Bəqərə Suresi, 31. Ayet: Allah Âdem’e, yaratılışa ve değerlerine uygun, varlıklara verdiği isimleri, isimlendirilen varlıkları, varlıklar hakkındaki bilgileri, varlıklarla bilgilerin irtibatını; harfleri, kelimeleri, lafızları, mânaları, cümleleri, lehçeleri; davranışları, ferdin ve toplumun ihtiyaçlarını, uyum kurallarını, gerek duyacağı bütün bilgileri öğretti. Sonra da onları meleklerin önüne koydu.
'Yeryüzünde Âdem’e ihtiyaç olmadığı iddiasında haklı iseniz, bana bunların isimlerini, varlıklar hakkındaki bilgileri, ...
Bəqərə Suresi, 94. Ayet: 'Şâyet iddia ettiğiniz gibi, âhiret yurdu, ebedî yurt Cennet, Allah katında, diğer insanlardan farklı ve imtiyazlı olarak, yalnızca size aitse, iddianıza da sahip çıkıyorsanız, haydi, hemen ölümü temenni edin, ölmeyi canınıza minnet bilin' de bakalım....
Bəqərə Suresi, 177. Ayet: (Namazda) yüzlerinizi doğu ve batı yönüne döndürmeniz; birr (taat bu) değildir. Fakat birr, Allaha, âhiret gününe, meleklere, Kitaba ve peygamberlere îman eden, malı (nı Allah) sevgisiyle (yahud: mala olan sevgisine rağmen) akrabaye, yetimlere, yoksullara, yol oğluna (Yolda kalmış müsâfırlere), dilenenlere ve köle ve esirler (i kurtârmıy) a veren, namazı (nı) dosdoğru kılan, zekâtı (nı) veren (kimselerin), ahidleşdikleri zaman sözlerini yerine getirenler (in), sıkıntıda ve hastalıkda ve muhaareb...
Nisa Suresi, 171. Ayet: Ey geçmiş kitapları sahiplenenler, içinizdeki yahudiler gibi Meryem’e zina isnad ederek Îsâ’nın peygamberliğini tanımayarak; hristiyanlar gibi Îsâ’nın ilâhlığını iddia ederek, haddi aşıp sorumluluk ve cezanızı artırmayın. Allah hakkında da baba olma, oğul edinme, bedenlere girme, değişme ve birleşme iddialarında da bulunmayın. Yalnızca hakkı ve doğruları söyleyin. Mesih, Meryem oğlu Îsâ, Allah’ın Rasulüdür, o Allah’ın Meryem’e ilettiği 'ol' emrinin eseridir, mûcizesidir, ilâhî lütufla yaratılmış...
Maidə Suresi, 77. Ayet: 'Ey geçmiş kitapları sahiplenenler, hak ve doğru bilgileri bir kenara itip içinizdeki yahudiler gibi, Meryem’e zina isnad ederek, Îsâ’nın peygamberliğini tanımayarak; hristiyanlar gibi Îsâ’nın ilâhlığı, Allah hakkında, baba olma, oğul edinme, bedenlere girme, değişme, birleşme iddialarında bulunup haddi aşarak sorumluluk ve cezanızı artırmayın. Daha önce hak yoldan uzaklaşarak, başlarına buyruk hareket edip, dalâleti, bozuk düzeni, helâki tercih edenlerin; birçoklarını da başlarına buyruk hale g...
Ənam Suresi, 91. Ayet: Allah, hiçbir kimseye hiçbir şey indirmedi dedikleri zaman Allah'ı lâyıkıyla tanımadılar, ululamadılar. De ki: Mûsâ'nın, insanlara bir ışık ve onları doğru yola sevk eden bir vâsıta olarak getirdiği kitabı kim indirdi? Hani, siz onu kâğıtlara yazdınız da yayıp açıklarsınız, hükümlerinden çoğunu da gizlersiniz, hani siz de, atalarınız da, bilmediğiniz şeyleri onun sayesinde bildiniz, öğrendiniz. De ki: Allah indirdi, sonra da bırak onları, düştükleri boş iddialarla oyalanıp dursunlar....
Ənam Suresi, 94. Ayet: Andolsun ki, sizi ilk defa yarattığımız gibi teker teker bize geleceksiniz. Dünyada size verdiğimiz şeyleri arkanızda bırakacaksınız. Kulluğunuzda ve ibadetinizde hakkı olan Allah’ın, ilâhlığında, otoritesinde, mülkünde, tasarruflarında, ortakları olduğunu iddia ettiğiniz aracılarınızı, şefaatçılarınızı da yanınızda göremeyeceğiz. Andolsun, tanrı sandığınız şeylerle aranız açılmış, aranızdaki bağlar kopmuş, onlar sizden uzaklaşıp kaybolmuştur....
Ənam Suresi, 123. Ayet: Senin İslama davetine karşı savaş açan fasıkları, müşrikleri Mekkede güç-kuvvet, servet ve iktidar sahipleri haline getirdiğimiz gibi, İslama planlı cephe alarak müslümanlığı, müslüman nesilleri yozlaştıran, yok eden suçluları her ülkede büyük servet, güç ve iktidar sahipleri haline getirdik. Onlar bulundukları ülkelerde halkı hak yoldan uzaklaştırıyor, aldatıyor, asılsız iddialarını, soygun düzenlerini yürütmeyi sürdürüyorlar. Gerçekte onlar kendilerini ve birbirlerini aldatmaya devam ediyorlar...
Ənam Suresi, 124. Ayet: Onlara bir âyet geldiğinde:
'Allah’ın Rasullerine verilen görevlerin benzeri bize de verilmedikçe, kesinlikle inanmayız' dediler. Allah peygamberlik görevini liyakata göre vereceğini herkesten iyi bilir. İslâm’a planlı cephe alarak müslümanlığı, müslüman nesilleri yozlaştırma, yok etme suçu işleyen güç ve iktidar sahibi âsiler, suçlular, yapmakta oldukları sinsi hilelere, planlara, soygunlarına, asılsız iddialarına karşılık, Allah huzurunda, zillete maruz kalacaklar ve şiddetli bir azâba uğrayac...
Yunus Suresi, 21. Ayet: Kendilerine dokunan bir sıkıntı, bir yokluk, bir kıtlıktan, mallarına ve canlarına gelen bir zarardan sonra, insanlara bir rahmet, bir bolluk, bir refah tattırsak, âyetlerimizle ilgili derhal asılsız iddialar ortaya atmaya başlarlar, âyetlerimizin, ilkelerimizin benimsenmemesi için hileler, çareler ararlar. Onlara:
'Allah, herkesten daha süratli tökezletme, cezalandırma planları yapar. Dindarların önünü kesme, dini baltalama planlarınızı elçilerimiz, meleklerimiz yazmaya devam ediyor.' de....
Ənkəbut Suresi, 29. Ayet: 'Siz, helâl yoldan karşı cinsle meşrû ilişkiyi bırakıp, ille de, erkeklere yaklaşacak, soygun yapmak, erkeklere tecavüz etmek, adam öldürmek için yol kesecek, toplantılarınızda aklın ve şeriatın suç saydığı, haram kıldığı, kamu vicdanının tasvip etmediği sapık ilişkilerde bulunacak ve hayasızlık mı yapacaksınız?' dedi. Kavminin Lût’a cevabı:
'İddialarında, tehdit ettiğin konuda doğru isen, Allah’ın azâbını getir bize' demelerinden ibaretti....