Axtarış Nəticələri
Bəqərə Suresi, 214. Ayet:
1.
em hasibtum
: yoksa zan mı ettiniz
2.
en tedhulû
: girmeniz
3.
el cennete
: cennet
4.
ve lemmâ
: ve olmadıkça
Ali-İmran Suresi, 79. Ayet:
1.
mâ kâne
: olmadı, olmaz, olamaz
2.
li beşerin
: bir insan için
3.
en yu'tiye-hu allâhu
: Allah ona vermesi
4.
el kitâbe<...
Nisa Suresi, 73. Ayet:
1.
ve le in
: ve eğer gerçekten ... olsa
2.
esâbe-kum
: size isabet etti
3.
fadlun
: bir fazl
4.
min allâhi
: Alla...
Maidə Suresi, 116. Ayet:
1.
ve iz kâle allâhu
: ve Allâh (cc.) dediği (buyurduğu) zaman
2.
yâ îsâ ibne meryeme
: ey Meryem oğlu Îsâ
3.
e ente kulte
: sen mi dedin
4.
Əraf Suresi, 8. Ayet:
1.
ve el veznu
: ve tartı, ölçü
2.
yevme izin
: izin günü
3.
el hakku
: haktır, gerçektir
4.
fe
: artık, o zaman
Əraf Suresi, 105. Ayet:
1.
hakîkun
: doğru olan, gerçek olan, hak olan
2.
alâ
: üzerine, ...’a
3.
en lâ ekûle
: (benim) söylemememdir
4.
alâ allahi...
Əraf Suresi, 187. Ayet:
1.
yes'elûne-ke
: sana soruyorlar
2.
an es sâati
: o saatten, o saat hakkında, saatini, vaktini
3.
eyyâne
: ne zaman
4.
mursâ-h...
Hud Suresi, 7. Ayet:
1.
ve huve ellezî
: ve odur ki
2.
halaka es semâvâti
: semaları yarattı
3.
ve el arda
: ve yeryüzü
4.
fî sitteti eyyâmin
Hud Suresi, 10. Ayet:
1.
ve le in
: ve muhakkak ki
2.
ezaknâ-hu
: ona tattırırsak
3.
na'mâe
: bir ni'met
4.
ba'de
: sonra
Nəhl Suresi, 40. Ayet:
1.
innemâ
: ancak, sadece, yalnız
2.
kavlu-nâ
: bizim sözümüz
3.
li şey'in
: bir şey için
4.
izâ
: olduğu zaman
Kəhf Suresi, 23. Ayet:
1.
ve lâ tekûlenne
: ve deme muhakkak
2.
li şey'in
: bir şey için
3.
innî
: muhakkak ben
4.
fâılun
: yaparım <...
Taha Suresi, 94. Ayet:
1.
kâle
: dedi
2.
yebneumme (ya ibne umme)
: ey annemin oğlu
3.
lâ te'huz
: tutma
4.
bi lıhyetî
: sakalımı
Taha Suresi, 97. Ayet:
1.
kâle
: dedi
2.
fezheb (fe izheb)
: artık git
3.
fe
: o zaman, artık
4.
inne
: muhakkak
Ənbiya Suresi, 47. Ayet:
1.
ve nedau
: ve kurarız, kuracağız
2.
el mevâzîne
: mizanlar
3.
el kısta
: adalet
4.
li yevmi el kıyâmeti
: kıyâm...
Möminun Suresi, 102. Ayet:
1.
fe
: o zaman
2.
men
: kim
3.
sekulet
: ağır geldi
4.
mevâzînu-hu
: onun mizanı, tartıları
Nəml Suresi, 49. Ayet:
1.
kâlû
: dediler
2.
tekâsemû
: (karşılıklı) kasem ediyorlar, yemin ediyorlar
3.
billâhi (bi allâhi)
: Allah'a
4.
le
<...
Zümər Suresi, 56. Ayet:
1.
en tekûle
: demesi
2.
nefsun
: kişi
3.
yâ
: ey
4.
hasretâ
: yazıklar olsun
Zümər Suresi, 57. Ayet:
1.
ev
: veya, yoksa
2.
tekûle
: der, söyler
3.
lev
: şâyet
4.
enne
: olduğu, muhakkak ki
...
Zümər Suresi, 58. Ayet:
1.
ev
: veya, yoksa
2.
tekûle
: der, söyler
3.
hîne
: an, zaman
4.
terâ
: görürsün
Mömin Suresi, 28. Ayet:
1.
ve kâle
: ve dedi
2.
raculun
: bir adam
3.
mû'minun
: mü'min, âmenû olan
4.
min
: den
...
Fussilət Suresi, 50. Ayet:
1.
ve le
: ve elbette, mutlaka
2.
in
: şâyet, eğer
3.
ezaknâ-hu
: ona tattırdık
4.
rahmeten
: bir rahmet ...
Münafiqun Suresi, 10. Ayet:
1.
ve enfikû
: ve infâk edin
2.
mimmâ (min-mâ)
: şeylerden
3.
rezaknâ-kum
: sizi rızıklandırdık
4.
min kabli
: önc...
Cin Suresi, 5. Ayet:
1.
ve ennâ
: ve gerçekten biz
2.
zanennâ
: zannettik
3.
en len
: asla olmaz
4.
tekûle
: söyler
Müddəssir Suresi, 31. Ayet:
1.
ve mâ cealnâ
: ve biz kılmadık
2.
ashâben en nâri
: ateş ehli
3.
illâ
: den başka
4.
melâiketen
: melekler ...
Qariə Suresi, 6. Ayet:
1.
fe
: artık
2.
emmâ
: fakat
3.
men
: kim
4.
sekulet
: ağır geldi