Axtarış Nəticələri
Ali-İmran Suresi, 86. Ayet:
1.
keyfe
: nasıl
2.
yehdi allâhu
: Allah hidayet eder
3.
kavmen
: kavim, topluluk
4.
keferû
: inkâr ettiler, kâfir...
Maidə Suresi, 22. Ayet:
1.
kâlû yâ mûsâ
: ey Mûsâ dediler
2.
inne fî-hâ kavmen
: şüphesiz orada (onun içersinde) bir topluluk, bir kavim var
3.
cebbârîne
: zorba
4.
Ənam Suresi, 89. Ayet:
1.
ulâike ellezîne
: işte onlar
2.
âteynâ-hum el kitâbe
: onlara, kendilerine kitap verdik
3.
ve el hukme
: ve hikmet
4.
ve en ...
Əraf Suresi, 64. Ayet:
1.
fe kezzebû-hu
: fakat onu yalanladılar
2.
fe enceynâ-hu
: o zaman, bu sebeble, bu yüzden onu kurtardık
3.
ve ellezîne
: o kimseleri
4.
Əraf Suresi, 133. Ayet:
1.
fe
: bunun üzerine, bundan sonra
2.
erselnâ
: biz gönderdik
3.
aleyhim et tûfâne
: üzerlerine tufan (yok eden, telef eden yağmur ve sel)
4.
Əraf Suresi, 164. Ayet:
1.
ve iz kâlet
: ve dediği zaman
2.
ummetun
: bir ümmet, topluluk
3.
min-hum
: onlardan
4.
lime
: niçin
...
Tövbə Suresi, 13. Ayet:
1.
e lâ
: olmaz mı, öyle değil mi
2.
tukâtilûne
: savaşırsınız
3.
kavmen
: bir kavim
4.
nekesû
: nakseden, ihlâl e...
Tövbə Suresi, 39. Ayet:
1.
illâ
: ...'den başka, ancak, hariç
2.
tenfirû
: sefere (Allah yolunda cihada) çıkarsınız (nefer, asker olursunuz)
3.
yuazzib-kum
: sizi azaplandıracak
4...
Tövbə Suresi, 53. Ayet:
1.
kul
: de ki
2.
enfikû
: infâk edin, verin
3.
tav'an
: isteyerek
4.
ev
: veya
Tövbə Suresi, 115. Ayet:
1.
ve mâ kâne allâhu
: ve Allah olmadı, değildir
2.
li yudılle
: saptıracak, dalâlette bırakacak
3.
kavmen
: bir kavmi
4.
ba'de...
Yunus Suresi, 75. Ayet:
1.
summe
: sonra
2.
beas-nâ
: biz gönderdik
3.
min ba'di-him
: onlardan sonra
4.
mûsâ ve hârûne
: Musa ve Harun
Hud Suresi, 29. Ayet:
1.
ve yâ kavmi
: ve ey kavmim
2.
lâ es'elu-kum
: sizden istemiyorum
3.
aleyhi
: ona karşılık, ona (onun için)
4.
mâlen ...
Hud Suresi, 57. Ayet:
1.
fe in
: eğer, buna rağmen, hâlâ
2.
tevellev
: yüz çevirirsiniz, dönersiniz
3.
fe
: artık
4.
kad
: oldu, olmuştu...
Yusif Suresi, 9. Ayet:
1.
uktulû
: öldürün
2.
yûsufe
: Yusuf'u
3.
ev itrahû-hu
: veya onu atın
4.
ardan
: bir yer, arazi
Kəhf Suresi, 86. Ayet:
1.
hattâ izâ
: olduğu zaman
2.
belega
: erişti, ulaştı
3.
magribe eş şemsi
: güneşin battığı yer
4.
vecede-hâ
: on...
Kəhf Suresi, 93. Ayet:
1.
hattâ izâ
: olduğu zaman
2.
belega
: ulaştı
3.
beyne es seddeyni
: iki seddin arası
4.
vecede
: buldu ...
Məryəm Suresi, 97. Ayet:
1.
fe
: öyleyse, o zaman
2.
innemâ
: ancak, sadece,
3.
yessernâ-hu
: onu kolaylaştırdık
4.
bi lisâni-ke
: senin li...
Ənbiya Suresi, 11. Ayet:
1.
ve kem
: ve nice, kaç tane
2.
kasam-nâ
: biz kırdık döktük, yok ettik
3.
min karyetin
: ülkelerden, şehirlerden
4.
kânet...
Möminun Suresi, 46. Ayet:
1.
ilâ fir'avne
: firavuna
2.
ve melei-hî
: ve onun ileri gelenleri, halk
3.
festekberû (fe istekberû)
: böylece, fakat büyüklendiler
4.
Möminun Suresi, 106. Ayet: Kâlû rabbenâ galebet aleynâ şıkvetunâ ve kunnâ kavmen dâllîn(dâllîne)....
Möminun Suresi, 106. Ayet:
1.
kâlû
: dediler
2.
rabbe-nâ
: Rabbimiz
3.
galebet
: üstün geldi
4.
aleynâ
: bize
Furqan Suresi, 18. Ayet:
1.
kâlû
: dediler
2.
subhâne-ke
: sen sübhansın, münezzehsin
3.
mâ kâne
: olmadı, olmaz
4.
yenbegî
: yakışmaz, uyg...
Nəml Suresi, 12. Ayet:
1.
ve edhıl
: ve dahil et, sok
2.
yede-ke
: elini
3.
fî ceybi-ke
: koynuna
4.
tahruc
: çıkar
Qəsəs Suresi, 32. Ayet:
1.
usluk
: sok
2.
yede-ke
: senin elin
3.
fî
: içinde
4.
ceybi-ke
: senin koynun
Qəsəs Suresi, 46. Ayet:
1.
ve mâ kunte
: ve sen olmadın, sen değildin
2.
bi cânibi
: yanı, tarafı
3.
et tûri
: Tur (dağı)
4.
iz
: o zaman<...
Səcdə Suresi, 3. Ayet:
1.
em
: yoksa, veya
2.
yekûlû
: derler, diyorlar
3.
ifterâ-hu
: onu uydurdu
4.
bel
: hayır
Yasin Suresi, 6. Ayet:
1.
li tunzire
: senin uyarman için
2.
kavmen
: kavim
3.
mâ unzire
: uyarılmadı
4.
âbâu-hum
: onların babaları ...
Saffat Suresi, 30. Ayet:
1.
ve mâ kâne
: ve olmadı
2.
lenâ
: bize, bizim
3.
aleykum
: sizin üzerinizde
4.
min sultânin
: bir sultanlık, zor...
Zuxruf Suresi, 5. Ayet:
1.
e
: mi
2.
fe
: o zaman, öyleyse
3.
nadribu ... (safhan)
: vazgeçip bırakalım
4.
an-kum
: sizden
Duxan Suresi, 28. Ayet:
1.
kezâlike
: işte böyle, böylece
2.
ve evresnâ-hâ
: ve ona miras kıldık
3.
kavmen
: kavim
4.
âharîne
: ahir olanl...
Casiyə Suresi, 14. Ayet:
1.
kul
: de, söyle
2.
li ellezîne
: onlara
3.
âmenû
: âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
4.
yagfirû
: bağış...
Casiyə Suresi, 31. Ayet:
1.
ve emmâ
: ve fakat
2.
ellezîne
: onlar
3.
keferû
: inkâr ettiler
4.
e
: mi
Əhqaf Suresi, 23. Ayet:
1.
kâle
: dedi
2.
inneme
: ancak, sadece, yalnız
3.
el ilmu
: ilim
4.
indallâhi
: Allah'ın katındadır
Fəth Suresi, 12. Ayet:
1.
bel
: hayır, bilâkis, aksine
2.
zanen-tum
: siz zannettiniz
3.
en len yenkalibe
: asla dönmeyecekler
4.
er resûlu
<...
Hucurat Suresi, 6. Ayet:
1.
yâ eyyuhâ
: ey
2.
ellezîne
: onlar, olanlar
3.
âmenû
: âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
4.
in
: eğer
Mücadilə Suresi, 14. Ayet:
1.
e
: mi
2.
lem tere ilâ
: görmedin, bakmadın
3.
ellezîne
: onları, onlara
4.
tevellev
: döndüler (dost edindiler...
Mücadilə Suresi, 22. Ayet:
1.
lâ tecidu
: bulamazsın
2.
kavmen
: kavmi
3.
yu'minûne
: îmân ederler
4.
bi allâhi
: Allah'a
Mümtahinə Suresi, 13. Ayet:
1.
yâ eyyuhâ
: ey
2.
ellezîne âmenû
: îmân edenler, âmenû olanlar, ölmeden önce Allah'a ulaşmayı dileyenler
3.
lâ tetevellev
: dönmeyin
4.
Zuxruf Suresi, 54. Ayet:
1.
fe
: böylece
2.
istehaffe
: hafife aldı, küçümsedi
3.
kavme-hu
: onun kavmi
4.
fe
: o zaman, bunun üzerine ...