Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Nisa Suresi, 142. Ayet:
Həqiqətən, münafiqlər Allahı aldatmağa çalışırlar. Halbuki O (Allah) onları aldadar (ald
atmaları
nı cəzalandırar). Onlar namaza durduqları zaman tənbəlliklə qalxar, özlərini insanlara göstərər və Allahı çox az zikr edərlər....
Nisa Suresi, 156. Ayet:
Həmçinin inkar etmələri və Məryəmə böyük bir iftira
atmaları
səbəbilə (lənətə düçar oldular)....
Kəhf Suresi, 82. Ayet:
"Divar o şəhərdəki iki yetim uşağın idi. Onun altında isə onlara məxsus bir var-dövlət var idi. Onların atası yaxşı insan idi. Buna görə də Rəbb onların həddi-büluğa ç
atmaları
nı və var-dövlət çıxarmalarını istədi - Rəbbindən bir mərhəmət olaraq. .Və "Mən bunu öz ixtiyarımla etmədim. Sənin dözə bilmədiyin şeyin izahı budur."...
Bəqərə Suresi, 90. Ayet:
Allahın Öz qullarından istədiyi şəxsə lütf etməsinə (peyğəmbərlik verməsinə) həsəd aparmaq, Onun göndərdiyini (Quranı) inkar etməklə (yəhudilərin) vicdanlarını s
atmaları
nə qədər də pisdir! Bununla onlar (özlərinə qarşı) Allahın qəzəbi üstünə bir qəzəb də artırdılar. Kafirləri zəliledici əzab gözləyir!...
Kəhf Suresi, 82. Ayet:
Divara gəldikdə isə, o, şəhərdə olan iki yetim oğlanın idi. Altında onlara çatası bir xəzinə vardı. Onların atası əməlisaleh (bir adam) idi. Rəbbin onların həddi-buluğa ç
atmaları
nı və Rəbbindən bir mərhəmət olaraq öz xəzinələrini tapıb çıxartmalarını istədi. (Ya Musa!) Mən bunları öz-özümdən etmədim (yalnız Allahın əmrini yerinə yetirdim). Sənin səbr edib dözə bilmədiyin şeylərin yozumu (batini mənası) budur!”...
Möminun Suresi, 98. Ayet:
Onların yanımda olmalarından (işlərimə xələl q
atmaları
ndan) Sənə pənah gətirirəm, ey Rəbbim!”...
Nisa Suresi, 156. Ayet:
Küfretmeleri ve Meryem'e büyük bir iftira
atmaları
;...
Ənam Suresi, 123. Ayet:
Böylece her kentin ileri gelenlerini, ald
atmaları
ndan ötürü oranın suçluları yaptık. Onlar kendilerinden başkasını aldatmıyorlar ama bunun bilincinde değiller....
Həcc Suresi, 22. Ayet:
Azaptan kurtulmak için ne zaman oradan çıkmak isteyecek olurlarsa, yakıcı azabı t
atmaları
için oraya geri döndürülürler....
Bəqərə Suresi, 90. Ayet:
Ne pis şeydir o kendilerini s
atmaları
, bu sûretle de Allah'ın indirdiği Kur'ân'a kâfir olmaları, Allah'ın, kullarından dilediğine ihsân edip kitap indirmesine haset ederek kâfirlikte bulunmaları. Bu yüzden gazap üstüne gazaba uğradılar. Kâfirler için aşağılık bir azap var....
Bəqərə Suresi, 90. Ayet:
ALLAH'ın, lütfunu kullarından dilediğine indirmesini çekemiyerek ALLAH'ın indirdiğini inkar etmek için kişiliklerini s
atmaları
ne kötü! Böylece gazap üstüne gazaba uğradılar. Kafirlere alçaltıcı bir azap var....
Bəqərə Suresi, 235. Ayet:
Sizden bu hanımlarla evlenmeyi düşünenlerin bu müddet esnasında, onlara bu niyetlerini çıtl
atmaları
nda veya gönüllerinde tutmalarında bir beis yoktur. Allah sizin onları hatırınızdan geçireceğinizi pek iyi bilmektedir. Ancak meşrû sözler dışında, onlarla gizlice buluşma hususunda sözleşmeyin! Bekleme süresi sona ermeden nikâh akdine girişmeyin! Allah’ın içinizde saklı olan her şeye hakkıyla vakıf olduğunu bilerek O’nun emrine aykırı davranmaktan sakının! Hem de bilin ki Allah çok affedici, çok m...
Nisa Suresi, 55. Ayet:
(55-56) Onlardan ona inananlar ve yuz cevirenler vardi. Cilgin bir alev olarak cehennem yeter. Dogrusu, ayetlerimizi inkar edenleri atese sokacagiz; derilerinin her yanisinda, azabi tatmalari icin onlari baska derilerle degistirecegiz. Allah gucludur, Hakim'dir....
Nisa Suresi, 55. Ayet:
(55-56) Onlardan ona inananlar ve yüz çevirenler vardı. Çılgın bir alev olarak cehennem yeter. Doğrusu, ayetlerimizi inkar edenleri ateşe sokacağız; derilerinin her yanışında, azabı t
atmaları
için onları başka derilerle değiştireceğiz. Allah güçlüdür, Hakim'dir....
Nisa Suresi, 56. Ayet:
1.
inne
: muhakkak
2.
ellezîne
: onlar, olanlar
3.
keferû
: inkâr ettiler
4.
bi âyâti-nâ
: âyetlerimizi
...
Nisa Suresi, 56. Ayet:
Muhakkak ki âyetlerimizi inkâr eden kimseleri yakında ateşe atacağız. Onların derilerinin her yanışında, azabı t
atmaları
için onları(derilerini) başka deriler ile değiştireceğiz. Muhakkak ki Allah Azîz'dir, Hakîm'dir....
Nisa Suresi, 56. Ayet:
Şüphesiz âyetlerimizi inkâr edenleri biz ateşe atacağız. Derileri yanıp döküldükçe, azabı t
atmaları
için onların derilerini yenileyeceğiz. Şüphesiz Allah, mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir....
Nisa Suresi, 56. Ayet:
(55-56) Onlardan ona inananlar ve yuz cevirenler vardi. Cilgin bir alev olarak cehennem yeter. Dogrusu, ayetlerimizi inkar edenleri atese sokacagiz; derilerinin her yanisinda, azabi tatmalari icin onlari baska derilerle degistirecegiz. Allah gucludur, Hakim'dir....
Nisa Suresi, 56. Ayet:
(55-56) Onlardan ona inananlar ve yüz çevirenler vardı. Çılgın bir alev olarak cehennem yeter. Doğrusu, ayetlerimizi inkar edenleri ateşe sokacağız; derilerinin her yanışında, azabı t
atmaları
için onları başka derilerle değiştireceğiz. Allah güçlüdür, Hakim'dir....
Nisa Suresi, 56. Ayet:
Ayetlerimize küfredenleri şüphesiz ateşe sokacağız. Derileri yanıp döküldükçe, azabı t
atmaları
için onları başka derilerle değiştireceğiz. Gerçekten, Tanrı güçlü ve üstün olandır, hüküm ve hikmet sahibidir....
Nisa Suresi, 56. Ayet:
Şüphesiz o kimseler ki, bizim âyetlerimizi inkâr ettiler, onları elbette bir ateşe yaslayacağız. Onların derileri her piştikçe azabı t
atmaları
için onları başka deriler ile değiştireceğiz. Şüphe yok ki Allah Teâlâ azîzdir, hakîmdir....
Nisa Suresi, 56. Ayet:
Ayetlerimizi tanımayanları ateşe atacağız. Derileri yanıp döküldükçe azabı t
atmaları
için onları başka derilerle değiştireceğiz. Allah, güçlü ve hakimdir....
Nisa Suresi, 119. Ayet:
Onları yoldan çıkaracağım, asılsız kuruntulara daldıracağım, kendilerine davarların kulaklarını yarmalarını emredeceğim, Allah'ın yaratıklarını değişikliğe uğr
atmaları
nı emredeceğim» demiştir. Kim Allah'ı bırakıp şeytanı dost edinirse apaçık bir hüsrana uğramış olur....
Nisa Suresi, 142. Ayet:
Münafıklar Allah'ı aldatmaya çalışıyorlar. Oysa Allah onların ald
atmaları
nı kendi başlarına çevirmektedir. Namaza kalktıklarında üşene üşene kalkarak insanlara gösteriş yaparlar. Allah'ı ancak çok az anarlar....
Nisa Suresi, 155. Ayet:
(155-158) İşte sözleşmelerini bozmaları, Allah’ın âyetlerini inkâr etmeleri, peygamberleri haksız yere öldürmeleri ve "kalplerimiz perdelidir" demeleri -ki kalpleri perdeli yaratılmış olmayıp, Allah inkârcılıkları sebebiyle kalplerini mühürledi de artık onlar pek az inanırlar- yine inkârları ve Meryem aleyhinde müthiş bir iftira
atmaları
ve "Biz Allah’ın resulü(!) Meryem oğlu Mesih Îsâ’yı katlettik!" demeleri yüzünden, onların başlarına belalar vererek cezalandırdık, kalplerini mühürledik. Oysa ...
Nisa Suresi, 156. Ayet:
(156-157) Bir de inkârlarından ve Meryem’e büyük bir iftira
atmaları
ndan ve “Biz Allah’ın peygamberi Meryem oğlu İsa Mesih’i öldürdük” demelerinden dolayı kalplerini mühürledik. Oysa onu öldürmediler ve asmadılar. Fakat onlara öyle gibi gösterildi. Onun hakkında anlaşmazlığa düşenler, bu konuda kesin bir şüphe içindedirler. O hususta hiçbir bilgileri yoktur. Sadece zanna uyuyorlar. Onu kesin olarak öldürmediler....
Nisa Suresi, 156. Ayet:
Bir de inkâr etmelerinden ve Meryem'in üzerine büyük bir iftira
atmaları
ndan;...
Nisa Suresi, 156. Ayet:
Hakikati inkâr etmeleri ve Meryem'e çok büyük iftira
atmaları
yüzünden!...
Nisa Suresi, 156. Ayet:
Bir de inkâr etmelerinden ve Meryem'in üzerine büyük bir iftira
atmaları
ndan;...
Nisa Suresi, 156. Ayet:
Kafirliklerinden dolayı ve Meryem'e büyük iftira
atmaları
ndan dolayı....
Nisa Suresi, 156. Ayet:
Bir de inkâr etmelerinden, Meryem'in üzerine büyük bir iftira
atmaları
ndan....
Nisa Suresi, 156. Ayet:
(155-158) İşte sözleşmelerini bozmaları, Allah’ın âyetlerini inkâr etmeleri, peygamberleri haksız yere öldürmeleri ve "kalplerimiz perdelidir" demeleri -ki kalpleri perdeli yaratılmış olmayıp, Allah inkârcılıkları sebebiyle kalplerini mühürledi de artık onlar pek az inanırlar- yine inkârları ve Meryem aleyhinde müthiş bir iftira
atmaları
ve "Biz Allah’ın resulü(!) Meryem oğlu Mesih Îsâ’yı katlettik!" demeleri yüzünden, onların başlarına belalar vererek cezalandırdık, kalplerini mühürledik. Oysa ...
Nisa Suresi, 156. Ayet:
Küfürlerinden ve Meryem'e büyük bir iftirâ
atmaları
ndan;...
Nisa Suresi, 156. Ayet:
Ve inkârları ve Meryem'e pek büyük bir iftira
atmaları
yüzündendir....
Nisa Suresi, 157. Ayet:
(156-157) Bir de inkârlarından ve Meryem’e büyük bir iftira
atmaları
ndan ve “Biz Allah’ın peygamberi Meryem oğlu İsa Mesih’i öldürdük” demelerinden dolayı kalplerini mühürledik. Oysa onu öldürmediler ve asmadılar. Fakat onlara öyle gibi gösterildi. Onun hakkında anlaşmazlığa düşenler, bu konuda kesin bir şüphe içindedirler. O hususta hiçbir bilgileri yoktur. Sadece zanna uyuyorlar. Onu kesin olarak öldürmediler....
Nisa Suresi, 157. Ayet:
(155-158) İşte sözleşmelerini bozmaları, Allah’ın âyetlerini inkâr etmeleri, peygamberleri haksız yere öldürmeleri ve "kalplerimiz perdelidir" demeleri -ki kalpleri perdeli yaratılmış olmayıp, Allah inkârcılıkları sebebiyle kalplerini mühürledi de artık onlar pek az inanırlar- yine inkârları ve Meryem aleyhinde müthiş bir iftira
atmaları
ve "Biz Allah’ın resulü(!) Meryem oğlu Mesih Îsâ’yı katlettik!" demeleri yüzünden, onların başlarına belalar vererek cezalandırdık, kalplerini mühürledik. Oysa ...
Nisa Suresi, 158. Ayet:
(155-158) İşte sözleşmelerini bozmaları, Allah’ın âyetlerini inkâr etmeleri, peygamberleri haksız yere öldürmeleri ve "kalplerimiz perdelidir" demeleri -ki kalpleri perdeli yaratılmış olmayıp, Allah inkârcılıkları sebebiyle kalplerini mühürledi de artık onlar pek az inanırlar- yine inkârları ve Meryem aleyhinde müthiş bir iftira
atmaları
ve "Biz Allah’ın resulü(!) Meryem oğlu Mesih Îsâ’yı katlettik!" demeleri yüzünden, onların başlarına belalar vererek cezalandırdık, kalplerini mühürledik. Oysa ...
Maidə Suresi, 11. Ayet:
Ey müminler, Allah'ın size yönelik nimetini hatırlayınız. Hani bir grup size el uzatmaya yeltenmişti de Allah onların size el uz
atmaları
na engel olmuştu. Allah'tan korkunuz. Müminler Allah'a dayansınlar....
Maidə Suresi, 38. Ayet:
Hırsızlık eden erkeğin ve hırsızlık eden kadının (bu yoldan) elde ettiklerine (ve insan haklarına el uz
atmaları
na) karşılık Allah tarafından ibret verici bir ceza olmak üzere ellerini kesin. Allah çok üstündür, çok güçlüdür, yegâne hikmet sahibidir....
Maidə Suresi, 93. Ayet:
İman edip yararlı işler yapan kimseler bundan böyle (Allah'tan) korktukları, imanlarında sebat ettikleri, yararlı işler yapmaya devam ettikleri, sonra sakındıkları ve imanlarında iyice sağlamlaştıkları, yine sakınmakla beraber her yaptığını güzel yapan kişi mertebesine erdikleri takdirde, daha önce (haramı) t
atmaları
ndan ötürü kendilerine bir günah yoktur. Allah iyi davrananları sever....
Ənam Suresi, 146. Ayet:
Yahudî (dininden) olanlara da (Tevrat'da) her tırnaklı olan hayvanı haram kıldık. Sığır ve koyunların da sırtlarında veya bağırsaklarında veya kemiğe karışık bulunan yağlar dışında iç yağlarını haram kıldık. Bu, aşırı gidip ilâhî sınırları aşmalarından, insan haklarına el uz
atmaları
ndan dolayı onlara verdiğimiz bir cezadır ve elbette biz doğrularızdır....
Əraf Suresi, 165. Ayet:
Onlar kendilerine yapılan hatırl
atmaları
unutunca kötülükten sakındıranları kurtardık ve zalimleri, yoldan çıkmışlıkları yüzünden ağır bir azaba uğrattık....
Tövbə Suresi, 120. Ayet:
Medine halkı ve onların çevresinde bulunan bedevîlere, Allah’ın Resûlünden geri kalmak, kendi canlarını onun canından üstün tutmak yaraşmaz. Çünkü onların, Allah yolunda çektikleri susuzluk, yorgunluk, açlık, kâfirleri öfkelendirmek üzere bir yere adım
atmaları
ve düşmana karşı herhangi bir başarı kazanmaları gibi hiçbir olay yoktur ki karşılığında kendilerine iyi bir amel(in sevabı) yazılmış olmasın. Şüphesiz Allah, iyilik yapanların mükâfatını elbette zayi etmez....
Yunus Suresi, 65. Ayet:
Ey Rasûlüm, kâfirlerin (tekzib ve sana dil uz
atmaları
na dair) sözleri seni üzmesin. Muhakkak ki izzet (üstünlük), hep Allah’ındır. Allah (onların bütün söylediklerini) işiticidir, taşıdıkları niyyetlerin hepsini bilicidir....
Yunus Suresi, 71. Ayet:
Onlara Nuh'un haberini oku. Hani kavmine demişti ki: "Ey kavmim, benim makamım ve Allah'ın ayetleriyle hatırl
atmaları
m eğer size ağır geliyorsa ben, şüphesiz Allah'a tevekkül etmişim. Artık siz ortaklarınızla toplanıp yapacağınız işi karara bağlayın da işiniz size örtülü kalmasın (veya tasa konusu olmasın), sonra hakkımdaki hükmünüzü -bana süre tanımaksızın- verin....
Yunus Suresi, 71. Ayet:
Onlara Nuh'un haberini oku. Hani kavmine demişti ki: "Ey kavmim, benim makamım ve Tanrı'nın ayetleri ile hatırl
atmaları
m eğer size ağır geliyorsa ben, kuşkusuz Tanrı'ya tevekkül ettim. Artık siz ve ortaklarınız buyruğunuzu birleştirin de buyruğunuz size örtülü kalmasın / tasa konusu olmasın / başınıza dert olmasın; sonra bana süre / fırsat tanımaksızın (istediğinizi) yapın / buyruğunuzu uygulayın....
Yunus Suresi, 71. Ayet:
Onlara Nuh'un haberini oku. Hani kavmine demişti ki: «Ey kavmim, benim makamım ve Allah'ın ayetleriyle hatırl
atmaları
m eğer size ağır geliyorsa ben, şüphesiz Allah'a tevekkül etmişim. Artık siz ortaklarınızla toplanıp yapacağınız işi karara bağlayın da işiniz örtülü kalmasın (veya tasa konusu olmasın), sonra hakkımdaki hükmünüzü -bana süre tanımaksızın- verin....
Yusif Suresi, 35. Ayet:
Daha sonra delilleri gördükten sonra, belli bir süreye kadar onu mutlaka zindana
atmaları
, onlara uygun göründü....
Yusif Suresi, 35. Ayet:
Sonunda (aziz ve arkadaşları) kesin delilleri görmelerine rağmen (halkın dedikodusunu kesmek için yine de) onu bir zamana kadar mutlaka zindana
atmaları
kendilerine uygun göründü....
Yusif Suresi, 35. Ayet:
Sonra bazı delilleri görmelerinin ardından yine de onu bir süre zindana
atmaları
kendilerine uygun geldi....
Yusif Suresi, 35. Ayet:
Sonunda (aziz ve arkadaşları) kesin delilleri görmelerine rağmen (halkın dedikodusunu kesmek için yine de) onu bir zamana kadar mutlaka zindana
atmaları
kendilerine uygun göründü....
Yusif Suresi, 35. Ayet:
Sonra, bütün o delilleri gördüklerinin ardından mutlakaa onu bir zamana kadar zindana
atmaları
(reyi) onlara zaahir oldu. ...
Yusif Suresi, 35. Ayet:
Sonra (Yûsuf’un suçsuzluğuna dâir) o delilleri görmelerinin ardından, yine de onu bir müddet zindana
atmaları
(böylelikle gözden uzak tutmaları kanâati) kendilerine uygun göründü....
Yusif Suresi, 35. Ayet:
Sonra onlara o gördükleri âyetleri müteakip O'nu herhalde bir müddet zindana
atmaları
kanaatı zahir oldu....
Yusif Suresi, 35. Ayet:
Sonra (aziz Kıtfir ve adamları, Yûsuf'un masumluğu hakkındaki) bu delilleri gördükleri halde yine onu bir süre zindana
atmaları
kendilerine uygun geldi....
Rəd Suresi, 16. Ayet:
De ki: 'Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?', 'Allah'tır' de. 'Onu bırakıp, kendilerine bir fayda ve zararı olmayan dostlar mı edindiniz?' de. 'Kör ile gören bir olur mu? Veya karanlıkla aydınlık bir midir?' de. Yoksa Allah'a, Allah gibi yaratması olan ortaklar buldular da, yar
atmaları
birbirine mi benzettiler? De ki: 'Her şeyi yaratan Allah'tır. O, her şeye üstün gelen tek Tanrı'dır.'...
Rəd Suresi, 16. Ayet:
De ki: 'Göklerin ve yerin Rabbi kim?' De ki: 'ALLAH' De ki: 'O'ndan başka, kendilerine dahi yarar ve zarar veremiyen kimseleri evliyalar mı edindiniz?' De ki: 'Hiç körle gören bir olur mu, yahut hiç karanlıkla ışık bir olur mu?' Yoksa ALLAH'ın yarattığı gibi yaratan ortaklar buldular da yar
atmaları
nı birbiriyle mi karıştırdılar? De ki: 'ALLAH her şeyin yaratıcısıdır, O Tektir, Egemendir.'...
Rəd Suresi, 16. Ayet:
De ki: “Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?” “Allah’tır” de. “Yoksa O’nu bırakıp kendilerine bir fayda ve zararı olmayan dostlar mı edindiniz?” de. De ki: “Hiç körle gören bir olur mu? Yahut karanlık ile aydınlık bir midir?” Yoksa Allah gibi yaratması olan ortaklar buldular da yar
atmaları
birbirine benzettiler? De ki: “Her şeyi yaratan Allah’tır. O, bir tektir, her şeye üstün gelir.”...
Rəd Suresi, 16. Ayet:
De ki: Göklerin ve yerin Rabbı kimdir? Allah'tır de. Yoksa O'nu bırakıp kendilerine bir fayda ve zararı olmayan veliler mi edindiniz? de. De ki: Hiç körle gören bir olur mu? Yahut karanlık ile aydınlık bir midir? Yoksa, Allah gibi yaratması olan ortaklar buldular da yar
atmaları
birbirine mi benzettiler? De ki: Her şeyi yaratan, Allah'tır. Ve O; Vahid ve Kahhar'dır....
Rəd Suresi, 16. Ayet:
De ki: “Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?” De ki: “Allah'tır. ” De ki: “Siz onu bırakıp da kendilerine bir fayda ve zararı olmayan dostlar mı edindiniz?” De ki: “Hiç körle gören bir olur mu? Yahut karanlıklar ile aydınlık bir midir? Yoksa Allah'a, O'nun gibi yaratan ortaklar buldular da yar
atmaları
birbirine mi benzettiler?” De ki: “Allah'tır her şeyi yaratan. ” O, Vâhid'dir, Kahhar'dır....
Rəd Suresi, 16. Ayet:
De ki: -Göklerin ve yerin Rabbi kimdir? -Allah’tır, de! -Onu bırakıp, kendilerine bir fayda ve zararı olmayan dostlar mı edindiniz?! de. -Kör ile gören bir olur mu?! Veya karanlıkla aydınlık bir midir?! de. Yoksa Allah’a, O’nun gibi yaratması olan ortaklar buldular da, yar
atmaları
birbirine mi benzettiler? De ki: -Her şeyi yaratan Allah’tır. O, her şeye hakim olan tek ilahtır....
Şüəra Suresi, 137. Ayet:
Bu ancak evvelkilerin hulûkundan (yar
atmaları
ndan, uydurmalarından) başka bir şey değildir....
Ənkəbut Suresi, 34. Ayet:
'Boylarınca günaha, isyana, küfre b
atmaları
, doğru ve mantıklı düşünmeyi terkleri sebebiyle, bu ülkenin halkının üzerine gökten feci bir azap, yağmur gibi taş indireceğiz.'...
Fatir Suresi, 43. Ayet:
Yeryüzünde ululuk s
atmaları
nı ve kötü düzenlere baş vurmalarını icabettirdi, halbuki kötü düzen, ancak sâhibinindir; onlar, evvelkiler hakkında yürüyen yoldan yordamdan başka bir şey mi bekliyorlar? Gerçekten de Allah'ın yolunun yordamının yerini hiçbir şey tutmaz ve Allah'ın yolu yordamı, kesin olarak değişmez....
Fəth Suresi, 4. Ayet:
İmanlarına iman k
atmaları
için mü'minlerin kalplerine güven [1] indiren O'dur. Göklerin ve yerin askerleri Allah'ındır. Allah bilendir, hikmet sahibidir....
Fəth Suresi, 4. Ayet:
İmanlarına iman k
atmaları
için müminlerin kalplerine huzur indiren O’dur. Göklerin ve yerin orduları Allah’ındır. Allah, alimdir, hakimdir....
Yusif Suresi, 35. Ayet:
Sonra bu kadar delili gördükten sonra bir süre için o'nu zindana
atmaları
açığa çıktı. *** ...
Maidə Suresi, 49. Ayet:
Sen, yine aralarında Allah'ın indirdiğiyle hükmet, onların tutkularına uyma. Allah'ın sana indirdiğinin bir kısmından seni davandan vazgeçirerek ateşe
atmaları
ndan sakın. Artık sırt çevirirlerse, artık bil ki şüphesiz Allah, bir kısım günahları sebebiyle/ günahlarının acısıyla onları musibete uğratmak istiyor. Ve şüphesiz insanlardan pek çoğu kesinlikle hak yoldan çıkan kimselerdir. ...
Yusif Suresi, 35. Ayet:
Daha sonra dəlilləri gördükdən sonra müəyyən bir müddətə qədər onu zindana
atmaları
, onlara daha uyğun görüldü....
Kəhf Suresi, 82. Ayet:
Divara gəldikdə isə, o, şəhərdəki iki yetim oğlanın idi. Altında onlara məxsus bir xəzinə vardı. Onların atası əməlisaleh adam olmuşdur. Rəbbin onların həddi-buluğa ç
atmaları
nı və Rəbbindən bir mərhəmət olaraq öz xəzinələrini (tapıb) çıxartmalarını istədi. Mən bunları öz ixtiyarımla etmirdim. Sənin səbr edə bilmədiyin şeylərin yozumu budur!”...
Tövbə Suresi, 120. Ayet:
Olmadı əhli üçün şəhərin və kim dövrəsində olanlar üçün ərəblərdən ki, geri qalsınlar rəsulundan Allahın və yoxdur üz çevirmək öz–özlərilə nəfsindən onun. Bu həqiqətlə onlara, isbat olmaz onlara susuzluq və yoxdur aclıq və yoxdur yorğunluq yolunda Allahın və yoxdur addım
atmaları
atmağnan qəzəbləndirmək üçün kafirləri və almadılar düşməndən alınmalını, ancaq yazıldı onlar üçün onunla əməli islahat. Həqiqətən, Allah zay etməz əcrini yaxşıların!...
Maidə Suresi, 107. Ayet:
Beləliklə, əgər (yalan danışmaqla) o ikisinin (həmin iki şahidin) günaha b
atmaları
məlum olsa, zülm və xəyanətə məruz qalan kəslərdən və ölənə yaxın olanlardan (yəni iddiaçı olmalarına baxmayaraq ölənin varislərindən olan) digər iki şahid onların yerinə keçir və Allaha and içirlər ki: bizim şahidliyimiz o ikisinin şahidliyindən daha düzgündür və biz (haqq barəsində) həddi aşmamışıq, əks halda zalımlardan olarıq....
Taha Suresi, 77. Ayet:
Və əlbəttə, Biz Musaya vəhy etdik ki, bizim bəndələrimizi (Misirdən) gecə hərəkət etdir və onlar(ın keçmələri) üçün dənizdə (Nil çayında onu yarmaqla) bir quru yol aç ki, çatmaqdan (fironçuların gəlib ç
atmaları
ndan) qorxmayasan və batmaqdan çəkinməyəsən....
Bəqərə Suresi, 90. Ayet:
Allahın, qullarından istədiyinə lütfü ilə endirdiyi vəhyi qısqanclıqları səbəbi ilə inkar edərək əvəzində nəfslərini s
atmaları
nə pisdir! Buna görə üst-üstə qəzəbə düçar oldular. İnkar edənlərə alçaldıcı bir əzab var....
Nisa Suresi, 156. Ayet:
Həmçinin inkarları və Məryəmə böyük bir iftira
atmaları
...
Tövbə Suresi, 120. Ayet:
Mədinə əhalisi və onların ətrafında olan bədəvilərə Allahın rəsulundan geri qalmaq, öz canlarını onun canından üstün tutmaq yaraşmaz. Çünki onların Allah yolunda çəkdikləri susuzluq, yorğunluq, aclıq, kafirləri qəzəbləndirmək üçün bir yerə addım
atmaları
və düşmənə qarşı hər hansı bir uğur qazanmaları kimi elə bir hadisə yoxdur ki, əvəzində onlara yaxşı bir əməl(in savabı) yazılmasın. Şübhəsiz, Allah yaxşılıq edənlərin mükafatını hədər etməz....
Kəhf Suresi, 82. Ayet:
“Divar isə şəhərdəki iki yetim uşağa aid idi. Altında onlara aid bir xəzinə var idi. Ataları da yaxşı bir insan idi. Rəbbin onların yetkinlik çağına ç
atmaları
nı və Rəbbindən bir rəhmət olaraq öz xəzinələrini tapıb çıxarmalarını istədi. Mən bunları öz başıma etmədim. Sənin səbir edə bilmədiyin şeylərin yozumu budur”....
Bəqərə Suresi, 90. Ayet:
Allahın istədiyi bəndəsinə Öz mərhəmətindən (bir şeyi) nazil etməsinə həsəd apararaq, Allahın nazil etdiyinə (Qurana) küfr etmək üçün vicdanlarını s
atmaları
nəqədər də pisdir ! Onlar qəzəb üzərindən qəzəbə düçar oldular. Kafirlərə alçaldıcı bir əzab vardır....
Nisa Suresi, 142. Ayet:
Münafiqlər, həqiqətən, Allahı aldatmağa cəhd edirlər. Əslində isə O, onların ald
atmaları
nı heçə çıxarır. Onlar namaza duranda istəməyə-istəməyə qalxaraq özlərini camaata göstərirlər. Onlar Allahı ancaq az-az zikr edirlər....
Nisa Suresi, 156. Ayet:
və Allahın məbud və rəbb olduğuna inanmamaları və Məryəmə böyük böhtanlar
atmaları
; ...
Maidə Suresi, 49. Ayet:
Sən, yenə aralarında Allahın sənə nazil etdiyi ilə hökm et, onların arzu-istəklərinə tabe olma. Səni; Allahın sənə nazil etdiyinin bir qismindən; mübarizəndən yayındıraraq atəşə
atmaları
ndan çəkin. Üz döndərsələr, bil ki, həqiqətən Allah bir qisim günahları səbəbiylə/günahlarının ağrı-acısıyla onları müsibətə düçar etmək istəyir. Və şübhəsiz ki, insanların çoxu həqiqətən haqq yoldan çıxan kəslərdir....
Nəhl Suresi, 102. Ayet:
De ki: "Allah, onu; nazil etdiyini, Rəbbindən ruhülqüds; "Cəmiyyəti canlandıran Allah qanunları" olaraq, iman etmiş kəslərin güclənərək kök
atmaları
/möhkəmlənmələri üçün və müsəlmanlara bir müjdə və bələdçi olmaq üzrə, haqq ilə nazil etmişdir....
Kəhf Suresi, 82. Ayet:
Divara da gəlincə; o, şəhərdəki iki yetim oğlanındı və onun altında onlar üçün bir xəzinə vardı. Ataları da yaxşı bir adam idi. Bax, ona görə -Rabbinden bir mərhəmət olmaq üzrə- Rəbbin onların həddi-buluğa ç
atmaları
nı, öz xəzinələrini tapıb çıxartmalarını dilədi. Və mən onu [divarı dikəltmək işini] öz başıma etmədim. Sənin səbr etməyə taqətin çatmayan şeylərin mənası bax budur!"...