Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Möminun Suresi, 18. Ayet:
Gökten kararınca su indirdik. Ve onu yeryüzünde yerleştirdik. Kuşkusuz Biz, onu gidermeye de gücü yetenleriz....
Bəqərə Suresi, 20. Ayet:
Şimşek gözlerini kamaştırır gibi olur; şimşek parıldadığında yürürler, ortalık birden kararınca da orada dikilip kalıverirler, eğer Allah isteseydi onları sağır ve kör ederdi. Allah’ın her şeye gücü yeter....
Ali-İmran Suresi, 159. Ayet:
O vakit Allah'tan bir rahmet ile onlara yumuşak davrandın! Şayet sen kaba, katı yürekli olsaydın, hiç şüphesiz, etrafından dağılıp giderlerdi. Şu halde onları affet; bağışlanmaları için dua et; iş hakkında onlara danış. Kararını verdiğin zaman da artık Allah'a dayanıp güven. Çünkü Allah, kendisine dayanıp güvenenleri sever....
Ali-İmran Suresi, 159. Ayet:
O vakit, sırf Allah’ın rahmeti, merhameti sayesinde onlara yumuşak davrandın. Eğer kötü huylu, sert mizaçlı, katı yürekli olsaydın, akılsızca davransaydın, hiç şüphesiz etrafından dağılıp giderlerdi. Şu halde onlara af ile muamele yap. Bağışlanmalarını, koruma kalkanına alınmalarını dile. Devlet, ekonomi, savunma ve sosyal hayat ile ilgili planlama, kamu düzeni ve yönetimle ilgili kararları mü’minlerle istişare ederek al, yönetime katılmalarını sağla. Kararını verdiğin zaman da, Allah’a dayanıp ...
Ali-İmran Suresi, 159. Ayet:
O vakit Allah'tan bir rahmet ile onlara yumuşak davrandın! Şayet sen kaba, katı yürekli olsaydın, hiç şüphesiz, etrafından dağılıp giderlerdi. Şu halde onları affet; bağışlanmaları için dua et; iş hakkında onlara danış. Kararını verdiğin zaman da artık Allah'a dayanıp güven. Çünkü Allah, kendisine dayanıp güvenenleri sever....
Ali-İmran Suresi, 159. Ayet:
Allah'tan bir rahmet sayesindedir ki, sen onlara yumuşak davrandın. Eğer sen kaba ve katı yürekli olsaydın, onlar senin etrafından dağılıp gitmişlerdi. Onları affet, onların bağışlanmaları için dua et ve işlerinde onlarla istişare et. Kararını verdiğinde de yalnız Allah'a dayan. Çünkü Allah kendisine tevekkül edenleri sever....
Nisa Suresi, 57. Ayet:
İman edip salih amellerde bulunanları, altından ırmaklar akan, içinde ebedi kalacakları cennetlere sokacağız. Onda onlar için tertemiz kılınmış eşler vardır. Ve onları, 'ne sıcak-ne soğuk, tam kararında gölgeliğe' sokacağız....
Nisa Suresi, 57. Ayet:
İnanıp salih amellerde bulunanları, altından ırmaklar akan, içinde ebedi kalacakları cennetlere sokacağız. Onda onlar için tertemiz kılınmış eşler vardır. Ve onları, 'ne sıcak-ne soğuk, tam kararında gölgeliğe' sokacağız....
Nisa Suresi, 57. Ayet:
İman edip salih amellerde bulunanları, altından ırmaklar akan, içinde ebedi kalacakları cennetlere sokacağız. Onda onlar için tertemiz kılınmış eşler vardır. Ve onları, 'ne sıcak-ne soğuk, tam kararında gölgeliğe' sokacağız....
Nisa Suresi, 65. Ayet:
Ama hayır, Rabbine andolsun ki onlar, (ey peygamber), aralarında anlaşmazlığa düştükleri her konuda seni hakem yapmadıkça ve sonra da senin kararına kalplerinde hiçbir burukluk duymaksızın tam bir teslimiyetle tabi olmadıkça, (gerçekten) inanmış olmazlar....
Ənfal Suresi, 6. Ayet:
Kararın doğruluğu ayan beyan ortaya çıktıktan sonra bile cihad konusunda seninle münakaşaya devam etmişlerdi. Sanki göz göre göre ölüme sürüklendiklerini zannediyorlardı....
Yunus Suresi, 71. Ayet:
Oku onlara Nûh kıssasını. Hani kavmine, ey kavmim demişti, aranızda bulunmam ve Allah'ın âyetleriyle öğüt vermem ağır geliyorsa size, ben Allah'a dayanmışım, siz de, ortaklarınız da toplanın, ne yapacağınızı kararlaştırın, sonradan da yaptığınız şey, sizi kederlendirmesin, sonra kararınızı bildirin bana ve hiç mühlet de vermeyin....
Yunus Suresi, 71. Ayet:
Onlara Nuh'un haberini anlat. . . Hani kavmine: "Ey kavmim! Eğer konumum ve Allâh işaretleriyle sizi uyarmam size ağır geldiyse, (artık ben) Allâh'a tevekkül (hakikatimdeki El Vekiyl isminin gereğini yerine getireceğine iman) ettim! Siz ve ortaklarınız toplanıp, ne isterseniz yapın; sonra yaptığınızdan endişe duymayın! Sonra da hiç vakit geçirmeden, hakkımdaki kararınızı uygulayın. "...
Yunus Suresi, 71. Ayet:
Onlara Nuh'un tarihini anlat. Halkına şunları demişti: 'Ey halkım, durumum ve ALLAH'ın ayetlerini hatırlatmam size ağır geldiyse, ben ALLAH'a güveniyorum. Ortaklarınız ve liderlerinizle birlikte toplanın, pişman olmayacağınız son kararınızı alın ve bekletmeden bana karşı uygulayın.'...
Yunus Suresi, 71. Ayet:
Onlara Nuh'un hikâyesini anlat: Hani o soydaşlarına demişti ki; «Ey soydaşlarım, eğer karşınıza çıkıp Allah'ın ayetlerini hatırlatmam ağırınıza gidiyorsa ben Allah'a dayandım; siz de Allah'a ortak koştuğunuz putlarla birlikte ne yapacağınızı kararlaştırınız, sonra vardığınız karardan dolayı başınız ağrımasın; arkasından şahsıma ilişkin kararınızı, bana hiçbir mühlet tanımaksızın uygulayınız....
Hud Suresi, 43. Ayet:
Oğlu cevap verdi: "Bir dağa sığınacağım, beni sudan korur." Nûh dedi: "Allah'ın merhamet ettiği dışında bugün hiç kimse için Allah'ın kararından kurtaracak yoktur." Ve ikisi arasına dalga girdi de o, boğulanlar arasına katıldı....
Yusif Suresi, 67. Ayet:
Yavrularım, şehre aynı kapıdan girmeyiniz, değişik kapılardan giriniz. Gerçi ben Allah'ın size ilişkin hiçbir ön kararını başınızdan savamam. Egemenlik sadece Allah'ın tekelindedir. Ben yalnız O'na güveniyorum. Tüm dayanak arayanlar da yalnız O'na güvenmelidirler....
Yusif Suresi, 68. Ayet:
Yusuf'un kardeşleri babalarının direktifi uyarınca şehre girdiler. Gerçi bu önlem, Allah'ın onlara ilişkin hiçbir ön kararını başlarından savacak değildi. Sadece Yakub, içinden gelen bir görev duygusunun gereğini yerine getirmişti. Onun bu meseleye ilişkin, tarafımızdan kendisine öğretilmiş bilgisi vardı. Fakat insanların çoğu bu meseleye ilişkin gerçeği bilmezler....
İbrahim Suresi, 26. Ayet:
Ve meselu kelimetin habîsetin ke şeceretin habîsetinictusset min fevkıl ardı mâ lehâ min karâr(
karârin
)....
İbrahim Suresi, 26. Ayet:
1.
ve meselu
: ve örnek, misal, durum
2.
kelimetin
: bir söz, bir kelime
3.
habîsetin
: kötü, habis, fena, çirkin
4.
ke şeceret...
Nəhl Suresi, 3. Ayet:
Gökleri ve yeri hak ile (karârınca O) yarattı. (Ve O, müşriklerin) ortak koşmakta oldukları şeylerden pek yücedir....
İsra Suresi, 78. Ayet:
Ey Muhammed, güneşin batmaya yöneldiği andan, gece kararıncaya kadar namaz kıl, sabahleyin Kur'an okumayı da ihmal etme. Çünkü sabahleyin okunan Kur'an'ı izleyen (melek)ler vardır....
Ənbiya Suresi, 78. Ayet:
Davut ve Süleyman da... Bir defasında, halkın koyunlarının yayıldığı birilerinin ekini hakkında hüküm veriyorlardı. Biz onların kararına tanık olduk....
Möminun Suresi, 13. Ayet:
Summe cealnâhu nutfeten fî
karârin
mekîn(mekînin)....
Möminun Suresi, 13. Ayet:
1.
summe
: sonra
2.
cealnâ-hu
: onu kıldık
3.
nutfeten
: nutfe, damla
4.
fî
karârin
: karar kılmış halde (bir yere...
Möminun Suresi, 50. Ayet:
Ve cealnebne meryeme ve ummehû âyeten ve âveynâhumâ ilâ rabvetin zâti
karârin
ve maîn(maînin)....
Möminun Suresi, 50. Ayet:
1.
ve cealnebne (cealnâ ibne)
: ve oğlunu kıldık
2.
meryeme
: Meryem
3.
ve umme-hu
: ve onun annesini
4.
âyeten
: ...
Nur Suresi, 51. Ayet:
Aralarında hüküm vermesi, hakem olması, idarî düzen uygulamaları için, Allah’a ve Rasûlüne, Kur’ân ve sünnetin uygulayıcılarının huzuruna davet edildiklerinde mü’minlerin sözü kesinlikle: 'Kararını duyduk. Kur’ân’a, sünnete ve devletin kararlarına itaat ettik.' demeleridir. İşte asıl bunlar kurtuluşa, ebedî nimetlerle mutluluğa erenlerdir....
Nəml Suresi, 33. Ayet:
'Biz güçlüyüz, yaman savaşçılarız ve son karar sana aittir. Kararını uygula,' dediler....
Nəml Suresi, 78. Ayet:
Rabbin, onların arasında kararını verecektir. O Üstündür, Bilendir....
Sad Suresi, 22. Ayet:
Davud'a girdiklerinde, o, onlardan ürkmüştü; dediler ki: "Korkma, iki davacıyız, birimiz diğerimize haksızlıkta bulundu. Şimdi sen aramızda hak ile hükmet, kararında zulme sapma ve bizi doğru yolun ortasına yöneltip ilet."...
Sad Suresi, 22. Ayet:
Davud'a girdiklerinde, o, onlardan ürkmüştü; dediler ki: "Korkma, iki davacıyız, birimiz diğerimize haksızlıkta bulundu. Şimdi sen aramızda hak ile hükmet, kararında zulme sapma ve bizi doğru yolun ortasına yöneltip ilet."...
Sad Suresi, 22. Ayet:
Davud(un yanın)a girdiklerinde, o, onlardan ürkmüştü; onlar dediler ki: «Korkma, iki davacıyız, birimiz diğerimize haksızlıkta bulundu. Şimdi sen aramızda hak ile hükmet, kararında zulme sapma ve bizi doğru yolun ortasına yöneltip ilet.»...
Qəmər Suresi, 3. Ayet:
Yalanladılar, nefislerinin heveslerine uydular. Halbuki her iş, yerini bulacaktır (Allâh'ın kararına kimse engel olamaz)....
Qəmər Suresi, 38. Ayet:
Andolsun onları bir sabah vakti erkenden, üzerlerinde kararını kılmış bir azab yakalayıp bastırıverdi....
Qəmər Suresi, 38. Ayet:
Andolsun onları bir sabah vakti erkenden, üzerlerinde kararını kılmış bir azab yakalayıp bastırıverdi....
Qəmər Suresi, 38. Ayet:
Andolsun onları bir sabah vakti erkenden, üzerlerinde kararını kılmış bir azab yakalayıp bastırıverdi....
İnsan Suresi, 24. Ayet:
O halde, Rabbinin vereceği savunma, savaş ve yardım kararını bekleyerek, sabırla mücadeleye devam et. Onlardan bilerek günah işlemekte ısrar edene, nanköre, azgın kâfire boyun eğme....
Mürsəlat Suresi, 21. Ayet:
Fe cealnâhu fî
karârin
mekîn(mekînin)....
Mürsəlat Suresi, 21. Ayet:
1.
fe
: sonra
2.
cealnâ-hu
: onu kıldık
3.
fî
: içinde, de
4.
karârin
: yerleşme mekânı, bir karar yeri
...
Təkvir Suresi, 2. Ayet:
Ve yıldızlar kararınca....
Sad Suresi, 6. Ayet:
(6-8) Ve içlerinden ileri gelenler yürüdüler: “İlâhlarınız üzerinde direnin ve sözünüzden, kararınızdan dönmeyin. Bu, gerçekten, sizden beklenen bir şeydir! Biz bunu son/başka bir dinde işitmedik, bu ancak bir uydurmadır. Öğüt/ Kitap aramızdan o'nun üzerine mi indirildi?” –Aksine onlar Benim öğüdümden/ Kur’ân'dan yetersiz bilgi içindeler, aksine onlar henüz azabımı tatmadılar.– ...
Sad Suresi, 7. Ayet:
(6-8) Ve içlerinden ileri gelenler yürüdüler: “İlâhlarınız üzerinde direnin ve sözünüzden, kararınızdan dönmeyin. Bu, gerçekten, sizden beklenen bir şeydir! Biz bunu son/başka bir dinde işitmedik, bu ancak bir uydurmadır. Öğüt/ Kitap aramızdan o'nun üzerine mi indirildi?” –Aksine onlar Benim öğüdümden/ Kur’ân'dan yetersiz bilgi içindeler, aksine onlar henüz azabımı tatmadılar.– ...
Sad Suresi, 8. Ayet:
(6-8) Ve içlerinden ileri gelenler yürüdüler: “İlâhlarınız üzerinde direnin ve sözünüzden, kararınızdan dönmeyin. Bu, gerçekten, sizden beklenen bir şeydir! Biz bunu son/başka bir dinde işitmedik, bu ancak bir uydurmadır. Öğüt/ Kitap aramızdan o'nun üzerine mi indirildi?” –Aksine onlar Benim öğüdümden/ Kur’ân'dan yetersiz bilgi içindeler, aksine onlar henüz azabımı tatmadılar.– ...
Nəml Suresi, 19. Ayet:
Sonra da Süleymân, dişi karıncanın sözünden/kararından dolayı gülerek tebessüm etti. Ve “Rabbim! Bana, anne-babama lütfettiğin nimetinin karşılığını ödememi, hoşnut olacağın sâlihi işlememi gönlüme getir ve rahmetinle beni sâlih kullarının içine kat” dedi. ...