Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Bəqərə Suresi, 90. Ayet:
Bi’semeşterav bihî enfusehum en yekfurû bi mâ enzelallâhu bagyen en yunezzilallâhu min fadlihî alâ men yeşâu min ibâdih(ibâdihî), fe bâû bi gadabin alâ gadab(gadabin), ve lil kâfirîne azâbun muhîn(muhînun)....
Bəqərə Suresi, 90. Ayet:
1.
bi'se mâ
: ne kötü şey
2.
işterav
: sattılar, satın aldılar
3.
bi-hi
: onunla
4.
enfuse-hum
: onların nefsleri,...
Bəqərə Suresi, 105. Ayet:
Mâ yeveddullezîne keferû min ehlil kitâbi ve lel muşrikîne en yunezzele aleykum min hayrin min rabbikum vallâhu yahtassu bi rahmetihî men yeşâu, vallâhu zul fadlil azîm(azîmi)....
Bəqərə Suresi, 105. Ayet:
1.
mâ yeveddu
: sevmezler, istemezler
2.
ellezîne keferû
: inkâr edenler
3.
min ehli el kitâbi
: kitap ehlinden, kitap sahiplerinden
4.
Bəqərə Suresi, 142. Ayet:
Se yekûlus sufehâu minen nâsi mâ vellâhum an kıbletihimulletî kânû aleyhâ kul lillâhil meşrıku vel magrıb(magrıbu), yehdî men yeşâu ilâ sırâtın mustakîm(mustakîmin)....
Bəqərə Suresi, 142. Ayet:
1.
se
: yakında, olacak
2.
yekûlu
: derler, söylerler
3.
es sufehâu
: sefihler, kendini bilmeyenler
4.
min en nâsi
Bəqərə Suresi, 212. Ayet:
Zuyyine lillezîne keferûl hayâtud dunyâ ve yesharûne minellezîne âmenû, vellezînettekav fevkahum yevmel kıyâmeh(kıyâmeti), vallâhu yerzuku men yeşâu bi gayrihisâb(hisâbin)....
Bəqərə Suresi, 212. Ayet:
1.
zuyyine
: süslendi, müzeyyen kılındı
2.
lillezîne (li ellezîne)
: o kimselere, onlara
3.
keferû
: inkâr ettiler
4.
el hayâtu...
Bəqərə Suresi, 213. Ayet:
Kânen nâsu ummeten vâhıdeten fe beasallâhun nebiyyîne mubeşşirîne ve munzirîne, ve enzele meahumul kitâbe bil hakkı li yahkume beynen nâsi fî mâhtelefû fîh(fîhi), ve mâhtelefe fîhi illellezîne ûtûhu min ba’di mâ câethumul beyyinâtu bagyen beynehum, fe hedâllâhullezîne âmenû li mâhtelefû fîhi minel hakkı bi iznih(iznihî), vallâhu yehdî men yeşâu ilâ sırâtın mustakîm(mustakîmin)....
Bəqərə Suresi, 213. Ayet:
1.
kâne
: oldu, idi
2.
en nâsu
: insanlar
3.
ummeten
: ümmet, topluluk
4.
vâhıdeten
: bir, tek, bir tek
...
Bəqərə Suresi, 247. Ayet:
Ve kâle lehum nebiyyuhum innallâhe kad bease lekum tâlûtemelikâ(meliken), kâlû ennâ yekûnu lehul mulku aleynâ ve nahnu ehakku bil mulki minhu ve lem yu’te seaten minel mâl(mâli), kâle innallâhestafâhu aleykum ve zâdehu bestaten fîl ilmi vel cism(cismi), vallâhu yu’tî mulkehu men yeşâu, vallâhu vâsiun alîm(alîmun)....
Bəqərə Suresi, 247. Ayet:
1.
ve kâle
: ve dedi
2.
lehum
: onlara
3.
nebiyyu-hum
: onların peygamberi
4.
inne
: muhakkak ki
Bəqərə Suresi, 251. Ayet:
Fe hezemûhum bi iznillâhi, ve katele dâvudu câlûte ve âtâhullâhul mulke vel hikmete ve allemehu mimmâ yeşâu, ve lev lâ def’ullâhin nâse, bâ’dahum bi ba’din le fesedetil ardu ve lâkinnallâhe zû fadlin alel âlemîn(âlemîne)....
Bəqərə Suresi, 251. Ayet:
1.
fe
: böylece, sonra, nihayet
2.
hezemû-hum
: onları hezimete, yenilgiye uğrattılar
3.
bi izni allâhi
: Allah'ın izniyle
4.
v...
Bəqərə Suresi, 261. Ayet:
Meselullezîne yunfikûne emvâlehum fî sebîlillâhi ke meseli habbetin enbetet seb’a senâbile fî kulli sunbuletin mietu habbeh(habbetin), vallâhu yudâifu li men yeşâu, vallâhu vâsiun alîm(alîmun)....
Bəqərə Suresi, 261. Ayet:
1.
meselu
: durum, hal
2.
ellezîne
: onlar 3 - yunfikûne
3.
emvâle-hum
: kendi mallarını
4.
fî sebîlillâhi (sebîlii allâhi)
...
Bəqərə Suresi, 269. Ayet:
Yu’til hikmete men yeşâu, ve men yu’tel hikmete fe kad ûtiye hayran kesîrâ(kesîren), ve mâ yezzekkeru illâ ulûl elbâb(elbâbi). ...
Bəqərə Suresi, 269. Ayet:
1.
yu'ti
: verir
2.
el hikmete
: hikmet
3.
men
: kişi, kimse
4.
yeşâu
: diler
Bəqərə Suresi, 272. Ayet:
Leyse aleyke hudâhum ve lâkinnallâhe yehdî men yeşâu, ve mâ tunfikû min hayrin fe li enfusikum, ve mâ tunfikûne illebtigâe vechillâh(vechillâhi), ve mâ tunfikû min hayrin yuveffe ileykum ve entum lâ tuzlemûn(tuzlemûne)....
Bəqərə Suresi, 272. Ayet:
1.
leyse
: değil
2.
aleyke
: senin üzerine
3.
hudâ-hum
: onların hidayete ermesi
4.
ve lâkinne
: ve lâkin, fakat
Bəqərə Suresi, 284. Ayet:
Lillâhi mâ fîs semâvâti ve mâ fîl ard(ardı), ve in tubdû mâ fî enfusikum ev tuhfûhu yuhâsibkum bihillâh(bihillâhu), fe yagfiru limen yeşâu ve yuazzibu men yeşâu, vallâhu alâ kulli şey’in kadîr(kadîrun)....
Bəqərə Suresi, 284. Ayet:
1.
lillâhi (li allâhi)
: Allah'ın, Allah'a ait
2.
mâ fî es semâvâti
: göklerde bulunan şeyler
3.
ve mâ fî el ardı
: ve yeryüzünde bulunan şeyler
4.
Ali-İmran Suresi, 6. Ayet:
Huvellezî yusavvirukum fîl erhâmi keyfe yeşâ’(yeşâu), lâ ilâhe illâ huvel azîzul hakîm(hakîmu). ...
Ali-İmran Suresi, 6. Ayet:
1.
huve ellezî
: O ki
2.
yusavviru-kum
: sizi tasvir eder, şekil verir, şekillendirir
3.
fî el erhâmi
: rahimlerde, rahimler içinde
4.
Ali-İmran Suresi, 13. Ayet:
Kad kâne lekum âyetun fî fieteynil tekatâ fietun tukâtilu fî sebîlillâhi ve uhrâ kâfiratun yeravnehum misleyhim ra’yel ayn(ayni), vallâhu yûeyyidu bi nasrihî men yeşâ’(yeşâu) inne fî zâlike le ibreten li ulîl ebsâr(ebsâri). ...
Ali-İmran Suresi, 13. Ayet:
1.
kad kâne
: olmuştu
2.
lekum
: sizin için
3.
âyetun
: âyet, ibret
4.
fî fieteyni
: iki topluluk hakkında, toplul...
Ali-İmran Suresi, 26. Ayet:
Kulillâhumme mâlikel mulki tû’til mulke men teşâu ve tenziul mulke mimmen teşâ’(teşâu), ve tuizzu men teşâu ve tuzillu men teşâ’(teşâu, bi yedikel hayr(hayru), inneke alâ kulli şey’in kadîr(kadîrun). ...
Ali-İmran Suresi, 26. Ayet:
1.
kul
: de, söyle
2.
allâhumme
: Allah'ım
3.
mâlike el mulki
: mülkün maliki, sahibi
4.
tû'ti el mulke
: mülkü ve...
Ali-İmran Suresi, 27. Ayet:
Tûlicul leyle fîn nehâri ve tûlicun nehâra fîl leyl(leyli), ve tuhricul hayya minel meyyiti ve tuhricul meyyite minel hayy(hayyi), ve terzuku men teşâu bi gayri hısâb(hısâbın). ...
Ali-İmran Suresi, 27. Ayet:
1.
tûlicu el leyle
: geceyi sokarsın
2.
fî en nehâri
: gündüzün içine
3.
ve tûlicu en nehâra
: ve gündüzü sokarsın
4.
fî el ley...
Ali-İmran Suresi, 37. Ayet:
Fe tekabbelehâ rabbuhâ bi kabûlin hasenin ve enbetehâ nebâten hasenen, ve keffelehâ zekeriyyâ kullemâ dehale aleyhâ zekeriyyal mihrâbe, vecede indehâ rızkâ(rızkan), kâle yâ meryemu ennâ leki hâzâ kâlet huve min indillâh(indillâhi), innallâhe yerzuku men yeşâu bi gayri hısâb(hısâbın). ...
Ali-İmran Suresi, 37. Ayet:
1.
fe tekabbele-hâ
: böylece onu kabul etti (buyurdu)
2.
rabbu-hâ
: onun Rabbi
3.
bi kabûlin hasenin
: güzel bir kabul ile
4.
v...
Ali-İmran Suresi, 40. Ayet:
Kâle rabbi ennâ yekûnu lî gulâmun ve kad beleganiyel kiberu vemraetî âkir(âkirun), kâle kezâlikellâhu yef’alu mâ yeşâ’(yeşâu). ...
Ali-İmran Suresi, 40. Ayet:
1.
kâle rabbi
: Rabbim dedi,
2.
ennâ yekûnu lî
: benim nasıl olur,
3.
gulâmun
: erkek çocuk, oğul
4.
ve kad beleganiye
...
Ali-İmran Suresi, 47. Ayet:
Kâlet rabbi ennâ yekûnu lî veledun ve lem yemsesnî beşer(beşerun), kâle kezâlikillâhu yahluku mâ yeşâ’(yeşâu) izâ kadâ emren fe innemâ yekûlu lehu kun fe yekûn(yekûnu). ...
Ali-İmran Suresi, 47. Ayet:
1.
kâlet rabbi
: Rabbim dedi
2.
ennâ yekûnu
: nasıl olur
3.
lî veledun
: benim çocuğum
4.
ve lem yemses-nî
: ve ba...
Ali-İmran Suresi, 73. Ayet:
Ve lâ tu’minû illâ li men tebia dînekum, kul innel hudâ hudallâhi en yu’tâ ehadun misle mâ ûtîtum ev yuhâccûkum inde rabbikum, kul innel fadla bi yedillâh(yedillâhi), yu’tîhi men yeşâu, vallâhu vâsiun alîm(alîmun). ...
Ali-İmran Suresi, 73. Ayet:
1.
ve lâ tu'minû
: inanmayın, îmân etmeyin
2.
illâ li men
: o kimseden başka
3.
tebia dîne-kum
: sizin dîninize tâbî oldu, uydu
4.
Ali-İmran Suresi, 74. Ayet:
Yahtassu bi rahmetihî men yeşâ’(yeşâu), vallâhu zul fadlil azîm(azîmi). ...
Ali-İmran Suresi, 74. Ayet:
1.
yahtassu
: tahsis eder
2.
bi rahmeti-hî
: rahmetini
3.
men yeşâu
: dilediği kimse, dilediğine
4.
ve allâhu
: ve...
Ali-İmran Suresi, 129. Ayet:
Ve lillâhi mâ fîs semâvâti ve mâ fîl ard(ardı), yagfiru li men yeşâu ve yuazzibu men yeşâ’(yeşâu), vallâhu gafûrun rahîm(rahîmun)....
Ali-İmran Suresi, 129. Ayet:
1.
ve li allâhi
: ve Allah'ın, Allah için
2.
mâ fî es semâvâti
: göklerde ne varsa
3.
ve mâ fî el ardı
: ve yeryüzünde, yerde ne varsa
4.
Ali-İmran Suresi, 179. Ayet:
Mâ kânallâhu li yezerel mu’minîne alâ mâ entum aleyhi hattâ yemîzel habîse minet tayyib(tayyibi), ve mâ kânallâhu li yutliakum alel gaybi ve lâkinnallâhe yectebî min rusulihî men yeşâu fe âminû billâhi ve rusulih(rusulihî), ve in tu’minû ve tettekû fe lekum ecrun azîm(azîmun)....
Ali-İmran Suresi, 179. Ayet:
1.
mâ kâne
: olmadı, değildir
2.
allâhu
: Allah
3.
li yezere
: bırakır, terkeder
4.
el mu'minîne
: mü'minler
<...
Nisa Suresi, 48. Ayet:
İnnallâhe lâ yagfiru en yuşrake bihî ve yagfiru mâ dûne zâlike li men yeşâu ve men yuşrik billâhi fe kadifterâ ismen azîmâ(azîmen)....
Nisa Suresi, 48. Ayet:
1.
inne
: muhakkak
2.
allâhe
: Allah
3.
lâ yagfiru
: bağışlamaz, affetmez, mağfiret etmez
4.
en yuşrake
: ortak ko...
Nisa Suresi, 49. Ayet:
E lem tera ilâllezîne yuzekkûne enfusehum. Belillâhu yuzekkî men yeşâu ve lâ yuzlemûne fetîlâ(fetîlen)....
Nisa Suresi, 49. Ayet:
1.
e lem tera
: görmedin mi?
2.
ilâ ellezine
: onları
3.
yuzekkûne
: tezkiye ederler, temize çıkarırlar
4.
enfuse-hum
...
Nisa Suresi, 116. Ayet:
İnnallâhe lâ yagfiru en yuşrake bihî ve yagfiru mâ dûne zâlike li men yeşâu. Ve men yuşrik billâhi fe kad dalle dalâlen baîdâ(baîdan)....
Nisa Suresi, 116. Ayet:
1.
inne
: muhakkak
2.
allâhe
: Allah
3.
lâ yagfiru
: affetmez, bağışlamaz, mağfiret etmez
4.
en yuşrake
: ortak, ş...
Maidə Suresi, 17. Ayet:
Lekad keferellezîne kâlû innallâhe huvel mesîhubnu meryem(meryeme) kul fe men yemliku minallâhi şey’en in erâde en yuhlikel mesîhabne meryeme ve ummehu ve men fîl ardı cemîa(cemîan) ve lillâhi mulkus semâvâti vel ardı ve mâ beynehumâ. Yahluku mâ yeşâ(yeşâu) vallâhu alâ kulli şey’in kadîr(kadîrun)....
Maidə Suresi, 17. Ayet:
1.
lekad
: andolsun
2.
kefere
: kafir oldu
3.
ellezîne kâlû
: ... diyenler
4.
inne allâhe
: muhakkak ki Allâh (c.c...
Maidə Suresi, 18. Ayet:
Ve kâletil yahûdu ven nasârâ nahnu ebnâullâhi ve ehıbbâuh(ehıbbâuhu) kul fe lime yuazzibukum bi zunûbikul bel entum beşerun mimmen halak(halaka) yagfiru limen yeşâu ve yuazzibu men yeşâ(yeşâu) ve lillâhi mulkus semâvâti vel ardı ve mâ beynehumâ ve ileyhil masîr(masîru). ...
Maidə Suresi, 18. Ayet:
1.
ve kâlet(i)
: ve dedi
2.
el yahûdu
: yahudiler
3.
ve en nasârâ
: ve hristiyanlar
4.
nahnu
: biz
Maidə Suresi, 40. Ayet:
E lem ta’lem ennallâhe lehu mulkus semâvâti vel ardı yuazzibu men yeşâu ve yagfiru limen yeşâ(yeşâu) vallâhu alâ kulli şey’in kadîr(kadîrun)....
Maidə Suresi, 40. Ayet:
1.
e lem ta'lem
: biimiyor musun?
2.
enne Allâhe
: Allâh (c.c.)'ın ...olduğunu
3.
lehu mulku
: mülk, idare, O'nun
4.
es semâvât...
Maidə Suresi, 54. Ayet:
Yâ eyyuhâllezîne âmenû men yertedde minkum an dînihî fe sevfe ye’tîllâhu bi kavmin yuhıbbuhum ve yuhıbbûnehû ezilletin alâl mu’minîne eizzetin alâl kâfirîn(kâfirîne), yucâhidûne fî sebîlillâhi ve lâ yehâfûne levmete lâim(lâimin) zâlike fadlullâhi yu’tîhi men yeşâ(yeşâu) vallâhu vâsiun alîm(alîmun)....
Maidə Suresi, 54. Ayet:
1.
yâ eyyuhâ
: ey!
2.
ellezîne âmenû
: âmenû olanlar (Allâh'a ulaşmayı yaşarken dileyenler)
3.
men yertedde
: kim geri dönerse
4.
...
Maidə Suresi, 64. Ayet:
Ve kâletil yehûdu yedullâhi maglûleh(maglûletun) gullet eydîhim ve luınû bimâ kâlû bel yedâhu mebsûtatâni yunfıku keyfe yeşâ(yeşâû) ve leyezîdenne kesîran minhum mâ unzile ileyke min rabbike tugyanen ve kufrâ(kufren) ve elkaynâ beynehumul adâvete vel bagdâe ilâ yevmil kıyâmeh(kıyâmeti) kullemâ evkadû nâran lil harbi etfeehallâhu ve yes’avne fîl ardı fesâda(fesâden) vallâhu lâ yuhıbbul mufsidîn(mufsidîne)....
Maidə Suresi, 64. Ayet:
1.
ve kâlet(i) el yehûdu
: ve yahudiler dedi
2.
yedu allâhi
: Allâh'ın (cc.) eli
3.
maglûletun
: bağlanmış
4.
gullet eydî-him
Ənam Suresi, 83. Ayet:
Ve tilke huccetunâ âteynâhâ ibrâhîme alâ kavmih(kavmihî), nerfeu derecâtin men neşâ’(neşâu), inne rabbeke hakîmun alîm(alîmun). ...
Ənam Suresi, 83. Ayet:
1.
ve tilke
: ve işte bu, bunlar
2.
huccetu-nâ
: bizim kuvvetli delilimiz, delillerimiz
3.
âteynâ-hâ
: ona verdik
4.
ibrâhîme
Ənam Suresi, 88. Ayet:
Zâlike hudallâhi yehdî bihî men yeşâu min ıbâdih(ıbâdihî), ve lev eşrekû le habita anhum mâ kânû ya’melûn(ya’melûne)....
Ənam Suresi, 88. Ayet:
1.
zâlike
: işte bu
2.
hudâ allâhi
: Allah'ın hidayeti
3.
yehdî
: hidayete erdirir
4.
bi-hî
: onunla
Ənam Suresi, 133. Ayet:
Ve rabbukel ganiyyu zur rahmeh(rahmeti), in yeşe’ yuzhibkum ve yestahlif min ba’dikum mâ yeşâu kemâ enşeekum min zurriyyeti kavmin âharîn(âharîne). ...
Ənam Suresi, 133. Ayet:
1.
ve rabbu-ke
: ve senin Rabbin
2.
el ganiyyu
: gani, zengin, ihtiyacı olmayan
3.
zu er rahmeti
: rahmet sahibi
4.
in yeşe'
Ənam Suresi, 138. Ayet:
Ve kâlû hâzihi en’âmun ve harsun hicrun lâ yat’amuhâ illâ men neşâu bi za’mihim ve en’âmun hurrimet zuhûruhâ ve en’âmun lâ yezkurûnesmallâhi aleyhaftirâen aleyh(aleyhi) se yeczîhim bimâ kânû yefterûn(yefterûne)....
Ənam Suresi, 138. Ayet:
1.
ve kâlû
: ve dediler
2.
hâzihi
: bu
3.
en'âmun
: (büyük baş) hayvanlar
4.
ve harsun
: ve ekinler
Əraf Suresi, 16. Ayet:
"Yemin ederim ki, (yudillü men yeşau = dilediğine sapmayı yaşattırır; realitesince) beni sapıttırmanın sonucu olarak, onlara engel olmak için senin sırat-ı müstakimine oturacağım!"...
Əraf Suresi, 100. Ayet:
E ve lem yehdi lillezîne yerisûnel arda min ba’di ehlihâ en lev neşâu esabnâhum bi zunûbihim, ve natbeu alâ kulûbihim fe hum lâ yesme’ûn(yesme’ûne). ...
Əraf Suresi, 100. Ayet:
1.
e ve lem yehdi
: ve hidayete erdirmez mi
2.
li ellezîne
: o kimseleri
3.
yerisûne el arda
: yeryüzüne varis olurlar
4.
min b...
Əraf Suresi, 128. Ayet:
Kâle mûsâ li kavmihisteînû billâhi vasbirû, innel arda lillâhi yûrisuhâ men yeşâu min ibâdih(ibâdihî), vel âkıbetu lil muttekîn(muttekîne)....
Əraf Suresi, 128. Ayet:
1.
kâle
: dedi
2.
mûsâ
: Musa (as)
3.
li kavmi-hi
: kavmine
4.
isteînû
: özel yardım isteyin, talep edin
...
Əraf Suresi, 155. Ayet:
Vahtâra mûsâ kavmehu seb’îne raculen li mîkâtinâ, fe lemmâ ehazet humur recfetu kâle rabbi lev şi’te ehlektehum min kablu ve iyyâye, e tuhlikunâ bi mâ feales sufehâu minnâ, in hiye illâ fitnetuk(fitnetuke), tudıllu bihâ men teşâu ve tehdî men teşâu ente veliyyunâ fâgfirlenâ verhamnâ ve ente hayrûl gâfirîn(gâfirîne)....
Əraf Suresi, 155. Ayet:
1.
vahtâra (ve ahtâra)
: ve seçti
2.
mûsâ
: Musa (as)
3.
kavme-hu
: onun kavmi
4.
seb'îne
: 70
Əraf Suresi, 156. Ayet:
Vektub lenâ fî hâzihid dunyâ haseneten ve fîl âhıreti innâ hudnâ ileyk(ileyke), kâle azâbî usîbu bihî men eşâu ve rahmetî vesiat kulle şey’(şey’in), fe se ektubuhâ lillezîne yettekûne ve yu’tûnez zekâte vellezîne hum bi âyâtinâ yu’minûn(yu’minûne)....
Əraf Suresi, 156. Ayet:
1.
vektub (ve uktub)
: ve yaz
2.
lenâ
: bize
3.
fî hâzihi ed dunyâ
: bu dünyada
4.
haseneten
: hasene, iyilik (der...
Ənfal Suresi, 31. Ayet:
Ve iza tutlâ aleyhim âyâtunâ kâlû kad semi'nâ lev neşâu le kulnâ misle hâzâ in hâzâ illâ esâtîrul evvelîn(evvelîne)....
Ənfal Suresi, 31. Ayet:
1.
ve iza tutlâ
: ve tilâvet edildiği, okunduğu zaman
2.
aleyhim
: onlara
3.
âyâtu-nâ
: âyetlerimiz
4.
kâlû
: dedi...
Tövbə Suresi, 15. Ayet:
Ve yuzhib gayza kulûbihim, ve yetûbullâhu alâ men yeşâu, vallâhu alîmun hakîm(hakîmun)....
Tövbə Suresi, 15. Ayet:
1.
ve yuzhib
: ve giderir
2.
gayza
: öfke, gayz
3.
kulûbi-him
: onların kalpleri
4.
ve yetûbu allâhu
: ve Allah tö...
Tövbə Suresi, 27. Ayet:
Summe yetûbullâhu min ba'di zâlike alâ men yeşâu, vallâhu gafûrun rahîm(rahîmun)....
Tövbə Suresi, 27. Ayet:
1.
summe
: sonra, daha sonra
2.
yetûbu allâhu
: Allah tövbesini kabul eder
3.
min ba'di zâlike
: bundan sonra
4.
alâ men yeşâu<...
Yunus Suresi, 25. Ayet:
Vallâhu yed'û ilâ dâris selâm(selâmi), ve yehdî men yeşâu ilâ sırâtin mustekîm(mustekîmin). ...
Yunus Suresi, 25. Ayet:
1.
vallâhu (ve allâhu)
: ve Allah
2.
yed'û
: davet eder
3.
ilâ dâri es selâmi
: teslim yurduna, selâm yurduna
4.
ve yehdî
Yunus Suresi, 107. Ayet:
Ve in yemseskallâhu bidurrin fe lâ kâşife lehu illâ hû(hûve), ve in yuridke bi hayrin fe lâ râdde li fadlih(fadlihi), yusîbu bihî men yeşâu min ibâdih(ibâdihi), ve huvel gafûrur râhîm(râhîmu)....
Yunus Suresi, 107. Ayet:
1.
ve in yemseske allâhu
: ve Allah eğer dokundurursa (isabet ettirirse)
2.
bi durrin
: bir zarar, bir darlık, bir sıkıntı
3.
fe lâ
: artık yoktur
4.
Hud Suresi, 87. Ayet:
Kâlû yâ şuaybu e salâtuke te’muruke en netruke mâ ya’budu âbâunâ ev en nef’ale fî emvâlinâ mâ neşâ’(neşâu), inneke le entel halîmur reşîd(reşîdu). ...
Hud Suresi, 87. Ayet:
1.
kâlû
: dediler
2.
yâ şuaybu
: ey Şuayb
3.
e salâtu-ke
: senin namazın mı
4.
te'muru-ke
: sana emrediyor
Yusif Suresi, 56. Ayet:
Ve kezâlike mekkennâ li yûsufe fîl ard(ardı), yetebevveu minhâ haysu yeşâ’(yeşâu), nusîbu bi rahmetinâ men neşâu ve lâ nudîu ecrel muhsinîn(muhsinîne)....
Yusif Suresi, 56. Ayet:
1.
ve kezâlike
: ve böylece
2.
mekkennâ
: yerleştirdik, mevki sahibi yaptık
3.
li yûsufe
: Yusuf'u
4.
fî el ardı
:...
Yusif Suresi, 76. Ayet:
Fe bedee bi ev’ıyetihim kable viâi ahîhi, summestahrecehâ min viâi ahîh(ahîhi), kezâlike kidnâ li yûsuf(yûsufe), mâ kâne li ye’huze ehâhu fî dînil meliki, illâ en yeşâallâh(yeşâallâhu), nerfeu derecâtin men neşâ’(neşâu), ve fevka kulli zî ilmin alîm(alîmun)....
Yusif Suresi, 76. Ayet:
1.
fe
: böylece, o zaman
2.
bedee
: başladı
3.
bi ev'ıyeti-him
: onların heybeleri
4.
kable
: önce
Yusif Suresi, 100. Ayet:
Ve refea ebeveyhi alel arşı ve harrû lehu succedâ(succeden), ve kâle yâ ebeti hâzâ te’vîlu ru’yâye min kablu kad cealehâ rabbî hakkâ(hakkan), ve kad ahsene bî iz ahrecenî mines sicni ve câe bikum minel bedvi min ba’di en nezegaş şeytânu beynî ve beyne ıhvetî, inne rabbî latîfun limâ yeşâ’(yeşâu) innehu huvel alîmul hakîm(hakîmu). ...
Yusif Suresi, 100. Ayet:
1.
ve refea
: ve yükseltti, çıkardı
2.
ebeveyhi
: onun annesi ve babası
3.
alel arşı (alâ el arşı)
: tahtın üzerine
4.
ve harrû...
Yusif Suresi, 110. Ayet:
Hattâ izestey’eser rusulu ve zannû ennehum kad kuzibû câehum nasrunâ fe nucciye men neşâ’(neşâu), ve lâ yureddu be’sunâ anil kavmil mucrimîn(mucrimîne)....
Yusif Suresi, 110. Ayet:
1.
hattâ
: öyle ki, hatta
2.
izestey'eser rusulu
: resûller umutlarını kestikleri zaman
3.
ve zannû
: ve zannettiler
4.
enne-hu...
Rəd Suresi, 13. Ayet:
1.
ve yusebbihu
: ve tesbih ederler
2.
er ra'du
: gök gürültüsü
3.
bi hamdi-hi
: onu hamd ile
4.
ve el melâiketu
:...
Rəd Suresi, 26. Ayet:
Allâhu yebsutur rızka li men yeşâu ve yakdir(yakdiru), ve ferihû bil hayâtid dunyâ, ve mal hayâtud dunyâ fîl âhıreti illâ metâ’u(metâun)....
Rəd Suresi, 26. Ayet:
1.
allâhu
: Allah
2.
yebsutu er rızka
: rızkı genişletir
3.
li men yeşâu
: dilediği kimseye
4.
ve yakdiru
: ve dar...
Rəd Suresi, 27. Ayet:
Ve yekûlullezîne keferû lev lâ unzile aleyhi âyetun min rabbih(rabbihi), kul innallâhe yudillu men yeşâu ve yehdî ileyhi men enâb(enâbe)....
Rəd Suresi, 27. Ayet: