Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Nur Suresi, 43. Ayet:
Görmədinmi ki, Allah buludları sürükləyər, sonra onları bir yerə toplayar, sonra da onları üst-üstə yığar. Onların arasından yağmur çıxdığını görərsən. O, göydəki
dağlardan
(dağ kimi böyük buludlardan) dolu yağdırar və onunla dilədiyinə zərər verər, dilədiyindən də onu sovuşdurar. (O buludların) şimşəyinin parıltısı az qalır ki, gözləri kor etsin....
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
Siz
dağlardan
ustalıqla evlər yonub düzəldirsiniz....
Hicr Suresi, 82. Ayet:
Guya
dağlardan
təhlükəsiz evlər oyurdular....
Nəhl Suresi, 81. Ayet:
Allah sizin üçün yaratdığı şeylərdən kölgələr yaratdı. Sizin üçün
dağlardan
sığınacaqlar, istidən qoruyacaq paltarlar, şiddətli zərbələrdən qoruyacaq paltarlar düzəltdi. O, sizə olan nemətini belə tamamlayır. Ümid olunur ki; ona görə də təslim olursan....
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
“Evlərdə isə
dağlardan
məharətlə oymamısan”....
Nəhl Suresi, 81. Ayet:
Allah yaratdığı şeylərdən (ağaclardan, evlərdən,
dağlardan
və buludlardan) sizin üçün (günəşin hərarətindən qorunmaq məqsədilə) kölgəliklər əmələ gətirdi, sizdən ötrü dağlarda sığınacaqlar (mağaralar, kahalar), sizi istidən (və soyuqdan) saxlayacaq (yun, kətan, pambıq) köynəklər, (sizi müharibədə) qoruyacaq zirehli geyimlər düzəltdi. Allah nemətini sizə belə tamamlayıb verdi ki, bəlkə, Ona itaət edəsiniz (müsəlman olasınız)!...
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
Dağlardan
(sanki dünyada əbədi yaşayacaqsınız deyə, özünüzə) məharətlə (və ya təkəbbürlə) evlər yonub düzəldəcəksiniz?...
Hicr Suresi, 82. Ayet:
Güya
dağlardan
güvenli evler yontuyorlardı....
Nəhl Suresi, 81. Ayet:
Allah, sizin için, yarattığı şeylerden gölgeler yaptı. Sizin için
dağlardan
sığınaklar, sizi sıcaktan koruyacak giysiler ve şiddetli darbelerden koruyacak giysiler yaptı. Sizin üzerinizdeki nimetini işte böyle tamamlıyor. Umulur ki; böylece teslim olursunuz....
Taha Suresi, 105. Ayet:
Sana
dağlardan
soruyorlar. De ki: "Rabb'im onları ufalayıp savuracak."...
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
"Ve
dağlardan
ustalıkla yonttuğunuz evlerde."...
Bəqərə Suresi, 74. Ayet:
Bütün bu olaylardan sonra kalpleriniz yine katılaştı. Şimdi onlar taş gibi, hatta taştan bile daha katıdırlar. Çünkü öyle taşlar var ki, içlerinden ırmaklar akar. Yine öyle taşlar var ki, çatlarlar da bağırlarından su fışkırır. Yine öyle taşlar var ki, Allah korkusu ile
dağlardan
yuvarlanıp aşağı inerler. Allah yaptıklarınızdan asla habersiz değildir....
Əraf Suresi, 74. Ayet:
"(Allah'ın) Ad (kavminden) sonra sizi halifeler kıldığını ve sizi yeryüzünde (güç ve servetle) yerleştirdiğini hatırlayın. Ki onun düzlüklerinde köşkler kuruyor,
dağlardan
evler yontuyordunuz. Şu halde Allah'ın nimetlerini hatırlayın, yeryüzünde bozguncular olarak karışıklık çıkarmayın."...
Əraf Suresi, 74. Ayet:
(Tanrı'nın) Ad (kavminden) sonra sizi halifeler kıldığını ve sizi yeryüzünde (güç ve servetle) yerleştirdiğini hatırlayın. Ki onun düzlüklerinde köşkler kuruyor,
dağlardan
evler yontuyordunuz. Şu halde Tanrı'nın nimetlerini hatırlayın, yeyüzünde bozguncular olarak karışıklık çıkarmayın."...
Əraf Suresi, 74. Ayet:
'Hem hatırlayın o zamanı ki (Allah), sizi Âd (kavmin)den sonra (yeryüzünde)halîfeler kıldı ve sizi yeryüzünde yerleştirdi; ovalarından saraylar ediniyorsunuz ve
dağlardan
evler yontuyorsunuz. Öyle ise Allah’ın ni'metlerini hatırlayın ve yeryüzünde fesad çıkarıcılar olarak bozgunculuk yapmayın!'...
Əraf Suresi, 74. Ayet:
«(Allah'ın) Ad (kavminden) sonra sizi halifeler kıldığını ve sizi yeryüzünde (güç ve servetle) yerleştirdiğini hatırlayın. Ki onun düzlüklerinde köşkler kuruyor,
dağlardan
evler yontuyordunuz. Şu halde Allah'ın nimetlerini hatırlayın da, yeryüzünde bozguncular olarak karışıklık çıkarmayın.»...
Hicr Suresi, 82. Ayet:
1.
ve kânû
: ve oldular
2.
yanhıtûne
: oyuyorlar, yontuyorlar
3.
min el cibâli
:
dağlardan
4.
buyûten
: evler
...
Hicr Suresi, 82. Ayet:
Ve onlar,
dağlardan
(sağlamlığına) güvenilir evler (yontarak) oyuyorlardı....
Hicr Suresi, 82. Ayet:
Onlar güven içinde
dağlardan
evler yontuyorlardı....
Hicr Suresi, 82. Ayet:
Onlar,
dağlardan
emniyet içinde kalacakları evler oyarlardı....
Hicr Suresi, 82. Ayet:
Dağlardan
güvenli evler yontuyorlardı....
Hicr Suresi, 82. Ayet:
Dağlardan
güvenli evler yontuyorlardı....
Hicr Suresi, 82. Ayet:
Dağlardan
güvenli evler yontuyorlardı....
Hicr Suresi, 82. Ayet:
Onlar,
dağlardan
emniyet içinde kalacakları evler oyarlardı....
Hicr Suresi, 82. Ayet:
Dağlardan
güvenli evler yontuyorlardı....
Hicr Suresi, 82. Ayet:
Dağlardan
emniyetli emniyetli evler yontuyorlardı...
Hicr Suresi, 82. Ayet:
Dağlardan
emniyetli emniyetli evler yontuyorlardı....
Hicr Suresi, 82. Ayet:
Onlar,
dağlardan
emniyetli emniyetli evler yontuyorlardı....
Hicr Suresi, 82. Ayet:
Dağlardan
güvenli (aminiyn) evler yontuyorlardı....
Hicr Suresi, 82. Ayet:
Onlar
dağlardan
emîn, emîn evler yontub oyarlardı. ...
Hicr Suresi, 82. Ayet:
Ve (kendilerini) güven içinde (zanneden) kimseler olarak
dağlardan
evler yontuyorlardı....
Hicr Suresi, 82. Ayet:
Onlar,
dağlardan
emin evler yontup oyarlardı....
Hicr Suresi, 82. Ayet:
Ve onlar emniyet içinde olarak
dağlardan
evler yontar olmuşlardı....
Hicr Suresi, 82. Ayet:
Onlar emniyet içinde kalacakları
dağlardan
evler oyarlardı....
Hicr Suresi, 82. Ayet:
Dağlardan
güvenli evler yontuyorlardı....
Hicr Suresi, 82. Ayet:
Dağlardan
güvenli evler yontuyorlardı....
Hicr Suresi, 82. Ayet:
Onlar
dağlardan
güvenli evler yontarlardı....
Hicr Suresi, 82. Ayet:
Dağlardan
güvenli güvenli evler yontuyorlardı....
Nəhl Suresi, 68. Ayet:
1.
ve evhâ
: ve vahyetti
2.
rabbu-ke
: senin Rabbin
3.
ilâ en nahli
: balarısına
4.
en ittehızî
: (edinmek) edinme...
Nəhl Suresi, 68. Ayet:
Ve senin Rabbin, balarısına,
dağlardan
, ağaçlardan ve onların (insanların) kurdukları çardaklardan, evler (kovanlar) edinmelerini vahyetti....
Nəhl Suresi, 68. Ayet:
Rabbin, bal arısına şöyle ilham etti: “
Dağlardan
, ağaçlardan ve insanların yaptıkları çardaklardan (kovanlardan) kendine evler edin.”...
Nəhl Suresi, 68. Ayet:
Rabbin bal arısına:
Dağlardan
, ağaçlardan ve insanların yaptıkları çardaklardan kendine evler (kovanlar) edin....
Nəhl Suresi, 68. Ayet:
Rabbin bal arısına vahyetti: "
Dağlardan
, ağaçlardan ve yaptıkları kovanlardan evler edin!" (Düşünen beyinlere, arının {ve diğer mahlûkatın} nasıl vahiy aldığı, bunun nasıl ve ne anlama geldiği konusu, çok şeyler açar. A. H. )...
Nəhl Suresi, 68. Ayet:
Rabbin bal arısına: '
Dağlardan
, ağaçlardan ve insanların hazırladıkları arılıklardan uygun yerleri kendine yuva haline getir' diye ilham etti....
Nəhl Suresi, 68. Ayet:
Rabbin arıya şöyle ilham etti: 'Kendine
dağlardan
, ağaçlardan ve (insanların) kurdukları kovanlardan evler edin....
Nəhl Suresi, 68. Ayet:
Senin Rabbin, bal arasına da şöyle vahy etti: “-
Dağlardan
, ağaçlardan ve insanların kuracakları kovanlardan kendine evler edin....
Nəhl Suresi, 68. Ayet:
Rabbin, bal arısına,
dağlardan
, ağaçtan ve kurdukları çardaktan kendine göz göz yuva edin;...
Nəhl Suresi, 68. Ayet:
(68-69) Rabbin bal arısına:
Dağlardan
, ağaçlardan ve insanların yaptıkları çardaklardan kendine evler (kovanlar) edin. Sonra meyvelerin her birinden ye ve Rabbinin sana kolaylaştırdığı yaylım yollarına gir, diye ilham etti. Onların karınlarından renkleri çeşitli bir şerbet (bal) çıkar ki, onda insanlar için şifa vardır. Elbette bunda düşünen bir kavim için büyük bir ibret vardır....
Nəhl Suresi, 68. Ayet:
Ve Rabbin arıya vahyetti: '
Dağlardan
, ağaçlardan ve kurdukların (kovanlar) dan evler edin,'...
Nəhl Suresi, 68. Ayet:
Rabbın bal arısına da şöyle vahyetti:
dağlardan
ve ağaçlardan ve kuracakları köşklerden göz göz evler edin...
Nəhl Suresi, 68. Ayet:
Rabbin bal arısına da şöyle vahyetti: «
Dağlardan
, ağaçlardan ve insanların kuracakları kovanlardan göz göz evler edin!...
Nəhl Suresi, 68. Ayet:
Senin Rabbin bal arısına şöyle vahyetti:
Dağlardan
, ağaçlardan ve insanların kuracakları kovanlardan kendine evler edin....
Nəhl Suresi, 68. Ayet:
(68-69) Rabbin bal arısına: «
Dağlardan
, ağaçlardan ve (insanların senin için yapacakları) çardaklardan evler (kovanlar) edin, sonra meyve (ve çiçek) lerin her birinden ye de Rabbinin (bal imâlinde öğretdiği ve) kolaylıklar gösterdiği yaylım yollarına git» diye ilham etdi. Onların karınlarından (ağızlarından) renkleri çeşidli şerbet (bal) çıkar ki onda insanlar için şifâ vardır. İşte bunda da tefekkür edecek bir zümre için elbette bir âyet var. ...
Nəhl Suresi, 68. Ayet:
Ve Rabbin nahl’e (bal arısına) vahyetti (ilhâm etti) ki: '
Dağlardan
, ağaçlardan ve(insanların) kurmakta oldukları çardaklardan evler edin!'...
Nəhl Suresi, 68. Ayet:
Ve Rabbin bal arısına da ilham etmiştir ki, «
Dağlardan
ve ağaçlardan ve çardaklardan evler ittihaz edin.»...
Nəhl Suresi, 68. Ayet:
Rabbin bal arısına şöyle vahyetti: “
Dağlardan
, ağaçlardan ve kovanlardan kendine evler yap....
Nəhl Suresi, 68. Ayet:
(68-69) Rabbin bal arısına şöyle vahyetti: "
Dağlardan
, ağaçlardan ve insanların kurdukları çardaklardan kendine göz göz ev (kovan) edin. Sonra da her türlü meyveden ye de Rabbinin sana yayılman için belirlediği yolları tut." Onların karınlarından renkleri çeşit çeşit bir şerbet çıkar ki onda insanlara şifa vardır. Elbette düşünen kimseler için bunda alacak ibret vardır....
Nəhl Suresi, 68. Ayet:
Rabbin, bal arısına şöyle vahyetti: "
Dağlardan
, ağaçlardan ve kurdukları çardaklardan evler edin!"...
Nəhl Suresi, 68. Ayet:
Rabbin balarısına vahyetti: '
Dağlardan
, ağaçlardan, insanların kurduğu kovanlardan kendine evler edin....
Nəhl Suresi, 68. Ayet:
Rabbin, balarısına şöyle vahyetti: "
Dağlardan
evler edin, ağaçlardan ve insanların kurdukları çardaklardan da..."...
Nəhl Suresi, 69. Ayet:
(68-69) Rabbin bal arısına:
Dağlardan
, ağaçlardan ve insanların yaptıkları çardaklardan kendine evler (kovanlar) edin. Sonra meyvelerin her birinden ye ve Rabbinin sana kolaylaştırdığı yaylım yollarına gir, diye ilham etti. Onların karınlarından renkleri çeşitli bir şerbet (bal) çıkar ki, onda insanlar için şifa vardır. Elbette bunda düşünen bir kavim için büyük bir ibret vardır....
Nəhl Suresi, 69. Ayet:
(68-69) Rabbin bal arısına: «
Dağlardan
, ağaçlardan ve (insanların senin için yapacakları) çardaklardan evler (kovanlar) edin, sonra meyve (ve çiçek) lerin her birinden ye de Rabbinin (bal imâlinde öğretdiği ve) kolaylıklar gösterdiği yaylım yollarına git» diye ilham etdi. Onların karınlarından (ağızlarından) renkleri çeşidli şerbet (bal) çıkar ki onda insanlar için şifâ vardır. İşte bunda da tefekkür edecek bir zümre için elbette bir âyet var. ...
Nəhl Suresi, 69. Ayet:
(68-69) Rabbin bal arısına şöyle vahyetti: "
Dağlardan
, ağaçlardan ve insanların kurdukları çardaklardan kendine göz göz ev (kovan) edin. Sonra da her türlü meyveden ye de Rabbinin sana yayılman için belirlediği yolları tut." Onların karınlarından renkleri çeşit çeşit bir şerbet çıkar ki onda insanlara şifa vardır. Elbette düşünen kimseler için bunda alacak ibret vardır....
Nəhl Suresi, 81. Ayet:
1.
vallâhu (ve allâhu)
: ve Allah
2.
ceale
: kıldı, halketti
3.
lekum
: sizin için
4.
mimmâ (min mâ)
: şeylerden
Nəhl Suresi, 81. Ayet:
Ve Allah, yarattığı şeylerden sizin için gölgelikler kıldı. Ve sizin için
dağlardan
(yağmurdan, rüzgârdan) barınılacak yerler ve sıcaktan koruyan giysiler (gömlekler) ve sizi şiddetli (darbelerden) koruyan gömlekler (zırhlar) kıldı. Sizin üzerinizdeki ni'metini işte böyle tamamlıyor. Umulur ki; böylece teslim olursunuz....
Nəhl Suresi, 81. Ayet:
Allâh, yarattığı şeylerden sizin için gölgeler yaptı ve sizin için
dağlardan
sığınıp barınılacak yerler oluşturdu; sizin için, sizi sıcaktan koruyan elbiseler ve savaşta koruyan zırhlar yarattı. . . İşte böylece üzerinize nimetini tamamlıyor ki müslimler olasınız!...
Nəhl Suresi, 81. Ayet:
Allah, yarattığı (ev, ağaç ve bulut gibi) şeylerden size gölgeler yaptı; size
dağlardan
siperler yaptı; size, kendinizi sıcak ve soğuktan koruyacak elbiselerle, harbde sizi koruyacak zırhlı giyim eşyası yaptı. İşte böylece Allah, üzerinizde olan nimetini tamamlıyor ki, emirlerine boyun eğip itaat edesiniz....
Nəhl Suresi, 81. Ayet:
Allah halkettiği şeylerden sizin için gölgeler yaptı ve sizin için
dağlardan
siperler yaptı, hem sizi sıcaktan vikaye edecek esvablar hem de harbde vikaye edecek esvablar yaptı, bu suretle üzerinizde olan ni'metini tamamlıyacak ki siz halıs müsliman olup selâmet neşredesiniz...
Nəhl Suresi, 81. Ayet:
Allah, yarattığı şeylerden sizin için gölgeler yaptı; size
dağlardan
siperler yaptı; sizi sıcaktan koruyacak elbiseler ve sizi savaşta koruyacak giysiler yaptı. Böylece O, samimi müslüman olasınız diye, üzerinize olan nimetini tamamlayacaktır....
Nəhl Suresi, 81. Ayet:
Allah, yaratdıklarından sizin için gölgeler yaydı.
Dağlardan
size yuvalar, siperler yapdı. Haraaretden sizi koruyacak libaslar, harbde sizi vikaaye edecek (demirden) giyimler yapdı. İşte O, bu suretle üzerinizdeki ni'metini tamamlıyor. Tâki (Ona) teslîmiyyetle itaat edesiniz. ...
Nəhl Suresi, 81. Ayet:
Allah, yarattıklarından sizin için gölgeler de yaptı, hem sizin için
dağlardan
barınaklar kıldı ve sizi sıcaktan muhâfaza edecek elbiseler ve savaş(lar)ınızda sizi koruyacak zırhlar yaptı. Böylece üzerinizde olan ni'metini tamamlar ki, Müslüman olasınız....
Nəhl Suresi, 81. Ayet:
Ve Allah Teâlâ yarattığı şeylerden sizin için gölgeler de yaptı ve sizin için
dağlardan
yuvalar yaptı ve sizin için libaslar yaptı ki sizi hararetten korurlar. Ve libaslar ki, sizi savaşlarınızda koruyacaklardır. İşte böyle nîmetini sizin üzerinize tamam eder, tâ ki siz İslâmiyet'e eresiniz....
Nəhl Suresi, 81. Ayet:
Allah yine sizin için yarattığı şeylerden gölgeler,
dağlardan
sığınaklar ve sizi sıcaktan koruyacak elbiseler ve tehlikeden koruyacak zırhlar vermiştir. Kendisine teslimiyet arzedesiniz diye, üzerinizdeki nimetini işte böyle tamamlar....
Nəhl Suresi, 81. Ayet:
Allah, yarattıklarından size gölgeler verdi; size
dağlardan
sığınaklar verdi; sizi sıcaktan koruyan elbiseler verdi; sizi savaşın şiddetinden koruyan zırhlar verdi. Ona teslim olarak esenliğe kavuşmanız için, üzerinizdeki nimetini Allah işte böyle kemale erdiriyor....
Nəhl Suresi, 81. Ayet:
Allah, yarattıklarından sizin için gölgeler oluşturdu.
Dağlardan
sizin için sığınak evler yaptı. Sizin için, sıcaktan koruyacak elbiselerle savaşta koruyacak elbiseler de yaptı. İşte nimetini üzerinizde böyle tamamlıyor ki, O'na teslim olup esenliğe ulaşabilesiniz....
Taha Suresi, 105. Ayet:
Sana
dağlardan
sorarlar. . . De ki: "Rabbim onları ufalayıp savuracak. "...
Taha Suresi, 105. Ayet:
Sana
dağlardan
soruyorlar. De ki: 'Rabbim onları ufalayıp savuracak,...
Taha Suresi, 105. Ayet:
Bir de sana
dağlardan
soruyorlar, binaenaleyh de ki: rabbım onları un ufra edip savuracak da...
Taha Suresi, 105. Ayet:
Ve sana
dağlardan
sorarlar. De ki: Rabbım, onları ufalayıp savuracak....
Taha Suresi, 105. Ayet:
Ve sana
dağlardan
sorarlar. Binaenaleyh de ki: «Onları Rabbim darmadağın edip savuracaktır.»...
Taha Suresi, 105. Ayet:
Resulüm! Sana
dağlardan
(kıyamet günü ne olacağından) sorarlar. De ki: “Rabbim onları kül gibi ufalayıp savuracak!”...
Taha Suresi, 105. Ayet:
Sana
dağlardan
soruyorlar de ki: -Rabbim onları un ufak edecektir....
Taha Suresi, 105. Ayet:
Sana
dağlardan
soruyorlar. De ki: "Rabbim onları ufalayıp savuracak!...
Taha Suresi, 105. Ayet:
Sana
dağlardan
soruyorlar. De ki: "Rabbim onları un ufak edecektir."...
Nur Suresi, 43. Ayet:
1.
e lem tera
: görmüyor musun, görmedin mi
2.
enne allâhe
: Allah'ın yaptığını
3.
yuzcî
: sevkeder
4.
sehâben
: b...
Nur Suresi, 43. Ayet:
Görmez misin ki Allah bir takım bulutları (çıkarıp) sürüyor; sonra onları bir araya getirip üstüste yığıyor. İşte görüyorsun ki bunlar arasından yağmur çıkıyor. O, gökten, oradaki
dağlardan
(dağlar büyüklüğünde bulutlardan) dolu indirir. Artık onu dilediğine isabet ettirir; dilediğinden de onu uzak tutar; (bu bulutların) şimşeğinin parıltısı neredeyse gözleri alır!...
Nur Suresi, 43. Ayet:
Görmez misin ki Allah bir takım bulutları (çıkarıp) sürüyor; sonra onları bir araya getirip üstüste yığıyor. İşte görüyorsun ki bunlar arasından yağmur çıkıyor. O, gökten, oradaki
dağlardan
(dağlar büyüklüğünde bulutlardan) dolu indirir. Artık onu dilediğine isabet ettirir; dilediğinden de onu uzak tutar; (bu bulutların) şimşeğinin parıltısı neredeyse gözleri alır!...
Nur Suresi, 43. Ayet:
Baksan â şu hakıykate: Allah, bir bulut sevk ediyor sonra onun açıklığını te'lif eyliyor, sonra onu teraküm ettiriyor da yağmuru görüyorsun hılâlından çıkıyor, bir de o Semadan, ondaki
dağlardan
bir tolu indiriyor da dilediğini onunla musab kılıyor ve dilediğinden onu bertaraf ediyor, Şimşeğinin parıltısı hemen hemen gözleri alıverecek...
Nur Suresi, 43. Ayet:
Baksana şu gerçeğe, Allah bir bulut sevk ediyor, sonra onun açıklığını birleştiriyor, sonra onu yoğunlaştırıyor da sen onun içinden yağmurun çıktığını görüyorsun. Bir de gökten, ondaki
dağlardan
bir dolu yağdırıyor ve onu dilediğine isabet ettiriyor, dilediğinden uzaklaştırıyor. Şimşeğinin parıltısı da neredeyse gözleri alıverecek....
Nur Suresi, 43. Ayet:
Görmez misin ki Allah bulutları (dilediği yere) sürüklüyor; sonra onları biraraya getirip üstüste yığıyor. İşte görüyorsun ki bunlar arasında yağmur çıkıyor. O, gökten, sanki oradaki
dağlardan
da dolu indirir. Artık onu dilediğine isabet ettirir; dilediğinden de onu uzak tutar; bu bulutlardan çıkan şimşeğin parıltısı nerdeyse gözleri alır!...
Nur Suresi, 43. Ayet:
Görmedin mi ki, muhakkak Allah Teâlâ, bir bulutu sevkediyor. Sonra arasını telif ediyor. Sonra onu teraküm ettiriyor. Artık görüyorsun ki, onun aralarından yağmur çıkıyor ve gökten, ondaki
dağlardan
bir dolu indiriyor da onu dilediği kimseye isabet ettiriyor ve onu dilediğinden bertaraf kılıyor. Az kalıyor ki, şimşeğinin parıltısı, gözleri gideriversin....
Nur Suresi, 43. Ayet:
Görmedin mi, Allah, bulutları sürüyor, sonra onları kaynaştırıp iç içe sokuyor, sonra onları birbiri üstüne yığıyor. Nihayet, onların arasından yağmurun çıktığını görüyorsun. Gökten, ondaki
dağlardan
bir dolu indiriyor da onunla dilediğini çarpıyor, dilediğinden de onu yan geçiriyor. Onun şimşeğinin parıltısı, neredeyse gözleri alıp götürecek....
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
1.
ve tenhıtûne
: ve oyuyorsunuz, yontuyorsunuz
2.
min el cibâli
:
dağlardan
3.
buyûten
: evler
4.
fârihîne
: maha...
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
Ve
dağlardan
maharetle evler oyuyorsunuz (yontuyorsunuz)....
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
“Bir de
dağlardan
ustalıkla evler yontuyorsunuz.”...
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
(Böyle sanıp)
dağlardan
ustaca evler yontuyorsunuz (oyup yapıyorsunuz)....
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
"Hünerli ve keyifli olarak
dağlardan
evler yontuyorsunuz!"...
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
Dağlardan
ustalıkla evler yontuyorsunuz....
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
"
Dağlardan
ustalıkla zevkli evler yontuyorsunuz."...
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
Bir de
dağlardan
(taşlarından) neşe ve zevkle evler yontuyorsunuz....
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
Dağlardan
da ustaca sayılacak şekilde (fakat) şımarıkça evler yontuyorsunuz : (Bunun böyle devam edeceğini mi sanıyorsunuz ? Hayır aldanıyorsunuz)....
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
(Böyle sanıp)
dağlardan
ustaca evler yontuyorsunuz (oyup yapıyorsunuz)....
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
'Ve
dağlardan
lüks köşkler yontuyorsunuz.'...
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
Ki bir de
dağlardan
keyfli keyfli evler yontuyorsunuz...
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
Ki bir de
dağlardan
keyifli keyifli evler yontuyorsunuz?...
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
Ki bir de
dağlardan
keyifli keyifli kâşâneler oyuyorsunuz.»...
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
"
Dağlardan
ustalıkla zevkli evler yontuyorsunuz."...
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
«
Dağlardan
şımarık şımarık evler yontuyorsunuz». ...
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
'(Kendi hâline bırakılacağını zanneden) şımarık kimseler olarak
dağlardan
evleryontuyorsunuz.'...
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
«Ve
dağlardan
hazıkâne bir halde evler yontuyorsunuz?»...
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
"
Dağlardan
ustalıkla evler yontuyorsunuz."...
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
«
Dağlardan
da ustalıkla zevkli evler yontuyorsunuz?»...
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
"Keyif içinde,
dağlardan
evler yontuyorsunuz."...
Fatir Suresi, 27. Ayet:
1.
e lem tere
: görmedin mi
2.
enne allâhe
: muhakkak Allah
3.
enzele
: indirdi
4.
min es semâi
: semadan, gökten<...
Fatir Suresi, 27. Ayet:
Allah'ın suyu, semadan indirdiğini görmedin mi? Böylece onunla çeşitli renklerde ürünler (meyveler) çıkardık. Ve
dağlardan
beyaz, kırmızı, çeşitli renklerde ve kara ve kapkara (koyu siyah) yollar (kıldık)....
Fatir Suresi, 27. Ayet:
Görmüyor musun ki, Allah gökten su indirdi. Biz onunla türlü türlü ürünler çıkardık.
Dağlardan
da beyaz, kırmızı (birbirinden farklı) çeşitli renklerde yollar (katmanlar) var, simsiyah taşlar da var....
Fatir Suresi, 27. Ayet:
Görmedin mi Allah gökten su indirdi. Onunla renkleri çeşit çeşit meyveler çıkardık.
Dağlardan
(geçen) beyaz, kırmızı, degişik renklerde ve simsiyah yollar (yaptık)....
Fatir Suresi, 27. Ayet:
Görmedin mi ki Allâh semâdan bir su (ilim) inzâl etti. . . Onunla renkleri muhtelif meyveler (düşünce sahipleri) çıkardık. . .
Dağlardan
(benlik sahipleri) da beyaz, renkleri muhtelif kırmızı ve simsiyah cüddeler (renkleri {anlamları - yaşam tarzları} farklı olan yollar var)....
Fatir Suresi, 27. Ayet:
Allah'ın gökyüzünden su indirdiğini görmedin mi? Böylece biz onunla, renkleri değişik olan meyveler çıkardık.
Dağlardan
da beyaz, kırmızı, renkleri değişik ve siyah yollar (kıldık)....
Fatir Suresi, 27. Ayet:
Görmedin mi, Allah gökten bir yağmur indirdi de onunla cinsleri başka başka bir çok meyveler çıkardı?
Dağlardan
da (renklerine göre) beyaz ve kırmızı, renkleri çeşitli, hem de kapkara yollar yaptık....
Fatir Suresi, 27. Ayet:
Görmedin mi ki, Allah gökten su indirdi de biz onunla renkleri farklı meyveler çıkardık.
Dağlardan
da kimi beyaz, kimi kırmızı muhtelif renklerde ve siyahımsı görünümde çeşitli yollar meydana getirdik....
Fatir Suresi, 27. Ayet:
Görmedin mi Allah gökten su indirdi. Onunla renkleri çeşit çeşit meyveler çıkardık.
Dağlardan
(geçen) beyaz, kırmızı, değişik renklerde ve simsiyah yollar (yaptık)....
Fatir Suresi, 27. Ayet:
Görmedin mi Allah yukardan bir su indirdi de onunla bir çok meyveler çıkardık; renkleri başka başka,
dağlardan
da yollar var, beyazlı kırmızılı, renkleri muhtelif, hem de kuzgûnî siyahlar...
Fatir Suresi, 27. Ayet:
Görmedin mi Allah, yukarıdan bir su indirdi de onunla renkleri başka başka birçok meyveler çıkardık.
Dağlardan
da yollar var, beyazlı, kırmızılı, renkleri çeşitli, bir de kuzguni siyahlar....
Fatir Suresi, 27. Ayet:
Tanrı'nın gökyüzünden su indirdiğini görmedin mi? Böylece biz onunla renkleri değişik olan meyveler çıkardık.
Dağlardan
da beyaz, kırmızı, renkleri değişik ve siyah yollar (kıldık)....
Fatir Suresi, 27. Ayet:
Allahın, gökden bir su indirdiğini ve işte onunla nev'ileri başka başka meyveler (bitirib) çıkardığımızı görmedin mi?
Dağlardan
da beyaz beyaz, kırmızı kırmızı, renkleri çeşidli ve kuzgunî siyah yollar (yapdık). ...
Fatir Suresi, 27. Ayet:
Görmedin mi, muhakkak ki Allah gökten bir su indirdi. Böylece onunla renkleri muhtelif mahsûller çıkardık.
Dağlardan
da beyaz, kırmızı, renkleri farklı ve simsiyah yollar(yaptık)....
Fatir Suresi, 27. Ayet:
Görmez misin ki; Allah, gökten su indirmiştir. Onunla Biz, türlü türlü renkte meyveler çıkarmışızdır.
Dağlardan
da beyaz, kırmızı, siyah ve türlü renkte yollar yaptık....
Fatir Suresi, 27. Ayet:
Görmedin mi ki, muhakkak Allah gökten bir su indirdi de onunla renkleri muhtelif meyveler çıkardık ve
dağlardan
da yollar vardır ki, beyazdırlar ve kırmızıdırlar, renkleri muhteliftir ve siyah siyah kayalar da vardır....
Fatir Suresi, 27. Ayet:
Görmez misin ki, Allah gökten su indirdi. Biz o su ile renkleri çeşit çeşit meyveler çıkardık.
Dağlardan
(geçen) beyaz, kırmızı, çeşit çeşit renklerde ve simsiyah yollar yaptık....
Fatir Suresi, 27. Ayet:
Görmez misin ki Allah gökten bir su indirir. Onunla rengârenk, çeşitli meyveler yetiştiririz.
Dağlardan
da beyaz, kızıl, siyah ve türlü türlü renklerde yollar varetmişizdir....
Fatir Suresi, 27. Ayet:
Görmedin mi Allâh gökten su indirdi de, onunla renkleri çeşit çeşit meyvalar çıkardık.
Dağlardan
(geçen) beyaz, kırmızı, değişik renklerde ve simsiyah yollar (yarattık)....
Fatir Suresi, 27. Ayet:
Allah'ın gökyüzünden su indirdiğini görmedin mi? Böylece biz onunla, renkleri değişik olan meyveler çıkardık.
Dağlardan
da beyaz, kırmızı, renkleri değişik ve siyah yollar (kıldık)....
Fatir Suresi, 27. Ayet:
Görmedin mi, Allah, gökten bir su indirdi. Onunla, renkleri çeşit çeşit meyveler çıkardık.
Dağlardan
da yollar var; beyaz, kırmızı, değişik renklerde. Ve simsiyah yollar da var....
Sad Suresi, 19. Ayet:
Kuşları da toplu olarak onun emrine bağlı kıldık. (
Dağlardan
ve kuşlardan) her biri onun tesbihi sebebiyle devamlı tesbih ediyordu....
Sad Suresi, 19. Ayet:
(Her yandan ona doğru) toplanıb gelen kuşları da (kendisine râm etdik). (Gerek o
dağlardan
, gerek bu kuşlardan) herbiri (itaatle ona) dönücü idi. ...
Fatir Suresi, 27. Ayet:
"Görmedin mi/ hiç düşünmedin mi, gerçekten Allah gökten bir su indirdi? Biz onunla renkleri başka başka meyveler/ ürünler çıkarıverdik.
Dağlardan
da yollar var; beyazlı, kırmızılı çeşitli renklerde/ renklerin değişik tonlarında. Ve kapkara topraklar/ yollar da var. "...
Taha Suresi, 105. Ayet:
(105-107) Sana
dağlardan
soruyorlar, de ki: “Rabbim onları savurdukça savuracaktır. Böylece onları dümdüz boş bir hâlde bırakacak. Orada bir çukur ve bir tümsek görmeyeceksin.” ...
Taha Suresi, 106. Ayet:
(105-107) Sana
dağlardan
soruyorlar, de ki: “Rabbim onları savurdukça savuracaktır. Böylece onları dümdüz boş bir hâlde bırakacak. Orada bir çukur ve bir tümsek görmeyeceksin.” ...
Taha Suresi, 107. Ayet:
(105-107) Sana
dağlardan
soruyorlar, de ki: “Rabbim onları savurdukça savuracaktır. Böylece onları dümdüz boş bir hâlde bırakacak. Orada bir çukur ve bir tümsek görmeyeceksin.” ...
Şüəra Suresi, 142. Ayet:
(142-152) "Hani kardeşleri Sâlih, onlara demişti ki: “Allah'ın koruması altına girmez misiniz? Şüphesiz ki ben, sizin için güvenilir bir elçiyim. Artık Allah'ın koruması altına girin ve bana itaat edin. Ben sizden hiçbir ücret istemiyorum da. Benim ücretim ancak âlemlerin Rabbi üzerinedir. Siz burada; bahçelerde, pınarlarda ve ekinlerin, salkımları sarkmış hurmalıkların arasında güven içinde bırakılacak mısınız? Ve siz,
dağlardan
ustaca evler yontuyorsunuz. Artık Allah'ın koruması altına girin v...
Şüəra Suresi, 143. Ayet:
(142-152) "Hani kardeşleri Sâlih, onlara demişti ki: “Allah'ın koruması altına girmez misiniz? Şüphesiz ki ben, sizin için güvenilir bir elçiyim. Artık Allah'ın koruması altına girin ve bana itaat edin. Ben sizden hiçbir ücret istemiyorum da. Benim ücretim ancak âlemlerin Rabbi üzerinedir. Siz burada; bahçelerde, pınarlarda ve ekinlerin, salkımları sarkmış hurmalıkların arasında güven içinde bırakılacak mısınız? Ve siz,
dağlardan
ustaca evler yontuyorsunuz. Artık Allah'ın koruması altına girin v...
Şüəra Suresi, 144. Ayet:
(142-152) "Hani kardeşleri Sâlih, onlara demişti ki: “Allah'ın koruması altına girmez misiniz? Şüphesiz ki ben, sizin için güvenilir bir elçiyim. Artık Allah'ın koruması altına girin ve bana itaat edin. Ben sizden hiçbir ücret istemiyorum da. Benim ücretim ancak âlemlerin Rabbi üzerinedir. Siz burada; bahçelerde, pınarlarda ve ekinlerin, salkımları sarkmış hurmalıkların arasında güven içinde bırakılacak mısınız? Ve siz,
dağlardan
ustaca evler yontuyorsunuz. Artık Allah'ın koruması altına girin v...
Şüəra Suresi, 145. Ayet:
(142-152) "Hani kardeşleri Sâlih, onlara demişti ki: “Allah'ın koruması altına girmez misiniz? Şüphesiz ki ben, sizin için güvenilir bir elçiyim. Artık Allah'ın koruması altına girin ve bana itaat edin. Ben sizden hiçbir ücret istemiyorum da. Benim ücretim ancak âlemlerin Rabbi üzerinedir. Siz burada; bahçelerde, pınarlarda ve ekinlerin, salkımları sarkmış hurmalıkların arasında güven içinde bırakılacak mısınız? Ve siz,
dağlardan
ustaca evler yontuyorsunuz. Artık Allah'ın koruması altına girin v...
Şüəra Suresi, 146. Ayet:
(142-152) "Hani kardeşleri Sâlih, onlara demişti ki: “Allah'ın koruması altına girmez misiniz? Şüphesiz ki ben, sizin için güvenilir bir elçiyim. Artık Allah'ın koruması altına girin ve bana itaat edin. Ben sizden hiçbir ücret istemiyorum da. Benim ücretim ancak âlemlerin Rabbi üzerinedir. Siz burada; bahçelerde, pınarlarda ve ekinlerin, salkımları sarkmış hurmalıkların arasında güven içinde bırakılacak mısınız? Ve siz,
dağlardan
ustaca evler yontuyorsunuz. Artık Allah'ın koruması altına girin v...
Şüəra Suresi, 147. Ayet:
(142-152) "Hani kardeşleri Sâlih, onlara demişti ki: “Allah'ın koruması altına girmez misiniz? Şüphesiz ki ben, sizin için güvenilir bir elçiyim. Artık Allah'ın koruması altına girin ve bana itaat edin. Ben sizden hiçbir ücret istemiyorum da. Benim ücretim ancak âlemlerin Rabbi üzerinedir. Siz burada; bahçelerde, pınarlarda ve ekinlerin, salkımları sarkmış hurmalıkların arasında güven içinde bırakılacak mısınız? Ve siz,
dağlardan
ustaca evler yontuyorsunuz. Artık Allah'ın koruması altına girin v...
Şüəra Suresi, 148. Ayet:
(142-152) "Hani kardeşleri Sâlih, onlara demişti ki: “Allah'ın koruması altına girmez misiniz? Şüphesiz ki ben, sizin için güvenilir bir elçiyim. Artık Allah'ın koruması altına girin ve bana itaat edin. Ben sizden hiçbir ücret istemiyorum da. Benim ücretim ancak âlemlerin Rabbi üzerinedir. Siz burada; bahçelerde, pınarlarda ve ekinlerin, salkımları sarkmış hurmalıkların arasında güven içinde bırakılacak mısınız? Ve siz,
dağlardan
ustaca evler yontuyorsunuz. Artık Allah'ın koruması altına girin v...
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
(142-152) "Hani kardeşleri Sâlih, onlara demişti ki: “Allah'ın koruması altına girmez misiniz? Şüphesiz ki ben, sizin için güvenilir bir elçiyim. Artık Allah'ın koruması altına girin ve bana itaat edin. Ben sizden hiçbir ücret istemiyorum da. Benim ücretim ancak âlemlerin Rabbi üzerinedir. Siz burada; bahçelerde, pınarlarda ve ekinlerin, salkımları sarkmış hurmalıkların arasında güven içinde bırakılacak mısınız? Ve siz,
dağlardan
ustaca evler yontuyorsunuz. Artık Allah'ın koruması altına girin v...
Şüəra Suresi, 150. Ayet:
(142-152) "Hani kardeşleri Sâlih, onlara demişti ki: “Allah'ın koruması altına girmez misiniz? Şüphesiz ki ben, sizin için güvenilir bir elçiyim. Artık Allah'ın koruması altına girin ve bana itaat edin. Ben sizden hiçbir ücret istemiyorum da. Benim ücretim ancak âlemlerin Rabbi üzerinedir. Siz burada; bahçelerde, pınarlarda ve ekinlerin, salkımları sarkmış hurmalıkların arasında güven içinde bırakılacak mısınız? Ve siz,
dağlardan
ustaca evler yontuyorsunuz. Artık Allah'ın koruması altına girin v...
Şüəra Suresi, 151. Ayet:
(142-152) "Hani kardeşleri Sâlih, onlara demişti ki: “Allah'ın koruması altına girmez misiniz? Şüphesiz ki ben, sizin için güvenilir bir elçiyim. Artık Allah'ın koruması altına girin ve bana itaat edin. Ben sizden hiçbir ücret istemiyorum da. Benim ücretim ancak âlemlerin Rabbi üzerinedir. Siz burada; bahçelerde, pınarlarda ve ekinlerin, salkımları sarkmış hurmalıkların arasında güven içinde bırakılacak mısınız? Ve siz,
dağlardan
ustaca evler yontuyorsunuz. Artık Allah'ın koruması altına girin v...
Şüəra Suresi, 152. Ayet:
(142-152) "Hani kardeşleri Sâlih, onlara demişti ki: “Allah'ın koruması altına girmez misiniz? Şüphesiz ki ben, sizin için güvenilir bir elçiyim. Artık Allah'ın koruması altına girin ve bana itaat edin. Ben sizden hiçbir ücret istemiyorum da. Benim ücretim ancak âlemlerin Rabbi üzerinedir. Siz burada; bahçelerde, pınarlarda ve ekinlerin, salkımları sarkmış hurmalıkların arasında güven içinde bırakılacak mısınız? Ve siz,
dağlardan
ustaca evler yontuyorsunuz. Artık Allah'ın koruması altına girin v...
Hicr Suresi, 82. Ayet:
Ve onlar,
dağlardan
emniyetli emniyetli evler yontuyorlardı. ...
Nəhl Suresi, 81. Ayet:
Ve Allah, oluşturduklarından sizin için gölgeler yaptı ve sizin için
dağlardan
barınaklar yaptı. Sizi sıcaktan-soğuktan koruyacak elbiseler ve sizi kendi hışmınızdan koruyan elbiseler var etti. İşte böylece Allah, Müslüman olasınız diye üzerinize nimetini tamamlamaktadır. ...
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
Dağlardan
məharətlə evlər yonub düzəldirsiniz....
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
Dağlardan
məharətlə evlər yonub düzəldəcəksiniz?...
Hicr Suresi, 82. Ayet:
Onlar
dağlardan
evlər oydular, əminliklə olalar...
Nəhl Suresi, 81. Ayet:
Etdi Allah xəlq etdiyindən sizin üçün kölgəlik və etdi sizin üçün
dağlardan
məskənlər. Sizin üçün etdi geyimlər ki, sizi istidən qorusun və geyimlər ki, sizi bir-birinizin basqısından qorusun. Belə tamam etdi nemətlərini sizin üçün, ola ki, təslim olanlar olasınız....
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
Və
dağlardan
evlər oyursunuz fərəhlənərək. ...
Bəqərə Suresi, 74. Ayet:
Sonra, onun (möcüzələrin) ardınca sizin qəlbləriniz sərtləşdi, daş parçaları kimi və ya ondan da bərk oldu. Çünki (Musanın daşı və bulaqların daşları kimi) bəzi daşlar var ki, onlardan çaylar qaynayır, bəziləri parçalanır və içindən su sızır və bəziləri Allahın (yaradarkən təbiətlərində qoyduğu) qorxusundan (
dağlardan
) tökülür. (Varlıqların Allahın iradəsindən təsirlənmələri onların fitri qorxu və itaətləridir. Məqsəd budur ki, daşlar təsirlənir, amma onların qəlblərində Allahın iradəsinə təslim...
Hicr Suresi, 82. Ayet:
Və onlar (dağın aşmasından və düşmənin yol tapmasından) xatircəm halda
dağlardan
evlər yonurdular....
Nəhl Suresi, 68. Ayet:
Və Rəbbin bal arısına vəhy etdi (onun təbiətində bu əməlin şövq və qüdrətini qoydu) ki: «
Dağlardan
, ağaclardan və qurulan çardaqlardan (özünə münasib) evlər götür!»...
Nəhl Suresi, 81. Ayet:
Və Allah (ağac, tavan və çardaq kimi) yaratdıqlarından sizin üçün kölgələr yaratdı, sizin üçün
dağlardan
mağaralar və sığınacaqlar düzəltdi və sizin üçün sizi istidən (və soyuqdan) qoruyan paltarlar və sizi bir-birinizin zərərindən qoruyan geyimlər (döyüş geyimləri) müəyyənləşdirdi. O, Öz nemətini sizə belə tam həddə çatdırır ki, bəlkə (Onun istək və iradəsinə) təslim olasınız....
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
«Məharətlə və təkəbbürlə
dağlardan
evlər yonub düzəldirsiniz?!»...
Fatir Suresi, 27. Ayet:
Məgər Allahın göydən suyu (yağış, qar və dolu şəklində) nazil etdiyini görmürsənmi?! Biz onun vasitəsilə (yerdən) müxtəlif növlü, sinifli və rəngli meyvələr çıxartdıq?
Dağlardan
müxtəlif rəngli ağ, qırmızı, qara rəngli yollar (yer kürəsinin üzərindəki
dağlardan
rəngarəng silsilələr və dağlarda da rəngarəng yollar yaratdıq)....
Hicr Suresi, 82. Ayet:
Onlar əmin-amanlıq içində
dağlardan
evlər yonurdular....
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
“Və
dağlardan
məharətlə evlər yonub düzəldirsiniz”....
Fatir Suresi, 27. Ayet:
Görmürsənmi ki, Allah göydən su endirdi? Biz onunla növbənöv məhsullar çıxardıq.
Dağlardan
isə ağ, qırmızı (bir-birindən fərqli) müxtəlif rənglərdə yollar (təbəqələr) var, qapqara daşlar da var....
Hicr Suresi, 82. Ayet:
Onlar təhlükəsizlikdə olmaq üçün
dağlardan
, qayalardan evlər oyub- yonurdular....
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
(Əbədi qalacağınızı zənn edib)
dağlardan
canfəşanlıqla evlər oyub düzəldəcəksiniz?...
Hicr Suresi, 82. Ayet:
Və onlar
dağlardan
möhkəm evlər yonurdular....
Nəhl Suresi, 81. Ayet:
Və Allah, yaratdıqlarından sizin üçün kölgələr düzəltdi və sizin üçün
dağlardan
sığınacaqlar etdi. Sizi istidən-soyuqdan qoruyacaq libaslar və sizi özünüzün [bir-birinizin] qəzəbindən qoruyan geyimlər əmələ gətirdi. Bax beləcə, Allah, müsəlman olasınız deyə sizə nemətini artırır....
Şüəra Suresi, 149. Ayet:
Və siz
dağlardan
ustalıqla evlər yonursunuz. ...