Bəqərə Suresi, 136. Ayet: Biz; Allah'a, bize indirilmiş olana, İbrahim'e, İsmail'e, İshak'a, Ya'kub 'a, ve torunlarına indirilmiş olanlara, Musa'ya, İsa'ya verilenlere, peygamberlere Rabbları tarafından verilmiş olanlara iman ettik. Onların hiçbirinin arasını diğerinden ayırmayız. Biz ona teslim olmuşlardanız, deyin....
Maidə Suresi, 3. Ayet: Haram edilmiştir size ölü, kan, domuz eti, Allah'tan gayrı putlar adına kesilen hayvanlar, boğulmuş, vurulmuş, yüksek bir yerden düşüp ölmüş, başka bir hayvan tarafından süsülüp öldürülmüş, canavar tarafından parçalanmış olanlar; ancak ölmeden yetişip kestikleriniz müstesna; ve taştan yapılmış ve dikilmiş putlar adına kesilenler ve fal için çekilen oklarla rızık arayış. Bunlar, kötülüktür. Bugün kâfirler, dininiz yüzünden meyus olmuşlardır artık sizden, korkmayın onlardan, benden korkun. Bugün d...
Maidə Suresi, 17. Ayet: 'Allah, Meryem’in oğlu Mesih’tir' diyenler kâfir olmuşlardır. Onlara:
'Allah, Meryem oğlu Mesih’i, anasını ve bütün yeryüzündekileri helâk etmek istese, ona kim engel olabilir?' de.
Göklerin, yerin ve ikisi arasındaki varlıkların ve imkânların mülkü ve hâkimiyeti sadece Allah’a aittir, Allah’ın tasarrufundadır. O, sünneti, düzeninin yasaları içinde, iradesinin tecellisine uygun olan şeyi yaratır. Allah’ın her şeye gücü, kudreti yeter....
Maidə Suresi, 72. Ayet: 'Allah, Meryem’in oğlu Mesih’tir' diyenler, andolsun ki, kâfir olmuşlardır. Halbuki Mesih:
'Ey İsrâiloğulları, Rabbim ve Rabbiniz olan Allah’ı ilâh tanıyın, candan müslümanlar olarak Allah’a bağlanın, saygıyla Allah’a kulluk ve ibadet edin. Şu bir gerçektir ki, kim ilâhlığında, otoritesinde, mülkünde, tasarruflarında Allah’a ortak koşarsa, gizli şirki yaşarsa, Allah cenneti ona haram kılar. Onun mekânı ateştir. Allah’tan başkasına kulluk ve ibadet ederek kendilerine zulmedenlere, müşriklere, All...
Tövbə Suresi, 108. Ayet: Hiçbir zaman, o mescitte namaza durma. İlk günden takva esaslarını-Kur’ân esaslarını hayata geçirerek korunma, kulluk ve sorumluluk şuuruyla, haklarına ve özgürlüklerine sahip çıkarak şahsiyetli davranma, dinî ve sosyal görevlerinin bilincinde olma esası, takvâ temeli üzerine kurulan mescitte namaz kılman elbette daha doğrudur. O mescitte, pislikten, günahtan, isyandan arınmayı seven yiğitler var. Allah arınmışları, pak olmuşları sever....
Fəth Suresi, 6. Ayet: Allah hakkında, ortalık bulandıran, fesada sebep olan düşünce ve inançlar taşıyan, müslüman görünerek İslâm’a karşı gizli eylem planları ve eylem yapan münâfık erkeklerle, münâfık kadınları, ilâhlığında, otoritesinde, mülkünde tasarruflarında Allah’a ortak koşan müşrik erkeklerle, müşrik kadınları cezalandırmak için, bu fethi sana ihsan etti. Müslümanların başlarına geçsin diye bekledikleri felaket çemberi, onların başlarına geçsin. Allah’ın gazabını ve lânetini mucip olmuşlardır. Allah onlara C...
Mücadilə Suresi, 22. Ayet: Allah'a ve âhiret gününe inanan bir topluluğu, Allah'ın ve Peygamberinin sınırlarına aykırı hareket edip onlara karşı gelen birisini sever bulamazsın ve isterse onlar, babaları, yahut oğulları, yahut kardeşleri, yahut da aşîretlerinden olsun; onlar, öyle kişilerdir ki Allah, gönüllerine îman nasîp ve mukadder etmiştir ve onları, kendinden bir ruhla, îmanla kuvvetlendirmiştir ve onları, kıyılarından ırmaklar akan cennetlere sokar, orada ebedî olarak kalırlar; râzı olmuştur Allah onlardan ve râzı ...
Mücadilə Suresi, 22. Ayet: Allah'a ve ahiret gününe iman eden hiçbir kavim (topluluk) bulamazsın ki, Allah'a ve elçisine başkaldıran kimselerle bir sevgi (ve dostluk) bağı kurmuş olsunlar; bunlar, ister babaları, ister çocukları, ister kardeşleri, isterse kendi aşiretleri (soyları) olsun. Onlar, öyle kimselerdir ki, (Allah) kalplerine imanı yazmış ve onları kendinden bir ruh ile desteklemiştir. Onları, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacaktır; orada süresiz olarak kalacaklardır. Allah, onlardan razı olmuş, onlar da...
Mücadilə Suresi, 22. Ayet: ALLAH'a, elçisine ve ahiret gününe inanmış bir topluluk göremezsin ki, ALLAH'a ve elçisine karşı gelenleri dost edinsin. Hatta onlar, kendilerinin anaları, babaları, çocukları, oğulları, kardeşleri ve akrabaları bile olsa... Kalplerine inancı yazmış ve katından bir vahiyle desteklemiştir. Onları içlerinden ırmaklar akan, ebedi kalacakları cennetlere sokar. ALLAH onlardan hoşnut olmuştur, onlar da O'ndan hoşnut olmuşlardır. Onlar ALLAH'ın partisidir. Hiç kuşkusuz, ALLAH'ın partisi kazanacaktır....
Mücadilə Suresi, 22. Ayet: Tanrı'ya ve ahiret gününe inanan hiçbir kavim bulamazsın ki, Tanrı'ya ve elçisine başkaldıran kimselerle bir sevgi (ve dostluk) bağı kurmuş olsunlar; bunlar, ister babaları, ister çocukları, ister kardeşleri, isterse kendi aşiretleri (soyları) olsun. Onlar, öyle kimselerdir ki, (Tanrı) kalplerine inancı yazmış ve onları kendinden bir ruh ile desteklemiştir. Onları, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacaktır; orada süresiz olarak kalacaklardır. Tanrı, onlardan razı olmuş, onlar da O'ndan raz...
Mücadilə Suresi, 22. Ayet: Allah'a ve ahiret gününe iman eden hiçbir kavim (topluluk) bulamazsın ki, onlar Allah'a ve Rasulü'ne karşı başkaldıran kimselere bir sevgi (ve dostluk) bağı kurmuş olsunlar; bunlar, isterse babaları, ister çocukları, ister kardeşleri, isterse kendi aşiretleri (soyları) olsun. Onlar, öyle kimselerdir ki, (Allah) onların kalplerine imanı yazmış ve onları kendinden bir ruh ile desteklemiştir. Onları, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacaktır; orada ebedi olarak kalacaklardır. Allah, onlardan ...
Nəml Suresi, 8. Ayet: (8-12) "Sonra oraya geldiği zaman seslenilmişti: “Ateşin içindeki ve yanı başındaki kişi bolluklu kılınmıştır! Ve âlemlerin Rabbi olan Allah, eksikliklerden arınıktır! “Ey Mûsâ! Şüphesiz Ben, en üstün, en güçlü, en şerefli, mağlûp edilmesi mümkün olmayan/mutlak galip olan, en iyi yasa koyan, bozulmayı iyi engelleyen/sağlam yapan Allah'ım! “Ve birikimini ortaya koy!” –Onu sanki görünmeyen bir varlık gibi, hareket ettirir görüverince, dönüp arkasına bakmadan kaçtı. -Ey Mûsâ korkma! Şüphesiz ...
Nəml Suresi, 9. Ayet: (8-12) "Sonra oraya geldiği zaman seslenilmişti: “Ateşin içindeki ve yanı başındaki kişi bolluklu kılınmıştır! Ve âlemlerin Rabbi olan Allah, eksikliklerden arınıktır! “Ey Mûsâ! Şüphesiz Ben, en üstün, en güçlü, en şerefli, mağlûp edilmesi mümkün olmayan/mutlak galip olan, en iyi yasa koyan, bozulmayı iyi engelleyen/sağlam yapan Allah'ım! “Ve birikimini ortaya koy!” –Onu sanki görünmeyen bir varlık gibi, hareket ettirir görüverince, dönüp arkasına bakmadan kaçtı. -Ey Mûsâ korkma! Şüphesiz ...
Nəml Suresi, 10. Ayet: (8-12) "Sonra oraya geldiği zaman seslenilmişti: “Ateşin içindeki ve yanı başındaki kişi bolluklu kılınmıştır! Ve âlemlerin Rabbi olan Allah, eksikliklerden arınıktır! “Ey Mûsâ! Şüphesiz Ben, en üstün, en güçlü, en şerefli, mağlûp edilmesi mümkün olmayan/mutlak galip olan, en iyi yasa koyan, bozulmayı iyi engelleyen/sağlam yapan Allah'ım! “Ve birikimini ortaya koy!” –Onu sanki görünmeyen bir varlık gibi, hareket ettirir görüverince, dönüp arkasına bakmadan kaçtı. -Ey Mûsâ korkma! Şüphesiz ...
Nəml Suresi, 11. Ayet: (8-12) "Sonra oraya geldiği zaman seslenilmişti: “Ateşin içindeki ve yanı başındaki kişi bolluklu kılınmıştır! Ve âlemlerin Rabbi olan Allah, eksikliklerden arınıktır! “Ey Mûsâ! Şüphesiz Ben, en üstün, en güçlü, en şerefli, mağlûp edilmesi mümkün olmayan/mutlak galip olan, en iyi yasa koyan, bozulmayı iyi engelleyen/sağlam yapan Allah'ım! “Ve birikimini ortaya koy!” –Onu sanki görünmeyen bir varlık gibi, hareket ettirir görüverince, dönüp arkasına bakmadan kaçtı. -Ey Mûsâ korkma! Şüphesiz ...
Nəml Suresi, 12. Ayet: (8-12) "Sonra oraya geldiği zaman seslenilmişti: “Ateşin içindeki ve yanı başındaki kişi bolluklu kılınmıştır! Ve âlemlerin Rabbi olan Allah, eksikliklerden arınıktır! “Ey Mûsâ! Şüphesiz Ben, en üstün, en güçlü, en şerefli, mağlûp edilmesi mümkün olmayan/mutlak galip olan, en iyi yasa koyan, bozulmayı iyi engelleyen/sağlam yapan Allah'ım! “Ve birikimini ortaya koy!” –Onu sanki görünmeyen bir varlık gibi, hareket ettirir görüverince, dönüp arkasına bakmadan kaçtı. -Ey Mûsâ korkma! Şüphesiz ...
Mücadilə Suresi, 22. Ayet: Allah'a ve âhiret gününe inanan bir topluluğu, Allah'a ve Elçisi'ne sınırı aşmaya uğraşanlarla karşılıklı sevgi bağı kurmuş hâlde bulamazsın. Bunlar, onların ister babaları olsun, ister çocukları olsun, ister kardeşleri olsun, ister akrabaları olsun. Onlar, Allah'ın, kalplerine imanı yazdığı ve kendilerini Kendisinden olan vahiy ile desteklediği kimselerdir. Ve Allah onları, sürekli kalanlar olarak altlarından ırmaklar akan cennetlere koyacaktır. Allah, onlardan hoşnut olmuştur, onlar da O'ndan ...