Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Bəqərə Suresi, 85. Ayet:
(Öyle oldukdan) sonra sizler, yine onlarsınız ki (işte) kendilerinizi öldürüyor, içinizden bir fırkayı yurdlarından çıkarıyor, aleyhlerinde günah ile, düşmanlıkla birleşib yardımlaşıyorsunuz. Eğer size esîr olub gelirlerse kendileriyle fidyeleşir (esîr mübadelesi yapar, Yine onların; yurdlarında kalmasına müsâade etmez) siniz. Halbuki onların çıkarılması size haram kılınmışdı. Yoksa siz Kitabın (fidyeye âid) bir kısmına inanıyorsunuz da (Katl-i nefsi, nefyi, kötülükde yardımlaşmayı men' eden) bi...
Bəqərə Suresi, 206. Ayet:
Ona: «Allahdan kork» denildiği zaman izzet (-i nefsi, cahilane kibr) i kendisini (daha ziyâde) günâh işlemeye götürür. İşte öylesine cehennem yetişir. O, hakıykat ne kötü yatakdır!.. ...
Maidə Suresi, 30. Ayet:
Bunun üzerine nefsi, onu, kardeşini öldürmeye kandırdı (kolay ve zevkli gösterdi). Böylece onu öldürdü, sonra hüsrana uğrayanlardan oldu....
Maidə Suresi, 30. Ayet:
Nihayet nefsi, kardeşini öldürmiye (isteyerek) uymuş da onu öldürmüşdü, bu yüzden (maddî, manevî) ziyana uğrayanlardan olmuşdu. ...
Maidə Suresi, 30. Ayet:
Nefsi, onu kardeşini öldürmeye itti. O da onu öldürüp ziyan edenlerden oldu....
Maidə Suresi, 30. Ayet:
Nefsi, onu kardeşini öldürmeye çağırdı, (o da nefsine uyarak) onu öldürdü, ziyana uğrayanlardan oldu....
Maidə Suresi, 32. Ayet:
Bu nedenle, İsrailoğullarına şunu yazdık: Kim bir nefsi, bir başka nefse ya da yeryüzündeki bir fesada karşılık olmaksızın (haksız yere) öldürürse, sanki bütün insanları öldürmüş gibi olur. Kim de onu (öldürülmesine engel olarak) diriltirse, bütün insanları diriltmiş gibi olur. Andolsun, elçilerimiz onlara apaçık belgelerle gelmişlerdir. Sonra bunun ardından onlardan bir çoğu yeryüzünde ölçüyü taşıranlardır....
Maidə Suresi, 32. Ayet:
Bu nedenle (ecli) İsrail oğullarına şunu yazdık: Kim bir nefsi, bir başka nefse ya da yeryüzündeki bir fesada karşılık olmaksızın (haksız yere) öldürürse, sanki bütün insanları öldürmüş gibi olur. Kim de onu (öldürülmesine engel olarak) diriltirse, bütün insanları diriltmiş gibi olur. Andolsun, elçilerimiz onlara apaçık belgelerle gelmişlerdir. Sonra bunun ardından onlardan birçoğu yeryüzünde ölçüyü taşıranlardır....
Maidə Suresi, 32. Ayet:
Bu nedenle, İsrailoğullarına şunu yazdık: Kim bir nefsi, bir başka nefse ya da yer yüzündeki bir fesada karşılık olmaksızın (haksızca) öldürürse, sanki bütün insanları öldürmüş gibi olur. Kim de onu (öldürülmesine engel olarak) diriltirse, bütün insanları diriltmiş gibi olur. Andolsun, peygamberlerimiz onlara apaçık belgelerle gelmişlerdir. Sonra bunun ardından onlardan birçoğu yeryüzünde ölçüyü taşıranlardır....
Əraf Suresi, 42. Ayet:
İman edip imanının gereği fiiller ortaya koyanlara gelince. . . Ki biz, hiçbir nefsi, kapasitesinin üstündeki ile mükellef kılmayız; işte onlar cennet ehlidirler. . . Onlar orada ebedî kalıcılardır....
Əraf Suresi, 42. Ayet:
O kimseler ki imân ettiler ve iyi amellerde bulundular. Biz ise hiçbir nefsi, iktidarının fevkinde birşey ile mükellef kılmayız. İşte onlar cennet sahipleridir. Onlar orada ebedî kalıcılardır....
Əraf Suresi, 126. Ayet:
1.
ve
: ve
2.
mâ
: şey, olmama, yapmama
3.
tenkımu
: intikam alıyorsunuz
4.
min-nâ
: bizden
Yunus Suresi, 15. Ayet:
Ve izâ tutlâ aleyhim âyâtunâ beyyinâtin kâlellezîne lâ yercûne likâena'ti bi kur'ânin gayri hâzâ ev beddilh(beddilhu), kul mâ yekûnu lî en ubeddilehû min tilkâi
nefsî,
in ettebiu illâ mâ yûhâ ileyy(ileyye), innî ehâfu in asaytu rabbî azâbe yevmin azîm(azîmin)....
Yusif Suresi, 53. Ayet:
Ve mâ uberriu
nefsî,
innen nefse le emmâretun bis sûı illâ mâ rahime rabbî, inne rabbî gafûrun rahîm(rahîmun). ...
Yusif Suresi, 54. Ayet:
Ve kâlel meliku’tûnî bihî estahlishu li
nefsî,
fe lemmâ kellemehu kâle innekel yevme ledeynâ mekînun emîn(emînun). ...
İsra Suresi, 33. Ayet:
Allâh'ın haram kıldığı nefsi, Hak olarak hariç (kısas gereği dışında), öldürmeyin! Kim haksız yere öldürülür ise, biz onun velîsine bir yetki vermişizdir. O da öldürmekte ileri gitmesin (kısas sınırını aşmasın)! Çünkü o yardım olunmuştur....
Kəhf Suresi, 74. Ayet:
Yine gittiler, nihâyet bir oğlan çocuğuna rastgeldikleri an hemen onu öldürüverdi. Dedi ki: «Bir tertemiz nefsi, bir nefs mukabilinde olmaksızın öldürdün mü? Muhakkak ki, pek kötü bir şey yapmış oldun.»...
Taha Suresi, 40. Ayet:
1.
iz temşî
: yürümüştü
2.
uhtu-ke
: senin kızkardeşin
3.
fe
: böylece, o zaman
4.
tekûlu
: söylüyor
Nəml Suresi, 40. Ayet:
1.
kâle
: dedi
2.
ellezî
: ki o
3.
inde-hu
: onun yanında
4.
ilmun
: ilim
Səba Suresi, 50. Ayet:
Kul in dalaltu fe innemâ edıllu alâ
nefsî,
ve in ihtedeytu fe bimâ yûhî ileyye rabbî, innehu semîun karîb(karîbun)....
Qaf Suresi, 16. Ayet:
Ve andolsun ki biz insanı yarattık ve nefsi, onu ne gibi vesveselere düşürür, biliriz ve biz, ona, şah damarından daha yakınız....
Həşr Suresi, 9. Ayet:
1.
ve ellezîne
: ve onlar
2.
tebevveû
: konakladılar, mesken edindiler
3.
ed dâre
: yurt
4.
ve el îmâne
: ve îmân<...
Qiyamə Suresi, 14. Ayet:
1.
bel(i)
: hayır
2.
el insânu
: insan
3.
alâ
: ... e
4.
nefsi-hî
: onun nefsi, kendi nefsi
Naziat Suresi, 40. Ayet:
Ve ama kim, Rabbinin durağından korkup da nefsi, dileğinden çekmişse....
Naziat Suresi, 40. Ayet:
Fakat her kim de Rabbinin makamından korkmuş ve nefsi, şehevattan alıkoymuşsa,...
Şəms Suresi, 8. Ayet:
Andolsun nefsi, insanı, ahlâkî zaaflarla, vicdan azabıyla; takva esaslarını-Kur’ân esaslarını benimseme ve hayata geçirme, Allah’a sığınma, emirlerine yapışma, günahlardan arınma, azaptan korunma, kulluk ve sorumluluk şuuruyla özgürce şahsiyetini geliştirme, dinî ve sosyal görevlerinin bilincinde olma kabiliyetiyle donatana!...