Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Tövbə Suresi, 34. Ayet:
Ey iman gətirənlər! Həqiqətən də, müdrik və ruhani insanların çoxu insanların malını haqsız yerə yeyirlər. İnsanları Allahın yolundan sapdırırlar. Qızıl-gümüş yığıb Allah yolunda sərf etməyənləri ağrılı-acılı bir əzabla qorxut....
Şəms Suresi, 7. Ayet:
Və ruha və onu yaradana,...
Bəqərə Suresi, 24. Ayet:
Bunu yapamazsanız, ki yapamazsınız; yananı insanlar ve taşlar (bilinç yapı olarak ruhanî insan ve taş, yani o ortama göre yaratılmış olan maddesi. . . Allâhu âlem!) olan o ateşten korunun; zira hakikati inkâr edenleri yakar o ateş....
Bəqərə Suresi, 102. Ayet:
Şeytanların (o bozguncu kötü ruhluların Süleyman'ın mülkü hakkında uydurduklarına uydular. Halbuki Süleyman kâfir olmadı, fakat o şeytanlar (bozguncu ruha sahip olanlar) kâfir oldular da insanlara sihir öğretiyorlardı. B a b i l 'de melek (tabiatlı) Hârût ve Mârût üzerine (sihir ilmi ve benzeri) bir şey indirilmemişti. Zaten o ikisi, «Biz(im bilgimiz sizin için) bir fitne (imtihan)dır. Sakın (sihir ve büyü ilmini öğrenerek) kâfir olmayın!» demedikçe hiç bir kimseye (sihir) öğretmezlerdi. Fakat (...
Ali-İmran Suresi, 100. Ayet:
Ey imân edenler! Kendilerine kitap verilmiş olanlardan herhangi bir gü
rûha
itaat ederseniz sizi imânınızdan sonra çevirip kâfirler yaparlar....
Nisa Suresi, 78. Ayet:
Nerede olursanız olun, sarp ve sağlam kaleler içinde bulunsanız bile, ölüm size ulaşır. Onlara bir iyilik erişirse: “Bu Allah'tandır. ” derler, başlarına bir kötülük gelince de: “Bu senin yüzündendir. ” derler. De ki: “Hepsi Allah'tandır. ” Bu gü
rûha
ne oluyor ki hiçbir sözü anlamaya yanaşmıyorlar!...
Nisa Suresi, 129. Ayet:
Ve len testatîû en ta’dilû beynen nisâi ve lev harastum fe lâ temîlû kullel meyli fe tezerûhâ kel muallakah(muallakati). Ve in tuslihû ve tettekû fe innallâhe kâne gafûran rahîmâ(rahîmen)....
Nisa Suresi, 141. Ayet:
Onlar başınıza gelecekleri izliyorlar. . . Eğer size Allâh'tan zafer ulaşırsa "Biz de sizinle değil miydik?" derler. Hakikati inkâr eden güruha bir başarı nasip olursa da bu defa "Biz sizden üstün gelmedik mi, iman edenlere karşı sizi korumadık mı?" derler. Allâh kıyamet sürecinde aranızda hükmeder. Allâh iman edenler aleyhine fırsat vermeyecektir, hakikati inkâr edenlere!...
Maidə Suresi, 45. Ayet:
Ve ketebnâ aleyhim fîhâ ennen nefse bin nefsi vel ayne bil ayni vel enfe bil enfi vel uzune bil uzuni ves sinne bis sinni vel cu
rûha
kısâs(kısâsun) fe men tesaddeka bihî fe huve keffâretun leh(lehu) ve men lem yahkum bimâ enzelallâhu fe ulâike humuz zâlimûn(zâlimûne)....
Maidə Suresi, 45. Ayet:
1.
ve ketebnâ aleyhim
: ve onların üzerine yazdık, farz kıldık
2.
fî hâ
: onun içinde
3.
enne
: ... olduğunu
4.
en nefse bi en ...
Ənam Suresi, 138. Ayet:
Ve kâlû hâzihi en’âmun ve harsun hicrun lâ yat’amuhâ illâ men neşâu bi za’mihim ve en’âmun hurrimet zuhûruhâ ve en’âmun lâ yezkurûnesmallâhi aleyhaftirâen aleyh(aleyhi) se yeczîhim bimâ kânû yefterûn(yefterûne)....
Əraf Suresi, 40. Ayet:
Âyetlerimizi tekzip edenlere ve onlara îmân ve itaati kibirlerine yediremeyenlere (dua ve amelleri için) gök kapıları açılmaz. (Ruhlan yükselemez. Dünyevî arzuların fevkine çıkarak ruhanî hayatın ufuklarına yükselemezler.) Bunlar, deve iğne deliğinden geçinceye kadar Cennet'e giremiyeceklerdir. Mücrimleri işte Biz, böyle cezalandırırız....
Əraf Suresi, 73. Ayet:
Ve ilâ semûde ehâhum sâlihan kâle yâ kavmi’budûllâhe mâ lekum min ilâhin gayruhu, kad câetkum beyyinetun min rabbikum hâzihî nâkatullâhi lekum âyeten fe ze
rûha
te’kul fî ardıllâhi ve lâ temessûhâ bi sûin fe ye’huzekum azâbun elîm(elîmun)....
Əraf Suresi, 164. Ayet:
Ve hani onlardan bir cemaat de dedi ki: «Allah Teâlâ'nın kendilerini helâk edeceği ve şiddetli bir azap ile muazzep kılacağı bir gü
rûha
ne için nasihatta bulunuyorsunuz?» Dediler ki: «Rabbinize karşı itizarda bulunmak için.» Ve umulur ki, ittikada bulunurlar....
Əraf Suresi, 164. Ayet:
Hani onlardan bir cemaat: "Allah’ın yerle bir edeceği veya şiddetli bir felaket göndereceği şu gü
rûha
ne diye boşuna öğüt verip duruyorsunuz?" demişti. O salih kişiler de: "Rabbinize mazeret arz edebilmek için! Bir de ne bilirsiniz, olur ki Allah’a karşı gelmekten nihayet sakınırlar ümidiyle öğüt veriyoruz." diye cevap verdiler....
Hud Suresi, 64. Ayet:
Ve yâ kavmi hâzihî nâkatullâhi lekum âyeten fe zerûhâ te'kul fî ardıllâhi ve lâ temessûhâ bi sûin fe ye'huzekum azâbun karîb(karîbun)....
Hud Suresi, 65. Ayet:
Fe akarûhâ fe kâle temetteû fî dârikum selâsete eyyâm(eyyâmin), zâlike va'dun gayru mekzûb(mekzûbin)....
Nəhl Suresi, 49. Ayet:
Semâlar ve arzda bulunan (tüm) canlılar ve melâike (ruhanî ve cismanî âlemlere ait varlıklar ve kuvveler), hiç kibirlenmeksizin (benliğe kapılmaksızın) Allâh'a secde ederler (Allâh'a mutlak teslimiyet hâlindedirler). (49. âyet secde âyetidir. )...
İsra Suresi, 38. Ayet:
Kullu zâlike kâne seyyiuhu inde rabbike mek
rûha
(mekrûhen)....
İsra Suresi, 85. Ayet:
Ve sana ruhtan sorarlar. De ki: “Ruh, Rabbimin emrindendir.” Ve size, (ruha ait) ilimden sadece az bir şey verildi....
Məryəm Suresi, 13. Ayet:
Ve ledünnümüzden bir ruhanî hayat ve bir sâfiye (zekât) verdik. . . Korunma konusunda çok hassastı!...
Məryəm Suresi, 17. Ayet:
Fettehazet min dûnihim hicâben fe erselnâ ileyhâ
rûha
nâ fe temessele lehâ beşeren seviyyâ(seviyyen)....
Məryəm Suresi, 17. Ayet:
1.
fettehazet (fe ittehazet)
: sonra da edindi, yaptı
2.
min dûni-him
: onlardan başka, onlardan ayıran
3.
hicâben
: bir perde
4.
...
Taha Suresi, 106. Ayet:
Fe yezeruhâ kâan safsafâ(safsafen)....
Şüəra Suresi, 157. Ayet:
Fe akarûhâ fe asbahû nâdimîn(nâdimîne)....
Rum Suresi, 9. Ayet:
E ve lem yesîrû fîl ardı fe yenzurû keyfe kâne âkıbetullezîne min kablihim, kânû eşedde minhum kuvveten, ve esârûl arda ve amerûhâ eksera mimmâ amerûhâ ve câethum rusuluhum bil beyyinât(beyyinâti), fe mâ kânallâhu li yazlimehum ve lâkin kânû enfusehum yazlimûn(yazlimûne)....
Sad Suresi, 36. Ayet:
Fe sehharnâ lehur rîha tecrî bi emrihî ruhâen haysu esâb(esâbe)....
Sad Suresi, 36. Ayet:
1.
fe
: böylece, artık
2.
sahharnâ
: musahhar kıldık, emre amade kıldık
3.
lehu
: ona
4.
er rîha
: rüzgâr
Mömin Suresi, 15. Ayet:
Refîud derecâti zul arş(arşi), yulkır
rûha
min emrihî alâ men yeşâu min ıbâdihî li yunzire yevmet telâk(telâkı). ...
Mömin Suresi, 15. Ayet:
1.
refîu ed derecâti
: dereceleri yükselten
2.
zû el arşi
: arşın sahibi
3.
yulkî
: ilka eder, ulaştırır
4.
er
rûha
Şura Suresi, 52. Ayet:
Ve kezâlike evhaynâ ileyke
rûha
n min emrinâ, mâ kunte tedrî mel kitâbu ve lel îmânu ve lâkin cealnâhu nûren nehdî bihî men neşâu min ibâdinâ, ve inneke le tehdî ilâ sırâtın mustekîm(mustekîmin)....
Şura Suresi, 52. Ayet:
1.
ve kezâlike
: ve işte böylece
2.
evhaynâ
: vahyettik
3.
ileyke
: sana
4.
rûha
n
: ruh
...
Fəth Suresi, 29. Ayet:
Muhammedun resûlullâh(resûlullâhi), vellezîne meahû eşiddâu alâl kuffâri ruhamâu beynehum terâhum rukkean succeden yebtegûne fadlen minallâhi ve rıdvânen sîmâhum fî vucûhihim min eseris sucûd(sucûdi), zâlike meseluhum fît tevrât(tevrâti), ve meseluhum fîl incîl(incîli), ke zer’in ahrace şat’ehu fe âzerehu festagleza festevâ alâ sûkıhî yu’cibuz zurrâa, li yagîza bihimul kuffâr(kuffâra), vaadallâhullezîne âmenû ve amilûs sâlihâti minhum magfiraten ve ecren azîmâ(azîmen)....
Fəth Suresi, 29. Ayet:
1.
muhammedun
: Hz. Muhammed (S.A.V)
2.
resûlu allâhi
: Allah'ın resûlü
3.
ve ellezîne
: ve onlar, olanlar
4.
mea-hu
<...
Hədid Suresi, 27. Ayet:
Sonra Rasûllerimizle onların eserleri üzere takviye ettik! Meryem'in oğlu İsa ile de takviye ettik; Ona İncil'i (müjde olan BİLGİ) verdik. . . Ona tâbi olanların kalplerinde şefkat, sınırsız hoşgörü ve rahmet ve Ruhbaniyet (Allâh'a ermeyi) oluşturduk; bu amaçla yaptıkları ruhbaniyet çalışmalarını ise (çok büyük korku dolayısıyla sırf uhrevî - ruhanî yaşama dönük çalışma) onlar uydurdular! (Oysa) onu (Ruhbaniyeti) onlara mükellef kılmamıştık. Ancak Allâh'ın rıdvanını (cennet nimetlerini) talep et...
Səff Suresi, 5. Ayet:
Hani bir vakit Mûsa kendi milletine "Ey benim milletim!" demişti, "Benim Allah’ın Resulü olduğumu bildiğiniz halde niçin bana böyle eziyet ediyorsunuz?" Onlar batıla meyledince, Allah da onların kalplerini hakkı kabul etmekten, hakka meyletmekten uzaklaştırdı. Öyle ya, Allah yoldan çıkmakta direten bir güruha hidâyet etmez, onları, emellerine ulaştırmaz....
İnsan Suresi, 16. Ayet:
Kâvarîra min fıddatin kadderûhâ takdîrâ(takdîren)....
Naziat Suresi, 9. Ayet:
Ebsâruhâ hâşiah(hâşiatun)....
Şəms Suresi, 14. Ayet:
Fe kezzebûhu fe akarûhâ fe demdeme aleyhim rabbuhum bi zenbihim fe sevvâhâ....
Hümeze Suresi, 1. Ayet:
Vay hâline tüm hümeze (arkadan dedikodu yapıp çekiştiren) ve lümeze (kınayıp tahkir eden) güruha!...
Zuxruf Suresi, 70. Ayet:
Siz ve eşleriniz (bilinç ve ruhanî bedenleriniz) neşe ve keyifle cennete dâhil olun!...
Rum Suresi, 15. Ayet:
Artık, iman eden ve imana uygun iyi işler işleyen kimseler tarifsiz bir mutluluk bahçesinde, ruha safa veren bir musiki ile mest olacaklar;...
İsra Suresi, 85. Ayet:
Səndən ruh barəsində soruşarlar. De ki: ‘Ruh Rəbbimin əmrindəndir.’ Sizə (ruha aid) elmdən yalnız az bir şey verildi....