Suresi, 16. Ayet:
Yanları yataklarından uzaklaşır, korku ve ümîd ile Rablerine düâ ederler. Kendilerini rızıklandırdığımız şeylerden de (hayra) harcarlar. ...
Səcdə Suresi, 16. Ayet:
Onların yanları yataklarından uzaklaşır, korku ve ümit ile Rab’lerine yalvarırlar. Kendilerini rızıklandırdığımız şeylerden yoksullara verirler....
Səcdə Suresi, 16. Ayet:
Yanları yataklardan uzaklaşır, (gece teheccüd namazı kılmak için yanlarını yataklardan ayırıp kalkarlar), korkarak ve umarak Rablerine du'â ederler ve kendilerine verdiğimiz rızıktan hayır için harcarlar....
Fatir Suresi, 35. Ayet:
O, lütfuyla bu konak yerine bizi yerleştirdi: orada bize ne bir çatışma ve gerginlik bulaşır, ne de yorgunluk ya da bıkkınlık!"...
Yasin Suresi, 40. Ayet:
Ne Güneş kendine aya çatması yaraşır, ne de gece gündüzü geçer, her biri birer felekte yüzerler...
Yasin Suresi, 40. Ayet:
Ne güneşin Aya (yetişip) çatması kendisine (çarpması) yaraşır, ne de gece gündüzü geçer; herbiri birer felekte (yörüngede) yüzerler....
Yasin Suresi, 40. Ayet:
Ne güneşin aya çatması yaraşır, ne de gece gündüzü geçebilir; onların her biri kendi yörüngesinde yüzerler....
Saffat Suresi, 10. Ayet:
Ancak kim bir söz kapıp kaçarsa, o taktirde kayıp giden yakıcı bir alev onu takip eder (ona ulaşır, yok eder)....
Saffat Suresi, 28. Ayet:
Güç ve iktidar sahiplerine uyanlar: 'Siz sûreti haktan görünerek etkili usullerle bize yaklaşır, inkâra cür’et ettirir ve bizi hak yoldan uzaklaştırırdınız' diyorlar....
Zümər Suresi, 41. Ayet:
Biz bu kitabı sana, gerekçeli, hikmete dayalı toplumda hakça düzeni gerçekleştirmen için, insanların iyiliği, kurtuluşu için indirdik. Artık kim hidayeti tercih eder, İslâm’da sebat ederse, kendi iyiliği, kurtuluşu için bunları yapmış olur. Kim de başına buyruk hareket ederek hak yoldan uzaklaşır, dalâleti, bozuk düzeni. helâki tercih ederse, yalnızca kendi felaketini hazırlamış, kendisi zarara, ziyana uğramış olur. Sen Allah’a karşı onları savunmaya, Allah adına da onlar üzerinde zor kullanmaya...
Fussilət Suresi, 51. Ayet:
Ne zaman insana nimetlerimizi bağışlasak yan çizer ve (Bizi anmaktan) uzaklaşır, başına bir kötülük gelince de hemen dualar okumaya başlar!...
Şura Suresi, 39. Ayet:
Kendilerine bir saldırı olduğu vakit birbirleriyle yardımlaşır, öçlerini alırlar....
Şura Suresi, 41. Ayet:
1.
ve le
: ve elbette, gerçekten
2.
men
: kim, kimse
3.
intesare
: yardımlaşır, hakkını alır
4.
ba'de
: sonra
...
Əhqaf Suresi, 15. Ayet:
Biz insana, ana ve babasına iyilik etmesini öğütledik. Anası onu zahmetle taşır, zahmetle doğurur. Ana karnında taşınması ile sütten kesilmesi otuz ay sürer. Nihayet olgunluk çağına erince ve kırk yaşına varınca: 'Rabbim, bana, anama ve babama verdiğin nimete şükretmeğe ve razı olacağın yararlı işler yapmağa beni yönelt. Benim soyumu islah et. Ben tövbe edip, sana teslim olanlardanım,' demelidir....
Məhəmməd Suresi, 22. Ayet:
Olur ki, işbaşına, iktidara gelir, Allahın emrinden uzaklaşır, Kur’ân’ın hükümlerinden yüz çevirirseniz, ülkede bozgunculuk çıkaracak, düzeni bozacak ve çoluk çocuğunuzun, hısım ve akrabalarınızın kıyımına mı sebep olacaksınız?...
Hucurat Suresi, 7. Ayet:
Bilin ki, Allah'ın resulü içinizdedir. Eğer o çoğu işte size uysaydı, gerçekten zorlukla karşılaşır, sıkıntıya düşerdiniz. Ama Allah, imanı size sevdirmiş ve onu gönüllerinizde süslemiştir. Ve size küfrü, öz söz bozukluğunu, isyanı çirkin göstermiştir. Rüşte ermiş olanlar işte bunlardır;...
Qəmər Suresi, 1. Ayet:
(1-2) Kiyamet saati yaklasir, ay yarilir; onlar bir delil gorunce hala yuz cevirirler ve: «Suregelen bir sihir» derler....
Qəmər Suresi, 1. Ayet:
(1-2) Kıyamet saati yaklaşır, ay yarılır; onlar bir delil görünce hala yüz çevirirler ve: 'Süregelen bir sihir' derler....
Qəmər Suresi, 2. Ayet:
(1-2) Kiyamet saati yaklasir, ay yarilir; onlar bir delil gorunce hala yuz cevirirler ve: «Suregelen bir sihir» derler....
Qəmər Suresi, 2. Ayet:
(1-2) Kıyamet saati yaklaşır, ay yarılır; onlar bir delil görünce hala yüz çevirirler ve: 'Süregelen bir sihir' derler....
Qəmər Suresi, 44. Ayet:
Yoksa onlar; “- Biz yardımlaşır, bize karşı gelene zafer kazanır bir topluluğuz” mu diyorlar?...
Vaqiə Suresi, 17. Ayet:
Hiç ölmeyecek genç hizmetçiler aralarında dolaşır,...
Müzzəmmil Suresi, 6. Ayet:
(ve) gerçek şu ki, gece vakti zihin daha zinde ve güçlü olur ve okuma daha da berraklaşır,...
Müzzəmmil Suresi, 20. Ayet:
Şüphe yok ki Rabbin daha iyi bilir, gerçekten de senin, gecenin üçte ikisinden ve yarısından daha az ve bâzı vakitlerde de üçte biri kadar bir zamânında kalktığını ve seninle berâber bulunanların bir bölüğünün de kalktıklarını ve Allah, gecenin ve gündüzün vakitlerini ölçer; bilmiştir ki siz, onu lâyıkıyla hesaplayamazsınız, bu yüzden de tövbenizi kabûl etmiştir, artık, Kur'ân'dan, kolay geleni okuyun; bilmiştir ki sizden hastalar bulunabilir ve bir başka kısmınız da Allah'ın lütfünü, ihsânını e...
Qiyamə Suresi, 29. Ayet:
Ve bacak bacağa dolaşır,...
Qiyamə Suresi, 29. Ayet:
Bacağı bacağına dolaşır, ölüm acısıyla kıvranır....
İnsan Suresi, 15. Ayet:
(15-16) Etraflarında hizmet edenler gümüş kaplar, billur kâseler, gümüşî parlaklıkta billur kupalarla dolaşır, onlara ikram ederler. Cennetlikler içeceklerini kendi iştahları ölçüsünce tayin ederler....
İnsan Suresi, 16. Ayet:
(15-16) Etraflarında hizmet edenler gümüş kaplar, billur kâseler, gümüşî parlaklıkta billur kupalarla dolaşır, onlara ikram ederler. Cennetlikler içeceklerini kendi iştahları ölçüsünce tayin ederler....
İnsan Suresi, 19. Ayet:
Etraflarında, ölümsüz delikanlılar dolaşır, onları görünce sanırsın ki saçılmış incilerdir....
İnsan Suresi, 19. Ayet:
Etraflarında ölümsüz hizmetçiler dolaşır, onları görünce saçılmış inciler sanırsın....
İnsan Suresi, 19. Ayet:
(19-20) Onların etrafında ebedîler olan genç hizmetçiler dolaşır, onları göreceğin zaman onları birer saçılmış inci sanırsın. Ve orada göreceğin zaman, bir nîmet ve bir büyük mülk görmüş olursun....
İnsan Suresi, 20. Ayet:
(19-20) Onların etrafında ebedîler olan genç hizmetçiler dolaşır, onları göreceğin zaman onları birer saçılmış inci sanırsın. Ve orada göreceğin zaman, bir nîmet ve bir büyük mülk görmüş olursun....
İnşiqaq Suresi, 6. Ayet:
1.
yâ eyyuhâ
: ey
2.
el insânu
: insan
3.
inne-ke
: muhakkak ki sen
4.
kâdihun
: gayret edip çabalayan
<...
Əla Suresi, 14. Ayet:
(Bu dünyada) arınmayı başaran ise, (öteki dünyada) mutluluğa ulaşır,...
Zuxruf Suresi, 71. Ayet:
Altından tepsiler ve küplerle üzerlerine dönülür dolaşır, nefislerin hoşlanacağı, gözlerin lezzet alacağı şeyler hep orada ve siz orada muhalledsiniz...
Qaf Suresi, 44. Ayet:
1.
yevme
: gün
2.
teşakkaku
: çatlayıp ayrılır
3.
el ardu
: arz, yer
4.
an-hum
: onlardan
Mülk Suresi, 22. Ayet:
Yüzüstü kapaklanarak sürünen mi hedefine daha rahat ulaşır, yoksa doğru, muhkem ve güvenli yolda, dengeli bir hayat süren, İslamî hayatı yaşayan mı muradına erer?...
Mülk Suresi, 22. Ayet:
Düşünün bir: Yüzükoyun kapanıp yerde sürünen mi varılacak yere daha kolayca ulaşır, yoksa dümdüz yolda düzgün şekilde yürüyen mi?...
Mülk Suresi, 22. Ayet:
Yüzüstü sürünen mi emeline daha kolay ulaşır, yoksa dosdoğru bir yolda dümdüz yürüyen mi?...
Ələq Suresi, 6. Ayet:
Xeyr! İnsan, doğrudan da, həddini aşır,...
Məhəmməd Suresi, 16. Ayet:
Onların (münafiqlərin) elələri var ki, sən(in sözlərin)ə qulaq
asır,
nəhayət sənin yanından çıxanda (ilahi) elm verilmiş kəslərə (istehza ilə və ya mətləbə diqqətsizlikdən) «(peyğəmbər) indi nə dedi?» deyirlər. Onlar Allahın qəlblərinə (bədbəxtlik) möhür(ü) vurduğu və nəfsi istəklərinə tabe olan kəslərdir....
Möminun Suresi, 67. Ayet:
gecə vaxtı toplaşır, cəfəng sözlər danışırdınız....
Ənkəbut Suresi, 29. Ayet:
“Siz hələ də kişilərə yaxınlaşır, (cinsi ehtiyacı qarşılamaq üçün məşru) yolu bağlayır və məclislərinizdə ədəbsizlik edirsiniz?” Qövmünün cavabı isə ancaq “Əgər doğru söyləyənlərdənsənsə, bizə Allahın əzabını gətir!” deməkdən ibarət oldu....
Maidə Suresi, 41. Ayet:
Ey peyğəmbər! Dilləri ilə "Biz iman gətirdik!“ - deyərək ürəklərində inanmayanlardan və yəhudilərdən küfr içində olanların halı səni kədərləndirməsin. Onlar yalana qulaq
asır,
sənin hüzuruna gəlməyən başqa adamlara qulaq asırlar. Onlar kəlamları sonradan öz yerlərindən dəyişərək təhrif edib deyirlər: "Əgər sizə bu [təhrif olunmuş hökm] verilərsə qəbul edin, o verilməsə, onda (qəbul etməkdən) çəkinin." Allah kimi fitnəyə salmaq istərsə, sən onu Allahdan xilas etmək üçün heç bir şey edə bilməzsən....
Ələq Suresi, 6. Ayet:
Хеуr! İnsan azğınlaşır,...