Axtarış Nəticələri
Əraf Suresi, 189. Ayet:
1.
huve ellezî
: o ki, ... yapan odur
2.
halaka-kum
: sizi yarattı
3.
min nefsin
: bir nefsten
4.
vâhıdetin
: bir ...
Əraf Suresi, 193. Ayet:
1.
ve in ted'û-hum
: ve eğer onları çağırırsanız
2.
ilâ el hudâ
: hidayete
3.
lâ yettebiû-kum
: size uymazlar, tâbî olmazlar
4.
Yunus Suresi, 22. Ayet:
1.
huve ellezî
: odur
2.
yuseyyiru-kum
: sizi gezdirir
3.
fî el berri
: karada
4.
ve el bahri
: ve denizde
İbrahim Suresi, 22. Ayet:
1.
ve kâle eş şeytânu
: ve şeytan dedi
2.
lemmâ
: olduğu zaman
3.
kudıye el emru
: emir yerine getirildi, tamamlandı
4.
innallâ...
Kəhf Suresi, 52. Ayet:
1.
ve yevme
: ve o gün (kıyâmet günü)
2.
yekûlu
: söyler
3.
nâdû
: nida edin, çağırın
4.
şurekâiyellezîne
: ortak ...
Furqan Suresi, 13. Ayet:
1.
ve izâ
: ve olduğu zaman
2.
ulkû
: atıldılar
3.
min-hâ
: ondan, oradan
4.
mekânen
: bir mekân, bir yer
Qəsəs Suresi, 64. Ayet:
1.
ve kîled'û (kîle ud'û)
: ve "çağırın" denildi
2.
şurekâe-kum
: sizin ortaklarınız
3.
fe
: artık, bunun üzerine
4.
deav-hum
Ənkəbut Suresi, 65. Ayet:
1.
fe izâ
: o zaman
2.
rakibû
: bindiler
3.
fî el fulki
: gemiye
4.
deavûllâhe (deavû allâhe)
: Allah'a dua ettile...
Rum Suresi, 33. Ayet:
1.
ve izâ messe
: ve dokunduğu zaman
2.
en nâse
: insan
3.
durrun
: zarar
4.
deav
: dua ettiler
Loğman Suresi, 32. Ayet:
1.
ve izâ
: ve olduğu zaman
2.
gaşiye-hum
: onları sardı
3.
mevcun
: dalgalar
4.
ke
: gibi, sanki