Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Yunus Suresi, 71. Ayet:
Onlara Nuhun xəbərini oxu! Vaxtilə o öz qövmünə demişdi: “Ey qövmüm! Əgər aranızda qalmağım və Allahın ayələrini xatırlatmağım sizə ağır gəlirsə, bilin ki, mən Allaha təvəkkül edirəm. Siz də şəriklərinizlə birlikdə
işinizi
qərarlaşdırın. Sonra işiniz başınıza dərd olmasın. Sonra haqqımda verdiyiniz hökmü icra edin və mənə heç möhlət də verməyin!...
Fatir Suresi, 14. Ayet:
Əgər onları (bütləri) çağırsanız, sizin çağırışınızı eşitməzlər. Eşitsələr belə, sizə cavab verə bilməzlər. Onlar qiyamət günü sizin şərik qoşmağınızı inkar edəcəklər. Heç kəs bunu sənə, hər şeyi bilən Allah kimi xəbər verə bilməz....
Həcc Suresi, 5. Ayet:
Ey insanlar! Öləndən sonra yenidən diriləcəyinizə şübhəniz varsa (ilk yaradılışınızı yada salın). Həqiqətən, Biz sizi (babanız Adəmi) torpaqdan, sonra mənidən (nütfədən), sonra laxtalanmış qandan, daha sonra müəyyən, tam bir şəklə düşmüş (vaxtında doğulmuş) və düşməmiş (vaxtından əvvəl doğulmuş) bir parça ətdən yaratdıq ki, (qüdrətimizi) sizə göstərək. İstədiyimizi ana bətnində müəyyən bir müddət (adətən, doqquz ay) saxlayar, sonra sizi (oradan) uşaq olaraq (doğurub) çıxardarıq. Sonra yetkinlik ...
Fatir Suresi, 14. Ayet:
Əgər siz onları çağırsanız (dua etsəniz), onlar sizin çağırışınızı eşitməzlər; eşitsələr də cavab verə bilməzlər (çünki Allah onlara nitq qabiliyyəti verməmişdir). Özləri də qiyamət günü sizin (Onları Allaha) şərik qoşduğunuzu (onlara büt kimi ibadət etdiyinizi) danacaqlar. (Ya Peyğəmbər!) Heç kəs sənə hər şeydən xəbərdar olan (Allah) kimi xəbər verə bilməz!...
Zümər Suresi, 39. Ayet:
De: “Ey qövmüm! Siz özünüzə uyğun tərzdə
işinizi
görün, mən də özümə münasib şəkildə işimi görəcəyəm (və ya siz əlinizdən gələni edin, mən də əlimdən gələni edəcəyəm). Siz mütləq biləcəksiniz ki,...
Bəqərə Suresi, 64. Ayet:
Sonra onun (Tevrâtı kabul ed
işinizi
n) arkasından yine yüz çevirmişdiniz. İşte eğer üzerinizde Allanın fazl-u rahmeti olmasaydı elbette maddî ve ma'nevî en büyük zarara uğrayanlardan olacakdınız (mahvolacakdınız). ...
Bəqərə Suresi, 110. Ayet:
Siz salâtı ikame edin (Allâh'a yönel
işinizi
zâhiren ve bâtınen hakkıyla yapın) ve zekâtı verin (Allâh'ın size ihsanından bir kısmını karşılıksız paylaşın ihtiyacı olanlara). . . Ne hayır yaparsanız, Allâh indînde (beyninizin derunundaki Esmâ hakikati boyutunda) onu bulursunuz. . . Muhakkak ki Allâh (varlığınızı oluşturan Esmâ'sıyla) Basıyr'dir yaptıklarınıza....
Bəqərə Suresi, 151. Ayet:
Üzerinizdeki nimetimizi tamamlamak için, kendi içinizden, size âyetlerimizi okuyan, içinizi dışınızı temizleyip sizi, vicdanınızı arındıran, size okuma yazmayı, kitabına, Kur’ân’a vukufu, ilmi, hikmeti, sağlıklı ve ahlâklı yaşama bilgisini, sünnetini öğreten, size akılla ve düşünerek bilemeyeceğiniz şeyleri gösteren, özgürce sorumluluklarını yerine getirmek üzere bir rasül, bir peygamber gönderdik....
Bəqərə Suresi, 187. Ayet:
Oruçlu olduğunuz günlerin gecelerinde, hanımlarınızla ilişkiye girmeniz size helâl ve meşrû kılındı. Onlar sizin iyiliğiniz için bir elbise, vazgeçilmez birlikteliğinizin, sizi koruyan, sırlarınızı saklayan ortağı, rahat ve huzur kaynağıdırlar. Siz de onların iyiliği için bir elbise, vazgeçilmez birlikteliğinizin, onları koruyan, sırlarını saklayan, ortağı, rahat ve huzur kaynağısınız. Allah, o gecelerde kendinize hâkim olamadığınızı, kendinize haksızlık ettiğinizi bildi de, yüzünüze baktı, tevb...
Bəqərə Suresi, 220. Ayet:
Dünyada da, âhirette de. Yetimleri de soruyorlar. De ki: Onların hallerini düzene koymak, işlerine karışmamaktan hayırlıdır. Onlara karışır, onlarla uzlaşırsanız sonucu onlar da kardeşlerinizdir sizin. Allah, onların işlerini bozanı, düzgün bir hale getirenden ayırt eder, bilir. Allah dileseydi
işinizi
sarpa sardırırdı sizin. Şüphe yok ki Allah pek üstündür, hüküm ve hikmet sahibidir....
Nisa Suresi, 26. Ayet:
Allah sizlere, bilmediklerinizi bildirmek, sizden öncekilerin yollarını göstermek ve hayra er
işinizi
görerek günahlarınızı bağışlamak istiyor. Allah hem herşeyi bilendir, hem de mutlak hüküm sahibidir....
Nisa Suresi, 45. Ayet:
Allah ise düşmanlarınızı daha iyi bilendir. İşinizi düzenleyici dost olarak da Allah yeter; yardımcı olarak da Allah elverir....
Nisa Suresi, 102. Ayet:
Ey Resulüm! Sen müminlerin içinde olup da onlara namaz kıldıracak olursan, onlardan bir kısmı sana tâbi olarak namaza dursun ve silâhlarını yanlarına alsınlar. Bunlar secdeye vardıklarında, diğer kısım arkanızda beklesinler. Sonra o namaz kılmamış olan diğer kısım gelsin, sana tâbi olarak namaz kılsınlar, hem ihtiyatlı bulunsun ve silâhlarını da yanlarına alsınlar. Kâfirler sizi silâhsız ve teçhizatsız vaziyette iken kıstırıp, birden baskın yaparak
işinizi
bitirmek isterler. Eğer yağmur sebebiyl...
Maidə Suresi, 59. Ayet:
De ki: Ey kitap ehli, bizden hoşlanmayışınızın sebebi, ancak Allah'a ve bize indirilene ve bizden önce indirilenlere inanmamızdan başka bir şey mi ki? Ve sizin çoğunuz, buyruktan çıkmış kişilersiniz....
Maidə Suresi, 59. Ayet:
De ki: "Ey Ehl-i kitap! Sizin bizden hoşlanmayışınızın tek sebebi galiba şudur: Biz Allah’a iman ettiğimiz gibi, hem kendimize indirilen kitaba, hem de daha önce indirilen ilâhî kitaplara iman etmekteyiz. Sizin ise ekseriniz yoldan çıkmış fâsıksınız."...
Maidə Suresi, 59. Ayet:
De ki: Ey Kitap Ehli! Bizden hoşlanmayışınızın şundan başka bir sebebi mi var: Biz Allah'a, bize indirilene ve bizden önce indirilene inanıyoruz; siz ise çoğunlukla yoldan çıkmış kimselersiniz....
Ənam Suresi, 3. Ayet:
Halbuki göklerde ve yerde ibadete lâyık yalnız O Allah’dır. Sizin içinizi de bilir, dışınızı da. O, yapacağınız şeyleri de bilir....
Ənam Suresi, 3. Ayet:
O, goklerin ve yerin Allah'i, icinizi disinizi bilir, kazandiklarinizi da bilir....
Ənam Suresi, 3. Ayet:
O, göklerin ve yerin Allah'ı, içinizi dışınızı bilir, kazandıklarınızı da bilir....
Ənam Suresi, 3. Ayet:
Halbuki o Göklerde de Allah yerde de, sizin içinizi de bilir, dışınızı da, daha ne kesbedeceksiniz onu da bilir...
Ənam Suresi, 3. Ayet:
Halbuki göklerde de yerde de Allah O'dur. İçinizi de dışınızı da bilir. Daha ne yapıp kazanacağınızı da bilir....
Ənam Suresi, 3. Ayet:
O, göklerde de, yerde de (ibâdete müstehık olan) Allahdır. Sizin içinizi de bilir O, dışınızı da. (Hayr ve şer) ne kazanacağınızı da bilir O. ...
Ənam Suresi, 3. Ayet:
Göklerde ve yerde Allah Odur. O sizin içinizi de bilir, dışınızı da bilir, kazandıklarınızı da bilir....
Əraf Suresi, 29. Ayet:
De ki: "Rabbim her şeyin hakkını vererek yaşamayı emretti. . . Her mescidde vechlerinizi ikame edin (tam teslim olmuşluğun sonucu olarak benliğinizin ortadan kalkışını yaşayın) ve Din anlayışınızı sadece O'na has kılarak O'na dua edin. . . Başlangıcınızdaki gibi (cennette Adem'in yaratılışı üzere) O'na döneceksiniz!"...
Yunus Suresi, 71. Ayet:
1.
vetlu
: ve oku
2.
aleyhim
: onlara
3.
nebe'e
: haberi
4.
nûhın
: Nuh
Yunus Suresi, 71. Ayet:
(Habîbim, yâ Muhammed!) Onlara Nûh’un haberini oku! Hani, kavmine şöyle demişti: 'Ey kavmim! Eğer benim (aranızda) ikametim ve Allah’ın âyetlerini hatırlatmam size (gözünüze) büyüyorsa, o hâlde (bilin ki ben) Allah’a tevekkül etmişim. Artık (siz Allah’a şirk koştuğunuz) ortaklarınızla berâber
işinizi
toplayın (da ne yapacağınıza karar verin); sonra bu işiniz üzerinize dert olmasın; sonra bana yapacağınızı yapın ve bana hiç mühlet vermeyin!'...
Yunus Suresi, 71. Ayet:
Ve onlara Nûh'un kıssasını oku. Vaktâ ki kavmine demişti: «Ey kavmim! Eğer sizin üzerinize benim (aranızda) duruşum ve Allah'ın âyetleriyle size öğüt verişim ağır geliyorsa imdi ben Allah Teâlâ'ya tevekkül ettim, artık
işinizi
ve ortaklarınızı toplayınız. Sonra sizin üzerinize işiniz gizli kalmasın. Sonra hakkımda hükmünüzü veriniz ve bana göz açtırmayınız.»...
Yunus Suresi, 71. Ayet:
Onlara Nuh hakkındaki haberi oku: O halkına: "Ey benim halkım, dedi, eğer benim aranızda bulunmam ve Allah’ın âyetlerini hatırlatmam size ağır geliyorsa, şunu bilin ki ben yalnız Allah’a dayanıp güvendim. Siz de şerik koştuklarınızla beraber toplanıp
işinizi
kararlaştırın ki tasasını çektiğiniz bir dert olup kalmasın. Sonra da bana hiç mühlet vermeden hakkımdaki hükmünüzü uygulayın....
Hud Suresi, 57. Ayet:
'Yüz çevirirseniz, benimle gönderilmiş olanı ben size tebliğ etmiş bulunuyorum. O zaman Rabbim sizin yerinize başka bir kavim getirir; siz ise Ona hiçbir zarar vermiş olmazsınız. Şüphesiz ki Rabbim herşeyi görüp gözetlemekte, her
işinizi
kaydetmektedir.'...
Hud Suresi, 64. Ayet:
'Ey kavmim, bu, benim hak peygamber olduğumu gösteren, sizin için bir mûcize olan Allah’ın dişi devesidir. Bırakın onu, Allah’ın arazisinde yesin, içsin. Kötü bir maksatla ona el sürmeyin. Ona zarar verirseniz eğer, ilâhî bir ceza, tez zamanda
işinizi
bitirir.'...
Kəhf Suresi, 16. Ayet:
1.
ve izi'tezeltumû-hum
(i'tezele)
: ve onlardan ayrıldığınız zaman
: (ayrıldı)
2.
ve mâ ya'budûne
: ve kul olduğunuz şeyler
3.
illâllâhe (illâ allâhe)
: Allah'tan başka
Kəhf Suresi, 16. Ayet:
(İçlerinden biri şöyle demişti:) «Mademki siz, onlardan ve Allah'tan başka taptıkları putlardan ayrıldınız, o halde mağaraya sığının ki, Rabbiniz rahmetinden size genişlik versin ve
işinizi
rast getirip kolaylaştırsın.»...
Həcc Suresi, 5. Ayet:
Ey insanlar! Eğer öldükten sonra dirilme işinde şüphede iseniz (ilk yaratılışınızı düşünün), muhakkak ki biz, sizi (Âdem’den, Âdem’i de) topraktan yarattık; sonra bir nutfeden (meniden), sonra pıhtılaşmış bir kandan, sonra yaratılışı tam ve yaratılışı noksan bir et parçasından ki, size kudret ve hikmetimizi beyan edelim. Hem sizi dilediğimiz belirli bir vakte kadar rahimlerde durduruyoruz da, sizi bir bebek olarak çıkarıyoruz. Sonra sizi, kemal ve kuvvet çağınıza erişmeniz için bırakırız. Bununl...
Şüəra Suresi, 156. Ayet:
'Ona kötü niyetle el sürmeyin. Yoksa büyük bir günün azâbı sizin
işinizi
bitirir.'...
Şüəra Suresi, 168. Ayet:
Dedi ki, 'Ben, bu davranışınızı iğrenç buluyorum.'...
Fatir Suresi, 14. Ayet:
Onları çağırsanız çağırışınızı duymazlar, imkân olsa da duysalar cevap veremezler size ve kıyâmet gününde de şirk koşmanızı inkâr ederler ve hiçbir şey, her şeyden haberdâr olan gibi haber veremez sana....
Mömin Suresi, 26. Ayet:
Firavun dedi ki: "Bırakın beni, Musa'yı öldüreyim. . . O da Rabbini (yardıma) çağırsın. . . Muhakkak ki ben, (Musa'nın) din anlayışınızı değiştirmesinden yahut bu beldede fesat çıkarmasından korkuyorum. "...
Mömin Suresi, 61. Ayet:
Allah O'dur ki, geceyi içinde istirahat etmeniz için (serin ve karanlık) gündüzü de
işinizi
görmeniz için aydınlık yaptı. Şüphesiz Allah, insanlara lütufkârdır fakat insanların çoğu şükretmezler....
Mömin Suresi, 61. Ayet:
Allâh O'dur ki size geceyi, içinde istirahat etmeniz için (serin ve karanlık); gündüzü de (
işinizi
) görmeniz için aydınlık yaptı. Şüphesiz Allâh, insanlara lutufkârdır; fakat insanların çoğu şükretmezler....
Fəth Suresi, 11. Ayet:
(Hudeybiye seferine katılmayıp) kaçak durumda geri kalan bedevîler sana gelip: "Bizi mallarımız ve ailelerimiz oyaladı da ondan katılamadık. Ne olur bizim için Allah’tan af dile!" derler. Onlar aslında, dilleriyle, kalplerinde olmayan şeyler söylerler. De ki: Şimdi hakkınızda Allah bir zarar veya fayda vermek isterse, kim O’na karşı koyup engelleyebilir? Hayır! İş sizin iddia ettiğiniz gibi değil. Allah her şeyden haberdar olduğu gibi sizin gazaya katılamayışınızın gerçek sebebinden de haberdard...
Hucurat Suresi, 14. Ayet:
Bedeviler, "Biz imana erdik" derler. De ki (onlara, ey Muhammed!): "Siz (daha) imana ermediniz. 'Biz (zahiren) teslim olduk' demeniz daha doğrudur; çünkü (gerçek) inanç henüz kalplerinize girmiş değil". Ama Allah'a ve Elçisi'ne (gerçekten) kulak verirseniz O, hiçbir
işinizi
n boşa gitmesine izin vermez çünkü şüphesiz Allah çok bağışlayıcıdır, bir rahmet kaynağıdır....
Hucurat Suresi, 16. Ayet:
De ki: "Din anlayışınızı Allâh'a mı öğretiyorsunuz! Allâh, semâlarda ne var ve arzda ne var bilir. . . Allâh, Bi-küllî şey'in Aliym'dir. "...
Zariyat Suresi, 31. Ayet:
İbrâhim: "Peki sizin gel
işinizi
n asıl sebebini öğrenebilir miyim ey değerli elçiler?" dedi....
Vaqiə Suresi, 62. Ayet:
Her halde (bu dünya hayatında topraktan sonra nutfeden) ilk yaratılışınızı bildiniz. O halde (kıyamette sizi ikinci defa diriltmeğe kadir olduğumuzu) düşünseniz ya!......
Vaqiə Suresi, 62. Ayet:
And olsun ki, siz, ilk yaratılıp ortaya çıkarılışınızı biliyorsunuzdur. Artık düşünüp ibret almaz mısınız ?...
Vaqiə Suresi, 62. Ayet:
Andolsun ki; ilk yaratılışınızı bildiniz. İyice düşünmeli değil misiniz?...
Vaqiə Suresi, 62. Ayet:
Ve (mademki) baştaki yaratılışınızı(n mucizevi bir olay olduğunu) biliyorsunuz; öyleyse, neden (Bizim hakkımızda) düşünüp dersler çıkarmazsınız?...
Vaqiə Suresi, 62. Ayet:
Her halde ilk yaratılışınızı bilirsiniz, (fakat tekrar yaratılacağınızı) düşünmeli değil misiniz?...
Vaqiə Suresi, 62. Ayet:
-İlk yaratılışınızı biliyorsunuz, düşünmeniz gerekmez mi?...
Vaqiə Suresi, 62. Ayet:
İlk yaratılışınızı biliyorsunuz; öyleyse niçin hâlâ düşünmezsiniz?...
Mücadilə Suresi, 13. Ayet:
Ne o, gizli, özel, bir şey konuşmanızdan önce, imanda sadâkatinizin ve kemâlinizin ifadesi olan sadakalar vermekten, harçları ödemekten sızlanır hale mi geldiniz? İmkânlarınızın olmaması, sıkıntıya düşmeniz endişesiyle, bunu yapamaz durumda iken, Allah’ın size ruhsat tanıdığı, günah ve isyandan vazgeçip, kendisine itaate yönel
işinizi
kabul ettiği zaman, namazı adabına riâyet ederek, aksatmadan kılmaya devam edin, vicdanlarınızı, servetinizi, sosyal bünyenizi arındıran, berekete vesile olan zekât...
Əhzab Suresi, 71. Ayet:
Ki
işinizi
yoluna koysun ve günahlarınıza mağrifet buyursun, her kim de Allaha ve Resulüne itaat ederse o hakikaten büyük murada ermiştir...
Zariyat Suresi, 13. Ayet:
(13,14) O gün, ateşte/cehennemde akılları başlarına getirilir: “Tadın kendi ateşte eriy
işinizi
! İşte bu, sizin kendisini acele istediğiniz şeydir!” ...
Zariyat Suresi, 14. Ayet:
(13,14) O gün, ateşte/cehennemde akılları başlarına getirilir: “Tadın kendi ateşte eriy
işinizi
! İşte bu, sizin kendisini acele istediğiniz şeydir!” ...
Tövbə Suresi, 94. Ayet:
Kendilerine döndüğünüz zaman size özür beyan edecekler. De ki: “Özür beyan etmeyin. Size kesinlikle inanmayız. Allah bize, sizin haberlerinizden önemli haberler verdi.” Bundan sonra da Allah ve Elçisi
işinizi
görecektir. Daha sonra da görünmeyeni ve görüneni bilen Allah'a döndürüleceksiniz. Sonra da O, size yapmış olduklarınızı haber verecektir. ...
Yunus Suresi, 71. Ayet:
Onlara Nuhun əhvalatını oxu. Bir zaman o, öz qövmünə demişdi: “Ey qövmüm! Əgər (aranızda) qalmağım və Allahın ayələrini xatırlatmağım sizə ağır gəlirsə, mən Allaha təvəkkül edirəm. (Allaha) qoşduğunuz şəriklərlə birləşib sözü bir yerə qoyun, sonra da
işinizi
aşkarda görün. Bundan sonra mənə qarşı bacardığınızı edin və mənə möhlət verməyin....
Fatir Suresi, 14. Ayet:
Əgər siz onları çağırasız, eşitməzlər sizin çağırışınızı. Və əgər eşitsələr, cavab verməzlər sizə. Qiyamət günündə sizin şərik qoşduğunuza kafir olarlar. Heç kəs Xəbirin misli kimi sənə xəbər verə bilməz!...
Möminun Suresi, 114. Ayet:
(Allah və ya mələk) deyər: «(Bəli,) lap az bir zaman qaldınız. Kaş (məsələnin həqiqətini və
işinizi
n sonunu orada) biləydiniz!»...
Vaqiə Suresi, 57. Ayet:
Sizi Biz yaratmışıq. Bəs nə üçün (dünyada tovhid və risaləti, eləcə də axirətdə yaradılışınızın yeniləşəcəyini) təsdiqləmirsiniz?!...
Fatir Suresi, 14. Ayet:
Əgər onları çağırsanız, çağırışınızı eşitməzlər. Eşitsələr belə çağırışınıza cavab verə bilməzlər. Qiyamət günü də sizin (onları) şərik qoşduğunuzu inkar edərlər. Bunları sənə heç kim haqqı ilə xəbərdar olan (Allah) kimi xəbər verə bilməz....
Bəqərə Suresi, 185. Ayet:
(Ramazan ayında) insanlara düz yol göstəricisi, bu yolun haqqı batildən ayırmağın aydın dəlilləri olan Quranın nazil edildiyi aydır. Sizlərdən kim bu aya gəlib çatarsa, oruc tutmalıdır. Xəstə və ya səfərdə olanlar isə (orucu) eyni sayda başqa günlərdə tutmalıdırlar. Allah sizin
işinizi
yüngülləşdirmək istəyir, sizi çətinə salmaq istəmir ki, bu müddəti tamamlayasınız. Sizə düz yol göstərdiyinə görə Allahı uca tutun, bəlkə Ona şükr edəsiniz....
Kəhf Suresi, 16. Ayet:
Madam ki, siz, onlardan və Allahdan başqa sitayiş etdikləri şeyləri tərk etdiniz, o halda o böyük mağaraya sığının ki, Rəbbiniz sizə Öz mərhəmətindən bəxş etsin və
işinizi
sizə rast gətirib [sizin üçün] faydalı olanı hazırlasın....
Fatir Suresi, 14. Ayet:
Onları çağırsanız, onlar sizin çağırışınızı eşitməzlər; eşitsələr də cavab verə bilməzlər, Qiyamət günü də şərik qoşduğunuzu qəbul etməzlər. Hər şeydən xəbərdar olan Allah kimi, heç kəs sənə kimsə xəbər verə bilməz....