Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Ali-İmran Suresi, 168. Ayet:
(Evlərində) oturub qardaşları barəsində: “Əgər bizə tabe olsaydılar, öldürülməzdilər”, - deyənlərə de ki: “
Onda,
əgər doğru deyirsinizsə, ölümü özünüzdən uzaqlaşdırın!”...
Nisa Suresi, 3. Ayet:
Əgər (özləri ilə evləndiyinizdə) yetim qızlar barəsində ədalətli ola bilməyəcəyinizdən qorxsanız, bəyəndiyiniz qadınlardan ikisi, üçü, dördü ilə nikah bağlayın! Əgər ədalətli ola bilməməkdən qorxsanız,
onda,
tək bir qadınla və ya sahib olduğunuz kənizlərlə (kifayətlənin)! Haqsızlığa yol verməməyiniz üçün ən uyğun olan budur. (Qadının dünyaya uşaq gətirmə qabiliyyətinin olmaması, müharibə nəticəsində kişilərin sayının azalması və s. səbəblərdən İslamda kişilər üçün çox evliliyə icazə verilmişdir....
Maidə Suresi, 45. Ayet:
Ve Biz,
onda,
onların üzerine yazdık: "Cana can, göze göz, buruna burun, kulağa kulak, dişe diş ve yaralamalarda kısas vardır." Artık kim onunla tasadduk ederse o, onun için bir kefarettir. Allah'ın indirdiği ile hükmetmeyenler, zalimlerin ta kendileridirler....
Nəhl Suresi, 69. Ayet:
"Sonra, her çeşit bitkiden ye. Rabb'inin emre amade kılınmış yollarında dolaş." Onun karınlarından, çeşitli renklerde şarap çıkar.
Onda,
insanlar için şifa vardır. Bunda düşünen bir toplum için kesinlikle bir ayet vardır....
Bəqərə Suresi, 25. Ayet:
(Ey Muhammed) iman edip salih amellerde bulunanları müjdele. Gerçekten onlar için altlarından ırmaklar akan cennetler vardır. Kendilerine rızık olarak bu ürünlerden her yedirildiğinde: «Bu daha önce de rızıklandığımızdır» derler, bu birbirinin benzeri olarak onlara sunulmuştur.
Onda,
onlar için tertemiz eşler vardır ve onlar orada ebedi olarak kalıcıdırlar....
Bəqərə Suresi, 69. Ayet:
Onlar: "Rabbine bizim için dua et de onun renginin nasıl olacağını bize açıklasın" dediler. (Musa'nın) cevabı şu oldu: "O, kurbanın sarı renkte, parlak t
onda,
görenlere zevk veren bir sığır olmasını istiyor."...
Bəqərə Suresi, 254. Ayet:
1.
yâ eyyuhâ
: ey
2.
ellezîne
: onlar
3.
âmenû
: âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
4.
enfikû
: infâk edin,...
Bəqərə Suresi, 256. Ayet:
1.
lâ ikrâhe
: icbar, zorlama yoktur
2.
fî ed dîni
: dînde
3.
kad
: olmuştu
4.
tebeyyene
: beyan oldu, açığa çıktı...
Nisa Suresi, 19. Ayet:
1.
yâ eyyuhâ
: ey
2.
ellezîne
: onlar, olanlar
3.
âmenû
: âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler, îmân ettiler
4.
lâ yahıllu...
Nisa Suresi, 82. Ayet:
Hâlâ mı düşünmezler Kur'ân'ı Allah katından gayrı bir yerden gelseydi
onda,
birbirini tutmaz birçok şeyler bulurlardı....
Nisa Suresi, 87. Ayet:
1.
allâhu
: Allah
2.
lâ
: yok
3.
ilâhe
: ilâh
4.
illâ
: ...'den başka, hariç
Maidə Suresi, 44. Ayet:
Biz indirdik Tevrat'ı, biz. İyiye ve güzele kılavuz var
onda,
ışık var. Allah'a teslim olmuş peygamberler, Yahudilere onunla hakemlik yaparlardı. Kendini Rabb'e adayanlarla ilim ve hikmette derinleşmiş olanlar da Allah'ın Kitabı'ndan korumakla görevli olduklarıyla hükmederlerdi. Zaten onlar Allah'ın Kitabı'na tanıklardı. Artık insanlardan korkmayın, benden korkun da ayetlerimi basit bir ücret karşılığı satmayın. Allah'ın indirdiği ile hükmetmeyenler, kâfirlerin ta kendileridir....
Maidə Suresi, 45. Ayet:
Biz
onda,
onların üzerine yazdık: Can'a can, göze göz, buruna burun, kulağa kulak, dişe diş ve (bütün) yaralara (karşılık da) kısas vardır. Ama kim bunu sadaka olarak bağışlarsa o kendisi için bir keffarettir. Kim Allah'ın indirdiğiyle hükmetmezse, işte onlar, zalim olanlardır....
Maidə Suresi, 45. Ayet:
Biz
onda,
onların üzerine yazdık: Can'a can, göze göz, buruna burun, kulağa kulak, dişe diş ve (bütün) yaralara (karşılık da) kısas vardır. Ama kim bunu sadaka olarak bağışlarsa o kendisi için bir keffarettir. Kim Allah'ın indirdiğiyle hükmetsezse, işte onlar, zalim olanlardır....
Tövbə Suresi, 108. Ayet:
Sen bunun (böyle bir mescidin) içinde hiç bir zaman durma. Daha ilk gününden takva temeli üzerine kurulan mescid, senin bunda (namaza ve diğer işlere) durmana daha uygundur.
Onda,
arınmayı içten arzulayan adamlar vardır. Allah arınanları sever....
Tövbə Suresi, 108. Ayet:
Sen bunun (böyle bir mescidin) içinde ebediyen durma. Daha ilk gününden takva temeli üzerine kurulan mescid, senin bunda (namaza ve diğer işlere) durmana daha uygundur.
Onda,
arınmayı içten arzulayan adamlar vardır. Tanrı arınanları sever....
Tövbə Suresi, 108. Ayet:
Sen bunun (böyle bir mescidin) içinde hiç bir zaman durma. Daha ilk gününden takva temelli üzerine kurulan mescid, senin bunda (namaza ve diğer işlere) durmana daha uygundur.
Onda,
arınmayı içten arzulayan adamlar vardır. Allah arınanları sever....
Yunus Suresi, 37. Ayet:
1.
ve mâ kâne
: ve değildir
2.
hâzâ
: bu
3.
el kur'ânu
: Kur'ân
4.
en yufterâ
: uydurulmuş
Yunus Suresi, 61. Ayet:
1.
ve mâ tekûnu
: ve olmazsınız (olmanız yoktur ki)
2.
fî şe'nin
: bir halde, iş üzerinde, bir durumda
3.
ve mâ tetlû
: ve okumazsınız (okumanız yoktur ki)
Yusif Suresi, 49. Ayet:
1.
summe
: sonra
2.
ye'tî
: gelecek
3.
min ba'di
: ...dan sonra
4.
zâlike
: bu
Nəhl Suresi, 5. Ayet:
Ve hayvanlar; onları da O, yarattı. Sizin için
onda,
(soğuktan) koruyan şeyler ve menfaatler (faydalar) vardır. Ve de ondan (hayvanlardan) yersiniz....
Nəhl Suresi, 14. Ayet:
1.
ve huve
: ve o
2.
ellezî
: ki o
3.
sahhare
: emrinize verdi
4.
el bahre
: deniz
Nəhl Suresi, 71. Ayet:
1.
vallâhu (ve allâhu)
: ve Allah
2.
faddale
: üstün kıldı
3.
ba'da-kum
: sizin bir kısmınız
4.
alâ ba'dın
: bir k...
Kəhf Suresi, 21. Ayet:
1.
ve kezâlike
: ve böylece, işte böyle
2.
a'sernâ
: bildirdik
3.
aleyhim
: onlara, onları
4.
li ya'lemû
: bilmele...
Kəhf Suresi, 95. Ayet:
1.
kâle
: dedi
2.
mâ mekken-nî
: beni kuvvetlendirdiği (desteklediği) şeyler
3.
fîhi
:
onda,
hakkında, o konuda
4.
rabbî
Taha Suresi, 18. Ayet:
“O benim asamdır, ben ona dayanırım (yaslanırım). Ve onunla koyunlarımın üzerine yaprak silkelerim. Benim için
onda,
daha başka menfaatler (faydalar) da vardır.” dedi....
Taha Suresi, 18. Ayet:
Cevap verdi: "O, benim asamdır. Ona dayanırım, onunla koyunlarıma ağaçtan yaprak indiririm.
Onda,
işime yarayan başka özellikler de vardır."...
Taha Suresi, 81. Ayet:
1.
kulû
: yeyin
2.
min tayyibâti
: temiz ve helâl olanlardan
3.
mâ rezaknâ-kum
: sizi rızıklandırdığımız şeyler
4.
ve lâ tatgav...
Taha Suresi, 101. Ayet:
1.
hâlidîne
: kalacak olanlardır
2.
fî-hi
:
onda,
içinde
3.
ve sâe
: ve ne kötü
4.
lehum
: onlar için
Taha Suresi, 107. Ayet:
1.
lâ terâ
: göremezsin, görmezsin
2.
fî-hâ
:
onda,
orada
3.
ivecen
: eğrilik
4.
ve lâ emten
: yükseklik, alçaklık...
Taha Suresi, 108. Ayet:
1.
yevme izin
: o gün, izin günü
2.
yettebiûne
: tâbî olurlar
3.
ed dâıye
: çağıran, davet eden
4.
lâ ivece
: eğri...
Taha Suresi, 113. Ayet:
1.
ve kezâlike
: ve böylece
2.
enzelnâ-hu
: biz onu indirdik
3.
kur'ânen
: Kur'ân
4.
arabîyyen
: Arapça olarak
Taha Suresi, 113. Ayet:
İşte biz, belki çekinirler, yahut onlara bir öğüt olur, bir ibret verir diye Arapça olan Kur'ân'ı indirdik ve
onda,
bâzı tehditleri tekrar tekrar söyledik, açıkladık....
Taha Suresi, 115. Ayet:
Doğrusu bundan önce Adem’e (bu ağaçtan yeme diye) emr ettik de unuttu. Biz
onda,
bir sabır ve sebat bulmadık....
Taha Suresi, 131. Ayet:
1.
ve lâ temuddenne
: ve sakın uzatma
2.
ayney-ke
: senin iki gözün, gözlerin
3.
ilâ mâ mettâ'nâ
: metalandırdığımız, faydalandırdığımız şey(ler)
4.
Həcc Suresi, 33. Ayet:
Onda,
sizin için belli bir süreye (kesilme zamanına) kadar menfaatler (sütünde, yününde faydalar) vardır. Sonra onun yeri, Beyt-i Atik (Kâbe)'dir....
Möminun Suresi, 21. Ayet:
Ve muhakkak ki hayvanlarda, sizin için ibret vardır. Onların karınlarındaki şeyden size içiririz. Ve
onda,
sizin için çok menfaatler (faydalar) vardır ve ondan yersiniz....
Səcdə Suresi, 2. Ayet:
1.
tenzîlu
: indirilişi
2.
el kitâbi
: kitap
3.
lâ reybe
: şüphe yok
4.
fî-hi
:
onda,
onun hakkında
Zümər Suresi, 3. Ayet:
1.
e lâ
: öyle değil mi
2.
li allâhi
: Allah'a ait, Allah için
3.
ed dînu
: dîn
4.
el hâlisu
: halis, has, özel
Zümər Suresi, 46. Ayet:
1.
kul
: de, söyle
2.
allâhumme
: Allah'ım
3.
fâtıre
: yaratan
4.
es semâvâti
: semalar, gökler
Mömin Suresi, 61. Ayet:
1.
allâhu
: Allah
2.
ellezî
: ki o
3.
ceale
: kıldı, yaptı, yarattı
4.
lekum(u)
: sizin için
Fussilət Suresi, 10. Ayet:
O, yeryüzüne, denge ve dayanıklık sağlayan dağları üstünden yerleştirdi. Onda bereketlere vücut verdi. Ve
onda,
azıklarını dört günde takdir edip düzenledi. İsteyip duranlar için eşit miktarda olmak üzere......
Fussilət Suresi, 45. Ayet:
1.
ve lekad
: ve andolsun
2.
âteynâ
: biz verdik
3.
mûsâ
: Musa
4.
el kitâbe
: kitap
Şura Suresi, 10. Ayet:
1.
ve ma
: ve şey
2.
ihteleftum
: siz ihtilâfa düştünüz
3.
fî-hi
:
onda,
onun hakkında
4.
min şey'in
: birşey
...
Şura Suresi, 13. Ayet:
1.
şerea
: şeriat kıldı
2.
lekum
: size, sizin için
3.
min ed dîni
: dînden
4.
mâ vassâ
: vasiyet ettiği şey, farz...
Şura Suresi, 23. Ayet:
İşte bu, Allâh'ın, iman edip imanın gereğini uygulayan kullarına müjdelediğidir. . . De ki: "Sizden yakınlığın sevgisi dışında, bu tebliğim nedeniyle bir karşılık istemiyorum". . . Kim bir güzellik kazanırsa,
onda,
onun için bir güzellik de biz arttırırız! Muhakkak ki Allâh Ğafûr'dur, Şekûr'dur....
Zuxruf Suresi, 10. Ayet:
O Allah ki, size yeri bir döşek yaptı.
Onda,
(seferlerinizde) doğru gidersiniz diye de yollar açtı....
Zuxruf Suresi, 10. Ayet:
(O Allah ki) yeri sizin için bir beşik yapmış,
onda,
doğru gidesiniz diye, yollar açmışdır. ...
Duxan Suresi, 55. Ayet:
Onda,
güvenli ortamdakiler olarak her çeşit meyveyi (marifetlerini açığa çıkarmayı) isterler....
Duxan Suresi, 56. Ayet:
Onda,
ilk ölümden başka ölüm tatmazlar (ölümsüzdürler)! Onları yanma azabından korumuştur....
Məhəmməd Suresi, 20. Ayet:
Ve inananlar, derler ki: Bir sûre indirilseydi; bir hükmü kesin sûre indirildi mi ve
onda,
savaş anıldı mı da gönüllerinde hastalık olanları görürsün ki sana, ölümden baygınlık geçiriyorlarmış gibi baygın baygın bakarlar; artık ölüm, onlara daha da uymaktadır....
Qaf Suresi, 7. Ayet:
1.
ve el arda
: ve arz, ve yer
2.
medednâ-hâ
: onu döşeyip yaydık
3.
ve elkaynâ
: ve attık, bıraktık
4.
fî-hâ
: on...
Qaf Suresi, 7. Ayet:
Yeryüzünü de biz uzatıp yaydık; denge noktaları yerleştirdik ona ve bitirdik
onda,
bakanları hayran bırakan her türlü çifti....
Tur Suresi, 23. Ayet:
Onda,
sarhoşlatıp ne düşünüp söylediğini bilmez hâle getirmeyen içkiler kapışırlar!...
Tur Suresi, 23. Ayet:
Orada öyle bir kadehi devrederler ki;
onda,
bir saçmalama ve günaha sokma yoktur....
Tur Suresi, 23. Ayet:
Orada bir kadeh kapışır çekişirler ki,
onda,
ne 'boş ve saçma bir söz', ne de bir günaha sokma yoktur....
Hədid Suresi, 7. Ayet:
1.
âminû
: îmân edin
2.
bi allâhi
: Allah'a
3.
ve resûli-hi
: ve onun resûlüne
4.
ve enfikû
: ve infâk edin
Hədid Suresi, 13. Ayet:
O gün ki o münafıklar ve münafıkalar o iyman edenlere şöyle diyecek: Bize bakınız nurunuzdan iktibas edelim, denilecek ki dönün gerinize de bir nûr araştırın, derken aralarına bir sur çekilmiştir, bir kapısı vardır: İçi: rahmet
onda,
dışı ise o cihetten azâb,...
Hədid Suresi, 25. Ayet:
1.
lekad
: andolsun
2.
erselnâ
: biz gönderdik
3.
rusule-nâ
: resûllerimiz
4.
bi el beyyinâti
: beyyineler ile, de...
Hədid Suresi, 25. Ayet:
Peygamberlerimizi, açık belgelerle göndermişizdir. Onların yanında kitabı ve ölçüyü indirdik ki insanlar adaletle yerine getirsinler. Demiri de indirdik. Görmediği halde kendisine ve peygamberine yardım edenleri Allah’ın belirlemesi için
onda,
şiddetli bir azap ve insanlar için faydalar vardır. Şüphesiz Allah, güçlüdür, her şeye galiptir....
Əla Suresi, 13. Ayet:
Sonra ne ölecek
onda,
ne de hayat bulacaktır....
Əla Suresi, 13. Ayet:
Sonra ne ölecek
onda,
ne de hayat bulacaktır....
Leyl Suresi, 19. Ayet:
Onda,
(bu takva sahibinde) hiç kimsenin bir nimeti yoktur ki, (yaptığı hayırlı amel) o nimete karşılık tutulmuş olsun....
Qədr Suresi, 4. Ayet:
İner peyderpey melâike ve ruh
onda,
izniyle rablarının her bir emirden...
Qaf Suresi, 35. Ayet:
Onda,
onlar için diledikleri her şey var! Katımızda ise fazlası var!...
Qələm Suresi, 37. Ayet:
1.
em
: yoksa
2.
lekum
: sizin var
3.
kitâbun
: kitap
4.
fî-hi
:
onda,
onun içinde
Qələm Suresi, 38. Ayet:
1.
inne
: muhakkak, gerçekten
2.
lekum
: sizin için, sizin
3.
fî-hi
:
onda,
onun içinde
4.
le
: elbette, mutlaka
Qələm Suresi, 38. Ayet:
Onda,
“Seçip beğendiğiniz her şey mutlaka sizindir” (diye mi yazılı?)...
Qələm Suresi, 38. Ayet:
Onda,
beğendiğiniz her şey sizin için mutlaka vardır (diye mi yazılı)?...
Qələm Suresi, 38. Ayet:
Onda,
beğendiğiniz her şey sizin için mutlaka vardır (diye mi yazılı)?...
Qələm Suresi, 38. Ayet:
Onda,
keyfinize uyan her şeyi rahatça buluyorsunuz....
Vaqiə Suresi, 87. Ayet:
və doğru danışanlarsınız,
onda,
o canı geri qaytarın?...
Ənam Suresi, 60. Ayet:
O - Odur ki, sizə vəfat bağışlayaır gecə ilə və bilir nə etdiyinizi gündüz ilə. Sonra O qaldırır sizi
onda,
təyin olmuş əcəlin gəlməsi üçün. Sonra Ona tərəfdir müraciətiniz, sonra O xəbər verəcək sizə nə ilə ki, oldunuz əməl edənlər. ...
Yunus Suresi, 37. Ayet:
Bu Qur’an Allahdan başqasının yanından gəlmiş iftira deyil. Lakin təsdiq edir əllərində olanı və Allahın hökmlərini təfsil edən kitabdır ki, yoxdur şübhə
onda,
aləmlərin Rəbbindəndir!...
Bəqərə Suresi, 24. Ayet:
Və əgər (belə bir işi) etməsəniz - heç vaxt edə bilməyəcəksiniz də -
onda,
kafirlər üçün hazırlanmış və yanacağı insanlar və daşlar olan oddan çəkinin....
Bəqərə Suresi, 240. Ayet:
Sizdən ölümləri yaxınlaşan və özlərindən sonra arvadlarını qoyub gedən şəxslər arvadları və (onların evdən) çıxarılmadan bir illik yaşayış xərcləri(nin təmin olunması) barəsində vəsiyyət etməlidirlər. Əgər onlar özləri çıxıb getsələr,
onda,
onların özləri barədə bəyənilən şəkildə gördükləri işdə (evlənmələrində və ya başqa bir işi seçmələrində) sizə (meyidin varislərinə) günah yoxdur (və xərclər boyundan götürülür). Allah qüdrətli və hikmətlidir. (Bu hökm İslamın ilkin çağlarında qüvvədə olub və...
Ali-İmran Suresi, 168. Ayet:
Ozl?ri (doyus? getm?yib evd?) oturan v? (dogma) qardaslar? (v? ya Uhud muharib?sind? oldurulmus oz m?sl?kdaslar?) bar?d? «?g?r onlar biz? tabe olsayd?lar, oldurulm?zdil?r!» dey?n k?sl?r? de: «(Indi ki, siz olumd?n qacmag?n yolunu bilirsiniz)
onda,
?g?r dogrucusunzsa olumu ozunuzd?n d?f edin.»...
Nisa Suresi, 3. Ayet:
Əgər yetim qızlar barəsində (həmin dövrün adət-ənənəsinə uyğun evlənəcəyiniz təqdirdə) ədalətə riayət etməyəcəyinizdən qorxsanız, onda meyliniz olan (başqa) qadınlardan ikisi, ya üçü və ya dördü ilə evlənin. Və əgər birdən ədalətlə rəftar etməyəcəyinizdən qorxsanız,
onda,
yalnız bir qadınla, ya aldığınız bir kənizlə kifayətlənin. Bu iş sizin yolunuzu azmamağınıza və zülm etməməyinizə daha yaxındır....
Nisa Suresi, 91. Ayet:
Tezliklə (həm) sizdən amanda və (həm də) öz qövmlərindən xatircəm olmaq istəyən digər bir dəstə ilə qarşılaşacaqsınız. Onlar hər dəfə küfrə və müsəlmanlarla döyüşə çağrılanda, ona tərəf qayıdırlar. Beləliklə, əgər onlar sizdən uzaqlaşmasalar, sülh təklifi irəli sürməsələr və sizdən əl çəkməsələr
onda,
onları harada tapsanız tutun və öldürün. Sizə üzərlərində açıq-aşkar hökmranlıq bəxş etdiyimiz kəslər onlardır....
Əraf Suresi, 106. Ayet:
Firon dedi: «Əgər bir ayə və nişanə gətirmisənsə və doğruçulardansansa
onda,
onu gətir (və göstər)»....
Ənfal Suresi, 41. Ayet:
Əgər Allaha və (haqqın batildən) ayrılıq günü – o iki dəstənin (müsəlmanlarla müşriklərin Bədr müharibəsində) toqquşduğu gün Öz bəndəmizə nazil etdiyimizə iman gətirmisinizsə, bilin, (kafirlərlə döyüşdən və ya hər hansı bir qazanc vasitəsilə ilə) əşya və mallardan nə qənimət əldə etsəniz,
onda,
şübhəsiz onun beşdə biri Allahın, Onun Peyğəmbərinin, Peyğəmbərin qohumunun, yetimlərin, yoxsulların və yolda (İslam və müsəlmanlar üçün lazım olan hər bir dini və dünyəvi hədəf yolunda) qalanlarındır. (A...
Yunus Suresi, 84. Ayet:
Musa dedi: «Ey mənim qövmüm, əgər Allaha iman gətirmişsinizsə və Ona təslimsinizsə
onda,
yalnız Ona təvəkkül edin.»...
Nəhl Suresi, 126. Ayet:
Əgər (qisas və bu kimi məqsədlərlə) cəzalandırsanız (cəzalandırmaq istəsəniz)
onda,
məruz qaldığınız haqsızlıq miqdarında cəzalandırın. Əlbəttə əgər səbr etsəniz (tamamilə bağışlasanız, yaxud cəzanı yüngülləşdirsəniz) şübhəsiz bu, səbr edənlər üçün daha yaxşıdır....
İsra Suresi, 100. Ayet:
De: «Əgər siz mənim Rəbbimin rəhmət xəzinələrinə malik olsaydınız,
onda,
xərcləmək (vasitəsilə xəzinələrin qurtarması) qorxusundan mütləq xəsislik edərdiniz.» İnsan (zatı ehtiyac və yoxsulluq üzündən təbiətcə) həmişə xəsisdir....
Sad Suresi, 10. Ayet:
Yoxsa göylərin, yerin və bu ikisinin arasında olanların mülkiyyət və hakimiyyəti onlara məxsusdur?! (Əgər elədirsə)
onda,
(Peyğəmbərə kitabın nazil olmasının qarşısını almaq üçün) istənilən vasitə ilə yuxarı qalxsınlar....
Əraf Suresi, 87. Ayet:
Əgər sizdən bir dəstə mənimlə göndərilənə inanarsa, bir dəstə isə inanmazsa,
onda,
Allah aramızda hökm verənə qədər səbr edin Axı O, hökm verənlərin ən yaxşısıdır!”...
Yunus Suresi, 106. Ayet:
Allahı qoyub, sənə nə xeyri, nə də ziyanı olanı çağırma. Əgər sən (bunu) etsən,
onda,
həqiqətən, zalımlardan olarsan....