Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Ali-İmran Suresi, 27. Ayet:
Tûlicul leyle fîn nehâri ve tûlicun nehâra fîl leyl(leyli), ve tuhricul hayya minel meyyiti ve tuhricul meyyite minel hayy(
hayyi
), ve terzuku men teşâu bi gayri hısâb(hısâbın). ...
Ali-İmran Suresi, 27. Ayet:
1.
tûlicu el leyle
: geceyi sokarsın
2.
fî en nehâri
: gündüzün içine
3.
ve tûlicu en nehâra
: ve gündüzü sokarsın
4.
fî el ley...
Maidə Suresi, 26. Ayet:
Buyurdu ki: «Şüphesiz orası onların üzerine kırk yıl haram kılınmıştır. O yerde müte
hayyi
rane bir halde dolaşıp duracaklardır. Artık o fâsıklar gürûhunun haline acıma.»...
Ənam Suresi, 95. Ayet:
İnnallâhe fâlikul habbi ven nevâ, yuhrıcul hayye minel meyyiti ve muhricul meyyiti minel hayy(
hayyi
), zâlikumullâhu fe ennâ tu’fekun(tu’fekune). ...
Ənam Suresi, 95. Ayet:
1.
inne allâhe
: muhakkak ki Allah
2.
fâliku el habbi
: taneyi yarıp çıkaran
3.
ve en nevâ
: ve çekirdek
4.
yuhricu
Ənfal Suresi, 16. Ayet:
Ve men yuvellihim yevme izin duburahû illâ muteharrifen li kıtâlin ev mute
hayyi
zen ilâ fietin fe kad bâe bi gadabin minallâhi ve me’vâhu cehennem(cehennemu), ve bi’sel masîr(masîru)....
Ənfal Suresi, 16. Ayet:
1.
ve men
: ve kim
2.
yuvelli-him
: onlara döndürür (döner)
3.
yevme izin
: izin günü, o gün
4.
dubura-hu
: arkası...
Yunus Suresi, 31. Ayet:
Kul men yerzukukum mines semâi vel ardı emmen yemlikus sem'a vel ebsâre ve men yuhricul hayye minel meyyiti ve yuhricul meyyite minel
hayyi
ve men yudebbirul emr(emre), fe se yekûlûnâllâh(yekûlûnâllâhu), fe kul e fe lâ tettekûn(tettekûne). ...
Yunus Suresi, 31. Ayet:
1.
kul
: de
2.
men
: kim
3.
yerzuku-kum
: sizlere rızık verir, sizi rızıklandırır
4.
min es semâi
: göklerden, sem...
Yusif Suresi, 40. Ayet:
Allah'ı bırakıp tapındığınız her şey gerçekte sizin ve atalarınızın kendi mu
hayyi
lenizden çıkardığınız (anlamsız) isimlerden öteye geçmemektedir; çünkü bunlar hakkında hiçbir kanıt indirmemiştir Allah. (Neyin doğru, neyin eğri olduğu konusunda) hüküm yalnızca Allah'a aittir. Ve O da kendisinden başkasına kulluk etmemenizi buyuruyor. İşte dosdoğru olan (tek) din budur; ama insanların çoğu bunu bilmez....
Yusif Suresi, 83. Ayet:
(Ve babalarının yanına dönüp, olup biteni o'na anlattıkları zaman Yakub;) "Yoo; yine kendi mu
hayyi
lenizdir olmayacak bir işi size olağan gösteren; (bana gelince) artık sabır en iyisidir; belki de Allah onların hepsini birden bana (geri) getirecektir; gerçek şu ki, Allah doğru hüküm ve hikmetle edip eyleyen, mutlak ve sınırsız bilgi sahibidir!"...
Taha Suresi, 111. Ayet:
Ve anetil vucûhu lil
hayyi
l kayyûm(kayyûmi), ve kad hâbe men hamele zulmâ(zulmen)....
Taha Suresi, 111. Ayet:
1.
ve aneti
: ve boyun eğdi
2.
el vucûhu
: vechler, yüzler, kişiler
3.
li el
hayyi
: hayy olana (diri, canlı olana)
4.
el kayyû...
Ənbiya Suresi, 30. Ayet:
E ve lem yerellezîne keferû ennes semâvâti vel arda kânetâ retkan fe fetaknâhuma, ve cealnâ minel mâi kulle şey’in hayy(
hayyi
n), e fe lâ yu’minûn(yu’minûne). ...
Ənbiya Suresi, 30. Ayet:
1.
e ve lem yere
: ve görmüyorlar mı (görmediler mi)
2.
ellezîne
: o kimseler, onlar
3.
keferû
: inkâr ettiler
4.
enne es semâv...
Möminun Suresi, 77. Ayet:
Nihâyet onların üzerine bir şiddetli azapkarîn kapı açtığımız vakit de onlar onun içinde ye'se düşmüş müte
hayyi
r kimselerdir....
Furqan Suresi, 58. Ayet:
Ve tevekkel alel
hayyi
llezî lâ yemûtu ve sebbih bi hamdih(hamdihî), ve kefâ bihî bi zunûbi ibâdihî habîrâ(habîren)....
Furqan Suresi, 58. Ayet:
1.
ve tevekkel alâ
: ve tevekkül et, güven, vekil tayin et
2.
el
hayyi
: hayy olan, hayatta olan
3.
ellezî
: ki o
4.
lâ yemûtu<...
Furqan Suresi, 58. Ayet:
Ve o
hayyi
lâ yemuta tevekkül (ve ı'timad) kıl da ona hamd ile tesbiyh eyle, kullarının günahlarına onun habîr olması yeter...
Furqan Suresi, 59. Ayet:
O
hayyi
lâ yemut ki Gökleri ve Yeri ve aralarındakileri altı günde yarattı ve sonra Arşın üzerine istivâ buyurdu o rahmân, haydi ne diliyeceksen o habîrden dile...
Nəml Suresi, 4. Ayet:
Şüphe yok o kimseler, ki ahirete inanmazlar, onlar için yaptıklarını süslemişizdir. Artık onlar müte
hayyi
rane bir halde bulunurlar....
Qəsəs Suresi, 75. Ayet:
Ve (bu soru cevapsız kalacak, çünkü) Biz (o sırada) her ümmetten bir şahit çıkarmış olacağız ve (günahkarlara:) "Geçmişteki iddialarınızı doğrulayan bir delil getirin!" diyeceğiz. Ve böylece görecekler ki, gerçek bütünüyle Allah'tan yana ve kendi çarpık mu
hayyi
lelerinin ürünü bütün o düzmece tanrılar onları terk etmiş....
Rum Suresi, 19. Ayet:
Yuhricul hayye minel meyyiti ve yuhricul meyyite minel
hayyi
ve yuhyil arda ba’de mevtihâ, ve kezâlike tuhrecûn(tuhrecûne)....
Rum Suresi, 19. Ayet:
1.
yuhricu
: çıkarır
2.
el hayye
: diri, canlı
3.
min el meyyiti
: ölüden
4.
ve yuhricu
: ve çıkarır
Şura Suresi, 14. Ayet:
Ve tefrikaya düşmediler, ancak kendilerine bilgi geldikten sonra, mücerret aralarında haddi tecavüz etmekten dolayı (tefrikaya düştüler). Ve eğer Rabbinden bir muayyen ecele kadar sebk etmiş bir kelime bulunmasa idi elbette aralarında hükmolunurdu. Ve muhakkak o kimseler ki, onlardan sonra kitaba vâris oldular, elbette ondan müte
hayyi
râne bir şekk içindedirler....
Mücadilə Suresi, 8. Ayet:
E lem tere ilellezîne nuhû aninnecvâ summe yeûdûne li mâ nuhû anhu ve yetenâcevne bil ismi vel udvâni ve ma’siyetir resûl(resûli), ve izâ câûke hayyevke bi mâ lem yu
hayyi
ke bihillâhu, ve yekûlûne fî enfusihim lev lâ yuazzibunâllâhu bi mâ nekûl(nekûlu), hasbuhum cehennem(cehennemu), yaslevnehâ, febi’sel masîr(masîru)....
Mücadilə Suresi, 8. Ayet:
1.
e lem tere ilâ
: görmüyor musun, görmedin mi, bakmadın mı
2.
ellezîne
: onlar
3.
nuhû an
: nehyedildiler, men edildiler, yasaklandılar
4.