Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Bəqərə Suresi, 19. Ayet:
Yaxud (onların halı) göydən yağan, içində qaranlıqlar, göy
gurultusu
və şimşək olan yağışa (tutulmuş kimsələrin halına) bənzəyir. Onlar ildırımın səsindən ölüm qorxusu ilə barmaqlarını qulaqlarına tıxayarlar. Halbuki Allah (elmi və qüdrəti ilə) kafirləri əhatələmişdir....
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Göy
gurultusu
həmd edərək Onu təsbeh edir (şəninə təriflər deyir). Mələklər də Onun qorxusundan (həmd edərək Onu təsbeh edirlər). Onlar Allah barəsində mübahisə edərkən O, ildırımları göndərərək dilədiyi kimsəni onunla müsibətə düçar edər. Onun cəzası şiddətlidir....
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Göy
gurultusu
Onu həmd-səna ilə, mələklər isə titrəmələri ilə təsbih edər. O, ildırım göndərir və onunla istədiyini vurar. Lakin onlar Allah barəsində mübahisə edirlər. O, qarşısıalınmaz bir qüdrətə malikdir....
Ənbiya Suresi, 102. Ayet:
Cəhənnəmin
gurultusu
nu belə eşitmirlər. Və onlar əbədi olaraq istədikləri hər şeydə qalacaqlar....
Bəqərə Suresi, 19. Ayet:
Yaxud (o münafiqlər) qaranlıqlarda göy
gurultusu
və şimşəklə səmadan şiddətlə yağan yağışa düşmüş kimsələrə bənzərlər ki, ildırımın səsindən ölmək qorxusu ilə barmaqlarını qulaqlarına tıxayarlar. Halbuki Allah kafirləri (Öz elmi, qüdrəti ilə) ehtiva edəndir (Onun əlindən əsla qaçıb qurtara bilməzlər)....
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Göy
gurultusu
Onun şəninə təriflər deyir, mələklər də (Allahın) qorxusundan (Onu öyüb mədh edirlər). O, ildırımlar göndərib (kafirlər) Allah barəsində mübahisə edərkən onlarla istədiyini vurar. Allahın cəzası şiddətlidir! (Allah yenilməz qüvvət sahibidir!)...
Bəqərə Suresi, 19. Ayet:
Ya da onların durumu; içinde karanlıklar, gök gürültüsü ve şimşekler bulunan, sağanak bir yağmurda; ölüm korkusuyla, yıldırım sesinden kulaklarını parmaklarıyla tıkayan kimselerin durumuna benzer. Oysaki Allah, kafirleri her yönden kuşatmıştır....
Bəqərə Suresi, 55. Ayet:
Hani siz: "Ey Musa! Allah'ı açıkça görmedikçe sana asla inanmayız." demiştiniz de o an, bakıp dururken, sizi yıldırım gürültüsü yakalamıştı....
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Gök gürültüsü övgüsüyle, melekler de ürpertisiyle O'nu tesbih ederler. O, yıldırımlar gönderir ve onunla dilediğini çarpar. Onlar ise Allah hakkında tartışıp duruyorlar. Ve O, karşı konulamaz pek çetin bir güç sahibidir....
Bəqərə Suresi, 19. Ayet:
1.
ev
: veya
2.
ke sayyibin
: yağmur gibi
3.
min es semâi
: semadan, gökyüzünden
4.
fî-hi
: onun içinde vardır
Bəqərə Suresi, 19. Ayet:
Yahut onların durumu, gökten yoğun karanlıklar içinde gök gürültüsü ve şimşekle sağanak hâlinde boşanan yağmura tutulmuş kimselerin durumu gibidir. Ölüm korkusuyla, yıldırım seslerinden parmaklarını kulaklarına tıkarlar. Oysa Allah, kâfirleri çepeçevre kuşatmıştır....
Bəqərə Suresi, 19. Ayet:
Ya da semâdan (gökyüzü - düşünsel boyuttan) inen yağmur (fikirler), zulmet (karanlığın bilinmezliği) gökgürültüsü (doğru - yanlış çatışması) ve şimşek (bir an için akla düşen hakikat bilgisi) içindedirler! Yıldırımlara, ölüm korkusu (hakikatin açığa çıkmasıyla benliklerinin yok olması) düşüncesiyle kulaklarını tıkarlar (hakikat bilgisine kendilerini kapatırlar). Allâh, hakikati inkâr edenlerin de varlığını meydana getiren Muhiyt'tir (ihâta etmektedir)....
Bəqərə Suresi, 19. Ayet:
Yahut bunlar karanlıklarla, gök gürültüsü ve şimşeklerle gelen şiddetli bir yağmura tutulmuş gibidirler. Ölümden sakınmak için yıldırımlara karşı parmaklarını kulaklarına tıkarlar. Allah kâfirleri çepeçevre kuşatmıştır....
Bəqərə Suresi, 19. Ayet:
Ya da (bunlar) karanlıklar, gök gürültüsü ve şimşek(ler)le yüklü, gökten şiddetli bir yağmur fırtınasına tutulmuş gibidirler ki, yıldırımların saldığı dehşetle; ölüm korkusundan parmaklarıyla kulaklarını tıkarlar. Oysa Allah kafirleri çepeçevre kuşatıcıdır....
Bəqərə Suresi, 19. Ayet:
Yahud onların hâli, gökten boşanan yağmura tutulmuşların hâli gibidir ki, o gökte (bulutlarda) yoğun karanlıklar var, bir gök gürültüsü, bir şimşek var. Yıldırımlardan ölüm korkusu ile parmaklarını kulaklarına tıkıyorlar. Allah ilim ve kudreti ile kâfirleri kuşatandır. (Cenâb’ı Hak, Kur’an-ı Kerim karşısında bulunan kâfir ve münafıkların hâlini beyan etmek üzere, ikinci bir temsil yapmıştır. Böylece âyeti kerimede münâfıkların hâli, karanlık bir gecede gök gürültülü ve şimşekli bir yağmura tutul...
Bəqərə Suresi, 19. Ayet:
Ya da, karanlık, gökgürültüsü ve şimşekler arasında gökten boşanan bir yağmur altında yıldırımlardan ölmek korkusuyla parmaklarını kulaklarına tıkayan kimseye benzerler. ALLAH inkarcıları böyle kuşatır....
Bəqərə Suresi, 19. Ayet:
Ya da, karanlık, gökgürültüsü ve şimşekler arasında gökten boşanan bir yağmur altında yıldırımlardan ölüm korkusuyla parmaklarını kulaklarına tıkayan kimseye benzerler. Tanrı kafirleri böyle kuşatmıştır (muhiytun)....
Bəqərə Suresi, 19. Ayet:
Yahud (onların haali) gökden (bulutdan boşanan) yağmur (a tutulmuşun haali) gibidir ki onda (o yağmurda) karanlıklar, gök gürültüsü ve şimşek çakışı vardır. Ölüm korkusiyle yıldırımlardan parmaklarını kulaklarına tıkarlar. Allah kâfirleri çepçevre kuşatandır. ...
Bəqərə Suresi, 19. Ayet:
Veya (onların misâli) gökten boşanan, (ve) kendisinde karanlıklar, gök gürültüsü ve şimşek bulunan bir yağmur(a tutulan kimselerin hâli) gibidir. Yıldırımlardan dolayı, ölümkorkusuyla parmaklarını kulaklarına tıkarlar. Hâlbuki Allah, kâfirleri (ilim ve kudretiyle)çepeçevre kuşatıcıdır....
Bəqərə Suresi, 19. Ayet:
Yahut gökten inen sağnağa tutulmuş gibilerdir ki; onda karanlıklar, gök gürültüsü ve şimşek vardır. Yıldırımlardan ölmek korkusuyla parmaklarını kulaklarına tıkarlar. Allah kafirleri çepeçevre kuşatıcıdır....
Bəqərə Suresi, 19. Ayet:
Ya da (onların durumu) gökten zifiri karanlıklar içinde gök gürültüsü ve şimşekle gelen şiddetli bir sağanağ(a benzer): Ölümün dehşeti içinde yıldırımlardan korunmak için parmakları ile kulaklarını tıkarlar, ama Allah hakikati inkar edenleri (kudreti ile) kuşatır....
Bəqərə Suresi, 19. Ayet:
Yahut (onların meseli) gökten şiddetle boşanan bir yağmur gibidir ki onda karanlıklar vardır, dehşetli bir gök gürültüsü, bir şimşek vardır. Ölüm korkusundan dolayı yıldırımlardan parmaklarını kulaklarına tıkarlar. Allah Teâlâ ise kâfirleri kuşatmıştır....
Bəqərə Suresi, 19. Ayet:
Yahut, onlar gökten boşanan bir yağmura tutulmuş kimselere benzerler. O yağmurda karanlıklar, gök gürültüsü ve şimşek vardır. Onlar da yıldırımlardan ve ölüm korkusundan parmaklarıyla kulaklarını tıkarlar. Şüphesiz Allah kafirleri çepeçevre kuşatmıştır....
Bəqərə Suresi, 19. Ayet:
Ya da (bunlar) karanlıklar, gök gürültüsü ve şimşek(ler) le yüklü, gökten şiddetli bir yağmur fırtınasına tutulmuş gibidirler ki, yıldırımların saldığı dehşetle; ölüm korkusundan parmaklarıyla kulaklarını tıkarlar. Ama Allah kâfirleri çepeçevre kuşatıcıdır....
Bəqərə Suresi, 55. Ayet:
Bir zaman da: "Ey Mûsâ, biz Allâh'ı açıkça görmedikçe sana inanmayız," demiştiniz de derhal sizi yıldırım gürültüsü yakalamıştı; siz de bunu görüyordunuz....
Nisa Suresi, 153. Ayet:
Kitâp ehli, senden, kendilerine gökten bir Kitâp indirmeni istiyorlar. Mûsâ'dan bundan daha büyüğünü istemişler: "Allâh'ı bize açıkça göster!" demişlerdi. Haksızlıklarından dolayı derhal onları yıldırım gürültüsü yakalamıştı. Sonra kendilerine açık deliller gelmişken buzağıyı (tanrı) tutmuşlardı. Bundan da vazgeçtik ve Mûsâ'ya açık bir yetki verdik....
Rəd Suresi, 13. Ayet:
1.
ve yusebbihu
: ve tesbih ederler
2.
er ra'du
: gök gürültüsü
3.
bi hamdi-hi
: onu hamd ile
4.
ve el melâiketu
:...
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Gök gürültüsü ve melekler, O'nu, hamd ile ve O'nun (Allah'ın) korkusundan tesbih ederler. Ve yıldırımları, O gönderir. Böylece onlar, Allah hakkında mücâdele ederlerken, dilediği kimseye onu isabet ettirir. Ve O, karşı koyulması mümkün olmayandır....
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Gök gürültüsü, hamdederek tenzîh eder onu, melekler de korkularından tenzîh ederler ve yıldırımları yollar da dilediğine isâbet ettirir ve hâlâ da onlar, Allah hakkında çekişip dururlar ve onun birdenbire gelen azâbı pek kuvvetlidir, pek çetin....
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Gök gürültüsü Allah'ı hamd ile tesbih eder. Melekler de O'nun heybetinden dolayı tesbih ederler. Onlar, Allah hakkında mücâdele edip dururken O, yıldırımlar gönderip onlarla dilediğini çarpar. Ve O, azabı pek şiddetli olandır....
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Ra'd (gök gürültüsü - İnsan-ı Kâmil'in düşünsel boyutta keşfettikleri {salsal-i ceres, Abdülkerîm Ciylî, İnsan-ı Kâmil}) O'nun Hamdı olarak tespih eder; Melekler (kâinatta - insanda mevcut kuvveler) ise O'nun hükümranlığı altında (tespih eder - kulluklarını yerine getirir). . . Onlar, Allâh hakkında (benlikten kaynaklanan fikirle) mücadele edip dururlarken; (O) yıldırımları (hakikati bilgisinin çarpmasını) irsâl eder de, onlarla, dilediğine bunu yaşatır! O, Şediyd ül Mıhal'dır (şiddetle uygulana...
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Gök gürültüsü hamd ile Allah’ı tesbih eder. Melekler de onun heybetinden dolayı onu tesbih ederler. Onlar Allah ile ilgili konularda tartışırlarken, O yıldırımlar gönderir, sünnetine, düzeninin yasalarına uygun olarak, iradesinin tecellisine tâbi, akıllı ve sorumlu kimseleri yıldırımlarla çarpar. Allah’ın kuvveti, tedbiri ve takdiri çok muhkemdir....
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Gök gürültüsü övgüsüyle melekler de O'na olan korkularından O'na tesbih ederler. O, yıldırımlar göndererek onları dilediğine çarpar. Onlar Allah hakkında tartışmaya giriyorlar. Oysa O azaplandırması (darbesi) pek çetin olandır....
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Gök gürültüsü O'nu hamd ile, melekler de O'na olan korkularından tesbih ederler.. O, yıldırımları gönderip bununla dilediğine çarpar; onlar ise Allah hakkında çekişip tartışırlar. O, gücü (ve cezası) pek çetin olandır....
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Gök gürültüsü, Allah’a hamd ile, Melekler de, Allah’dan korkarak tesbîh ederler. Allah yıldırımlar gönderip onunla dilediğini çarpar. Böyle iken, o kâfirler, hadlerini bilmezler de Allah hakkında mücadele ederler. Halbuki Allah’ın karşılık darbesi pek şiddetlidir....
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Gök gürültüsü Allah'ı hamd ile tesbih eder. Melekler de O'nun heybetinden dolayı tesbih ederler. Onlar, Allah hakkında mücâdele edip dururken O, yıldırımlar gönderip onlarla dilediğini çarpar. Ve O, azabı pek şiddetli olandır....
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Gök gürültüsü O'na hamd ile tesbih eder; melekler de korkusundan. Yıldırımlar gönderir de onunla dilediğini çarpar; onlar ise Allah hakkında mücadele edip duruyorlar. Oysa O'nun gücü çok şiddetlidir....
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Gök gürültüsü O'na hamd ile, melekler de O'nun korkusundan dolayı O'nu tesbih ederler. O yıldırımlar gönderir, onunla dilediğini çarpar. Onlar Allah hakkında mücadele edip duruyorlar. Oysa Allah'ın çarpması pek çetindir....
Rəd Suresi, 13. Ayet:
O'nu gök gürültüsü övgü ile ve melekler korku içinde tesbih ederler, noksanlıklardan uzak tutarlar. O yıldırımlar salarak bunlarla dilediklerini çarpar. Allah'ın sillesi son derece sert olduğu halde, onlar O'nun hakkında tartışıyorlar....
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Gök gürültüsü O'nu hamd ile melekler de O'na olan korkularından tesbih ederler... O, yıldırımları gönderip bununla dilediğine çarpar; onlar ise Tanrı hakkında çekişip tartışırlar. O, gücü (ve cezası) pek çetin olandır....
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Gök gürültüsü Onu (ya'ni Allâhı) hamd ile, melekler de Ondan korkusuna tesbîh eder (ler). O, yıldırımlar gönderib onunla kimi dilerse çarpar, öldürür. Halbuki onlar Allah hakkında mücâdele edib duruyorlardır. O, kudret ve azabından çetindir. ...
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Ve ra'd (gök gürültüsü) O’na hamd ile (tesbîh ederken), melekler de O’nun korkusundan (yine O’nu) tesbîh eder(ler)! Hem (O,) yıldırımları gönderir de onlarla dilediğini çarpar; böyleyken onlar (hâlâ) Allah hakkında mücâdele ediyorlar! Hâlbuki O,(düşmanlarına karşı) azâbı pek şiddetli olandır....
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Gökgürültüsü; hamd ile, melekler de korku ile O'nu tesbih eder. O, yıldırımları gönderir de onlarla dilediğini çarpar. Halbuki onlar; Allah hakkında tartışıyorlardı. O, kudretinde pek çetin olandır....
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Gök gürültüsü Allah'ı hamd ile, melekler de korkusundan O'nu tesbih ederler. Yıldırımları gönderir de onlarla dilediğini çarpar. Onlar ise Allah hakkında mücadele edip duruyorlar. Halbuki O kudreti pek çetin olandır....
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Gök gürültüsü hamd ederek, melekler de korku ile O’nu tenzih ederler. Onlar Allah hakkında tartışırlarken; O, yıldırımları gönderir de onlarla dilediğini çarpar. O, şiddetle cezalandırandır....
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Gök gürültüsü, övgüsüyle, melekler de korkusundan O'nu tesbih ederler. Yıldırımlar gönderir de onlarla dilediğini çarpar. Allâh'ın tuzağı (cezâsı) pek çetin olduğu halde, onlar hâlâ O'nun hakkında tartışmaktadırlar....
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Gök gürültüsü O'nu hamd ile, melekler de O'na olan korkularından tesbih ederler.. O, yıldırımları gönderip bununla dilediğine çarpar; onlar ise Allah hakkında çekişip tartışırlar. O, gücü (ve cezası) pek çetin olandır....
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Gök gürültüsü hamd ile, melekler Allah korkusuyla Onu tesbih eder. O, yıldırımlar gönderir de dilediğini onunla çarpar. Onlar ise hâlâ Allah hakkında tartışıp duruyorlar. Halbuki Allah'ın cezası pek çetindir....
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Gök gürültüsü O'nu hamd ile tespih eder; melekler de O'ndan ürpererek... Yıldırımlar gönderir de onlarla dilediğini çarpar. Allah, tuzak kuranların hilelerini başlarına geçirmede çok güçlü olduğu halde, onlar O'na karşı mücadele edip duruyorlar....
Hicr Suresi, 73. Ayet:
Ve derken, tan yeri ağarırken, (hak ettikleri azabın) gürültüsü apansız yakaladı onları...
Hicr Suresi, 83. Ayet:
ama sonunda, (bir) sabah erkenden onları da (hak ettikleri azabın) gürültüsü apansız yakalayıverdi;...
Möminun Suresi, 41. Ayet:
Derken onları korkunç bir azab gürültüsü, Allah’dan adalet olarak, yakalayıverdi. Böylece onları bir sel süpürüntüsü yaptık. Artık helâk olsun öyle zalimler!......
Furqan Suresi, 12. Ayet:
Bu ateş onlara uzak bir yerden göründüğü zaman, onun gürültüsünü ve uğultusunu işitirler....
Ənkəbut Suresi, 40. Ayet:
Her birini teker teker suçüstü yakaladık. Kimini önünde taşları savuran müthiş bir kasırgaya tuttuk, kimi korkunç bir gök gürültüsüne tutularak cansız yere düştü, kimini yerin dibine geçirdik, kimini de denizde boğduk. Allah'ın onlara zulmetmesi söz konusu değildi, fakat onlar kendilerine zulmettiler....
Əbəsə Suresi, 33. Ayet:
Kulakları sağırlaştıracak o Kıyamet gürültüsü geldiğinde ;...
Əbəsə Suresi, 33. Ayet:
Ama o sayha (gürültüsünü dinletecek bela) geldiği zaman,...
Ğaşiyə Suresi, 11. Ayet:
Orada boş işlerle meşgul olan bir topluluk gürültüsü, boş bir söz işitmezler....
Bəqərə Suresi, 19. Ayet:
"Bazen de onların durumu; içinde karanlıklar, gök gürültüsü ve şimşek olan, gökten boşanan bir yağmur gibidir. Onlar, ölüm korkusuyla yıldırımlardan parmaklarını kulaklarına tıkıyorlar. –Oysa Allah, kâfirleri; Kendisinin ilâhlığını, rabliğini bilerek reddedenleri çepeçevre kuşatandır.– "...
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Gök gürültüsü, O'nun övgüsüyle birlikte, doğal güçler de O'nun korkusundan dolayı O'nu noksan sıfatlardan arındırırlar. Ve O, yıldırımlar gönderir de onunla dilediğini çarpar. Onlar ise Allah hakkında mücâdele edip duruyorlar. Oysa Allah, çarpması pek çetin olandır. ...
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Göy
gurultusu
və mələklər Onu həmd ilə və Onun (Allahın) qorxusundan təsbeh edərlər. İldırımları O, göndərər. Beləcə onlar Allah haqqında mübarizə edərkən dilədiyi kimsəyi onunla vurar. O, qarşı gəlinməsi mümkün olmayandır....
Bəqərə Suresi, 19. Ayet:
Yaxud onların (məsəli) zülmət içində göy
gurultusu
və şimşəklə yağan leysana (düşənlərin məsəlinə) bənzəyir ki, ildırımdan ölmək qorxusu ilə barmaqlarını qulaqlarına tıxayırlar. Şübhəsiz ki, Allah kafirləri (hər tərəfdən) əhatəyə almışdır....
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Göy
gurultusu
həmd edərək Ona təriflər deyir. Mələklər də Onun qorxusundan (təriflər deyirlər). (Allah) ildırımlar göndərib istədiyini vurur. Onlar Allah barəsində mübahisə edirlər. Halbuki O, şiddətli cəza verəndir....
Bəqərə Suresi, 19. Ayet:
Ya səmadan olan yağış buludu kimidir; onda zülmət və göy
gurultusu
və şimşək var. Ildırımın ölüm qorxusundan barmaqlarını qulaqlarına tutarlar Və Allah əhatəlidir kafirlər ilə....
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Saya salır göy
gurultusu
həmd ilə Onu və mələklər xofundan Onun. O göndərir ildırımı o kəsin həlakına ki, istər və onlar Allahın barəsində mücadilə edirlər. O şiddətli intiqam alandır!...
Furqan Suresi, 12. Ayet:
Onda ki, gördü onları uzaq məkandan, eşidəcəklər onun qeyzlənməsini və
gurultusu
nu. ...
Bəqərə Suresi, 19. Ayet:
Yaxud (onların hekayəti) səmadan yağan və qaranlıqlar, göy
gurultusu
və şimşəyi olan doluya (düşmüş şəxslərin hekayətinə) bənzəyir. Onlar ölümdən qaçmaq üçün ildırımın şiddətindən barmaqlarını qulaqlarına tıxayarlar. Allah bütün kafirləri (elm və qüdrət baxımından) əhatə etmişdir....
Əraf Suresi, 78. Ayet:
Beləliklə, (möhkəm göy
gurultusu
nəticəsində) onları şiddətli bir zəlzələ bürüdü və öz evlərində diz çökmüş və üzü üstə düşmüş halda onların hamısının canları çıxdı....
Əraf Suresi, 91. Ayet:
Beləliklə (göy gürultusu nəticəsində) onları şiddətli bir zəlzələ bürüdü və öz evlərində diz çökmüş və üzləri üstə düşmüş halda hamısının canları çıxdı....
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Göy
gurultusu
(yaradılış dili ilə) Ona həmd etməklə birgə Onu paklıqla öyür (ağılla diqqət etdikdə başa düşmək olur ki, göydə olan səslər Onun qüdrətinin kamilliyindən və nöqsandan pak və uzaq olmasından danışırlar) və həmçinin mələklər əzəmətinin qorxusundan (Onu paklıqla öyürlər). Və ildırımları göndərir və onları Allah barəsində çəkişdikləri halda istədiyi fərdə ya fərdlərə (cəzaya layiq kəslərə) yetirir! O, böyük qüdrət, eləcədə məkrlə mübarizədə şiddətli cəza sahibidir....
Bəqərə Suresi, 19. Ayet:
Yaxud da onların halı qaranlıqlar içində göy
gurultusu
və şimşəklə birlikdə göydən yağan leysan yağışına tutulmuş kəslərin halı kimidir. İldırım səslərindən ölüm qorxusu ilə barmaqlarını qulaqlarına tıxayarlar. Halbuki Allah kafirləri hər tərəfdən əhatə etmişdir....
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Göy
gurultusu
Ona həmd edərək təsbih edər. Mələklər də Onun qorxusundan təsbih edərlər. O, ildırımlar göndərər, onunla istədiyini vurar. Onlar isə Allah barəsində mübahisə edirlər. Halbuki O, əzabı çox şiddətli olandır....
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Göy
gurultusu
Onun şəninə təriflər deyir, mələklər də Onun zəhmindən təriflər deyirlər. O, ildırım göndərərək (kafirlər) Allah barəsində mübahisə edərkən onlardan istədiyi kəsi bununla vurur. Axı O, şiddətli cəza verəndir....
Bəqərə Suresi, 19. Ayet:
Bəzən də onların vəziyyəti, içində qaranlıq, göy
gurultusu
və şimşək olan, göydən tökülən bir yağış kimidir. Onlar, ölüm qorxusuyla, ildırımın [səsindən] barmaqlarını qulaqlarına tıxayarlar. Halbuki, Allah kafirləri [Allahın məbud və rəbb olduğunu bilə-bilə inkar edənləri] hər tərəfdən əhatə etmişdir....
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Göy
gurultusu
Onu tərifləməklə birlikdə, təbiət qüvvələri/zalım idarəçilər də Onun qorxusundan Onu nöqsanlıqlardan pak tuturlar. Və O, ildırımları göndərər, onunla istədiyini vurar. Onlar isə Allah barədə elə hey çəkişirlər. Halbuki Allahın vurması çox şiddətlidir....