Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Yunus Suresi, 2. Ayet:
E kâne linnâsi aceben en evhaynâ ilâ reculin minhum en enzirin nâse ve beşşirillezîne âmenû enne lehum kademe
sıdkı
n inde rabbihim, kâlel kâfirûne inne hâzâ le sâhırun mubîn(mubînun)....
Yunus Suresi, 2. Ayet:
1.
e
: mı
2.
kâne
: oldu
3.
li en nâsi
: insanlar için
4.
aceben
: acayip, garip
Yunus Suresi, 93. Ayet:
Ve lekad bevve’nâ benî isrâîle mubevvee
sıdkı
n ve razaknâhum minet tayyibât(tayyibâti), femahtelefû hattâ câehumul ilm(ilmu), inne rabbeke yakdî beynehum yevmel kıyâmeti fî mâ kânû fîhi yahtelifûn(yahtelifûne)....
Yunus Suresi, 93. Ayet:
1.
ve lekad
: ve andolsun ki
2.
bevve'nâ
: yerleştirdik
3.
benî isrâîle
: İsrailoğulları
4.
mubevvee
: yerleşme ye...
Hud Suresi, 28. Ayet:
(Nuh) dedi ki: «Ya ben (da'vâmın
sıdkı
na şâhid olmak üzere) Rabbimden (gelen) apaçık bir bürhan üzerinde isem? O, bana kendi katından bir rahmet vermiş de bunlar siz (in kör gözleriniz) den gizli bırakılmışsa? Söyleyin bana ey kavmim? Sizi ona, kendiniz hoş görmeyib dururken de zorlayacak mıyız (sanki)»? ...
İsra Suresi, 80. Ayet:
Ve kul rabbi edhılnî mudhale
sıdkı
n ve ahricnî muhrece
sıdkı
n vec’al lî min ledunke sultânen nasîrâ(nasîren). ...
İsra Suresi, 80. Ayet:
1.
ve kul
: ve de ki
2.
rabbi
: Rabbim
3.
edhıl-ni
: beni dahil et
4.
mudhale
: giriş ile
Məryəm Suresi, 41. Ayet:
Kitap'ta İbrahim'i an. Zira o,
sıdkı
bütün bir peygamberdi....
Məryəm Suresi, 41. Ayet:
Kitap'ta İbrahim'i an. Zira o,
sıdkı
bütün bir peygamberdi....
Məryəm Suresi, 41. Ayet:
Kitabda Ibrâhîmi de an. Çünkü o,
sıdkı
bütün bir peygamberdi. ...
Məryəm Suresi, 41. Ayet:
Resulüm! Kitap'ta İbrahim'i de an, zira o
sıdkı
bütün bir peygamber idi....
Məryəm Suresi, 50. Ayet:
Ve vehebnâ lehum min rahmetinâ ve cealnâ lehum lisâne
sıdkı
n aliyyâ(aliyyen)....
Məryəm Suresi, 50. Ayet:
1.
ve vehebnâ
: ve hibe ettik, karşılıksız verdik, bahşettik
2.
lehum
: onlara
3.
min rahmeti-nâ
: rahmetimizden
4.
ve cealnâ
Həcc Suresi, 8. Ayet:
1.
ve min en nâsi
: ve insanlardan
2.
men
: kim, kimse(ler)
3.
yucâdilu
: mücâdele eder
4.
sıdkı
-him
: Allah hakkı...
Şüəra Suresi, 84. Ayet:
Vec’al lî lisâne
sıdkı
n fîl âhırîn(âhırîne)....
Şüəra Suresi, 84. Ayet:
1.
vec'al (ve ic'al)
: ve kıl, yap
2.
lî
: beni
3.
lisâne
: konuşulan, lisan
4.
sıdkı
n
: doğru, sadık
Əhzab Suresi, 8. Ayet:
Li yes’eles sâdikîne an
sıdkı
him, ve eadde lil kâfirîne azâben elîmâ(elîmen)....
Əhzab Suresi, 8. Ayet:
1.
li yes'ele
: sorması için
2.
es sâdikîne
: doğru olanlar, sadıklar
3.
an
: den
4.
sıdkı
-him
: onların doğrulukl...
Əhzab Suresi, 24. Ayet:
Li yecziyallâhus sâdıkîne bi
sıdkı
hım ve yuazzibel munâfıkîne in şâe ev yetûbe aleyhim, innallâhe kâne gafûren rahîmâ(rahîmen)....
Əhzab Suresi, 24. Ayet:
1.
li
: için
2.
yeczî allâhu
: Allah ceza (karşılığını) verecek, mükâfatlandıracak
3.
es sâdıkîne
: sadıklar
4.
bi
sıdkı
-hım
Zümər Suresi, 32. Ayet:
Fe men azlemu mimmen kezzebe alâllâhi ve kezzebe bis
sıdkı
iz câeh(câehu), e leyse fî cehenneme mesven lil kâfirîn(kâfirîne)....
Zümər Suresi, 32. Ayet:
1.
fe
: böylece, artık
2.
men
: kim, kimse
3.
azlemu
: daha zalim
4.
mimmen (min men)
: o kimseden, ondan
Zümər Suresi, 32. Ayet:
Artık daha zalim kimdir o kimseden ki, Allah'a karşı yalan söylemiş,
sıdkı
geldiği zaman tekzîp eylemiştir. Kâfirler için cehennemde bir duracak yer yok mudur?...
Zümər Suresi, 33. Ayet:
Vellezî câe bis
sıdkı
ve saddeka bihî ulâike humul muttekûn(muttekûne). ...
Zümər Suresi, 33. Ayet:
1.
ve ellezî
: ve o
2.
câe
(cae bi)
: geldi
: (getirdi)
3.
bi
: ile
4.
es
sıdkı
: doğru, gerçek, hakikat
Zümər Suresi, 33. Ayet:
Sıdkı
(Allâh kulu olunduğu ve bedende hilâfet hakikatinin yaşandığı gerçeğini) getiren ve Onu tasdik edene (Hz. Ebu Bekir) gelince, işte onlar Müttekî'lerin ta kendileridir!...
Əhqaf Suresi, 16. Ayet:
Ulâikellezîne netekabbelu anhum ahsene mâ amilû ve netecâvezu an seyyiâtihim fî ashâbil cenneh(cenneti), va’des
sıdkı
llezî kânû yûadûn(yûadûne). ...
Əhqaf Suresi, 16. Ayet:
1.
ulâike ellezîne
: işte onlar
2.
netekabbelu
: kabul ederiz
3.
an hum
: onlardan
4.
ahsene
: en güzel
...
Əhqaf Suresi, 16. Ayet:
İşte bunlar, cennet ehli içinde şu kimselerdir ki, onlardan yaptıklarının güzellerini geçerli kılar; kötülüklerinden vazgeçeriz. . . (Bu) vadedilmiş oldukları,
sıdkı
n karşılığıdır!...
Qəmər Suresi, 55. Ayet:
Fî mak’adi
sıdkı
n inde melîkin muktedir(muktedirin)....
Qəmər Suresi, 55. Ayet:
1.
fî mak'adi
: makamında
2.
sıdkı
n
: sıddıklar, sadıklar
3.
inde
: yanında, katında
4.
melîkin
: melik, padişah, ...