Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Bəqərə Suresi, 37. Ayet:
Fe telekkâ âdemu min rabbihî
kelimâti
n fe tâbe aleyh(aleyhi), innehu huvet tevvâbur rahîm(rahîmu)....
Bəqərə Suresi, 37. Ayet:
1.
fe
: o zaman, sonra
2.
telekkâ
: telâkki etti, aldı, öğrendi
3.
âdemu
: Âdem
4.
min rabbi-hi
: Rabbinden
Bəqərə Suresi, 124. Ayet:
Ve izibtelâ ibrâhîme rabbuhu bi
kelimâti
n fe etemmehun(etemmehunne), kâle innî câiluke lin nâsi imâmâ(imâmen), kâle ve min zurriyyetî kâle lâ yenâlu ahdiz zâlimîn(zâlimîne)....
Bəqərə Suresi, 124. Ayet:
1.
ve iz ibtelâ
: ve imtihan etmişti
2.
ibrâhîme
: İbrâhîm
3.
rabbu-hu
: onun Rabbi
4.
bi
kelimâti
n
: kelimeler il...
Ənam Suresi, 34. Ayet:
Ve lekad kuzzibet rusulun min kablike fe saberû alâ mâ kuzzibû ve ûzû hattâ etâhum nasrunâ, ve lâ mubeddile li
kelimâti
llâh(
kelimâti
llâhi), ve lekad câeke min nebeil murselîn(murselîne)....
Ənam Suresi, 34. Ayet:
1.
ve lekad
: ve andolsun
2.
kuzzibet
: yalanlandı
3.
rusulun
: resûller
4.
min kabli-ke
: senden önce
<...
Ənam Suresi, 34. Ayet:
Celâlîm hakkıyçin senden önce gönderilen Peygamberler tekzib olundu da tekzib ve ezâ edilmelerine karşı sabrettiler, nihayet kendilerine nusratımız geldi, öyle ya Allahın kelimâtı va'dini değiştirebilecek hiç bir kuvvet yoktur, alimallah sana mürselîn kıssalarından haber de geldi...
Ənam Suresi, 115. Ayet:
Ve temmet kelimetu rabbike sıdkan ve adla(adlen), lâ mubeddile li
kelimâti
h(
kelimâti
hî), ve huves semîul alîm(alîmu)....
Ənam Suresi, 115. Ayet:
1.
ve temmet
: ve tamamlandı
2.
kelimetu
: kelime, söz
3.
rabbi-ke
: senin Rabbin
4.
sıdkan
: doğru olarak, sadaka...
Əraf Suresi, 158. Ayet:
Kul yâ eyyuhen nâsu innî resûlullâhi ileykum cemîanillezî lehu mulkus semâvâti vel ard(ardı), lâ ilâhe illâ huve yuhyî ve yumît(yumîtu), fe âminû billâhi ve resûlihin nebiyyil ummiyyillezî yu’minu billâhi ve
kelimâti
hî vettebiûhu leallekum tehtedûn(tehtedûne)....
Əraf Suresi, 158. Ayet:
1.
kul
:
2.
yâ eyyuhâ en nâsu
: ey insanlar
3.
innî
: muhakkak ki ben
4.
resûlu allâhi
: Allah'ın resûlü
Əraf Suresi, 158. Ayet:
De ki: ey insanlar! Haberiniz olsun ben size, sizin hepinize Allahın Resulüyüm, o Allah ki bütün Semavat-ü Arzın mülkü onun, ondan başka ilâh yok, hem diriltir hem öldürür, onun için gelin iyman edin Allaha ve Resulüne, Allaha ve Allahın bütün kelimatına iyman getiren o ümmî Peygambere, ve ittiba' edin ona ki bu hidâyete irebilesiniz...
Ənfal Suresi, 7. Ayet:
Ve iz yaıdukumullâhu ihdât tâifeteyni ennehâ lekum, ve teveddûne enne gayra zâtiş şevketi tekûnu lekum, ve yurîdullâhu en yuhıkkal hakka bi
kelimâti
hî ve yaktaa dâbiral kâfirîn(kâfirîne)....
Ənfal Suresi, 7. Ayet:
1.
ve iz yaıdu-kum allâhu
: ve Allah size vaadediyordu
2.
ihdâ et tâifeteyni
: iki taifeden (topluluktan) biri
3.
enne-hâ
: onun olduğu, olması
4.
...
Ənfal Suresi, 7. Ayet:
Ve o vakıt Allah, size iki taifenin birini va'dediyordu ki sizin olsun, siz, ise arzu ediyordunuz ki şekvetsiz olan sizin olsun, halbuki Allah, kelimatiyle hakkı ihkak etmek ve kâfîrlerin arkasını kesmek dileyordu...
Yunus Suresi, 64. Ayet:
Lehumul buşrâ fîl hayâtid dunyâ ve fîl âhırah(âhırati), lâ tebdîle li
kelimâti
llâh(
kelimâti
llâhi), zâlike huvel fevzul azîm(azîmu)....
Yunus Suresi, 64. Ayet:
1.
lehum el buşrâ
: onlara müjde vardır
2.
fî el hayâti ed dunyâ
: dünya hayatında
3.
ve fî el âhıreti
: ve ahirette
4.
lâ tebd...
Yunus Suresi, 64. Ayet:
Müjde onların Dünya hayatta da Âhırette de, Allahın kelimatına tebdil yok o işte fevzi azim o...
Yunus Suresi, 82. Ayet:
Ve yuhikkullâhul hakka bi
kelimâti
hî ve lev kerihel mucrimûn(mucrimûne). ...
Yunus Suresi, 82. Ayet:
1.
ve yuhikku allâhu
: ve Allah gerçekleştirecek
2.
el hakka
: hakkı
3.
bi
kelimâti
-hi
: kelimeleri ile, sözleri ile
4.
ve lev ...
Yunus Suresi, 82. Ayet:
Allah, kelimatiyle hakkı ihkak edecek, isterse mücrimler hoşlanmasınlar...
Kəhf Suresi, 27. Ayet:
Vetlu mâ ûhıye ileyke min kitâbi rabbik(rabbike), lâ mubeddile li
kelimâti
hî ve len tecide min dûnihî multehadâ(multehaden)....
Kəhf Suresi, 27. Ayet:
1.
vetlu (ve utlu)
: ve oku
2.
mâ
: şeyi
3.
ûhıye
: vahyedildi
4.
ileyke
: sana
Kəhf Suresi, 27. Ayet:
Öyle de ve rabbından sana vahyolunanı tilâvet eyle, onun kelimatını tebdil edecek yoktur ve ondan başka bir penah bulamazsın...
Kəhf Suresi, 109. Ayet:
Kul lev kânel bahru midâden li
kelimâti
rabbî le nefidel bahru kable en tenfede kelimâtu rabbî ve lev ci’nâ bi mislihî mededâ(mededen). ...
Kəhf Suresi, 109. Ayet:
1.
kul
: de, söyle
2.
lev
: eğer, ise, olsa
3.
kâne el bahru
: deniz(ler) oldu
4.
midâden
: mürekkep
Kəhf Suresi, 109. Ayet:
De ki: eğer rabbımın kelimâtı için deniz mürekkeb olsa idi her halde rabbımın kelimatı tükenmeden deniz tükenirdi, bir misli de meded getirsek bile...
Loğman Suresi, 27. Ayet:
Eğer yerdeki ağaçlar hep kalem olsa deniz de mürekkeb, arkasından yedi deniz, Allahın kelimatı tükenmez, hakıkat Allah, azîz hakîmdir...
Şura Suresi, 24. Ayet:
Em yekûlûnefterâ alâllâhi kezibâ(keziben), fe in yeşeillâhu yahtim alâ kalbik(kalbike), ve yemhullâhul bâtıla ve yuhıkkul hakka bi
kelimâti
h(
kelimâti
hî), innehu alîmun bi zâtis sudûr(sudûri)....
Şura Suresi, 24. Ayet:
1.
em
: yoksa
2.
yekûlûne
: diyorlar
3.
ifterâ
: iftira attı, uydurdu
4.
alâ allâhi
: Allah'a karşı
Şura Suresi, 24. Ayet:
Yoksa Allaha iftira etti bir yalanı mı diyorlar? Allah dilerse senin de kalbini üstünden mühürleyiverir, Allah batılı mahveder de kelimatı ile hakkı ıhkak eyler, şübhesiz ki o bütün sînelerin künhünü bilir...
Təhrim Suresi, 12. Ayet:
Ve meryemebnete ımrânelletî ahsanet fercehâ fe nefahnâ fîhi min rûhınâ ve saddekat bi
kelimâti
rabbihâ ve kutubihî ve kânet minel kânitîn(kânitîne)....
Təhrim Suresi, 12. Ayet:
1.
ve meryem(e)
: Meryem
2.
ibnete
: kızı
3.
imrâne
: imran
4.
elletî
: ki o
Təhrim Suresi, 12. Ayet:
Bir de Imranın kızı Meryemi ki ırzını pek sağlam korudu, fakat biz ona ruhumuzdan nefh ettik, hem rabbının kelimâtını ve kitablarını tasdık etmişti, hem «kanitîn»den idi...