Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Ali-İmran Suresi, 112. Ayet:
Onlar, nerede bulunurlarsa bulunsunlar, Allah'ın ve insanların ipine tutunmadıkları sürece zillet içinde olurlar. Onlar, Allah'ın gazabına uğradılar. Yoksunluğa tutsak oldular. Bunun nedeni, onların asileşip hadlerini aşarak, Allah'ın ayetlerini yalanlamaları ve haksız yere nebilerini öldürmeleridir. Bu ceza, onların isyan etmelerinden ve haddi aşmış olmalarındandır....
Ənfal Suresi, 5. Ayet:
Keza, Rabb'in hakk uğruna seni evinden çıkardı. Oysa Mü'minlerden bir kısmı bundan hoşlanmamıştı....
Möminun Suresi, 19. Ayet:
Böylece onunla, sizin için hurma ve üzüm cennetleri meydana getirdik. Keza, oralarda yemekte olduğunuz pek çok meyve çeşitleri vardır....
Bəqərə Suresi, 61. Ayet:
Hani siz: “Ey Musa, bir çeşit yemeğe elbette dayanamayız. Rabb’ine dua et de yerin bitirdiği sebze, acur, sarımsak, mercimek ve soğandan bizim için de çıkarsın.” demiştiniz. Musa da: “Siz bayağı olan şeyle hayırlı olan şeyi değiştirmek mi istiyorsunuz? Öyle ise bir şehre inin. Sizin için istediğiniz şeyler vardır.” demişti. Onların üstüne horluk ve yoksulluk vuruldu. Allah’tan bir gazaba da uğradılar. Bu, şüphesiz ki Allah’ın ayetlerini inkar ettiklerinden, peygamberlerini de haksız yere öldürdü...
Bəqərə Suresi, 66. Ayet:
Böylece bunu (bu hâdiseyi) önündekilere ve arkasındakilere (o zamanda bulunanlara ve ardından geleceklere) ibret verici bir c
ezâ,
takvâ sâhiblerine ise bir nasîhat kıldık....
Bəqərə Suresi, 66. Ayet:
Artık bunu hem önündekilere, hem de ardındakilere ibret verici bir ceza, hem de müttakilere bir öğüt kıldık....
Bəqərə Suresi, 66. Ayet:
Ve bunu, önündekilere ve ardından geleceklere ibret bir c
ezâ,
(Allâh'ın azâbından) korunanlara da bir öğüt yaptık....
Bəqərə Suresi, 66. Ayet:
Bunu, hem çağdaşlarına, hem sonradan gelecek olanlara 'ders verici bir ceza,' takva sahipleri için de bir öğüd kıldık....
Bəqərə Suresi, 66. Ayet:
Bu durumu, o zamankilere ve onların ardından geleceklere ibret dolu bir ceza, takva sahiplerine de bir öğüt yaptık....
Bəqərə Suresi, 196. Ayet:
1.
ve etimmû
: ve tamamlayın
2.
el hacce
: hac
3.
ve el umrete
: ve umre
4.
li allâhi
: Allah için
Bəqərə Suresi, 222. Ayet:
1.
ve yes'elûne-ke
: ve sana soruyorlar, sorarlar
2.
anil mahîdi (an el mahîdi)
: (kadınların) hayz (ay) hallerinden
3.
kul
: de, söyle
4.
Bəqərə Suresi, 264. Ayet:
Yâ eyyuhâllezîne âmenû lâ tubtılû sadakâtikum bil menni vel
ezâ,
kellezî yunfiku mâlehu riâen nâsi ve lâ yu’minu billâhi vel yevmil âhır(âhıri), fe meseluhu ke meseli safvânin aleyhi turâbun fe esâbehu vâbilun fe terakehu saldâ(salden), lâ yakdirûne alâ şey’in mimmâ kesebû vallâhu lâ yehdîl kavmel kâfirîn(kâfirîne)....
Nisa Suresi, 155. Ayet:
Onların başlarına gelen ceza, ahitlerini bozmaları, Allah'ın âyetlerini inkâr etmeleri, peygamberleri haksız yere öldürmeleri ve 'Kalplerimiz örtülüdür' demeleri yüzündendir-ki, onların kalplerini inkârları sebebiyle Allah mühürlemiştir de onun için pek azı iman eder....
Maidə Suresi, 3. Ayet:
Size, ölü (usûlünce kesilmeden veya avlanmadan ölen hayvanın eti), (akan) kan, domuz eti, kendisi Allah’dan başkası adına kesilen (hayvan) bir de (canı çıkmadan yetişip) kestiğiniz hâriç; boğulmuş, vurulmuş, yuvarlanmış, süsülmüş (boynuzlanmış), yırtıcı hayvanın yediği (hayvanlar) k
ezâ,
dikili taşlar (putlar) üzerine kesilen (hayvan)lar ve fal oklarıyla kısmet aramanız haram kılındı. Bunlar (birer) isyandır! İnkâr edenler, bugün sizin dîninizden (onu yok etmekten) ümidlerini kesti(ler); artık on...
Maidə Suresi, 33. Ayet:
Allah’a ve Peygamberine karşı (müslümanlara karşı) savaşa kalkışanlarla yer yüzünde fesada çalışanların cezâsı, ancak öldürülmeleri, asılmaları yahut sağ elleriyle sol ayaklarının çaprazvâri kesilmesi, yahud da bulundukları yerden sürgün edilmeleridir. İşte, bu ceza, onların dünyadaki rüsvaylığıdır. Ahirette ise kendilerine büyük bir azâb vardır....
Maidə Suresi, 38. Ayet:
1.
ve es sâriku
: ve hırsız (erkek)
2.
ve es sârikatu
: ve hırsız (kadın)
3.
fe iktaû
: o halde, ...olmak üzere kesin
4.
eydiye...
Maidə Suresi, 38. Ayet:
Hem hırsızlık eden erkek ve hırsızlık eden kadın yok mu, yaptıklarına bir c
ezâ,
Allah’dan bir azâb olmak üzere onların (sağ) ellerini kesin! Çünki Allah, Azîz (kudreti dâimâ galib gelen)dir, Hakîm (her işi hikmetli olan)dır....
Maidə Suresi, 95. Ayet:
Ey iman edenler! Siz ihramlı iken av öldürmeyin. İçinizden kim onu bilerek öldürürse kendisine bir ceza vardır. O ceza da, öldürdüğüne benzer bir hayvan olup, öldürülenin emsali olduğuna içinizden iki âdil kişinin karar vermesi gerekir. Ceza, Kâbe’ye ulaşıp orada kesilecek bir kurbanlıktır. Yahut fakirleri doyurmak, yahut onun dengi oruç tutmak şeklinde bir keffarettir, ta ki işlediğinin vebalini tatsın. Allah daha önce işlenen bu tür fiilleri affetti. Fakat kim dönüp tekrar böyle yaparsa Allah ...
Ənfal Suresi, 18. Ayet:
İşte bu (sınamaydı, Allahın muradı); ve keza, Allah(ın), hakkı inkar edenlerin düzenlerini hep boşa çıkardı(ğını göstermekti, Allahın muradı)....
Ənfal Suresi, 53. Ayet:
Bu ceza, Allah’ın bir millete ihsan ettiği nimetleri, refahı, sosyal, siyasî ve ekonomik dengeyi, onların, sahip oldukları ilahî-insanî değerleri, benliklerini, kendilerindeki yüksek hasletleri değiştirmedikçe değiştirmemesi, geri almaması kuralının işlemesi sebebiyledir. Allah her şeyi işitir, ilmi her şeyi kucaklar....
Tövbə Suresi, 61. Ayet:
1.
ve min hum
: ve onlardan
2.
ellezîne yu'zûne
: eza, eziyet eden kimseler
3.
en nebiyye
: nebî, peygamber
4.
ve yekûlûne
<...
Tövbə Suresi, 82. Ayet:
1.
fe li yadhakû
: artık gülsünler
2.
kalîlen
: az
3.
ve li yebkû
: ve ağlasınlar
4.
kesîran
: çok
Tövbə Suresi, 103. Ayet:
Onlardan, imanda sadakatlerinin ve kemallerinin ifadesi olan zekât, vergi, ceza, keffaret, sadaka olarak mallarının epeyce bir kısmını (üçte birini) al ki, aldığın mallar onları temizlesin. Bu vesile ile vicdanlarını da arındırsınlar. Onlara hayır duada, mallarının bereketlenmesi duasında bulun. Cenaze namazlarını kıl. Senin duan huzura, güvene, rahmete, dostluğa, berekete vesiledir. Allah her şeyi işitir, her şeyi bilir....
Yunus Suresi, 100. Ayet:
1.
ve mâ kâne
: ve olmadı, olmaz, olamaz
2.
li nefsin
: bir nefs için, bir nefsin
3.
en tu'mine
: mü'min olması
4.
illâ
Hud Suresi, 64. Ayet:
'Ey kavmim, bu, benim hak peygamber olduğumu gösteren, sizin için bir mûcize olan Allah’ın dişi devesidir. Bırakın onu, Allah’ın arazisinde yesin, içsin. Kötü bir maksatla ona el sürmeyin. Ona zarar verirseniz eğer, ilâhî bir ceza, tez zamanda işinizi bitirir.'...
Nəhl Suresi, 39. Ayet:
Kâfirlerin ihtilâf konusu yaptıkları diriltilme, sevap, ceza, cennet, cehennem gibi dinin getirdiği bilgileri, kendilerine, açıkça göstermesi ve kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah’a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar edenlerin, kendilerinin yalancı olduklarını bilmeleri için Allah ölüleri diriltecek....
İsra Suresi, 63. Ayet:
Git demişti, kim sana uyarsa onlardan, hepinizin de cezâsı cehennemdir gerçekten ve o c
ezâ,
noksansız, tastamam bir cezâ....
İsra Suresi, 63. Ayet:
(Allah) "Haydi, (seçtiğin yolda elinden geleni ardına koymamak üzere) git! Ancak, haberin olsun ki, onlardan sana uyanlar(la beraber) hepinizi bekleyen ceza, yaptıklarınızın tam karşılığı olmak üzere, cehennem olacaktır!...
İsra Suresi, 75. Ayet:
O takdirde, kesinlikle, sana dünya hayatında, kat kat ceza, âhiret hayatında da kat kat azap tattıracaktık. Sonra, bize karşı, kendine yardım edecek birini de bulamayacaktın....
Taha Suresi, 119. Ayet:
keza, orada susamaman ve güneşin sıcaklığından etkilenmemen de sağlanmıştır"....
Həcc Suresi, 10. Ayet:
O gün ona «Bu ceza, vaktiyle kendi ellerinle işlediğin günahların karşılığıdır; Allah kullarına asla haksızlık etmez» denecektir....
Furqan Suresi, 15. Ayet:
1.
kul
: de
2.
e zâlike
: bu mu
3.
hayrun
: daha hayırlı
4.
em
: yoksa
Furqan Suresi, 68. Ayet:
1.
ve ellezîne
: ve onlar
2.
lâ yed'ûne
: tapmazlar
3.
mea allâhi
: Allah ile beraber
4.
ilâhen
: ilâh
<...
Furqan Suresi, 77. Ayet:
'Sizi kulluğa, ibadete ve duaya davet etmese; sizin kulluğunuz, ibadetiniz ve duanız olmasa, Rabbim sizinle ilgilenmez, sizi önemsemez ey insanlar! Ey inkâr edenler, siz tebliğ edilen Kurân’ı ve Rasulullah’ı yalanlarken, itaate yanaşmazken size de değer vermez. Bu sebeple dünyada ceza, âhirette azap yakanızı bırakmayacaktır.' diye ilan et....
Səba Suresi, 37. Ayet:
1.
ve mâ
: ve değil
2.
emvâlu-kum
: sizin mallarınız
3.
ve lâ
: ve değil
4.
evlâdu-kum
: sizin evlâtlarınız
Zümər Suresi, 25. Ayet:
Onlardan öncekiler de yalanladılar ve ceza, onların beklemedikleri bir yerden gelmişti....
Zümər Suresi, 34. Ayet:
1.
lehum
: onlar için
2.
mâ
: şey (ler)
3.
yeşâûne
: dilerler
4.
inde
: katında, huzurunda
Mömin Suresi, 12. Ayet:
Bu ceza, sizin, bir olan Allah’a davet edilirken inkâra, küfre sapmanız; ilâhlığında, otoritesinde, mülkünde, tasarruflarında O’na ortak koşulunca da, şirki tasdik etmeniz, kabullenmeniz sebebiyledir. Hükümranlık, yargı ve icra yüceler yücesi ve büyük olan Allah’ındır....
Mömin Suresi, 75. Ayet:
Bu ceza, sizin, yeryüzünde, hak etmediğiniz halde çok sevinmenizden, şımarmanızdan ve kibirlenmenizden, kendinizde bir güç görerek, güvenerek serkeş, zorba, diktatör, güç ve iktidar sahibi olmanızdan kaynaklanmaktadır....
Fussilət Suresi, 43. Ayet:
1.
mâ yukâlu
: söylenen şey
2.
leke
: sana
3.
illâ
: den baska
4.
mâ
: şey
Zariyat Suresi, 6. Ayet:
Ve c
ezâ,
mutlaka olacak....
Hədid Suresi, 20. Ayet:
İyi bilin ki (âhirete yer vermeyen) dünya hayatı, bir oyundur, bir oyalanmadır, bir süstür. Kendi aranızda karşılıklı övünme, mal ve nesli çoğaltma yarışıdır. Tıpkı o yağmura benzer ki bitirdiği ürün, çiftçilerin hoşuna gider. Ama sonra kurur, sen onu sapsarı kurumuş görürsün. Sonra da çerçöp haline gelir. İşte dünya hayatı da böyledir. Âhirette ise kâfirler için şiddetli bir ceza, müminler için ise Rab’leri tarafından bir mağfiret ve rıza! Evet, dünya hayatı bir aldanma metâından başka bir şey ...
Məaric Suresi, 15. Ayet:
Hayır, çünkü o salgın bir l
ezâ,
...
Nəbə Suresi, 36. Ayet:
Rabbinden bir ceza, (yani) yaptıklarına bağış olmak üzere!...
Naziat Suresi, 25. Ayet:
1.
fe
: o zaman, bunun üzerine
2.
ehaze-hu allâhu
: Allah onu ahzetti, yakalayıp helâk etti
3.
nekâle
: korkunç ceza, azap
4.
e...