Axtarış Nəticələri
Bəqərə Suresi, 233. Ayet:
1.
ve el vâlidâtu
: ve anneler
2.
yurdı'ne
: süt emzirirler
3.
evlâde-hunne
: kendi evlâtlarını
4.
havleyni
: iki ...
Ənfal Suresi, 4. Ayet:
1.
ulâike
: işte onlar
2.
hum
: onlar
3.
el mu'minûne
: mü'minler
4.
hakkâ
: gerçek, hak
...
Ənfal Suresi, 74. Ayet:
1.
ve
: ve
2.
ellezîne âmenû
: âmenû olan kimseler
3.
ve hâcerû
: ve hicret ettiler
4.
ve câhedû
: ve cihad ettile...
Hud Suresi, 6. Ayet:
1.
ve mâ
: ve yoktur
2.
min dâbbetin
: yürüyen bir canlıdan, bir hayvan dan
3.
fi el ardı
: yeryüzünde
4.
illâ
: a...
Nəhl Suresi, 112. Ayet:
1.
ve darabe allâhu
: ve Allah misal verdi
2.
meselen
: bir misal, örnek
3.
karyeten
: bir şehir (halkı)
4.
kânet
...
Məryəm Suresi, 62. Ayet:
1.
lâ yesmeûne
: işitmezler
2.
fî-hâ
: orada
3.
lagven
: boş söz
4.
illâ
: ancak, sadece
...
Taha Suresi, 131. Ayet:
1.
ve lâ temuddenne
: ve sakın uzatma
2.
ayney-ke
: senin iki gözün, gözlerin
3.
ilâ mâ mettâ'nâ
: metalandırdığımız, faydalandırdığımız şey(ler)
4.
Həcc Suresi, 50. Ayet:
1.
fe
: o zaman,
2.
ellezîne
: o kimseler, onlar
3.
âmenû
: âmenû olan, Allah'a ulaşmayı dileyen
4.
ve amilû es sâlihâti
Nur Suresi, 26. Ayet:
1.
el habîsâtu
: habis kadınlar, kötü kadınlar
2.
li el habîsîne
: habis erkekler, kötü erkekler için
3.
ve el habîsûne
: ve habis erkekler, kötü erkekler
...
Səba Suresi, 4. Ayet:
1.
li
: için
2.
yecziye
: cezalandırır, mükâfat verir
3.
ellezîne
: o kimseler, onlar
4.
âmenû
: âmenû oldular, Al...
Saffat Suresi, 41. Ayet:
1.
ulâike
: işte onlar
2.
lehum
: onlar için vardır
3.
rizkun
: bir rızık
4.
ma'lûmun
: malûm, bilinen