Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Ənfal Suresi, 41. Ayet:
Əgər Allaha və haqq ilə
batilin
ayrıldığı gün olan iki ordunun bir-birilə qarşılaşdığı gün (Bədr döyüşü günü) bəndəmizə nazil etdiyimizə iman gətirmisinizsə, bilin ki, qənimət olaraq ələ keçirdiyiniz hər hansı bir şeyin beşdə biri Allaha, Peyğəmbərə, onun qohumlarına, yetimlərə, yoxsullara və yolda qalmış yolçulara aiddir. Allah hər şeyə qadirdir. (Yuxarıdakı ayədə keçən “Peyğəmbərin qohumları” mövzusunda alimlər ixtilafa düşmüşlər. Bir qismi onların Haşim və Müttəlib oğulları olduğunu, bir qis...
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Əksinə, Biz haqqı
batilin
üzərinə qoyarıq, o da onu yox edər. Bir də görərsən ki, batil yox olmuşdur. Allaha isnad etdiyiniz sifətlərə görə vay sizin halınıza!...
Ənfal Suresi, 41. Ayet:
(Ey möminlər!) Əgər siz Allaha və haqla
batilin
ayırd edildiyi gün – iki dəstənin bir-birilə qarşılaşdığı gün (Bədr günü) bəndəmizə (Muhəmmədə) nazil etdiyimizə (ayələrə) iman gətirmisinizsə, bilin ki, ələ keçirdiyiniz hər hansı qənimətin beşdə biri Allahın, Peyğəmbərin, onun qohum-əqrəbasının, yetimlərin, yoxsulların və müsafirlərindir (pulu qurtarıb yolda qalan yolçularındır). Allah hər şeyə qadirdir!...
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Xeyr, Biz batili haqla (küfrü imanla) rədd edərik (haqqı
batilin
təpəsinə atarıq) və o da onu (batili) yox edər. (Bir də baxıb görərsiniz ki) o yox olub getmişdir. (Batil sözlərlə Allaha) isnad etdiyiniz sifətlərə görə vay halınıza!...
Bəqərə Suresi, 185. Ayet:
Ramazan ayı, öyle bir aydır ki, o ayda insanlara doğru yolu gösteren ve açık âyetleri cami olup hak ile bâtılın arasını ayıran Kur'an-ı Azîm nâzil olmuştur. İmdi sizden Ramazan ayında hazır bulunan, o ayın orucunu tutsun. Ve hasta veya sefer halinde bulunursa, diğer günlerde o miktar oruç tutsun. Allah Teâlâ sizin için kolaylık ister, sizin için güçlük istemez. Malumdur ki oruç adedini ikmal edersiniz. Ve size hidâyet buyurmuş olduğundan dolayı Allah'a tekbirde bulunursunuz ve şükredersiniz....
Ali-İmran Suresi, 71. Ayet:
Ey kendilerine hakikat bilgisi gelmiş olanlar, niçin Hakk'ı bâtılın içinde gizleyip, bilip dururken Hakk'ı gizliyorsunuz?...
Əraf Suresi, 173. Ayet:
Yahut: 'Daha önce atalarımız ilahlığında, otoritesinde, mülkünde, tasarruflarında Allah’a ortak koştu. Biz onlardan sonra gelen bir nesiliz, onların izinden gittik. Şimdi o bâtıl yoldan gidenlerin, bâtılın hâkimiyetini temin için, hakkı baskı altına alan güç ve iktidar sahiplerinin yaptıkları yüzünden bizi helâk mi edeceksin?' diyerek itiraz edememeniz içindir....
Ənfal Suresi, 8. Ayet:
1.
li yuhıkka el hakka
: hakkın gerçekleşmesi için
2.
ve yubtıle el bâtıle
: ve bâtılın iptal olması, yok olması
3.
ve lev
: ve olsa (da)
4.
Ənfal Suresi, 8. Ayet:
Mücrimler kerih görse de hakkın gerçekleşmesi ve bâtılın yok olması için....
Ənfal Suresi, 8. Ayet:
Böylece de suçlular istemese de gerçeği gerçek olarak izhâr etmeyi ve bâtılın boşluğunu bildirmeyi murâd etmekteydi....
Ənfal Suresi, 8. Ayet:
Böylece O, hakkın (her zaman) hak olduğunu batılın da batıl olduğunu gösterecekti; bu günaha gömülüp gitmiş olanların hoşuna gitmese de....
Ənfal Suresi, 41. Ayet:
1.
va'lemû (ve ı'lemû)
: ve biliniz
2.
ennemâ
: ... olduğunu
3.
ganimtum
: ganimet aldınız
4.
min şey'in
: bir şey...
Ənfal Suresi, 41. Ayet:
Eğer Allah'a ve iki ordunun karşılaştığı gün, furkan günü (hak ve bâtılın ayrıldığı gün) kulumuza indirdiğimiz şeye inandıysanız, ganimet olarak bir şey aldığınız zaman artık onun beşte birinin muhakkak ki Allah'ın ve Resûl'ün ve yakınlarının ve yetimlerin ve miskinlerin ve yolculukta olanların olduğunu biliniz. Ve Allah, herşeye kaadirdir (gücü yetendir)....
Ənfal Suresi, 41. Ayet:
Bilin ki, ganimet olarak aldığınız herhangi bir şeyin beşte biri mutlaka Allah’a, Peygamber’e, onun yakınlarına, yetimlere, yoksullara ve yolculara aittir. Eğer Allah’a; hak ile batılın birbirinden ayrıldığı gün, (yani) iki ordunun (Bedir’de) karşılaştığı gün kulumuza indirdiklerimize inandıysanız (bunu böyle bilin). Allah, her şeye hakkıyla gücü yetendir....
Ənfal Suresi, 41. Ayet:
Ve iyice bilin ki ganîmet olarak elde ettiğiniz şeyin mutlaka beşte biri Allah'ın ve Peygamberin ve yakınların ve yetimlerin ve yoksulların ve yolda kalmışlarındır. Allah'a inanmışsanız ve hak ile bâtılın ayrıldığı, yâni iki ordunun birbiriyle buluştuğu gün kulumuza indirdiğimize iman etmişseniz ve Allah'ın her şeye gücü yeter....
Ənfal Suresi, 41. Ayet:
Eğer Allah'a ve hak ile bâtılın ayrıldığı gün, iki ordunun birbiri ile karşılaştığı gün (Bedir savaşında) kulumuza indirdiğimize inanmışsanız, bilin ki, ganimet olarak aldığınız herhangi bir şeyin beşte biri Allah'a, Resulüne, onun akrabalarına, yetimlere, yoksullara ve yolcuya aittir. Allah her şeye hakkıyla kadirdir....
Ənfal Suresi, 41. Ayet:
Eğer Allah’a, Allah’ı ilâh tanıyan, candan müslüman olarak Allah’a bağlanan, saygılı kulumuz Muhammed’e indirdiğimize, Kur’ân’a inanmışsanız, bilin ki, Hak ile bâtılın ayrıldığı, hakkın zaferinin tecelli ettiği, iki ordunun çarpıştığı gün, Bedir savaşında ganimet olarak aldığınız herhangi bir şeyin beşte biri Allah’a, Rasûlüne, onun akrabalarına, yetimlere, dullara, çevresi, çaresi olmayan yoksullara, göçmenlere ve yolda kalan muhtaç yolcuya aittir. Allah’ın her şeye gücü kudreti yeter....
Ənfal Suresi, 41. Ayet:
Allah'a ve (hakla batılın) ayrıldığı günde, iki topluluğun karşı karşıya geldiği o günde, kulumuza indirilmiş olana iman ediyorsanız bilin ki, ganimet olarak ele geçirdiklerinizin beşte biri Allah, Resulu, yakınlar,[7] yetimler, düşkünler ve yolda kalmış kişi içindir. Allah her şeye güç yetirendir....
Ənfal Suresi, 41. Ayet:
Bilin ki, 'ganimet olarak ele geçirdiğiniz' şeylerin beşte biri, muhakkak Allah'ın, Resûlün, yakınların, yetimlerin, yoksulların ve yolcunundur. Eğer Allah'a, hak ile batılın birbirinden ayrıldığı gün, iki ordunun karşı karşıya geldiği günde (Bedir'de) kulumuza indirdiğimize iman ediyorsanız (ganimeti böyle bölüşün). Allah, her şeye güç yetirendir....
Ənfal Suresi, 41. Ayet:
Biliniz ki, kâfirlerden ganimet olarak aldığınız her hangi bir şeyin muhakkak beşte biri Allah içindir. O da, Peygambere ve onun akrabasına, yetimlere, miskinlere ve yolda kalmışlara aittir; eğer siz Allah’a iman etmiş ve o hak ile bâtılın ayrıldığı Bedir günü, o iki ordunun birbiriyle çarpıştığı gün, kulumuza (Hazreti Peygambere) indirdiğimiz âyetlere iman etmişseniz. Allah her şeye kadirdir....
Ənfal Suresi, 41. Ayet:
Bilin ki (savaşda) elde ettiğiniz ganimetin beşte biri Allah içindir; Peygamber'e, yakınlarına, yetimlere, yoksullara ve yolda kalmışlara aittir. Eğer Allah'a, hak ile bâtılın birbirinden ayrılıp iyice belirgin hâle geldiği gün, iki ordunun karşılaştığı gün kulumuza indirdiğimiz âyetlere inanıyorsanız (bunu böyle kabul edin). Allah'ın kudreti her şeye yeter....
Ənfal Suresi, 41. Ayet:
Eğer Allah'a ve hak ile bâtılın ayrıldığı gün, iki ordunun birbiri ile karşılaştığı gün (Bedir savaşında) kulumuza indirdiğimize inanmışsanız, bilin ki, ganimet olarak aldığınız herhangi bir şeyin beşte biri Allah'a, Resûlüne, onun akrabalarına, yetimlere, yoksullara ve yolcuya aittir. Allah her şeye hakkıyla kadirdir....
Ənfal Suresi, 41. Ayet:
Şunu da bilin ki, eğer Allah'a ve hak ile batılın ayrıldığı gün, iki ordunun çarpıştığı gün kulumuza indirdiklerimize iman etmiş iseniz, ganimet olarak aldığınız herhangi birşeyin beşte biri Allah'ındır, peygambere, yakınlarına, yetimlere, yoksullara ve yolda kalmışlara aittir....
Ənfal Suresi, 41. Ayet:
Şunu da biliniz ki, ganimet olarak aldığınız her hangi bir şeyden beşte biri mutlaka Allah içindir. O da peygambere ve ona yakınlığı olanlara, yetimlere, miskinlere ve yolda kalmışlara aittir. Eğer siz Allah'a iman etmiş, hak ile batılın ayrıldığı o gün, iki ordunun karşı karşıya geldiği o (Bedir) günü kulumuza indirdiğimiz âyetlere iman getirmiş iseniz bunu böyle biliniz. Ve biliniz ki, Allah, herşeye kâdirdir....
Ənfal Suresi, 41. Ayet:
Bilin ki, 'ganimet olarak ele geçirdiğiniz' şeylerin beşte biri, mutlaka Tanrı'nın, elçinin, yakınların, yetimlerin, yoksulların ve yolcunundur. Eğer Tanrı'ya, hak ile batılın birbirinden ayrıldığı gün iki ordunun karşı karşıya geldiği günde (Bedir'de) kulumuza indirdiğimize inanıyorsanız (ganimeti böyle bölüşün). Tanrı her şeye güç yetirendir....
Ənfal Suresi, 41. Ayet:
Eğer Allah’a ve hak ile bâtılın ayrıldığı o gün, o iki ordunun (Bedir’de) karşılaştığı gün kulumuza indirdiklerimize îmân etmişseniz, bilin ki ganîmet olarak aldığınız herhangi bir şeyin beşte biri, artık şübhesiz Allah’a, peygambere, akrabâlar(ın)a, yetimlere, yoksullara ve yolda kalmışlara âiddir. Allah, herşeye hakkıyla gücü yetendir....
Ənfal Suresi, 41. Ayet:
Eğer Allah'a ve hak ile bâtılın ayrıldığı, iki ordunun birbiri ile karşılaştığı günde, kulumuza indirdiğimize inanmış iseniz, biliniz ki; ganimet olarak aldığınız herhangi bir şeyin beşte biri Allah'ın, Resul'ünün ve yakınlarının, yetimlerin, yoksulların, yolcularındır. Allah her şeye hakkıyla kâdirdir....
Ənfal Suresi, 41. Ayet:
Bir de malumunuz olsun ki savaşta elde ettiğiniz ganimetin beşte biri Allah’ındır. Yani Resulullâha, onun akrabalarına, yetimlere, yoksullara ve yolculara (gariplere) aittir. Eğer Allah’a ve iki ordunun karşılaştığı, hak ile batılın iyice açığa çıktığı o Bedir günü kulumuza indirdiğimiz âyetlere iman ediyorsanız, bu hükmü böylece kabul edeceksiniz. Allah her şeye kadirdir....
Ənfal Suresi, 41. Ayet:
Eğer Allah'a ve (hak ile bâtılın) ayrılma gününde, o iki topluluğun karşılaştığı (Bedir) gün(ün)de kulumuz(Muhammed)e indirdiğimiz(âyetler)e inanmışsanız bilin ki aldığınız ganimetlerin beşte biri, Allah'a, Elçisine ve (Allâh'ın Elçisi ile) akrabâlığı bulunan(lar)a, yetimlere, yoksullara ve yolcu(lar)a âittir. Allâh her şeye kâdirdir....
Ənfal Suresi, 41. Ayet:
Bilin ki, 'ganimet olarak ele geçirdiğiniz' şeylerin beşte biri, muhakkak Allah'ın, Resulün, yakınların, yetimlerin, yoksulların ve yolcunundur. Eğer Allah'a, hak ile batılın birbirinden ayrıldığı gün, iki ordunun karşı karşıya geldiği günde (Bedir'de) kulumuza indirdiğimize iman ediyorsanız (ganimeti böyle bölüşün) . Allah, her şeye güç yetirendir....
Ənfal Suresi, 41. Ayet:
Eğer Allah'a ve iki ordunun karşılaşıp hak ile bâtılın birbirinden ayrıldığı günde kulumuza indirdiğimize iman etmişseniz, bilin ki elinize geçen ganimetlerin beşte biri Allah'a, Peygambere, onun yakınlarına, yetimlere, yoksullara ve yolculara aittir. Allah ise herşeye kadirdir....
Hicr Suresi, 94. Ayet:
(Ey Şanlı Peygamber!) Artık sen ne ile emrolunuyorsan (onu hak ile bâtılın arasını) ayıracak şekilde ortaya koy. Allah'a ortak koşanlardan yüzçevir (de aldırış etme onlara)....
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
1.
bel
: hayır
2.
nakzifu
: atarız
3.
bi el hakkı
: hakkı
4.
alel bâtıli (alâ el bâtıli)
: bâtılın üzerine
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Hayır, Biz, hakkı bâtılın üzerine atarız. Böylece onu mahveder. O zaman o (bâtıl), zail olmuştur. Vasfettiğiniz (Allah'a isnat ettiğiniz) şeylerden dolayı size yazıklar olsun....
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Hayır, biz hakkı batılın üzerine atarız da beynini parçalar. Bir de bakarsın yok olup gitmiş. Allah’a karşı yakıştırdığınız nitelemelerden ötürü yazıklar olsun size!...
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Bilakis biz, hakkı bâtılın tepesine bindiririz de o, bâtılın işini bitirir. Bir de bakarsınız ki, bâtıl yok olup gitmiştir. (Allah'a) yakıştırdığınız sıfatlardan dolayı yazıklar olsun size!...
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Bilakis biz, Hakk'ı (hakikati) bâtılın (vehme dayalı fikirlerin) üzerine indiririz de, onun düşünce sistemini paramparça eder. . . Bir de bakarsın ki o can çekişerek yok olup gider. . . Tanımlamalarınızdan dolayı yazıklar olsun size!...
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Doğrusu, biz gerekçeli, hikmete dayalı, toplumda hakça düzeni gerçekleştirecek bu hak kitabın, Kur’ân’ın getirdiklerini, bâtılın başına başına vururuz, onun beynini parçalar. Bir de bakarsın ki, bâtıl o anda yok olup gitmiştir. Allah’a yakıştırdığınız sıfatlardan dolayı size yazıklar olsun....
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Hayır, biz hakkı batılın üzerine atarız da onun beynini parçalar. Bir de bakarsınız o yokolup gitmiştir. Nitelemelerinizden dolayı yazık size!...
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Hayır, biz hakkı batılın üstüne fırlatırız, o da onun beynini darmadağın eder. Bir de bakarsın ki, o, yok olup gitmiştir. (Allah'a karşı) Nitelendiregeldiklerinizden dolayı eyvahlar size....
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Hayır, biz hakkı bâtılın tepesine atarız da onu parçalar. Bir de bakarsın, o anda (bâtıl) mahvolmuştur. (Allah çocuk edinmiştir, melekler Allah’ın kızlarıdır, gibi) Allah’a isnad ettiğiniz (noksan) vasıflardan ötürü size yazıklar olsun!......
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Gercegi
batilin
basina carpariz ve onun beynini parcalar; boylece batil ortadan kalkar. Allah'a yakistirdiginiz vasiflardan oturu yaziklar olsun size!...
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Hayır, biz hakkı bâtılın üzerine fırlatırız da onun beynini parçalar; bir de bakarsın ki bâtıl yok oluvermiştir. (Allah'a yakıştırmaya çalıştıkları) vasıflardan dolayı çok, hem çok yazıklar olsun size!...
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Gerçeği batılın başına çarparız ve onun beynini parçalar; böylece batıl ortadan kalkar. Allah'a yakıştırdığınız vasıflardan ötürü yazıklar olsun size!...
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Bilakis biz, hakkı bâtılın tepesine bindiririz de o, bâtılın işini bitirir. Bir de bakarsınız ki, bâtıl yok olup gitmiştir. (Allah'a) yakıştırdığınız sıfatlardan dolayı yazıklar olsun size!...
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Hayır, biz gerçeği batılın üstüne atarız da onu tepeler ve yok eder. Yakıştırdıklarınızdan ötürü vay halinize....
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Hayır biz hakkı bâtılın tepesine fırlatırız da beynini parçalar, bir de bakarsın o anda mahvolmuştur, vay sizlere de o ettiğiniz vasıflardan...
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Hayır, Biz hakkı batılın tepesine fırlatırız da beynini parçalar, bir de görürsün ki, (batıl) o anda yok olup gitmiştir! Allah'a isnad ettiğiniz o nitelikler yüzünden vay sizlere....
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Hayır, biz hakkı batılın başına çarparız da onun beynini parçalar. Bir de bakarsın (batıl) o anda yok olup gitmiştir. Allah'a yakıştırdığınız vasıflardan ötürü size yazıklar olsun....
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Hayır, biz hakkı (gerçeği), batılın (eğriliğin), başına çarparız da batılın beyni parçalanır ve yok oluverir. Allah'a yakıştırdığınız uygunsuz sıfatlardan ötürü vay gele başınıza!...
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Hayır, biz hakkı batılın üstüne fırlatırız, o da onun beynini darmadağın eder. Bir de bakarsın ki, o, yok olup gitmiştir. (Tanrı'ya karşı) Nitelendiregeldiklerinizden dolayı eyvahlar size....
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Bil'akis hakkı, bâtılın üzerine atarız da onu parçalar; bir de bakarsın ki o (bâtıl)yok olmuştur. (Allah’a, yalan yanlış) isnâd etmekte olduğunuz vasıflardan dolayı vay sizin hâlinize!...
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Hayır Biz; gerçeği batılın tepesine indiririz de onun beynini parçalar. Bir de bakarsın ki; o, yok olup gitmiştir. Allah'a yakıştırdıklarınızdan dolayı yazıklar olsun size....
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Tersine, Biz (gerçek bir yaratma eylemiyle) hakkı batılın başına çarparız da bu onu paramparça eder ve böylece beriki yok olur gider. O halde, (Allah'a) yakıştırdığınız şeylerden ötürü yazıklar olsun size!...
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Hayır. Biz hakkı bâtılın üzerine atarız da onu parçalar da derhal yok olup gitmiş bulunur ve şiddetli azap olsun size, o tavsif ettiğiniz şeylerden dolayı....
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Hayır! Biz hakkı bâtılın tepesine şiddetle indirip atarız da, onun beynini parçalar. Bir de görürsünüz ki bâtıl yok olup gitmiştir. Allah'a yakıştırdığınız sıfatlardan dolayı yazıklar olsun size!...
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Bilakis, hakkı, batılın üzerine fırlatırız, o da onun beynini parçalar, böylece batıl sönüp gider. (Allah’a) isnat ettiğiniz vasıflardan dolayı yazıklar olsun size!...
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Hayır! Biz gerçeği söyler, gerçeği yaparız! Hakkı batılın tepesine indiririz de beynini parçalar, bir anda canı çıkar o batılın! Allah hakkındaki böyle boş düşüncelerinizden ötürü yuh aklınıza, yazıklar olsun size!...
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Hayır, biz hakkı bâtılın üstüne atarız da o onun beynini parçalar, derhal (bâtılın) canı çıkar. Allah'a yakıştırdığınız niteliklerden ötürü de vay siz(in haliniz)e!...
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Hayır, biz hakkı batılın üstüne fırlatırız, o da onun beynini darmadağın eder. Bir de bakarsın ki, o, yok olup gitmiştir. (Allah'a karşı) Nitelendiregeldiklerinizden dolayı eyvahlar size....
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Biz hakkı bâtılın üstüne öyle bir atarız ki, onu darmadağın eder ve bâtıl yok olup gider. Size de, Allah'a yakıştırdığınız şeyler yüzünden hayıflanmak kalır....
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Hayır, biz hakkı, bâtılın üzerine fırlatırız da o, onun beynini parçalar. Bir de bakarsın o yok olup gitmiştir. Yakıştırdığınız niteliklerden ötürü yazıklar olsun size!...
Həcc Suresi, 62. Ayet:
Bu böyle. Çünkü Allah, hakkın ta kendisidir. O’nu bırakıp da taptıkları ise batılın ta kendisidir. Şüphesiz ki Allah yücedir, büyüktür....
Həcc Suresi, 62. Ayet:
Böyledir. Çünkü Allah, hakkın ta kendisidir. O'nun dışındaki taptıkları ise bâtılın ta kendisidir. Gerçek şu ki Allah, evet O, uludur, büyüktür....
Həcc Suresi, 62. Ayet:
Bu böyledir. Çünkü Allah, hakkın kendisidir. O'ndan başka taptıkları ise batılın ta kendisidir ve Allah uludur, büyüktür....
Həcc Suresi, 62. Ayet:
İşte böyle; çünkü Allah, hakkın ta kendisidir. O'nun dışında, onların taptıkları ise, şüphesiz batılın ta kendisidir. Gerçekten Allah, yücedir, büyüktür....
Həcc Suresi, 62. Ayet:
Böyledir. Çünkü Allah, hakkın ta kendisidir. O'nun dışındaki taptıkları ise bâtılın ta kendisidir. Gerçek şu ki Allah, evet O, uludur, büyüktür....
Həcc Suresi, 62. Ayet:
İşte böyle; çünkü Tanrı, hakkın ta kendisidir. O'nun dışında, onların taptıkları ise, şüphesiz batılın ta kendisidir. Gerçekten Tanrı, yücedir, büyüktür....
Həcc Suresi, 62. Ayet:
Bu böyle... Çünkü Allah hakkın, gerçeğin ta kendisidir. Müşriklerin O’ndan başka yalvardıkları tanrılar ise batılın ta kendisidir ve tam anlamıyla yüce ve büyük olan da ancak Allah’tır....
Həcc Suresi, 62. Ayet:
İşte böyle; çünkü Allah, hakkın ta kendisidir. O'nun dışında onların kendilerine tapmakta oldukları ise, şüphesiz batılın ta kendisidir. Şüphesiz Allah, yücedir, büyüktür....
Həcc Suresi, 62. Ayet:
Bütün bunlar gösterir ki, Allah Hakkın tâ kendisi, Ondan başka dua ettikleri ise bâtılın tâ kendisidir; ve Allah herşeyden yüce, herşeyden büyüktür....
Həcc Suresi, 62. Ayet:
Evet böyledir! Çünkü Allah Hakk'ın ta kendisidir. O'nun berisinden yalvarıp çağırdıkları ise bâtılın ta kendisidir. Hiç kuşkusuz, Allah Aliyy'dir, Kebîr'dir....
Ənkəbut Suresi, 48. Ayet:
Sen Kur’ân indirilmeden önce, ne kitaptan okumayı bilirdin, ne de sağ elinle yazı yazabilirdin. Eğer öyle olsaydı, bâtıl yolda gidenler, bâtılın hâkimiyetini temin için hakkı baskı altında tutan güç ve iktidar sahipleri elbette kuşku duyarlardı....
Rum Suresi, 31. Ayet:
(Batılın her türünden yüz çevirip) yalnız ona yönelin ve O’na karşı sorumluluğunuzun bilincinde olun; ibadet ve duanızın istikametini doğrultun; ve asla O’ndan başkasına ilâhlık atfedenlerden olmayın!...
Səba Suresi, 26. Ayet:
De ki: "Rabbimiz (kıyamet günü) bizi bir arada toplayacak, sonra da hak ile aramızı ayıracaktır. O, (gerçek hükmünü vererek hak ile batılın arasını) açandır, (her şeyi hakkıyla) bilendir."...
Səba Suresi, 26. Ayet:
De ki: "Rabbimiz (kıyamet günü) bizi bir arada toplayacak, sonra da hak ile aramızı ayıracaktır. O, (gerçek hükmünü vererek hak ile batılın arasını) açandır, (her şeyi hakkıyla) bilendir."...
Səba Suresi, 26. Ayet:
De ki: «Rabbimiz (kıyamet günü) bizi bir arada toplayacak, sonra da hak ile aramızı ayıracaktır. O, (gerçek hükmünü vererek hak ile batılın arasını) açandır, (her şeyi hakkıyla) bilendir.»...
Səba Suresi, 48. Ayet:
De ki: "Şüphesiz Rabbim hakkı (batılın yerine veya dilediği kimsenin kalbine) koyar. O, gaybleri bilendir....
Səba Suresi, 48. Ayet:
De ki: Şüphesiz ki Rabbim, hakkı (bâtılın beynine) fırlatıp çarpar. O, gaybleri en iyi bilendir....
Səba Suresi, 48. Ayet:
De ki: "Şüphesiz rabbim hakkı (batılın yerine veya dilediği kimsenin kalbine) koyar. O gaybleri bilendir....
Səba Suresi, 48. Ayet:
De ki: «Şüphesiz Rabbim hakkı (batılın yerine veya dilediği kimsenin kalbine) koyar. O, gaybleri bilendir....
Səba Suresi, 49. Ayet:
De ki: hak geldi, bâtılın önü de kalmaz sonu da...
Səba Suresi, 49. Ayet:
De ki: «Hak geldi; artık batılın önü de kalmaz sonu da.»...
Səba Suresi, 49. Ayet:
De ki: «Hak geldi, batılın önü de kalmaz, sonu da.»...
Mömin Suresi, 5. Ayet:
Onlardan önce Nuh Kavmi ve onlardan sonra da peygamberlerine karşı gelen her toplum yalanlamış, peygamberlerini yakalamak ve hakkı ortadan kaldırmak için batılın mücadelesini vermişti. Ama ben, onları yakalamıştım. Cezalandırmam nasıldı?...
Duxan Suresi, 40. Ayet:
Şüphesiz ki O, (mü'min ile kâfirin, hakk ile bâtılın, doğru ile eğrinin birbirinden) ayırd edileceği gün, hepsinin belirlenmiş (biraraya getirilip toplanma) vaktidir....
Duxan Suresi, 40. Ayet:
Şübhesiz ki (hak ile bâtılın birbirinden ayrılarak hüküm verileceği) o ayırış günü, onların hep birlikte buluşma vaktidir....
Casiyə Suresi, 27. Ayet:
Göklerin ve yerin mülkü ve hükümranlığı Allah’a aittir. Kıyametin kopacağı ânın geldiği gün, işte o gün, bâtıl yolda gidenler, bâtılın hâkimiyetini temin için hakkı baskı altında tutan güç ve iktidar sahipleri hüsrana uğrayacaklardır....
Casiyə Suresi, 27. Ayet:
Göklerin ve yerin egemenliği Allah'ındır. Kıyametin koptuğu gün en büyük ziyana uğrayanlar ise, bâtılın peşindekilerdir....
Tur Suresi, 12. Ayet:
Ki onlar, daldıkları bir batılın içinde oynayıp duranlardır....
Mürsəlat Suresi, 1. Ayet:
(1-7) Birbiri ardindan gonderilenlere ve gorevlerine kostukca kosanlara, Allah'in buyruklarini yaydikca yayanlara ve hak ile
batilin
arasini ayirdikca ayiranlara, kotulugu onlemek veya uyarmak, icin vahiy getiren meleklere and olsun ki, size soze verilen kiyamet suphesiz kopacaktir....
Mürsəlat Suresi, 1. Ayet:
(1-7) Birbiri ardından gönderilenlere ve görevlerine koştukça koşanlara, Allah'ın buyruklarını yaydıkça yayanlara ve hak ile batılın arasını ayırdıkça ayıranlara, kötülüğü önlemek veya uyarmak için vahiy getiren meleklere and olsun ki, size söz verilen kıyamet şüphesiz kopacaktır....
Mürsəlat Suresi, 2. Ayet:
(1-7) Birbiri ardindan gonderilenlere ve gorevlerine kostukca kosanlara, Allah'in buyruklarini yaydikca yayanlara ve hak ile
batilin
arasini ayirdikca ayiranlara, kotulugu onlemek veya uyarmak, icin vahiy getiren meleklere and olsun ki, size soze verilen kiyamet suphesiz kopacaktir....
Mürsəlat Suresi, 2. Ayet:
(1-7) Birbiri ardından gönderilenlere ve görevlerine koştukça koşanlara, Allah'ın buyruklarını yaydıkça yayanlara ve hak ile batılın arasını ayırdıkça ayıranlara, kötülüğü önlemek veya uyarmak için vahiy getiren meleklere and olsun ki, size söz verilen kıyamet şüphesiz kopacaktır....
Mürsəlat Suresi, 3. Ayet:
(1-7) Birbiri ardindan gonderilenlere ve gorevlerine kostukca kosanlara, Allah'in buyruklarini yaydikca yayanlara ve hak ile
batilin
arasini ayirdikca ayiranlara, kotulugu onlemek veya uyarmak, icin vahiy getiren meleklere and olsun ki, size soze verilen kiyamet suphesiz kopacaktir....
Mürsəlat Suresi, 3. Ayet:
(1-7) Birbiri ardından gönderilenlere ve görevlerine koştukça koşanlara, Allah'ın buyruklarını yaydıkça yayanlara ve hak ile batılın arasını ayırdıkça ayıranlara, kötülüğü önlemek veya uyarmak için vahiy getiren meleklere and olsun ki, size söz verilen kıyamet şüphesiz kopacaktır....
Mürsəlat Suresi, 4. Ayet:
(1-7) Birbiri ardindan gonderilenlere ve gorevlerine kostukca kosanlara, Allah'in buyruklarini yaydikca yayanlara ve hak ile
batilin
arasini ayirdikca ayiranlara, kotulugu onlemek veya uyarmak, icin vahiy getiren meleklere and olsun ki, size soze verilen kiyamet suphesiz kopacaktir....
Mürsəlat Suresi, 4. Ayet:
(1-7) Birbiri ardından gönderilenlere ve görevlerine koştukça koşanlara, Allah'ın buyruklarını yaydıkça yayanlara ve hak ile batılın arasını ayırdıkça ayıranlara, kötülüğü önlemek veya uyarmak için vahiy getiren meleklere and olsun ki, size söz verilen kıyamet şüphesiz kopacaktır....
Mürsəlat Suresi, 4. Ayet:
(Hak ile bâtılın, hakikat ile dalâletin, doğru ile eğrinin) arasını ayırdıkça ayıranlara andolsun ki!...
Mürsəlat Suresi, 5. Ayet:
(1-7) Birbiri ardindan gonderilenlere ve gorevlerine kostukca kosanlara, Allah'in buyruklarini yaydikca yayanlara ve hak ile
batilin
arasini ayirdikca ayiranlara, kotulugu onlemek veya uyarmak, icin vahiy getiren meleklere and olsun ki, size soze verilen kiyamet suphesiz kopacaktir....
Mürsəlat Suresi, 5. Ayet:
(1-7) Birbiri ardından gönderilenlere ve görevlerine koştukça koşanlara, Allah'ın buyruklarını yaydıkça yayanlara ve hak ile batılın arasını ayırdıkça ayıranlara, kötülüğü önlemek veya uyarmak için vahiy getiren meleklere and olsun ki, size söz verilen kıyamet şüphesiz kopacaktır....
Mürsəlat Suresi, 6. Ayet:
(1-7) Birbiri ardindan gonderilenlere ve gorevlerine kostukca kosanlara, Allah'in buyruklarini yaydikca yayanlara ve hak ile
batilin
arasini ayirdikca ayiranlara, kotulugu onlemek veya uyarmak, icin vahiy getiren meleklere and olsun ki, size soze verilen kiyamet suphesiz kopacaktir....
Mürsəlat Suresi, 6. Ayet:
(1-7) Birbiri ardından gönderilenlere ve görevlerine koştukça koşanlara, Allah'ın buyruklarını yaydıkça yayanlara ve hak ile batılın arasını ayırdıkça ayıranlara, kötülüğü önlemek veya uyarmak için vahiy getiren meleklere and olsun ki, size söz verilen kıyamet şüphesiz kopacaktır....
Mürsəlat Suresi, 7. Ayet:
(1-7) Birbiri ardindan gonderilenlere ve gorevlerine kostukca kosanlara, Allah'in buyruklarini yaydikca yayanlara ve hak ile
batilin
arasini ayirdikca ayiranlara, kotulugu onlemek veya uyarmak, icin vahiy getiren meleklere and olsun ki, size soze verilen kiyamet suphesiz kopacaktir....
Mürsəlat Suresi, 7. Ayet:
(1-7) Birbiri ardından gönderilenlere ve görevlerine koştukça koşanlara, Allah'ın buyruklarını yaydıkça yayanlara ve hak ile batılın arasını ayırdıkça ayıranlara, kötülüğü önlemek veya uyarmak için vahiy getiren meleklere and olsun ki, size söz verilen kıyamet şüphesiz kopacaktır....
Mürsəlat Suresi, 13. Ayet:
(13-14) (Doğru ile eğrinin, hakk ile bâtılın) birbirinden ayrılıp hükme bağlanacağı gün için (geciktirildiler). O ayrım günü nedir bilir misin ?...
Mürsəlat Suresi, 14. Ayet:
(13-14) (Doğru ile eğrinin, hakk ile bâtılın) birbirinden ayrılıp hükme bağlanacağı gün için (geciktirildiler). O ayrım günü nedir bilir misin ?...
Mürsəlat Suresi, 38. Ayet:
(Onlara şöyle denilir:) 'Bu, (hak ile bâtılın) ayırma (hüküm verme) günüdür! Sizi ve (sizden) öncekileri bir araya getirdik.'...
Mömin Suresi, 78. Ayet:
Andolsun, senden önce de özgürce sorumluluklarını yerine getirmek üzere görevli Rasuller gönderdik. İçlerinden kıssalarıyla sana anlattıklarımız var. Yine onlardan sana anlatmadıklarımız da var. Hiçbir Rasul, Allah’ın izni, emri ve iradesi olmaksızın herhangi bir âyeti, hak peygamber olduğu ile ilgili mûcizeyi kendiliğinden getirmez. Allah’ın planı icra edilirken de, hakkaniyetle, adâletle icraat yapılır. O zaman bâtıl yolda gidenler, bâtılın hâkimiyetini temin için hakkı baskı altında tutan güç...
Zuxruf Suresi, 58. Ayet:
'Bizim ilâhlarımız mı daha hayırlı, yoksa o mu?' diyorlar. Bu misâli, hak yoldan uzaklaşırken kazandıkları mücadele metodunu sana karşı kullanmak için ortaya attılar. Aslında onlar, bâtılın savunuculuğunu yapan azılı, hasım bir toplumdur....
Fussilət Suresi, 41. Ayet:
(41,42) Şüphesiz Öğüt/Kur’ân kendilerine geldiğinde onu bilerek reddeden kimseler... Ve şüphesiz o Öğüt/Kitap, en iyi yasa koyan, bozulmayı iyi engelleyen/sağlam yapan, övülen, övgüye lâyık bulunan tarafından indirilmedir. Önünden ve ardından/ hiçbir tarafından kendisine bâtılın gelmediği çok şerefli bir kitaptır. ...
Fussilət Suresi, 42. Ayet:
(41,42) Şüphesiz Öğüt/Kur’ân kendilerine geldiğinde onu bilerek reddeden kimseler... Ve şüphesiz o Öğüt/Kitap, en iyi yasa koyan, bozulmayı iyi engelleyen/sağlam yapan, övülen, övgüye lâyık bulunan tarafından indirilmedir. Önünden ve ardından/ hiçbir tarafından kendisine bâtılın gelmediği çok şerefli bir kitaptır. ...
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Tam tersi Biz, hakkı bâtılın başına çarparız da onun beynini parçalar. Bir de bakarsın bâtıl yok olup gitmiştir. Ve Allah'a yakıştırdığınız niteliklerden dolayı size yazıklar olsun! ...
Ənfal Suresi, 41. Ayet:
"Yine, biliniz ki eğer siz Allah'a, hak ile bâtılın ayrıldığı o gün; iki ordunun karşı karşıya geldiği Bedir günü, kulumuza indirdiğimiz âyetlere iman etmiş iseniz, herhangi bir şeyden ganimet olarak elinize geçirttiğimiz şeyler; artık onların beşte-biri, Allah, Elçi, yakınlığı olanlar; yurtlarından çıkarılan fakirler, yetimler, miskinler ve yolda kalmışlar içindir. Ve Allah, her şeye güç yetirendir. "...
Həcc Suresi, 62. Ayet:
İşte bu, şüphesiz Allah'ın, hakkın ta kendisi olması ve ortak koşanların O'nun astından yakarıp durdukları şeylerin bâtılın ta kendisi olması ve şüphesiz Allah'ın yüceler yücesi olması, en büyüğün Kendisi olması nedeniyledir. ...
Rum Suresi, 58. Ayet:
Doğrusu Biz bu Kur'an'da, insanlara (hakikati) her türlü dolaylı anlatım tarzını kullanarak açıkladık. Ama onlara (bu türden mesel içeren) bir ayetle gelsen, inkarda direnenler yine de: "Siz sadece batılın peşine düşen kişilersiniz" derler....
Ənfal Suresi, 8. Ayet:
Günahkarların xoşuna gəlməsə də, haqqın bərqərar olması və
batilin
yox olması üçün....
Ənfal Suresi, 41. Ayet:
Əgər Allaha və iki ordunun qarşılaşdığı gün- furqan günü (haqq və
batilin
ayrıldığı gün) qulumuza endirdiyimiz şeyə inandınızsa, qənimət olaraq bir şey aldığınız zaman artıq onun beşdə birinin şübhəsiz ki, Allahın və Rəsulun və yaxınlarının və yetimlərin və miskinlərin və səfərdə olanların olduğunu bilin. Allah hər şeyə qadirdir (gücü çatandır)....
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Xeyr, Biz haqqı
batilin
başına atarıq. Beləcə onun beynini darmadağın edər. O zaman batil yox olmuşdur. Allaha isnad etdiyiniz sifətlərə görə, vay halınıza....
Ənfal Suresi, 41. Ayet:
Əgər siz Allaha və (haqla
batilin
) ayırd edildiyi gün – iki dəstənin qarşı-qarşıya gəldiyi gün qulumuza nazil etdiyimizə iman gətirmisinizsə, bilin ki, ələ keçirdiyiniz qənimətlərin beşdə biri Allaha, Onun Elçisinə, onun qohum-əqrəbasına, yetimlərə, kasıblara və müsafirlərə məxsusdur. Allah hər şeyə qadirdir....
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Xeyr, Biz haqqı
batilin
üstünə atarıq və o da onun işini bitirər. Bir anda (
batilin
) yox olub getdiyini görərsiniz. (Allaha) aid etdiyiniz sifətlərə görə vay halınıza!...
Hicr Suresi, 77. Ayet:
Və həqiqətən bunda (bu hadisədə) iman əhli üçün (Haqqın qüdrəti və
batilin
cəzası barəsində) bir nişanə vardır....
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Əksinə, Biz haqqın vasitəsi ilə
batilin
başına vurarıq, (gedib) onun beyninə çatar. Beləliklə batil birdən məhv olar. (Aşkar tovhid dəlillərini və Qur’an ayələrini küfr və şirk əqidəsi üzərinə tökərik ki, onları tamamilə batil və puç etsin.) (Tovhid, peyğəmbərlik və məad barəsində) söylədiklərinizə görə vay olsun sizə!...
Yasin Suresi, 2. Ayet:
Bu hikmətli (
batilin
ziyanı müqabilində möhkəm olan, hikmətlə danışan, haqla
batilin
arasında hökm edən və əqli mərifətlər və səmavi şəriətlərə malik olan) Qur’ana and olsun ki,...
Nəbə Suresi, 17. Ayet:
Həqiqətən, (insanlar arasında) hökmetmə və (haqla
batilin
, yaxşıyla pisin) ayrılma günü (İlahinin əzəli elmində və Lövhi-Məhfuzda yazılana uyğun olaraq) vəd olunmuş bir vaxtdır (hamının bir-birini tanıması, bütün işlərə baxılma, yaxşı və pis işlərin müəyyən edilməsi, mükafat və cəzaların verilmə vədəsidir. Bu ayədən etibarən surənin axırınadək «böyük xəbər»in baş verməsi, bəşər idrakından yuxarı olan o səhnənin hadisələri və həqiqətləri vəsf olunur)....
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Xeyr, biz haqqı
batilin
üstünə atarıq,
batilin
beynini parçalayar. Bir də görərsən ki, yox olub gedib. Allaha yaraşdırdığınız vəsflərə görə vay sizin halınıza!...
Həcc Suresi, 62. Ayet:
Bu belədir. Çünki Allah haqqın məhz özüdür. Onu buraxıb tapındıqları şeylər isə
batilin
məhz özüdür. Şübhəsiz ki, Allah ucadır, böyükdür....
Ənkəbut Suresi, 48. Ayet:
Sən bu Qur`andan əvvəl nə bir kitab oxuyur, nə də onu sağ əlinlə yazırdın. (Oxuyub yazsaydın,) o təqdirdə
batilin
ardınca gedənlər şübhəyə düşərdilər....
Ənfal Suresi, 41. Ayet:
Yenə, bilin ki, əgər siz Allaha, haqq ilə
batilin
ayırd edildiyi o gün; iki ordunun qarşı-qarşıya gəldiyi Bədr günü Öz bəndəmizə nazil etdiyimiz ayələrə iman etmisinizsə, hər hansı bir şeydən qənimət olaraq əlinizə keçirdiyimiz şeylerin beşdə biri, Allah, Elçi, yaxınlığı olanlar; yurdlarından çıxarılan kasıblar, yetimlər, miskinlər və yolda qalmışlar üçündür. Və Allah, hər şeyə qadirdir....
Ənbiya Suresi, 18. Ayet:
Əksinə, Biz, haqqı
batilin
başına çırparıq, [o da] onun beynini parçalayar. Bir də baxarsan ki, batil yox olub getmişdir. Və Allaha yaraşdırdığınız sifətlərə görə vay sizin halınıza!...
Fussilət Suresi, 42. Ayet:
Önündən və arxasından/heç bir tərəfindən
batilin
ona yol tapa bilmədiyi çox şərəfli bir kitabdır....