Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Bəqərə Suresi, 30. Ayet:
Ve iz kâle rabbuke lil melâiketi innî câilun fîl ardı halîfeh(halîfeten), kâlû e tec’alu fîhâ men yufsidu fîhâ ve yesfikud dimâ(dimâe), ve nahnu nusebbihu bi hamdike ve nukaddisu lek(leke), kâle innî a’lemu mâ lâ tâ’lemûn(tâ’lemûne)....
Bəqərə Suresi, 30. Ayet:
1.
ve iz kâle
: ve demişti
2.
rabbu-ke
: senin Rabbin
3.
li el melâiketi
: meleklere
4.
innî
: muhakkak ki ben
Bəqərə Suresi, 30. Ayet:
Rabbin, meleklere şöyle demişti: "Yeryüzüne bir halife yerleştireceğim / Yeryüzünde bir halife varedeceğim / Yeryüzünde (birisini) halife yapacağım (caılün)". Melekler de: "Orada bozgunculuk yapacak (yüfsidü), kan akıtacak (yesfiküddima) birisini mi yerleştireceksin / var edeceksin / (halife) yapacaksın? Halbuki biz seni hamdinle yüceltiyor (nüsebbihu) ve kutsuyoruz (nükaddisu)" dediler. "Sizin bilmediğinizi / bilmediklerinizi / bilemeyeceklerinizi ben bilirim" dedi....
Ali-İmran Suresi, 41. Ayet:
Kâle rabbic’al lî âyeh(âyeten), kâle âyetuke ellâ tukellimen nâse selâsete eyyâmin illâ remzâ(remzan), vezkur rabbeke kesîran ve sebbih bil aşiyyi vel ibkâr(ibkâri). ...
Ali-İmran Suresi, 41. Ayet:
1.
kâle
: dedi
2.
rabbi ic'al lî
: Rabbim benim için kıl,ver
3.
âyeten
: bir delil, alâmet, işaret
4.
kâle
: dedi<...
Əraf Suresi, 206. Ayet:
İnnellezîne inde rabbike lâ yestekbirûne an ibadetihî ve yusebbihûnehu ve lehu yescudûn(yescudûne). (SECDE ÂYETİ)...
Əraf Suresi, 206. Ayet:
1.
inne ellezîne
: muhakkak ki onlar, o kimseler
2.
inde rabbi-ke
: senin Rabbinin katında, yanında, huzurunda
3.
lâ yestekbirûne
: kibirlenmezler
4.
Rəd Suresi, 13. Ayet:
Ve yusebbihur ra’du bi hamdihî vel melâiketu min hîfetih(hîfetihî), ve yursilus savâıka fe yusîbu bihâ men ye?âu ve hum yucâdilûne fillâh(fillâhi), ve huve ?edîdul mihâl(mihâli). ...
Rəd Suresi, 13. Ayet:
1.
ve yusebbihu
: ve tesbih ederler
2.
er ra'du
: gök gürültüsü
3.
bi hamdi-hi
: onu hamd ile
4.
ve el melâiketu
:...
Hicr Suresi, 98. Ayet:
Fe sebbih bi hamdi rabbike ve kun mines sâcidîn(sâcidîne). ...
Hicr Suresi, 98. Ayet:
1.
fe
: böylece
2.
sebbih
: tesbih et
3.
bi hamdi
: hamd ile
4.
rabbi-ke
: senin Rabbin
...
İsra Suresi, 44. Ayet:
Tusebbihu lehus semâvâtus seb’u vel ardu ve men fîhinn(fîhinne), ve in min şey’in illâ yusebbihu bi hamdihî ve lâkin lâ tefkahûne tesbîhahum, innehu kâne halîmen gafûrâ(gafûren)....
İsra Suresi, 44. Ayet:
1.
tusebbihu lehu
: onu tesbih eder
2.
es semâvâtu
: semalar
3.
es seb'u
: 7
4.
ve el ardu
: ve yeryüzü
...
Məryəm Suresi, 11. Ayet:
Fe harece alâ kavmihî minel mihrâbi fe evhâ ileyhim en sebbihû bukreten ve aşiyyâ(aşiyyen)....
Məryəm Suresi, 11. Ayet:
1.
fe
: böylece, bundan sonra
2.
harece
: çıktı
3.
alâ
: a
4.
kavmi-hî
: onun kavmi, kavmine
Taha Suresi, 33. Ayet:
Key nusebbihake kesîrâ(kesîren). ...
Taha Suresi, 33. Ayet:
1.
key
: için, diye
2.
nusebbiha-ke
: seni tesbih edelim
3.
kesîren
: çok
...
Taha Suresi, 130. Ayet:
Fasbir alâ mâ yekûlûne ve sebbih bi hamdi rabbike kable tulûış şemsi ve kable gurûbihâ, ve min ânâil leyli fe sebbih ve etrâfen nehâri lealleke terdâ....
Taha Suresi, 130. Ayet:
1.
fasbir (fe ısbir)
: artık sabret
2.
alâ
: üzerine, ...e
3.
mâ yekûlûne
: onların söyledikleri şey(ler)
4.
ve sebbih
...
Ənbiya Suresi, 20. Ayet:
Yusebbihûnel leyle ven nehâre lâ yefturûn(yefturûne)....
Ənbiya Suresi, 20. Ayet:
1.
yusebbihûne
: tesbih ederler
2.
el leyle
: gece
3.
ve en nehâre
: ve gündüz
4.
lâ yefturûne
: ara vermezler
Ənbiya Suresi, 79. Ayet:
Fe fehhemnâhâ suleymân(suleymâne), ve kullen âteynâ hukmen ve ılmen ve sehharnâ mea dâvudel cibâle yusebbihne vet tayr(tayre), ve kunnâ fâılîn(fâılîne)....
Ənbiya Suresi, 79. Ayet:
1.
fe
: böylece, artık
2.
fehhemnâ-hâ
(fehime)
: biz bunu, ona anlattık, öğrettik (anlamasını sağladık)
: (anladı)
3.
suleymâne
: Süleyman
4.
Nur Suresi, 36. Ayet:
Fî buyûtin ezinallâhu en turfea ve yuzkere fîhesmuhu yusebbihu lehu fîhâ bil guduvvi vel âsâl(âsâli)....
Nur Suresi, 36. Ayet:
1.
fî
: (içinde) vardır
2.
buyûtin
: evler
3.
ezinallâhu (ezine allâhu)
: Allah izin verdi
4.
en turfea
: yükselti...
Nur Suresi, 41. Ayet:
E lem tera ennallâhe yusebbihu lehu men fîs semâvâti vel ardı vet tayru sâffât(sâffâtin), kullun kad alime salâtehu ve tesbîhah(tesbîhahu), vallâhu alîmun bimâ yef’alûn(yef’alûne)....
Nur Suresi, 41. Ayet:
1.
e lem tera
: görmüyor musun, görmedin mi
2.
ennallâhe (enne allâhe)
: Allah olduğunu
3.
yusebbihu
: tesbih ederler
4.
lehu
Furqan Suresi, 58. Ayet:
Ve tevekkel alel hayyillezî lâ yemûtu ve sebbih bi hamdih(hamdihî), ve kefâ bihî bi zunûbi ibâdihî habîrâ(habîren)....
Furqan Suresi, 58. Ayet:
1.
ve tevekkel alâ
: ve tevekkül et, güven, vekil tayin et
2.
el hayyi
: hayy olan, hayatta olan
3.
ellezî
: ki o
4.
lâ yemûtu<...
Sad Suresi, 18. Ayet:
İnnâ sahharnel cibâle meahu yu
sebbıh
ne bil aşiyyi vel işrâk(işrâkı)....
Sad Suresi, 18. Ayet:
1.
innâ
: muhakkak biz
2.
sahharnâ
: biz musahhar kıldık, emre amade kıldık
3.
el cibâle
: dağlar
4.
mea-hu
: onun...
Zümər Suresi, 75. Ayet:
Ve terel melâikete hâffîne min havlil arşı yusebbihûne bi hamdi rabbihim, ve kudıye beynehum bil hakkı ve kıylel hamdu lillâhi rabbil âlemîn(âlemîne). ...
Zümər Suresi, 75. Ayet:
1.
ve terâ
: ve görürsün
2.
lekum
: melekler
3.
hâffîne
: kuşatanlar, çevreleyenler
4.
min
: den
Mömin Suresi, 7. Ayet:
Ellezîne yahmilûnel arşa ve men havlehu yusebbihûne bi hamdi rabbihim ve yu’minûne bihî ve yestagfirûne lillezîne âmenû, rabbenâ vesi’te kulle şey’in rahmeten ve ilmen fagfir lillezîne tâbû vettebeû sebîleke vekıhim azâbel cahîm(cahîmi). ...
Mömin Suresi, 7. Ayet:
1.
ellezîne
: onlar
2.
yahmilûne el arşa
: arşı taşıyorlar, tutuyorlar
3.
ve men havle-hu
: ve onun etrafındaki kişi
4.
yusebbi...
Mömin Suresi, 55. Ayet:
Fasbir inne va’dallâhi hakkun vestagfir li zenbike ve sebbih bi hamdi rabbike bil aşiyyi vel ibkâr(ibkâri). ...
Mömin Suresi, 55. Ayet:
1.
fasbir (fe ısbir)
: öyleyse sabret
2.
inne
: muhakkak ki
3.
va'de allâhi
: Allah'ın vaadi
4.
hakkun
: haktır
Fussilət Suresi, 38. Ayet:
Fe inistekberû fellezîne inde rabbike yusebbihûne lehu bil leyli ven nehâri ve hum lâ yes’emûn(yes’emûne). ...
Fussilət Suresi, 38. Ayet:
1.
fe
: o taktirde, hâlâ
2.
in
: eğer
3.
istekberû
: büyüklendiler, kibirlendiler
4.
fe
: o zaman, oysa
...
Şura Suresi, 5. Ayet:
Tekâdus semâvâtu yetefattarne min fevkıhinne vel melâiketu yusebbihûne bi hamdi rabbihim ve yestagfirûne li men fîl ard(ardı), e lâ innellâhe huvel gafûrur rahîm(rahîmu)....
Şura Suresi, 5. Ayet:
1.
tekâdu
: neredeyse oluyordu, az kalsın oluyordu
2.
es semâvâtu
: semalar, gökler
3.
yetefattarne
: parçalanıyor, ayrılıyor
4.
<...
Fəth Suresi, 9. Ayet:
Li tu’minû billâhi ve resûlihî ve tuazzirûhu ve tuvakkırûh(tuvakkırûhu), ve tusebbihûhu bukreten ve asîlâ(asîlen)....
Fəth Suresi, 9. Ayet:
1.
li
: için, diye
2.
tû'minû
: îmân edin
3.
bi allâhi
: Allah'a
4.
ve
: ve
Tur Suresi, 48. Ayet:
Vasbir li hukmi rabbike fe inneke bi a’yuninâ, ve sebbih bi hamdi rabbike hîne tekûmu....
Tur Suresi, 48. Ayet:
1.
vasbir
: ve sabret
2.
li hukmi
: hükme
3.
rabbi-ke
: senin Rabbin
4.
li hukmi rabbi-ke
: Rabbinin hükmüne
<...
Tur Suresi, 49. Ayet:
Ve minel leyli fe sebbihhu ve idbâren nucûmi....
Tur Suresi, 49. Ayet:
1.
ve min el leyli
: ve gecenin bir bölümünde
2.
fe sebbih-hu
: artık onu tesbih et
3.
ve idbâre
: ve batış
4.
en nucûmi
Vaqiə Suresi, 74. Ayet:
Fe sebbih bismi rabbikel azîm(azîmi)....
Vaqiə Suresi, 74. Ayet:
1.
fe sebbih
: o zaman tesbih et
2.
bi ismi
: ismi ile
3.
rabbi-ke
: Rabbini
4.
el azîmi
: azîm, büyük olan
Cümə Suresi, 1. Ayet:
Yusebbihu lillâhi mâ fîs semâvâti ve mâ fîl ardıl melikil kuddûsil azîzil hakîm(hakîmi)....
Cümə Suresi, 1. Ayet:
1.
yusebbihu
: tespih eder, ediyor
2.
li allâhi
: Allah için, Allah'ı
3.
mâ
: şey, ne varsa, olanlar
4.
fî es semâvâti
...
Təğabun Suresi, 1. Ayet:
Yusebbihu lillâhi mâ fîs semâvâti ve mâ fîl ard(ardı), le hul mulku ve le hul hamdu ve huve alâ kulli şey’in kadîr(kadîrun)....
Təğabun Suresi, 1. Ayet:
1.
yusebbihu
: tespih eder
2.
li allâhi
: Allah'ı
3.
mâ
: şeyler
4.
fî es semâvâti
: semalarda, göklerde
...
Qələm Suresi, 28. Ayet:
Kâle evsatuhum e lem ekul lekum levlâ tusebbihûn(tusebbihûne). ...
Qələm Suresi, 28. Ayet:
1.
kâle
: dedi
2.
evsatu-hum
: onların en makul düşüneni (aklı başında olanı)
3.
e lem ekul
: ben demedim mi
4.
lekum
...
Haqqə Suresi, 52. Ayet:
Fe
sebbıh
bismi rabbikel azîm(azîmi)....
Haqqə Suresi, 52. Ayet:
1.
fe
: o zaman, o halde, artık
2.
sebbih
: tespih et
3.
bi ismi
: ismi ile
4.
rabbi-ke
: Rabbini
İnsan Suresi, 26. Ayet:
Ve minel leyli fescud lehu ve sebbihhu leylen tavîlâ(tavîlen). ...
İnsan Suresi, 26. Ayet:
1.
ve min el leyli
: ve geceden, gecenin bir kısmında
2.
fe uscud
: artık secde et
3.
lehu
: ona
4.
ve sebbih-hu
:...
Əla Suresi, 1. Ayet:
Sebbihısme rabbikel a’lâ....
Əla Suresi, 1. Ayet:
1.
sebbih(ı)
: tespih et
2.
isme
: isim
3.
rabbi-ke
: senin Rabbin, Rabbin
4.
el a'lâ
: âlâ, yüce
Nəsr Suresi, 3. Ayet:
Fe sebbih bi hamdi rabbike vestagfirh(vestagfirhu), innehu kâne tevvâbâ(tevvâben)....
Nəsr Suresi, 3. Ayet:
1.
fe
: o zaman, artık
2.
sebbih
: tespih et
3.
bi
: ile
4.
hamdi
: hamd
Əhzab Suresi, 42. Ayet:
Ve sebbihûhu bukreten ve asîlâ(asîlen)....
Əhzab Suresi, 42. Ayet:
1.
ve sebbihû-hu
: ve onu tesbih edin
2.
bukreten
: sabah
3.
ve asîlen
: ve akşam
...
Saffat Suresi, 143. Ayet:
Fe lev lâ ennehu kâne minel musebbihîn(musebbihîne)....
Saffat Suresi, 143. Ayet:
1.
fe lev lâ
: eğer olmasaydı
2.
enne hu
: geçekten o
3.
kâne
: oldu
4.
min el musebbihîne
: tesbih edenlerden
Saffat Suresi, 166. Ayet:
Ve innâ le nahnul musebbihûn(musebbihûne). ...
Saffat Suresi, 166. Ayet:
1.
ve innâ
: ve muhakkak ki biz
2.
le
: elbette, mutlaka
3.
nahnu
: biz
4.
el musebbihûne
: tesbih edenler
Qaf Suresi, 39. Ayet:
Fasbir alâ mâ yekûlûne ve sebbih bi hamdi rabbike kable tulûış şemsi ve kablel gurûb(gurûbi)....
Qaf Suresi, 39. Ayet:
1.
fasbir (fe ısbir)
: artık, öyleyse sabret
2.
alâ
: ... e
3.
mâ yekûlûne
: söyledikleri şey(ler), söylediklerine
4.
ve sebbih...
Qaf Suresi, 40. Ayet:
Ve minel leyli fe sebbihhu ve edbâres sucûdi....
Qaf Suresi, 40. Ayet:
1.
ve min el leyli
: ve geceden bir kısım, gecenin bir bölümü
2.
fe sebbih-hu
: artık onu tesbih et
3.
ve edbâre
: ve arkasından
4.
Vaqiə Suresi, 96. Ayet:
Fe sebbih bismi rabbikel azîm(azîmi)....
Vaqiə Suresi, 96. Ayet:
1.
fe sebbih
: o zaman, artık, öyleyse
2.
bi ismi
: ismini
3.
rabbike
: Rabbinin
4.
el azîmi
: büyük, azîm olan
Həşr Suresi, 24. Ayet:
Huvallâhul hâlikul bâriûl musavviru lehul esmâul husnâ, yusebbihu lehu mâ fîs semâvâti vel ard(ardı) ve huvel azîzul hakîm(hakîmu)....
Həşr Suresi, 24. Ayet:
1.
huve allâhu
: O Allah ki
2.
el hâliku
: yaratan
3.
el bâriû
: yokken var eden
4.
el musavviru
: tasvir eden, şe...