Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Bəqərə Suresi, 19. Ayet:
Ev ke sayyibin mines
semâi
fîhi zulumâtun ve ra’dun ve berk(berkun), yec’alûne esâbiahum fî âzânihim mines savâiki hazaral mevt(mevti), vallâhu muhîtun bil kâfirîn(kâfirîne)....
Bəqərə Suresi, 19. Ayet:
1.
ev
: veya
2.
ke sayyibin
: yağmur gibi
3.
min es
semâi
: semadan, gökyüzünden
4.
fî-hi
: onun içinde vardır
Bəqərə Suresi, 22. Ayet:
Ellezî ceale lekumul arda firâşen ves semâe binââ(binâen), ve enzele mines
semâi
mâen fe ahrece bihî mines semarâti rızkan lekum, fe lâ tec’alû lillâhi endâden ve entum ta’lemûn(tâ’lemune)....
Bəqərə Suresi, 22. Ayet:
1.
ellezî
: o ki, ki o
2.
ceale
: kıldı, yaptı
3.
lekum
: sizin için, size
4.
el arda
: arz, yeryüzü
Bəqərə Suresi, 29. Ayet:
Huvellezî halaka lekum mâ fîl ardı cemîan summestevâ iles
semâi
fe sevvâhunne seb’a semâvât(semâvâtin), ve huve bi kulli şey’in alîm(alîmun)....
Bəqərə Suresi, 29. Ayet:
1.
huvellezî (huve ellezî)
: o ki
2.
halaka
: yarattı
3.
lekum
: sizin için
4.
mâ
: şey
...
Bəqərə Suresi, 59. Ayet:
Fe beddelellezîne zalemû kavlen gayrellezî kîle lehum fe enzelnâ alellezîne zalemû riczen mines
semâi
bimâ kânû yefsukûn(yefsukûne)....
Bəqərə Suresi, 59. Ayet:
1.
fe
: o zaman, fakat, sonra
2.
beddele
: değiştirdi
3.
ellezîne
: o kimseler, onlar
4.
zalemû
: zulmettiler
...
Bəqərə Suresi, 144. Ayet:
Kad nerâ tekallube vechike fîs
semâi
, fe le nuvelliyenneke kıbleten terdâhâ, fe velli vecheke şatral mescidil harâm(harâmi), ve haysu mâ kuntum fe vellû vucûhekum şatrah(şatrahu), ve innellezîne ûtûl kitâbe le ya’lemûne ennehul hakku min rabbihim ve mâllâhu bi gâfilin ammâ ya’melûn(ya’melûne)....
Bəqərə Suresi, 144. Ayet:
1.
kad
: muhakkak, olmuştu
2.
nerâ
: görüyoruz
3.
tekallube
: çeviriyorsun
4.
vechi-ke
: yüzünü
Bəqərə Suresi, 164. Ayet:
İnne fî halkıs semâvâti vel ardı vahtilâfil leyli ven nehâri vel fulkilletî tecrî fîl bahri bimâ yenfeun nâse ve mâ enzelallâhu mines
semâi
min mâin fe ahyâ bihil arda ba’de mevtihâ ve besse fîhâ min kulli dâbbe(dâbbetin), ve tasrîfir riyâhı ves sehâbil musahhari beynes
semâi
vel ardı le âyâtin li kavmin ya’kılûn(ya’kılûne)....
Bəqərə Suresi, 164. Ayet:
1.
inne
: muhakkak ki
2.
fî halkı
: yaratılışta
3.
es semâvâti
: semalar, gökler
4.
ve el ardı
: ve arz, yeryüzü
Ali-İmran Suresi, 5. Ayet:
İnnallâhe lâ yahfâ aleyhi şey’un fîl ardı ve lâ fîs semâ’(
semâi
). ...
Ali-İmran Suresi, 5. Ayet:
1.
inne allâhe
: muhakkak ki Allah
2.
lâ yahfâ
: gizli değildir
3.
aleyhi
: O'na
4.
şey'un
: bir şey, hiçbir şey
Nisa Suresi, 153. Ayet:
Yes’eluke ehlul kitâbi en tunezzile aleyhim kitâben mines
semâi
fe kad seelû mûsâ ekbera min zâlike fe kâlû erinâllâhe cehraten fe ehazethumus sâikatu bi zulmihim, summettehazûl ıcle min ba’di mâ câethumul beyyinâtu fe afevnâ an zâlik(zâlike), ve âteynâ mûsâ sultânen mubînâ(mubînen)....
Nisa Suresi, 153. Ayet:
1.
yes'elu-ke
: senden istiyorlar
2.
ehlu el kitâbi
: Kitap ehli
3.
en tunezzile
: indirmeni
4.
aleyhim
: onlara
Maidə Suresi, 112. Ayet:
İz kâlel havâriyyûne yâ îsebne meryeme hel yestetîu rabbuke en yunezzile aleynâ mâideten mines semâ(
semâi
) kâlettekullâhe in kuntum mu’minîn(mu’minîne)....
Maidə Suresi, 112. Ayet:
1.
iz kâle
: demişti
2.
el havâriyyûne
: havâriler
3.
yâ îsâ ibne meryeme
: ey Meryem oğlu Îsâ (as.)
4.
hel yestetîu
<...
Maidə Suresi, 114. Ayet:
Kâle îsebnu meryemellâhumme rabbenâ enzil aleynâ mâideten mines
semâi
tekûnu lenâ îden li evvelinâ ve âhirinâ ve âyeten mink(minke), verzuknâ ve ente hayrur râzikîn(râzikîne)....
Maidə Suresi, 114. Ayet:
1.
kâle
: dedi
2.
Îsâ ibnu meryeme
: Meryem oğlu Îsâ (as.)
3.
allâhumme
: ey Allâh'ım (cc.)
4.
rabbe-nâ
: Rabb'imi...
Ənam Suresi, 35. Ayet:
Ve in kâne kebure aleyke i’râduhum fe inisteta’te en tebtegıye nefekan fîl ardı ev sullemen fîs
semâi
fe te’tiyehum bi âyeh(âyetin), ve lev şâallâhu le cemeahum alel hudâ fe lâ tekûnenne minel câhilîn(câhilîne). ...
Ənam Suresi, 35. Ayet:
1.
ve in kâne
: ve eğer oldu ise
2.
kebure
: zor, ağır geldi
3.
aleyke
: sana
4.
i'râdu-hum
: onların yüz çevirmel...
Ənam Suresi, 99. Ayet:
Ve huvellezî enzele mines
semâi
mâ’(mâen), fe ahrecnâ bihî nebate kulli şey’in fe ahrecnâ minhu hadıran nuhricu minhu habben muterâkibâ(muterâkiben), ve minen nahli min tal’ıhâ kınvânun dâniyetun ve cennâtin min a’nâbin vez zeytûne ver rummâne muştebihen ve gayre muteşâbih(muteşâbihin), unzurû ilâ semerihî izâ esmere ve yen’ıh(yen’ıhî), inne fî zâlikum le âyâtin li kavmin yu’minûn(yu’minûne)....
Ənam Suresi, 99. Ayet:
1.
ve huve ellezî
: ve o ki
2.
enzele
: indirdi
3.
min es
semâi
mâen
: semâdan su
4.
fe ahrecnâ
: böylece çıkardık...
Ənam Suresi, 125. Ayet:
Fe men yuridillâhu en yehdiyehu yeşrah sadrehu lil islâm(islâmi), ve men yurid en yudıllehu yec’al sadrehu dayyikan haracen, ke ennemâ yassa’adu fîs
semâi
, kezâlike yec’alûllâhur ricse alâllezîne lâ yu’minûn(yu’minûne)....
Ənam Suresi, 125. Ayet:
1.
fe men
: artık kim(i)
2.
yuridi allâhu
: Allah diler
3.
en yehdiye-hu
: onu hidayete erdirmek
4.
yeşrah
: yarar...
Əraf Suresi, 17. Ayet:
Summe le âtiyennehum min beyni eydîhim ve min halfihim ve an eymânihim ve an şemâilihim, ve lâ tecidu ekserehum şâkirîn(şâkirîne)....
Əraf Suresi, 17. Ayet:
1.
summe
: sonra
2.
le âtiyenne-hum
: mutlaka onlara geleceğim
3.
min beyni
: arasından
4.
eydî-him
: onların elle...
Əraf Suresi, 40. Ayet:
İnnellezîne kezzebû bi âyâtinâ vestekberû anhâ lâ tufettehu lehum ebvâbus
semâi
ve lâ yedhulûnel cennete hattâ yelicel cemelu fî semmil hiyât(hiyâti) ve kezâlike neczîl mucrimîn(mucrimîne). ...
Əraf Suresi, 40. Ayet:
1.
inne ellezîne
: muhakkak ki o kimseler, onlar
2.
kezzebû
: yalanladılar
3.
bi âyâti-nâ
: âyetlerimizi
4.
ve estekberû
Əraf Suresi, 96. Ayet:
Ve lev enne ehlel kurâ âmenû vettekav le fetahnâ aleyhim berekâtin mines
semâi
vel ardı ve lâkin kezzebû fe ehaznâhum bimâ kânû yeksibûn(yeksibûne)....
Əraf Suresi, 96. Ayet:
1.
ve lev
: ve eğer
2.
(lev) enne
: olsalar
3.
ehle el kurâ
: o ülkelerin halkı
4.
âmenû
: inandılar, âmenû oldula...
Əraf Suresi, 162. Ayet:
Fe beddelellezîne zalemû minhum kavlen gayrellezî kîle lehum fe erselnâ aleyhim riczen mines
semâi
bi mâ kânû yazlimûn(yazlimûne)....
Əraf Suresi, 162. Ayet:
1.
fe beddele
: böylece değiştirdi
2.
ellezîne zalemû
: onlar ki zulmettiler, zulmedenler
3.
min-hum
: onlardan
4.
kavlen gayra...
Ənfal Suresi, 11. Ayet:
İz yugaşşîkumun nuâse emeneten minhu ve yunezzilu aleykum mines
semâi
mâen li yutahhirakum bihî ve yuzhibe ankum riczeş şeytâni ve li yarbıta alâ kulûbikum ve yusebbite bihil akdâm(akdâme)....
Ənfal Suresi, 11. Ayet:
1.
iz
: idi, olmuştu, olduğu zaman
2.
yugaşşî-kum
: sizi bürüyor, kaplıyor
3.
en nuâse
: uyuklama hali
4.
emeneten
Ənfal Suresi, 29. Ayet:
1.
yâ eyyuhâ
: ey, onlar ki
2.
ellezîne âmenû
: inanan, âmenû olan, Allah'a ulaşmayı dileyen kimseler
3.
in
: eğer
4.
tetteku a...
Ənfal Suresi, 32. Ayet:
Ve iz kâlûllâhumme in kâne hâzâ huvel hakka min indike fe emtir aleynâ hıcâraten mines
semâi
evi'tinâ bi azâbin elîm(elîmin)....
Ənfal Suresi, 32. Ayet:
1.
ve iz
: ve olmuştu
2.
kâlû allâhumme
: onlar "Allah'ım" dediler
3.
in
: eğer, ise
4.
kâne
: idi, oldu
...
Yunus Suresi, 24. Ayet:
İnnemâ meselul hayâtid dunyâ ke mâin enzelnâhu mines
semâi
fahteleta bihî nebâtul ardı mimmâ ye'kulun nâsu vel en'âm(en'âmu), hattâ izâ ehazetil ardu zuhrufehâ vezzeyyenet ve zanne ehluhâ ennehum kâdirûne aleyhâ etâhâ emrunâ leylen ev nehâren fe cealnâhâ hasîden ke en lem tagne bil ems(emsi), kezâlike nufassilul âyâti li kavmin yetefekkerûn(yetefekkerûne)....
Yunus Suresi, 24. Ayet:
1.
innemâ
: sadece, yalnız, ancak
2.
meselu el hayâti ed dunyâ
: dünya hayatının meselesi (örneği, durumu)
3.
ke mâin
: su gibidir
4.
Yunus Suresi, 31. Ayet:
Kul men yerzukukum mines
semâi
vel ardı emmen yemlikus sem'a vel ebsâre ve men yuhricul hayye minel meyyiti ve yuhricul meyyite minel hayyi ve men yudebbirul emr(emre), fe se yekûlûnâllâh(yekûlûnâllâhu), fe kul e fe lâ tettekûn(tettekûne). ...
Yunus Suresi, 31. Ayet:
1.
kul
: de
2.
men
: kim
3.
yerzuku-kum
: sizlere rızık verir, sizi rızıklandırır
4.
min es
semâi
: göklerden, sem...
Yunus Suresi, 61. Ayet:
Ve mâ tekûnu fî şe'nin ve mâ tetlû minhu min kur'ânin ve lâ ta'melûne min amelin illâ kunnâ aleykum şuhûden iz tufîdûne, fîh(fîhi) ve mâ ya'zubu an rabbike min miskâli zerretin fîl ardı ve lâ fîs
semâi
ve lâ asgare min zâlike ve lâ ekbere illâ fî kitâbin mubîn(mubînin). ...
Rəd Suresi, 17. Ayet:
Enzele mines
semâi
mâen fe sâlet evdiyetun bi kaderihâ fahtemeles seylu zebeden râbiyâ(râbiyen), ve mimmâ yûkıdûne aleyhi fîn nâribtigâe hılyetin ev metâın zebedun misluh(misluhu), kezâlike yadribullâhul hakka vel bâtıl(bâtıle), fe emmez zebedu fe yezhebu cufâ’(cufâen), ve emmâ mâ yenfaun nâse fe yemkusufîl ard(ardı), kezâlike yadrıbullâhul emsâl(emsâle)....
Rəd Suresi, 17. Ayet:
1.
enzele
: indirdi
2.
min es
semâi
: gökten
3.
mâen
: su
4.
fe sâlet
: böylece akar
İbrahim Suresi, 24. Ayet:
E lem tere keyfe daraballâhu meselen kelimeten tayyibeten ke şeceretin tayyibetin asluhâ sâbitun ve fer’uhâ fis semâ(
semâi
)....
İbrahim Suresi, 24. Ayet:
1.
e lem tere
: görmedin mi
2.
keyfe
: nasıl
3.
darabe allâhu meselen
: Allah örnek (misal) verdi
4.
kelimeten
: b...
İbrahim Suresi, 32. Ayet:
Allâhullezî halakas semâvâti vel arda ve enzele mines
semâi
mâen fe ahrece bihî mines semerâti rızkan lekum, ve sehhare lekumul fulke li tecriye fil bahri bi emrih(emrihî), ve sehhare lekumul enhâr(enhâra)....
İbrahim Suresi, 32. Ayet:
1.
allâhu ellezî
: Allah, ki o
2.
halaka es semâvâti
: semaları yarattı
3.
ve el arda
: ve yeryüzü, arz
4.
ve enzele
<...
İbrahim Suresi, 38. Ayet:
Rabbenâ inneke ta’lemu mâ nuhfî ve mâ nu’lin(nu’linu), ve mâ yahfâ alallâhi min şey’infil ardı ve lâ fis semâ(
semâi
)....
İbrahim Suresi, 38. Ayet:
1.
rabbe-nâ
: Rabbimiz
2.
inne-ke
: muhakkak sen
3.
ta'lemu
: bilirsin
4.
mâ nuhfî
: gizlediğimiz şeyleri
Hicr Suresi, 14. Ayet:
Ve lev fetahnâ aleyhim bâben mines
semâi
fe zallû fîhi ya’rucûn(ya’rucûne). ...
Hicr Suresi, 14. Ayet:
1.
ve lev
: ve olsa, olsa bile
2.
fetahnâ
: biz açtık
3.
aleyhim
: onlara
4.
bâben
: bir kapı
Hicr Suresi, 16. Ayet:
Ve le kad cealnâ fis
semâi
burûcen ve zeyyennâhâ lin nâzırîn(nâzırîne)....
Hicr Suresi, 16. Ayet:
1.
ve lekad
: ve andolsun
2.
cealnâ
: biz kıldık, yaptık
3.
fî es
semâi
: semada
4.
burûcen
: burçlar, takım yıldı...
Hicr Suresi, 22. Ayet:
Ve erselner riyâha levâkıha fe enzelnâ mines
semâi
mâen fe eskaynâkumûh(eskaynâkumûhu), ve mâ entum lehu bi hâzinîn(hâzinîne)....
Hicr Suresi, 22. Ayet:
1.
ve erselna
: ve biz gönderdik
2.
er riyâha
: rüzgârlar
3.
levâkıha
: (yağmur) yüklü (yağmur bulutları taşıyan)
4.
fe enzelnâ...
Nəhl Suresi, 10. Ayet:
Huvellezî enzele mines
semâi
mâen lekum minhu şarâbun ve minhu şecerun fîhi tusîmûn(tusîmûne). ...
Nəhl Suresi, 10. Ayet:
1.
huve
: o
2.
ellezî
: ki o
3.
enzele
: indirdi
4.
min es
semâi
: semadan
Nəhl Suresi, 48. Ayet:
E ve lem yerev ilâ mâ halakallâhu min şey’in yetefeyyeu zilâluhu anil yemîni veş şemâili succeden lillâhi ve hum dâhırûn(dâhırûne). ...
Nəhl Suresi, 48. Ayet:
1.
e ve lem yerev
: ve onlar görmüyorlar mı (görmediler mi)
2.
ilâ mâ halaka allâhu
: Allah'ın yarattığı şeyi
3.
min şey'in
: şeylerden
4.
Nəhl Suresi, 65. Ayet:
Vallâhu enzele mines
semâi
mâen fe ahyâ bihil arda ba’de mevtihâ, inne fî zâlike le âyeten li kavmin yesmeûn(yesmeûne). ...
Nəhl Suresi, 65. Ayet:
1.
vallâhu (ve allâhu)
: ve Allah
2.
enzele
: indirdi
3.
min es
semâi
: semadan
4.
mâen
: su
Nəhl Suresi, 79. Ayet:
E lem yerev ilet tayri musahharâtin fî cevvis semâ(
semâi
), mâ yumsikuhunne illallâh(illallâhu), inne fî zâlike le âyâtin li kavmin yu’minûn(yu’minûne)....
Nəhl Suresi, 79. Ayet:
1.
e lem yerev
: görmüyorlar mı, görmediler mi
2.
ilet tayri (ilâ et tayri)
: kuşları
3.
musahharâtin
: emir altına alınanlar, emre amade kılınmış olanlar
...
İsra Suresi, 93. Ayet:
Ev yekûne leke beytun min zuhrufin ev terkâ fîs semâ(
semâi
), ve len nu’mine li rukıyyike hattâ tunezzile aleynâ kitâben nakreuh(nakreuhu), kul subhâne rabbî hel kuntu illâ beşeren resûlâ(resûlen)....
İsra Suresi, 93. Ayet:
1.
ev
: veya
2.
yekûne
: olur, olsun
3.
leke
: sana ait, senin
4.
beytun
: bir ev
İsra Suresi, 95. Ayet:
Kul lev kâne fîl ardı melâiketun yemşûne mutmainnîne le nezzelnâ aleyhim mines
semâi
meleken resûlâ(resûlen). ...
İsra Suresi, 95. Ayet:
1.
kul
: de
2.
lev
: eğer, şâyet
3.
kâne
: oldu
4.
fî el ardı
: yeryüzünde
Kəhf Suresi, 40. Ayet:
Fe asâ rabbî en yu’tiyeni hayran min cennetike ve yursile aleyhâ husbânen mines
semâi
fe tusbiha saîden zelekâ(zelekan)....
Kəhf Suresi, 40. Ayet:
1.
fe
: böylece, artık
2.
asâ
: belki, umulur ki
3.
rabbî
: benim Rabbim
4.
en yu'tiye-ni
: bana vermesi
...
Kəhf Suresi, 45. Ayet:
Vadrıb lehum meselel hayâtid dunyâ ke mâin enzelnâhu mines
semâi
fahteleta bihî nebâtul ardı fe asbeha heşîmen tezrûhur riyâh(riyâhu), ve kânallâhu alâ kulli şey'in muktedirâ(muktediren)....
Kəhf Suresi, 45. Ayet:
1.
vadrıb
: ve örnek ver
2.
lehum
: onlara
3.
meselel hayâtid dunyâ
: dünya hayatı misalini, durumunu
4.
ke mâin
:...
Taha Suresi, 53. Ayet:
Ellezî ceale lekumul arda mehden ve seleke lekum fîhâ subulen ve enzele mines
semâi
mââ(mâen), fe ahrecnâ bihî ezvâcen min nebâtin şettâ....
Taha Suresi, 53. Ayet:
1.
ellezî
: ki o, odur
2.
ceale
: kıldı, yaptı
3.
lekum
: sizin için, size
4.
el arda
: yeryüzü
Ənbiya Suresi, 4. Ayet:
Kâle rabbî ya’lemul kavle fis
semâi
vel ardı ve huves semîul alîm(alîmu). ...
Ənbiya Suresi, 4. Ayet:
1.
kâle
: dedi
2.
rabbî
: Rabbim
3.
ya'lemu
: bilir
4.
el kavle
: sözü
Həcc Suresi, 15. Ayet:
Men kâne yezunnu en len yensurehullâhu fîd dunyâ vel âhıreti felyemdud bi sebebin iles
semâi
summel yakta’ felyenzur hel yuzhibennekeyduhu mâ yagîz(yagîzu)....
Həcc Suresi, 15. Ayet:
1.
men
: kim
2.
kâne
: oldu
3.
yezunnu
: zanneder
4.
en len yensure-hu
: ona asla yardım etmez
Həcc Suresi, 31. Ayet:
Hunefâe lillâhi gayre muşrikîne bih(bihî), ve men yuşrik billâhi fe ke ennemâ harre mines
semâi
fe tahtafuhut tayru ev tehvî bihir rîhu fî mekânin sahîk(sahîkın)....
Həcc Suresi, 31. Ayet:
1.
hunefâe
: hanifler
2.
li allâhi
: Allah için, Allah'a
3.
gayre
: başka, değil, olmayan
4.
muşrikîne
: şirk koşa...
Həcc Suresi, 63. Ayet:
E lem tere ennallâhe enzele mines
semâi
mâen fe tusbihul ardu muhdarreh(muhdarreten), innallâhe latîfun habîr(habîrun)....
Həcc Suresi, 63. Ayet:
1.
e lem tere
: görmedin mi
2.
enne allâhe
: muhakkak Allah
3.
enzele
: indirdi
4.
min es
semâi
: semadan
Həcc Suresi, 70. Ayet:
E lem ta’lem ennallâhe ya’lemu mâ fis
semâi
vel ard(ardı), inne zâlike fî kitâb(kitâbin), inne zâlike alâllâhi yesîr(yesîrun)....
Həcc Suresi, 70. Ayet:
1.
e lem ta'lem
: bilmiyor musun
2.
enne allâhe
: Allah'ın olduğunu
3.
ya'lemu
: bilir
4.
mâ
: şeyleri
<...
Möminun Suresi, 18. Ayet:
Ve enzelnâ mines
semâi
mâen bi kaderin fe eskennâhu fîl ardı ve innâ alâ zehâbin bihî le kâdirûn(kâdirûne)....
Möminun Suresi, 18. Ayet:
1.
ve enzel-nâ
: ve biz indirdik
2.
min es
semâi
: semadan
3.
mâen
: su
4.
bi kaderin
: kader ile, takdir edilmiş ...
Nur Suresi, 43. Ayet:
E lem tera ennallâhe yuzcî sehâben summe yuellifu beynehu summe yec'aluhu rukâmen fe teral vedka yahrucu min hılâlih(hılâlihî), ve yunezzilu mines
semâi
min cibâlin fîhâ min beredin fe yusîbu bihî men yeşâu ve yasrifuhu an men yeşâu, yekâdu senâ berkıhî yezhebu bil ebsâr(ebsâri)....
Nur Suresi, 43. Ayet:
1.
e lem tera
: görmüyor musun, görmedin mi
2.
enne allâhe
: Allah'ın yaptığını
3.
yuzcî
: sevkeder
4.
sehâben
: b...
Furqan Suresi, 48. Ayet:
Ve huvellezî erseler riyâha buşren beyne yedey rahmetih(rahmetihî), ve enzelnâ mines
semâi
mâen tahûrâ(tahûran)....
Furqan Suresi, 48. Ayet:
1.
ve huve
: ve o
2.
ellezî
: o ki
3.
ersele
: gönderdi
4.
er riyâha
: rüzgâr(lar)
Furqan Suresi, 61. Ayet:
Tebârekellezî ceale fîs
semâi
burûcen ve ceale fîhâ sirâcen ve kameren munîrâ(munîren). ...
Furqan Suresi, 61. Ayet:
1.
tebâreke
: mübarek, şanı yüce
2.
ellezî
: (ki) o
3.
ceale
: kıldı
4.
fî es
semâi
: semada, gökte
Şüəra Suresi, 4. Ayet:
İn neşe’ nunezzil aleyhim mines
semâi
âyeten fe zallet a’nâkuhum lehâ hâdıîn(hâdıîne). ...
Şüəra Suresi, 4. Ayet:
1.
in
: eğer, ise
2.
neşe'
: dileriz
3.
nunezzil
: indiririz
4.
aleyhim
: onların üzerine, onlara
Şüəra Suresi, 187. Ayet:
Fe eskıt aleynâ kisefen mines
semâi
in kunte mines sâdıkîn(sâdıkîne)....
Şüəra Suresi, 187. Ayet:
1.
fe
: öyleyse
2.
eskıt
: düşür
3.
aleynâ
: bizim üzerimize
4.
kisefen
: bir parça
Nəml Suresi, 60. Ayet:
Emmen halakas semâvâti vel arda ve enzele lekum mines
semâi
mâ’(mâen), fe enbetnâ bihî hadâika zâte behceh(behcetin), mâ kâne lekum en tunbitû şecerehâ, e ilâhun meallâh(meallâhi), bel hum kavmun ya’dilûn(ya’dilûne)....
Nəml Suresi, 60. Ayet:
1.
em
: yoksa, veya
2.
men
: kim, kimse
3.
halaka
: yarattı
4.
es semâvâti
: semalar, gökler
Nəml Suresi, 64. Ayet:
Emmen yebdeul halka summe yuîduhu ve men yerzukukum mines
semâi
vel ard(ardı), e ilâhun meallâh(meallâhi), kul hâtû burhânekum in kuntum sâdikîn(sâdikîne)....
Nəml Suresi, 64. Ayet:
1.
em
: yoksa, veya
2.
men
: kim, kimse
3.
yebdeu
: ilk defa yapıyor, başlıyor
4.
el halka
: yaratış
Nəml Suresi, 75. Ayet:
Ve mâ min gâibetin fîs
semâi
vel ardı illâ fî kitâbin mubîn(mubînin)....
Nəml Suresi, 75. Ayet:
1.
ve
: ve
2.
mâ
: şey, ne
3.
min gâibetin
: gaybten, gizli olandan
4.
fî es
semâi
: semada, gökte
Ənkəbut Suresi, 22. Ayet:
Ve mâ entum bi mu’cizîne fîl ardı ve lâ fîs
semâi
ve mâ lekum min dûnillâhi min veliyyin ve lâ nasîr(nasîrin)....
Ənkəbut Suresi, 22. Ayet:
1.
ve
: ve
2.
mâ entum
: siz değilsiniz
3.
bi mu'cizîne
: aciz bırakan
4.
fî el ardı
: yeryüzünde
Ənkəbut Suresi, 34. Ayet:
İnnâ munzilûne alâ ehli hâzihil karyeti riczen mines
semâi
bimâ kânû yefsukûn(yefsukûne)....
Ənkəbut Suresi, 34. Ayet:
1.
innâ
: muhakkak ki biz
2.
munzilûne
: indirecek olanlar
3.
alâ ehli
: halk üzerine
4.
hâzihi
: bu
Ənkəbut Suresi, 63. Ayet:
Ve le in seeltehum men nezzele mines
semâi
mâen fe ahyâ bihil arda min ba’di mevtihâ le yekûlunnallâh(yekûlunnallâhu), kulil hamdu lillâh(lillâhi), bel ekseruhum lâ ya’kılûn(ya’kılûne)....
Ənkəbut Suresi, 63. Ayet: