Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Maidə Suresi, 84. Ayet:
"Ve bize ne oluyor ki, Allah'a ve bize gelen gerçeğe iman etmeyelim: Rabb'imizin bizi iyi kimseler topluluğuna dahil etmesi umut ve b
eklen
tisi içinde iken."...
Hicr Suresi, 3. Ayet:
Bırak onları; yiyip, içip faydalansınlar; b
eklen
tileri onları oyalasın. Fakat yakında gerçeği anlayacaklar....
Səba Suresi, 20. Ayet:
Ant olsun ki, iblis onlar hakkındaki b
eklen
tisini gerçekleştirdi. İnananlardan oluşan bir topluluk hariç, hepsi ona uydular....
Səba Suresi, 47. Ayet:
De ki: "Sizden bir karşılık beklemiyorum. Sizden bir b
eklen
tim yok. Benim ücretim, yalnızca Allah'a aittir. Ve O, Her Şeye Tanık'tır."...
Sad Suresi, 6. Ayet:
Onlardan, meleler harekete geçerek: "Bildiğiniz yoldan gitmeye devam edin, ilahlarınızı bırakmayın. Kesinlikle sizden b
eklen
en budur." dediler....
Bəqərə Suresi, 27. Ayet:
O (fâsıklar) ki Allah'a verdikleri sözü sağlama bağladıktan sonra bozarlar. Ve Allah'ın
eklen
mesini emir buyurduğu şeyi (peygambere îmânı ve akrabaya yardımı) keserler; yeryüzünde bozgunculuk yaparlar. İşte bunlar zarar uğrayanların tâ kendileridir....
Bəqərə Suresi, 254. Ayet:
Ey iman edenler! Sizi rızıklandırdığımız şeylerden bağışta bulunun-öyle bir günden önce ki, o günde ne bir alışveriş olur, ne bir dosttan yardım b
eklen
ir, ne de kimseden bir şefaat umulur. O günü inkâr edenler ise, zalimlerin tâ kendileridir....
Bəqərə Suresi, 255. Ayet:
Allah -O'ndan başka ilah yoktur-; Her zaman diridir, bütün varlıkların kendi kendine yeterli yegane kaynağıdır. Ne uyuklama tutar O'nu, ne de uyku. Yeryüzünde ve göklerde ne varsa O'nundur. O'nun izni olmaksızın nezdinde şefaat edebilecek olan kimdir? O, insanların gözlerinin önünde olanı da, onlardan gizli tutulanı da bilir; oysa O dilemedikçe insanlar O'nun ilminden hiçbir şey edinemez, hiçbir şey kavrayamazlar. O'nun sonsuz kudreti ve egemenliği gökleri ve yeri kaplar ve onların korunup deste...
Bəqərə Suresi, 276. Ayet:
Allah, ribadan b
eklen
en artışı mahveder, sadakalar karşılığında artışlar getirir. Allah, nankörlüğe batmış günahkârların hiç birini sevmez....
Bəqərə Suresi, 280. Ayet:
Eğer (borçlu) zor durumda ise (ödeyemeyecekse) o taktirde durumu kolaylaşıncaya kadar b
eklen
melidir. Ve (alacağınızı) sadaka olarak bağışlamanız, sizin için daha hayırlıdır. Keşke bilseydiniz....
Bəqərə Suresi, 280. Ayet:
Eğer (borçlu) darlık içinde olursa bir genişliğe çıkıncaya kadar b
eklen
ilir. Eğer bilirseniz alacağınızı bağışlamanız sizin için daha hayırlıdır....
Bəqərə Suresi, 280. Ayet:
Eğer borçlu zorluk içinde ise eli genişleyinceye kadar b
eklen
ir. Borcunu sadaka olarak ona bağışlamanız sizin için daha hayırlıdır; eğer bilirseniz....
Ali-İmran Suresi, 130. Ayet:
Ey iman nimetine kavuşanlar,
eklen
erek katlanan fâiz geliri, bileşik fâiz geliri yemeyin. Allah’a sığının, emirlerine yapışın, günahlardan arınıp, azaptan korunun ki, kurtuluşa, ebedî nimetlerle mutluluğa eresiniz....
Ali-İmran Suresi, 154. Ayet:
Sonra o kederin ardından Allah üzerinize bir güven, içinizden bir kısmını saran ağır bir uyku indirdi. Kendi canlarının kaygısına düşmüş bir grup da, Allah’a karşı haksız yere İslâm dışı, cahiliyet devrindekine benzer düşüncelere kapılıyorlar: 'Yönetimde sözümüz mü geçiyor ki? Tedbir konusunda bizim görüşümüz mü alındı ki? B
eklen
ilen zaferden, ganimetten bize bir pay mı var ki? Bizim elimizden bir şey mi gelir ki?' mânâlarına gelen lastikli, tarizli sözler söylüyorlardı. Sen: 'Zafer, üstünlük ta...
Ali-İmran Suresi, 156. Ayet:
Ey müminler, yolculuğa çıkan ya da savaşa katılan kardeşleri hakkında «Eğer onlar yanımızda olsalardı ölmezler ya da öldürülmezlerdi» diyen kâfirler gibi olmayınız. Allah bu asılsız saplantıyı onların kalplerine çör
eklen
en acı bir hayıflanmaya dönüştürdü. Oysa can veren de öldüren de Allah'tır. Hiç kuşkusuz Allah yaptıklarınızı görür....
Nisa Suresi, 99. Ayet:
İşte Allâh'ın onların suçlarını affetmesi b
eklen
ir. Allâh Afüvv'dür, Ğafûr'dur....
Nisa Suresi, 99. Ayet:
Allah’ın onları affetmesi b
eklen
ir. Allah, affedendir, bağışlayandır....
Ənam Suresi, 8. Ayet:
Ona (peygambere «Bizim de görebileceğimiz) bir melek gönderilmeli değil miydi?» dediler. Eğer biz (öyle) bir melek gönderseydik elbette (helakleri) iş (i) bitirilmiş olur, sonra (tevbe etmeleri de b
eklen
mez,) kendilerine göz bile açdırılmazdı. ...
Ənam Suresi, 8. Ayet:
Peygambere bir melek indirilmeli değil miydi? derler. Eğer bir melek indirseydik, b
eklen
meden iş bitirilirdi....
Ənam Suresi, 47. Ayet:
De ki: “Ne dersiniz, Allah’ın azabı size b
eklen
medik bir anda veya açıktan açığa gelse, zalimler toplumundan başkası mı helâk edilecek?”...
Ənam Suresi, 58. Ayet:
De ki: "Eğer bu kadar şiddetle arzuladığınız şey benim elimde olsaydı, benimle sizin aranızda (verilmesi b
eklen
en) hüküm verilmiş olurdu. Ama kimin zulüm işlediğini en iyi Allah bilir"....
Ənam Suresi, 98. Ayet:
Sizi bir tek nefsten (Âdem (A.S)'dan) yaratan ve böylece (sizin için) kararlı bir kalma yeri (fizik vücudumuz için yeryüzü: dünya), bir de emanet kalma yeri (nefsimiz için cennet ve cehenneme gitmeden önce geçici olarak b
eklen
ilen yer; berzah âlemi) dizayn eden O'dur. Fıkıh eden bir toplum için, âyetleri ayrı ayrı detayları ile açıkladık....
Ənam Suresi, 136. Ayet:
Allah’ın yarattığı ekinlerden ve hayvanlardan O’na bir pay ayırdılar ve akıllarınca, “Şu, Allah için, şu da bizim ortaklarımız (putlarımız) için” dediler. Ortakları için olan Allah’ınkine
eklen
miyor. Allah için olan ise ortaklarınkine
eklen
iyor.. Ne kötü hükmediyorlar!...
Ənfal Suresi, 11. Ayet:
Hani, Allah tarafından bir güven olmak üzere sizi hafif bir uykuya daldırıyordu. Sizi temizlemek, şeytanın pisliğini, verdiği vesveseyi sizden gidermek, düşüncelerinizi, kalplerinizi birbirine bağlayarak sizi yür
eklen
dirmek, orduya akıl, ihtiyat ve cesaret nasip etmek, itibarınızı yüceltmek için üzerinize gökten yağmur indiriyordu....
Ənfal Suresi, 12. Ayet:
Hani Rabbin meleklere «Ben sizinle beraberim, mü'minleri yür
eklen
dirin, ben kafirlerin kalplerine korku salacağım, vurun boyunlarını, indirin darbelerinizi parmaklarına» diye vahyetti....
Ənfal Suresi, 12. Ayet:
Hani, Rabbin (inananlara ulaştırılmak üzere) meleklere: "Mutlaka sizinle beraberim!" (mesajını) vahyetmişti.(Ve meleklere): "İmana erenleri (benim şu sözlerimle) yür
eklen
dirin: 'Hakkı inkara kalkanların kalplerine korku salacağım; öyleyse (ey inananlar) onların boyunlarını vurun, parmaklarını kırın!"...
Ənfal Suresi, 65. Ayet:
Ey Peygamber! İnananları, kavgada ölüm korkusunu alt etmeleri yönünde (şöyle) yür
eklen
dir: Sizden zor durumlara göğüs germesini bilen yirmi kişi çıkarsa, bunlar iki yüz kişiyi tepele(yebil)melidir; sizden böyle yüz kişi çıkarsa, hakkı inkara kalkışanlardan bin kişiyi tepele(yebil)melidir; çünkü onlar bunu kavrayamayan bir güruhturlar....
Tövbə Suresi, 18. Ayet:
Allah'ın mescitlerini; ancak Allah'a, âhiret gününe inanan, namazı kılan, zekâtı veren ve Allah'tan başka kimseden korkmayan kişiler onarır. İşte bunların, hidayete erenlerden olmaları b
eklen
ir....
Tövbə Suresi, 97. Ayet:
Bedeviler (arasındaki ikiyüzlüler) hakkı tanımaktan kaçınma tavırlarında ve ikiyüzlü davranışlarında (yerleşik insanlardan) daha ısrarlıdırlar; ve Allahın, Elçisine indirdiği öğretinin sınırlarını görmezden gelmek, (başkalarına göre) onlardan daha çok b
eklen
en bir haldir. (Allah böyle diyorsa, bu böyledir) çünkü Allah her hükmünde ince, derin bir gerçeğe işaret eden mutlak ve sınırsız bilgi sahibidir....
Tövbə Suresi, 107. Ayet:
O kimseler ki, müminlerin arasını ayırmak için, küfürlerini kuvvetlendirmek için, zarar yapmak için ve daha önce Allah’a ve Rasûlüne karşı harb eden kimseye (öteden beri peygambere düşmanlık eden ve sonrada Şam’a kaçan ve münafıklar tarafından tekrar kendilerine yardımcı olmak üzere geri gelmesi b
eklen
en rahip Ebu Amir’a) yatak hazırlayıp onu beklemek için bir MESCİD edindiler: “- İyilikten başka bir şey murad etmedik”, diye yemin de edecekler. Fakat Allah şâhid ki, bunlar, gerçekten yalancıdırl...
Tövbə Suresi, 118. Ayet:
Allah, haklarında hüküm b
eklen
en o üç kişiyi de bağışladı. Çünkü o derece bunalmışlardı ki, yeryüzü bütün genişliğine rağmen onlara dar gelmeye başlamıştı, vicdanları da kendilerini sıkıntıya sokmuştu. Allah'dan kurtuluşun, ancak Allah'a sığınmakta olduğunu anlamışlardı. Sonra da Allah, onları tevbekâr olmaya muvaffak kıldı da tevbelerini kabul buyurdu. Şüphesiz ki Allah, tevbeleri çok çok kabul edendir, çok merhametli olandır....
Hud Suresi, 1. Ayet:
Elif, lâm, raa. (Bu) öyle bir kitabdır ki âyetleri (en kat'î bürhanlarla) dest
eklen
miş, sonra da apaçık bildirilmiş, (her işi) hikmetle yapan, (her şeyden) kemâliyle haberdâr olan (Allah) tarafından (indirilmişdir). ...
Hud Suresi, 1. Ayet:
Elif, Lâm, Râ. Bu öyle bir kitaptır ki âyetleri en kesin delillerle dest
eklen
miş, sonra da güzelce açıklanmış, tam hüküm ve hikmet sahibi, her şeyden haberdar olan (hakîm ve habîr) tarafından gönderilmiştir....
Hud Suresi, 17. Ayet:
Bir de Rabbinden kaynaklanan açık belgelere dayanan kimseleri düşünelim. Bu belgeleri yine Allah katından gelen bir tanık izliyor. Bu kimseler onun da öncesinde Musa'nın önder ve rahmet nitelikli kitabının onayı ile dest
eklen
mişlerdir. (Böyleleri sırf dünya hayatı peşinde koşanlarla hiç bir olur mu?)...
Hud Suresi, 62. Ayet:
«Ey Salih! Sen bundan once, aramizda kendisinden iyilik b
eklen
ir bir kimseydin; simdi babalarimizin taptiklarina bizi tapmaktan men mi ediyorsun? Dogrusu bizi cagirdigin seyden suphe ve endisedeyiz» dediler....
Hud Suresi, 62. Ayet:
'Ey Salih! Sen bundan önce, aramızda kendisinden iyilik b
eklen
ir bir kimseydin; şimdi babalarımızın taptıklarına bizi tapmaktan men mi ediyorsun? Doğrusu bizi çağırdığın şeyden şüphe ve endişedeyiz' dediler....
Hud Suresi, 62. Ayet:
Dediler ki: Ey Salih, aramızda bundan önce kendisinden iyilik b
eklen
miş kimseydin sen. Şimdi kalkıp da babalarımızın taptıklarına tapmaktan bizi vazgeçirmek mi istiyorsun? Doğrusu, bizi çağırdığın şeyden şüphe ve endişe içindeyiz....
Hud Suresi, 62. Ayet:
Dediler ki: “Ey Sâlih! Sen bundan önce aramızda, kendisinden iyilik b
eklen
ir bir kimse idin. Şimdi atalarımızın taptıklarına tapmaktan bizi men mi ediyorsun? Doğrusu biz, senin bizi dâvet ettiğin şeyden ciddi bir şüphe içindeyiz, kuşkulanıyoruz. ”...
Hud Suresi, 62. Ayet:
-Ey Salih, bundan önce aramızda kendisinden iyilik b
eklen
en bir kimse idin. Şimdi, atalarımızın kulluk ettiklerine bizim kulluk etmemizi mi yasaklıyorsun? Doğrusu biz, davet ettiğin şeyden iyiden iyiye şüphe ediyoruz, dediler....
Hud Suresi, 64. Ayet:
Ve "Ey kavmim!" diye, devam etti, "Bu, Allah'a ait olan dişi deve sizin için bir işaret olacaktır; bunun için, onu bırakın Allah'ın arzında otlasın; ona bir kötülük yapmayın, yoksa b
eklen
medik bir azaba duçar olursunuz!"...
Hud Suresi, 99. Ayet:
Burada lanet peşlerine takıldı ; Kıyamet gününde de (öyle olacak). Dest
eklen
dikleri şey ne kötü destektir....
Yusif Suresi, 18. Ayet:
Üzerine uydurma bir kan bulaştırıp gömleğini de getirmişlerdi. O da, «nefsiniz sizi aldatıp böylesine (çirkin bir işe) itmiştir. Artık (bana gereken) güzel bir sabır.. Anlattıklarınıza karşılık ancak, Allah'ın yardımı b
eklen
ir» dedi....
Rəd Suresi, 17. Ayet:
(Allah) gökten su indirdi de dereler kapasitelerine göre çağlayıp aktılar. Sel yüze çıkan bir köpüğü yüklenip götürdü. Süs veya meta (eşya) edinmek için ateşte yak(ıp erit)tiklerinden de bunun gibi bir köpük çıkar. İşte Allah hak ile batılı böyle örn
eklen
dirir. Köpük atılır gider. İnsanlara yarar sağlayan şey ise yerde kalır. Allah böyle örnekler verir....
Rəd Suresi, 17. Ayet:
Gökten bir su indirdi de vadiler, kendi ölçülerince/kaderlerine göre sel oldu, ardından da sel, üste çıkan köpüğü taşır hale geldi. Bir süs eşyası veya âlet yapmak isteğiyle ateşte körükledikleri şeylerde de benzeri bir köpük vardır. Allah hakla bâtılı işte böyle örn
eklen
diriyor: Köpük, atılır gider; insanlara yararlı olansa toprakta kalır. Allah, işte bu şekilde örnekler verir....
Rəd Suresi, 25. Ayet:
Ama Allah'ın ahdini sağlama bağladıktan sonra bozanlar ve Allah'ın
eklen
mesini emrettiği bağları koparanlar, yeryüzünü fesada verenler yok mu? Onlara da ancak lânet vardır. Yurdun kötüsü (cehennem) de onlaradır....
Rəd Suresi, 31. Ayet:
(Onlar) kendisiyle dağların yürütüldüğü, yeryüzünün yarılıp açıldığı, ölülerin konuşturulduğu (ilahi) bir metin (dinlemiş olsalardı ona da inanmazlardı)! Oysa, olacak olan her şeye karar verme gücü yalnızca Allah'a aittir. Peki, inananlar hala anlamadılar mı ki, eğer Allah öyle olmasını dileseydi bütün insanlığı doğru yola yöneltirdi? Fakat, o hakkı inkara şartlanmış olanlara gelince, işledikleri kötülüklerden ötürü, böylelerinin başlarına her an b
eklen
medik bir felaket çullanmaktan ya da yurtla...
Hicr Suresi, 3. Ayet:
Onları bırak, yesinler, eğlensinler, b
eklen
tileri onları oyalasın. Nasıl olsa öğrenecekler....
Hicr Suresi, 54. Ayet:
"Üzerime yaşlılık çökmüş olduğu halde, bana böyle bir müjde veriyorsunuz, öyle mi?" diye sordu (İbrahim), "Peki, hangi (b
eklen
medik) şeyle müjdeliyorsunuz beni?"...
Nəhl Suresi, 61. Ayet:
Eğer Allah, zulümleri sebebiyle hemen cezalandırsaydı, yeryüzünde hiç bir canlı bırakmazdı. Fakat O, belli bir süreye kadar erteler. Onların eceli gelince de bir dakika geciktirmesi de; öne alması da b
eklen
emez....
İsra Suresi, 28. Ayet:
Eğer Rabbinden umduğun bir bağışın b
eklen
tisi içinde o hak sahiplerinin haklarını verememenin ezikliği ile yüzlerine bakamıyorsun, bari onlara tatlı söz söyle....
Kəhf Suresi, 33. Ayet:
Bu her iki bahçe de b
eklen
en ürünü veriyor, verimlerinde herhangi bir eksilme göstermiyorlardı; çünkü Biz her birinin içinden bir dere akıtmıştık....
Kəhf Suresi, 42. Ayet:
B
eklen
en oldu, meyvesini (felâket) her taraftan çevirdi. Sabahlayıp durumu görünce, ona harcadığına karşı ellerini oğuşturarak (hayıflanıyordu).! Bahçesi ise, çardakları çökmüş bir görünümdeydi. Ah keşke Rabbıma hiçbir şeyi ortak koşmasaydım ! diyordu....
Kəhf Suresi, 46. Ayet:
Zenginlik - mal ve oğullar dünya hayatının süsüdür (fânidir - yok olucudur, geçicidir)! Bâkî kalacak olan imanın gereği yapılanlar ise; Rabbinin indînde mükâfat olarak da hayırlıdır, b
eklen
ti olarak da hayırlıdır....
Kəhf Suresi, 46. Ayet:
Mal ve oğullar, şu iğreti dünya hayatının süsüdür. Barışa ve hayra yönelik kalıcı eylemlerse, Rabbin katında sevapça da üstündür, b
eklen
ti bakımından da....
Kəhf Suresi, 55. Ayet:
İnsanlara hidayet geldikten sonra onların inanmalarına ve Rab’lerinden mağfiret dilemelerine, ancak, öncekilerin başına gelenlerin kendi başlarına da gelmesi, ya da kendilerine azabın göz göre göre gelmesi (yönündeki b
eklen
tileri) engel olmuştur....
Kəhf Suresi, 109. Ayet:
De ki: Deniz mürekkep olsa tükenir, yazılmaz Rabbimin sözleri tükenmeden, hattâ o deniz kadar bir deniz daha
eklen
se gene tükenir, yazılamaz....
Taha Suresi, 42. Ayet:
“Sen ve kardeşin mucizelerim ile (dest
eklen
miş olarak) gidin ve beni anmakta gevşeklik göstermeyin.”...
Ənbiya Suresi, 40. Ayet:
Onların b
eklen
tilerinin hilafına, o ateş öyle apansız gelecek ki, kendileri birden donakalacaklar. Artık ne onu geri çevirecek güçleri olacak, ne de kendilerine süre verilecek!...
Ənbiya Suresi, 112. Ayet:
Peygamber dedi ki: Rabbim, Sen hak ile hükmünü ver. Rabbimiz o Rahmân'dır ki, sizin yakıştırdıklarınıza karşı ancak Ondan yardım b
eklen
ir....
Həcc Suresi, 13. Ayet:
O, aslında, yarardan çok zarar b
eklen
ecek şeye dua etmektedir. Ne kötü bir dost, ne kötü bir yoldaştır o!...
Möminun Suresi, 40. Ayet:
(Tanrı) Dedi ki: "Az bir süre (bekle), onlar gerç
eklen
pişman olacaklar."...
Nur Suresi, 53. Ayet:
Sen emrettiğin takdirde seninle birlikte çıkacaklarına dair var güçleriyle yemin ettiler. De ki: Yemin etmeyin. Sizden b
eklen
en, münasip şekilde itaat etmektir. Allah ise sizin yaptıklarınızdan haberdardır....
Nur Suresi, 60. Ayet:
Evlenme b
eklen
tisi olmayan yaşlı kadınların, alımlı yerlerini açıp saçmamak koşuluyla dış elbiselerini bırakmalarında bir sakınca yoktur. İffetli davranmaları kendileri için daha iyidir. ALLAH İşitendir, Bilendir....
Furqan Suresi, 16. Ayet:
Orada ne dilerlerse, kendileri de muhalled olarak, onların. Bu, Rabbinin üzerinde (incâzı) istenen (b
eklen
en) bir va'ddir. ...
Loğman Suresi, 27. Ayet:
Ve eğer arzda (yeryüzünde) bulunan ağaçlar kalem olsaydı ve denizler (mürekkep olsaydı) ve ondan sonra, onun yedi katı daha deniz
eklen
seydi, Allah'ın kelimeleri tükenmezdi. Muhakkak ki Allah; Azîz'dir (çok yüce), Hakîm'dir (hüküm ve hikmet sahibi)....
Loğman Suresi, 27. Ayet:
Eğer yeryüzündeki ağaçlar kalem olsa ve deniz de (mürekkep olsa), ondan sonra yedi deniz de ona
eklen
se, Allâh'ın kelimeleri tükenmez. . . Muhakkak ki Allâh Aziyz'dir, Hakiym'dir....
Loğman Suresi, 27. Ayet:
Eğer yeryüzündeki ağaçların tümü kalem ve deniz de -onun ardından yedi deniz daha
eklen
erek- (mürekkep) olsa, yine de Allah'ın kelimeleri (yazmakla) tükenmez. Şüphesiz Allah, üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Loğman Suresi, 27. Ayet:
Yeryüzünde bulunan tüm ağaçlar kalem olsa, denizlere yedi deniz
eklen
erek kullanılsa ALLAH'ın kelimeleri tükenmez. ALLAH Üstündür, Bilgedir....
Loğman Suresi, 27. Ayet:
Yeryüzünde bulunan ağaçlar kalem olsa, denizlerde mürekkep olsa ve yedi deniz daha
eklen
se, yine Allah'ın sözleri yazmakla tükenmez. Doğrusu Allah güçlüdür, hakimdir....
Loğman Suresi, 27. Ayet:
Eğer yeryüzündeki ağaçların tümü kalem ve deniz de -onun ardından yedi deniz daha
eklen
erek- (mürekkep) olsa, yine de Tanrı'nın kelimeleri (yazmakla) tükenmez. Şüphesiz Tanrı üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Loğman Suresi, 27. Ayet:
Yeryüzündeki bütün ağaçlar kalem olsaydı, denizler de mürekkep, sonra yedi deniz (daha)
eklen
seydi, Allah'ın sözleri yine de tükenmezdi: çünkü Allah, kudret ve hikmet sahibidir....
Loğman Suresi, 27. Ayet:
Eğer yeryüzündeki bütün ağaçlar kalem, denizler de mürekkep olsa ve hatta buna yedi deniz daha
eklen
se, yine de Allah'ın kelimeleri tükenmez. Şüphe yok ki Allah Aziz'dir, hükmünde hikmet sahibidir....
Loğman Suresi, 27. Ayet:
Eğer yeryüzündeki bütün ağaçlar kalem ve denizler de mürekkep olsa, arkasından bunlara yedi deniz daha
eklen
se, yine de Allah’ın sözleri tükenmezdi. Nitekim Allah, güçlüdür, hakimdir....
Loğman Suresi, 27. Ayet:
Eğer yeryüzündeki ağaçların tümü kalem ve deniz de -onun ardından yedi deniz daha
eklen
erek- (mürekkep) olsa, yine de Allah'ın kelimeleri (yazmakla) tükenmez. Hiç şüphesiz Allah, üstün ve güçlü olandır, hüküm ve hikmet sahibidir....
Səba Suresi, 20. Ayet:
İblis, onlar hakkındaki b
eklen
tilerini doğru çıkardı. İnanan bir grup hariç ona uydular....
Səba Suresi, 20. Ayet:
Şeytan, onlara ilişkin b
eklen
tisini gerçekleştirmiş ve bir grup mü'min dışında hepsi ona uymuştu....
Fatir Suresi, 18. Ayet:
Hiçkimse bir başkasının günahını y
eklen
mez. Yükü ağır gelen kimse (birini), o yükü taşımaya çağırsa; çağırdığı kişi, akrabası da olsa onun yükünden hiçbir şey taşınmaz. Sen ancak görmedikleri halde Rablerinden korkanları ve namazı kılanları uyarırsın. Kim günah kirlerinden temizlenirse ancak kendisi için temizlenir. Dönüş sadece Allah’adır....
Saffat Suresi, 20. Ayet:
Şöyle diyecekler: “Vay başımıza gelene! Bu b
eklen
en ceza günüdür.”...
Sad Suresi, 6. Ayet:
İçlerinden kodaman bir grup öne çıktı: "Haydi, yürüyün! İlahlarınıza sahip çıkmada kararlı davranın! Gerçek şu ki, istenip b
eklen
en şey budur."...
Məhəmməd Suresi, 22. Ayet:
1.
fe
: o zaman, öyleyse, yoksa
2.
hel
: (öyle) mi
3.
aseytum
: sizden umulur, b
eklen
ir
4.
in
: eğer
Məhəmməd Suresi, 22. Ayet:
Yeryüzünde fesat çıkarmaya dönmeniz ve birbirinizi öldürmeniz mi, yoksa sizden b
eklen
en bu mu olmalıydı?...
Məhəmməd Suresi, 22. Ayet:
Geri dönerseniz, arzda bozgunculuk yapmak ve akrabalıkları da parçalamak b
eklen
mez mi sizden?...
Məhəmməd Suresi, 22. Ayet:
Geri donerseniz yeryuzunde bozgunculuk yapmaniz ve akrabalik baglarini kesmeniz b
eklen
mez mi sizden?...
Məhəmməd Suresi, 22. Ayet:
(Ey ikiyüzlü dönekler!) Eğer duruma hâkim olup iş başına geçecek olursanız yeryüzünde fesad çıkarmak ve hısımlık bağlarını kesmek sizden (pekâlâ) b
eklen
mez mi?...
Məhəmməd Suresi, 22. Ayet:
Geri dönerseniz yeryüzünde bozgunculuk yapmanız ve akrabalık bağlarını kesmeniz b
eklen
mez mi sizden?...
Məhəmməd Suresi, 22. Ayet:
Demek ki ey münafıklar! Siz işbaşına geçecek olursanız, ülkede fesat çıkaracak, nizamı bozacak, akrabalık bağlarını parçalayacaksınız! (Allah’a verdiği söze bile sadık kalmayan kimsenin, böylesi hakları gözetmesi de b
eklen
emez)....
Vaqiə Suresi, 1. Ayet:
O b
eklen
en müthiş olay olduğunda,...
Talaq Suresi, 3. Ayet:
ve ona bütün b
eklen
tilerin ötesinde bir rızık verir. Allah'a güvenen herkese O (tek başına) yeter. Gerçek şu ki, Allah, irade ettiği işi sonucuna ulaştırır (ve) Allah her şey için bir (vade ve) ölçü belirlemiştir....
Müddəssir Suresi, 31. Ayet:
Biz, cehennem yârânını hep melekler yaptık. Ve biz, onların sayılarını da küfre sapanlar için bir imtihandan başka şey yapmadık. Ta ki, kendilerine kitap verilenler iyice ve apaçık bilsinler. İman etmiş olanların imanı artsın. Kendilerine kitap verilmiş olanlarla iman sahipleri kuşkuya düşmesin. Kalplerinde hastalık olanlarla küfre sapmış bulunanlar da; "Allah bununla neyi örn
eklen
dirmek istiyor?" desinler. İşte böyle. Allah, dilediğini/dileyeni saptırır, dilediğini/dileyeni de doğruya ve güzele...
Mürsəlat Suresi, 11. Ayet:
Resullere ümmetleri hakkında şahitlik vakitleri belirlendiği zaman; b
eklen
en kıyamet kopmuştur....
Fəcr Suresi, 19. Ayet:
Ve te’kulûnet turâse
eklen
lemmâ(lemmen)....
Fəcr Suresi, 19. Ayet:
1.
ve te'kulûne
: ve siz yiyorsunuz
2.
et turâse
: varis olduğunuz miras
3.
eklen
: yeyişle
4.
lemmen
: şiddetle, ...
İxlas Suresi, 2. Ayet:
"Allâh SAMED'dir (Som, kendisine bir şey
eklen
mesi, genişlemesi ya da kendisinden bir şey açığa çıkması söz konusu olmayan);"...
Zuxruf Suresi, 66. Ayet:
Onlar ancak b
eklen
en o saatin, farkına varmadıkları bir halde ansızın kendilerine gelmesini bekliyorlar....
Qələm Suresi, 2. Ayet:
Sen Rabbinin nimeti sayesinde, mecnun [gizli güçlerce dest
eklen
en/deli bir kişi] değilsin. ...
Müddəssir Suresi, 44. Ayet:
"miskini de yiyec
eklen
dirmiyorduk; işsiz güçsüze de kendi ekmeğini kazanacak fırsat ve imkân vermiyorduk. "...
Təkvir Suresi, 22. Ayet:
Arkadaşınız delirmiş/ gizli güçler tarafından dest
eklen
en biri değildir. ...
Qəmər Suresi, 9. Ayet:
"Onlardan önce Nûh'un toplumu da yalanlamıştı. Öyle ki kulumuzu yalanladılar ve “O, gizli güçlerce dest
eklen
en/deli birisidir” dediler. Ve o alıkonulmuştu; her türlü faaliyetine engel olunmuştu. "...
Sad Suresi, 6. Ayet:
(6-8) Ve içlerinden ileri gelenler yürüdüler: “İlâhlarınız üzerinde direnin ve sözünüzden, kararınızdan dönmeyin. Bu, gerçekten, sizden b
eklen
en bir şeydir! Biz bunu son/başka bir dinde işitmedik, bu ancak bir uydurmadır. Öğüt/ Kitap aramızdan o'nun üzerine mi indirildi?” –Aksine onlar Benim öğüdümden/ Kur’ân'dan yetersiz bilgi içindeler, aksine onlar henüz azabımı tatmadılar.– ...
Sad Suresi, 7. Ayet:
(6-8) Ve içlerinden ileri gelenler yürüdüler: “İlâhlarınız üzerinde direnin ve sözünüzden, kararınızdan dönmeyin. Bu, gerçekten, sizden b
eklen
en bir şeydir! Biz bunu son/başka bir dinde işitmedik, bu ancak bir uydurmadır. Öğüt/ Kitap aramızdan o'nun üzerine mi indirildi?” –Aksine onlar Benim öğüdümden/ Kur’ân'dan yetersiz bilgi içindeler, aksine onlar henüz azabımı tatmadılar.– ...
Sad Suresi, 8. Ayet:
(6-8) Ve içlerinden ileri gelenler yürüdüler: “İlâhlarınız üzerinde direnin ve sözünüzden, kararınızdan dönmeyin. Bu, gerçekten, sizden b
eklen
en bir şeydir! Biz bunu son/başka bir dinde işitmedik, bu ancak bir uydurmadır. Öğüt/ Kitap aramızdan o'nun üzerine mi indirildi?” –Aksine onlar Benim öğüdümden/ Kur’ân'dan yetersiz bilgi içindeler, aksine onlar henüz azabımı tatmadılar.– ...
Şüəra Suresi, 27. Ayet:
Firavun: “Size gönderilen bu elçiniz kesinlikle gizli güçlerce dest
eklen
en/delinin biridir” dedi. ...
Şüəra Suresi, 155. Ayet:
(155,156) "Sâlih: “İşte bu Destek Kurumu'dur, onun yaşaması için dest
eklen
mesi gerekir; kazancınızın bir bölümü onun için ayrılmalıdır. Onu ayakta tutun. Yoksa sizi büyük bir günün azabı yakalayıverir” dedi. "...
Şüəra Suresi, 156. Ayet:
(155,156) "Sâlih: “İşte bu Destek Kurumu'dur, onun yaşaması için dest
eklen
mesi gerekir; kazancınızın bir bölümü onun için ayrılmalıdır. Onu ayakta tutun. Yoksa sizi büyük bir günün azabı yakalayıverir” dedi. "...
İsra Suresi, 106. Ayet:
Ve Kur’ân'ı, Biz onu insanlara b
eklen
tilere göre öğrenip öğretesin diye parça parça ayırdık ve Biz onu indirdikçe indirdik! ...
Hicr Suresi, 6. Ayet:
(6,7) "Ve onlar; “Ey kendisine Öğüt/Kur’ân indirilen kişi! Şüphesiz sen gizli güçlerce dest
eklen
en/deli birisin. Eğer doğrulardan isen, bize melekler ile gelmeliydin” dediler. "...
Hicr Suresi, 7. Ayet:
(6,7) "Ve onlar; “Ey kendisine Öğüt/Kur’ân indirilen kişi! Şüphesiz sen gizli güçlerce dest
eklen
en/deli birisin. Eğer doğrulardan isen, bize melekler ile gelmeliydin” dediler. "...
Saffat Suresi, 35. Ayet:
(35,36) Şüphesiz onlar, kendilerine: “Allah'tan başka ilâh diye bir şey yoktur” denildiği zaman büyüklük taslıyorlar ve “Şüphesiz biz, gizli güçlerce dest
eklen
en/ deli bir şair için ilâhlarımızı bırakır mıyız?” diyorlar. ...
Saffat Suresi, 36. Ayet:
(35,36) Şüphesiz onlar, kendilerine: “Allah'tan başka ilâh diye bir şey yoktur” denildiği zaman büyüklük taslıyorlar ve “Şüphesiz biz, gizli güçlerce dest
eklen
en/ deli bir şair için ilâhlarımızı bırakır mıyız?” diyorlar. ...
Duxan Suresi, 13. Ayet:
(13,14) Nerede onlarda öğüt almak? Hâlbuki kendilerine açıklayıcı bir elçi gelmişti. Sonra ondan yüz çevirdiler ve “Öğretilmiş bir deli/ gizli güçlerce dest
eklen
en biri!” dediler. ...
Duxan Suresi, 14. Ayet:
(13,14) Nerede onlarda öğüt almak? Hâlbuki kendilerine açıklayıcı bir elçi gelmişti. Sonra ondan yüz çevirdiler ve “Öğretilmiş bir deli/ gizli güçlerce dest
eklen
en biri!” dediler. ...
Zariyat Suresi, 38. Ayet:
(38,39) Mûsâ'da da alâmetler/göstergeler vardır. Bir zaman Biz, o'nu apaçık bir delille Firavun'a gönderdik de Firavun, ordusu, tüm güç kaynakları ile birlikte yüz çevirdi. Ve “Bu, bir sihirbazdır, hatta gizli güçlerce dest
eklen
en/ deli birisidir” dedi. ...
Zariyat Suresi, 39. Ayet:
(38,39) Mûsâ'da da alâmetler/göstergeler vardır. Bir zaman Biz, o'nu apaçık bir delille Firavun'a gönderdik de Firavun, ordusu, tüm güç kaynakları ile birlikte yüz çevirdi. Ve “Bu, bir sihirbazdır, hatta gizli güçlerce dest
eklen
en/ deli birisidir” dedi. ...
Zariyat Suresi, 52. Ayet:
İşte böyle, onlardan öncekilere herhangi bir elçi gelince, onun hakkında da kesinlikle onlar: “Bir sihirbazdır!” veya “Bir gizli güçlerce dest
eklen
en/ deli birisidir!” dediler. ...
Ənbiya Suresi, 43. Ayet:
Yoksa onlar için, Bizim astlarımızdan, onlara engel olan birtakım tanrılar mı var? O sözde tanrılar kendilerine yardıma güç yetiremezler. Onlar tarafımızdan dest
eklen
mezler de. ...
Tur Suresi, 29. Ayet:
Hadi sen öğüt ver! Artık sen Rabbinin nimeti sayesinde kâhin ve gizli güçlerce dest
eklen
en/deli birisi değilsin. ...
Mutəffifin Suresi, 22. Ayet:
(22-28) Şüphesiz ki “Ebrar/iyi adamlar”, elbette, Naim'in içindedirler, tahtlar üzerinde b
eklen
ti içindedirler. Yüzlerinde nimetin aydınlığını görürsün. Onlar, mühürlü saf bir içkiden sulanırlar. Ki onun mühürü/ neticesi misktir. Karışımı Tesnim'dendir. Yaklaştırılmışların içecekleri bir pınardandır. –Artık yarışanlar, işte bunda yarışmalıdırlar.– ...
Mutəffifin Suresi, 23. Ayet:
(22-28) Şüphesiz ki “Ebrar/iyi adamlar”, elbette, Naim'in içindedirler, tahtlar üzerinde b
eklen
ti içindedirler. Yüzlerinde nimetin aydınlığını görürsün. Onlar, mühürlü saf bir içkiden sulanırlar. Ki onun mühürü/ neticesi misktir. Karışımı Tesnim'dendir. Yaklaştırılmışların içecekleri bir pınardandır. –Artık yarışanlar, işte bunda yarışmalıdırlar.– ...
Mutəffifin Suresi, 24. Ayet:
(22-28) Şüphesiz ki “Ebrar/iyi adamlar”, elbette, Naim'in içindedirler, tahtlar üzerinde b
eklen
ti içindedirler. Yüzlerinde nimetin aydınlığını görürsün. Onlar, mühürlü saf bir içkiden sulanırlar. Ki onun mühürü/ neticesi misktir. Karışımı Tesnim'dendir. Yaklaştırılmışların içecekleri bir pınardandır. –Artık yarışanlar, işte bunda yarışmalıdırlar.– ...
Mutəffifin Suresi, 25. Ayet:
(22-28) Şüphesiz ki “Ebrar/iyi adamlar”, elbette, Naim'in içindedirler, tahtlar üzerinde b
eklen
ti içindedirler. Yüzlerinde nimetin aydınlığını görürsün. Onlar, mühürlü saf bir içkiden sulanırlar. Ki onun mühürü/ neticesi misktir. Karışımı Tesnim'dendir. Yaklaştırılmışların içecekleri bir pınardandır. –Artık yarışanlar, işte bunda yarışmalıdırlar.– ...
Mutəffifin Suresi, 26. Ayet:
(22-28) Şüphesiz ki “Ebrar/iyi adamlar”, elbette, Naim'in içindedirler, tahtlar üzerinde b
eklen
ti içindedirler. Yüzlerinde nimetin aydınlığını görürsün. Onlar, mühürlü saf bir içkiden sulanırlar. Ki onun mühürü/ neticesi misktir. Karışımı Tesnim'dendir. Yaklaştırılmışların içecekleri bir pınardandır. –Artık yarışanlar, işte bunda yarışmalıdırlar.– ...
Mutəffifin Suresi, 27. Ayet:
(22-28) Şüphesiz ki “Ebrar/iyi adamlar”, elbette, Naim'in içindedirler, tahtlar üzerinde b
eklen
ti içindedirler. Yüzlerinde nimetin aydınlığını görürsün. Onlar, mühürlü saf bir içkiden sulanırlar. Ki onun mühürü/ neticesi misktir. Karışımı Tesnim'dendir. Yaklaştırılmışların içecekleri bir pınardandır. –Artık yarışanlar, işte bunda yarışmalıdırlar.– ...
Mutəffifin Suresi, 28. Ayet:
(22-28) Şüphesiz ki “Ebrar/iyi adamlar”, elbette, Naim'in içindedirler, tahtlar üzerinde b
eklen
ti içindedirler. Yüzlerinde nimetin aydınlığını görürsün. Onlar, mühürlü saf bir içkiden sulanırlar. Ki onun mühürü/ neticesi misktir. Karışımı Tesnim'dendir. Yaklaştırılmışların içecekleri bir pınardandır. –Artık yarışanlar, işte bunda yarışmalıdırlar.– ...
Tövbə Suresi, 18. Ayet:
"Allah'ın mescitlerini, ancak Allah'a ve âhiret gününe inanan, salâtı ikame eden [mâlî yönden ve zihinsel açıdan destek olma; toplumu aydınlatma kurumları oluşturan-ayakta tutan], zekâtı/vergisini veren ve sadece Allah'a saygıyla, sevgiyle, bilgiyle ürperti duyan kimseler açar ve yaşatırlar. Artık işte onların, kılavuzlandıkları doğru yol üzere olan kimselerden olmaları b
eklen
ir. "...
Hud Suresi, 29. Ayet:
İmdi ey kavmim! (Çabama karşılık) sizden bir bedel b
eklen
tisi içerisinde değilim! Benim (çabamın) karşılığı Allah'a aittir. Dahası, (bana) güvenip inanan kimseleri de etrafımdan uzaklaştıracak değilim. Çünkü onlar Rablerine kavuşacaklar(ına inanıyorlar). Ve fakat bu arada, ben de sizin cahilce davranan bir topluluk olduğunuzu düşünüyorum....
Rum Suresi, 55. Ayet:
(B
eklen
en) Kıyamet saati gelip gerçekleşeceği gün, suçlu günahkârlar (Dünya'da veya kabirde) bir saatten fazla kalmadıklarına yemin ederler. Onlar (Dünya'da da) hep böyle (haktan gerçekten) çevriliyorlardı....
Mücadilə Suresi, 4. Ayet:
Kim bu imkanı tapa bilməsə, cinsi əlaqəyə girməmişdən dərhal əvvəl, fasiləsiz olaraq iki ay oruc tutmalıdır. Kimin ki, [buna] gücü çatmasa, altmış yoxsulu-işsizi yiyec
eklen
dirmelidir. Bu, Allaha və Elçisinə inanmağınız üçündür. Və bunlar, Allahın hədləridir. Kafirlər [Allahın məbud və rəbb olduğunu bilə-bilə inkar edən kəslər] üçün də çox ağrılı bir əzab var....