Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Bəqərə Suresi, 61. Ayet:
Ve iz kultum yâ mûsâ len nasbira alâ taâmin vâhidin fed’u lenâ rabbeke yuhric lenâ mimmâ tunbitulardu min baklihâ ve kıssâiha ve fûmihâ ve adesihâ ve basalihâ, kâle e testebdilûnellezî huve
ednâ
billezî huve hayr(hayrun), ihbitû mısran fe inne lekum mâ seeltum ve duribet aleyhimuz zilletu vel meskenetu ve bâu bi gadabin minallâh(minallâhi), zâlike bi ennehum kânû yekfurûne bi âyâtillâhi ve yaktulûnen nebiyyîne bi gayril hak(hakkı), zâlike bi mâ asav ve kânû ya’tedûn(ya’tedûne)....
Bəqərə Suresi, 61. Ayet:
1.
ve iz
: ve olmuştu, olduğu zaman
2.
kultum (iz kultum)
: siz dediniz (siz demiştiniz)
3.
yâ mûsâ
: ey Musa
4.
len nasbirâ
Bəqərə Suresi, 87. Ayet:
Ve lekad âteynâ mûsâl kitâbe ve kaffeynâ min ba’dihî bir rusuli ve âteynâ îsâbne meryemel beyyinâti ve eyy
ednâ
hu bi rûhil kudus(kudusi), e fe kullemâ câekum resûlun bimâ lâ tehvâ enfusukumustekbertum, fe ferîkan kezzebtum ve ferîkan taktulûn(taktulûne)....
Bəqərə Suresi, 87. Ayet:
1.
ve lekad
: ve andolsun
2.
âteynâ
: biz verdik
3.
mûsâ
: Musa
4.
el kitâbe
: kitap
Bəqərə Suresi, 87. Ayet:
Andolsun (lekad) Musa'ya kitabı verdik ve ardından peşpeşe elçiler gönderdik / ardından elçileri sıraladık. Meryemoğlu İsa'ya da apaçık (deliller) (beyyinati) verdik ve onu Kutsal Ruh (ruhılkudüs) ile destekledik (eyyednahü). Ne zaman bir elçi hoşunuza gitmeyen bir şeyle size gelse büyüklük taslayarak bir bölümünüz onu yalanlayacak, bir bölümünüz de onu öldürecek misiniz?...
Bəqərə Suresi, 253. Ayet:
Tilker rusulu faddalnâ ba’dahum alâ ba’d(ba’din), minhum men kellemallâhu ve rafea ba’dahum derecât(derecâtin), ve âteynâ îsâbne meryemel beyyinâti ve eyy
ednâ
hu bi rûhıl kudus(rûhıl kudusi), ve lev şâallâhu maktetelellezîne min ba’dihim min ba’di mâ câethumul beyyinâtu ve lâkinihtelefû fe minhum men âmene ve minhum men kefer(kefere), ve lev şâallâhu maktetelû ve lâkinnallâhe yef’alu mâ yurîd(yurîdu)....
Bəqərə Suresi, 253. Ayet:
1.
tilke
: o
2.
er rusulu
: resûller
3.
faddalnâ
: biz faziletli kıldık, üstün kıldık
4.
ba'da-hum
: onların bir k...
Bəqərə Suresi, 282. Ayet:
Yâ eyyuhâllezîne âmenû izâ tedâyentum bi deynin ilâ ecelin musemmen fektubûh(fektubûhu), velyektub beynekum kâtibun bil adl(adli), ve lâ ye’be kâtibun en yektube kemâ allemehullâhu felyektub, velyumlilillezî aleyhil hakku velyettekıllâhe rabbehû ve lâ yebhas minhu şey’â(şey’en), fe in kânellezî aleyhil hakku sefîhan ev daîfen ev lâ yestatîu en yumille huve felyumlil veliyyuhu bil adl(adli), vesteşhidû şehîdeyni min ricâlikum, fe in lem yekûnâ raculeyni fe raculun vemraetâni mimmen terdavne mineş...
Bəqərə Suresi, 282. Ayet:
1.
yâ eyyuhe
: ey
2.
ellezîne
: onlar
3.
âmenû
: âmenû oldular (Allah'a ulaşmayı dilediler) îmân ettiler
4.
izâ
: ...
Nisa Suresi, 3. Ayet:
Ve in hıftum ellâ tuksitû fîl yetâmâ fenkihû mâ tâbe lekum minen nisâi mesnâ ve sulâse ve rubâa, fe in hıftum ellâ ta’dilû fe vâhideten ev mâ meleket eymânukum. Zâlike
ednâ
ellâ teûlû....
Nisa Suresi, 3. Ayet:
1.
ve in hıftum
: ve eğer korkarsanız
2.
ellâ
: ... olmama, ... olamama
3.
tuksitû
: adaletle davranmanız
4.
fî
: ...
Nisa Suresi, 18. Ayet:
Ve leysetit tevbetu lillezîne ya’melûnes seyyiât(seyyiâti), hattâ izâ hadara ehadehumul mevtu kâle innî tubtul’âne ve lâllezîne yemûtûne ve hum kuffâr(kuffârun). Ulâike a’t
ednâ
lehum azâben elîmâ(elîmen)....
Nisa Suresi, 18. Ayet:
1.
ve leyset(i)
: ve değil
2.
et tevbetu
: tövbe
3.
li ellezîne
: onların
4.
ya'melûne
: yapıyorlar
Nisa Suresi, 37. Ayet:
Ellezîne yebhalûne ve ye’murûnen nâse bil buhli ve yektumûne mâ âtâhumullâhu min fadlıhî. Ve a’t
ednâ
lil kâfirîne azâben muhînâ(muhînen)....
Nisa Suresi, 37. Ayet:
1.
ellezîne
: onlar
2.
yebhalûne
: cimrilik ederler
3.
ve ye'murûne
: ve emrederler
4.
en nâse
: insanlar
Nisa Suresi, 151. Ayet:
Ulâike humul kâfirûne hakkâ(hakkan), ve a’t
ednâ
lil kâfirîne azâben muhînâ(muhînen)....
Nisa Suresi, 151. Ayet:
1.
ulâike
: işte onlar
2.
hum
: onlar
3.
el kâfirûne
: kâfir olanlar, kâfirler
4.
hakkan
: hak olan, gerçek olan
Nisa Suresi, 161. Ayet:
Ve ahzihimur ribâ ve kad nuhû anhu ve eklihim emvâlen nâsi bil bâtıl(bâtılı). Ve a’t
ednâ
lil kâfirîne minhum azâben elîmâ(elîmen)....
Nisa Suresi, 161. Ayet:
1.
ve ahzi-him
: ve onların almaları
2.
er ribâ
: riba, faiz
3.
ve kad
: ve ... olmuş, olmuştu
4.
nuhû
: nehy edil...
Maidə Suresi, 104. Ayet:
Ve izâ kîle lehum teâlev ilâ mâ enzelallâhu ve iler resûlî kâlû hasbunâ mâ vec
ednâ
aleyhi âbâenâ e ve lev kâne âbâuhum lâ ya’lemûne şey’en ve lâ yehtedûn(yehtedûne)....
Maidə Suresi, 104. Ayet:
1.
ve izâ kîle lehum
: ve onlara denildiği zaman
2.
teâlev
: gelin
3.
ilâ mâ enzele
: indirdiği şeye
4.
allâhu
: A...
Maidə Suresi, 108. Ayet:
Zâlike
ednâ
en ye’tû biş şehâdeti alâ vechihâ ev yehâfûen turadde eymânun ba’de eymânihim vettekûllâhe vesmeû vallâhu lâ yehdil kavmel fâsikîn(fâsikîne)....
Maidə Suresi, 108. Ayet:
1.
zâlike
ednâ
: bu en yakın, en iyi, daha iyi
2.
en ye'tû
: gelmek, gelmesi
3.
bi eş şehâdeti
: şehâdet ile
4.
alâ vechi-hâ
Əraf Suresi, 28. Ayet:
Ve izâ faalû fâhişeten kâlû vec
ednâ
aleyhâ âbâenâ vallâhu emerenâ bihâ kul innallâhe lâ ye’muru bil fahşâ(fahşâi), e tekûlûne alâllâhi mâ lâ ta’lemûn(ta’lemûne)....
Əraf Suresi, 44. Ayet:
Ve nâdâ ashâbul cenneti ashâben nâri en kad vec
ednâ
mâ vâadenâ rabbunâ hakka(hakkan) fe hel vecedtum mâ vaade rabbukum hakka(hakkan) kâlû neam fe ezzene muezzinun beynehum en lâ'netullâhi alez zâlimîn(zâlimîne). ...
Əraf Suresi, 102. Ayet:
Ve mâ vec
ednâ
li ekserihim min ahdin, ve in vec
ednâ
ekserehum le fâsikîn(fâsikîne). ...
Əraf Suresi, 169. Ayet:
Fe halefe min ba’dihim halfun verisûl kitâbe ye’huzûne arada hâzel
ednâ
ve yekûlûne se yugferu lenâ ve in ye’tihim aradun misluhu ye’huzûh(ye’huzûhu), e lem yu’haz aleyhim mîsâkul kitâbi en lâ yekûlû alâllâhi illel hakka ve deresû mâ fîh(fîhî), ved dârul âhıretu hayrun lillezîne yettekûn(yettekûne), e fe lâ ta’kılûn(ta’kılûne). ...
Əraf Suresi, 169. Ayet:
1.
fe halefe
: artık halef oldu, yerine geçti
2.
min ba'di-him
: onlardan sonra
3.
halfun
: sonraki nesil
4.
verisû el kitâbe
Ənfal Suresi, 42. Ayet:
1.
iz
: olduğu zaman
2.
entum
: siz
3.
bil udvetid dunyâ
(bi el udveti ed dunyâ)
(udve)
(dünya)
: vadinin yakın kenarında
: (vadinin kenarı, kıyısı)
: (edna (yakın) kelimesinin mue...
Tövbə Suresi, 107. Ayet:
Vellezînettehazû mesciden dırâran ve kufran ve tefrîkan beynel mu’minîne ve irsâden li men hâraballâhe ve resûlehu min kabl(kablu), ve le yahlifunne in er
ednâ
illâl husnâ, vallâhu yeşhedu innehum le kâzibûn(kâzibûne)....
Yunus Suresi, 61. Ayet:
1.
ve mâ tekûnu
: ve olmazsınız (olmanız yoktur ki)
2.
fî şe'nin
: bir halde, iş üzerinde, bir durumda
3.
ve mâ tetlû
: ve okumazsınız (okumanız yoktur ki)
Yunus Suresi, 78. Ayet:
Kâlû e ci’tenâ li telfitenâ ammâ vec
ednâ
aleyhi âbâenâ ve tekûne lekumel kibriyâu fîl ard(ardı), ve mâ nahnu lekumâ bi mu’minîn(mu’minîne). ...
Yusif Suresi, 79. Ayet:
Kâle maâzâllâhi en ne’huze illâ men vec
ednâ
metâanâ indehû innâ izen le zâlimûn(zâlimûne)....
Yusif Suresi, 79. Ayet:
1.
kâle
: dediler
2.
maâzâ allâhi
(âze)
: Allah'a sığınırım
: (sığındı)
3.
en ne'huze
: alıkoymamız, onu almamız, tutmamız, alıkoymamız
4.
...
Hicr Suresi, 19. Ayet:
Vel arda med
ednâ
hâ ve elkaynâ fîhâ revâsiye ve enbetnâ fîhâ min kulli şey’in mevzûn(mevzûnin)....
Hicr Suresi, 19. Ayet:
1.
ve el arda
: ve yeryüzü
2.
med
ednâ
-hâ
: biz onu uzattık (yaydık)
3.
ve elkaynâ
: ve biz koyduk, bıraktık
4.
fî-hâ
<...
Nəhl Suresi, 35. Ayet:
Ve kâlellezîne eşrekû lev şâallâhu mâ ab
ednâ
min dûnihî min şey’in nahnu ve lâ âbâunâ ve lâ harremnâ min dûnihi min şey’(şey’in), kezâlike fe alellezîne min kablihim, fe hel aler rusuli illel belâgul mubîn(mubînu). ...
Nəhl Suresi, 40. Ayet:
İnnemâ kavlunâ li şey’in izâ er
ednâ
hu en nekûle lehu kun fe yekûn(yekûnu). ...
Nəhl Suresi, 40. Ayet:
1.
innemâ
: ancak, sadece, yalnız
2.
kavlu-nâ
: bizim sözümüz
3.
li şey'in
: bir şey için
4.
izâ
: olduğu zaman
İsra Suresi, 6. Ayet:
Summe red
ednâ
lekumul kerrete aleyhim ve emd
ednâ
kum bi emvâlin ve benîne ve cealnâkum eksere nefîrâ(nefîren). ...
İsra Suresi, 6. Ayet:
1.
summe
: sonra
2.
red
ednâ
: döndürdük, iade ettik
3.
lekum
: size, sizi
4.
el kerrete
: tekrar
İsra Suresi, 10. Ayet:
Ve ennellezîne lâ yu’minûne bil âhıreti a’t
ednâ
lehum azâben elîmâ(elîmen)....
İsra Suresi, 10. Ayet:
1.
ve ennellezîne (enne ellezîne)
: ve muhakkak o kimseler ki
2.
lâ yu'minûne
: inanmazlar, mü'min olmazlar (kalplerine îmân yazılmaz)
3.
bi el âhıreti
: ahirete
İsra Suresi, 16. Ayet:
Ve izâ er
ednâ
en nuhlike karyeten emernâ mutrafîhâ fe fesekû fîhâ fe hakka aleyhel kavlu fe demmernâhâ tedmîrâ(tedmîren)....
İsra Suresi, 16. Ayet:
1.
ve izâ
: ve olduğu zaman
2.
er
ednâ
: istedik
3.
en nuhlike
: helâk etmeyi
4.
karyeten
: bir ülke, bir karye, bi...
Kəhf Suresi, 29. Ayet:
Ve kulil hakku min rabbikum fe men şâe fel yu'min ve men şâe fel yekfur innâ a't
ednâ
liz zâlimîne nâren ehâta bihim surâdikuhâ, ve in yestegîsû yugâsû bi mâin kel muhli yeşvîl vucûh(vucûhe), bi'seş şerab(şerabu) ve sâet murtefekâ(murtefekan)....
Kəhf Suresi, 29. Ayet:
1.
ve kulil hakku (ve kul el hakku)
: ve de ki hak
2.
min rabbi-kum
: Rabbinizdendir
3.
fe men şâe
: bundan sonra dileyen kimse
4.
Kəhf Suresi, 81. Ayet:
Fe er
ednâ
en yubdilehumâ rabbuhumâ hayren minhu zekâten ve akrebe ruhmâ(ruhmen). ...
Kəhf Suresi, 81. Ayet:
1.
fe er
ednâ
: böylece diledik, istedik
2.
en yubdile-humâ
: onlara (o ikisi için) değiştirmesi
3.
rabbu-humâ
: onların (o ikisinin) Rab'leri
4.
<...
Kəhf Suresi, 102. Ayet:
E fe hasibellezîne keferû en yettehızû ibâdî min dûnî evliyâ’(evliyâe), innâ a’t
ednâ
cehenneme lil kâfirîne nuzulâ(nuzulen). ...
Kəhf Suresi, 102. Ayet:
1.
e
: mı
2.
fe hasibe
: yoksa zannettiler
3.
ellezîne keferû
: kâfirler, inkâr eden kimseler
4.
en yettehızû
: ed...
Ənbiya Suresi, 17. Ayet:
Lev er
ednâ
en nettehıze lehven lettehaznâhu min ledunnâ in kunnâ fâ’ılîn(fâ’ılîne)....
Ənbiya Suresi, 46. Ayet:
Andolsun ki Rabbinin azabından onlara
ednâ
bir şey dokunsa muhakkak: «Yazıklar olsun bize. Biz gerçekden zaalimlermişiz» diyeceklerdir. ...
Ənbiya Suresi, 53. Ayet:
Kâlû vec
ednâ
âbâenâ lehâ âbidîn(âbidîne). ...
Furqan Suresi, 11. Ayet:
Bel kezzebû bis sâati ve a’t
ednâ
li men kezzebe bis sâati saîrâ(saîren)....
Furqan Suresi, 11. Ayet:
1.
bel
: hayır
2.
kezzebû
: uydurdular, yalanladılar
3.
bi es sâati
: o saati, kıyâmeti
4.
ve a't
ednâ
: ve hazırla...
Furqan Suresi, 37. Ayet:
Ve kavme nûhın lemmâ kezzebûr rusule agraknâhum ve cealnâhum lin nâsi âyeh(âyeten), ve a’t
ednâ
liz zâlimîne azâben elîmâ(elîmen)....
Furqan Suresi, 37. Ayet:
1.
ve kavme nûhın
: ve Nuh (A.S)'ın kavmi
2.
lemmâ
: olduğu zaman
3.
kezzebû
: yalanladılar
4.
er rusule
: resûll...
Şüəra Suresi, 74. Ayet:
Kâlû bel vec
ednâ
âbâenâ kezâlike yef’alûn(yef’alûne)....
Şüəra Suresi, 74. Ayet:
1.
kâlû
: dediler
2.
bel
: hayır
3.
vec
ednâ
: biz bulduk
4.
âbâe-nâ
: (bizim) babalarımız
Qəsəs Suresi, 13. Ayet:
Fe red
ednâ
hu ilâ ummihî key tekarra aynuhâ ve lâ tahzene ve li ta’leme enne va’dallâhi hakkun ve lâkinne ekserehum lâ ya’lemûn(ya’lemûne)....
Qəsəs Suresi, 13. Ayet:
1.
fe
: artık
2.
red
ednâ
-hu
: onu geri verdik, iade ettik
3.
ilâ ummi-hi
: onun annesine
4.
key
: için
<...
Loğman Suresi, 21. Ayet:
Ve izâ kîle lehumuttebiû mâ enzelallâhu kâlû bel nettebiu mâ vec
ednâ
aleyhi âbâenâ, e ve lev kâneş şeytânu yed’ûhum ilâ azâbis saîr(saîri)....
Loğman Suresi, 21. Ayet:
1.
ve izâ
: ve olduğu zaman
2.
kîle
: denildi
3.
lehum
: onlara
4.
ittebiû
: tâbî olun
<...
Səcdə Suresi, 21. Ayet:
Ve le nuzîkannehum minel azâbil
ednâ
dûnel azâbil ekberi leallehum yerciûn(yerciûne)....
Səcdə Suresi, 21. Ayet:
1.
ve le
: ve elbette, mutlaka
2.
nuzîkanne-hum
: onlara tattıracağız
3.
min el azâbi
: azaptan
4.
el
ednâ
: daha ...
Səba Suresi, 32. Ayet:
Kâlellezînestekberû lillezînestud’ifû e nahnu sad
ednâ
kum anil hudâ ba’de iz câekum bel kuntum mucrimîn(mucrimîne)....
Səba Suresi, 32. Ayet:
1.
ve lâ tetemennev
: dedi
2.
ellezîne
: onlar
3.
istekberû
: büyüklük tasladılar, kibirlendiler
4.
li ellezîne
: ...
Sad Suresi, 20. Ayet:
Ve şed
ednâ
mulkehu ve âteynâhul hikmete ve faslel hıtâb(hıtâbi)....
Sad Suresi, 20. Ayet:
1.
ve şed
ednâ
: ve güçlendirdik, kuvvetlendirdik
2.
mulke-hu
: onun mülkü, hükümranlığı, idaresi
3.
ve âteynâ-hu
: ve ona verdik
4.
Sad Suresi, 44. Ayet:
Ve huz bi yedike dıgsen fadrıb bihî ve lâ tahnes, innâ vec
ednâ
hu sâbira(sâbiren), ni’mel abd(abdu), innehû evvâb(evvâbun)....
Sad Suresi, 44. Ayet:
1.
ve huz
: ve al
2.
bi yedi-ke
: eline
3.
dıgsen
: yaş ve kuru karışık ot demeti
4.
fadrib (fe ıdrib)
: sonra vur...
Zuxruf Suresi, 20. Ayet:
Ve kâlû lev şâer rahmânu mâ ab
ednâ
hum, mâ lehum bi zâlike min ilmin in hum illâ yahrusûn(yahrusûne)....
Zuxruf Suresi, 20. Ayet:
1.
ve kâlû
: ve dediler
2.
lev
: şâyet, eğer
3.
şâe
: diledi
4.
er rahmânu
: Rahmân
Zuxruf Suresi, 22. Ayet:
Bel kâlû innâ vec
ednâ
âbâenâ alâ ummetin ve innâ alâ âsârihim muhtedûn(muhtedûne)....
Zuxruf Suresi, 22. Ayet:
1.
bel
: hayır
2.
kâlû
: dediler
3.
innâ
: muhakkak ki biz
4.
vec
ednâ
: bulduk
Zuxruf Suresi, 23. Ayet:
Ve kezâlike mâ erselnâ min kablike fî karyetin min nezîrin illâ kâle mutrefûhâ innâ vec
ednâ
âbâenâ alâ ummetin ve innâ alâ âsârihim muktedûn(muktedûne)....
Zuxruf Suresi, 23. Ayet:
1.
ve kezâlike
: ve böylece, ve bunun gibi
2.
mâ erselnâ
: biz göndermedik
3.
min kabli-ke
: senden önce
4.
fî karyetin
Fəth Suresi, 13. Ayet:
Ve men lem yû’min billâhi ve resûlihî fe innâ a’t
ednâ
lil kâfirîne saîrâ(saîren)....
Qaf Suresi, 7. Ayet:
Vel arda med
ednâ
hâ ve elkaynâ fîhâ revâsiye ve enbetnâ fîhâ min kulli zevcin behîcin....
Qaf Suresi, 7. Ayet:
1.
ve el arda
: ve arz, ve yer
2.
med
ednâ
-hâ
: onu döşeyip yaydık
3.
ve elkaynâ
: ve attık, bıraktık
4.
fî-hâ
: on...
Zariyat Suresi, 36. Ayet:
Fe mâ vec
ednâ
fîhâ gayre beytin minel muslimîn(muslimîne)....
Zariyat Suresi, 36. Ayet:
1.
fe
: böylece, fakat
2.
mâ vec
ednâ
: biz bulamadık
3.
fî-hâ
: orada
4.
gayre beytin
: bir evden başka
...
Tur Suresi, 22. Ayet:
Ve emd
ednâ
hum bi fâkihetin ve lahmin mimmâ yeştehûn(yeştehûne)....
Tur Suresi, 22. Ayet:
1.
ve emd
ednâ
-hum
: ve onlara imdat ettik, uzattık, sunduk, verdik
2.
bi fâkihetin
: meyveler ile
3.
ve lahmin
: ve et
4.
mim-m...
Nəcm Suresi, 9. Ayet:
Fe kâne kâbe kavseyni ev
ednâ
....
Nəcm Suresi, 9. Ayet:
1.
fe kâne
: böylece oldu
2.
kâbe
: uzaklık, mesafe
3.
kavseyni
: iki yay (bir yaydaki kabza ile uç arası)
4.
ev
:...
Nəcm Suresi, 9. Ayet:
İki yayın birleşimi (kab-ı kavseyn) veya Edna (daha da yakın) oldu!...
Nəcm Suresi, 9. Ayet:
«kabe kavseyni ev edna» oldu da...
Mücadilə Suresi, 7. Ayet:
E lem tere ennellâhe ya’lemu mâ fîs semâvâti ve mâ fîl ard(ardı), mâ yekûnu min necvâ selâsetin illâ huve râbiuhum ve lâ hamsetin illâ huve sâdisuhum ve lâ
ednâ
min zâlike ve lâ eksere illâ huve me’ahum eyne mâ kânû, summe yunebbiuhum bi mâ amilû yevmel kıyâmeh(kıyâmeti), innellâhe bi kulli şey’in alîm(alîmun)....
Mücadilə Suresi, 7. Ayet:
1.
e lem tere
: görmüyor musun, görmedin mi
2.
enne allâhe
: Allah'ın ..... olduğunu
3.
ya'lemu
: bilir
4.
mâ
: şe...
Mülk Suresi, 5. Ayet:
Ve lekad zeyyennes semâed dunyâ bi mesâbîha ve cealnâhâ rucûmen liş şeyâtîni ve a’t
ednâ
lehum azâbes saîr(saîri)....
Mülk Suresi, 5. Ayet:
1.
ve lekad
: ve andolsun
2.
zeyyennâ
: süsledik
3.
es semâe
: sema, gökyüzü
4.
ed dunyâ
: dünya
Cin Suresi, 8. Ayet:
Ve ennâ le mesnes semâe fe vec
ednâ
hâ muliet haresen şedîden ve şuhubâ(şuhuben)....
Cin Suresi, 8. Ayet:
1.
ve ennâ
: ve gerçekten biz
2.
le
: elbette
3.
mesnâ
: dokunduk (kulak hırsızlığı yapmak için) temasa geçtik yokladık, yükseldik
4.
Müzzəmmil Suresi, 20. Ayet:
İnne rabbeke ya'lemu enneke tekûmu
ednâ
min suluseyil leyli ve nısfehu ve sulusehu ve tâifetun minellezîne meak(meake), vallâhu yukaddirul leyle ven nehâr(nehâre), alime en len tuhsûhu fe tâbe aleykum, fakreû mâ teyessere minel kur'ân(kur’ânî), alime en seyekûnu minkum merdâ ve âharûne yadribûne fîl’ardı yebtegûne min fadlillâhi ve âharûne yukâtilûne fî sebîlillâhi fakreû mâ teyessere minhu ve ekîmus salâte ve âtûz zekâte ve akridullâhe kardan hasenâ(hasenen), ve mâ tukaddimû li enfusikum min ha...
Müzzəmmil Suresi, 20. Ayet:
1.
inne
: muhakkak
2.
rabbe-ke
: senin Rabbin
3.
ya'lemu
: bilir
4.
enne-ke
: senin olduğunu
İnsan Suresi, 4. Ayet:
İnnâ a’t
ednâ
lil kâfirîne selâsile ve ağlâlen ve seîrâ(seîren)....
İnsan Suresi, 28. Ayet:
Nahnu halaknâhum ve şed
ednâ
esrehum, ve izâ şi’nâ beddelnâ emsâlehum tebdîlâ(tebdîlen)....
İnsan Suresi, 28. Ayet:
1.
nahnu
: biz
2.
halaknâ-hum
: onları yarattık
3.
ve şed
ednâ
: ve kuvvetlendirdik
4.
esre-hum
: onların bağları
Tin Suresi, 5. Ayet:
Summe red
ednâ
hu esfele sâfilîn(sâfilîne)....
Tin Suresi, 5. Ayet:
1.
summe
: sonra
2.
red
ednâ
-hu
: onu reddettik, iade ettik, çevirdik
3.
esfele sâfilîne
: esfeli safilin, sefillerin en sefili, en sefil hale
...
Əhzab Suresi, 31. Ayet:
Ve men yaknut min kunne lillâhi ve resûlihi ve ta’mel sâlihan nu’tihâ ecrehâ merreteyni ve a’t
ednâ
lehâ rızkan kerîmâ(kerîmen). ...
Əhzab Suresi, 31. Ayet:
1.
ve men
: ve kim
2.
yaknut
: kanitin olur, huşû ile bağlanır
3.
min kunne
: sizden (siz hanımlardan)
4.
lillâhi (li allâhi)
Əhzab Suresi, 51. Ayet:
Turcî men teşâu minhunne ve tu’vî ileyke men teşâu, ve menibtegayte mimmen azelte fe lâ cunâha aleyk(aleyke), zâlike
ednâ
en tekarre a’yunuhunne ve lâ yahzenne ve yerdayne bimâ âteytehunne kulluhunn(kulluhunne), vallâhu ya’lemu mâ fî kulûbikum ve kânallâhu alîmen halîmâ....
Əhzab Suresi, 51. Ayet:
1.
turcî
: sen ertelersin
2.
men
: kim, kimse
3.
teşâu
: sen dilersin
4.
min-hunne
: onlardan
Əhzab Suresi, 59. Ayet:
Yâ eyyuhen nebîyyu kul li ezvâcike ve benâtike ve nisâil mu’minîne yudnîne aleyhinne min celâbîbihinn(celâbîbihinne), zâlike
ednâ
en yu’refne fe lâ yu’zeyn(yu’zeyne) ve kânallâhu gafûren rahîmâ(rahîmen)....
Əhzab Suresi, 59. Ayet:
1.
yâ eyyuhâ
: ey
2.
en nebiyyu
: nebî, peygamber
3.
kul
: de, söyle
4.
li ezvâci-ke
: (senin) zevcelerine, eşleri...
Səff Suresi, 14. Ayet:
1.
yâ eyyuhâ
: ey
2.
ellezîne âmenû
: âmenû olanlar, Allah'a ulaşmayı dileyenler
3.
kûnû
: olunuz
4.
ensâra allâhi