Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Nisa Suresi, 47. Ayet:
Ey kitab əhli! Biz (bəzi) üzləri dümdüz edib arxalarına çevirməzdən, yaxud şənbə günü əhlini lənətlədiyimiz kimi onları da lənətləməzdən əvvəl əlinizdə olanı təsdiqləyici olaraq nazil etdiyimizə (Qurana) iman gətirin! Allahın əmri mütləq yerinə yetəcəkdir! (Yuxarıdakı ayədə keçən “şənbə günü əhli”, yəhudilərə görə müqəddəs
sayılan
şənbə günündə o günün qadağalarına riayət etməyən bəzi yəhudilərdir. Bu qadağalara riayət etmədiklərinə görə Allah onları lənətləmişdir.)...
Bəqərə Suresi, 197. Ayet:
Hac, bilinen aylardadır. Kim o aylarda hacca niyet ederse (ihramını giyerse), hac esnasında kadına yaklaşmak, günah
sayılan
davranışlara yönelmek, kavga etmek yoktur. Ne hayır işlerseniz Allah onu bilir. (Ey müminler! Ahiret için) azık edinin. Bilin ki azığın en hayırlısı takvâdır. Ey akıl sahipleri! Benden (emirlerime muhalefetten) sakının....
Bəqərə Suresi, 197. Ayet:
Hac, bilinen aylardadır. Kim o aylarda hacca niyet ederse (ihramını giyerse), hac esnasında kadına yaklaşmak, günah
sayılan
davranışlara yönelmek, kavga etmek yoktur. Ne hayır işlerseniz Allah onu bilir. (Ey müminler! Ahiret için) azık edinin. Bilin ki azığın en hayırlısı takvâdır. Ey akıl sahipleri! Benden (emirlerime muhalefetten) sakının....
Bəqərə Suresi, 197. Ayet:
Hac mâlum aylardadır. Kim o aylarda haccı ifaya azmederse bilsin ki hac esnasında ne cinsel yaklaşma, ne günah
sayılan
davranışlarda bulunma, ne de tartışma ve sürtüşme caiz değildir. Siz hayır olarak her ne yaparsanız, Allah mutlaka onu bilir. Azıklanın ve bilin ki azığın en hayırlısı kötülüklerden korunmadır. Öyleyse Bana karşı gelmekten korunun ey akıl sahipleri!...
Ali-İmran Suresi, 15. Ayet:
De ki: "Bu
sayılan
lardan daha iyisini size haber vereyim mi? Sakınıp korunanlar için, Rableri katında, altlarından nehirler akan, içinde sürekli kalacakları cennetler, tertemiz eşler ve Allah'tan bir hoşnutluk olacaktır. Allah, kulları en iyi biçimde görmektedir."...
Nisa Suresi, 24. Ayet:
Kocası olan kadınlarla da evlenmeniz haramdır, ancak harp esiri olarak eliniz altında bulunan cariyeler bundan müstesnadır. İşte bütün bunlar Allah’ın kesin hükümleridir. Bu
sayılan
lardan başkalarını, iffetli yaşamak, zina etmemek şartıyla, mal harcayıp mehirlerini vererek nikâhlamanız helâldır. Dikkat edin: Evlenerek beraberliklerinden yararlandığınız kadınlara, belirlenmiş olan mehirlerini verin, bu bir haktır. Ama belirledikten sonra, aranızda anlaşarak miktarını arttırıp eksiltmenizde size b...
Nisa Suresi, 25. Ayet:
İçinizden, imanlı hür kadınlarla evlenmeye gücü yetmeyen kimse, ellerinizin altında bulunan imanlı genç kızlarınız (
sayılan
) cariyelerinizden alsın. Allah sizin imanınızı daha iyi bilmektedir. Hep aynı köktensiniz (insanlık bakımından aranızda fark yoktur). Öyle ise iffetli yaşamaları, zina etmemeleri ve gizli dost da tutmamaları şartı ve sahiplerinin izni ile onları (cariyeleri) nikâhlayıp alın, mehirlerini de normal miktarda verin. Evlendikten sonra bir fuhuş yaparlarsa onlara, hür kadınların ...
Nisa Suresi, 25. Ayet:
İçinizden, imanlı hür kadınlarla evlenmeye gücü yetmeyen kimse, ellerinizin altında bulunan imanlı genç kızlarınız (
sayılan
) cariyelerinizden alsın. Allah sizin imanınızı daha iyi bilmektedir. Hep aynı köktensiniz (insanlık bakımından aranızda fark yoktur). Öyle ise iffetli yaşamaları, zina etmemeleri ve gizli dost da tutmamaları şartı ve sahiplerinin izni ile onları (cariyeleri) nikâhlayıp alın, mehirlerini de normal miktarda verin. Evlendikten sonra bir fuhuş yaparlarsa onlara, hür kadınların ...
Ənam Suresi, 145. Ayet:
De ki: "Bana vahyolunanlar içinde, yiyen bir kimsenin yiyeceği (şeyler) için, ölü eti, dökülen kan, domuz eti -ki bu gerçekten murdardır- ya da Allah'tan başkası adına kesilmiş bir fısk dışında, haram kılınmış bir şey bulmuyorum. Kim kaçınılmaz bir ihtiyaçla karşı karşıya kalırsa, -saldırmamak ve haddi aşmamak şartıyla- (bu
sayılan
lardan ölmeyecek kadar yiyebilir). Şüphesiz senin Rabbin bağışlayandır, esirgeyendir....
Ənam Suresi, 145. Ayet:
De ki: "Bana vahyolunanlar içinde, yiyen bir kimsenin yiyeceği (şeyler) için, ölü eti, dökülen kan, domuz eti -ki bu gerçekten murdardır- ya da Tanrı'dan başkası adına kesilmiş bir fısk dışında, haram kılınmış bir şey bulmuyorum. Kim kaçınılmaz bir ihtiyaçla karşı karşıya kalırsa, -saldırmamak ve haddi aşmamak şartıyla- (bu
sayılan
lardan ölmeyecek kadar yiyebilir). Şüphesiz senin rabbin bağışlayandır, esirgeyendir....
Ənam Suresi, 145. Ayet:
De ki: «Bana vahyolunanlar içinde, yiyen bir kimsenin yiyeceği (şeyler) için, ölü eti, dökülen kan, domuz eti -ki bu gerçekten murdardır- ya da Allah'tan başkası adına kesilmiş bir fısk dışında, haram kılınmış bir şey bulmuyorum. Kim kaçınılmaz bir ihtiyaçla karşı karşıya kalırsa, -saldırmamak ve haddi aşmamak şartıyla- (bu
sayılan
lardan ölmeyecek kadar yiyebilir) . Şüphesiz senin Rabbin bağışlayandır, esirgeyendir....
Əraf Suresi, 75. Ayet:
1.
kâle
: dedi
2.
el meleu ellezîne
: kavmin önde gelen kimseleri
3.
istekberû
: büyüklendiler, kibirlendiler
4.
min kavmi-hî
Ənfal Suresi, 26. Ayet:
Ve yâd ediniz ki, bir zaman siz yeryüzünde azlık idiniz, zayıf
sayılan
kimseler idiniz. Nâsın sizi çarpıp kapmasından korkardınız. Sonra (Allah Teâlâ) sizi yerleştirdi ve sizi nusretiyle teyid etti ve sizi temiz şeylerden merzûk buyurdu, tâ ki şükredesiniz....
Tövbə Suresi, 60. Ayet:
Sadakalar, (zekâtlar) Allah'tan bir farz olarak ancak fakirlere, düşkünlere, onlar üzerinde çalışan (zekât toplayan) memurlara, kalbleri (İslâm'a) ısındırılacak olanlara, kölelik altında bulunanlara, borçlulara, Allâh yoluna ve yolcuya mahsustur (toplanan zekât, ancak bu
sayılan
lara verilir). Allâh bilendir, hüküm ve hikmet sâhibidir....
Tövbə Suresi, 93. Ayet:
Suçlu
sayılan
lar, ancak zengin oldukları halde gelip senden izin isteyenlerdir. Onlar, geri kalanlarla kalmaya râzı olmuşlardır ve Allah, kalplerini mühürlemiştir, fakat anlamaz onlar....
Yunus Suresi, 58. Ayet:
De ki: "Allâh fazlı olarak ve O'nun rahmetiyle, işte onunla (yukarıda
sayılan
larla) sevinip ferahlasınlar (boş ve geçici zevklerle değil)!. . O (rahmet ile yaşanası şeyler), onların topladıklarından (dünyalıklardan) daha hayırlıdır. "...
İsra Suresi, 38. Ayet:
Bütün bu
sayılan
ların kötü olanları, Rabbinin katında sevimsiz şeylerdir....
İsra Suresi, 38. Ayet:
Bütün bu
sayılan
ların kötü olanları, Rabbinin nezdinde sevimsizdir....
İsra Suresi, 38. Ayet:
Bütün bu
sayılan
yasaklar, Rabbi’nin nezdinde hoş karşılanmayan, tescilli yasaklar ve suçlardır....
İsra Suresi, 38. Ayet:
Bütün bu
sayılan
ların kötü olanları, Rabbinin nezdinde sevimsizdir....
İsra Suresi, 38. Ayet:
Bunlar("Allâh ile beraber başka tanrı edinme!" âyetinden itibaren
sayılan
fiiler)in hepsi, kötü olan, Rabbinin katında hoş görülmeyen şeylerdir....
İsra Suresi, 38. Ayet:
Bütün bu
sayılan
lar, Rabbinin katında hoş karşılanmayan kötülüklerdir....
İsra Suresi, 38. Ayet:
Bütün bu
sayılan
ların kötü olanları, Rabbin katında çirkin görülmüştür....
Taha Suresi, 63. Ayet:
Dediler ki: Bu ikisi (Musâ ite Harun) iki sihirbazdır ki sizi sihirleriyle toprağınızdan çıkarmak ve örnek
sayılan
yolumuzu, mezhebimizi (temelinden yıkıp) gidermek istiyorlar....
Nur Suresi, 31. Ayet:
Mü'mine kadınlara da de ki: (Bakılması haram olan şeylerden) gözlerini sakınsınlar; iffet ve namuslarını korusunlar, süs yerlerini —görünen kısımlar dışında— açmasınlar; başörtülerini yakaları üzerine (gelecek şekilde) salıversinler; zînetlerini (ve zînet yerlerini) kocalarından veya babalarından veya kocalarının babalarından veya oğullarından veya kocalarının oğullarından veya kardeşlerinden veya kardeşlerinin oğullarından veya kızkardeşlerinin oğullarından veya kendi (din kardeşleri
sayılan
) k...
Qəsəs Suresi, 5. Ayet:
Biz ise, o ülkede temel hak ve hürriyetleri yok
sayılan
güçsüzlere, baskıcı, zâlim idareler altında ezilenlere lütufta bulunmak, onları önderler olarak yetiştirmek, o topraklara vâris kılarak, ötekilerin yerine geçirmek, oraya hâkim hale getirmek istiyorduk....
Qəsəs Suresi, 5. Ayet:
(5-6) Biz, memlekette gucsuz sayilanlara iyilikte bulunmak onlari onderler kilmak, onlari varis yapmak, memlekete yerlestirmek; Firavun, Haman ve her ikisinin askerlerine, cekinmekte olduklari seyleri gostermek istiyorduk....
Qəsəs Suresi, 5. Ayet:
(5-6) Biz, memlekette güçsüz
sayılan
lara iyilikte bulunmak, onları önderler kılmak, onları varis yapmak, memlekete yerleştirmek; Firavun, Haman ve her ikisinin askerlerine, çekinmekte oldukları şeyleri göstermek istiyorduk....
Qəsəs Suresi, 5. Ayet:
Biz ise istiyorduk ki; güçsüz
sayılan
lara iyilikte bulunalım, onları önderler kılalım ve onları varisler yapalım....
Qəsəs Suresi, 6. Ayet:
(5-6) Biz, memlekette gucsuz sayilanlara iyilikte bulunmak onlari onderler kilmak, onlari varis yapmak, memlekete yerlestirmek; Firavun, Haman ve her ikisinin askerlerine, cekinmekte olduklari seyleri gostermek istiyorduk....
Qəsəs Suresi, 6. Ayet:
(5-6) Biz, memlekette güçsüz
sayılan
lara iyilikte bulunmak, onları önderler kılmak, onları varis yapmak, memlekete yerleştirmek; Firavun, Haman ve her ikisinin askerlerine, çekinmekte oldukları şeyleri göstermek istiyorduk....
Səba Suresi, 31. Ayet:
Kâfir olanlar dediler ki: Biz hiçbir zaman bu Kur'an'a ve bundan önce gelen kitaplara inanmayacağız. Sen o zalimleri, Rablerinin huzurunda tutuklanmış, birbirlerine söz atarlarken bir görsen! Zayıf
sayılan
lar, büyüklük taslayanlara: Siz olmasaydınız, elbette biz inanan insanlar olurduk, derler....
Səba Suresi, 31. Ayet:
Inkar edenler: «Bu Kuran'a ve ondan oncekilere inanmayacagiz» dediler. Sen bu zalimleri, Rablerinin huzurunda dikilmis olduklari zaman, sucu birbirine atip dururken bir gorsen! Gucsuz sayilanlar, buyukluk taslayanlara: «Siz olmasaydiniz biz inanmis olacaktik» derler....
Səba Suresi, 31. Ayet:
Küfredenler dediler ki: «Biz elbette ne bu Kur'ân'a inanırız, ne de önündeki (önce indirilenlere inanırız.» Bu zâlimleri, Rablarının huzurunda durduruldukları zaman bir görsen, sözü birbirlerinin üzerine atıp tutar, evirip çevirirler. İçlerinden zayıf ve âciz
sayılan
lar, büyüklük taslayanlara : «Siz olmasaydınız bizler elbette mü'minler olurduk» derler....
Səba Suresi, 31. Ayet:
İnkar edenler: 'Bu Kuran'a ve ondan öncekilere inanmayacağız' dediler. Sen bu zalimleri, Rablerinin huzurunda dikilmiş oldukları zaman, suçu birbirine atıp dururken bir görsen! Güçsüz
sayılan
lar, büyüklük taslayanlara: 'Siz olmasaydınız biz inanmış olacaktık' derler....
Səba Suresi, 31. Ayet:
Kâfir olanlar dediler ki: Biz hiçbir zaman bu Kur'an'a ve bundan önce gelen kitaplara inanmayacağız. Sen o zalimleri, Rablerinin huzurunda tutuklanmış, birbirlerine söz atarlarken bir görsen! Zayıf
sayılan
lar, büyüklük taslayanlara: Siz olmasaydınız, elbette biz inanan insanlar olurduk, derler....
Səba Suresi, 31. Ayet:
O küfredenler. «Biz ne bu Kur'ana, ne de ondan öncekilere asla inanmayız» dedi (ler). O zaalimler Rablerinin dîvânında mevkuf dururlarken, sözü (kabahati) birbirine evirib çevirir (lerken, içlerinden) zâif
sayılan
lar o büyüklük taslayanlara: «Siz olmasaydınız muhakkak ki biz mü'minler (den) olmuşduk» derler (ken) sen bir görmelisin! ...
Səba Suresi, 31. Ayet:
Küfretmiş olanlar dediler ki: Biz kesin olarak ne bu Kur'an'a ne de ondan öncekilere inanırız. Bir görseydin, hani zalimler Rabblarının huzurunda dikilmişler, bir kısmı bir kısmına söz atıyordu. Güçsüz
sayılan
lar büyüklük taslayanlara diyorlardı ki: Siz olmasaydınız biz, muhakkak inananlar olurduk....
Səba Suresi, 31. Ayet:
Kâfirler dediler ki: "Biz bu Kur'an'a da, ondan öncekilere de aslâ inanmayız. " Sen o zâlimleri Rablerinin huzurunda durduruldukları zaman, suçu birbirine atıp dururken bir görsen! İçlerinde zayıf
sayılan
lar (tâbi olanlar, peşlerine takıldıkları o) büyüklük taslayanlara: "Siz olmasaydınız biz inanmış olacaktık. " derler....
Səba Suresi, 32. Ayet:
Büyüklük taslayanlar, zayıf
sayılan
lara (kıyamet gününde): Size hidayet geldikten sonra sizi ondan biz mi çevirdik? Bilakis siz suç işliyordunuz, derler....
Səba Suresi, 32. Ayet:
Buyukluk taslayanlar, gucsuz sayilanlara: «Size dogruluk rehberi geldikten sonra ondan sizi biz mi alikoyduk? Hayir; zaten suclu kimselerdiniz» derler....
Səba Suresi, 32. Ayet:
Büyüklük taslayanlar, Güçsüz
sayılan
lara: 'Size doğruluk rehberi geldikten sonra ondan sizi biz mi alıkoyduk? Hayır; zaten suçlu kimselerdiniz' derler....
Səba Suresi, 32. Ayet:
Büyüklük taslayanlar, zayıf
sayılan
lara (kıyamet gününde): Size hidayet geldikten sonra sizi ondan biz mi çevirdik? Bilakis siz suç işliyordunuz, derler....
Səba Suresi, 32. Ayet:
Büyüklük taslayanlar zâif
sayılan
lara: «Size hidâyet geldikden sonra, biz mi sizi ondan çevirdik? Hayır, siz kendiniz suçlu idiniz» der (ler). ...
Səba Suresi, 32. Ayet:
Büyüklük taslayanlar da güçsüz
sayılan
lara dediler ki: Size hidayet geldikten sonra biz mi sizi ondan alıkoyduk? Bilakis siz, suçlular idiniz....
Səba Suresi, 32. Ayet:
Büyüklük taslayanlar ise zayıf
sayılan
lara (kendilerine tâbi olanlara): "Size hidayet geldi de, sizi ondan biz mi çevirdik? Hayır, kendiniz suçlu idiniz. " derler....
Səba Suresi, 33. Ayet:
Zayıf
sayılan
lar da büyüklük taslayanlara: Hayır! Gece gündüz (işiniz) tuzak kurmaktı. Çünkü siz daima Allah'ı inkâr etmemizi, O'na ortaklar koşmamızı bize emrederdiniz, derler. Artık azabı gördüklerinde, için için yanarlar; biz de o inkâr edenlerin boyunlarına demir halkalar takarız. Onlar ancak yapmakta oldukları günahları yüzünden cezalandırılırlar....
Səba Suresi, 33. Ayet:
Gucsuz sayilanlar da buyukluk taslayanlara: «Hayir gece gunduz hile kuruyor ve bize Allah'i inkar etmemizi, O'na ortaklar kosmamizi emrediyordunuz» derler. Azabi gorduklerinde, ettiklerine icleri yanar. Inkar edenlerin boyunlarina demir halkalar vururuz. Yaptiklarindan baska bir seyin mi cezasini cekerler?...
Səba Suresi, 33. Ayet:
Güçsüz
sayılan
lar da büyüklük taslayanlara: 'Hayır gece gündüz hile kuruyor ve bize Allah'ı inkar etmemizi, O'na ortaklar koşmamızı emrediyordunuz' derler. Azabı gördüklerinde, ettiklerine içleri yanar. İnkar edenlerin boyunlarına demir halkalar vururuz. Yaptıklarından başka bir şeyin mi cezasını çekerler?...
Səba Suresi, 33. Ayet:
Zayıf
sayılan
lar da büyüklük taslayanlara: Hayır! Gece gündüz (işiniz) tuzak kurmaktı. Çünkü siz daima Allah'ı inkâr etmemizi, O'na ortaklar koşmamızı bize emrederdiniz, derler. Artık azabı gördüklerinde, için için yanarlar; biz de o inkâr edenlerin boyunlarına demir halkalar takarız. Onlar ancak yapmakta oldukları günahları yüzünden cezalandırılırlar....
Səba Suresi, 33. Ayet:
Güçsüz
sayılan
lar da, büyüklük taslayanlara dediler ki: Haydi, gece ve gündüzün (işiniz) hilekarlıktı. Hani siz, bizim Allah'a küfretmemizi ve O'na eşler koşmamızı emrediyordunuz. Azabı gördüklerinde ettiklerine içleri yandı. Ve küfretmiş olanların boyunlarına demir halkalar vurduk. Yapmakta olduklarından başkasıyla mı, cezalandırılacaklardı....
Səba Suresi, 33. Ayet:
Ve zayıf
sayılan
lar da o büyüklük gösterenlere der ki: «Hayır... Gece ve gündüzdeki hile. O vakit ki, bize emrederdiniz ki, Allah'ı inkar edelim ve O'nun için şerikler ittihaz edinelim.» Ve azabı gördükleri zaman (hepsi de) için için pişman olurlar ve kâfir olanların boyunlarına demir lâleler vurmuş olacağız. Onlar işlediklerinden başka bir şey ile cezalandırılmayacaklardır....
Səba Suresi, 33. Ayet:
Zayıf
sayılan
lar (tâbi olanlar) da (peşlerinden gittikleri) o büyüklük taslayanlara: "Hayır, gece gündüz bizi aldatıyordunuz. Bize Allah'ı inkâr etmemizi, O'na ortaklar koşmamızı emrediyordunuz. " derler. Bunlar azabı gördüklerinde pişmanlıklarını içlerine atarlar, ettiklerine içleri yanar. Biz o kafirlerin boyunlarına demir boyunduruklar takarız. Onlar ancak yapmış olduklarının cezasını çekerler....
Fatir Suresi, 11. Ayet:
Allah sizi (Âdem’den, Âdem’i de) bir topraktan, sonra bir nutfeden yarattı. Sonra sizi çiftler kıldı. O’nun izni ve ilmi olmaksızın hiç bir dişi gebe kalamaz ve doğuramaz. Kendisine ömür verilenin ömrünün uzatılması, ömründen eksiltilmesi muhakkak bir kitabda (Levh-i Mahfuz’da veya Allah’ın ilminde) yazılıdır. Şüphe yok ki bu (
sayılan
lar) Allah’a kolaydır....
Yasin Suresi, 35. Ayet:
(Bu
sayılan
lardan her birinin) mahsûlünden ve kendi ellerinin yetiştirdiklerinden yesinler diye... Hâlâ şükretmiyecekler mi?...
Məhəmməd Suresi, 18. Ayet:
Artık onlar, yalnız o kıyametin kopmasını, onun birdenbire kendilerine gelivermesini bekliyorlar. İşte onun alâmetleri (
sayılan
ahir zaman Peygamberi) gelmiştir. Fakat o (kıyamet ansızın) başlarına geldiği vakit, anlamaları kendilerine ne fayda verir?...
Mücadilə Suresi, 7. Ayet:
Görmez misin? Allah hem göklerdekini, hem yerdekini hep bilir. Herhangi bir üç sırdaşın, bir fısıltısı oluyor mu, mutlak O (Allah) dördüncüleridir. (Bütün fısıltılarını bilir); beş kişinin oluyor mu, mutlak O, altıncılarıdır; bunlardan (şu
sayılan
lardan sayıca) daha az, daha çok oluyor mu, muhakkak O, her nerede olsalar, onlarla beraberdir (her şeylerini bilir). Sonra bütün yaptıklarını, kıyamet günü, kendilerine haber verir. Haberiniz olsun ki, Allah, her şeyi (noksansız) bilir....
Təkvir Suresi, 21. Ayet:
O orada
sayılan
, güvenilen (bir elçi)dir....
Təkvir Suresi, 21. Ayet:
O orada
sayılan
, güvenilen (bir elçi)dir....
Bələd Suresi, 14. Ayet:
(14-15-16) Veya açlık gününde (kıtlık zamanında) hısım
sayılan
bir yetime veya yere serilmiş (bitkin, kimsesiz) bir yoksula yedirmektir....
Bələd Suresi, 15. Ayet:
(14-15-16) Veya açlık gününde (kıtlık zamanında) hısım
sayılan
bir yetime veya yere serilmiş (bitkin, kimsesiz) bir yoksula yedirmektir....
Bələd Suresi, 15. Ayet:
Hısım
sayılan
bir yetime....
Bələd Suresi, 16. Ayet:
(14-15-16) Veya açlık gününde (kıtlık zamanında) hısım
sayılan
bir yetime veya yere serilmiş (bitkin, kimsesiz) bir yoksula yedirmektir....
Saffat Suresi, 112. Ayet:
Ve biz ona İshâk'ı da iyi-yararlı kişilerden
sayılan
bir peygamber olarak müjdeledik....
Ənam Suresi, 145. Ayet:
De: “Mənə gələn vəhylər içərisində ölü heyvan, axar qan, murdar
sayılan
donuz əti və Allahdan başqasının adı ilə kəsilmiş murdar heyvanlardan başqa, hər hansı bir şəxsin yediyi yeməklər içərisində haram buyurulan bir şey görmürəm”. Hər kəs (harama) meyl etmədən və həddi aşmadan (bunlardan yeməyə) məcbur olarsa, (ona günah gəlməz). Şübhəsiz ki, Allah Bağışlayandır, Rəhmlidir....
Tövbə Suresi, 44. Ayet:
Allaha və axirət gününə iman gətirənlər malları və canları ilə cihad etməkdən qalmaq üçün səndən izn istəmirlər (çünki təkid olunmuş bir vacib olan həmin cihadın yerinə yetirilməsi üçün izn istəmək lazım deyil və eləcə də onun haram
sayılan
tərki üçün icazə almaq caiz deyil). Allah pərhizkarları tanıyandır....
Tövbə Suresi, 71. Ayet:
Mömin kişilər və möminə qadınlar bir-birlərinin dost, yardımçı və başçılarıdırlar. (Bir-birlərinə ağıl və şəriət baxımından) yaxşı (hesab edilən) iş görməyi əmr edir və (ağıl və şəriət baxımından) pis (
sayılan
) işdən çəkindirirlər, namaz qılır, zəkat verir və Allah və Onun Peyğəmbərinə itaət edirlər. Allahın tezliklə Öz rəhmətinə şamil edəcəyi kəslər onlardır. Həqiqətən Allah yenilməz qüdrət sahibi və (yaradılış, qanunvericilik və cəzalandırmaqda) hikmətlidir....
Məhəmməd Suresi, 19. Ayet:
Bil ki, Allahdan başqa bir məbud yoxdur. Öz günahların (məsumluq məqamı üçün nisbi günah
sayılan
daha üstün əməlin tərk edilməsi) və mömin kişi və qadınlar(ın günahları) üçün bağışlanma dilə. Çünki Allah (dünyada) haldan-hala dəyişməyinizi və (axirətdə) məskunlaşacağınız və qərar tutacağınız yeri bilir....
İsra Suresi, 38. Ayet:
Bütün bu
sayılan
ların pis olanları Rəbbinin qatında bəyənilməyən şeylərdir....
Əhzab Suresi, 6. Ayet:
Peyğəmbər, möminlərə öz nəfslərindən daha yaxındır, Peyğəmbərin zövcələri möminlərin analarıdır. Və qohumlar, Allahın yazısında hamısı eyni dərəcədədir, -himayəçi yaxınlarınıza hər kəs tərəfindən məqbul
sayılan
bir davranış nümayiş etdirməyiniz istisna olmaqla- möminlərdən və mühacirlərdən daha üstündürlər. Bu, kitabda yazılmışdır....