Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Yusif Suresi, 40. Ayet:
"Sizin, O'nun yanı sıra kulluk ettiğiniz şeyler, ancak sizin ve atalarınızın onlara yakıştırdığı isimlerden başka bir şey değildir. Allah, onlar için hiçbir yetkilendirmede bulunmadı. Hüküm yalnızca Allah'ındır; kendisinden başkasına kulluk etmemenizi emretmiştir. Dosdoğru din yalnızca budur. Ancak insanların çoğu bu gerçeği bilmezler."...
Nəhl Suresi, 92. Ayet:
İçinizden bir topluluğun başka bir topluluktan daha ribalı olmasından etkilenerek, yeminlerinizi aldatma amacıyla; ipliğini sağlamca eğirdikten sonra, onu geri çözüp bozan kadın gibi olmayın. Allah, sizi bununla sınıyor. Hakkında anlaşmazlığa düştüğünüz şeyler, kıyamet günü size açıklanacaktır....
Nəcm Suresi, 23. Ayet:
Bu isimler, sizin ve atalarınızın onlara yakıştırdığı isimlerden başka bir şey değildir. Allah, onlar için hiçbir yetkilendirmede bulunmadı. Ant olsun ki, onlara Rabb'lerinden doğru yolu gösterici geldiği halde, onlar yalnızca zanna ve benliklerinin hevasına uyuyorlar....
Bəqərə Suresi, 48. Ayet:
Hiç kimsenin kimse adına bir şey yapamayacağı, kimseden bir şefaatin kabul edilmeyeceği, kimseden fidye alınmayacağı ve onların (hesaba çekilenlerin) bir yardım göremeyecekleri günden sakının....
Bəqərə Suresi, 123. Ayet:
Kimsenin kimse adına bir şey yapamayacağı, kimsenin yerine bir fidyenin kabul edilmeyeceği, kimseye şefaatin yarar sağlamayacağı ve (hesaba çekilenlerin) bir yerden yardım göremeyecekleri günden sakının....
Bəqərə Suresi, 125. Ayet:
Ka'be'yi insanlar için bir toplanma ve güven yeri kıldık. Siz de İbrahim'in makamından kendinize bir namaz kılma yeri edinin. [23] İbrahim ile İsmail'e 'Tavaf edenler, orada ibadet için itikafa çekilenler, rüku ve secde edenler için evimi temizleyin' diye emir vermiştik....
Bəqərə Suresi, 125. Ayet:
Hani Evi (Ka'be'yi) insanlar için bir toplanma ve güvenlik yeri kılmıştık. "İbrahim'in makamını namaz yeri edinin", İbrahim ve İsmail'e de, "Evimi, tavaf edenler, itikafa çekilenler ve rüku ve secde edenler için temizleyin" diye ahid verdik....
Bəqərə Suresi, 125. Ayet:
Hani Evi (Kabe'yi) insanlar için bir toplanma ve güvenlik (emna) yeri kılmıştık. "İbrahim'in makamını namaz yeri edinin". İbrahim ve İsmail'e de "Evimi, tavaf edenler, itikafa çekilenler ve rüku ve secde edenler için temizleyin" diye ahid verdik....
Bəqərə Suresi, 125. Ayet:
Hani Evi (Kâ'beyi) insanlar için bir toplanma ve güvenlik yeri kıldık. «İbrahim'in makamını namaz yeri edinin», İbrahim ve İsmail'e de, «Evi'mi tavaf edenler, itikafa çekilenler ve rükû ve secde edenler için temizleyin» diye ahid verdik....
Bəqərə Suresi, 223. Ayet:
Kadınlarınız, çocuk yetiştiren ekin tarlanızdır. O halde tohum ekilen tarlanıza (ön tarafa), nasıl isterseniz öyle varın. Kendileriniz için ileriye hazırlık yapın, önceden iyi ameller gönderin. Allah’dan korkun ve muhakkak onun huzuruna varacağınızı bilin. Takvâ sahibi müminlere cenneti müjdele....
Ali-İmran Suresi, 113. Ayet:
Hepsi bir değildirler. Kitablıların içinde ayakda dikilen bir ümmet vardır ki gecenin saatlerinde onlar secdeye kapanarak Allahın âyetlerini okurlar. ...
Nisa Suresi, 81. Ayet:
Ve yekûlûne tâatun, fe izâ berazû min indike beyyete tâifetun minhum gayrallezî tekûl(tekûlu). Vallâhu yektubu mâ yubeyyitûn(yubeyyitûne), fe a’rıd anhum ve tevekkel alâllâh(alâllâhi). Ve kefâ billâhi vekîlâ(ve
kîlen
)....
Nisa Suresi, 81. Ayet:
1.
ve yekûlûne
: ve diyorlar
2.
tâatun
: itaat, bağlılık, kabul etme
3.
fe
: sonra
4.
izâ berazû
: ayrıldıkları za...
Nisa Suresi, 84. Ayet:
Fe kâtil fî sebîlillâh(sebîlillâhi), lâ tukellefu illâ nefseke ve harrıdıl mu’minîn(mu’minîne), asallâhu en yekuffe be’sellezîne keferû. Vallâhu eşeddu be’sen ve eşeddu tenkîlâ(ten
kîlen
)....
Nisa Suresi, 84. Ayet:
1.
fe
: artık, öyleyse
2.
kâtil
: savaş, cihad et
3.
fî
: ...'da
4.
sebîli allâhi
: Allah'ın yolu
Nisa Suresi, 109. Ayet:
Hâ entum hâulâi câdeltum anhum fîl hayâtid dunyâ fe men yucâdilullâhe anhum yevmel kıyâmeti em men yekûnu aleyhim vekîlâ(ve
kîlen
)....
Nisa Suresi, 109. Ayet:
1.
hâ
: işte
2.
entum
: siz
3.
hâulâi
: bu, bunlar, böyle
4.
câdeltum an
: siz mücadele ettiniz
Nisa Suresi, 122. Ayet:
Vellezîne âmenû ve amilûs sâlihâti se nudhiluhum cennâtin tecrî min tahtihâl enhâru hâlidîne fîhâ ebedâ(ebeden). Va’dallâhi hakkâ(hakkan). Ve men asdaku minallâhi kîlâ(
kîlen
)....
Nisa Suresi, 122. Ayet:
1.
ve ellezîne
: ve onlar, ...olanlar
2.
âmenû
: amenu oldular, îmân ettiler, yaşarken Allah'a ulaşmayı dilediler
3.
ve amilû es sâlihâti
: ve salih amel, nefsi tezkiye edici amel işlediler
Nisa Suresi, 132. Ayet:
Ve lillâhi mâ fîs semâvâti ve mâ fil ard(ardı). Ve kefâ billâhi vekîlâ(ve
kîlen
)....
Nisa Suresi, 132. Ayet:
1.
ve li allâhi
: ve Allah'ın, Allah'a ait
2.
mâ
: şey, şeyler, olanlar
3.
fî es semâvâti
: semâlarda, göklerde
4.
ve mâ
Nisa Suresi, 171. Ayet:
Yâ ehlel kitâbi lâ taglû fî dînikum ve lâ tekûlû alâllâhi illâl hakk(hakka). İnnemâl mesîhu îsâbnu meryeme resûlullâhi ve kelimetuhu. Elkâhâ ilâ meryeme ve rûhun minhu, fe âminû billâhi ve rusulihî, ve lâ tekûlû selâseh(selâsetun). İntehû hayran lekum. İnnemâllâhu ilâhun vâhid(vâhidun). Subhânehû en yekûne lehu veled(veledun), lehu mâ fîs semâvâti ve mâ fîl ard(ardı). Ve kefâ billâhi vekîlâ(ve
kîlen
)....
Nisa Suresi, 171. Ayet:
1.
yâ
: ey
2.
ehle
: ehil, sahip
3.
el kitâbi
: Kitap
4.
lâ taglû
: haddi aşmayın
Maidə Suresi, 3. Ayet:
Haram edilmiştir size ölü, kan, domuz eti, Allah'tan gayrı putlar adına kesilen hayvanlar, boğulmuş, vurulmuş, yüksek bir yerden düşüp ölmüş, başka bir hayvan tarafından süsülüp öldürülmüş, canavar tarafından parçalanmış olanlar; ancak ölmeden yetişip kestikleriniz müstesna; ve taştan yapılmış ve dikilmiş putlar adına kesilenler ve fal için çekilen oklarla rızık arayış. Bunlar, kötülüktür. Bugün kâfirler, dininiz yüzünden meyus olmuşlardır artık sizden, korkmayın onlardan, benden korkun. Bugün d...
Maidə Suresi, 90. Ayet:
Ey müminler! Şarap (içki içmek), kumar oynamak, ibadet için dikilen putlar, (cahillik devrinde kullanılan) fal okları hep şeytanın işinden pis birer şeydir. Onun için bunlardan sakının ki, kurtulasınız....
Maidə Suresi, 90. Ayet:
Ey o bütün iyman edenler! İçki, kumar, putlar, kısmet çekilen zarlar hep Şeytan işi murdar bir şeydir, onun için siz ondan kaçının ki yakayı kurtarasınız...
Maidə Suresi, 90. Ayet:
Ey iman edenler, içki, kumar, putlar ve kısmet çekilen zarlar, hep şeytan işi, murdar bir şeydir. Onun için siz ondan kaçın ki yakayı kurtarasınız....
Maidə Suresi, 90. Ayet:
Ey imân edenler! Muhakkak ki içki, kumar, putlar ve kısmet için çekilen zarlar şeytanın işinden olan murdar bir şeydir. Artık ondan kaçınınız ki, felâh bulabilesiniz....
Maidə Suresi, 90. Ayet:
Ey iman edenler! Uyuşturucu/şarap, kumar, tapılmak için dikilen taşlar, fal okları şeytan işi birer pisliktir; bunlardan uzak durun ki kurtuluşa eresiniz....
Ənam Suresi, 118. Ayet:
Artık (o sapanların sözlerine bakmayın da) üzerine Allahın ismi anılan (besmele çekilen hayvan) lardan yeyin, eğer Onun âyetlerine îman edenler (den) seniz. ...
Əraf Suresi, 116. Ayet:
(Musa): "Siz atın" dedi. . . (Sihirbazlar) atınca, insanların görüşleri etkilendi ve onları dehşete düşürdüler! Büyük bir sihir oluşturdular....
Ənfal Suresi, 16. Ayet:
Kim onlara böyle bir günde -yine savaşmak için bir yana çekilen ya da bir başka bölüğe katılmak için yer tutanın dışında- arkasını çevirirse, gerçekten o, Allah'tan bir gazaba uğramıştır ve onun barınma yeri cehennemdir. Ne kötü bir yataktır o....
Ənfal Suresi, 16. Ayet:
Tekrar muhaarebe için bir tarafa çekilenin, yahud diğer bir fırkaya ulaşıb mevki' tutanın haali müstesna olmak üzere kim öyle bir günde onlara arka çevirirse o, muhakkak ki Allahın gazabına uğramışdır. Onun yurdu cehennemdir. O, ne kötü bir sonucdur! ...
Ənfal Suresi, 16. Ayet:
(Tekrar) savaşmak için bir tarafa çekilen veya başka bir birliğe katılan müstesnâ, kim öyle bir günde onlara arkasını dönerse (kaçarsa), artık hiç şübhesiz Allah’dan bir gazaba uğramış olur ve onun varacağı yer Cehennemdir! O ise ne kötü varılacak yerdir!...
Ənfal Suresi, 16. Ayet:
Kim onlara böyle bir günde -yine savaşmak için bir yana çekilen ya da bir başka bölüğe katılmak için yer tutanın dışında- arkasını çevirirse, gerçekten o, Allah'tan bir gazaba uğramıştır ve onun barınma yeri cehennemdir. Ne kötü bir yataktır o....
Ənfal Suresi, 73. Ayet:
Küfre sapanlar da birbirlerinin dostlarıdır. Eğer şu dikkat çekilenleri yapmazsanız yeryüzünde bir fitne, büyük bir bozgun çıkar....
Tövbə Suresi, 117. Ayet:
And olsun ki, Allah, Peygambere ve o güçlük saatinde (Tebuk savaşında çekilen sıkıntı ve mahrumiyet günlerinde) ona uyan Muhacir’lerle Ensar’a lütfetti; öyle ki, içlerinden bir kısmının kalbleri az daha eğilecek gibi olmuş iken, sonra onların tevbelerini kabul buyurdu. Çünkü, O, çok esirgeyicidir, çok merhametlidir....
Hud Suresi, 42. Ayet:
Gemi, içinde taşıdıklarıyla birlikte dağ gibi dalgalar arasında yüzüp yol alıyordu. Nûh, ayrı bir yere çekilen oğluna, «oğulcağızım ! Bizimle beraber (gel) gemiye bin, kâfirlerle beraber olma,» diye seslendi....
Yusif Suresi, 31. Ayet:
Kadın, onların dedikodusunu işitince onları davet etti. Onlar için konforlu yerler hazırladı. Her birine birer bıçak verdi. (Kadınlar, meyvelerini soymakla meşgul iken Yusuf'a:) 'Onların huzuruna çık,' dedi. Kadınlar onu görünce, öyle etkilendiler ki ellerini kestiler ve: 'ALLAH korusun, bu bir insan değil; bu ancak asil bir melektir,' dediler....
İsra Suresi, 2. Ayet:
Ve âteynâ mûsel kitâbe ve cealnâhu huden li benî isrâîle ellâ tettehızû min dûnî vekîlâ(ve
kîlen
)....
İsra Suresi, 2. Ayet:
1.
ve âteynâ
: ve verdik
2.
mûsâ
: Musa
3.
el kitâbe
: kitap
4.
ve cealnâ-hu
: ve onu kıldık
İsra Suresi, 54. Ayet:
Rabbukum a’lemu bikum, in yeşa’ yerhamkum ev in yeşa’ yuazzibkum, ve mâ erselnâke aleyhim vekîlâ(ve
kîlen
)....
İsra Suresi, 54. Ayet:
1.
rabbu-kum
: sizin Rabbiniz
2.
a'lemu
: iyi bilir
3.
bi-kum
: sizi
4.
in
: eğer
İsra Suresi, 65. Ayet:
İnne ibâdî leyse leke aleyhim sultân(sultânûn), ve kefâ bi rabbike vekîlâ(ve
kîlen
)....
İsra Suresi, 65. Ayet:
1.
inne
: muhakkak
2.
ibâdî
: kullarım
3.
leyse
: değil, yoktur
4.
leke
: senin
İsra Suresi, 68. Ayet:
E fe emintum en yahsife bikum cânibel berri ev yursile aleykum hâsiben summe lâ tecidû lekum vekîlâ(ve
kîlen
)....
İsra Suresi, 68. Ayet:
1.
e fe emintum
: bundan sonra emin mi oldunuz
2.
en yahsife
: yere geçirmesi
3.
bi-kum
: sizi
4.
cânibe
: taraf
İsra Suresi, 86. Ayet:
Ve lein şi’nâ le nezhebenne billezî evhaynâ ileyke summe lâ tecidu leke bihî aleynâ vekîlâ(ve
kîlen
)....
İsra Suresi, 86. Ayet:
1.
ve le in
: ve eğer
2.
şi'nâ
: dileseydik
3.
le nezhebenne
: mutlaka gideririz
4.
bi ellezî
: onu
Kəhf Suresi, 9. Ayet:
Yoksa sen, bizim âyetlerimizden mûcizelerimizden Eshâb-ı Kehf (mağara arkadaşları) ve Eshâb-ı Rakım’in (Rakımli, üzerlerine yazılı anıt dikilenlerin) sadece, ibrete şâyân, şaşılacak basit birer olaydan ibaret olduklarını mı sanıyorsun?...
Taha Suresi, 119. Ayet:
keza, orada susamaman ve güneşin sıcaklığından etkilenmemen de sağlanmıştır"....
Taha Suresi, 119. Ayet:
"Ve sen susamayacaksın, kuşluk vakti güneşi(nin ısısı)ndan etkilenmeyeceksin."...
Ənbiya Suresi, 23. Ayet:
Yaptığından sorulmaz ona, fakat onlardır sorumlu olanlar, sorguya çekilenler....
Həcc Suresi, 26. Ayet:
Hani İbrahim'e Beytullah'ın yerini gösterdik ve kendisine şöyle dedik; «Bana hiçbir şeyi ortak koşma ve bu evimi tavaf edenler, ayakta dikilenler, rükua ve secdeye varanlar için temiz tut.»...
Nur Suresi, 35. Ayet:
Allah göklerin ve yerin hayatiyetlerini, ihyalarını sağlayan nûrudur, göklerde ve yerde yaşayanların önünü ve ufkunu aydınlatır, hidayet rehberlerini gönderir. O’nun nuru, üzerinde sabah aydınlığına benzer ışık veren bir direkteki lambaya benzer. O ışık kristal bir ampul içindedir. Kristal ampul, doğu ve batı güneşinden istifade etmeyen faydalı, bereketli zeytin ağacı gibi doğu ve batı medeniyetinden etkilenmemiş bir medeniyet ağacından yakılan, peygamberler soyundan gelen sanki inciye benzer pa...
Furqan Suresi, 24. Ayet:
Ashâbul cenneti yevme izin hayrun mustekarran ve ahsenu makîlâ(ma
kîlen
)....
Furqan Suresi, 24. Ayet:
1.
ashâbu el cenneti
: cennet ehli
2.
yevme izin
: izin günü
3.
hayrun
: daha hayırlı, en hayırlı
4.
mustekarran
:...
Furqan Suresi, 43. Ayet:
E raeyte menittehaze ilâhehu hevâh(hevâhu), e fe ente tekûnu aleyhi vekîlâ(ve
kîlen
)....
Furqan Suresi, 43. Ayet:
1.
e raeyte
: gördün mü
2.
men ittehaze
: edinen kimse
3.
ilâhe-hu
: onun ilâhı
4.
hevâ-hu
: onun hevası
...
Nəml Suresi, 47. Ayet:
Şöyle dediler: Senin ve beraberindekilerin yüzünden uğursuzluğa uğradık. Sâlih: Size çöken uğursuzluk (sebebi), Allah katında (yazılı)dır. Hayır, siz imtihana çekilen bir kavimsiniz, dedi....
Nəml Suresi, 47. Ayet:
(Onlar peygambere) dediler ki: “- Biz, sen ve beraberindekilerle (müminlerle) uğursuzluğa uğradık, (başımıza çeşitli musibetler geldi)”. Salih onlara şöyle dedi: “- Size gelen uğursuzluk, Allah katında takdir edilmiştir. Doğrusu siz, imtihana çekilen bir kavimsiniz.”...
Nəml Suresi, 47. Ayet:
«Ben ve beraberindekiler yuzunden ugursuzluga ugradik» dediler. Salih: «Ugursuzlugunuz Allah katindandir; belki imtihana cekilen bir milletsiniz» dedi....
Nəml Suresi, 47. Ayet:
'Sen ve beraberindekiler yüzünden uğursuzluğa uğradık' dediler. Salih: 'Uğursuzluğunuz Allah katındandır; belki imtihana çekilen bir milletsiniz' dedi....
Nəml Suresi, 47. Ayet:
Şöyle dediler: Senin ve beraberindekilerin yüzünden uğursuzluğa uğradık. Sâlih: Size çöken uğursuzluk (sebebi), Allah katında (yazılı)dır. Hayır, siz imtihana çekilen bir kavimsiniz, dedi....
Nəml Suresi, 47. Ayet:
Onlar: «Biz, senin ve beraberindekilerin yüzünden uğursuzluğa uğradık.» dediler. O da: «Sizin uğursuzluğunuzun sebebi Allah tarafından biliniyor. Doğrusu siz imtihana çekilen bir kavimsiniz.» dedi....
Nəml Suresi, 47. Ayet:
Cevap verdiler: «Senin ve beraberindekilerin yüzünden uğursuzluğa uğradık.» Salih: «Size çöken uğursuzluk (sebebi) Allah katında (yazılı)dır. Belki siz imtihana çekilen bir kavimsiniz» dedi....
Nəml Suresi, 47. Ayet:
(Onlar:) 'Senin ve berâberinde bulunanların yüzünden uğursuzluğa uğradık' dediler. (Sâlih:) 'Sizin uğursuzluğunuz(un sebebi) Allah katındadır (O takdîr etmiştir); hayır, siz imtihâna çekilen bir kavimsiniz' dedi....
Nəml Suresi, 47. Ayet:
Dediler ki: Senin ve beraberindekilerin yüzünden uğursuzluğa uğradık: O da: Uğursuzluğunuz Allah katındandır. Belki siz, imtihana çekilen bir kavimsiniz, dedi....
Nəml Suresi, 47. Ayet:
Dediler ki: “Senin ve beraberindekilerin yüzünden uğursuzluğa uğradık. ” Sâlih dedi ki: “Uğursuzluğunuz Allah katındadır. Doğrusu siz imtihana çekilen bir kavimsiniz. ”...
Nəml Suresi, 47. Ayet:
Dediler: "Sen ve beraberindekiler yüzünden başımıza uğursuzluk geldi/sen ve beraberindekileri uğursuzluk belirtisi sayıyoruz." Dedi: "Uğursuzluk kuşunuz Allah katındadır. Daha doğrusu siz, imtihana çekilen bir topluluksunuz....
Qəsəs Suresi, 61. Ayet:
Kavuşacağı güzel bir ödülü kendisine söz verdiğimiz bir kimse, kendisini dünya hayatının malıyla nimetlendirdiğimiz ve sonra diriliş günü hesaba çekilen kimse gibi midir?...
Əhzab Suresi, 3. Ayet:
Ve tevekkel alâllâh(alâllâhi) ve kefâ billâhi vekîlâ(ve
kîlen
)....
Əhzab Suresi, 3. Ayet:
1.
ve tevekkel
: ve tevekkül et
2.
alâllâhi (alâ allahi)
: Allah'a
3.
ve kefâ bi
: ve kâfidir
4.
allâhi
: Allah
Vaqiə Suresi, 26. Ayet:
İllâ
kîlen
selâmen selâmâ(selâmen)....
Vaqiə Suresi, 26. Ayet:
1.
illâ
: sadece
2.
kîlen
: denir, söylenir
3.
selâmen
: selâm
4.
selâmen
: selâm
...
Mücadilə Suresi, 11. Ayet:
Yâ eyyuhâllezîne âmenû izâ kîle lekum tefessehû fîl mecâlisi fefsehû yefsehıllâhu lekum, ve izâ
kîlen
şuzû fenşuzû yerfeillahullezîne âmenû minkum vellezîne ûtûl ilme derecât(derecâtin), vallâhu bi mâ ta’melûne habîr(habîrun)....
Məaric Suresi, 43. Ayet:
O gün kabirlerden hızlı hızlı çıkarlar. Onlar dikilen putlara yahut hedeflere doğru koşar gibi koşarlar....
Məaric Suresi, 43. Ayet:
O gün kabirlerden hızlı hızlı çıkarlar. Onlar dikilen (putlara yahut hedef)lere doğru koşar gibi (koşarlar)....
Müzzəmmil Suresi, 1. Ayet:
Ey hırkasına, örtüsüne sarınarak, endişeli bekleyiş içinde istirahate çekilen, sorumluluk yüklenen peygamber!...
Müzzəmmil Suresi, 5. Ayet:
İnnâ se nulkî aleyke kavlen sekîlâ(se
kîlen
). ...
Müzzəmmil Suresi, 5. Ayet:
1.
innâ
: muhakkak ki biz
2.
se-nulkî
: yakında ilka edeceğiz, ulaştıracağız
3.
aleyke
: sana
4.
kavlen
: söz
...
Müzzəmmil Suresi, 6. Ayet:
İnne nâşietel leyli hiye eşeddu vat’en ve akvemu kîlâ(
kîlen
)....
Müzzəmmil Suresi, 6. Ayet:
1.
inne
: muhakkak
2.
nâşiete
: kalkan kimse, kalkış
3.
el leyli
: gece
4.
hiye
: o
Müzzəmmil Suresi, 9. Ayet:
Rabbul meşrıkı vel magribi lâ ilâhe illâ huve fettehızhu vekîlâ(ve
kîlen
)....
Müzzəmmil Suresi, 9. Ayet:
1.
rabbu
: Rabbi
2.
el meşrıkı
: doğu
3.
ve el magribi
: ve batı
4.
lâ
: yoktur
Müddəssir Suresi, 1. Ayet:
Ey peygamberlik hil’ati giyen inzivaya çekilen Muhammed!...
Müddəssir Suresi, 1. Ayet:
Ey giysisine bürünüp kenara çekilen!...
İnsan Suresi, 27. Ayet:
İnne hâulâi yuhıbbûnel âcilete ve yezerûne verâehum yevmen sekîlâ(se
kîlen
). ...
İnsan Suresi, 27. Ayet:
1.
inne
: muhakkak ki
2.
hâulâi
: işte onlar
3.
yuhıbbûne
: seviyorlar
4.
el âcilete
: dünyayı
Nas Suresi, 1. Ayet:
(1-2-3-4-5-6) De ki: İnsanların Rabbına, insanların (yegâne) hükümdarına, insanların Tanrısına: Cinlerden ve insanlardan, insanların kalblerine vesvese verip (Allah anılınca da) sinsice geri çekilen vesve-secinin şerrinden sığınırım.....
Nas Suresi, 1. Ayet:
(1-6) De ki: İnsanların kalplerine vesvese sokan, (insan Allah'ı andığında) pusuya çekilen cin ve insan şeytanının şerrinden insanların Rabbine, insanların Melikine (mutlak sahip ve hakimine) insanların İlâhına sığınırım!...
Nas Suresi, 2. Ayet:
(1-2-3-4-5-6) De ki: İnsanların Rabbına, insanların (yegâne) hükümdarına, insanların Tanrısına: Cinlerden ve insanlardan, insanların kalblerine vesvese verip (Allah anılınca da) sinsice geri çekilen vesve-secinin şerrinden sığınırım.....
Nas Suresi, 2. Ayet:
(1-6) De ki: İnsanların kalplerine vesvese sokan, (insan Allah'ı andığında) pusuya çekilen cin ve insan şeytanının şerrinden insanların Rabbine, insanların Melikine (mutlak sahip ve hakimine) insanların İlâhına sığınırım!...
Nas Suresi, 3. Ayet:
(1-2-3-4-5-6) De ki: İnsanların Rabbına, insanların (yegâne) hükümdarına, insanların Tanrısına: Cinlerden ve insanlardan, insanların kalblerine vesvese verip (Allah anılınca da) sinsice geri çekilen vesve-secinin şerrinden sığınırım.....
Nas Suresi, 3. Ayet:
(1-6) De ki: İnsanların kalplerine vesvese sokan, (insan Allah'ı andığında) pusuya çekilen cin ve insan şeytanının şerrinden insanların Rabbine, insanların Melikine (mutlak sahip ve hakimine) insanların İlâhına sığınırım!...
Nas Suresi, 4. Ayet:
(1-2-3-4-5-6) De ki: İnsanların Rabbına, insanların (yegâne) hükümdarına, insanların Tanrısına: Cinlerden ve insanlardan, insanların kalblerine vesvese verip (Allah anılınca da) sinsice geri çekilen vesve-secinin şerrinden sığınırım.....
Nas Suresi, 4. Ayet:
(1-6) De ki: İnsanların kalplerine vesvese sokan, (insan Allah'ı andığında) pusuya çekilen cin ve insan şeytanının şerrinden insanların Rabbine, insanların Melikine (mutlak sahip ve hakimine) insanların İlâhına sığınırım!...
Nas Suresi, 5. Ayet:
(1-2-3-4-5-6) De ki: İnsanların Rabbına, insanların (yegâne) hükümdarına, insanların Tanrısına: Cinlerden ve insanlardan, insanların kalblerine vesvese verip (Allah anılınca da) sinsice geri çekilen vesve-secinin şerrinden sığınırım.....
Nas Suresi, 5. Ayet:
(1-6) De ki: İnsanların kalplerine vesvese sokan, (insan Allah'ı andığında) pusuya çekilen cin ve insan şeytanının şerrinden insanların Rabbine, insanların Melikine (mutlak sahip ve hakimine) insanların İlâhına sığınırım!...
Nas Suresi, 6. Ayet:
(1-2-3-4-5-6) De ki: İnsanların Rabbına, insanların (yegâne) hükümdarına, insanların Tanrısına: Cinlerden ve insanlardan, insanların kalblerine vesvese verip (Allah anılınca da) sinsice geri çekilen vesve-secinin şerrinden sığınırım.....
Nas Suresi, 6. Ayet:
(1-6) De ki: İnsanların kalplerine vesvese sokan, (insan Allah'ı andığında) pusuya çekilen cin ve insan şeytanının şerrinden insanların Rabbine, insanların Melikine (mutlak sahip ve hakimine) insanların İlâhına sığınırım!...
Əhzab Suresi, 48. Ayet:
Ve lâ tutııl kâfirîne vel munâfikîne veda’ezâhum ve tevekkel alâllâh(alâllâhi), ve kefâ billâhi vekîlâ(ve
kîlen
)....
Əhzab Suresi, 48. Ayet:
1.
ve lâ tutıı
: ve itaat etme
2.
el kâfirîne
: kâfirler
3.
ve el munâfikîne
: ve münafıklar
4.
veda'
: terket (al...
Əhzab Suresi, 62. Ayet:
İslâm’a planlı cephe aldıkları için, yurtlarından atılarak hayat sahnesinden çekilen, önceki âsi kavimlere uygulanan Allah’ın sünneti, ceza kanunları da böyleydi. Allah’ın sünnetinin, kanununun yerini dolduracak bir kanun bulamazsın. Onun tatbikatında asla bir değişiklik de göremezsin....
Nəml Suresi, 47. Ayet:
Onlar, “Senin sebebinle ve seninle beraber olan kişiler sebebiyle başımıza uğursuzluk geldi/seni ve beraberindekileri uğursuzluk belirtisi sayıyoruz” dediler. Sâlih, “Uğursuzluğunuz Allah katındadır. Daha doğrusu siz, kendini ateşe atan/imtihana çekilen bir topluluksunuz” dedi. ...
Bəqərə Suresi, 205. Ayet:
O, dönüp gitti mi/yetkilendi mi de yeryüzünde bozgunculuk çıkarmak, ekini/kültürü/kadınları ve nesli değişime/yıkıma uğratmak için çalışır. Allah ise bozgunculuğu sevmez. ...
Rəd Suresi, 33. Ayet:
"Peki, o, kazandığı şeyler ile birlikte her bir kişinin üzerinde dikilen/görüp gözeten kimdir? Onlar ise Allah'a ortaklar edindiler. De ki: “Onları isimlendirin! Yoksa siz, O'na yeryüzünde bilmediği bir şey mi ya da sözden açık olanı mı haber vereceksiniz? Aslında kâfirlere; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddetmiş olan şu kişilere plânları güzel gösterildi de Yol'dan saptırıldılar. Allah, kimi saptırırsa, artık onun için yol gösteren kimse yoktur. "...