Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Əraf Suresi, 95. Ayet:
Sonra pisliyi yaxşılıqla əvəz etdik. Nəhayət, onlar artıb çoxaldılar və: “
Atalarımıza
da pislik və yaxşılıq üz vermişdi”, - dedilər. Biz onları, özləri də hiss etmədən qəflətən yaxaladıq....
Nəml Suresi, 68. Ayet:
Əlbəttə, bu bizə vəd olunduğu kimi, daha əvvəl
atalarımıza
da vəd olunmuşdu. Bu, əvvəlkilərin əfsanələrindən başqa bir şey deyildir”....
Möminun Suresi, 83. Ayet:
Əlbəttə, bu, bizə də, daha əvvəl
atalarımıza
da vəd olunmuşdu. Bu, əvvəlkilərin əfsanələrindən başqa bir şey deyildir”....
Əraf Suresi, 173. Ayet:
Yaxud "Biz özümüzdən əvvəl müşrik
atalarımıza
tabe olan bir nəsliyik. Sən bizi yalançıların əməllərinə görə məhv edəcəksənmi?" Deməmək üçün....
Əraf Suresi, 95. Ayet:
Sonra sıxıntını (bəlanı, pisliyi) firavanlıqla əvəz etdik. Beləliklə, onlar artıb çoxaldılar və dedilər: “
Atalarımıza
da belə yaxşı-yaman günlər üz vermişdi”. Elə bu an onları özləri də bilmədən, qəflətən (əzabla) yaxaladıq....
Nəml Suresi, 68. Ayet:
Həqiqətən, bu (dirilmə) bizə vəd olunduğu kimi, öncə
atalarımıza
da (vəd olunmuşdu). Bu, qədimlərin əfsanələrindən (yalan sözlərindən) başqa bir şey deyildir!”...
Möminun Suresi, 83. Ayet:
Həqiqətən, bizə də,
atalarımıza
da öncə bu (dirilmə) vəd olunmuşdu. Bu, qədimlərin (keçmiş ümmətlərin) əfsanələrindən (uydurmalarından) başqa bir şey deyildir....
Möminun Suresi, 83. Ayet:
"Ant olsun ki bize yapılan bu uyarı, daha önce
atalarımıza
da yapılmıştı. Bu eskilerin masallarından başka bir şey değildir."...
Nəml Suresi, 68. Ayet:
"Ant olsun, bu bize söylenen daha önce
atalarımıza
da söylenmişti. Ancak bunlar evvelkilerin masallarından başka bir şey değildir." dediler....
Əraf Suresi, 95. Ayet:
Sonra kötülüğün yerini iyilikle değiştirdik, öyle ki onlar, çoğaldılar ve: "
Atalarımıza
da (bazan) şiddetli sıkıntılar (bazan da) refah ve genişlikler dokunmuştu" dediler. Bunun üzerine, biz de onları kendileri hiç şuurunda değilken apansız kıskıvrak yakalayıverdik....
Əraf Suresi, 95. Ayet:
Sonra bu sıkıntının yerine iyilik ve selâmet verdik. Derken çoğaldılar ve; “- Doğrusu
atalarımıza
da böyle sıkıntılı haller olmuş, sevinçli ve geniş haller de gelmiş” dediler. Tam o sırada, hatırlarından geçmezken, ansızın kendilerine azabla yakalayıverdik....
Əraf Suresi, 95. Ayet:
Sonra da bu tür kötülüğü iyiliğe çevirmişizdir, o kadar ki. çoğalmışlar ve «doğrusu
atalarımıza
da (bu gibi) sıkıntı ve darlık dokunmuş, bolluk ve ferahlığa kavuşmuşlardı» demişlerdi de o sebepten haberleri olmadan ansızın onları tutup (mahvetmiştik)....
Əraf Suresi, 95. Ayet:
Sonra kötülüğün yerine iyiliği getirdik. Ne var ki anlayışlarını yitirdiler: 'Sıkıntı ve refah
atalarımıza
da dokunmuştu,' dediler. Bunun üzerine, haberleri olmadan onları ansızın yakaladık....
Əraf Suresi, 95. Ayet:
Sonra da fenalık yerine güzelliğe tebdil etmişizdir, tâki artmışlar ve demişlerdir: Doğrusu
atalarımıza
sıkıntılı haller de olmuş, sürûrlü demler de, tam o vakit biz de kendilerini hatırlarından geçmezken ansızın tutmuş bastırıvermiştik....
Əraf Suresi, 95. Ayet:
Sonra kötülüğü değiştirip yerine iyilik (bolluk) getirdik, nihayet çoğaldılar ve: «
Atalarımıza
da böyle darlık ve sevinç dokunmuştu.» dediler ve hemen onları, hiç farkında olmadıkları bir sırada ansızın yakaladık....
Əraf Suresi, 95. Ayet:
Sonra kötülüğün yerini iyilikle değiştirdik, öyle ki onlar çoğaldılar ve: "
Atalarımıza
da (bazen) şiddetli sıkıntılar (bazen de) refah ve genişlikler dokunmuştu" dediler. Bunun üzerine, biz de onları kendileri hiç şuurunda değilken apansız kıskıvrak yakalayıverdik....
Əraf Suresi, 95. Ayet:
Sonra bu sıkıntının yerine iyilik (selâmet, bolluk) verdik. Nihayet çoğaldılar, «
Atalarımıza
da (gah böyle) fakirlik, şiddet, hastalık, (gâh) iyilik, genişlik dokunmuşdur» dediler. Bunun üzerine biz de kendileri farkına varmadan, onları ansızın tutub yakalayıverdik. ...
Əraf Suresi, 95. Ayet:
Sonra kötülüğün (o darlığın) yerini, iyilik (bolluk)la değiştirdik. Nihâyet (mal ve evlâd cihetiyle) çoğaldılar ve: 'Doğrusu
atalarımıza
(da zaman zaman böyle) darlıklar ve bolluklar dokunmuştu. (Bunun tehdîd edildiğimiz azabla bir alâkası yok!)' dediler de, kendileri hiç farkında değillerken onları ansızın yakalayıverdik....
Əraf Suresi, 95. Ayet:
Sonra kötülüğün yerine iyilik koyduk. Nihayet çoğaldılar ve;
atalarımıza
da fakirlik, şiddet, hastalık, iyilik ve genişlik dokunmuştu, dediler. Bunun üzerine Biz de onları kendilerine farkına varmadan ansızın yakalayıverdik....
Əraf Suresi, 95. Ayet:
Sonra kötülüğü değiştirip yerine iyilik getirdik. Nihayet çoğaldılar ve: “
Atalarımıza
da böyle darlık ve sevinç dokunmuştu. ” dediler. Biz de onları hiç hatırlarından geçmediği bir anda ansızın yakaladık....
Əraf Suresi, 95. Ayet:
Sonra kötülüğü değiştirip yerine iyilik getirdik de (insanlar) çoğaldılar ve: "
Atalarımıza
da darlık ve sevinç dokunmuştu (onlar da üzüntülü ve sevinçli günler geçirmişlerdi)." dediler (de olaylardan ibret alıp şükretmediler). Biz de onları, hiç farkında olmadıkları bir sırada ansızın yakaladık....
Əraf Suresi, 95. Ayet:
Sonra kötülüğün yerini iyilikle değiştirdik, öyle ki onlar, çoğaldılar ve: «
Atalarımıza
da (bazan) şiddetli sıkıntılar (bazan da) refah ve genişlikler dokunmuştu» dediler. Bunun üzerine, biz de onları kendileri hiç şuurunda değilken apansız kıskıvrak-yakalayıverdik....
Möminun Suresi, 83. Ayet:
Andolsun ki bize de, daha önce
atalarımıza
da vaadedilmişti bu, fakat bu, öncekilerin masallarından başka bir şey değil....
Möminun Suresi, 83. Ayet:
Hakikaten, gerek bize, gerekse daha önce
atalarımıza
böyle bir vaadde bulunuldu; (fakat) bu geçmiştekilerin masallarından başka bir şey değildir!...
Möminun Suresi, 83. Ayet:
'Hakikaten, bize de, daha önce
atalarımıza
da böyle bir vaatte bulunuldu. Bunlar, kesinlikle geçmiştekilerin masalları' dediler....
Möminun Suresi, 83. Ayet:
Andolsun ki bize de daha önce
atalarımıza
da bu vaad edildi. Bu, öncekilerin masallarından başka bir şey değildir.'...
Möminun Suresi, 83. Ayet:
"Andolsun, bu tehdit, bize ve bizden önceki
atalarımıza
yapılmıştı; bu, geçmişlerin uydurma masallarından başka bir şey değildir."...
Möminun Suresi, 83. Ayet:
Yemin ederiz ki, bize de
atalarımıza
da bu dirilme işi bundan önce vaad olundu. Bu, eskilerin masallarından başka bir şey değil.”...
Möminun Suresi, 83. Ayet:
Hakikaten, gerek bize, gerekse daha önce
atalarımıza
böyle bir vaadde bulunuldu; (fakat) bu geçmiştekilerin masallarından başka bir şey değildir!...
Möminun Suresi, 83. Ayet:
'Bize ve
atalarımıza
daha önce aynı şey söz verilmişti. Bu, geçmişlerin efsanesinden başka bir şey değildir.'...
Möminun Suresi, 83. Ayet:
Yemîn ederiz ki bize de,
atalarımıza
da bu, bundan evvel va'dolundu, bu eskilerin masallarından başka bir şey değil» dediler...
Möminun Suresi, 83. Ayet:
Yemin ederiz ki, bize de
atalarımıza
da bundan önce bu va'dolundu; bu eskilerin masallarından başka bir şey değil!»...
Möminun Suresi, 83. Ayet:
«Yemin ederiz ki, gerek bize, gerekse daha önce
atalarımıza
böyle bir vaadde bulunuldu; (fakat) bu geçmiştekilerin masallarından başka bir şey değildir!»...
Möminun Suresi, 83. Ayet:
Bu tehdit şimdi bize yöneltildiği gibi daha önce
atalarımıza
da yöneltilmişti. Bu eskilerin masallarından başka bir şey değildir....
Möminun Suresi, 83. Ayet:
"Andolsun, bu tehdit, bize ve bizden önceki
atalarımıza
yapılmıştı; bu, geçmişlerin uydurma masallarından başka bir şey değildir."...
Möminun Suresi, 83. Ayet:
«Andederiz ki bize de,
atalarımıza
da daha önce bu va'd olunmuşdur. Bu, evvelkilerin masallarından başka bir şey değildir». ...
Möminun Suresi, 83. Ayet:
"Gerçek şu ki, bize de, bizden önce
atalarımıza
da aynı şey vaad edilmişti! Eskilerin masallarından başka bir şey değil bu!"...
Möminun Suresi, 83. Ayet:
“Andolsun ki bu vaad bize de bizden önce geçen
atalarımıza
da yapılmıştı. Bu, eskilerin efsanelerinden başka bir şey değildir. ”...
Möminun Suresi, 83. Ayet:
"Andolsun bu tehdid bize de bizden önce
atalarımıza
da yapıldı. Bu, evvelkilerin masallarından başka bir şey değildir."...
Möminun Suresi, 83. Ayet:
«Andolsun, bu tehdit, bize de ve bizden önceki
atalarımıza
da yapılmıştı; bu, geçmişlerin uydurma masallarından başka bir şey değildir.»...
Möminun Suresi, 83. Ayet:
'Bundan önce de bize ve
atalarımıza
böyle şeyler vaad edilmişti. Bunlar eskilerin efsanelerinden başka birşey değil.'...
Nəml Suresi, 68. Ayet:
Andolsun ki bu, bize de vaadedilmiştir, daha önce
atalarımıza
da vaadedilmişti; fakat bu, gelip geçenlere âit bir masal ancak....
Nəml Suresi, 68. Ayet:
Andolsun ki, bu tehdit bize yapıldığı gibi, daha önce
atalarımıza
da yapılmıştır. Bu, öncekilerin masallarından başka bir şey değildir....
Nəml Suresi, 68. Ayet:
'Andolsun ki, bu tehdit bize yapıldığı gibi, daha önce
atalarımıza
da yapılmıştır. Bu kesinlikle öncekilerin masallarıdır.'...
Nəml Suresi, 68. Ayet:
Andolsun ki, bize de daha önce
atalarımıza
da bu vaad edildi. Bu, öncekilerin masallarından başka bir şey değildir....
Nəml Suresi, 68. Ayet:
"Andolsun, bu (azab ve dirilme tehdidi), bize ve daha önce
atalarımıza
va'dolunmuştur. Bu, olsa olsa geçmişlerin uydurma masallarından başkası değildir."...
Nəml Suresi, 68. Ayet:
Yemin ederiz ki, bu dirilme işi hem bize, hem bizden önce
atalarımıza
da vaad olundu. Bu eskilerin masallarından başka bir şey değil...”...
Nəml Suresi, 68. Ayet:
Andolsun ki, bu tehdit bize yapıldığı gibi, daha önce
atalarımıza
da yapılmıştır. Bu, öncekilerin masallarından başka bir şey değildir....
Nəml Suresi, 68. Ayet:
'Bize ve
atalarımıza
da daha önce aynı söz verilmişti. Bunlar geçmişlerin masallarından başka bir şey değildir.'...
Nəml Suresi, 68. Ayet:
Yemin ederiz ki bu bize de va'dolundu bundan evvel
atalarımıza
da, bu, eskilerin esatîrinden başka bir şey değil...
Nəml Suresi, 68. Ayet:
Yemin ederiz ki, bu tehdit bize de bundan önce
atalarımıza
da yapıldı. Bu, eskilerin masallarından başka birşey değildir.»...
Nəml Suresi, 68. Ayet:
«And olsun ki, bu tehdit bize yapıldığı gibi, daha önce
atalarımıza
da yapılmıştır. Bu öncekilerin masallarından başka bir şey değildir.»...
Nəml Suresi, 68. Ayet:
Bu tehdit gerek bize ve gerekse
atalarımıza
daha önce de yapılmıştı. Bu, eskilerin masallarından başka bir şey değildir.»...
Nəml Suresi, 68. Ayet:
"Andolsun, bu (azab ve dirilme tehdidi) bize ve daha önce
atalarımıza
vaadolunmuştur. Bu, olsa olsa geçmişlerin uydurma masallarından başkası değildir."...
Nəml Suresi, 68. Ayet:
«Andolsunki (şimdi) bu tehdîd bize (yapıldığı gibi) daha önce
atalarımıza
da yapılmışdır. Bu, evvelkilerin düzme yalanlarından başka (bir şey) değildir». ...
Nəml Suresi, 68. Ayet:
"Gerçek şu ki, bu bize ve
atalarımıza
daha önce de vaad edilmişti; eskilerin masallarından, efsanelerinden başka bir şey değil bu!"...
Nəml Suresi, 68. Ayet:
Andolsun ki, bu bize ve evvelce
atalarımıza
da vaad olunmuştur. Bu evvelkilerin efsanelerinden başka değildir....
Nəml Suresi, 68. Ayet:
“Andolsun ki bu bize de daha önce
atalarımıza
da vaad olunmuştu. Bu, eskilerin masallarından başka bir şey değildir. ”...
Nəml Suresi, 68. Ayet:
Bize de; daha önceki
atalarımıza
da bu vaat edilmişti. Ama bu, öncekilerin masallarından başka birşey değildir....
Nəml Suresi, 68. Ayet:
"Bu tehdid, bize de; önceden
atalarımıza
da yapıldı. Bu, öncekilerin masallarından başka bir şey değildir."...
Nəml Suresi, 68. Ayet:
«Andolsun, bu (azab ve dirilme tehdidi), bize ve daha önce
atalarımıza
va'dolunmuştur. Bu, olsa olsa geçmişlerin uydurma masallarından başkası değildir.»...
Nəml Suresi, 68. Ayet:
'Bundan önce bize de,
atalarımıza
da bu vaad edilmişti. Fakat bu eskilerin efsanelerinden başka birşey değildir.'...
Əraf Suresi, 94. Ayet:
(94,95) "Biz hangi kente bir peygamber gönderdiysek, onun halkını kesinlikle yalvarıp yakarsınlar diye yoksulluk ve darlıkla yakaladık. Sonra kötülüğün yerini iyiliğe değiştirdik; sonunda çoğaldılar ve “
Atalarımıza
da böyle darlık ve sevinç dokunmuştu” dediler. Bunun üzerine onları hemen, onlar hiç farkında değillerken ansızın yakalayıverdik. "...
Əraf Suresi, 95. Ayet:
(94,95) "Biz hangi kente bir peygamber gönderdiysek, onun halkını kesinlikle yalvarıp yakarsınlar diye yoksulluk ve darlıkla yakaladık. Sonra kötülüğün yerini iyiliğe değiştirdik; sonunda çoğaldılar ve “
Atalarımıza
da böyle darlık ve sevinç dokunmuştu” dediler. Bunun üzerine onları hemen, onlar hiç farkında değillerken ansızın yakalayıverdik. "...
Taha Suresi, 72. Ayet:
(72,73) Etkili bilginler: “Bize gelen bu açık kanıtlar ve bizi yoktan yaratana karşı asla seni üstün tutmayız. Ne hüküm vereceksen hadi ver! Sen, ancak bu iğreti dünya hayatına hükmedersin. Şüphesiz biz, h
atalarımıza
ve bizi etkili bilgiden zorladığın şeye karşı, bizi bağışlasın diye Rabbimize iman ettik. Ve Allah daha hayırlı ve daha kalıcıdır” dediler. *** ...
Taha Suresi, 73. Ayet:
(72,73) Etkili bilginler: “Bize gelen bu açık kanıtlar ve bizi yoktan yaratana karşı asla seni üstün tutmayız. Ne hüküm vereceksen hadi ver! Sen, ancak bu iğreti dünya hayatına hükmedersin. Şüphesiz biz, h
atalarımıza
ve bizi etkili bilgiden zorladığın şeye karşı, bizi bağışlasın diye Rabbimize iman ettik. Ve Allah daha hayırlı ve daha kalıcıdır” dediler. *** ...
Nəml Suresi, 67. Ayet:
(67,68) "Şu kâfirler; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddeden şu kimseler de, “Biz ve atalarımız toprak olduktan sonra mı gerçekten biz mi dirilip çıkartılacağız. Andolsun, bu azap ve dirilme tehdidi, bize ve daha önce
atalarımıza
tehdit olarak söz verilmişti. Bu, ancak geçmişlerin uydurma masallarından başka bir şey değildir” dediler. "...
Nəml Suresi, 68. Ayet:
(67,68) "Şu kâfirler; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddeden şu kimseler de, “Biz ve atalarımız toprak olduktan sonra mı gerçekten biz mi dirilip çıkartılacağız. Andolsun, bu azap ve dirilme tehdidi, bize ve daha önce
atalarımıza
tehdit olarak söz verilmişti. Bu, ancak geçmişlerin uydurma masallarından başka bir şey değildir” dediler. "...
Əraf Suresi, 95. Ayet:
Sonra seyyiatın (günahın) yerini həsənatla (yaxşılıqla, savabla) dəyişdirdik. Nə zaman ki, çoxaldılar və belə dedilər. ‘
Atalarımıza
da şiddətli darlıq və fərahlıq (firavanlıq, xeyir) üz vermişdi. (Allahdan bilmədilər, dərs almadılar). Bunun üzərinə onları özləri də bilmədən yaxaladıq.’...
Möminun Suresi, 83. Ayet:
And olsun ki, bu bizə vəd edildi və daha əvvəl də
atalarımıza
vəd edildi. Bu ancaq əvvəlkilərin əfsanələridir....
Nəml Suresi, 68. Ayet:
And olsun ki, bu bizə və daha əvvəl də
atalarımıza
vəd edilmişdi. Ancaq bunlar əvvəlkilərin (əfsanələridir)....
Əraf Suresi, 95. Ayet:
Sonra pisliyi yaxşılıqla əvəz etdik. Nəhayət onlar firavanlıq içində yaşayarkən: “
Atalarımıza
da belə qıtlıq və bolluq üz vermişdi”– dedilər. Biz də onları heç özləri də hiss etmədən qəflətən yaxaladıq....
Nəml Suresi, 68. Ayet:
Bu (dirilmə) həm bizə, həm də əvvəllər
atalarımıza
vəd olunmuşdu. Bu, keçmişdəkilərin (uydurduğu) əfsanələrindən başqa bir şey deyildir”....
Möminun Suresi, 83. Ayet:
Bu (dirilmə) həm bizə, həm də əvvəllər
atalarımıza
vəd olunmuşdu. Bu, keçmişdəkilərin əfsanələrindən başqa bir şey deyil....
Əraf Suresi, 95. Ayet:
Sonra o pisliyi yaxşılığa dəyişdik və dedilər: «Bizim
atalarımıza
da belə zərər və xeyir toxunmuşdu». Və Biz onları qəflətən yaxaladıq, o halda ki, onlar bilmirdilər!...
Möminun Suresi, 83. Ayet:
Əlbəttə, bizə və
atalarımıza
qabaqcadan bu vəd verilmişdi. Bu, ancaq əvvəlkilərin əsatiridir»....
Nəml Suresi, 68. Ayet:
Əlbəttə, bu vəd verilmişdi bizə və
atalarımıza
bundan qabaq! Həqiqətən, bu, ancaq əvvəlkilərin əsatiridir!» ...
Əraf Suresi, 95. Ayet:
Sonra o pislik və çətinliyin yerinə yaxşılıq və xoşluq gətirdik, nəhayət (mal və övlad baxımından) artdılar və (yenə də ayılmayaraq) «bizim
atalarımıza
da narahatlıq və rahatlıq üz vermişdi (bu, təbii bir işdir, pərdə arxasında bir səbəbkar yoxdur)» dedilər. Belə olduqda, özləri də bilmədən, qəflətən onları yaxaladıq....
Möminun Suresi, 83. Ayet:
Əlbəttə, bu vəd bundan əvvəl də bizə və
atalarımıza
verilmişdi. Bu, keçmişlərin əfsanələrindən başqa bir şey deyil....
Nəml Suresi, 68. Ayet:
«Həqiqətən, bizə və
atalarımıza
bundan öncə də (dirilmə) vəd olunmuşdu. Amma bu, keçmişdəkilərin əfsanələrindən başqa bir şey deyildir!»....