Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
Cəhənnəm də
azğınlar
a (kafirlərə) açıq bir şəkildə göstərilər....
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
Onlar və
azğınlar
ora (cəhənnəmə) atılarlar....
Şüəra Suresi, 224. Ayet:
Şairlərə gəldikdə, onlara
azğınlar
tabe olar....
Nəbə Suresi, 22. Ayet:
O,
azğınlar
ın gedəcəyi yerdir....
Fatihə Suresi, 7. Ayet:
Bərəkət verdiyin insanların yolu. Qəzəbli və
azğınlar
ın yolu deyil....
Bəqərə Suresi, 198. Ayet:
Rəbbindən lütf istəməyin heç bir eybi yoxdur. Odur ki, Ərəfatdan çıxanda Meşərul-Haramda Allahı yad edin. Sizə doğru yolu göstərdiyi kimi Onu da xatırlayın. Həqiqətən, O sənə doğru yolu göstərməmişdən əvvəl sən
azğınlar
dan idin....
Əraf Suresi, 175. Ayet:
Onlara ayələrimizi verdiyimiz kimsənin xəbərini oxu, o da onlardan üz çevirdi. Şeytan da onu özünə tabe etdi. Beləliklə, o,
azğınlar
dan oldu....
Hicr Suresi, 56. Ayet:
İbrahim: "Pərvərdigarının mərhəmətindən
azğınlar
dan başqa kim ümidini kəsə bilər?" dedi....
Hicr Suresi, 42. Ayet:
Sənə uyan
azğınlar
istisna olmaqla, bəndələrim üzərində (onları yoldan çıxarıb günaha vadar etməyə) sənin heç bir hökmün olmaz!...
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
Cəhənnəm də
azğınlar
a göstərilər....
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
Onlar (müşriklər) və
azğınlar
(üzüqoylu üst-üstə) oraya (Cəhənnəmə) atılarlar!...
Şüəra Suresi, 224. Ayet:
(Müşrik və kafir) şairlərə gəlincə, onlara yalnız
azğınlar
uyar!...
Sad Suresi, 55. Ayet:
Bu belə! Şübhəsiz ki,
azğınlar
ı (Allaha asi olanları) da çox pis qayıdış yeri -...
Sad Suresi, 62. Ayet:
(
Azğınlar
, Allaha asi olanlar bir-birinə) deyəcəklər: “(Dünyada) pis adamlar saydığımız kəsləri (yoxsul möminləri) niyə burda görmürük?...
Casiyə Suresi, 36. Ayet:
(Vədinə sadiq qalaraq mömin bəndələrinə verdiyi nemətlərə və kafirləri,
azğınlar
ı düçar etdiyi əzaba görə) göylərin Rəbbi, yerin Rəbbi və aləmlərin Rəbbi olan Allaha həmd olsun!...
Nəbə Suresi, 22. Ayet:
O,
azğınlar
ın məskənidir....
Əraf Suresi, 175. Ayet:
Onlara, o kimsenin haberini de oku, ki ona ayetlerimizi vermiştik de onlardan sıyrılıp ayrıldı. Şeytan da onu kendine tabi kıldı. Böylece azgınlardan oldu....
Hicr Suresi, 42. Ayet:
Sana uyan azgınlar hariç, kullarım üzerinde hiçbir yaptırım gücün yoktur....
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
Ve Cehennem azgınların karşısına çıkarılır....
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
Arkasından onlar ve azgınlar onun içine tepetaklak atılacaklar....
Şüəra Suresi, 224. Ayet:
Ve o şairler; onlara azgınlar tabi olur....
Sad Suresi, 55. Ayet:
İyilerin durumu budur. Azgınlar için ise kötü bir gelecek vardır....
Bəqərə Suresi, 102. Ayet:
Yahudiler, Süleyman’ın devleti, iktidarı aleyhine şeytanların, şeytan tıynetli ahlâksız azgınların, şeytanî güçlerin uydurup ortaya sürdükleri şeylerin, rüzgârın ve cinlerin Süleyman’a hizmetinin sihirle gerçekleştirildiği uydurmasının ardına düştüler. Süleyman sihirle uğraşarak inkâr edip kâfir olmamıştı. Fakat şeytanlar, şeytan tıynetli ahlâksız azgınlar iyice küfre saplandılar. İnsanlara sihri, büyüyü öğretiyorlardı. Babil’deki iki meleğe, Hârût ve Mârût’a, sihirle ilgili bir bilgi, bir emir ...
Bəqərə Suresi, 168. Ayet:
Ey insanlar, yeryüzündeki nimetlerimin helâlinden, temizinden yiyin. Şeytanın, şeytan tıynetli ahlâksız azgınların, şeytanî güçlerin peşlerine takılmayın, izlerinden gitmeyin. Çünkü o size açık bir düşmandır....
Bəqərə Suresi, 190. Ayet:
Sizinle çarpışmaya girenlerle Allah yolunda siz de çarpışın. Ama haksız yere saldırmayın/çarpışmada zulme sapmayın. Çünkü Allah, sınır tanımaz azgınları sevmiyor....
Bəqərə Suresi, 208. Ayet:
Ey imân nimetine kavuşanlar, hepiniz barış, selâmet ve emniyet sağlayan dine girin, İslâm’ın esaslarının ve hükümlerinin tamamını uygulayın, kâmil bir müslüman olun da, şeytanın, şeytan tıynetli ahlâksız azgınların, şeytanî güçlerin peşlerine takılmayın, izlerinden gitmeyin. O sizin apaçık bir düşmanınızdır....
Bəqərə Suresi, 251. Ayet:
Sonunda Allah’ın izni ve lütfuyla onları yendiler. Dâvûd, Câlût’u öldürdü. Allah kendisine devlet, hükümdarlık, peygamberlik, sağlıklı ve ahlâklı yaşama bilgisi verdi. Allah’ın sünneti, düzeninin yasaları içinde, iradesinin tecellisine uygun olan bazı şeyleri de ona öğretti. Eğer Allah insanların bir kısmıyla diğer bir kısmının devletlerini, medeniyetlerini ortadan kaldırmasa, iktidarlarından uzaklaştırmasa, zulümlerine karşı koydurmasa, azgınlarını, kötülük yapanlarını engelletmese, insanlara s...
Bəqərə Suresi, 257. Ayet:
Allah, İmân edenlerin dost ve yardımcısıdır; onları karanlıklardan aydınlığa çıkarır. İnkâr edenlerin dost ve yardımcıları sapık azgınlardır, bâtılı temsîl edenlerdir. Onları aydınlık (hak dinin nûrun)dan karanlıklara çıkarırlar. İşte onlar Cehennem yaranlarıdır ve onlar orada ebedî kalıcılardır....
Bəqərə Suresi, 268. Ayet:
Şeytan, şeytan tıynetli ahlâksız azgınlar, şeytanî güçler sizi fakru zarurete düşmekle tehdit eder. Size meşrû olmayan şehevî fiilleri, gayri meşrû ilişkileri, zinayı, haddi aşmayı, cimriliği, ahlâksızlığı emrederek sizi idare eder. Allah da size tarafından koruma kalkanı, bağışlama, lütuf ve ihsan va’deder. Allah’ın lütfu ve rahmeti geniştir. Her şeyi bilir....
Ali-İmran Suresi, 175. Ayet:
Size o haberi getiren kesinlikle şeytandır, şeytan tıynetli ahlâksız azgınların takımıdır. Kendisini veli-otorite edinenleri korkutabilir; dostlarını grup grup üstünüze salar. Onların velayeti-otoritesi altına, kontrolüne girmeyin. Onlardan korkmayın, eğer mü’minseniz bana isyandan korkun....
Nisa Suresi, 38. Ayet:
Bunlar, Allah’a, Allah’a imanın gerektirdiği esaslara ve âhiret gününe iman etmedikleri halde, insanlara gösteriş yapmak için mallarını harcayanlardır. Şeytan, şeytan tıynetli ahlâksız azgınlar, kimin arkadaşı olursa, bilsin ki o ne kötü bir arkadaştır....
Nisa Suresi, 60. Ayet:
Sana indirilene Kur’ân’a, senden önce indirilenlere, diğer kutsal kitaplara inandıklarını ileri sürenleri görmüyor musun? Putlaştırılmış, zalim, azgın diktatörlerle, idarelerle şeytanî güçlerle, tağut ile ilişkilerini kesmeleri emrolunduğu halde, onların hâkimiyetine teslim olmak istiyorlar. Şeytan, şeytan tıynetli ahlâksız azgınlar da onların, bir daha dönemeyecekleri kadar, hak yoldan uzaklaşmalarının, dalâleti, bozuk düzeni, helâki tercihlerinin önünü açmak istiyor....
Nisa Suresi, 60. Ayet:
Sana ve senden önce indirilenlere inandıklarını iddia ettikleri halde azgınların ve despotların yasalarını uygulamak isteyenleri görmüyor musun? Oysa onu inkar etmekle emredilmişlerdi; fakat şeytan onları büsbütün saptırmak istiyor....
Nisa Suresi, 76. Ayet:
İman edenler, Allah yolunda, İslâm uğrunda savaşırlar. Kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah’a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar edenler, kâfirler ise putlaştırılmış, zalim, azgın diktatörlerin, idarelerin, şeytanî güçlerin, tağutun uğrunda savaşırlar. O halde siz, şeytanın, şeytan tıynetli ahlâksız azgınların, şeytanî güçlerin liderlerine, koruyucularına, dostlarına karşı savaşın. Şeytanın, şeytan tıynetli ahlâksız azgınların, şeytanî ...
Nisa Suresi, 76. Ayet:
İnananlar ALLAH yolunda savaşırlar. Kafirler ise azgınların ve despotların yolunda savaşırlar. Öyleyse şeytanın dostlarıyla savaşın; şeytanın planı zayıftır...
Nisa Suresi, 83. Ayet:
Onlara güven ve korkuyla, emniyet ve tehdit ile ilgili stratejik bir haber gelince bu bilgileri yayarlar. Halbuki bu tür bilgileri ilâhî hükümleri icraya, ülkeyi imara, dünya düzenini kurmaya, sağlamaya memur tek yetkili Rasulullah’a ve kendi içlerinden, başlarında bulunun ülülemre, savunma görevini yürüten yetkililere (askerî uzmanlara, emniyet ve istihbarat yetkililerine) götürselerdi, bu bilgilerden sonuç çıkarma yeteneğinde olan uzmanlar, devleti, milleti, ümmeti ilgilendiren emniyetin ve te...
Nisa Suresi, 119. Ayet:
'Onları başlarına buyruk hale getirerek hak yoldan uzaklaşmalarına dalâleti, bozuk düzeni, helâki tercihlerine imkân sağlayacağım. Mutlaka onları boş kuruntulara sevk edeceğim, kesinlikle onları idare edeceğim, sağmal hayvanların kulaklarını yaracaklar, putlar için bel yapacaklar. Şüphesiz onlara emredeceğim de, Allah’ın koyduğu dini, düzeni, yaratılışa uygun özellikleri, kanunları, safiyeti, masumiyeti, yapılan taahhüdü, kurulan düzeni bozarak değiştirecekler.' dedi. Kim Allah’ı bırakarak kulu ...
Nisa Suresi, 120. Ayet:
Şeytan, şeytan tıynetli ahlâksız azgınlar onlara söz verir ve onları ümitlendirir. Şeytanın, şeytanî güçlerin onlara söz vermesi aldatmacadan başka bir şey değildir....
Maidə Suresi, 91. Ayet:
Şeytan, şeytan tıynetli ahlâksız azgınlar, mayalanmış, zihnî melekeleri bulandıran şarap ve benzeri içki ve kumarla sizin aranıza kesinlikle düşmanlık ve kin sokmak ve sizi, Allah’ı zikirden, İslâm’ı tebliğden ve namazdan alıkoymak ister. Artık ergin akılla düşünüp bunlardan vazgeçmeyecek misiniz?...
Ənam Suresi, 43. Ayet:
Hiç olmazsa, baskımız, azâbımız kendilerine geldiği zaman yalvarsalardı ya! Nerede? Fakat kafaları kalınlaştı, kalpleri katılaştı ve şeytan, şeytan tıynetli ahlâksız azgınlar, şeytanî güçler, işlemeye devam ettikleri amelleri kendilerine süsleyip güzel gösterdi....
Ənam Suresi, 71. Ayet:
'Allah’ı bırakıp, kulları durumundakilerden bize fayda sağlamayacak ve zarar veremeyecek olan şeylere mi kulluk ve ibadet edelim, yalvaralım? Allah bizi doğru yola, Allah’ın kitap ve peygamberle gösterdiği yola kavuşturduktan sonra, gerisin geri, İslâm dışı hayatımıza mı dönelim? O’nun arkadaşları, bize, doğru yola gel diye çağırdıkları halde, yeryüzünde şaşkın şaşkın dolaşıp, şeytanların, şeytan tıynetli ahlâksız azgınların, şeytanî güçlerin ayartarak uçuruma çektikleri ahmak gibi mi olalım?' d...
Ənam Suresi, 112. Ayet:
Ey peygamber, senin karşına kıyasıya mücadele eden düşmanlar çıkardığımız gibi, biz her peygambere insanların ve cinlerin şeytanlarını, şeytan tıynetli ahlâksız azgınlarını düşman haline getirdik. Bunlar, birbirlerini aldatmak için yaldızlı sözlerle vesvese verirler. Eğer Rabbinin sünneti düzeninin yasaları içinde iradesinin tecellisine uygun olsaydı onu da yapamazlardı. Artık onları uydurdukları şeylerle başbaşa bırak....
Ənam Suresi, 119. Ayet:
Size ne oluyor da üzerine Allah'ın adı anılmış olanlardan yemiyorsunuz? Zorda kalışınız dışında üzerinize haram kıldığını bizzat kendisi size ayrıntılı olarak açıklamıştır. Birçokları ilimsiz bir biçimde kendi keyiflerine uyarak halkı şaşırtıyorlar. Hiç kuşkusuz, senin Rabbin sınır tanımaz azgınları çok iyi bilmektedir....
Ənam Suresi, 121. Ayet:
Üzerlerine, Allah’ın adı anılmadan, Allah’ın adı zikredilmeden kesilen hayvanların etinden yemeyin. Bu, hak dinin dışına çıkan, isyankâr, bozguncu bir davranıştır. Şeytanlar, şeytan tıynetli ahlâksız azgınlar, sizin hayata geçirdiğiniz dinî esasları, ilkeleri değiştirme konusunda mücadele etmeleri için dostlarına telkinde bulunurlar. Eğer onlara uyarsanız, siz de ilâhlığında, otoritesinde, mülkünde, tasarruflarında Allah’a ortak koşanlardan olursunuz....
Ənam Suresi, 142. Ayet:
O, hayvanlardan yük taşıyanları, etleri yenenleri ve yünlerinden döşekler, giyim eşyaları yapılanları yaratandır. Allah’ın size verdiği rızıklardan yiyin. Şeytanın, şeytan tıynetli ahlâksız azgınların, şeytanî güçlerin peşlerine takılmayın, izlerinden gitmeyin. Çünkü o sizin için apaçık bir düşmandır....
Əraf Suresi, 27. Ayet:
Ey Âdemoğulları, şeytan ana-babanızın edep yerlerini birbirlerine göstermek için elbiselerini soyarak, huzurlarını kaçırarak cennetten çıkardığı gibi, sizi de aldatıp sıkıntıya sokmasın. Şeytan, şeytan tıynetli ahlâksız azgınlar, şeytanî güçler, sizin kendilerini göremeyeceğiniz yerden sizi görürler. Biz şeytanları, şeytan tıynetli ahlâksız azgınları, şeytanî güçleri inanmayanların velileri, dostları haline getirdik...
Əraf Suresi, 175. Ayet:
1.
vetlu (ve utlu)
: ve tilâvet et, oku, anlat
2.
aleyhim
: onlara
3.
nebee
: haber
4.
ellezî
: ki o
Əraf Suresi, 175. Ayet:
Onlara, âyetlerimizi verdiğimiz kimsenin haberini oku (anlat). Sonra o, ondan (âyetlerden) ayrıldı, artık şeytan onu kendisine tâbî kıldı. Ve böylece o zarar görenlerden (azgınlardan) oldu....
Əraf Suresi, 175. Ayet:
Kendisine âyetlerimizi verdiğimiz hâlde, onlardan sıyrılıp da şeytanın kendisini peşine taktığı, bu yüzden de azgınlardan olan kimsenin haberini onlara anlat....
Əraf Suresi, 175. Ayet:
Onlara (yahudilere), kendisine âyetlerimizden verdiğimiz ve fakat onlardan sıyrılıp çıkan, o yüzden de şeytanın takibine uğrayan ve sonunda azgınlardan olan kimsenin haberini oku....
Əraf Suresi, 175. Ayet:
Onlara şu şahsın haberini bildir: Biz ona işaretlerimizi verdiğimiz halde o ilimden sıyrılıp çıktı (hakikati unutup nefsaniyetiyle yaşamaya başladı). . . (Derken) şeytan (kendini beden kabulü) onu (kendine) tâbi kıldı ve (nihayet o) azgınlardan oldu....
Əraf Suresi, 175. Ayet:
Onlara, kendisine ayetlerimizi verdiğimiz sonra da onlardan sıyrılıp çıkan ve şeytanın onu peşine takması dolayısıyla azgınlardan olan kimsenin haberini de oku....
Əraf Suresi, 175. Ayet:
Onlara kendisine ayetlerimizi verdiğimiz kişinin haberini anlat. O, bundan sıyrılıp uzaklaşmış, şeytan onu peşine takmıştı. O da sonunda azgınlardan olmuştu....
Əraf Suresi, 175. Ayet:
(Ey Rasûlüm) Yahudî’lere o kimsenin (İsraîloğullarından bir âlimin) haberini oku ki, kendisine âyetlerimizi vermiştik de, o, bunları inkâr ederek imandan çıkmıştı. Böylece şeytan onu arkasına takmış da azgınlardan olmuştu....
Əraf Suresi, 175. Ayet:
(Ey Muhammed!) Kendisine âyetlerimizi verdiğimiz kimsenin haberini (olayını) anlat: O verdiğimiz âyetlerden sıyrılıp çıktı; şeytan da onu kendi peşine takıp sürükledi ve böylece azgınlardan oldu....
Əraf Suresi, 175. Ayet:
Onlara (yahudilere), kendisine âyetlerimizden verdiğimiz ve fakat onlardan sıyrılıp çıkan, o yüzden de şeytanın takibine uğrayan ve sonunda azgınlardan olan kimsenin haberini oku....
Əraf Suresi, 175. Ayet:
Onlara şu adamın olayını anlat: Adama ayetlerimizi sunduk, fakat o onların içinden sıyrılıp çıktı. Arkasından onu şeytan peşine taktı da azgınlardan oldu....
Əraf Suresi, 175. Ayet:
Onlara kendisine ayetlerimizi verdiğimiz kişinin haberini anlat / aktar. O, bundan sıyrılıp uzaklaşmış, şeytan onu peşine takmıştı. O da sonunda azgınlardan olmuştu....
Əraf Suresi, 175. Ayet:
(Habîbim) onlara o kimsenin haberini de oku ki biz kendisine âyetlerimizi vermişdik de, o bunlardan sıyrılıb çıkmış, derken şeytan onu arkasına takmış, nihayet azgınlardan olmuşdu. ...
Əraf Suresi, 175. Ayet:
(Ey Resûlüm!) Onlara (o yahudilere) şu kimsenin haberini de oku ki, kendisine âyetlerimizi verdik de (o inkâr ederek) onlardan sıyrılıp çıktı; bunun üzerine şeytan onu peşine taktı; böylece azgınlardan oldu....
Əraf Suresi, 175. Ayet:
Kendisine ayetlerimizi verdiğimiz halde, onlardan sıyrılan ve şeytanın arkasına taktığı sonunda da azgınlardan olan o kimsenin haberini anlat....
Əraf Suresi, 175. Ayet:
Onlara o kimsenin haberini de anlat ki, kendisine âyetlerimizden vermiştik. Fakat o bunlardan sıyrılıp çıkmıştı. Derken şeytan onu arkasına takmış, nihayet azgınlardan olmuştu....
Əraf Suresi, 175. Ayet:
Onlara, kendisine ayetlerimizi verdiğimiz, fakat onlardan sıyrılıp çıkan, şeytanın kendisine uydurduğu sapık azgınlardan olan kimsenin haberini oku!...
Əraf Suresi, 175. Ayet:
(175-176) Onlara, kendisine âyetlerimiz hakkında ilim nasib ettiğimiz kimsenin de kıssasını anlat: Evet, o adam bu ilme rağmen o âyetlerin çerçevesinden sıyrıldı, şeytan da onu peşine taktı, derken azgınlardan biri olup çıktı. Eğer dileseydik, onu o âyetler sayesinde yüksek bir mevkiye çıkarırdık, lâkin o, dünyaya saplandı ve hevasının esiri oldu. Onun hali tıpkı köpeğin durumuna benzer: Üzerine varsan da dilini sarkıtıp solur; kendi haline bıraksan da yine dilini salar solur! İşte bu, tıpkı âye...
Əraf Suresi, 175. Ayet:
Onlara şu adamın haberini de oku: Kendisine âyetlerimizi verdik de onlardan sıyrıldı, çıktı, şeytân onu peşine taktı, böylece azgınlardan oldu....
Əraf Suresi, 175. Ayet:
Onlara kendisine ayetlerimizi verdiğimiz kişinin haberini anlat. O, bundan sıyrılıp uzaklaşmış, şeytan da onu peşine takmıştı. O da sonunda azgınlardan oluvermişti....
Əraf Suresi, 175. Ayet:
Onlara, şu adamın haberini de oku: Kendisine ayetlerimizi vermiştik; onlardan sıyrılıp çıktı, şeytan da onu peşine taktı; nihayet o, azgınlardan oluverdi....
Əraf Suresi, 176. Ayet:
(175-176) Onlara, kendisine âyetlerimiz hakkında ilim nasib ettiğimiz kimsenin de kıssasını anlat: Evet, o adam bu ilme rağmen o âyetlerin çerçevesinden sıyrıldı, şeytan da onu peşine taktı, derken azgınlardan biri olup çıktı. Eğer dileseydik, onu o âyetler sayesinde yüksek bir mevkiye çıkarırdık, lâkin o, dünyaya saplandı ve hevasının esiri oldu. Onun hali tıpkı köpeğin durumuna benzer: Üzerine varsan da dilini sarkıtıp solur; kendi haline bıraksan da yine dilini salar solur! İşte bu, tıpkı âye...
Ənfal Suresi, 48. Ayet:
Şeytan, şeytan tıynetli ahlâksız azgınlar, şeytanî güçler onlara amellerini süsleyip güzel gösterdiği zaman: 'Bugün dünyada sizi yenecek hiçbir millet yok, ben de sizi himaye edeceğim' demişti. Fakat iki taraf karşı karşıya gelip birbirlerini gördüklerinde arkasını dönüp kaçtı. 'Ben sizden kesinlikle uzağım. Ben sizin göremiyeceğiniz şeyleri görüyorum. Ben Allah’tan korkarım. Allah, emirlerine âsi olma ve davetine icabeti geciktirme suçuna denk, size âdil ceza verme gücüne sahiptir.' dedi....
Yunus Suresi, 74. Ayet:
Sonra onun ardından, elçiler gönderdik, halklarına apaçık deliller getirdiler. Geçmişte yalanlamış bulunduklarına inanacak değillerdi. Azgınların kalplerini böyle damgalarız....
Yunus Suresi, 83. Ayet:
1.
fe
: bundan sonra
2.
mâ âmene
: âmenû olmadı (îmân etmedi, inanmadı)
3.
li mûsâ
: Musa'ya
4.
illâ
: ancak, ...d...
Yunus Suresi, 83. Ayet:
Bundan sonra, firavunun ve onun ileri gelenlerinin onları fitnelemesi (belâya uğratması) korkusuyla, Musa (A.S)'a, (kendi) kavminden, zürriyetinden (gençlerinden) başkası îmân etmedi. Ve muhakkak ki firavun, yeryüzünde üstündü (zorbaydı). Ve gerçekten o müsriflerdendi (haddi aşan azgınlardandı)....
Yunus Suresi, 83. Ayet:
Firavun ve kodamanlarının kendilerine kötülük etmelerinden korktukları için, kavmi arasından bir gençlik grubu dışında hiç kimse Mûsa'ya inanmadı. Çünkü Firavun, o toprakta gerçekten çok üstündü ve gerçekten sınır tanımaz azgınlardan biriydi....
Rəd Suresi, 6. Ayet:
(İnkarcı azgınlar) senden iyilikten önce kötülüğün (gelmesini) acele isterler. Halbuki onlardan önce ibretli misâl teşkil edecek nice cezalar gelip geçmiştir. Şüphesiz ki, Rabbin insanlara, işledikleri zulümlerine karşı yine de mağfiret sahibidir ve şüphesiz ki Rabbin cezası pek şiddetlidir....
Rəd Suresi, 31. Ayet:
Eğer bu Kur'ân ile dağlar yürütülseydi veya yer onunla parça parça edilseydi, ya da ölüler onunla konuşturulsaydı, (emin ol Peygamberim, o inkarcı azgınlar yine de imân etmezlerdi veya bu gibi haller ve olaylar ancak Kur'ân ile mümkün olabilirdi). Ne var ki, bütün emir (ve hüküm) Allah'ındır. O imân edenler (inkarcılardan umut kesip) anlamadılar mı ki, Allah dileseydi bütün insanları doğru yola eriştirirdi. O küfredenlerin işledikleri sanatları durmadan başlarına belâ indirecek veya yurtlarının ...
Hicr Suresi, 41. Ayet:
(41-42) Allah, “İşte bu bana ulaştıran dosdoğru yoldur. Azgınlardan sana uyanlar dışında, kullarım üzerinde senin hiçbir hâkimiyetin yoktur” dedi....
Hicr Suresi, 41. Ayet:
(41-42) (Cenâb-ı Hak) Buyurdu ki: «Bu bana ait dosdoğru bir yoldur. Şüphe yok ki, benim kullarımın üzerinde senin için bir saltanat yoktur, ancak azgınlardan sana ittiba etmiş olanlar müstesna.»...
Hicr Suresi, 42. Ayet:
(41-42) Allah, “İşte bu bana ulaştıran dosdoğru yoldur. Azgınlardan sana uyanlar dışında, kullarım üzerinde senin hiçbir hâkimiyetin yoktur” dedi....
Hicr Suresi, 42. Ayet:
Şüphe yok ki kullarıma hiçbir sûretle gücün yetmez, ancak sana uyan azgınlara yeter senin gücün....
Hicr Suresi, 42. Ayet:
Şüphesiz kullarım üzerinde senin bir hakimiyetin yoktur. Ancak azgınlardan sana uyanlar müstesna....
Hicr Suresi, 42. Ayet:
"Muhakkak ki Benim kullarım üzerinde senin bir sultan (gücün, yaptırımın) yoktur. . . Azgınlardan sana tâbi olanlar müstesna. "...
Hicr Suresi, 42. Ayet:
'Sana uyan hain düşünceler taşıyan azgınlardan başka, benim ilâhlığımı tanıyan, candan müslüman olarak bana bağlanan, saygılı kullarımın üzerinde hiçbir nüfuzun, hiçbir yetkin, hiçbir gücün yoktur.'...
Hicr Suresi, 42. Ayet:
Benim kullarımın üzerinde senin hiçbir gücün olamaz. Ancak azgınlardan sana uyanlar müstesna....
Hicr Suresi, 42. Ayet:
Şüphesiz ki, kullarımın üzerinde senin hiçbir sultan yoktur; ancak şaşkın azgınlardan senin peşine takılanlar müstesna....
Hicr Suresi, 42. Ayet:
«Şüphesiz kullarım üzerinde senin bir hakimiyetin yoktur. Ancak azgınlardan sana uyanlar müstesna.»...
Hicr Suresi, 42. Ayet:
Hakıkat o kullarım, senin onlar üzerine bir sultan yoktur, ancak azgınlardan sana uyanlar başka...
Hicr Suresi, 42. Ayet:
Gerçekten senin, benim o kullarım üzerinde hiçbir hakimiyetin yoktur; ancak, azgınlardan sana uyanlar bunların dışındadır....
Hicr Suresi, 42. Ayet:
«Sana uyan azgınlardan başka, kullarımın üzerinde hiçbir nüfuzun yoktur.»...
Hicr Suresi, 42. Ayet:
'Gerçekten kullarımın (hiçbiri) üzerinde senin bir hâkimiyetin yoktur; ancak azgınlardan sana uyanlar müstesnâ.'...
Hicr Suresi, 42. Ayet:
(41-42) (Cenâb-ı Hak) Buyurdu ki: «Bu bana ait dosdoğru bir yoldur. Şüphe yok ki, benim kullarımın üzerinde senin için bir saltanat yoktur, ancak azgınlardan sana ittiba etmiş olanlar müstesna.»...
Hicr Suresi, 42. Ayet:
“Benim hâlis kullarım üzerinde senin bir nüfuzun olamaz. Ancak sana uyan azgınlar bunun dışındadır. ”...
Hicr Suresi, 42. Ayet:
Senin, kullarım üzerinde hiçbir hakimiyetin yoktur, sana uyan azgınlar dışında....
Hicr Suresi, 42. Ayet:
"Şüphesiz Benim o seçkin kullarım üzerinde senin hiçbir nüfûzun yoktur, ancak senin peşine takılmış şaşkın azgınlar başka!"...
Hicr Suresi, 42. Ayet:
"Benim hâlis kullarıma karşı senin bir gücün yoktur. Ancak sana uyan azgınlar(ı azdırabilirsin)"....
Hicr Suresi, 42. Ayet:
Sana uyan azgınların dışında, Benim kullarıma senin gücün yetmez....
Hicr Suresi, 42. Ayet:
"Benim kullarım aleyhine senin elinde hiçbir güç/kanıt olmayacak. Azgınların seni izleyenleri müstesna."...
Hicr Suresi, 43. Ayet:
'Onların, azgınların hepsinin varacağı yer Cehennem’dir.'...
Hicr Suresi, 43. Ayet:
Şüphesiz ki cehennem de, o azgınların hepsinin vaad olunan yeridir....
Hicr Suresi, 43. Ayet:
(43-44) Şüphesiz cehennem de o azgınların hepsinin varacakları yerdir. Oranın yedi kapısı vardır ve her kapıdan kimlerin gireceği belirlenmiştir....
Hicr Suresi, 43. Ayet:
Cehennem ise o azgınların hepsine vaad olunan yerdir....
Hicr Suresi, 44. Ayet:
Onun (birbirinden aşağı yedi tabaka için, ayrı ayrı) yedi kapısı vardır. Her bir kapı için, onlardan (o tabakanın ehli olacak azgınlardan) ayrılmış bir mikdar vardır....
Hicr Suresi, 44. Ayet:
(43-44) Şüphesiz cehennem de o azgınların hepsinin varacakları yerdir. Oranın yedi kapısı vardır ve her kapıdan kimlerin gireceği belirlenmiştir....
Nəhl Suresi, 33. Ayet:
(O inkarcı azgınlar) ancak meleklerin kendilerine, (canlarını almak için) gelmelerini veya Rabbin emri (azâbı)nın (inmesini) beklerler. Kendilerinden öncekiler de böyle yapmışlardı. Allah onlara zulmetmedi, ama onlar kendilerine zulmederler....
Nəhl Suresi, 63. Ayet:
Allah’a andolsun, senden önceki milletlere de özgürce sorumluluklarını yerine getirmek üzere peygamberler gönderdik. Şeytan, şeytan tıynetli ahlâksız azgınlar, şeytanî güçler onlara, amellerini süsleyip güzel gösterdi de, iman etmediler. İşte o, bugün kâfirlerin velisidir, dostudur. Onlara can yakıp inleten müthiş bir azap vardır....
İsra Suresi, 27. Ayet:
Mallarını layık olmayan yerlerde harcayarak saçıp savuranlar şeytanların, şeytan tıynetli ahlâksız azgınların, şeytanî güçlerin kardeşleridir. Şeytan da, her zaman, Rabbine karşı çok nankördür, azgın, inkârı alışkanlık haline getirmiş biridir....
İsra Suresi, 53. Ayet:
Kullarıma söyle: 'Sözün en güzelini, yoruma müsait olmayanını söylesinler. Sonra şeytan, şeytan tıynetli ahlâksız azgınlar, şeytanî güçler aralarını bozar. Şeytan, insanın apaçık bir düşmanıdır.'...
İsra Suresi, 64. Ayet:
'Onlardan gücünün yettiği kimseleri, teşvikin, vesvesen, fısıltılarınla, gürültüyü andıran şarkıların ve çalgı seslerinle küçük düşürerek perişan et. Süvarilerinle, yayalarınla onları yaygaraya boğ, mallarını, evlâtlarını vasıta ederek onlara günah işlet, kendilerine vaatlerde bulun.' buyurdu. Şeytan, şeytan tıynetli ahlâksız azgınlar, şeytanî güçler onlara, aldatmaktan başka bir şey va’detmez....
Məryəm Suresi, 45. Ayet:
'Babacığım, Rahman olan Allah’ın azâbının sana dokunmasından, senin, şeytanın, şeytan tıynetli ahlaksız azgınların velisi, yakın dostu, arkadaşı haline gelmenden korkuyorum.'...
Məryəm Suresi, 68. Ayet:
Rabbine andolsun ki, kesinlikle onları, şeytanlarla, şeytan tıynetli ahlâksız azgınlarla, şeytanî güçlerle birlikte mahşerde toplayacağız. Sonra onları, dizüstü çökmüş vaziyette Cehennem’in çevresinde hazır vaziyette tutacağız....
Məryəm Suresi, 83. Ayet:
Bizim, kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah’a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar eden kâfirlerin üzerine, kendilerini alabildiğince isyankârlığa sevkeden şeytanları, şeytan tıynetli ahlâksız azgınları, şeytanî güçleri musallat ettiğimizi görmüyor musun?...
Ənbiya Suresi, 9. Ayet:
Sonra biz onlara verdiğimiz sözü yerine getirdik. Peygamberleri, sünnetimize, düzenimizin yasalarına uygun olarak, irademizin tecellisine tâbi, akıllı ve sorumlu kimselerle, mü’minlerle birlikte kurtardık. Allah’ın emirlerine cahilce davranarak âsi olanları, koyduğu kuralları tanımayanları, ağır-adaletsiz hükümler içeren kurallar koyanları, azgınları da yokettik....
Ənbiya Suresi, 9. Ayet:
Sonra sözümüzü tutarak onları ve dilediğimiz kimseleri kurtararak ölçülerimizi çiğneyen azgınları yokettik....
Həcc Suresi, 3. Ayet:
Allah hakkında, hiçbir bilgileri, ilmî delilleri olmadığı halde, tartışan insanlar var. Bunlar, mütemadiyen bozgunculuk ve kötülük yapan şeytanın, şeytan tıynetli ahlâksız azgınların, şeytanî güçlerin peşine takılıyorlar....
Həcc Suresi, 40. Ayet:
Onlar, sadece, ' Rabbimiz Allah’tır' demelerinden dolayı haksız yere yurtlarından çıkarılanlardır. Eğer Allah insanların bir kısmıyla diğer bir kısmının devletlerini, medeniyetlerini ortadan kaldırmasa, iktidarlarından uzaklaştırmasa, zulümlerine karşı koydurmasa, azgınlarını, kötülük yapanlarını engelletmese, insanlara savunma imkânı vermeseydi, manastırlar, kiliseler, havralar ve içinde Allah’ın adı çok zikredilen mescitler, camiler elbette yıkılırdı. Allah, cihadı benimseyerek, emirlerini ye...
Möminun Suresi, 97. Ayet:
'Rabbim, şeytanların, şeytan tıynetli ahlâksız azgınların, şeytanî güçlerin kışkırtmalarından sana sığınırım' de....
Nur Suresi, 21. Ayet:
Ey iman nimetine kavuşanlar, şeytanın, şeytan tıynetli ahlâksız azgınların, şeytanî güçlerin peşlerine takılmayın, izlerinden gitmeyin. Kim şeytanın, şeytan tıynetli ahlâksız azgınların, şeytanî güçlerin peşlerine takılır, izlerinden giderse, bilesiniz ki onlar, meşrû olmayan şehevî fiilleri, gayri meşrû ilişkileri, zinayı, iffetsizliği, haddi aşmayı, cimriliği, ahlâksızlığı, şeriatın suç saydığı, haram kıldığı, mü’minlerin tasvip etmediği, icrasında hayır görmediği şeyleri emrederek, şeriata ay...
Furqan Suresi, 29. Ayet:
'Andolsun ki, Kur’ân bana geldikten sonra, beni, okunması ibadet olan övünç kaynağı Kur’ân’dan, şeriattan, Allah’ı zikirden ayırıp uzaklaştırarak, başıma buyruk hale getirip, dalâleti, bozuk düzeni, helâki tercihime imkân sağladı. Şeytan, şeytan tıynetli ahlâksız azgınlar, şeytanî güçler insanı yüzüstü bırakıp rezil ediyor.'...
Şüəra Suresi, 90. Ayet:
(90-91) O gun cennet Allah'a karsi gelmekten sakinanlara yaklastirilir. Cehennem de azginlara gosterilir....
Şüəra Suresi, 90. Ayet:
(90-91) O gün cennet Allah'a karşı gelmekten sakınanlara yaklaştırılır. Cehennem de azgınlara gösterilir....
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
1.
ve burrizeti
: ve bariz olarak gösterildi
2.
el cahîmu
: cehennem
3.
li el gâvîne
: azgınlar için, azgınlara
...
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
Ve cehennem azgınlara (azgınlar için) bariz olarak gösterildi....
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
(91-93) Cehennem de azgınlara gösterilecek ve onlara, “Allah’ı bırakıp da tapmakta olduklarınız nerede? Size yardım ediyorlar mı veya kendilerini kurtarabiliyorlar mı?” denilecek....
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
Ve cehennem, azgınlara gösterilmiş, meydana çıkarılmıştır....
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
Cehennem de azgınlara apaçık gösterilir....
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
'Kaynayan, köpüren Cehennem başkalarını da hak yoldan çıkaran hain düşünceler taşıyan azgınlar için hortlatılmıştır.'...
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
Cehennem de azgınlara açılıp gösterilir....
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
Cehennem de azgınlar için sergilenir....
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
Cehennem ise azgınlara apaçık gösterilmiştir....
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
(90-91) O gun cennet Allah'a karsi gelmekten sakinanlara yaklastirilir. Cehennem de azginlara gosterilir....
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
(90-91) O gün cennet Allah'a karşı gelmekten sakınanlara yaklaştırılır. Cehennem de azgınlara gösterilir....
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
Cehennem de azgınlara apaçık gösterilir....
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
Azgınlar için de cehennem ortaya konacaktır....
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
Azgınlar için de Cehennem hortlatılmıştır...
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
Azgınlar için de cehennem hortlatılmıştır....
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
Azgınlar için de cehennem hortlatılmıştır....
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
Cehennem de azgınlar için sergilenir....
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
Cehennem de azgınlara açılıb gösterilmişdir. ...
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
Cehennem de azgınlara açıkça gösterilir!...
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
Cehennem de azgınlara gösterilir....
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
Cehennem de azgınlar için açılıp âşikâre kılınmıştır....
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
Cehennem de azgınlara gösterilir....
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
Cehennem de azgınlar için hortlatılmıştır....
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
O gün cehennem azgınlara gösterilir....
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
Cehennem de azgınların karşısına çıkarılır....
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
Cehennem de azgınlar için sergilenir....
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
Cehennem de azgınlara gösterilmiştir....
Şüəra Suresi, 92. Ayet:
(91-93) Cehennem de azgınlara gösterilecek ve onlara, “Allah’ı bırakıp da tapmakta olduklarınız nerede? Size yardım ediyorlar mı veya kendilerini kurtarabiliyorlar mı?” denilecek....
Şüəra Suresi, 93. Ayet:
(91-93) Cehennem de azgınlara gösterilecek ve onlara, “Allah’ı bırakıp da tapmakta olduklarınız nerede? Size yardım ediyorlar mı veya kendilerini kurtarabiliyorlar mı?” denilecek....
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
1.
fe
: artık, böylece
2.
kubkıbû
: yüzleri üstü (burunları yere sürtünerek) atılırlar
3.
fî-hâ
: orada, onun içinde
4.
hum
...
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
Onlar (putperestler) ve azgınlar, oraya (cehenneme) yüzüstü (burunları yere sürtünerek) atılırlar....
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
(94-95) Artık onlar ve o azgınlar ile İblis’in askerleri hepsi birden tepetakla oraya atılırlar....
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
Onlar ve azgınlar oraya tepetaklak (cehenneme) atılırlar....
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
Artık o putlar ve başkalarını hak yoldan uzaklaştıran, hain düşünceler taşıyan o azgınlar, derin cehennem çukurlarına defalarca yüzüstü atılırlar....
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
Artık onlar da azgınlar da tepetaklak oraya atılırlar....
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
Artık onlar ve azgınlar onun içine dökülüverilmiştir....
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
Arkasından da o kâfirlerle azgınlar cehennemin içine atılmakta,...
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
(94-95) Onlar, azginlar ve Iblis'in adamlari, hepsi, tepetakla oraya atilirlar....
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
(94-95) Onlar, azgınlar ve İblis'in adamları, hepsi, tepetakla oraya atılırlar....
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
(94-95) Artık onlar, o azgınlar ve İblis orduları, toptan oraya tepetaklak (cehenneme) atılırlar....
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
Azgınlarla birlikte tepetakla oraya atılacaklardır...
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
Ve arkasından hep onlar ve azgınlar o cehennemin içine fırlatılmaktadırlar....
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
Ve arkasından hep onlar (putlar ve azgınlar) o cehennemin içine fırlatılmaktadırlar....
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
Artık onlar ve azgınlar onun içine dökülüverilmiştir....
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
(94-95) Artık onlar da, o azgınlar da, İblîs orduları da topdan yüzleri koyun, (cehennemin) içerisine atılmışlardır. ...
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
(94-95) Artık onlar ve azgınlar ve İblis’in askerleri, hepsi oraya (Cehenneme) yüzüstü atılırlar....
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
Oraya; onlar ve azgınlar atılırlar....
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
(94-95) Artık onlar (putlar) ve o azgınlar orada (ateşlere) fırlatılmışlardır. Ve şeytanın bütün orduları da (o ateşe) atılmışlardır....
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
Onlar ve azgınlar tepetakla oraya atılırlar....
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
(94-95) Arkasından onlar da, o azgınlar da ve topyekûn İblis ordusu da cehenneme fırlatılır....
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
Onlar ve azgınlar, tepe taklak oraya atılırlar....
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
Artık onlar ve azgınlar onun içine dökülüverilmiştir....
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
Derken, Cehenneme tepetaklak atılırlar onlar da, azgınlar da....
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
Ardından onlar ve öteki azgınlar cehennemin içine tıkılmıştır....
Şüəra Suresi, 95. Ayet:
(94-95) Artık onlar ve o azgınlar ile İblis’in askerleri hepsi birden tepetakla oraya atılırlar....
Şüəra Suresi, 95. Ayet:
(94-95) Onlar, azginlar ve Iblis'in adamlari, hepsi, tepetakla oraya atilirlar....
Şüəra Suresi, 95. Ayet:
(94-95) Onlar, azgınlar ve İblis'in adamları, hepsi, tepetakla oraya atılırlar....
Şüəra Suresi, 95. Ayet:
(94-95) Artık onlar, o azgınlar ve İblis orduları, toptan oraya tepetaklak (cehenneme) atılırlar....
Şüəra Suresi, 95. Ayet:
(94-95) Artık onlar da, o azgınlar da, İblîs orduları da topdan yüzleri koyun, (cehennemin) içerisine atılmışlardır. ...
Şüəra Suresi, 95. Ayet:
(94-95) Artık onlar ve azgınlar ve İblis’in askerleri, hepsi oraya (Cehenneme) yüzüstü atılırlar....
Şüəra Suresi, 95. Ayet:
(94-95) Artık onlar (putlar) ve o azgınlar orada (ateşlere) fırlatılmışlardır. Ve şeytanın bütün orduları da (o ateşe) atılmışlardır....
Şüəra Suresi, 95. Ayet:
(94-95) Arkasından onlar da, o azgınlar da ve topyekûn İblis ordusu da cehenneme fırlatılır....
Şüəra Suresi, 224. Ayet:
1.
ve eş şuarâu
: ve şairler
2.
yettebiu-hum
: onlara tâbî olurlar
3.
el gâvune
: azgınlar
...
Şüəra Suresi, 224. Ayet:
Ve (Allah'a karşı olan) şairler; onlara (sadece) azgınlar tâbî olurlar....
Şüəra Suresi, 224. Ayet:
Şairlere ise haddi aşan azgınlar uyarlar....
Şüəra Suresi, 224. Ayet:
Akılsızlar, şaşkınlar, müşrikler, hain düşünceler taşıyan azgınlar, hak yoldan uzaklaşarak bozuk düzeni, helâki tercih edenler şâirlerin peşinden giderler....
Şüəra Suresi, 224. Ayet:
Şairlere ise azgınlar uyarlar....
Şüəra Suresi, 224. Ayet:
sairlere ancak azginlar uyar....
Şüəra Suresi, 224. Ayet:
(Sapık hayalci) şâirlere ise, ancak yozmuş azgınlar uyarlar....
Şüəra Suresi, 224. Ayet:
O şairlere gelince; onlara azgınlar uyar....
Şüəra Suresi, 224. Ayet:
Şairlere ise azgınlar uyar....
Şüəra Suresi, 224. Ayet:
O şuarâ’ya (şâirlere) gelince, onlara azgınlar uyar....
Şüəra Suresi, 224. Ayet:
Şairlere gelince; onlara da azgınlar uyar....
Şüəra Suresi, 224. Ayet:
Şairlere gelince, (onlar da kendi kendilerini aldatmaya yatkındırlar ve bu sebeple) onlara (da yalnızca) azgınlar uymaktadır....
Şüəra Suresi, 224. Ayet:
Şâirlere de azgınlar uyarlar....
Şüəra Suresi, 224. Ayet:
Ve şairler, onlara da azgınlar uyar....
Şüəra Suresi, 224. Ayet:
Şâ'irlere gelince onlara da azgınlar uyar....
Nəml Suresi, 24. Ayet:
'Onun ve kavminin Allah’ı bırakıp, yarattıkları içinden güneşe secde ettiklerini gördüm. Şeytan, şeytan tıynetli ahlâksız azgınlar, şeytanî güçler onlara amellerini süsleyip güzel göstermiş, onları doğru yoldan, İslâmî bir hayat tarzı yaşamaktan alıkoymuş. Hak dini tercih etmiyorlar.'...
Ənkəbut Suresi, 38. Ayet:
Âd ve Semûd kavimlerini de helâk ettik. Oturdukları yurtlarından, onların başına neler geldiğini anlamışsınızdır. Şeytan, şeytan tıynetli ahlâksız azgınlar, şeytanî güçler onlara yaptıkları işleri süsleyip güzel göstermişti. Onları doğru yoldan, İslâmî hayatı yaşamaktan alıkoymuş, Allah yolunu, Allah yolundaki faaliyetleri engellemişti. Oysa onlar da, hakkı bâtıldan ayırıp görebilecek, anlayabilecek durumdaydılar....
Loğman Suresi, 21. Ayet:
Onlara: 'Allah’ın indirdiğine, Kur’ân’daki hükümlere uyun!' denildiğinde, 'Hayır! Biz bildiğimiz, gördüğümüz, atalarımızın hayat tarzına uyarız.' derler. Ya şeytan, şeytan tıynetli ahlâksız azgınlar, şeytanî güçler onları körüklenen alev püsküren ateşin azâbına çağırıyor ise, o zaman da mı atalarının izinden gidecekler?...
Fatir Suresi, 6. Ayet:
Şeytan, şeytan tıynetli ahlâksız azgınlar, şeytanî güçler sizin düşmanınızdır. Siz de, Allah’a itaatte musır olarak ona düşmanlığa devam edin. O, kendi taraftarlarını, kesinlikle, körüklenen, alev püsküren Cehennem ehlinden olmaya çağırır....
Saffat Suresi, 30. Ayet:
«Ve bizim size karşı bir hakimiyetimiz de yoktu. Bilakis siz azgınlar güruhu idiniz.»...
Saffat Suresi, 30. Ayet:
«Ve bizim size karşı bir haakimiyyetimiz de yokdu. Bil'akis siz (de bizim gibi) azgınlar güruhu idiniz». ...
Saffat Suresi, 30. Ayet:
'Hem bizim için, sizin üzerinizde bir güç yoktu. Bil'akis (siz), bir azgınlar topluluğu idiniz.'...
Saffat Suresi, 30. Ayet:
Bizim, sizin üstünüzde bir hakimiyetimiz de yoktu. Aksine siz, azgınlar topluluğu oldunuz....
Saffat Suresi, 30. Ayet:
'Sizi zorlayacak bir gücümüz yoktu. Kendiniz bir azgınlar güruhu olup çıktınız....
Saffat Suresi, 32. Ayet:
1.
fe
: artık, öyleyse, böylece, evet
2.
agveynâ-kum
: sizi biz azdırdık
3.
innâ
: muhakkak biz, gerçekten biz
4.
kun-nâ
Saffat Suresi, 32. Ayet:
Evet, sizi biz azdırdık. Gerçekten biz azgınlar olmuştuk....
Saffat Suresi, 32. Ayet:
Evet, sizi biz azdırdık. Çünkü biz kendimiz azgınlar idik....
Saffat Suresi, 32. Ayet:
Sizi azdırdık; çünkü biz de azgınlardan olmuştuk....
Sad Suresi, 53. Ayet:
(53-55) İşte hesap günü için vaad olunmuş olduğunuz şeyler bunlardır (denilecektir). Şüphe yok ki bu, elbette Bizim rızkımızdır. Bunun için bir tükenmek yoktur. Bu, böyle ve şüphe yok ki, azgınlar için de elbette dönüp gidilecek bir yaramaz yer vardır....
Sad Suresi, 54. Ayet:
(53-55) İşte hesap günü için vaad olunmuş olduğunuz şeyler bunlardır (denilecektir). Şüphe yok ki bu, elbette Bizim rızkımızdır. Bunun için bir tükenmek yoktur. Bu, böyle ve şüphe yok ki, azgınlar için de elbette dönüp gidilecek bir yaramaz yer vardır....
Sad Suresi, 55. Ayet:
1.
hâzâ
: bu
2.
ve inne
: ve şüphesiz, muhakkak
3.
li et tâgîne
: azgınlar için
4.
le
: elbette
Sad Suresi, 55. Ayet:
(Cennettekilerin durumu) bu. Ve muhakkak ki azgınlar için elbette şerrli (kötü) bir meab (sığınak) vardır....
Sad Suresi, 55. Ayet:
(55-56) İşte böyle! Şüphesiz azgınlar için elbette kötü bir dönüş yeri, cehennem vardır. Onlar oraya girerler. Orası ne kötü bir yataktır!...
Sad Suresi, 55. Ayet:
Şu da var: Ve şüphe yok ki azgınlara elbette dönülüp gidilecek en kötü bir yer mevcut....
Sad Suresi, 55. Ayet:
Bu böyle; ama azgınlara kötü bir gelecek vardır....
Sad Suresi, 55. Ayet:
Bunlar ilâhî emirlere yapışanların mükâfatıdır. Azgınlara kötü bir gelecek vardır....
Sad Suresi, 55. Ayet:
Bu böyledir. Azgınlar için ise en kötü bir varış yeri vardır....
Sad Suresi, 55. Ayet:
Bu (böyle işte); gerçekten azgınlar için de muhakkak varılacak kötü bir yer vardır....
Sad Suresi, 55. Ayet:
Bu, müminlere mahsustur. Azgınların dönüb varacağı yer ise, muhakkak ki fena bir yerdir....
Sad Suresi, 55. Ayet:
Bu boyle; ama azginlara kotu bir gelecek vardir....
Sad Suresi, 55. Ayet:
Bu böyle; ama azgınlara kötü bir gelecek vardır....
Sad Suresi, 55. Ayet:
Bu böyle; ama azgınlara kötü bir gelecek vardır....
Sad Suresi, 55. Ayet:
Bu böyledir; azgınlar ise kötü bir yeri hakederler....
Sad Suresi, 55. Ayet:
Bu böyle, şübhesiz azgınlar için de fena bir istikbal (şer bir meâb) var...
Sad Suresi, 55. Ayet:
Bu böyledir. Şüphesiz azgınlar için de kötü bir gelecek vardır....
Sad Suresi, 55. Ayet:
Bu, böyledir. Şüphesiz azgınlar için de fena bir gelecek vardır....
Sad Suresi, 55. Ayet:
Bu böyledir; ancak azgınlara kötü bir gelecek vardır....
Sad Suresi, 55. Ayet:
Bu (böyle işte); gerçekten azgınlar için de muhakkak kötü bir dönüş yeri (meab) vardır....
Sad Suresi, 55. Ayet:
Bu, (ehl-i cennete mahsusdur). Azgınların gideceği yer ise muhakkak en kötü (bir merci) dir: ...
Sad Suresi, 55. Ayet:
(55-56) Bu (böyledir)! Şübhesiz ki azgınlar için de elbette kötü dönüş yeri, Cehennem vardır; oraya girerler. Artık o ne kötü yataktır!...
Sad Suresi, 55. Ayet:
Bu böyle. Azgınlar için de sonucun en kötüsü vardır....
Sad Suresi, 55. Ayet:
(53-55) İşte hesap günü için vaad olunmuş olduğunuz şeyler bunlardır (denilecektir). Şüphe yok ki bu, elbette Bizim rızkımızdır. Bunun için bir tükenmek yoktur. Bu, böyle ve şüphe yok ki, azgınlar için de elbette dönüp gidilecek bir yaramaz yer vardır....
Sad Suresi, 55. Ayet:
Bu böyle! Şüphesiz ki azgınlar için çok kötü bir dönüş yeri vardır....
Sad Suresi, 55. Ayet:
İşte şu da azgınlar için kötü bir gelecek......
Sad Suresi, 55. Ayet:
(55-56) İşte bu, mutlularadır. Ama azgınlara kötü bir âkıbet vardır ki o da girip yanacakları cehennemdir. Ne kötü bir yataktır o!...
Sad Suresi, 55. Ayet:
Bu böyledir; fakat azgınlara da en kötü bir gelecek vardır:...
Sad Suresi, 55. Ayet:
Bu (böyle işte); gerçekten azgınlar için de muhakkak varılacak kötü bir yer vardır....
Sad Suresi, 55. Ayet:
Bu sakınanlar içindir; azgınlar için ise varılacak kötü bir yer vardır....
Sad Suresi, 55. Ayet:
Bu, budur! Azgınlara da kötü bir gelecek vardır elbette!...
Sad Suresi, 56. Ayet:
(55-56) İşte böyle! Şüphesiz azgınlar için elbette kötü bir dönüş yeri, cehennem vardır. Onlar oraya girerler. Orası ne kötü bir yataktır!...
Sad Suresi, 56. Ayet:
(55-56) Bu (böyledir)! Şübhesiz ki azgınlar için de elbette kötü dönüş yeri, Cehennem vardır; oraya girerler. Artık o ne kötü yataktır!...
Sad Suresi, 56. Ayet:
(55-56) İşte bu, mutlularadır. Ama azgınlara kötü bir âkıbet vardır ki o da girip yanacakları cehennemdir. Ne kötü bir yataktır o!...
Sad Suresi, 59. Ayet:
(Azgınların elebaşlarına:) 'İşte bunlar, sizinle berâber körü körüne (ateşe) girecek bir topluluktur' (denilir). (Fakat reisler:) 'Onlar rahat yüzü görmesin! Çünki onlar (kendileri hak ettiği için) ateşe gireceklerdir' (derler)....
Sad Suresi, 62. Ayet:
(Azgınlar) derler: «Kendilerini (dünyâda) bayağılardan saydığımız adamları neye görmüyoruz»? ...
Sad Suresi, 62. Ayet:
(Azgınların reisleri) yine derler ki: 'Bize ne oldu ki, (dünyada iken) kendilerini kötülerden saymakta olduğumuz adamları (fakir Müslümanları burada aramızda)göremiyoruz?'...
Sad Suresi, 62. Ayet:
Ve (azgınlar) derler ki: «Bize ne oluyor ki, birtakım erkekleri görüyoruz ki, biz onları en şerli kimselerden sayar idik?»...
Sad Suresi, 62. Ayet:
(62-63) Azgınlar: "Neden acaba, derler, dünyada kendilerini değersiz saydığımız birtakım adamları burada görmüyoruz? Aklımız sıra, onlarla alay ederdik! Yoksa gözlerimiz onlardan kaydı da onun için mi kendilerini göremiyoruz?"...
Sad Suresi, 63. Ayet:
(62-63) Azgınlar: "Neden acaba, derler, dünyada kendilerini değersiz saydığımız birtakım adamları burada görmüyoruz? Aklımız sıra, onlarla alay ederdik! Yoksa gözlerimiz onlardan kaydı da onun için mi kendilerini göremiyoruz?"...
Zümər Suresi, 60. Ayet:
Diriliş günü, ALLAH hakkında yalan uyduranların suratlarını asık görürsün. Cehennem, azgınlara tam uygun bir yer değil midir?...
Məhəmməd Suresi, 25. Ayet:
Doğru, hak yol, Allahın kitap ve peygamberle gösterdiği yol, kendilerine açıkça belli olduktan sonra, gerisin geri, İslâm dışı hayatlarına küfre dönenlere, şeytan, şeytan tıynetli ahlâksız azgınlar, şeytanî güçler kötülüklerini güzel göstermiş, onları tûl ü emele, olmayacak isteklere sevketmiştir....
Zariyat Suresi, 34. Ayet:
'Bu taşlar, cahilce davranarak kural tanımayan azgınlar, haddi aşanlar için Rabbinin katında damgalanarak, yağdırılacaktır.'...
Tur Suresi, 32. Ayet:
Yahud bunu kendilerine akılları mı emrediyor, yoksa onlar azgınlar güruhu mudur? ...
Tur Suresi, 32. Ayet:
Yoksa onlara bunu (bu iftirâlarını) akılları mı emrediyor? Yoksa onlar, bir azgınlar topluluğu mudur?...
Tur Suresi, 32. Ayet:
Bunu akılları mı söyletiyor, yoksa onlar sırf bir azgınlar güruhu mu?...
Qəmər Suresi, 30. Ayet:
(Bu azgınlara) azabım ve uyarılarım nasıl oldu?...
Qəmər Suresi, 30. Ayet:
(Bu azgınlara) azabım ve uyarılarım nasıl oldu!...
Hədid Suresi, 14. Ayet:
İkiyüzlü dönekler, mü'minlere : «Biz sizinle beraber değil miydik ?» diye seslenirler. Onlar da: «Evet, beraberdik, ama siz kendinizi fitne unsuru yaptınız; (mü'minlerin başına gelmesini istediğiniz kötülüğü ve kurduğunuz tuzağı) gözleyip şüphe içinde kaldınız. Kuruntularınız sizi iyice aldattı. Allah'ın emri (azabı) gelinceye kadar bu hâliniz devam etti. Aldatıcı azgınlar sizi Allah'a karşı aldatıp ayarttılar....
Mücadilə Suresi, 10. Ayet:
Fısıltı yayarak ortalık bulandırmak şeytandandır, şeytan tıynetli ahlâksız azgınlardandır, şeytanî güçlerdendir. İman edenleri üzmek için böyle yaparlar. Allah’ın koyduğu düzenin yasalarına uygun olarak iradesi tecellî etmeden, onlara hiçbir zarar da veremezler. Mü’minler, yalnızca Allah’a dayanıp güvenirler, işlerini Allah’a havale ederler....
Mücadilə Suresi, 19. Ayet:
Şeytan, şeytan tıynetli ahlâksız azgınlar, şeytanî güçler onları etkisine almış ve onlara Allah’ı anmayı, Allah’ı zikri, Kur’ân’ı, İslâm’ı tebliği, Allah’a itaati ve şükrü unutturmuştur. Onlar şeytanın yandaşlarıdır. Unutmayın, şeytanın yandaşları, işte onlar hüsrana uğrayanlardır....
Nəbə Suresi, 21. Ayet:
(21-23) Şüphesiz cehennem, bir gözetleme yeridir; azgınlar için, içinde çağlar boyu kalacakları bir dönüş yeridir....
Nəbə Suresi, 21. Ayet:
(21-22) Cehennem, yalnız azgınları bekleyen yerdir. Dönecekleri yer orasıdır....
Nəbə Suresi, 21. Ayet:
(21-22) Şüphesiz, azgınların barınağı olacak cehennem pusuda beklemektedir....
Nəbə Suresi, 22. Ayet:
1.
li et tâgîne
: azgınlar için, azgınlara
2.
meâben
: meab, sığınılacak yer olarak
...
Nəbə Suresi, 22. Ayet:
Azgınlar için meab (sığınılacak yer) olarak....
Nəbə Suresi, 22. Ayet:
(21-23) Şüphesiz cehennem, bir gözetleme yeridir; azgınlar için, içinde çağlar boyu kalacakları bir dönüş yeridir....
Nəbə Suresi, 22. Ayet:
Azgınların barınacağı yerdir (cehennem)....
Nəbə Suresi, 22. Ayet:
Tuğyan edenler (azgınlar; zâlimler, Sünnetullâh'a göre korunma çalışmaları yapmayanlar) için yerleşim alanıdır!...
Nəbə Suresi, 22. Ayet:
Azgınlar, Allah’ın emirlerine karşı gelenler için varılacak yer, hisar zindan olacak....
Nəbə Suresi, 22. Ayet:
Azgınların varacakları yerdir....
Nəbə Suresi, 22. Ayet:
(21-22) Cehennem, yalnız azgınları bekleyen yerdir. Dönecekleri yer orasıdır....
Nəbə Suresi, 22. Ayet:
(21-22) Şüphesiz, azgınların barınağı olacak cehennem pusuda beklemektedir....
Nəbə Suresi, 22. Ayet:
Azgınlar için bir varış yeri olarak......
Nəbə Suresi, 22. Ayet:
Azgınlar için bir meâb...
Nəbə Suresi, 22. Ayet:
Azgınlara bir barınak olmuştur....
Nəbə Suresi, 22. Ayet:
Azgınlar için son varılacak yer olmuştur....
Nəbə Suresi, 22. Ayet:
Orası azgınların varacağı yerdir....
Nəbə Suresi, 22. Ayet:
Azgınların dönüb dolaşıb girecekleri bir yerdir. ...
Nəbə Suresi, 22. Ayet:
Azgınlar için varılacak bir yerdir!...
Nəbə Suresi, 22. Ayet:
Azgınlar için varılacak bir yer....
Nəbə Suresi, 22. Ayet:
Azgınlar için bir dolaşılıp gidilecek yerdir....
Nəbə Suresi, 22. Ayet:
Azgınların dönüp varacakları yerdir....
Nəbə Suresi, 22. Ayet:
Azgınların varacağı yerdir.....
Nəbə Suresi, 22. Ayet:
Azgınların dönüp dolaşıp varacakları yuvalarıdır....
Nəbə Suresi, 22. Ayet:
Azgınların varacağı yerdir....
Nəbə Suresi, 22. Ayet:
Azgınların yeridir....
Nəbə Suresi, 22. Ayet:
Azgınlar için bir barınak....
Nəbə Suresi, 23. Ayet:
(21-23) Şüphesiz cehennem, bir gözetleme yeridir; azgınlar için, içinde çağlar boyu kalacakları bir dönüş yeridir....
Nəbə Suresi, 23. Ayet:
(Azgınlar) orada çağlar boyu kalacaklar,...
Nəbə Suresi, 23. Ayet:
(23-26) (Azgınlar) orada çağlar boyu kalırlar, orada bir serinlik ya da (susuzluk gideren) bir içecek tatmazlar, ancak (dünyada yaptıklarına) uygun karşılık olarak kaynar su ve irin tadarlar....
Nəbə Suresi, 24. Ayet:
(23-26) (Azgınlar) orada çağlar boyu kalırlar, orada bir serinlik ya da (susuzluk gideren) bir içecek tatmazlar, ancak (dünyada yaptıklarına) uygun karşılık olarak kaynar su ve irin tadarlar....
Nəbə Suresi, 25. Ayet:
(23-26) (Azgınlar) orada çağlar boyu kalırlar, orada bir serinlik ya da (susuzluk gideren) bir içecek tatmazlar, ancak (dünyada yaptıklarına) uygun karşılık olarak kaynar su ve irin tadarlar....
Nəbə Suresi, 26. Ayet:
(23-26) (Azgınlar) orada çağlar boyu kalırlar, orada bir serinlik ya da (susuzluk gideren) bir içecek tatmazlar, ancak (dünyada yaptıklarına) uygun karşılık olarak kaynar su ve irin tadarlar....
Naziat Suresi, 37. Ayet:
Azgınlara,...
Mutəffifin Suresi, 12. Ayet:
Buna "yalan" diyenler, ancak zalimler, azgınlar, günaha dadananlardır....
Şəms Suresi, 12. Ayet:
En azgınları ayaklanmıştı....
Şəms Suresi, 12. Ayet:
En azgınları ileri atılınca,...
Şəms Suresi, 12. Ayet:
En azgınları ileri tıldığında....
Şəms Suresi, 12. Ayet:
içlerinden en onulmaz azgınları, (zulüm yapmak için) ileri atılırken,...
Şəms Suresi, 12. Ayet:
En azgınları ileri atılmıştı....
Leyl Suresi, 15. Ayet:
(öyle bir ateş ki) kimse girmez, en onulmaz azgınlar dışında,...
Leyl Suresi, 16. Ayet:
hakikati yalanlayan ve (ondan) yüz çeviren (azgınlar)....
Yasin Suresi, 65. Ayet:
Bugün onların (o inkarcı azgınların, sapık döneklerin) ağızlarını mühürleriz. Neler işleyip elde ettiklerini (ortaya dökmek için) bizimle (onların ağzı değil) elleri konuşur, ayakları da şâhidlikte bulunur....
Zuxruf Suresi, 62. Ayet:
'Şeytan, şeytan tıynetli ahlâksız azgınlar, şeytanî güçler sizi doğru, muhkem yoldan alıkoymasın. O sizin için açık bir düşmandır.'...
Qaf Suresi, 25. Ayet:
'Hayra, hayırlı işlere, Kur’ân öğretimine, Kur’ân hükümlerine, Kur’ân ilkeleriyle yaşamaya, İslâm’a, müslümanlara bütün güçleriyle engel olanları, azgınları, saldırganları, insanları şüpheye düşürerek güven ortamını bozanları, hak kitaba, Kur’ân’a karşı sû-i zanları-art niyetleriyle beslenen şüphecileri atın.'...
Zariyat Suresi, 53. Ayet:
Hepsi de bu sözü birbirine tavsiye mi ettiler? Doğrusu onlar hep azgınlar topluluğudur....
Zariyat Suresi, 53. Ayet:
Hepsi de bunu birbirine tavsiye mi etdiler?! Hayır, onlar (umumiyyetle) azgınlar güruhunun ta kendileridir. ...
Zariyat Suresi, 53. Ayet:
Bunu birbirlerine tavsiye mi ettiler (de aynı şeyi söylüyorlar)? Hayır! Onlar, bir azgınlar topluluğudur....
Zariyat Suresi, 53. Ayet:
Yoksa birbirlerine akıl mı verdiler? Hayır, onlar bir azgınlar topluluğu da ondan....
Qələm Suresi, 31. Ayet:
Dediler ki: 'Yazık bize! Doğrusu biz azgınlarmışız....
Qələm Suresi, 31. Ayet:
Dediler ki: “-Yazıklar olsun bizler azgınlarmışız....
Qələm Suresi, 31. Ayet:
Yazıklar olsun bize! Doğrusu biz azgınlarmışız....
Qələm Suresi, 31. Ayet:
Yazıklar olsun bizlere, bizler doğrusu azgınlarmışız...
Qələm Suresi, 31. Ayet:
Yazıklar olsun bizlere; bizler doğrusu azgınlarmışız....
Qələm Suresi, 31. Ayet:
Yazıklar olsun bize, dediler, biz azgınlarmışız....
Qələm Suresi, 31. Ayet:
«Yazıklar olsun bize, dediler, hakıykaten biz azgınlarmışız». ...
Qələm Suresi, 31. Ayet:
Dediler ki: Yazıklar olsun bize, doğrusu biz; azgınlardanmışız....
Qələm Suresi, 31. Ayet:
-Yazıklar olsun bize, azgınlardan olduk, dediler....
Qələm Suresi, 31. Ayet:
"Yazık bize, dediler, biz azgınlarmışız!"...
Qələm Suresi, 31. Ayet:
"Yazıklar olsun bize, dediler, biz gerçekten azgınlarmışız."...
Qələm Suresi, 30. Ayet:
(30-32) "Sonra döndüler, birbirlerini kınıyorlardı: “Yazıklar olsun bizlere! Bizler gerçekten kendini firavun gibi gören azgınlarmışız, umarız ki Rabbimiz bize onun yerine daha hayırlısını verir; gerçekten biz bütün ümidimizi Rabbimize çeviriyoruz.” "...
Qələm Suresi, 31. Ayet:
(30-32) "Sonra döndüler, birbirlerini kınıyorlardı: “Yazıklar olsun bizlere! Bizler gerçekten kendini firavun gibi gören azgınlarmışız, umarız ki Rabbimiz bize onun yerine daha hayırlısını verir; gerçekten biz bütün ümidimizi Rabbimize çeviriyoruz.” "...
Qələm Suresi, 32. Ayet:
(30-32) "Sonra döndüler, birbirlerini kınıyorlardı: “Yazıklar olsun bizlere! Bizler gerçekten kendini firavun gibi gören azgınlarmışız, umarız ki Rabbimiz bize onun yerine daha hayırlısını verir; gerçekten biz bütün ümidimizi Rabbimize çeviriyoruz.” "...
Sad Suresi, 55. Ayet:
(55,56) "İşte! Şüphesiz azgınlar için de en kötü dönüş yeri; kendisine yaslandıkları cehennem vardır. –O ne kötü yataktır!– "...
Sad Suresi, 56. Ayet:
(55,56) "İşte! Şüphesiz azgınlar için de en kötü dönüş yeri; kendisine yaslandıkları cehennem vardır. –O ne kötü yataktır!– "...
Əraf Suresi, 175. Ayet:
Kendisine âyetlerimizi verdiğimiz, sonra da onlardan sıyrılıp çıkan, derken şeytânın peşine taktığı, böylece de azgınlardan oluveren o kişinin ciddî haberini onlara anlat. ...
Şüəra Suresi, 87. Ayet:
(87-91) "Ve yeniden diriltilen gün; mal ve oğulların sağlam bir kalple/gerçek imanla Allah’a gelenlerden başkasına yarar sağlamadığı ve cennetin Allah'ın koruması altına girenlere yaklaştırıldığı, azgınlar için de cehennemin açılıp gösterildiği gün beni rezil etme!” dedi. "...
Şüəra Suresi, 88. Ayet:
(87-91) "Ve yeniden diriltilen gün; mal ve oğulların sağlam bir kalple/gerçek imanla Allah’a gelenlerden başkasına yarar sağlamadığı ve cennetin Allah'ın koruması altına girenlere yaklaştırıldığı, azgınlar için de cehennemin açılıp gösterildiği gün beni rezil etme!” dedi. "...
Şüəra Suresi, 89. Ayet:
(87-91) "Ve yeniden diriltilen gün; mal ve oğulların sağlam bir kalple/gerçek imanla Allah’a gelenlerden başkasına yarar sağlamadığı ve cennetin Allah'ın koruması altına girenlere yaklaştırıldığı, azgınlar için de cehennemin açılıp gösterildiği gün beni rezil etme!” dedi. "...
Şüəra Suresi, 90. Ayet:
(87-91) "Ve yeniden diriltilen gün; mal ve oğulların sağlam bir kalple/gerçek imanla Allah’a gelenlerden başkasına yarar sağlamadığı ve cennetin Allah'ın koruması altına girenlere yaklaştırıldığı, azgınlar için de cehennemin açılıp gösterildiği gün beni rezil etme!” dedi. "...
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
(87-91) "Ve yeniden diriltilen gün; mal ve oğulların sağlam bir kalple/gerçek imanla Allah’a gelenlerden başkasına yarar sağlamadığı ve cennetin Allah'ın koruması altına girenlere yaklaştırıldığı, azgınlar için de cehennemin açılıp gösterildiği gün beni rezil etme!” dedi. "...
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
(94,95) "Sonra da putlar ve azgınlar ve İblisin/düşünce yetisinin askerleri; iyiden iyiye düşünmeden hareket edenler toptan cehennemin içine fırlatılmışlardır. "...
Şüəra Suresi, 95. Ayet:
(94,95) "Sonra da putlar ve azgınlar ve İblisin/düşünce yetisinin askerleri; iyiden iyiye düşünmeden hareket edenler toptan cehennemin içine fırlatılmışlardır. "...
Hicr Suresi, 41. Ayet:
(41-44) Allah dedi ki: “İşte bu Benim üzerime aldığım dosdoğru bir yoldur. Sana uyan azgınlardan başka, kullarımın üzerinde hiçbir zorlayıcı gücün yoktur. Şüphesiz ki onların hepsine vaat edilen yer de cehennemdir. Onun için yedi kapı vardır. O kapıların her biri için onlardan bir parça ayrılmıştır.” ...
Hicr Suresi, 42. Ayet:
(41-44) Allah dedi ki: “İşte bu Benim üzerime aldığım dosdoğru bir yoldur. Sana uyan azgınlardan başka, kullarımın üzerinde hiçbir zorlayıcı gücün yoktur. Şüphesiz ki onların hepsine vaat edilen yer de cehennemdir. Onun için yedi kapı vardır. O kapıların her biri için onlardan bir parça ayrılmıştır.” ...
Hicr Suresi, 43. Ayet:
(41-44) Allah dedi ki: “İşte bu Benim üzerime aldığım dosdoğru bir yoldur. Sana uyan azgınlardan başka, kullarımın üzerinde hiçbir zorlayıcı gücün yoktur. Şüphesiz ki onların hepsine vaat edilen yer de cehennemdir. Onun için yedi kapı vardır. O kapıların her biri için onlardan bir parça ayrılmıştır.” ...
Hicr Suresi, 44. Ayet:
(41-44) Allah dedi ki: “İşte bu Benim üzerime aldığım dosdoğru bir yoldur. Sana uyan azgınlardan başka, kullarımın üzerinde hiçbir zorlayıcı gücün yoktur. Şüphesiz ki onların hepsine vaat edilen yer de cehennemdir. Onun için yedi kapı vardır. O kapıların her biri için onlardan bir parça ayrılmıştır.” ...
Nəbə Suresi, 21. Ayet:
(21,22) Kuşkusuz cehennem, azgınlar için son varılacak yer olarak, gözetleme/pusu yeri olmuştur. ...
Nəbə Suresi, 22. Ayet:
(21,22) Kuşkusuz cehennem, azgınlar için son varılacak yer olarak, gözetleme/pusu yeri olmuştur. ...
Əraf Suresi, 175. Ayet:
Onlara ayələrimizi verdiyimiz kimsənin xəbərini oxu (anlat). Sonra o, ondan (ayələrdən) ayrıldı, artıq şeytan onu özünə tabe etdi. Beləcə o, zərər görənlərdən (
azğınlar
dan) oldu....
Yunus Suresi, 83. Ayet:
Bundan sonra, Fironun və onun əyanlarının onları bəlaya uğratması qorxusuyla Musaya (ə.s) qövmündən nəslindən (gənclərindən) başqası iman etmədi. Şübhəsiz ki, Firon yer üzündə üstün idi (çox kibirli, qəddar hakim idi). Həqiqətən o, müsriflərdən idi (həddi aşan
azğınlar
dan idi)....
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
Cəhənnəm
azğınlar
a aşkar olaraq göstərildi....
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
Onlar (bütpərəstlər) və
azğınlar
, cəhənnəmə üzü üstə (burunları yerə sürtünərək) atılarlar....
Şüəra Suresi, 224. Ayet:
Şairlərə (yalnız)
azğınlar
tabe olarlar....
Saffat Suresi, 32. Ayet:
Bəli, sizi biz azdırdıq. Həqiqətən biz
azğınlar
olmuşduq....
Sad Suresi, 55. Ayet:
(Cənnətdəkilərin vəziyyəti) budur. Şübhəsiz ki,
azğınlar
üçün əlbəttə şərli (pis) bir sığınacaq vardır....
Nəbə Suresi, 22. Ayet:
Azğınlar
üçün məab (sığınılacaq yer) olaraq....
Şəms Suresi, 12. Ayet:
Onların ən
azğınlar
ı (dəvəni kəsmək üçün) ortaya atılınca....
Hicr Suresi, 42. Ayet:
Şübhəsiz ki, qullarım üzərində sənin heç bir hökmün yoxdur. Yalnız sənə uyan
azğınlar
istisnadır”....
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
Cəhənnəm də
azğınlar
a göstərilər....
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
Onlar
azğınlar
la birlikdə oraya (Cəhənnəmə) atılarlar,...
Şüəra Suresi, 224. Ayet:
Şairlərə gəldikdə isə, onlara ancaq
azğınlar
uyar....
Sad Suresi, 55. Ayet:
Bax belə! Şübhəsiz ki,
azğınlar
ı da çox pis qayıdış yeri gözləyir –...
Hicr Suresi, 42. Ayet:
Həqiqətən, Mənim bəndələrimin üzərində yoxdur sənin üçün hökm, ancaq o kəslərdən başqa ki, sənə itaət etdilər və
azğınlar
dandırlar....
Hicr Suresi, 56. Ayet:
Dedi: «
Azğınlar
dan başqa kim öz Rəbbinin rəhmətindən ümidsiz olar?...
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
və göstərildi cəhənnəm
azğınlar
a! ...
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
Üzləri üstə atılarlar ora onlar və
azğınlar
...
Şüəra Suresi, 224. Ayet:
Və şairlər – tabedir onlara lağ-lağı danışanlar
azğınlar
. ...
Sad Suresi, 28. Ayet:
Yoxsa edərik Biz o kəsləri ki, inanırlar və əməli salehdirlər, oxşar o kəslərlə ki, ərzdə fəsad edirlər? Yoxsa müttəqiləri
azğınlar
la bərabər edərik?...
Bəqərə Suresi, 198. Ayet:
(Həcc əsnasında) Rəbbinizdən mərhəmət və ruzi diləməyinizdə sizə heç bir günah yoxdur. Ərəfatdan (Məş’ərə tərəf) axışarkən Məş’ərül-Həram (dağın)ın yanında (Müzdəlifə çölündə) Allahı yada salın. Sizi hidayət etməsinin şükrü olaraq Onu yada salın və əslində siz bundan əvvəl
azğınlar
dan idiniz....
Nisa Suresi, 60. Ayet:
Məgər sənə nazil olana və səndən əvvəlkilərə (keçmiş peyğəmbərlərə) iman gətirdiklərini güman edən, lakin (mübahisə zamanı) mühakiməni ona qarşı kafir olmaları əmr olunmuş
azğınlar
ın (kafirlərin azğın hakimlərinin) yanına aparmaq istəyən kəsləri görmədin?! Şeytan onları uzun-uzadı bir zəlalətlə azdırmaq istəyir....
Ənfal Suresi, 38. Ayet:
Kafirlərə de: «Əgər (küfrdən) əl çəksələr (və İslamı qəbul etsələr) keçənlər (günahlarına görə çəkməli olduqları cəzalar, əməllərinin qəzası, kəffarələr, Allaha olan borcları və axirət əzabları) onlara bağışlanar. (Amma) əgər (küfrə və haqq ilə mübarizəyə) qayıtsalar, şübhəsiz, (Bizim) əvvəlkilərin (barəsindəki) yolu(muz, Bizim itaətsiz
azğınlar
ı həlak və məhv etmək barəsindəki ənənəvi qanunumuz) keçmişdir (və bunlarla da elə rəftar edərik).»...
Hud Suresi, 110. Ayet:
Şübhəsiz, Biz Musaya (səmavi) kitab verdik. Beləliklə onun barəsində (ümməti tərəfindən onun qəbul olunmasında, ümmətinin alimləri tərəfindən isə onun məzmununda) ziddiyyət yarandı. Əgər sənin Rəbbinin (
azğınlar
a dəlil-sübutu tamamlamaq üçün müəyyənləşdirilmiş vaxta qədər möhlət verilməsi barəsindəki əzəldən) keçmiş hökmü olmasaydı onların arasında mütləq hökm olunardı (və işləri bitərdi). Həqiqətən onlar (səninlə müasir olan yəhudilər) bunun (Qur’anın) barəsində tərəddüd doğuran və qaranlıq gət...
Hicr Suresi, 42. Ayet:
«Və şübhəsiz, sənin Mənim bəndələrim üzərində heç bir hökmün yoxdur, (onlar yol seçməkdə həmişə ixtiyara malikdirlər), tamamilə sənə tabe olan
azğınlar
dan başqa»!...
Hicr Suresi, 56. Ayet:
Dedi: «Öz Rəbbinin rəhmətindən
azğınlar
dan başqa kim naümid olar?!»...
İsra Suresi, 16. Ayet:
Biz hər hansı bir cəmiyyəti (azğınlıqlarına görə) həlak etmək istəyəndə, onların böyüklərinə və əyyaşlarına (Qiyamətdə bəhanə gətirmələrinə yer qoymamaq üçün bir daha Allaha itaət etmələrini) əmr edərik (yaxud onların dünyadakı imkanlarını artırarıq). Belə olduqda onlar həmin mühitdə Allaha qarşı itaətsizlik edərlər (və digər təbəqələr də onlara tabe olarlar, yaxud onların günahlarına razı olarlar). Beləliklə Bizim (
azğınlar
ı məhv etməkdən ibarət) qəti və əzəli hökmümüz onların barəsində gerçəkl...
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
Cəhənnəm də
azğınlar
a aşkar olar....
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
Beləliklə, (ibadət etdikləri) o tanrılar və
azğınlar
bir-birinin ardınca, üzü üstə atılarlar....
Şüəra Suresi, 224. Ayet:
(Peyğəmbər şair deyildir) şairlərə yalnız
azğınlar
tabe olarlar (uyarlar)....
Nəml Suresi, 48. Ayet:
Və o şəhərdə (şəhərin əşraflarından və
azğınlar
ından ibarət) doqquz nəfər (yaxud doqquz kiçik dəstə) var idi ki, yer üzündə fitnə-fəsad törədər və əsla yaxşı bir iş görməzdilər....
Sad Suresi, 55. Ayet:
Budur (təqvalıların vəziyyəti və yerləri)!
Azğınlar
üçün (isə) mütləq pis dönüş və ən pis dönüş yeri vardır....
Vaqiə Suresi, 51. Ayet:
Sonra siz ey (peyğəmbərlik və qiyaməti) inkar edən
azğınlar
!...
Ali-İmran Suresi, 90. Ayet:
Şübhəsiz, iman etdikdən sonra inkar edən, sonra da inkarda dərinə gedənlərin tövbələri əsla qəbul edilməyəcək. Onlar məhz
azğınlar
dır....
Əraf Suresi, 175. Ayet:
Ona ayələrimizi verdiyimiz halda onlardan uzaqlaşıb Şeytanın onu özünə tabe etdiyi, bu səbəblə də
azğınlar
dan olan kimsənin xəbərini onlara danış....
Hicr Suresi, 42. Ayet:
Azğınlar
dan sənə uyanlar xaricində qullarım üzərində sənin bir hakimiyyətin yoxdur”, – dedi....
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
Cəhənnəm isə
azğınlar
a göstəriləcək...
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
Artıq onlar və o
azğınlar
ilə hamısı birdən oraya atılarlar....
Şüəra Suresi, 224. Ayet:
Şairlərə isə həddi aşan
azğınlar
tabe olarlar....
Sad Suresi, 57. Ayet:
Bax belə. Şübhəsiz,
azğınlar
üçün, əlbəttə, pis bir qayıdış yeri,...
Nəbə Suresi, 22. Ayet:
Azğınlar
üçün...
Əraf Suresi, 145. Ayet:
Lövhələrdə [Tövratda] Biz onun üçün hər şeydən bir öyüd-nəsihət və hər şeyin təfsilatını yazdıq və (dedik): "Bunlardan möhkəm yapış və öz camaatına da əmr et ki, bunların ən yaxşısından yapışsınlar". Mən sizə
azğınlar
ın məskənini [cəhənnəmi] göstərəcəyəm!...
Şüəra Suresi, 130. Ayet:
Siz zorakılıq edəndə lap
azğınlar
kimi edirdiniz....
Sad Suresi, 55. Ayet:
Belə! Həddini aşmış
azğınlar
üçün isə pis bir sığınacaq -...
Bəqərə Suresi, 198. Ayet:
Rəbbinizdən bir nemət istəməyiniz günah deyil. Ərəfatdan; təhsil qurumlarından çıxıb axın-axın gedərkən, Məşərülhəramda; toxunulmaz şüur qazanma mərkəzində dərhal Allahı yad edin. Və Onu, Onun sizə göstərdiyi kimi yad edin. Və siz bundan əvvəl həqiqətən
azğınlar
dan idiniz....
Ali-İmran Suresi, 90. Ayet:
Şübhəsiz, iman gətirdikdən sonra küfr işləyən [Allahın məbud və rəbb olduğunu bilə-bilə inkar edən], sonra da küfrü [həqiqəti örtmək işini] artıran kəslərin səhvlərdən dönüşü qətiyyən qəbul olunmayacaq. Və onlar məhz
azğınlar
dır....
Ənam Suresi, 56. Ayet:
De ki: "Şübhəsiz ki, sizin, Allahın altındakılardan yalvardıqlarınıza ibadət etmək mənə qadağan edildi." De ki: "Mən, sizin boş, müvəqqəti arzularınıza uymaram. Əgər uysam,
azğınlar
dan olaram və mən, yönləndirildiyim doğru yola çatanlardan olmaram."...
Ənam Suresi, 77. Ayet:
Sonra ay doğduqda, görüb: "Bu, mənim Rəbbimdir" dedi. O da batdıqda, "And olsun ki, Rəbbim mənə doğru yolu göstərməsəydi, həqiqətən mən
azğınlar
dan olaram" dedi....
Əraf Suresi, 175. Ayet:
Ayələrimizi özünə verdiyimiz, sonra onlardan siyrilib çıxan, sonra, şeytanın öz arxasınca apardığı, beləliklə də
azğınlar
dan olan o adamın xəbərini onlara bildir....
Hicr Suresi, 42. Ayet:
Sənə uyan
azğınlar
dan başqa, bəndələrimin üzərində heç bir məcburedici gücün yoxdur. ...
Şüəra Suresi, 91. Ayet:
azğınlar
üçün də cəhənnəmin açılıb, göstərildiyi gün,...
Şüəra Suresi, 94. Ayet:
Sonra da bütlər,
azğınlar
birlikdə cəhənnəmin içinə fırladılmışdılar....
Vaqiə Suresi, 51. Ayet:
Sonra şübhəsiz ki, siz, ey
azğınlar
, dananlar! ...
Nəbə Suresi, 22. Ayet:
cəhənnəm,
azğınlar
üçün son məskən olaraq,...