Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Hud Suresi, 66. Ayet:
(Əzaba dair) əmrimiz gəldiyi zaman Salehi və onunla birlikdə iman gətirənləri mərhəmətimizlə əzabdan və o günün rüsvayçılığından xilas etdik. Şübhəsiz ki, sənin Rəbbin
güclüdür,
qüdrətlidir....
Ənfal Suresi, 52. Ayet:
(Bunların hərəkətləri,) Firon ailəsi və onlardan əvvəlkilərin hərəkətlərinə bənzəyir. Onlar da Allahın ayələrini inkar etmişdilər. Ona görə də Allah onları günahlarına görə cəzalandırmışdı. Şübhəsiz ki, Allah
güclüdür,
cəzası şiddətlidir....
Həcc Suresi, 40. Ayet:
Onlar (müharibə üçün izin verilənlər) o kəslərdir ki, yalnız: “Rəbbimiz Allahdır!” - dediklərinə görə haqsız yerə yurdlarından çıxarıldılar. Əgər Allah insanlardan bir qisminin şərini digər bir qismi ilə dəf etməsəydi, içində Allahın adı çox-çox zikr olunan monastırlar, kilsələr, sinaqoqlar və məscidlər dağılıb gedərdi. Allah Özünə (dininə) yardım edənə mütləq yardım edər. Şübhəsiz ki, Allah çox
güclüdür,
yenilməz qüvvət sahibidir....
Hədid Suresi, 25. Ayet:
Şübhəsiz ki, Biz peyğəmbərlərimizi açıq-aydın dəlillərlə göndərdik. İnsanlar ədalətə riayət etsinlər deyə onlarla birlikdə kitab və mizanı (tərəzini) nazil etdik. İnsanlar üçün bir çox faydası olan möhkəm dəmiri də Biz nazil etdik. Bu, Allahın görmədiyi halda Ona və peyğəmbərlərinə yardım edənləri bilib ayırd etməsi üçündür. Şübhəsiz ki, Allah
güclüdür,
qüdrətlidir....
Mücadilə Suresi, 21. Ayet:
Allah (lövhi-məhfuzda): “Mən və peyğəmbərlərim mütləq qalib gələcəyik!” - deyə yazmışdır. Allah
güclüdür,
qüdrətlidir....
Təkvir Suresi, 20. Ayet:
O elçi
güclüdür,
Ərşin sahibi yanında çox hörmətlidir....
Bəqərə Suresi, 209. Ayet:
Size, apaçık belgeler (ayetler) geldikten sonra yine ayağınız kayarsa, bilin ki Allah, gerçekten üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Bəqərə Suresi, 209. Ayet:
Size belgeler geldikten sonra kayarsaniz, biliniz ki Allah gucludur, Hakim'dir....
Bəqərə Suresi, 209. Ayet:
Size belgeler geldikten sonra kayarsanız, biliniz ki Allah güçlüdür, Hakim'dir....
Bəqərə Suresi, 209. Ayet:
Size bunca deliller geldikten sonra yine kayarsanız, iyi bilin ki, Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Bəqərə Suresi, 209. Ayet:
Size apaçık ayetler geldikten sonra yine ayağınız kayarsa, bilin ki Tanrı gerçekten üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Bəqərə Suresi, 209. Ayet:
Size belgeler geldikten sonra saparsanız, bilin ki Allah güçlüdür, hakîmdir....
Bəqərə Suresi, 209. Ayet:
Size, apaçık belgeler (ayetler) geldikten sonra yine ayağınız kayarsa, bilin ki Allah, gerçekten üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Bəqərə Suresi, 220. Ayet:
Dünya ve ahiret hakkında (lehinize olan davranışları düşünün ve ona göre hareket edin). Sana yetimler hakkında soruyorlar. De ki: Onları iyi yetiştirmek (yüz üstü bırakmaktan) daha hayırlıdır. Eğer onlarla birlikte yaşarsanız, (unutmayın ki) onlar sizin kardeşlerinizdir. Allah, işleri bozanla düzelteni bilir. Eğer Allah dileseydi, sizi de zahmet ve meşakkate sokardı. Çünkü Allah güçlüdür, hakîmdir....
Bəqərə Suresi, 220. Ayet:
Sana yetimleri sorarlar, de ki: «Onlarin islerini duzeltmek hayirlidir". Eger onlarla bir arada yasarsaniz, artik onlar sizin kardeslerinizdir. Allah duzeltenden bozani ayirdetmesini bilir. Allah dileseydi sizi zora sokardi. Allah suphesiz gucludur, Hakim'dir....
Bəqərə Suresi, 220. Ayet:
Sana yetimleri sorarlar, de ki: 'Onların işlerini düzeltmek hayırlıdır'. Eğer onlarla bir arada yaşarsanız, artık onlar sizin kardeşlerinizdir. Allah düzeltenden bozanı ayırdetmesini bilir. Allah dileseydi sizi zora sokardı. Allah şüphesiz güçlüdür, Hakim'dir....
Bəqərə Suresi, 220. Ayet:
Dünya ve ahiret hakkında (lehinize olan davranışları düşünün ve ona göre hareket edin). Sana yetimler hakkında soruyorlar. De ki: Onları iyi yetiştirmek (yüz üstü bırakmaktan) daha hayırlıdır. Eğer onlarla birlikte yaşarsanız, (unutmayın ki) onlar sizin kardeşlerinizdir. Allah, işleri bozanla düzelteni bilir. Eğer Allah dileseydi, sizi de zahmet ve meşakkate sokardı. Çünkü Allah güçlüdür, hakîmdir....
Bəqərə Suresi, 220. Ayet:
bu dünya ve ahiret hakkında... Sana bir de öksüzler hakkında sorarlar: De ki, 'Onları erdemli kişiler olarak yetiştirmeniz en büyük iyiliktir. Mallarını mallarınıza katarsanız aile bireyiniz olurlar.' ALLAH bozanı düzeltenden ayırdetmesini bilir. ALLAH dileseydi sizi zora sokardı. ALLAH Güçlüdür, Bilgedir....
Bəqərə Suresi, 220. Ayet:
Dünya ve ahiret hakkında (düşünürsünüz.) Sana bir de yetimlerden soruyorlar. De ki: Onlar hakkında yapacağınız bir ıslah, işlerine karışmamaktan daha hayırlıdır. Eğer onlara karışırsanız, onlar sizin kardeşlerinizdir. Allah, bozguncuyla ıslah ediciyi bilir, birbirinden ayırd eder. Eğer Allah dileseydi, sizi zora koşardı. Şüphesiz ki Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Bəqərə Suresi, 220. Ayet:
Dünya ve ahiret hakkında (düşünesiniz diye). Resulüm! Sana yetimler hakkında da sorarlar. De ki: “Onları ıslah edip yetiştirmek daha hayırlıdır. ” Eğer onları aranıza alır, birlikte yaşarsanız, unutmayın ki onlar sizin kardeşlerinizdir. Allah bozguncuyu ve ıslah ediciyi bilir. Eğer Allah dileseydi sizi zahmete sokardı. Şüphe yok ki Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Bəqərə Suresi, 220. Ayet:
Sana yetimleri soruyorlar. De ki: -Onların işlerini düzeltmek hayırlıdır. Eğer onlarla bir arada yaşarsanız artık onlar sizin kardeşlerinizdir. Allah düzeltenden, bozanı ayırt etmesini bilir. Allah dileseydi sizi zora sokardı. Şüphesiz Allah güçlüdür, hakîmdir....
Bəqərə Suresi, 228. Ayet:
Boşanan kadınlar (başkasıyla evlenmeden önce) kendi kendilerine üç aybaşı beklemeli. ALLAH'a ve ahiret gününe inanıyorlarsa ALLAH'ın rahimlerinde yarattığını gizlemeleri uygun olmaz. Bu durumda (gebe olmaları halinde) kocaları barışmak isterlerse onları geri almağa daha fazla hak sahibidirler. Erkeklerin kadınlar üzerindeki hakları gibi, kadınların da erkekler üzerinde eşit hakları vardır. (Gebelik durumunda) Erkeklerin onların üzerinde bir derecesi vardır. ALLAH Güçlüdür, Bilgedir....
Bəqərə Suresi, 228. Ayet:
Boşanan kadınlar, kendi kendilerine üç adet süresi beklerler ve Allah'ın rahimlerinde yarattığını gizlemeleri, kendilerine helâl olmaz. Eğer Allah'a ve ahiret gününe inanıyorlarsa gizlemezler. Kocaları da, barışmak istedikleri takdirde o süre içersinde onları geri almaya daha layıktırlar. O kadınların, üzerlerindeki meşru hak gibi, kendilerinin de hakları vardır. Yalnız erkekler için, onların üzerinde bir derece vardır. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Bəqərə Suresi, 240. Ayet:
Icinizden olup, esler birakacak olanlar, evlerinden cikarilmaksizin, senesine kadar eslerinin gecimini saglayacak seyi vasiyet etsinler; eger cikarlarsa kendilerinin mesru olarak yaptiklarindan dolayi size sorumluluk yoktur. Allah gucludur, Hakim'dir....
Bəqərə Suresi, 240. Ayet:
İçinizden ölüp, eşler bırakacak olanlar, evlerinden çıkarılmaksızın, senesine kadar eşlerinin geçimini sağlayacak şeyi vasiyet etsinler; eğer çıkarlarsa kendilerinin meşru olarak yaptıklarından dolayı size sorumluluk yoktur. Allah güçlüdür, Hakim'dir....
Bəqərə Suresi, 240. Ayet:
Ölüp de geriye eşler bırakan erkekleriniz, eşlerinin evlerinden çıkarılmaksızın bir yıl boyunca geçimlerinin sağlanmasını vasiyet etsinler. Çıkarlarsa, kendileri için uygun olanı yapmalarından siz sorumlu değilsiniz. ALLAH Güçlüdür, Bilgedir....
Bəqərə Suresi, 240. Ayet:
İçinizden hanımlarını geride bırakarak ölüme yaklaşanlar, karılarının senesine kadar evden çıkarılmaksızın bakılması için bir mal vasiyet ederler. Bunun üzerine kendileri çıkarlarsa, kendi haklarında yaptıkları meşru bir hareketten dolayı size bir sorumluluk yoktur. Allah, çok güçlüdür, hikmet sahibidir....
Bəqərə Suresi, 240. Ayet:
İçinizden hanımlarını geride bırakarak vefat edecek olanlar, eşleri için senesine kadar evlerinden çıkarılmaksızın kendilerine yetecek bir malı vasiyet ederler. Bununla birlikte eğer kendileri çıkarlarsa, kendi haklarında yaptıkları meşru bir hareketten dolayı size bir sorumluluk yoktur. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Bəqərə Suresi, 260. Ayet:
İbrahim, 'Rabbim, ölüleri nasıl dirilttiğini bana göster,' demişti. 'Yoksa inanmıyor musun,' dedi. 'Evet; ancak kalbimi güçlendirmesi için.,' dedi. 'Dört kuş al ve onları iyice incele (farklı özelliklerini tanı). Sonra her bir dağın üzerine onlardan bir parça yerleştir. Daha sonra onları çağır. Sana hemen gelecekler. Bilesin ki ALLAH Güçlüdür, Bilgedir ,' dedi....
Bəqərə Suresi, 260. Ayet:
Bir zamanlar İbrahim de: «Ey Rabbim! Ölüleri nasıl dirilttiğini bana göster!» demişti. Allah: «İnanmadın mı ki?» buyurdu. İbrahim: «İnandım, fakat kalbim iyice yatışsın diye istiyorum.» dedi. Allah buyurdu ki: «Öyle ise kuşlardan dördünü tut da onları kendine çevir, iyice tanıdıktan sonra (kesip) her dağın başına onlardan birer parça dağıt, sonra da onları çağır, koşa koşa sana gelecekler ve bil ki, Allah gerçekten çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.»...
Ali-İmran Suresi, 3. Ayet:
(3-4) Kendisinden onceki Kitablari tasdik eden Hak Kitab'i sana indirdi. Onceden insanlara yol gosterici olarak Tevrat ve Incil'i de indirmisti. O, dogruyu yanlistan ayiran Kitab'i indirdi. Dogrusu Allah'in ayetlerini inkar edenler icin siddetli azab vardir. Allah gucludur, mazlumlarin ocunu alir....
Ali-İmran Suresi, 3. Ayet:
(3-4) Kendinden önceki (kitap)ları doğrulayan Kitab'ı hak ile O sana indirdi. Bundan önce de insanlara doğru yolu göstermek üzere Tevrat ve İncil'i indirmiştir. Doğruyu eğriden, hakkı bâtıldan ayıran (Kur'ân ya da Zebûr)u da O indirdi. Allah'ın âyetlerini inkâr edenlere herhalde şiddetli azâb vardır ve Allah çok güçlüdür, (zâlimlerden) öc almada intikam sahibidir....
Ali-İmran Suresi, 3. Ayet:
Kendisinden önceki Kitapları tasdik eden Hak Kitap'ı sana indirdi. Önceden insanlara yol gösterici olarak Tevrat ve İncil'i de indirmişti. O, doğruyu yanlıştan ayıran Kitap'ı indirdi. Doğrusu Allah'ın ayetlerini inkar edenler için şiddetli azab vardır. Allah güçlüdür, mazlumların öcünü alır....
Ali-İmran Suresi, 3. Ayet:
(3-4) O, sana kendisinden öncekileri tasdik edip doğrulayan bu kitabı hak ile indirdi. Daha önce insanlara hidayet olarak Tevrat'ı ve İncil'i de yine O indirmişti.. Evet bu Furkan'ı da O indirdi. Gerçek şu ki, Allah'ın âyetlerini inkâr edenler için çetin bir azap vardır. Allah çok güçlüdür, intikamını alır....
Ali-İmran Suresi, 4. Ayet:
Bundan (Kur'an'dan) önce (onlar) insanlar için bir hidayet idiler. Doğruyu yanlıştan ayıran (Furkan)ı da indirdi. Gerçek şu ki, Allah'ın ayetlerini inkar edenler için şiddetli bir azab vardır. Allah güçlüdür, intikam alıcıdır....
Ali-İmran Suresi, 4. Ayet:
(3-4) Kendisinden onceki Kitablari tasdik eden Hak Kitab'i sana indirdi. Onceden insanlara yol gosterici olarak Tevrat ve Incil'i de indirmisti. O, dogruyu yanlistan ayiran Kitab'i indirdi. Dogrusu Allah'in ayetlerini inkar edenler icin siddetli azab vardir. Allah gucludur, mazlumlarin ocunu alir....
Ali-İmran Suresi, 4. Ayet:
(3-4) Kendinden önceki (kitap)ları doğrulayan Kitab'ı hak ile O sana indirdi. Bundan önce de insanlara doğru yolu göstermek üzere Tevrat ve İncil'i indirmiştir. Doğruyu eğriden, hakkı bâtıldan ayıran (Kur'ân ya da Zebûr)u da O indirdi. Allah'ın âyetlerini inkâr edenlere herhalde şiddetli azâb vardır ve Allah çok güçlüdür, (zâlimlerden) öc almada intikam sahibidir....
Ali-İmran Suresi, 4. Ayet:
Kendisinden önceki Kitapları tasdik eden Hak Kitap'ı sana indirdi. Önceden insanlara yol gösterici olarak Tevrat ve İncil'i de indirmişti. O, doğruyu yanlıştan ayıran Kitap'ı indirdi. Doğrusu Allah'ın ayetlerini inkar edenler için şiddetli azab vardır. Allah güçlüdür, mazlumların öcünü alır....
Ali-İmran Suresi, 4. Ayet:
(3-4) O, sana kendisinden öncekileri tasdik edip doğrulayan bu kitabı hak ile indirdi. Daha önce insanlara hidayet olarak Tevrat'ı ve İncil'i de yine O indirmişti.. Evet bu Furkan'ı da O indirdi. Gerçek şu ki, Allah'ın âyetlerini inkâr edenler için çetin bir azap vardır. Allah çok güçlüdür, intikamını alır....
Ali-İmran Suresi, 4. Ayet:
Bundan (Kuran'dan ) önce (onlar) insanlar için bir hidayet idiler. Doğruyu yanlıştan ayıran (Furkan)ı da indirdi. Gerçek şu ki, Tanrı'nın ayetlerine küfredenler için şiddetli bir azab vardır. Tanrı güçlüdür, intikam alıcıdır....
Ali-İmran Suresi, 4. Ayet:
Daha önce, insanlar için yol gösterici ve hakkı batıldan ayıran /Furkanı da indirmişti. Allah’ın ayetlerini inkâr edenlere/tanımayanlara şiddetli bir azap vardır. Allah güçlüdür, cezalandırıcıdır....
Ali-İmran Suresi, 4. Ayet:
(Ki onlar) Bundan önce insanlar için bir hidayetti. Doğruyu yanlıştan ayıran (furkan) ı da indirdi. Gerçek şu ki, Allah'ın ayetlerini inkâr edenler için şiddetli bir azab vardır. Allah güçlüdür, intikam alıcıdır....
Ali-İmran Suresi, 6. Ayet:
Ana rahminde sizi diledigi gibi sekillendiren O'dur. O'ndan baska tanri yoktur, gucludur, Hakim'dir....
Ali-İmran Suresi, 6. Ayet:
Ana rahminde sizi dilediği (hikmet ve kanunla) şekillendiren O'dur. O'ndan başka hiçbir ilâh yoktur; ancak O vardır. O çok güçlüdür, çok üstündür; yüce hikmet sahibidir....
Ali-İmran Suresi, 6. Ayet:
Ana rahminde sizi dilediği gibi şekillendiren O'dur. O'ndan başka tanrı yoktur, güçlüdür, Hakim'dir....
Ali-İmran Suresi, 18. Ayet:
Allah, melekler ve adaleti yerine getiren ilim sahibleri, O'ndan baska tanri olmadigina sahidlik etmislerdir. O'ndan baska tanri yoktur, O gucludur, Hakim'dir....
Ali-İmran Suresi, 18. Ayet:
Allah kendinden başka ilâh olmadığına şehadette bulundu, (varlığının ve birliğinin delil ve belgelerini varlık âleminde sergiledi). Melekler de şehadette bulundu.. İlim sahipleri de adalet ölçülerini ayakta tutarak (O'nun varlığına, birliğine) şahitlik ettiler. O'ndan başka ilâh yok. O, çok güçlüdür, hep üstündür ve her şeyi yerine koyup belli bir amaca yöneltendir....
Ali-İmran Suresi, 18. Ayet:
Allah, melekler ve adaleti yerine getiren ilim sahibleri, O'ndan başka tanrı olmadığına şahidlik etmişlerdir. O'ndan başka tanrı yoktur, O güçlüdür, Hakim'dir....
Ali-İmran Suresi, 18. Ayet:
Allah kendisinden başka tanrı olmadığına şahittir. Bütün melekler ve ilim uluları da adaleti yerine getirerek şahittirler. O'ndan başka tanrı yoktur; güçlüdür, hikmet sahibidir O....
Ali-İmran Suresi, 62. Ayet:
suphesiz bu anlatilanlar gercek olaylardir. Allah'tan baska tanri yoktur. Dogrusu Allah gucludur, Hakim'dir....
Ali-İmran Suresi, 62. Ayet:
Şüphesiz bu anlatılanlar gerçek olaylardır. Allah'tan başka tanrı yoktur. Doğrusu Allah güçlüdür, Hakim'dir....
Ali-İmran Suresi, 62. Ayet:
İşte, söylentilerin gerçeği bu. ALLAH'tan başka hiç bir tanrı yoktur ve elbette ALLAH Güçlüdür, Bilgedir....
Ali-İmran Suresi, 62. Ayet:
Doğrusu, budur işte o kıssanın gerçek ifadesi. Allah'tan başka hiçbir ilah yoktur ve Allah gerçekten güçlüdür, hikmet sahibidir....
Nisa Suresi, 55. Ayet:
(55-56) Onlardan ona inananlar ve yuz cevirenler vardi. Cilgin bir alev olarak cehennem yeter. Dogrusu, ayetlerimizi inkar edenleri atese sokacagiz; derilerinin her yanisinda, azabi tatmalari icin onlari baska derilerle degistirecegiz. Allah gucludur, Hakim'dir....
Nisa Suresi, 55. Ayet:
(55-56) Onlardan ona inananlar ve yüz çevirenler vardı. Çılgın bir alev olarak cehennem yeter. Doğrusu, ayetlerimizi inkar edenleri ateşe sokacağız; derilerinin her yanışında, azabı tatmaları için onları başka derilerle değiştireceğiz. Allah güçlüdür, Hakim'dir....
Nisa Suresi, 56. Ayet:
(55-56) Onlardan ona inananlar ve yuz cevirenler vardi. Cilgin bir alev olarak cehennem yeter. Dogrusu, ayetlerimizi inkar edenleri atese sokacagiz; derilerinin her yanisinda, azabi tatmalari icin onlari baska derilerle degistirecegiz. Allah gucludur, Hakim'dir....
Nisa Suresi, 56. Ayet:
Şüphesiz ki, âyetlerimizi in kâr eden kâfirleri ileride ateşe atıp yakacağız; derileri her yandığında —azabı iyice tadsınlar diye— onun yerine başka deri koyup yeniliyeceğiz. Doğrusu Allah çok güçlüdür, çok üstündür, yegâne hikmet sahibidir....
Nisa Suresi, 56. Ayet:
(55-56) Onlardan ona inananlar ve yüz çevirenler vardı. Çılgın bir alev olarak cehennem yeter. Doğrusu, ayetlerimizi inkar edenleri ateşe sokacağız; derilerinin her yanışında, azabı tatmaları için onları başka derilerle değiştireceğiz. Allah güçlüdür, Hakim'dir....
Nisa Suresi, 56. Ayet:
Şüphesiz ki âyetlerimizi inkâr eden kâfirleri biz yarın bir ateşe atacağız. Derileri piştikçe azabı duysunlar diye, kendilerine başka deriler vereceğiz. Çünkü, Allah gerçekten çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Nisa Suresi, 158. Ayet:
Fakat Allah onu kendisine yükseltmiştir. Allah, üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Nisa Suresi, 158. Ayet:
Hayır; Allah onu kendine yükseltti. Allah üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Nisa Suresi, 158. Ayet:
Doğrusu Allah, O'nu kendine doğru yükseltti. Allah güçlüdür, hikmet sahibidir....
Nisa Suresi, 158. Ayet:
Hayır; Tanrı onu kendine yükseltti. Tanrı üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Nisa Suresi, 158. Ayet:
Hayır; Allah onu kendine yükseltti. Allah üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Nisa Suresi, 164. Ayet:
(164-16) 5 Peygamberlerden sonra, insanlarin Allah'a karsi bir huccetleri olmamasi icin, gonderilen mujdeci ve uyarici peygamberlerden bir kismini daha once sana anlatmis, bir kismini da anlatmamistik. Allah, Musa'ya hitabetmisti. Allah gucludur, Hakim'dir....
Nisa Suresi, 164. Ayet:
(164-165) Peygamberlerden sonra, insanların Allah'a karşı bir hüccetleri olmaması için, gönderilen müjdeci ve uyarıcı peygamberlerden bir kısmını daha önce sana anlatmış, bir kısmını da anlatmamıştık. Allah, Musa'ya hitabetmişti. Allah güçlüdür, Hakim'dir....
Nisa Suresi, 165. Ayet:
(164-16) 5 Peygamberlerden sonra, insanlarin Allah'a karsi bir huccetleri olmamasi icin, gonderilen mujdeci ve uyarici peygamberlerden bir kismini daha once sana anlatmis, bir kismini da anlatmamistik. Allah, Musa'ya hitabetmisti. Allah gucludur, Hakim'dir....
Nisa Suresi, 165. Ayet:
(164-165) Peygamberlerden sonra, insanların Allah'a karşı bir hüccetleri olmaması için, gönderilen müjdeci ve uyarıcı peygamberlerden bir kısmını daha önce sana anlatmış, bir kısmını da anlatmamıştık. Allah, Musa'ya hitabetmişti. Allah güçlüdür, Hakim'dir....
Nisa Suresi, 165. Ayet:
Bunlar artık insanların peygamberlerden sonra Allah'a karşı ileri sürecekleri bir özürleri olmasın diye, hep rahmet müjdecileri ve azap habercileri olarak gönderilmiş peygamberlerdir. Allah, daima güçlüdür, hikmet sahibidir....
Nisa Suresi, 165. Ayet:
(Bunlar) Peygamberlerin ardından insanların Allah’a karşı bir delilleri olmasın diye müjdeci ve uyarıcı elçiler olarak (gelmiştir). Allah güçlüdür, hakimdir....
Maidə Suresi, 38. Ayet:
Hırsızlık eden erkeğin ve hırsızlık eden kadının (bu yoldan) elde ettiklerine (ve insan haklarına el uzatmalarına) karşılık Allah tarafından ibret verici bir ceza olmak üzere ellerini kesin. Allah çok üstündür, çok güçlüdür, yegâne hikmet sahibidir....
Maidə Suresi, 38. Ayet:
Erkek hırsızın ve kadın hırsızın ellerini, yaptıklarına karşılık kesin. Bu ALLAH'ın öngördüğü bir caydırma yöntemidir. ALLAH Güçlüdür, Bilgedir...
Maidə Suresi, 38. Ayet:
Hırsızlık eden erkek ve hırsızlık eden kadın, suçları sabitleşince, yaptıklarının karşılığı ve Allah tarafından kelepçek (caydırıcı bir ceza olmak üzere) ellerini kesin. Allah, güçlüdür, hikmet sahibidir....
Maidə Suresi, 38. Ayet:
Erkek hırsız ve kadın hırsızın yaptıklarına karşılık Allah tarafından ibret verici bir ceza olması için ellerini kesin. Allah güçlüdür, hakimdir....
Maidə Suresi, 95. Ayet:
-Ey İman edenler! İhramlı iken av hayvanını öldürmeyin. Sizden kim bilerek onu öldürürse, cezası, içinizden adalet sahibi iki kimsenin hükmüyle, Kabe’ye ulaştırılacak kurban olarak (koyun, keçi, inek ve deve gibi) bir hayvandır. Ya da yoksulları doyurma kefaretidir veya işlediğinin vebalini tatması için buna denk bir oruçtur. Allah, geçmişte olanı affetmiştir. Fakat kim bir daha böyle yaparsa Allah onun hesabını sorar, Allah güçlüdür, hesap sorucudur....
Maidə Suresi, 95. Ayet:
Ey iman sahipleri! İhramda olduğunuz zaman av öldürmeyin. Sizden kim kasten onu öldürürse cezası şudur: Öldürdüğü hayvana denk deve-sığır, davar cinsinden, Kâbe'ye varacak kurbanlık bir hediye ki, içinizden adalet sahibi iki kişi belirleyecektir. Yahut yoksullara yedirme şeklinde bir keffâret, yahut buna denk oruç. Taki yaptığının vebalini tatsın. Allah, geçmişi affetmiştir. Kim bir daha yaparsa, Allah ondan öc alacaktır. Allah çok güçlüdür, öc alıcıdır....
Ənfal Suresi, 10. Ayet:
Allah bunu ancak bir mujde olmasi ve kalblerinizin yatismasi icin yapmisti. Yardim ancak Allah katindandir. Dogrusu Allah gucludur, hakimdir. *...
Ənfal Suresi, 10. Ayet:
Allah bu yardımı sırf müjde olması ve onunla kalblerinizin iyice yatışması için yapmıştı. Yardım ancak Allah'tandır. Çünkü Allah gerçekten çok güçlüdür, çok üstündür; yegâne hikmet sahibidir....
Ənfal Suresi, 10. Ayet:
Allah bunu ancak bir müjde olması ve kalblerinizin yatışması için yapmıştı. Yardım ancak Allah katındandır. Doğrusu Allah güçlüdür, hakimdir....
Ənfal Suresi, 49. Ayet:
Iki yuzluler ve kalblerinde hastalik bulunanlar «muslumanlari dinleri aldatti» diyorlardi; oysa, kim Allah'a guvenirse bilmelidir ki Allah gucludur, hakimdir....
Ənfal Suresi, 49. Ayet:
İkiyüzlüler ve kalblerinde hastalık bulunanlar 'Müslümanları dinleri aldattı' diyorlardı; oysa, kim Allah'a güvenirse bilmelidir ki Allah güçlüdür, hakimdir....
Ənfal Suresi, 49. Ayet:
Münafıklar ve kalplerinde hastalık olanlar: -Müslümanları dinleri aldattı, diyorlardı. Oysa kim Allah’a güvenirse bilmelidir ki Allah güçlüdür, hakimdir....
Ənfal Suresi, 52. Ayet:
Tıpkı Firavun hanedanıyla ondan öncekilerin tutumu gibi. Allah'ın ayetlerini inkar ettiler, Allah da onları günahlarından dolayı yakalayıverdi. Şüphesiz Allah, güçlüdür, azabı çetin olandır....
Ənfal Suresi, 52. Ayet:
Tıpkı Firavun'un yandaşlarının ve onlardan öncekilerin gidişi gibi... ALLAH'ın ayetlerini inkar ettiler. Günahlarından ötürü ALLAH da onları yakalayıp cezalandırdı. ALLAH Güçlüdür, cezası çetindir....
Ənfal Suresi, 52. Ayet:
Tıpkı Firavun hanedanı ve öncekilerin gidişi gibi Allah'ın ayetlerini tanımadılar da Allah onları günahları ile tutup alıverdi; çünkü Allah çok güçlüdür, cezalandırması pek çetindir....
Ənfal Suresi, 52. Ayet:
Firavun hânedânı ve onlardan öncekilerin gidişi gibi, onlar da Allah'ın âyetlerini inkâr ettiler. Bu yüzden Allah onları günahları sebebiyle yakalamıştı. Çünkü Allah çok güçlüdür, cezalandırması çok şiddetlidir....
Ənfal Suresi, 52. Ayet:
Firavun hanedanı ve onlardan öncekilerin gidişatı gibi onlar, Allah’ın ayetlerini yalanladılar da Allah da, onları günahları sebebiyle yok etti. Allah, güçlüdür, cezası şiddetlidir....
Ənfal Suresi, 52. Ayet:
(Bunlar da) tıpkı Fir'avn âilesi ve onlardan öncekilerin gidişi gibi(davrandılar. Onlar da): Allâh'ın âyetlerini inkâr etmişlerdi; Allâh da onları, günâhlarıyla yakalamıştı. Şüphesiz Allâh güçlüdür, O'nun cezâsı çetindir....
Ənfal Suresi, 63. Ayet:
Ve onların gönüllerini uzlaştıran da. Yoksa yeryüzünde ne varsa hepsini harcasaydın yine de onların kalplerini birleştiremezdin. Ancak Allah, onların arasında birleşmeyi sağladı; çünkü O, güçlüdür, hikmet sahibidir....
Ənfal Suresi, 63. Ayet:
Kalplerinizin arasını birleştirdi. Eğer yeryüzünde olan her şeyi sarfetseydin bile onların kalplerini birleştiremezdin. Fakat Allah, onların arasını birleştirmiştir. Şüphesiz O güçlüdür, hakimdir....
Ənfal Suresi, 67. Ayet:
Yeryüzünde ağır basıncaya (küfrün belini kırıncaya) kadar, hiçbir peygambere esirleri bulunması yaraşmaz. Siz geçici dünya malını istiyorsunuz, halbuki Allah (sizin için) ahireti istiyor. Allah güçlüdür, hikmet sahibidir....
Ənfal Suresi, 67. Ayet:
Hiç bir peygambere, yeryüzünde kesin bir zafer kazanıncaya kadar esir alması yakışmaz. Siz dünyanın geçici yararını istiyorsunuz. Oysa Allah (size) ahireti istemektedir. Allah, üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Ənfal Suresi, 67. Ayet:
Yeryüzünde ağır basıncaya (küfrün belini kırıncaya) kadar, hiçbir peygambere esirleri bulunması yaraşmaz. Siz geçici dünya malını istiyorsunuz, halbuki Allah (sizin için) ahireti istiyor. Allah güçlüdür, hikmet sahibidir....
Ənfal Suresi, 67. Ayet:
Hiçbir peygamberin, yeryüzünde ağır basmadıkça (kafirlere karşı ezici bir üstünlük sağlamadıkça), esirlerinin olması doğru değildir. Siz dünya varlığını istiyorsunuz, Allah ise ahireti kazanmanızı istiyor. Allah, güçlüdür, hikmet sahibidir....
Ənfal Suresi, 67. Ayet:
Hiç bir peygambere, yeryüzünde kesin bir zafer kazanıncaya kadar esir alması yakışmaz. Siz dünyanın geçici yararını istiyorsunuz. Oysa Tanrı (size) ahireti istemektedir. Tanrı, üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Ənfal Suresi, 67. Ayet:
Yeryüzünde savaşırken, düşmanı yere sermeden esir alma hiç bir peygambere yaraşmaz! Geçici dünya malını istiyorsunuz. Oysa Allah, ahireti kazanmanızı ister. Allah güçlüdür, hakimdir....
Ənfal Suresi, 67. Ayet:
Hiç bir peygambere, yeryüzünde kesin bir zafer kazanıncaya kadar esir alması yakışmaz. Siz dünyanın geçici yararını istiyorsunuz. Oysa Allah (size) ahireti istemektedir. Allah, üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Tövbə Suresi, 40. Ayet:
Siz O'na (peygambere) yardım etmezseniz, Allah O'na yardım etmiştir. Hani kâfirler ikiden biri olarak O'nu (Mekke'den) çıkarmışlardı; ikisi mağarada olduklarında arkadaşına şöyle diyordu: "Hüzne kapılma, elbette Allah bizimle beraberdir." Böylece Allah O'na 'huzur ve güvenlik duygusunu' indirmişti, O'nu sizin görmediğiniz ordularla desteklemiş, inkâr edenlerin de kelimesini (inkâr çağrılarını) alçaltmıştı. Oysa Allah'ın kelimesi, yüce olandır. Allah üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Tövbə Suresi, 40. Ayet:
Eğer Ona (Muhammed'e) yardım etmezseniz, Allah Ona yardım etmiştir. Hani o küfredenler, iki kişiden biri olarak Onu (yurdundan) çıkarmışlardı da. ikisi mağarada iken arkadaşına, «Üzülme Allah bizimle beraberdir» demişti. Allah da Onun üzerine sükûnet, huzur, kalb yatışkanlığı indirmiş ve Onu görmediğiniz askerlerle desteklemişti; aynı zamanda küfredenlerin sözünü alçalttıkça alçaltmıştı. Allah sözü ise en yücedir. Allah yegâne üstündür, çok güçlüdür, (sonsuz ve sınırsız) hikmet sahibidir....
Tövbə Suresi, 40. Ayet:
Ona (Muhammed'e) yardım etmezseniz, bilin ki, inkar edenler onu Mekke'den çıkardıklarında mağarada bulunan iki kişiden biri olarak Allah ona yardım etmişti. Arkadaşına (Ebu Bekir'e) 'Üzülme, Allah bizimledir' diyordu; Allah da ona güven vermiş, görmediğiniz askerlerle onu desteklemiş, inkar edenlerin sözünü alçaltmıştı. Ancak Allah'ın sözü yücedir. Allah güçlüdür, hakimdir....
Tövbə Suresi, 40. Ayet:
Eğer siz ona yardım etmezseniz, biliyorsunuz ya, o küfredenler onu çıkardıkları sırada mağarada bulunan ikinin biri iken Allah ona yardım etmişti ki, o, arkadaşına: «Üzülme, çünkü Allah bizimle beraberdir!» diyordu. Bunun üzerine Allah ona manevi güç ve huzur verdi, onu görmediğiniz ordularla destekledi ve küfredenlerin kelimesini en alçak etti. Allah'ın kelimesi ise en üstün olandır. Allah, güçlüdür, hikmet sahibidir....
Tövbə Suresi, 40. Ayet:
Eğer siz ona (Peygamber'e) yardım etmezseniz, Allah ona yardım eder. Hani o kâfirler, onu Mekke'den çıkardıkları vakit sadece iki kişiden biri iken, ikisi de mağarada bulundukları sırada arkadaşına «Üzülme, çünkü Allah bizimledir.» diyordu. Allah onun kalbine sükûnet ve kuvvet indirmişti ve onu görmediğiniz bir orduyla desteklemişti. Kâfirlerin sözünü alçaltmıştı. Yüce olan Allah'ın kelimesidir. Ve Allah güçlüdür, hikmet sahibidir....
Tövbə Suresi, 40. Ayet:
Siz O'na (peygambere) yardım etmezseniz Tanrı O'na yardım etmiştir. Hani küfredenler ikiden biri olarak O'nu (Mekke'den) çıkarmışlardı; ikisi mağarada olduklarında arkadaşına şöyle diyordu: "Hüzne kapılma, elbette Tanrı bizimle beraberdir." Böylece Tanrı O'na 'huzur ve güvenlik duygusunu' indirmişti, O'nu sizin görmediğiniz ordularla desteklemiş, küfredenlerin de davasını / çağrısını alçaltmıştı. Oysa Tanrı'nın kelimesi yüce olandır. Tanrı üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Tövbə Suresi, 40. Ayet:
O’na yardım etmezseniz, bilin ki kafirler O’nu Mekke’den çıkardıklarında mağarada bulunan iki kişiden biri olarak Allah O’na yardım etmişti. Arkadaşına: -Üzülme, Allah bizimle beraberdir, diyordu. Allah, O’na güven vermiş ve O’nu görmediğiniz askerlerle desteklemiştir. Kafirlerin sözünü alçaltmıştır. Allah sözü en yücedir. Allah güçlüdür, hakimdir....
Tövbə Suresi, 71. Ayet:
Mü'min erkekler ve mü'min kadınlar birbirlerinin velileridirler. İyiliği emreder, kötülükten sakındırırlar, namazı dosdoğru kılarlar, zekatı verirler ve Allah'a ve Resûlü'ne itaat ederler. İşte Allah'ın kendilerine rahmet edeceği bunlardır. Şüphesiz, Allah, üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Tövbə Suresi, 71. Ayet:
Mumin erkekler ve mumin kadinlar birbirlerinin velileridir; iyiyi emreder kotulukten alikorlar; namaz kilarlar, zekat verirler, Allah'a ve peygamberine itaat ederler. Iste Allah bunlara rahmet edecektir. Allah suphesiz gucludur, hakimdir....
Tövbə Suresi, 71. Ayet:
Mümin erkekler ve mümin kadınlar birbirlerinin velileridir; iyiyi emreder kötülükten alıkorlar; namaz kılarlar, zekat verirler, Allah'a ve Peygamberine itaat ederler. İşte Allah bunlara rahmet edecektir. Allah şüphesiz güçlüdür, hakimdir....
Tövbə Suresi, 71. Ayet:
Erkek ve dişi bütün inananlar, birbirlerinin dostudurlar; iyiliği emreder, kötülükten alıkoyarlar; namazı dürüst kılar, zekatı verirler; Allah'a ve peygamberine itaat ederler. İşte bunları, Allah yarın rahmeti ile bağışlayacaktır. Çünkü Allah, güçlüdür, hikmet sahibidir....
Tövbə Suresi, 71. Ayet:
İnançlı(erkek)ler ve inançlı(kadın)lar birbirlerinin velileridirler. İyiliği buyurur, münkerden sakındırırlar, namazı dosdoğru kılarlar, zekatı verirler ve Tanrı'ya ve Resülü'ne itaat ederler. İşte Tanrı'nın kendilerine rahmet edeceği bunlardır. Şüphesiz, Tanrı üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Tövbə Suresi, 71. Ayet:
Mümin erkekler ve mümin kadınlar birbirlerinin velileridir. İyiliği emrederler; kötülüğe engel olurlar. Namaz kılarlar, zekat verirler. Allah’a ve Resulüne itaat ederler. İşte bunlara Allah rahmet edecektir. Allah şüphesiz güçlüdür, hakimdir....
Tövbə Suresi, 71. Ayet:
Mü'min erkekler ve mü'min kadınlar birbirlerinin velileridirler. İyiliği emreder, kötülükten sakındırırlar, namazı dosdoğru kılarlar, zekâtı verirler ve Allah'a ve Resulüne itaat ederler. İşte Allah'ın kendilerine rahmet edeceği bunlardır. Şüphesiz, Allah, üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Hud Suresi, 66. Ayet:
1.
fe lemmâ
: bundan sonra böylece, olduğu zaman
2.
câe
: geldi
3.
emru-nâ
: emrimiz
4.
necceynâ
: kurtardık
<...
Hud Suresi, 66. Ayet:
Ne zaman ki, azap emrimiz geldi, Salih'i ve beraberindeki iman edenleri, tarafımızdan bir rahmet sayesinde kurtardık, üstelik o günün perişanlığından da kurtardık. Hiç şüphesiz Rabbin güçlüdür, mutlak üstündür....
Hud Suresi, 66. Ayet:
Azaba ilişkin emrimiz geldiğinde Salih ile beraberindeki mü'minleri helak olmaktan ve o günkü onur kırıcı perişanlıktan, rahmetimizin sonucu olarak, kurtardık. Hiç şüphesiz senin Rabbin güçlüdür, üstün iradelidir....
Hud Suresi, 66. Ayet:
Emrimiz gelince Salih’i ve beraberindeki müminleri, katımızdan bir rahmet ile o günün aşağılatıcı azabından kurtardık. Kuşkusuz Rabbin, güçlüdür, onurludur....
İbrahim Suresi, 4. Ayet:
Biz her elçiyi ancak halkının diliyle göndeririz ki onlara bildirebilsin. ALLAH dileyeni/dilediğini saptırır, dileyeni/dilediğini de doğruya ulaştırır. O, Güçlüdür, Bilgedir....
İbrahim Suresi, 47. Ayet:
(47-48) Yerin baska bir yerle, goklerin de baska goklerle degistirildigi, her seye ustun gelen tek Allah'in huzuruna ciktiklari gunde, sakin Allah'in peygamberlerine verdigi sozden cayacagini sanma; dogrusu Allah gucludur, oc alandir....
İbrahim Suresi, 47. Ayet:
(47-48) Yerin başka bir yerle, göklerin de başka göklerle değiştirildiği, her şeye üstün gelen tek Allah'ın huzuruna çıktıkları günde, sakın Allah'ın peygamberlerine verdiği sözden cayacağını sanma; doğrusu Allah güçlüdür, öç alandır....
İbrahim Suresi, 47. Ayet:
O halde sakın Allah'ın, peygamberlerine verdiği sözden cayacağını sanma! Şüphesiz Allah güçlüdür, intikam sahibidir....
İbrahim Suresi, 47. Ayet:
Sakın Allah’ın peygamberlerine verdiği sözden cayacağını zannetme! Şüphesiz Allah güçlüdür, intikam sahibidir....
İbrahim Suresi, 48. Ayet:
(47-48) Yerin baska bir yerle, goklerin de baska goklerle degistirildigi, her seye ustun gelen tek Allah'in huzuruna ciktiklari gunde, sakin Allah'in peygamberlerine verdigi sozden cayacagini sanma; dogrusu Allah gucludur, oc alandir....
İbrahim Suresi, 48. Ayet:
(47-48) Yerin başka bir yerle, göklerin de başka göklerle değiştirildiği, her şeye üstün gelen tek Allah'ın huzuruna çıktıkları günde, sakın Allah'ın peygamberlerine verdiği sözden cayacağını sanma; doğrusu Allah güçlüdür, öç alandır....
Nəhl Suresi, 60. Ayet:
Ahirete iman etmeyenler için kötülük örneği sıfatlar vardır; en yüce sıfatlar ise Allah'ındır. O, güçlüdür, hikmet sahibidir....
Nəhl Suresi, 60. Ayet:
Ahirete iman etmeyenler için kötü sıfatlar var. En yüce sıfatlar ise, Allah'ındır. O çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Həcc Suresi, 40. Ayet:
Onlar, başka değil, sırf "Rabbimiz Allah'tır" dedikleri için haksız yere yurtlarından çıkarılmış kimselerdir. Eğer Allah, bir kısım insanları (kötülüklerini) diğer bir kısmı ile defedip önlemeseydi, mutlak surette, içlerinde Allah'ın ismi bol bol anılan manastırlar, kiliseler, havralar ve mescidler yıkılır giderdi. Allah, kendisine (kendi dinine) yardım edenlere muhakkak surette yardım eder. Hiç şüphesiz Allah, güçlüdür, galiptir....
Həcc Suresi, 40. Ayet:
Onlar sırf: 'Rabbimiz Allah'tır' dediklerinden dolayı haksız yere yurtlarından çıkarılmışlardır. Eğer Allah'ın insanların bazılarını bazılarıyla savması olmasaydı şüphesiz içlerinde Allah'ın adı çokça anılan manastırlar, kiliseler, havralar ve mescidler yıkılırdı. Allah kendine yardım edenlere elbette yardım edecektir. Şüphesiz Allah güçlüdür, yücedir....
Həcc Suresi, 40. Ayet:
Onlar, başka değil, sırf «Rabbimiz Allah'tır» dedikleri için haksız yere yurtlarından çıkarılmış kimselerdir. Eğer Allah, bir kısım insanları (kötülüklerini) diğer bir kısmı ile defedip önlemeseydi, mutlak surette, içlerinde Allah'ın ismi bol bol anılan manastırlar, kiliseler, havralar ve mescidler yıkılır giderdi. Allah, kendisine (kendi dinine) yardım edenlere muhakkak surette yardım eder. Hiç şüphesiz Allah, güçlüdür, galiptir....
Həcc Suresi, 40. Ayet:
Onlar ki yalnızca, 'Rabbimiz ALLAH'tır,' dedikleri için haksız yere ülkelerinden çıkarıldılar. ALLAH halkın bir kısmını bir kısmına karşı savunmasaydı içlerinde ALLAH'ın isminin çokça anıldığı manastırlar, kiliseler, sinagoglar ve mescidler yıkılırdı. ALLAH kendisine yardım edenlere elbette yardım edecektir. ALLAH Kuvvetlidir, Güçlüdür,...
Həcc Suresi, 40. Ayet:
Onlar «Rabbimiz Allah'tır» demelerinden başka bir sebep olmaksızın haksız yere yurtlarından çıkarıldılar. Eğer Allah insanların bir kısmını bir kısmı ile defetmeseydi manastırlar, kiliseler, havralar ve içinde Allah'ın adı çok anılan mescidler elbette yıkılırdı. Şüphesiz Allah kendi (dini)ne yardım edene yardım edecektir. Şüphesiz Allah çok güçlüdür, çok izzetlidir (her şeye galiptir)....
Həcc Suresi, 40. Ayet:
Onlar, sadece “Rabbimiz Allah’tır” dedikleri için, haksız yere yurtlarından çıkartılmışlardır. Eğer Allah’ın insanların bir kısmını, bir kısmıyla bertaraf etmesi olmasaydı, manastırlar, kiliseler, havralar ve içinde Allah’ın isminin çokça anıldığı mescitler yıkılıp giderdi. Allah, elbette ona yardım edenlere yardım eder. Şüphesiz Allah güçlüdür, kuvvetlidir....
Həcc Suresi, 74. Ayet:
Onlar Allah'ı gereği gibi takdir edemediler. Şüphesiz Allah güçlüdür, yücedir....
Həcc Suresi, 74. Ayet:
Onlar ALLAH'a gereken değeri vermediler. ALLAH elbette Güçlüdür, Üstündür....
Həcc Suresi, 74. Ayet:
Onlar, Allah’ı hakkıyla takdir edemediler. Oysa Allah güçlüdür, azizdir....
Şüəra Suresi, 9. Ayet:
Şüphesiz, senin Rabbin, gerçekten O, üstün ve güçlüdür, merhamet sahibidir....
Şüəra Suresi, 9. Ayet:
Rabbin suphesiz gucludur, merhametlidir. *...
Şüəra Suresi, 9. Ayet:
Rabbin şüphesiz güçlüdür, merhametlidir....
Şüəra Suresi, 9. Ayet:
Kuşkusuz senin Rabbin Güçlüdür, Rahimdir....
Şüəra Suresi, 9. Ayet:
Şüphesiz, senin rabbin, gerçekten O, üstün ve güçlüdür, merhamet sahibidir....
Şüəra Suresi, 9. Ayet:
Elbette Rabbin, güçlüdür, merhametlidir....
Şüəra Suresi, 104. Ayet:
Rabbin suphesiz gucludur, merhametlidir.*...
Şüəra Suresi, 104. Ayet:
Rabbin şüphesiz güçlüdür, merhametlidir....
Şüəra Suresi, 104. Ayet:
Şüphesiz Rabbin güçlüdür, merhametlidir....
Şüəra Suresi, 122. Ayet:
Rabbin suphesiz gucludur, merhametlidir. *...
Şüəra Suresi, 122. Ayet:
Rabbin şüphesiz güçlüdür, merhametlidir....
Şüəra Suresi, 140. Ayet:
Dogrusu Rabbin gucludur, merhametlidir. *...
Şüəra Suresi, 140. Ayet:
Doğrusu Rabbin güçlüdür, merhametlidir....
Şüəra Suresi, 159. Ayet:
Rabbin suphesiz gucludur, merhametlidir. *...
Şüəra Suresi, 159. Ayet:
Rabbin şüphesiz güçlüdür, merhametlidir....
Şüəra Suresi, 175. Ayet:
Dogrusu Rabbin gucludur, merhametlidir. *...
Şüəra Suresi, 175. Ayet:
Doğrusu Rabbin güçlüdür, merhametlidir....
Şüəra Suresi, 191. Ayet:
Rabbin suphesiz Gucludur, merhametlidir. *...
Şüəra Suresi, 191. Ayet:
Şüphesiz ki, Rabbın çok üstündür, çok güçlüdür, çok merhamet sahibidir....
Şüəra Suresi, 191. Ayet:
Rabbin şüphesiz güçlüdür, merhametlidir....
Nəml Suresi, 78. Ayet:
Şüphesiz Rabbin onların aralarında hükmünü verecektir. O güçlüdür, bilendir....
Nəml Suresi, 78. Ayet:
Rabbin suphesiz, aralarinda, kendi hukmunu verecektir. O gucludur, bilendir....
Nəml Suresi, 78. Ayet:
Rabbin şüphesiz, aralarında, kendi hükmünü verecektir. O güçlüdür, bilendir....
Nəml Suresi, 78. Ayet:
Elbette Rabbin, hükmüyle aralarında yargısını infaz buyuracaktır ve O, güçlüdür, herşeyi bilendir....
Ənkəbut Suresi, 26. Ayet:
Ona Lut iman etti. (İbrahim): 'Ben Rabbime hicret ediyorum. Şüphesiz o güçlüdür, hikmet sahibidir' dedi. [1]...
Ənkəbut Suresi, 26. Ayet:
Bunun uzerine Lut ona inandi ve Ibrahim «Dogrusu ben Rabbimin diledigi yere hicret ediyorum, O suphesiz gucludur, Hakim'dir» dedi....
Ənkəbut Suresi, 26. Ayet:
Bunun üzerine Lut ona inandı ve İbrahim 'Doğrusu ben Rabbimin dilediği yere hicret ediyorum, O şüphesiz güçlüdür, Hakim'dir' dedi....
Ənkəbut Suresi, 26. Ayet:
Bunun üzerine ona bir tek Lut iman etti. İbrahim de: «Ben Rabbime hicret edeceğim, şüphesiz ki O, güçlüdür, hikmet sahibidir.» dedi....
Ənkəbut Suresi, 26. Ayet:
Bunun üzerine ona sadece Lut iman etti. (İbrahim) de dedi ki: «Ben Rabbime hicret edeceğim. Şüphe yok ki O çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.»...
Ənkəbut Suresi, 26. Ayet:
Lut da İbrahim’e iman etmişti: -Ben, Rabbime hicret ediyorum, Çünkü, O, güçlüdür, hakimdir, demişti....
Ənkəbut Suresi, 26. Ayet:
Bunun üzerine, Lut ona inandı ve dedi: “Doğrusu, ben de Rabbime gidiyorum. O, doğrusu güçlüdür, bilgedir.”...
Ənkəbut Suresi, 42. Ayet:
Allah, kendinden başka her neye tapıyorlarsa muhakkak bilmektedir. O güçlüdür, hikmet sahibidir....
Ənkəbut Suresi, 42. Ayet:
Dogrusu Allah, Kendini birakip da yavardiklari seyi bilir. O gucludur, Hakim'dir....
Ənkəbut Suresi, 42. Ayet:
Şüphesiz ki Allah, onların kendisinden başka nelere taptıklarını bilir. O, çok üstündür, çok güçlüdür, yegâne hikmet sahibidir....
Ənkəbut Suresi, 42. Ayet:
Doğrusu Allah, Kendini bırakıp da yalvardıkları şeyi bilir. O güçlüdür, Hakim'dir....
Rum Suresi, 2. Ayet:
(2-5) Rumlar en yakin bir yerde yenildiler. Onlar bu yenilgilerinden bir kac yil sonra galip geleceklerdir. Is, eninde sonunda Allah'a aittir. Iste o gun, inananlar, istedigine yardim eden Allah'in yardimina sevineceklerdir. O gucludur, merhametlidir....
Rum Suresi, 2. Ayet:
(2-3-4-5) Rûm (Romalı)lar yakın bir yerde yenilgiye uğradılar. (Ama) onlar bu yenilgiden sonra birkaç yıl (üç ilâ dokuz veya üç ilâ yedi) içinde üstünlük sağlayacaklardır. Bundan önce de, sonra da buyruk Allah'ındır ve işte o gün mü'minler Allah'ın yardımına sevinecekler. Allah dilediğine yardım eder. O çok üstündür, çok güçlüdür, çok merhamet sahibidir....
Rum Suresi, 2. Ayet:
(2-5) Rumlar en yakın bir yerde yenildiler. Onlar bu yenilgilerinden bir kaç yıl sonra galip geleceklerdir. İş, eninde sonunda Allah'a aittir. İşte o gün, inananlar, istediğine yardım eden Allah'ın yardımına sevineceklerdir. O güçlüdür, merhametlidir....
Rum Suresi, 3. Ayet:
(2-5) Rumlar en yakin bir yerde yenildiler. Onlar bu yenilgilerinden bir kac yil sonra galip geleceklerdir. Is, eninde sonunda Allah'a aittir. Iste o gun, inananlar, istedigine yardim eden Allah'in yardimina sevineceklerdir. O gucludur, merhametlidir....
Rum Suresi, 3. Ayet:
(2-3-4-5) Rûm (Romalı)lar yakın bir yerde yenilgiye uğradılar. (Ama) onlar bu yenilgiden sonra birkaç yıl (üç ilâ dokuz veya üç ilâ yedi) içinde üstünlük sağlayacaklardır. Bundan önce de, sonra da buyruk Allah'ındır ve işte o gün mü'minler Allah'ın yardımına sevinecekler. Allah dilediğine yardım eder. O çok üstündür, çok güçlüdür, çok merhamet sahibidir....
Rum Suresi, 3. Ayet:
(2-5) Rumlar en yakın bir yerde yenildiler. Onlar bu yenilgilerinden bir kaç yıl sonra galip geleceklerdir. İş, eninde sonunda Allah'a aittir. İşte o gün, inananlar, istediğine yardım eden Allah'ın yardımına sevineceklerdir. O güçlüdür, merhametlidir....
Rum Suresi, 4. Ayet:
(2-5) Rumlar en yakin bir yerde yenildiler. Onlar bu yenilgilerinden bir kac yil sonra galip geleceklerdir. Is, eninde sonunda Allah'a aittir. Iste o gun, inananlar, istedigine yardim eden Allah'in yardimina sevineceklerdir. O gucludur, merhametlidir....
Rum Suresi, 4. Ayet:
(2-3-4-5) Rûm (Romalı)lar yakın bir yerde yenilgiye uğradılar. (Ama) onlar bu yenilgiden sonra birkaç yıl (üç ilâ dokuz veya üç ilâ yedi) içinde üstünlük sağlayacaklardır. Bundan önce de, sonra da buyruk Allah'ındır ve işte o gün mü'minler Allah'ın yardımına sevinecekler. Allah dilediğine yardım eder. O çok üstündür, çok güçlüdür, çok merhamet sahibidir....
Rum Suresi, 4. Ayet:
(2-5) Rumlar en yakın bir yerde yenildiler. Onlar bu yenilgilerinden bir kaç yıl sonra galip geleceklerdir. İş, eninde sonunda Allah'a aittir. İşte o gün, inananlar, istediğine yardım eden Allah'ın yardımına sevineceklerdir. O güçlüdür, merhametlidir....
Rum Suresi, 5. Ayet:
Allah'ın yardımıyla. O, dilediğine yardım eder. O güçlüdür, merhamet sahibidir....
Rum Suresi, 5. Ayet:
(2-5) Rumlar en yakin bir yerde yenildiler. Onlar bu yenilgilerinden bir kac yil sonra galip geleceklerdir. Is, eninde sonunda Allah'a aittir. Iste o gun, inananlar, istedigine yardim eden Allah'in yardimina sevineceklerdir. O gucludur, merhametlidir....
Rum Suresi, 5. Ayet:
(2-3-4-5) Rûm (Romalı)lar yakın bir yerde yenilgiye uğradılar. (Ama) onlar bu yenilgiden sonra birkaç yıl (üç ilâ dokuz veya üç ilâ yedi) içinde üstünlük sağlayacaklardır. Bundan önce de, sonra da buyruk Allah'ındır ve işte o gün mü'minler Allah'ın yardımına sevinecekler. Allah dilediğine yardım eder. O çok üstündür, çok güçlüdür, çok merhamet sahibidir....
Rum Suresi, 5. Ayet:
(2-5) Rumlar en yakın bir yerde yenildiler. Onlar bu yenilgilerinden bir kaç yıl sonra galip geleceklerdir. İş, eninde sonunda Allah'a aittir. İşte o gün, inananlar, istediğine yardım eden Allah'ın yardımına sevineceklerdir. O güçlüdür, merhametlidir....
Rum Suresi, 5. Ayet:
(Bu da) Allah'ın yardımıyla (olacaktır). Allah dilediğine yardım eder, galip kılar. O çok güçlüdür, çok merhamet edicidir....
Rum Suresi, 5. Ayet:
Allah’ın yardımıyla... Allah, dilediğine yardım eder. O, güçlüdür, merhametlidir....
Rum Suresi, 27. Ayet:
Once yaratan, olumunden sonra tekrar dirilten O'dur. Bu, O'nun icin daha kolaydir. Goklerde ve yerde olan en ustun sifatlar O'nundur. O, gucludur, Hakim'dir.*...
Rum Suresi, 27. Ayet:
Önce halkı yaratan, (oldurduktan) sonra da diriltip (hayata) çeviren O'dur. Bu da O'na göre pek kolaydır. Göklerde ve yerde en yüce misaller, en bedi sıfatlar O'nundur. O çok güçlüdür, çok üstündür ve hikmet sahibidir....
Rum Suresi, 27. Ayet:
Önce yaratan, ölümünden sonra tekrar dirilten O'dur. Bu, O'nun için daha kolaydır. Göklerde ve yerde olan en üstün sıfatlar O'nundur. O, güçlüdür, Hakim'dir....
Rum Suresi, 27. Ayet:
Hem yaratmayı ilkin yapan O'dur. Sonra onu çevirip yeniden yapacak olan da O'dur ki, bu O'na çok kolaydır. Göklerde ve yerde en yüksek şan ve şeref O'nundur. O çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Rum Suresi, 27. Ayet:
O, önce yaratan, sonra onu tekrarlayacak olandır. Bu O’na çok kolaydır. Göklerde ve yerde en üstün sıfatlar O’nundur. O, güçlüdür, hakimdir....
Loğman Suresi, 8. Ayet:
(8-9) Inanip yararli is isleyenler icin, Allah'in vadi geregince temelli kalacaklari nimet cennetleri vardir. O; gucludur, hakim'dir....
Loğman Suresi, 8. Ayet:
(8-9) İnanıp yararlı iş işleyenler için, Allah'ın vadi gereğince temelli kalacakları nimet cennetleri vardır. O; güçlüdür, hakim'dir....
Loğman Suresi, 9. Ayet:
Orada sonsuza kadar kalacaklardır. (Bu) Allah'ın hak olan vaadidir. O güçlüdür, hikmet sahibidir....
Loğman Suresi, 9. Ayet:
(8-9) Inanip yararli is isleyenler icin, Allah'in vadi geregince temelli kalacaklari nimet cennetleri vardir. O; gucludur, hakim'dir....
Loğman Suresi, 9. Ayet:
Orada ebedî kalıcılardır. Allah'ın va'di haktır, (elbette gerçekleşecektir). O, çok güçlüdür, çok üstündür; yegâne hikmet sahibidir....
Loğman Suresi, 9. Ayet:
(8-9) İnanıp yararlı iş işleyenler için, Allah'ın vadi gereğince temelli kalacakları nimet cennetleri vardır. O; güçlüdür, hakim'dir....
Loğman Suresi, 9. Ayet:
Onlar orada ebedî olarak kalacaklardır. Bu, Allah'ın gerçek bir vaadidir. O, çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Loğman Suresi, 9. Ayet:
Orada ebedi olarak kalacaklardır. Bu, Allah'ın gerçek vaadidir. O güçlüdür, hakimdir....
Loğman Suresi, 9. Ayet:
Orada ebedi kalacaklardır. Bu, Allah’ın gerçek vaadidir. O, güçlüdür, hakimdir....
Loğman Suresi, 27. Ayet:
Yeryüzündeki ağaçların hepsi kalem olsa, deniz de arkasından yedi deniz ona destek olarak (mürekkep olsa) Allah'ın kelimeleri bitmez. Şüphesiz Allah güçlüdür, hikmet sahibidir....
Loğman Suresi, 27. Ayet:
Eğer yeryüzündeki ağaçların tümü kalem ve deniz de -onun ardından yedi deniz daha eklenerek- (mürekkep) olsa, yine de Allah'ın kelimeleri (yazmakla) tükenmez. Şüphesiz Allah, üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Loğman Suresi, 27. Ayet:
Eger yeryuzundeki agaclar kalem olsa, denizler murekkep olsa ve yedi misli deniz de yedekte bulunup yazilsa yine de Allah'in sozleri bitmezdi. Dogrusu Allah gucludur, hakim'dir....
Loğman Suresi, 27. Ayet:
Eğer yeryüzündeki ağaçlar kalem, deniz de arkasından yedi deniz daha katılıp (mürekkep) olsaydı, yine de Allah'ın sözleri bitmezdi. Şüphesiz ki Allah çok üstündür, çok güçlüdür, yegâne hikmet sahibidir....
Loğman Suresi, 27. Ayet:
Eğer yeryüzündeki ağaçlar kalem olsa, denizler mürekkep olsa ve yedi misli deniz de yedekte bulunup yazılsa yine de Allah'ın sözleri bitmezdi. Doğrusu Allah güçlüdür, hakim'dir....
Loğman Suresi, 27. Ayet:
Eğer yeryüzündeki ağaçlar hep kalem olsa, deniz de mürekkep, arkasından da yedi deniz (mürekkep olup kendisine katılsa) Allah'ın sözleri tükenmez. Gerçekten Allah, çok güçlüdür, hikmet sahibidir....
Loğman Suresi, 27. Ayet:
Eğer yeryüzündeki ağaçlar hep kalem olsa, deniz de arkasından yedi deniz daha kendisine destek olduğu halde mürekkep olsa, yine de Allah'ın kelimeleri yazmakla tükenmez. Şüphesiz ki Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Loğman Suresi, 27. Ayet:
Yeryüzünde bulunan ağaçlar kalem olsa, denizlerde mürekkep olsa ve yedi deniz daha eklense, yine Allah'ın sözleri yazmakla tükenmez. Doğrusu Allah güçlüdür, hakimdir....
Loğman Suresi, 27. Ayet:
Eğer yeryüzündeki ağaçların tümü kalem ve deniz de -onun ardından yedi deniz daha eklenerek- (mürekkep) olsa, yine de Tanrı'nın kelimeleri (yazmakla) tükenmez. Şüphesiz Tanrı üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Loğman Suresi, 27. Ayet:
Eğer yeryüzündeki bütün ağaçlar kalem ve denizler de mürekkep olsa, arkasından bunlara yedi deniz daha eklense, yine de Allah’ın sözleri tükenmezdi. Nitekim Allah, güçlüdür, hakimdir....
Səcdə Suresi, 6. Ayet:
O, gorulmeyeni de goruleni de bilender, gucludur, merhametlidir....
Səcdə Suresi, 6. Ayet:
İşte bu (Allah) görünmeyeni de, görüneni de bilendir. O çok üstündür, çok güçlüdür, çok rahmet edendir....
Səcdə Suresi, 6. Ayet:
O, görülmeyeni de görüleni de bilendir, güçlüdür, merhametlidir....
Əhzab Suresi, 25. Ayet:
Allah, o inkâr edenleri hiçbir fayda elde edemeden öfkeleri ile geri çevirdi. Allah(ın yardımı) savaşta müminlere yetti. Allah güçlüdür, mutlak galiptir....
Əhzab Suresi, 25. Ayet:
Allah, kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah’a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar eden kâfirleri, hiçbir fayda elde edemeden öfkeleri ile geri çevirdi. Allah’ın, mü’minlerin savaşta karşılaştıkları güçlükleri gidermeye, mü’minlere yardıma gücü yeter. Allah güçlüdür, kudretli ve hükümrandır....
Əhzab Suresi, 25. Ayet:
Allah, kâfirleri hiçbir hayra (zafer veya mala) eremedikleri halde, öfkeleriyle geri çevirdi. Allah savaşta mü'minlere yetti. Allah güçlüdür, üstündür....
Əhzab Suresi, 25. Ayet:
Allah, inkâr edenleri kin ve öfkeleriyle geri çevirdi, onlar hiçbir hayra varamadılar. Savaşta Allah (yardımcı ve zafer nasib edici olarak) mü'minlere yetti. Allah çok güçlüdür, üstün ve galib olandır....
Əhzab Suresi, 25. Ayet:
Allah, o küfredenleri öfke ve kinleriyle geri çevirdi de hiç bir hayra eremediler. Allah savaşta (yardımcı olarak) mü'minlere yetti. Allah çok güçlüdür, çok üstündür....
Əhzab Suresi, 25. Ayet:
Allah, o inkâr edenleri hiçbir fayda elde edemeden öfkeleri ile geri çevirdi. Allah(ın yardımı) savaşta müminlere yetti. Allah güçlüdür, mutlak galiptir....
Əhzab Suresi, 25. Ayet:
ALLAH inkarcıları öfkeleriyle birlikte elleri boş olarak geri çevirdi. ALLAH böylece inananları savaştan esirgedi. ALLAH Güçlüdür, Üstündür....
Əhzab Suresi, 25. Ayet:
Hem Allah o kafirleri elleri hiçbir hayra ermeksizin öfkeleriyle defetti. Ve bu şekilde Allah müminlere savaş hakkında yetiverdi. Allah çok güçlüdür, üstündür....
Əhzab Suresi, 25. Ayet:
Hem Allah kâfirleri herhangi bir hayra ulaşmadan hınçlarıyle defetti. Bu şekilde Allah, müminlere savaşta kâfi geldi. Allah çok güçlüdür, çok üstündür....
Əhzab Suresi, 25. Ayet:
Âllah, o kafirleri hiçbir şey elde edemeden öfkeleriyle geri çevirdi. Allah'ın yardımı savaşta mü'minlere yetti. Allah güçlüdür, mutlak galiptir....
Əhzab Suresi, 25. Ayet:
Tanrı, küfredenleri kin ve öfkeleriyle geri çevirdi, onlar hiçbir hayra varamadılar. Savaşta Tanrı (yardımcı ve zafer nasib edici olarak) inançlılara yetti. Tanrı çok güçlüdür, üstün ve galib olandır....
Əhzab Suresi, 25. Ayet:
Allah, kafirleri, öfkeleri içinde geri çevirdi. Zafere ulaşamadılar. Savaşta Allah, müminlere yetti. Çünkü Allah güçlüdür, galiptir....
Əhzab Suresi, 25. Ayet:
Allâh, inkâr edenleri öfkeleriyle geri çevirdi; hiçbir hayra eremediler. Allâh savaşta (rüzgâr ve meleklerin yardımıyle) mü'minlere yetti. Allâh güçlüdür, üstündür....
Əhzab Suresi, 25. Ayet:
Allah, küfredenleri kin ve öfkeleriyle geri çevirdi, onlar hiçbir hayra varamadılar. Savaşta Allah, (yardımcı ve zafer nasib edici olarak) mü'minlere yetti. Allah çok güçlüdür, üstün ve galib olandır....
Səba Suresi, 27. Ayet:
De ki: 'Ortaklar diye O'na kattıklarınızı bana gösterin. Asla (O'nun ortağı olamazlar). Gerçekten O Allah, güçlüdür, hikmet sahibidir.'...
Səba Suresi, 27. Ayet:
De ki: O'na kattığınız ortakları bana gösterin ! Hayır, (O'nun ortakları yoktur). O çok üstündür, çok güçlüdür, hikmet sahibi olan Allah'tır O....
Fatir Suresi, 2. Ayet:
Allah'ın insanlara açtığı bir rahmeti tutacak yoktur. O'nun tuttuğunu da ondan sonra salacak yoktur. O güçlüdür, hakimdir....
Fatir Suresi, 2. Ayet:
Allah insanlara rahmetinden neyi açarsa onu tutacak yoktur; neyi de tutar salıvermezse, onu ondan sonra salıverip gönderecek yoktur. O çok güçlüdür, çok üstündür; yegâne hikmet sahibidir....
Fatir Suresi, 2. Ayet:
Allah, insanlara rahmetinden her neyi açarsa artık onu tutacak, kısacak kimse yoktur. Her neyi de tutar kısarsa onu da ondan sonra salacak yoktur. O, öyle güçlüdür, öyle hikmet sahibidir....
Fatir Suresi, 2. Ayet:
Allah, insanlara rahmetinden neyi açarsa artık onu tutacak, kısacak olan yoktur. Her neyi de tutar kısarsa, onu da, ondan sonra salacak yoktur. O, çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Fatir Suresi, 28. Ayet:
Insanlar, yerde yuruyenler ve davarlar da boyle turlu turlu renktedirler. Allah'in kullari arasinda O'ndan korkan, ancak bilginlerdir. Dogrusu Allah gucludur, bagislayandir....
Fatir Suresi, 28. Ayet:
İnsanlardan, yerde yürüyen hayvanlardan, davarlardan da bunun gibi ayrı ayrı renklerde olanlar vardır. Allah'tan ise, O'nun kullarından ancak ilim sahipleri saygı ile korkarlar. Şüphesiz ki Allah çok güçlüdür, çok üstündür, çok bağışlayandır....
Fatir Suresi, 28. Ayet:
İnsanlar, yerde yürüyenler ve davarlar da böyle türlü türlü renktedirler. Allah'ın kulları arasında O'ndan korkan, ancak bilginlerdir. Doğrusu Allah güçlüdür, bağışlayandır....
Fatir Suresi, 28. Ayet:
İnsanlardan, hayvanlardan ve davarlardan da aynı şekilde çeşitli renklerde olanlar vardır. Ancak Allah saygısını, kullarından bilenler duyar. Haberiniz olsun ki, Allah güçlüdür, bağışlayıcıdır....
Fatir Suresi, 28. Ayet:
İnsanların, canlıların ve hayvanların da böyle çeşit çeşit renkleri vardır. Ancak kullarından bilgili olanlar Allah’tan korkar. Allah, güçlüdür, bağışlayıcıdır....
Saffat Suresi, 11. Ayet:
Şimdi sor onlara: Yaratış ve yaratılış bakımından onlar mı daha güçlüdür, yoksa bizim yarattığımız şuurlular mı? Gerçek şu ki, biz onları bir cıvık çamurdan yarattık....
Sad Suresi, 66. Ayet:
(O) göklerin, yerin ve bu ikisi arasındakilerin Rabbidir, güçlüdür, çok bağışlayandır....
Sad Suresi, 66. Ayet:
«oklerin, yerin ve ikisi arasinda bulunanlarin Rabbi, gucludur, cok bagislayandir.»...
Sad Suresi, 66. Ayet:
'Göklerin, yerin ve ikisi arasında bulunanların Rabbi, güçlüdür, çok bağışlayandır.'...
Sad Suresi, 66. Ayet:
«O, göklerin, yerin ve ikisi arasındakilerin Rabbidir. O çok güçlüdür, çok bağışlayıcıdır.»...
Zümər Suresi, 5. Ayet:
O, gökleri ve yeri hakkıyla yaratmıştır. Geceyi gündüze örter, gündüzü de geceye örter, güneşe ve aya da boyun eğdirmiştir. Hepsi de belli bir süre için akar/döner. Bilin ki O, güçlüdür, bağışlayıcıdır....
Mömin Suresi, 22. Ayet:
Bunun sebebi şu idi: Peygamberleri onlara apaçık mucizeler getiriyorlardı da onlar inkâr ediyorlardı. Bu yüzden Allah da onları yakalayıverdi. Şüphesiz O, güçlüdür, cezası da çok şiddetlidir....
Mömin Suresi, 22. Ayet:
Çünkü, elçiler onlara apaçık delillerle gittiklerinde inkar ediyorlardı. Sonunda ALLAH onları yakaladı. O Güçlüdür, Cezalandırması Şiddetlidir....
Mömin Suresi, 22. Ayet:
Çünkü onlar, elçileri kendilerine hakikatin bütün kanıtlarıyla gelmiş olmalarına rağmen onu reddetmişlerdi, bu yüzden Allah onları hesaba çekti, çünkü Allah güçlüdür, intikamında şiddetlidir....
Mömin Suresi, 22. Ayet:
Çünkü onlar (öyle kimselerdi ki) elçileri onlara açık kanıtlar getirirdi ama kabul etmezlerdi. Bu yüzden Allâh onları yakaladı. Zira O güçlüdür, cezâsı çetin olandır....
Mömin Suresi, 22. Ayet:
Sebep şuydu: Resulleri onlara açık seçik mesajlar getirirdi de onlar inkâr ederlerdi. Sonunda Allah hepsini yakaladı. O çok güçlüdür, azabı da şiddetlidir....
Şura Suresi, 19. Ayet:
ALLAH kullarına lütfedendir. Dilediğini ve/veya dileyeni rızıklandırır. O Güçlüdür, Üstündür....
Şura Suresi, 19. Ayet:
Allah kullarına çok lütufkardır; dilediğine rızık verir, çünkü yalnız O güçlüdür, yücedir....
Duxan Suresi, 42. Ayet:
Ancak Allah'ın rahmet ettikleri müstesna. Şüphesiz O, güçlüdür, çok merhametlidir....
Duxan Suresi, 42. Ayet:
Yalniz, Allah'in merhamet ettigi kimseler bunlarin disindadir. O, suphesiz gucludur, merhametlidir. *...
Duxan Suresi, 42. Ayet:
Yalnız, Allah'ın merhamet ettiği kimseler bunların dışındadır. O, şüphesiz güçlüdür, merhametlidir....
Duxan Suresi, 42. Ayet:
Ancak Allah'ın merhamet ettiği kimseler böyle değildir. Şüphesiz ki Allah çok güçlüdür, çok merhamet edicidir....
Casiyə Suresi, 37. Ayet:
Göklerde ve yerde ululuk O'nundur. O güçlüdür, hikmet sahibidir....
Casiyə Suresi, 37. Ayet:
Göklerde ve yerde büyüklük O'nundur. O, üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Casiyə Suresi, 37. Ayet:
Goklerde ve yerde azamet O'nundur, O, gucludur, Hakim'dir....
Casiyə Suresi, 37. Ayet:
Göklerde ve yerde gerçek büyüklük ve ululuk O'nundur. O, çok güçlüdür, çok üstündür, hikmet sahibidir....
Casiyə Suresi, 37. Ayet:
Göklerde ve yerde azamet O'nundur, O, güçlüdür, Hakim'dir....
Casiyə Suresi, 37. Ayet:
Göklerde ve yerde büyüklük O'nundur. O, üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Fəth Suresi, 7. Ayet:
Göklerin ve yerin askerleri Allah'ındır. Allah güçlüdür, hikmet sahibidir....
Fəth Suresi, 7. Ayet:
Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah çok güçlüdür, çok üstündür ve yegâne hikmet sahibidir....
Fəth Suresi, 7. Ayet:
Allah'ındır göklerin ve yerin bütün orduları ve Allah güçlüdür, hikmet sahibidir....
Fəth Suresi, 7. Ayet:
Göklerin ve yerin orduları Allah'ındır. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Fəth Suresi, 18. Ayet:
(18-19) And olsun ki, Allah, o ağaç altında sana bey'at eden mü'minlerden razı oldu ; onların kalblerindekini (iyi niyet ve samimiyetlerini) bildi de bunun için üzerlerine güven ve sükûnet indirdi ve onlara çok yakın bir fethi (müyesser kılmakla başarıyı) ve ele geçirecekleri birçok ganimetleri lâyık gördü. Allah çok üstündür, çok güçlüdür, hikmet sahibidir....
Fəth Suresi, 18. Ayet:
(18-19) Ağaç altında sana bey’at edenlerden Allah razı olmuştur. Gönüllerindekini bildi de üzerlerine huzur indirdi ve onlara yakın bir fetih ve elde edecekleri bir çok ganimetler vermiştir. Allah, güçlüdür, hakimdir....
Fəth Suresi, 19. Ayet:
Ve alacakları birçok ganimetler (bahşetmiştir). Allah güçlüdür, hikmet sahibidir....
Fəth Suresi, 19. Ayet:
(18-19) And olsun ki, Allah, o ağaç altında sana bey'at eden mü'minlerden razı oldu ; onların kalblerindekini (iyi niyet ve samimiyetlerini) bildi de bunun için üzerlerine güven ve sükûnet indirdi ve onlara çok yakın bir fethi (müyesser kılmakla başarıyı) ve ele geçirecekleri birçok ganimetleri lâyık gördü. Allah çok üstündür, çok güçlüdür, hikmet sahibidir....
Fəth Suresi, 19. Ayet:
Allah onları elde edecekleri birçok ganimetlerle de mükâfatlandırdı. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Fəth Suresi, 19. Ayet:
Ve ele geçirecekleri bol ganimetler bahşetmiştir. Allah güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Fəth Suresi, 19. Ayet:
(18-19) Ağaç altında sana bey’at edenlerden Allah razı olmuştur. Gönüllerindekini bildi de üzerlerine huzur indirdi ve onlara yakın bir fetih ve elde edecekleri bir çok ganimetler vermiştir. Allah, güçlüdür, hakimdir....
Hədid Suresi, 1. Ayet:
Göklerde ve yerde ne varsa Allah'ı tesbih etti (etmektedir). O, güçlüdür, hikmet sahibidir....
Hədid Suresi, 1. Ayet:
Goklerde ve yerde olanlar Allah'i tesbih ederler. O gucludur, Hakim'dir....
Hədid Suresi, 1. Ayet:
Göklerde ve yerde olanların hepsi Allah'ı tesbîh ve tenzîh eder. O, çok üstün, çok güçlüdür, hikmet sahibidir....
Hədid Suresi, 1. Ayet:
Göklerde ve yerde olanlar Allah'ı tesbih ederler. O güçlüdür, Hakim'dir....
Hədid Suresi, 1. Ayet:
Göklerde ve yerde bulunan herşey Allah'ı tesbih etmektedir. O öyle güçlüdür, öyle hikmet sahibidir...
Hədid Suresi, 1. Ayet:
Göklerde ve yerde bulunan her şey Allah'ı tesbih etmektedir. O, çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Hədid Suresi, 25. Ayet:
Andolsun ki resûllerimizi beyyinelerle (açık delillerle, ispat vasıtaları ile) gönderdik. Ve onlar ile beraber kitabı ve mizanı indirdik ki insanlar arasında adaletle hükmetsinler diye. Ve içinde kuvvetli sertlik bulunan demiri indirdik. Ve onda insanlar için pekçok menfaatler (faydalar) vardır. Ve (bu), gaybda (görmeden) kendisine ve resûllerine yardım edecek olan kimseleri, Allah'ın bilmesi (belli etmesi) içindir. Muhakkak ki Allah; Kavî'dir (güçlüdür, kuvvetlidir), Azîz'dir....
Hədid Suresi, 25. Ayet:
Andolsun ki, elçilerimizi açık delillerle gönderdik ve insanlar adaleti ayakta tutsunlar diye onlarla birlikte kitabı ve ölçüyü indirdik. Ve Allah'ın kendisine ve elçilerine görmediği halde (gıyaben) kimin yardım edeceğini ortaya çıkarması için, kendisinde büyük sertlik ve insanlar için (çeşitli) yararlar bulunan demiri indirdik. [3] Şüphesiz Allah güçlüdür, yücedir....
Hədid Suresi, 25. Ayet:
Elçilerimizi apaçık kanıtlarla gönderdik, onlarla birlikte kitabı ve yasayı indirdik ki halk adaleti gözetsin. Büyük bir kuvvete ve halk için yararlara sahip olan demiri de indirdik ki ALLAH kendisini ve elçisini inançla destekleyenleri ayırsın. ALLAH Güçlüdür, Üstündür....
Hədid Suresi, 25. Ayet:
Andolsun ki, Biz peygamberlerimizi açık delillerle gönderdik; beraberlerinde kitap ve mizan (terazi, ölçü) indirdik ki, insanlar adaletle tutunsunlar. Bir de demiri indirdik ki, onda hem çetin bir sertlik, hem de insanlar için birçok faydalar vardır. Çünkü Allah kendisine ve peygamberlerine gıyabında yardım edenleri belli edecektir. Şüphesiz Allah çok güçlüdür, üstündür....
Hədid Suresi, 25. Ayet:
Doğrusu, (daha önce de) elçilerimizi (bu) hakikatin bütün kanıtları ile gönderdik; ve onlar aracılığıyla vahyi bağışladık (ve böylece, doğru ile eğriyi tartabilmeniz için size) bir terazi (verdik) ki insanlar adaletle davranabilsinler; ve (size) içinde müthiş bir güç ve insanlar için birçok faydalar bulunan demiri (kullanma yeteneği) bağışladık. (Bütün bunlar size verildi ki) Allah, O'nun ve Elçisi'nin yolunda yürüyenleri ayırabilsin, (Kendisi) insan kavrayışının ötesinde olsa bile. Şüphesiz All...
Hədid Suresi, 25. Ayet:
Peygamberlerimizi, açık belgelerle göndermişizdir. Onların yanında kitabı ve ölçüyü indirdik ki insanlar adaletle yerine getirsinler. Demiri de indirdik. Görmediği halde kendisine ve peygamberine yardım edenleri Allah’ın belirlemesi için onda, şiddetli bir azap ve insanlar için faydalar vardır. Şüphesiz Allah, güçlüdür, her şeye galiptir....
Mücadilə Suresi, 21. Ayet:
Allah: Elbette ben ve elçilerim galip geleceğiz, diye yazmıştır. Şüphesiz Allah güçlüdür, galiptir....
Mücadilə Suresi, 21. Ayet:
Allah: 'Elbette ben ve peygamberlerim galip geleceğiz' diye yazmıştır. Şüphesiz Allah güçlüdür, yücedir....
Mücadilə Suresi, 21. Ayet:
Allah, «Ben ve Peygamberlerim mutlaka üstün geleceğiz» diye yazmıştır. Şüphesiz ki Allah çok güçlüdür, çok üstündür....
Mücadilə Suresi, 21. Ayet:
Allah: Elbette ben ve elçilerim galip geleceğiz, diye yazmıştır. Şüphesiz Allah güçlüdür, galiptir....
Mücadilə Suresi, 21. Ayet:
ALLAH, 'Ben ve benim elçilerim kazanacaklardır,' diye yazmıştır. ALLAH Güçlüdür, Üstündür....
Mücadilə Suresi, 21. Ayet:
Allah: «Andolsun ki, Ben yenerim Ben ve peygamberlerim!» diye yazmıştır. Şüphe yok ki, Allah güçlüdür, daima üstün gelendir....
Mücadilə Suresi, 21. Ayet:
Allah: «Elbette ben ve elçilerim galip geleceğiz.» diye yazmıştır. Şüphesiz Allah güçlüdür, galipdir....
Mücadilə Suresi, 21. Ayet:
Allah'a andolsun ki «ben ve elçilerim galip geleceğiz.» diye yazmıştır. Şüphesiz Allah güçlüdür, galiptir....
Mücadilə Suresi, 21. Ayet:
(Çünkü) Allah böyle buyurdu: "Ben kesinlikle üstün geleceğim, Ben ve Elçim!" Şüphesiz Allah, güçlüdür, kudret sahibidir!...
Mücadilə Suresi, 21. Ayet:
Allah, “Ben ve elçilerim mutlaka galip geleceğiz", diye hükmetmiştir. Şüphesiz Allah, güçlüdür, daima galiptir....
Mücadilə Suresi, 21. Ayet:
Allâh: "Elbette ben ve elçilerim gâlib geleceğiz" diye yazmıştır. Şüphesiz Allâh güçlüdür, gâliptir....
Mücadilə Suresi, 21. Ayet:
Allah, "Ben ve resullerim mutlaka galip geleceğiz!" diye yazmıştır. Allah çok güçlüdür, Azîz'dir....
Həşr Suresi, 1. Ayet:
Goklerde olanlar da yerde olanlar da Allah'i tesbih ederler. O gucludur, Hakim'dir....
Həşr Suresi, 1. Ayet:
Göklerde olanlar da yerde olanlar da Allah'ı tesbih ederler. O güçlüdür, Hakim'dir....
Səff Suresi, 1. Ayet:
Göklerde ve yerde olanların tümü Allah'ı tesbih etmiştir. O, üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Səff Suresi, 1. Ayet:
Goklerde olanlar da yerde olanlar da Allah'i tesbih ederler. O, gucludur, Hakim'dir....
Səff Suresi, 1. Ayet:
Göktekiler de, yerdekiler de Allah'ı tesbîh ederler. O, çok üstündür, çok güçlüdür, hikmet sahibidir....
Səff Suresi, 1. Ayet:
Göklerde olanlar da yerde olanlar da Allah'ı tesbih ederler. O, güçlüdür, Hakim'dir....
Səff Suresi, 1. Ayet:
Göklerde ve yerde olanların tümü Tanrı'yı tesbih etmiştir. O, üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Səff Suresi, 1. Ayet:
Göklerde ve yerde ne varsa Allah’ı tesbih eder. O, güçlüdür, hakimdir....
Cümə Suresi, 3. Ayet:
Ve henüz kendilerine ulaşıp katılmamış olan diğerlerine de (peygamber gönderilmiştir); O (Allah), üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Cümə Suresi, 3. Ayet:
Onlardan baskalarina da -ki henuz onlara katilmamislardir- Kitap ve hikmeti ogretmek uzere, peygamberi gonderen Allah'tir. O, gucludur, Hakim'dir....
Cümə Suresi, 3. Ayet:
Onlardan başkalarına da -ki henüz onlara katılmamışlardır- Kitap ve hikmeti öğretmek üzere, Peygamberi gönderen Allah'tır. O, güçlüdür, Hakim'dir....
Cümə Suresi, 3. Ayet:
Henüz onlara katılmamış bulunan diğer insanlara da (o Peygamberi göndermiştir). O, çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Cümə Suresi, 3. Ayet:
Ve henüz kendilerine ulaşıp katılmamış olan diğerlerine de (peygamber gönderilmiştir). O (Tanrı) üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Mülk Suresi, 2. Ayet:
Hanginizin daha iyi is isledigini belirtmek icin, olumu ve dirimi yaratan O'dur. O, gucludur, bagislayandir....
Mülk Suresi, 2. Ayet:
Hanginizin daha iyi iş işlediğini belirtmek için, ölümü ve dirimi (hayatı) yaratan O'dur. O, güçlüdür, bağışlayandır....
Təkvir Suresi, 20. Ayet:
O elçi güçlüdür, Arş'ın sahibinin yanında çok itibarlıdır....
Təkvir Suresi, 20. Ayet:
O elçi güçlüdür, Arş'ın sahibi katında itibarlıdır....
Təkvir Suresi, 20. Ayet:
(O elçi,) Güçlüdür, Arşın sâhibi (Allâh) katında yücedir....
Zariyat Suresi, 58. Ayet:
Şüphesiz Allah rızık verendir, güçlüdür, çok kuvvetlidir....
Həşr Suresi, 23. Ayet:
O ALLAH'tır ki O'ndan başka tanrı yoktur. Egemendir, Kutsaldır, Barıştır, Güvenilendir, Koruyandır, Üstündür, Güçlüdür, Uludur. Onların ortak koştuklarından ALLAH çok yücedir....
Həşr Suresi, 23. Ayet:
O, kendisinden başka ilah olmayan Allah’tır. Hakim’dir, kutsaldır, esenlik verendir, güven verendir, himaye edendir, güçlüdür, kahredicidir, büyüklük sahibidir. Allah, onların ortak koştuklarından uzaktır....
Həşr Suresi, 24. Ayet:
O, vareden, guzel yaratan, yarattiklarina sekil veren, en guzel adlar kendisinin olan Allah'tir. Goklerde ve yerde olanlar O'nu tesbih ederler. O gucludur, Hakim'dir. *...
Həşr Suresi, 24. Ayet:
O öyle Allah ki, yaratandır, en güzel şekilde ve biçiminde var kılandır. Dilediği surette meydana getirendir. En güzel isimler O'na mahsustur. Göktekilerle yerdekiler O'nu tesbîh eder. O, çok üstündür, çok güçlüdür, hikmet sahibidir....
Həşr Suresi, 24. Ayet:
O, vareden, güzel yaratan, yarattıklarına şekil veren, en güzel adlar kendisinin olan Allah'tır. Göklerde ve yerde olanlar O'nu tesbih ederler. O güçlüdür, Hakim'dir....
Həşr Suresi, 24. Ayet:
O Allah, yaratan, yoktan vareden, şekil verendir. En güzel isimler O’nundur. Göklerde ve yerde ne varsa O’nu tesbih eder. O, güçlüdür, Hakim’dir....
Təğabun Suresi, 18. Ayet:
Görüleni de, görülmeyeni de bilendir. Çok üstündür, çok güçlüdür, hikmet sahibidir....
Təğabun Suresi, 18. Ayet:
Görünmeyeni de görüneni de bilir, güçlüdür, hikmet sahibidir!...
Təğabun Suresi, 18. Ayet:
Görülmeyeni ve görüleni bilir, güçlüdür, hakimdir....
Fatir Suresi, 28. Ayet:
İnsanlardan, diğer canlı varlıklardan ve davarlardan da böyle türlü türlü renkte olanlar vardır. Kulları arasında Allah'tan ancak bilginler saygıyla, sevgiyle, bilgiyle ürperirler. Hiç şüphesiz Allah çok güçlüdür, çok bağışlayıcıdır. ...
Mömin Suresi, 22. Ayet:
"İşte bu, şu sebepledir: Kendilerine elçileri apaçık delillerle geliyorlardı da onlar küfrettiler; inanmadılar. Bunun üzerine Allah da kendilerini alıverdi. Şüphesiz O, güçlüdür, cezalandırması çok çetindir. "...
Ənfal Suresi, 52. Ayet:
Tıpkı Firavun'un yakınları ve onlardan öncekilerin gidişi gibi onlar da Allah'ın âyetlerini/ alâmetlerini/ göstergelerini tanımadılar da Allah, kendilerini günahları yüzünden yakalayıverdi. Şüphesiz ki Allah, çok güçlüdür, cezası/ sonuçlandırması çok şiddetli olandır. ...
Əhzab Suresi, 25. Ayet:
"Ve Allah, kâfirleri; Kendisinin ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddeden kişileri herhangi bir hayra ulaşmadan kinleriyle geri çevirdi. Ve Allah, mü’minlere savaşta kâfi geldi. Ve Allah çok güçlüdür, mutlak üstün olandır. "...
Nisa Suresi, 56. Ayet:
Şüphesiz ki âyetlerimize inanmamış şu kişileri Biz, yakında ateşe atacağız. Derileri piştikçe, azabı tatsınlar diye, derilerini başka deriler ile değiştireceğiz. Şüphesiz Allah, çok güçlüdür, en iyi yasa koyandır. ...
Həcc Suresi, 39. Ayet:
(39-41) "Kendilerine savaş açılan kimselere, kendileri haksızlığa uğramaları; onlar, başka değil sırf “Rabbimiz Allah'tır” dedikleri için haksız yere yurtlarından çıkarılmaları nedeniyle savaşmalarına izin verildi. Ve şüphesiz ki Allah, onları zafere ulaştırmaya en iyi gücü yetendir. Eğer Allah, bir kısım insanları diğer bir kısmı ile defedip önlemeseydi, mutlak sûrette, filiz, tomurcuk, ağaçtaki meyve, toplanmış tahıl, bakliyat, kıraç arazide diken, yapılı bina ne varsa hepsi, tüm alış-veriş...
Həcc Suresi, 40. Ayet:
(39-41) "Kendilerine savaş açılan kimselere, kendileri haksızlığa uğramaları; onlar, başka değil sırf “Rabbimiz Allah'tır” dedikleri için haksız yere yurtlarından çıkarılmaları nedeniyle savaşmalarına izin verildi. Ve şüphesiz ki Allah, onları zafere ulaştırmaya en iyi gücü yetendir. Eğer Allah, bir kısım insanları diğer bir kısmı ile defedip önlemeseydi, mutlak sûrette, filiz, tomurcuk, ağaçtaki meyve, toplanmış tahıl, bakliyat, kıraç arazide diken, yapılı bina ne varsa hepsi, tüm alış-veriş...
Həcc Suresi, 41. Ayet:
(39-41) "Kendilerine savaş açılan kimselere, kendileri haksızlığa uğramaları; onlar, başka değil sırf “Rabbimiz Allah'tır” dedikleri için haksız yere yurtlarından çıkarılmaları nedeniyle savaşmalarına izin verildi. Ve şüphesiz ki Allah, onları zafere ulaştırmaya en iyi gücü yetendir. Eğer Allah, bir kısım insanları diğer bir kısmı ile defedip önlemeseydi, mutlak sûrette, filiz, tomurcuk, ağaçtaki meyve, toplanmış tahıl, bakliyat, kıraç arazide diken, yapılı bina ne varsa hepsi, tüm alış-veriş...
Hədid Suresi, 25. Ayet:
And olsun ki, rəsullarımızı bəyyinələrlə (açıq dəlillərlə, isbat vasitələri ilə) göndərdik. Onlar ilə birlikdə kitabı və mizanı endirdik ki, insanlar arasında ədalətlə hökm etsinlər. İçində qüvvətli sərtlik olan dəmiri endirdik. Onda insanlar üçün çoxlu mənfəətlər (faydalar) vardır. (Bu), qeybdə Özünə və rəsullarına kömək edəcək olan kimsələri Allahın bəlli etməsi (üzə çıxartması) üçündür. Şübhəsiz ki, Allah Qəviyydir (
güclüdür,
qüvvətlidir), Əzizdir....
Qəsəs Suresi, 26. Ayet:
Onlardan biri dedi: «Ay ata, tut onu ?crl?. H?qiq?t?n, o xeyirlidir ?crl? tutduqlar?ndan – gucludur, ?mindir!» ...
Həşr Suresi, 23. Ayet:
O Allahdır – Odur ki, yoxdur Ilahi, ancaq Odur! Məlikdir, Qüddüsdür, Salamdır, Mumindir, Qoruyandır, Əzizdir,
Güclüdür,
Mütəkəbbirdir! Sübhandır Allah nədən ki, şərik qoşurlar!...
Əhzab Suresi, 25. Ayet:
Və Allah kafir olan kəsləri onlar hirsli və qəzəbli olduqları, heç bir mala və qələbəyə nail olmadıqları halda geri oturtdu və möminlərin döyüş çətinliyini (aradan) qaldırdı. Allah daim
güclüdür,
qüdrətli qalibdir....
Nisa Suresi, 158. Ayet:
Lakin Allah onu özünə (öz qatına) yüksəltmişdir. Allah üstün və
güclüdür,
hökm və hikmət sahibidir....
Mömin Suresi, 22. Ayet:
Bunun səbəbi bu idi: Peyğəmbərləri onlara açıq-aşkar möcüzələr gətirirdilər, onlar isə inkar edirdilər. Bu səbəblə Allah onları yaxaladı. Şübhəsiz, O,
güclüdür,
cəzası da çox şiddətlidir....
Şura Suresi, 19. Ayet:
Allah qullarına çox lütfkardır, istədiyinə ruzi verər. O,
güclüdür,
mütləq güc sahibidir....
Zariyat Suresi, 58. Ayet:
Şübhəsiz, Allah ruzi verəndir,
güclüdür,
çox qüvvətlidir....
Şura Suresi, 19. Ayet:
Allah Öz bəndələrinə lütfkardır; O, istədiyi kəsə ruzi verir. O,
güclüdür,
qüdrətlidir....
Təkvir Suresi, 20. Ayet:
(O elçi ki,)
güclüdür,
ərş sahibi yanında hörmətlidir....
Nisa Suresi, 56. Ayet:
Şübhəsiz ki, ayələrimizə iman gətirməmiş kəsləri Biz, tezliklə atəşə atacağıq. Hər dəfə onların dəriləri yandıqca, əzabı dadsınlar deyə, Biz o dəriləri başqa dərilər ilə əvəz edəcəyik. Şübhəsiz ki, Allah çox
güclüdür,
ən yaxşı qanun qoyandır....
Ənfal Suresi, 52. Ayet:
Eynilə Fironun yaxınlarının və onlardan əvvəlkilərin rəftarı kimi, onlar da Allahın ayələrini/işarətlərini/nişanələrini tanımadılar, Allah da onları günahlarına görə yaxaladı. Şübhəsiz ki, Allah çox
güclüdür,
cəzası/nəticələndirməsi çox şiddətli olandır....
Həcc Suresi, 41. Ayet:
Allah, Özünə kömək edənlərə -yurd verib qüvvətləndirdiyimiz təqdirdə səlatı yerinə yetirən [maddi və zehni baxımdan dəstək olma; cəmiyyəti maarifləndirmə qurumlarını meydana gətirən, yaşadan], zəkatı/vergilərini verən, adət-ənənəyə uyğun/hər kəs tərəfindən məqbul hesab edilən yaxşı şeyləri əmr edən, vəhy və ümumi ağıl ilə pisliyi, eybəcərliyi qəbul edilən şeylərdən döndərən kəslərə- həqiqətən kömək edər. Heç şübhəsiz ki, Allah, çox
güclüdür,
mütləq qalibdir. İşlərin nəticəsi də yalnız Allaha aid...
Həcc Suresi, 74. Ayet:
Allahı layiqincə qiymətləndirib tanımadılar. Şübhəsiz ki, Allah çox
güclüdür,
hər şeydən üstündür....
Əhzab Suresi, 25. Ayet:
Və Allah kafirləri [Özünün məbud və rəbb olduğunu bilə-bilə inkar edən kəsləri] hər hansı bir xeyir əldə edə bilmədikləri halda [və] kinləriylə [birlikdə] geri oturtdu. Və döyüşdə möminlərə Allah kifayət etdi. Və Allah çox
güclüdür,
mütləq qalibdir....
Fatir Suresi, 28. Ayet:
İnsanlar, digər canlı varlıqlar və mal-qara arasında da bu cür müxtəlif rəngdə olanlar vardır. Bəndələri arasında Allah qarşısında hörmətlə, məhəbbətlə, elmlə ürpərənlər ancaq alimlərdir. Heç şübhəsiz ki, Allah çox
güclüdür,
çox bağışlayandır....
Mömin Suresi, 22. Ayet:
Bax, bunun səbəbi budur: Onlara elçiləri açıq-aşkar dəlillərlə gəlirdilər, ancaq onlar küfr işlədilər; inanmadılar. Belə olduqda, Allah da onları məhv etdi. Şübhəsiz ki, O,
güclüdür,
[Onun] cəzası çox şiddətlidir....