Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Nəcm Suresi, 17. Ayet:
Göz nə yayındı, nə də başqa bir yerə baxdı....
Ali-İmran Suresi, 106. Ayet:
Bəzi üzlərin ağ, bəzi üzlərin isə qara olacağı gündə (qiyamət günündə), üzü qara olanlara: “İman gətirəndən sonra kafirmi oldunuz? İndi, kafir olduğunuza görə dadın əzabı!” – deyiləcəkdir....
İsra Suresi, 78. Ayet:
Günortadan (gün batmağa meyl edəndən) gecənin qaranlığınadək namaz (günorta, ikindi, axşam və gecə namazları) qıl. Sübh namazını da qıl. Çünki sübh namazı (gecə və gündüz mələkləri, həmçinin bir çox insan tərəfindən) müşahidə olunur....
Mömin Suresi, 11. Ayet:
Onlar deyəcəklər: “Ey Rəbbimiz! Sən bizi iki dəfə öldürüb, iki dəfə diriltdin (əvvəlcə atalarımızın belində ölü vəziyyətində olduğumuz ikən bizi dünyaya gətirdin. Bir müddət dünyada yaşatdıqdan sonra öldürdün və indi, qiyamət günü yenidən diriltdin). Biz öz günahlarımızı etiraf etdik. İndi (buradan) çıxmağa bir yol varmıdır?”...
Nəcm Suresi, 17. Ayet:
Göz nə (sağa-sola) yayındı, nə də uzağa getdi (hər şeyi olduğu kimi gördü)....
Əhzab Suresi, 42. Ayet:
Onu səhər-axşam təqdis edib şəninə təriflər deyin! (Sübh, günorta, ikindi, axşam və gecə namazlarını qılın!)...
Müddəssir Suresi, 8. Ayet:
Elə ki, sur çalındı,...
Bəqərə Suresi, 34. Ayet:
1.
ve iz
: ve o zaman, olduğu zaman
2.
kulnâ
: biz dedik
3.
li el melâiketi
: meleklere
4.
uscudû
: secde edin
Bəqərə Suresi, 34. Ayet:
Meleklere: 'Adem'e secde edin' dediğimiz zaman da hepsi secde ettiler. Ancak İblis secde etmedi. O bundan kaçındı, büyüklendi ve kâfirlerden oldu. [5]...
Bəqərə Suresi, 34. Ayet:
Meleklere, «Ademe'e secde edin» demistik, Iblis mustesna hepsi secde ettiler, o ise kacindi, buyukluk tasladi ve inkar edenlerden oldu....
Bəqərə Suresi, 34. Ayet:
Meleklere, 'Adem'e secde edin' demiştik, İblis müstesna hepsi secde ettiler, o ise kaçındı, büyüklük tasladı ve inkar edenlerden oldu....
Bəqərə Suresi, 34. Ayet:
Hani biz meleklere «Adem'e secde ediniz» dedik de hemen secde ettiler. Yalnız iblis kaçındı, kendini büyük gördü ve kâfirlerden oldu....
Bəqərə Suresi, 116. Ayet:
Hem onlar (Yahudi ve Hıristiyanlar), Allah çocuk edindi, dediler. Allah (bu gibi beşerî sıfatlardan) münezzehtir. Bilâkis göklerde ve yerde ne varsa hepsi O'na aittir, hepsi de O'na boyun eğip buyruğuna hazır vaziyettedir....
Bəqərə Suresi, 116. Ayet:
'ALLAH çocuk edindi,' dediler. Haşa, O yücedir. Göklerde ve yerde olanların hepsi O'nundur, hepsi O'na boyun eğmiştir...
Bəqərə Suresi, 116. Ayet:
-Allah çocuk edindi, diyorlar. Hâşâ! O bundan münezzehtir. Bilakis, göklerde ve yerde olanların hepsi O’nundur. Hepsi O’na boyun eğmiştir....
Bəqərə Suresi, 116. Ayet:
"Allâh, çocuk edindi," dediler. Hâşâ, O, yücedir. Göklerde ve yerde olanların hepsi O'nundur, hepsi O'na boyun eğmiştir....
Bəqərə Suresi, 183. Ayet:
Siz ey imana ermiş olanlar! Oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi size de farz kılındı, ki Allah'a karşı sorumluluğunuzun bilincine varasınız....
Bəqərə Suresi, 187. Ayet:
Oruc tuttugunuz gunlerin gecesi kadinlariniza yaklasmaniz size helal kilindi, onlar sizin ortunuz, siz de onlarin ortulerisiniz. Allah, nefsinize guvenemiyeceginizi biliyordu, bu sebeple tevbenizi kabul edip sizi affetti; artik onlara yaklasabilirsiniz. Allah'in sizin icin takdir ettigini dileyin. Tan yerinde, beyaz iplik siyah iplikten sizce ayirdedilinceye kadar, yiyin icin, sonra orucu geceye kadar tamamlayin. Mescidlerde itikafa cekildiginizde kadinlariniza yaklasmayin. Allah insanlara yasak...
Bəqərə Suresi, 187. Ayet:
Oruç tuttuğunuz günlerin gecesi kadınlarınıza yaklaşmanız size helal kılındı, onlar sizin örtünüz, siz de onların örtülerisiniz. Allah, nefsinize güvenemiyeceğinizi biliyordu, bu sebeple tevbenizi kabul edip sizi affetti; artık onlara yaklaşabilirsiniz. Allah'ın sizin için takdir ettiğini dileyin. Tan yerinde, beyaz iplik siyah iplikten sizce ayırdedilinceye kadar, yiyin için, sonra orucu geceye kadar tamamlayın. Mescidlerde itikafa çekildiğinizde kadınlarınıza yaklaşmayın. Allah insanlara yasak...
Bəqərə Suresi, 216. Ayet:
Hoşunuza gitmediği, sıkıntılı ve zor olduğu halde savaş, size farz kılındı, yazılı kanun haline getirildi. Bazı şeyler hakkınızda hayırlı olduğu halde hoşunuza gitmeyebilir. Bazı şeyler de hakkınızda hayırlı olmadığı, şer olduğu halde hoşunuza gidebilir. Bunları Allah bilir, siz bilmezsiniz....
Bəqərə Suresi, 216. Ayet:
Savaş size farz kılındı, gerçi o size hoş gelmez. Olabilir ki siz, bir şeyden hoşlanmazsınız; oysa ki o sizin için bir hayırdır. Yine olabilir ki, siz bir şeyi seversiniz, oysaki o sizin için bir kötülüktür. Allah bilir, siz bilmezsiniz....
Bəqərə Suresi, 246. Ayet:
(Ey Rasûlüm). Mûsâ’dan sonra İsrâiloğullarından ileri gelen bir topluluğun müşaveresine vâkıf olmadın mı? Hani onlar, peygamberlerine şöyle demişlerdi: “- Bize bir padişah gönder de onun yardımı ile Allah yolunda düşmanlarımıza karşı savaşalım.” O da: “- Ya üzerinize bir savaş farz kılınır da muharebe etmezseniz?” demişti. Onlar “- Niçin Allah yolunda savaşmıyalım? Yurdlarımızdan çıkarıldık, çocuklarımızdan uzak bırakıldık.” dedilerdi. Ne zaman ki üzerlerine savaş farz kılındı, içlerinden pek az...
Bəqərə Suresi, 246. Ayet:
Görmedin mi Mûsa'dan sonra Benî İsrail'den olan bir cemaatı ki onlar kendi peygamberlerine: «Bize bir hükümdar gönder de Allah yolunda muharebe edelim» dediler. Peygamberleri de dedi ki: «Üzerinizde muharebe farz kılınsa muharebe etmeyecek olmayasınız?» Dediler ki: «Biz ne için Allah yolunda muharebe etmeyelim; biz yurtlarımızdan, evlâdımızdan çıkarıldık (uzaklaştırıldık).» Fakat vaktâ ki, onların üzerlerine muharebe farz kılındı, onlar içlerinden birazı müstesna, geri dönüverdiler, Allah Teâlâ ...
Ali-İmran Suresi, 7. Ayet:
1.
huve ellezî
: O ki
2.
enzele
: indirdi
3.
aleyke
: sana
4.
el kitâbe
: kitap
Ali-İmran Suresi, 167. Ayet:
Münafık olanları da açığa vurması içindi, Berikilere: «Gelin. Allah yolunda muhaarebe edin, yahud (hiç olmazsa düşmanın kendinize ve ailelerinize saldırmasını) önleyin» denildi, de: «Biz muharebe etmeyi bilseydik elbette arkanızdan gelirdik» dediler. Onlar o gün îmandan ziyâde küfre yakındılar. Ağızlarıyle kalblerinde olmayanı söylüyorlardı. Onlar ne gizlerlerse Allah çok iyi bilicidir. ...
Nisa Suresi, 22. Ayet:
Bir de babalarınızın nikâhı geçmiş kadınları nikâhlamayın, geçen geçti, şüphe yok ki o pek çirkindi, iğrenç idi, o ne fena âdetti...
Nisa Suresi, 22. Ayet:
Cahiliye devrinde geçenler müstesna, babalarınızın nikahladığı kadınlarla evlenmeyiniz. Şüphe yok ki o, pek çirkindi, iğrenç idi, o ne fena bir âdetti....
Nisa Suresi, 24. Ayet:
Bir de harb esiri olarak ellerinizde milk bulunanlar müstesna olmak üzere evli kadınlar, işte bütün bunlar size Allah yazısı olarak haram; Bunların maadası ise sifahdan kaçınarak namuslu yaşamak üzere mallarınızla isteyesiniz diye size halâl kılındı, o halde hangilerinden nikâh ile müstefid oldunuzsa mehirlerini kendilerine verin ki farzdır, o mehri kesişdikten sonra aranızda rızalaştığınızda da size bir cünha yoktur, her halde allah alîm, hakîm bulunuyor...
Maidə Suresi, 1. Ayet:
Ey o bütün iyman edenler! akıdlerinizi iyfa ediniz, ihrama girdiğinizde avı halâl saymamanız şartiyle size en'am behaiminin âtide okunacak olanlardan maadası halâl kılındı, şüphe yok ki Allah ne isterse hukmeder...
Maidə Suresi, 1. Ayet:
İhramlı iken avlanmayı helal saymamanız şartı ile ilerde sayılacak olanlar dışında kalan bütün hayvanlar size helal kılındı, Allah dilediği hükmü verir....
Maidə Suresi, 1. Ayet:
Ey iman edenler! Akitleri titizlikle yerine getirin. Size dört ayaklı tüm otlayan hayvanlar helâl kılındı, ancak size okunanlar ve ihramlıyken avlanmayı helâl kılmamanız başka. Şüphesiz Allah dilediği hükmü koyar....
Maidə Suresi, 4. Ayet:
Sana soruyorlar: Kendileri için halâl kılınan ne? De ki sizin için bütün pâk ni'metler halâl kılındı, alıştırarak ve Allahın size öğrettiğinden öğreterek yetiştirdiğiniz avcı hayvanların da size tutuverdiklerinden yeyin ve üzerine «besmele» çekin ve Allahdan korkun, çünkü Allahın muhasebesi çok sür'atlidir...
Maidə Suresi, 5. Ayet:
Bugün pâk ni'metler sizin için halâl kılındı, hem mü'mîn kadınların hurr olanlariyle sizden evvel kitâb verilen ümmetlerin hur kadınları da iffetlerinizi muhafaza ederek, zina etmeksizin, gizli dost tutmaksızın kendilerine mehirlerini verib nikâhladığınız takdirde size halâldır, ve her kim şeriatin ahkâmını tanımazsa her halde bütün işlediği hederdir ve âhırette o, husranda kalanlardandır...
Maidə Suresi, 26. Ayet:
Buyurdu ki artık orası onlara kırk yıl haram kılındı, oldukları yerde sersem sersem dönüb duracaklar, artık acıma o fasık kavme...
Maidə Suresi, 75. Ayet:
Meryemoğlu Mesîh, bir peygamberden başka bir şey değildi; ondan önce de nice peygamberler gelip geçtiler; annesi de gerçek bir kadındı, ikisi de yemek yerlerdi. Bak bir, onlara delillerimizi nasıl açıklamadayız, sonra da bak, nasıl yüz çeviriyor onlar....
Maidə Suresi, 96. Ayet:
Deniz avı ve yemesi size halâl kılındı ki size ve seyyar olanlarınıza medar olsun, kara avı ise ihramda bulunduğunuz müddetçe üzerinize haram kılındı, hep huzuruna haşrolunacağınız Allahdan korkun...
Ənam Suresi, 45. Ayet:
Böylece baskıyı, zulmü, işkenceyi, isyanı, inkârı, haksızlığı, Allah yolunu ve Allah yolundaki faaliyetleri engellemeyi alışkanlık haline getiren zâlim bir kavmin kökü kazındı, Yaratan, yaşama kabiliyeti gücü ve varlıklara işleyiş düzeni veren, koruyan, kontrol eden âlemlerin, bütün varlıkların Rabbi Allah’a hamdolsun....
Əraf Suresi, 71. Ayet:
İşte, dedi, üzerinize rabbınızdan bir azab fırtınası bir gadab indi, siz bana sizin ve atalarınızın taktığı kuru isimler hakkında mücadele mi ediyorsunuz? Allah onlara hiç bir zaman öyle bir hakkı saltanat indirmedi artık gözetin ben de sizinle beraber gözetenlerdenim...
Yunus Suresi, 68. Ayet:
Allah çocuk edindi, dediler. Allah çocuk edinmekten pâk ve yücedir. O mutlak ganiydir (hiçbir şeye muhtaç değildir). Göklerdeki de, yerdeki de O'nundur. Bu iddianıza karşılık yanınızda hiçbir ilmî delil yoktur. Allah'a karşı bilmediğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz?...
Yunus Suresi, 68. Ayet:
Allah, çocuk edindi, dediler. Haşa, Allah bundan münezzehtir. O, müstağnidir. Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O'nundur. Bu hususta hiç bir deliliniz yok. Allah hakkında bilmediğiniz şeyi mi söylüyorsunuz?...
Yunus Suresi, 68. Ayet:
"Allâh, çocuk edindi," dediler. Hâşâ, Allâh bundan uzaktır, O zengindir (hiçbir şeye muhtaç değildir). Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O'nundur. Bu hususta hiçbir deliliniz yok. Allâh hakkında bilmediğiniz şeyi mi söylüyorsunuz?...
Nəhl Suresi, 124. Ayet:
Sebt tutmak ancak onda ıhtilâf edenlere farz kılındı, her halde rabbın onların o ıhtilâf edegeldikleri şeyler hakkında Kıyamet günü beynlerinde hukmünü elbette verecek...
İsra Suresi, 40. Ayet:
Şimdi Rabbiniz sizi, oğullarla seçkin bir duruma getirdi de kendisi meleklerden dişiler edindi, Öyle mi? Gerçekten siz çok büyük bir söz söylüyorsunuz!...
İsra Suresi, 40. Ayet:
Demek Rabbiniz sizi erkek çocuklarla seçkin kıldı da kendisine melekleri kız evlât edindi, öyle mi? Gerçekten siz pek büyük bir söz söylüyorsunuz....
İsra Suresi, 78. Ayet:
Güneşin öğlede zevali dolayısiyle gece karanlığına kadar (öğle, ikindi, akşam ve yatsı vakitlerinde) gereği üzere namazı kıl, bir de sabah namazı kıl. Çünkü, sabah namazında gece ve gündüz melekleri hazır bulunur....
İsra Suresi, 89. Ayet:
1.
ve lekad
: ve andolsun
2.
sarrafnâ
: anlattık, açıkladık
3.
li en nâsi
: insanlar için, insanlara
4.
fî
: içind...
Kəhf Suresi, 4. Ayet:
Ve 'ALLAH çocuk edindi,' diyenleri de uyarsın....
Kəhf Suresi, 4. Ayet:
Ve: Allah çocuk edindi, diyenleri uyarman için....
Kəhf Suresi, 5. Ayet:
Ne onların (Allah evlât edindi, diyenlerin), ne de atalarının bu konuda hiçbir bilgisi yoktur. Ağızlarından çıkan bu söz ne büyük oldu! Yalandan başka bir şey söylemiyorlar....
Kəhf Suresi, 5. Ayet:
Ne onların (Allah evlât edindi, diyenlerin), ne de atalarının bu konuda hiçbir bilgisi yoktur. Ağızlarından çıkan bu söz ne büyük oldu! Yalandan başka bir şey söylemiyorlar....
Kəhf Suresi, 79. Ayet:
Gemi, denizde çalışan yoksul kimselerindi, onu kusurlu bir hale getirmek istedim, çünkü ilerde bir padişah var, bütün gemileri zaptetmede....
Kəhf Suresi, 79. Ayet:
"Gemi, denizde çalışan yoksullarındı, onu kusurlu yapmak istedim, (çünkü) ilerilerinde, her gemiyi zorbalıkla ele geçiren bir kral vardı."...
Kəhf Suresi, 79. Ayet:
"Gemi, denizde çalışan yoksullarındı, onu kusurlu yapmak istedim, (çünkü) ilerilerinde, her gemiyi zorbalıkla ele geçiren bir kral vardı."...
Kəhf Suresi, 79. Ayet:
Gemi, denizde çalışan yoksullarındı, onu kusurlu yapmak istedim, (çünkü) ilerilerinde, her gemiyi zorbalıkla ele geçiren bir kral vardı.»...
Kəhf Suresi, 82. Ayet:
Gelelim duvara; o, şehirde iki yetim oğlanındı, altında onlar için saklanmış bir define vardı ve babaları iyi bir zat idi. Onun için Rabbin onların erginlik çağına ermelerini, definelerini çıkarmalarını diledi. Bütün bunlar, Rabbinden bir rahmet olmak üzeredir ve ben hiçbirini kendi görüşümle yapmadım. İşte senin sabredemediğin şeylerin açıklaması!» dedi....
Məryəm Suresi, 17. Ayet:
1.
fettehazet (fe ittehazet)
: sonra da edindi, yaptı
2.
min dûni-him
: onlardan başka, onlardan ayıran
3.
hicâben
: bir perde
4.
...
Məryəm Suresi, 87. Ayet:
1.
lâ yemlikûne
: malik olmayacaklar, güçleri yetmeyecek
2.
eş şefâate
: şefaat
3.
illâ men
: ancak kim, kişi, kimse
4.
ittehaz...
Məryəm Suresi, 88. Ayet:
Rahman çocuk edindi, dediler....
Məryəm Suresi, 88. Ayet:
Hatta 'Rahman çocuk edindi,' dediler...
Məryəm Suresi, 88. Ayet:
Bir kısım kimseler: Rahman çocuk edindi, dediler....
Məryəm Suresi, 88. Ayet:
-Rahman, bir çocuk edindi, dediler....
Ənbiya Suresi, 26. Ayet:
Rahmân (olan Allah, melekleri) evlât edindi, dediler. Hâşâ! O, bundan münezzehtir. Bilakis (melekler), lütuf ve ihsana mazhar olmuş kullardır....
Ənbiya Suresi, 26. Ayet:
Rahman (olan Allah) çocuk edindi, dediler. O, (çocuk edinmekten) çok yücedir, münezzehtir. Hayır onlar, (o melekler) ikrama ermiş şerefli kullardır....
Ənbiya Suresi, 26. Ayet:
Rahmân (olan Allah, melekleri) evlât edindi, dediler. Hâşâ! O, bundan münezzehtir. Bilakis (melekler), lütuf ve ihsana mazhar olmuş kullardır....
Ənbiya Suresi, 26. Ayet:
'Rahman bir çocuk edindi,' dediler. O yücedir. Oysa onlar onurlu kullardır....
Ənbiya Suresi, 26. Ayet:
-Rahman, çocuk edindi, dediler. Haşa o bundan uzaktır. Aksine onlar değerli kullardır....
Həcc Suresi, 30. Ayet:
Emir budur, her kim de Allahın hurmetlerine ta'zîm ederse bu kendisi için rabbı ındinde mutlak hayırdır, size ise karşınızda tilâvet olunub duranlar müstesna olmak üzere bütün en'am halâl kılındı, o halde o evsandan, o pislikten kaçının ve tezvir sözden kaçının...
Möminun Suresi, 90. Ayet:
Doğrusu biz, onlara, hakkı (tevhîdi) getirdik. Şüphesiz onlar, (Allah çocuk edindi, melekler kızlarıdır sözlerinde) yalancıdırlar....
Qəsəs Suresi, 78. Ayet:
Kâle innemâ ûtîtuhu alâ ilmin
indî,
e ve lem ya’lem ennellâhe kad ehleke min kablihî minel kurûni men huve eşeddu minhu kuvveten ve ekseru cem’â(cem’an), ve lâ yus’elu an zunûbihimul mucrimûn(mucrimûne)....
Zümər Suresi, 45. Ayet:
1.
ve izâ zukire
: ve zikredildiği zaman
2.
allâhu
: Allah
3.
vahde-hu
: onun tekliği
4.
işmeezzet
: tiksindi, nef...
Mömin Suresi, 5. Ayet:
Onlardan önce de Nûh kavmi, yalanladı, onlardan sonraysa bölük bölük halk ve her ümmet, peygamberini yalanlamayı kendine iş edindi, buna kasdetti, onu öldürmek istedi ve gerçeği boşa çıkarmak için boş şeylere dayanarak çekiştiler, derken onları helâk ediverdim; azap nasıl olurmuş, görsünler....
Nəcm Suresi, 8. Ayet:
Sonra indi, yaklaştı....
Haqqə Suresi, 14. Ayet:
1.
ve humilet(i)
: ve taşındı, kaldırıldı
2.
el ardu
: arz, yeryüzü
3.
ve el cibâlu
: ve dağlar
4.
fe
: böylece, o...
Haqqə Suresi, 29. Ayet:
'Saltanatım, iktidarım, gücüm de benden alındı, yok olup gitti.'...
Müddəssir Suresi, 18. Ayet:
Çünkü o, düşündü taşındı, ölçtü biçti....
Müddəssir Suresi, 18. Ayet:
Zira o, düşündü taşındı, ölçtü biçti....
Müddəssir Suresi, 18. Ayet:
Zira o, düşündü taşındı, ölçtü biçti....
Müddəssir Suresi, 18. Ayet:
Çünkü o düşündü taşındı, ölçüp biçti....
Müddəssir Suresi, 18. Ayet:
Düşünüp taşındı, ölçüp biçti....
Təkvir Suresi, 4. Ayet:
1.
ve izâ
: ve olduğu zaman
2.
el ışâru
: yüklü develer, kıymetli mallar, servetler, evler, saraylar
3.
uttılet
: salındı, başıboş bırakıldı, terkedildi
...
Qaf Suresi, 26. Ayet:
O ki Allah ile beraber başka ilâh edindi, bundan dolayı onu şiddetli azaba birlikte atın!...
Qaf Suresi, 26. Ayet:
O ki Allah ile beraber başka tanrılar edindi, bundan dolayı onu çetin bir azaba atın....
Qaf Suresi, 26. Ayet:
"O ki Allâh ile beraber başka tanrılar edindi, bundan dolayı onu çetin bir azâba atın."...
İsra Suresi, 97. Ayet:
(97,98) Ve Allah kime kılavuz olursa, işte o doğru yolu bulmuş olandır. Kimi de saptırırsa, artık bunlar için Allah'ın astlarından hiçbir yardımcı, koruyucu, yol gösterici yakın kimse bulamazsın. Ve Biz, onları kıyâmet günü kör, dilsiz ve sağır oldukları hâlde, yüzleri üstü toplayacağız. Onların varacakları yer cehennemdir. Ne zaman ki cehennem dindi, onlara ateşi arttırırız. İşte bu, onların, âyetlerimizi/ alâmetlerimizi/ göstergelerimizi örtbas etmiş olmaları ve “Bizler, bir yığın kemik ve ufa...
İsra Suresi, 98. Ayet:
(97,98) Ve Allah kime kılavuz olursa, işte o doğru yolu bulmuş olandır. Kimi de saptırırsa, artık bunlar için Allah'ın astlarından hiçbir yardımcı, koruyucu, yol gösterici yakın kimse bulamazsın. Ve Biz, onları kıyâmet günü kör, dilsiz ve sağır oldukları hâlde, yüzleri üstü toplayacağız. Onların varacakları yer cehennemdir. Ne zaman ki cehennem dindi, onlara ateşi arttırırız. İşte bu, onların, âyetlerimizi/ alâmetlerimizi/ göstergelerimizi örtbas etmiş olmaları ve “Bizler, bir yığın kemik ve ufa...
Bəqərə Suresi, 183. Ayet:
Ey iman gətirənlər, sizdən əvvəlkilərə yazıldığı kimi sizə (də) oruc yazıldı və qərara alındı, (ki,) bəlkə (ruhunuz qüvvətlənsin və nəfsi istəklərdən) çəkinəsiniz....
Bəqərə Suresi, 216. Ayet:
Sizin üçün (kafirlərlə) döyüş yazıldı və qərara alındı, halbuki (bu,) sizin xoşunuza gəlmir. Çox vaxt bir şeyi xoşlamırsınız, halbuki o sizin üçün xeyirlidir və çox vaxt bir şeyi xoşlayırsınız, halbuki o sizin üçün pisdir. Allah bilir, siz isə bilmirsiniz....
Taha Suresi, 97. Ayet:
Musa dedi: «Belə isə (camaatın arasından) çıx və sənin həyatdan payın mütləq «mənə toxunmayın» deməkdir (yoluxucu xəstəliyə görə hamı səndən qorxacaq və ya ruhi xəstəliyə tutularaq sən hamıdan qorxacaq və hamıya «mənə toxunmayın» deyəcəksən). Əlbəttə, sənin üçün barəndə xilaf çıxılmayacaq vədə vaxtı da vardır. İndi, (ibadətindən) heç vaxt ayrılmadığın o məbuda bax ki, onu mütləq odda yandıracaq, sonra külünü dənizə səpəcəyik.»...
Şüəra Suresi, 100. Ayet:
«İndi, (bu gün) bizim nə bir şəfaət edənimiz,...
Səba Suresi, 54. Ayet:
Və (aqibətdə) onların və meylləri və iştahları çəkən şeylər (dünya ləzzətləri) arasında (ölümün vasitəsilə) ayrılıq salındı, necə ki, bundan öncə onların bənzərləri barəsində edilmişdi. Çünki onlar (axirət aləmi barəsində) tərəddüdlü və qaranlıq bir şəkk-şübhə içərisində idilər....
Əraf Suresi, 173. Ayet:
Yaxud: “Bizdən əvvəl atalarımız Allaha şərik qoşmuşlar. Biz onlardan sonra gələn bir nəsilik. İndi, batilə uyanların etdikləri üzündən bizi həlak edəcəksən?” – deməməyiniz üçündür....
Nəcm Suresi, 17. Ayet:
Məhəmmədin nəzəri nə yayındı, nə də uzağa getdi (olduğu kimi gördü)....
Nəhl Suresi, 76. Ayet:
Allah iki adamı da misal çəkdi: Bunlardan biri dilsizdir, heç bir şeyə gücü çatmaz; himayəçisinə bir yükdür. Onu hara yollasa, bir xeyir gətirə bilməz. İndi, bu adamla, ədalətlə əmr verən və doğru yolda olan adam bərabər ola bilərmi?...
Qəsəs Suresi, 40. Ayet:
Biz də onu və əsgərlərini tutub o bol suya/çaya atdıq. İndi, şirk qoşaraq səhv; öz zərərinə olan əməli işləyənlərin aqibətinin necə olduğuna bir bax!...
Rum Suresi, 15. Ayet:
İndi, iman etmiş və yaxşılaşdırmaq qayəsi ilə əməl işləmiş kəslərə gəldikdə; artıq onlar, bir bağça içində sevincli olacaqlar....
Rum Suresi, 20. Ayet:
Onun sizi bir torpaqdan əmələ gətirməsi də Onun əlamətlərindən/işarətlərindəndir. Daha sonra siz, indi, [yer üzünə] yayılıb səpələnən insanlar oldunuz....