Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Yunus Suresi, 68. Ayet:
"Allah bir uşaq götürdü." onlar dedilər. O, bundan kənardadır. Onun heç nəyə ehtiyacı yoxdur. Göylərdə və yerdə nə varsa, Onundur. Bu işdə sizin sultanınız yoxdur. Allah haqqında bilmədiklərini deyirsən!...
İsra Suresi, 65. Ayet:
"Mənə üz tutan qullarım üzərində sənin heç bir sultanın yoxdur. Sənin naib olaraq sənin Rəbbin kifayətdir."...
Yunus Suresi, 68. Ayet:
"Allah çocuk edindi." dediler. O, bundan münezzehtir. O'nun hiçbir şeye ihtiyacı yoktur. Göklerde ve yerde ne varsa O'nundur. Sizin bu konuda hiçbir sultanınız yoktur. Allah hakkında bilmediğiniz şeyi söylüyorsunuz!...
İsra Suresi, 65. Ayet:
"Bana yönelmiş kullarım üzerinde, senin bir sultanın yoktur. Vekil olarak Rabb'in yeter."...
Əraf Suresi, 71. Ayet:
Kâle kad vakaa aleykum min rabbikum ricsun ve gadabun, e tucâdilûnenî fî esmâin semmeytumûhâ entum ve âbâukum mâ nezzelallâhu bihâ min
sultânin
, fentezırû innî meakum minel muntezırîn(muntezırîne)....
Əraf Suresi, 71. Ayet:
1.
kâle
: dedi
2.
kad
: olmuş, oldu, olmuştur
3.
vakaa
: vaki oldu, vuku buldu
4.
aleykum
: sizin üzerinize
Yunus Suresi, 68. Ayet:
Kâlûttehazallâhu veleden subhâneh(subhânehu), huvel ganiy(ganiyyu), lehu mâ fîs semâvâti ve mâ fîl ard(ardı), in indekum min
sultânin
bi hâzâ, e tekûlûne alâllâhi mâ lâ ta’lemûn(ta’lemûne). ...
Yunus Suresi, 68. Ayet:
1.
kâlû ittehaze allâhu
: dediler, Allah edindi
2.
veleden
: bir çocuk (veled)
3.
subhâne-hu
: o münezzehtir, ondan münezzehtir
4.
Hud Suresi, 96. Ayet:
Ve le kad erselnâ mûsâ bi âyâtinâ ve
sultânin
mubîn(mubînin). ...
Hud Suresi, 96. Ayet:
1.
ve lekad
: ve andolsun
2.
erselnâ
: biz gönderdik
3.
mûsâ
: Musa
4.
bi âyâti-nâ
: âyetlerimizle
Yusif Suresi, 40. Ayet:
Mâ ta’budûne min dûnihî illâ esmâen semmeytumûhâ entum ve âbâukum mâ enzelallâhu bihâ min sultân(
sultânin
), inil hukmu illâ lillâh(lillâhi), emere ellâ ta’budû illâ iyyâh(iyyâhu), zâliked dînul kayyimu ve lâkinne ekseren nâsi lâ ya’lemûn(ya’lemûne)....
Yusif Suresi, 40. Ayet:
1.
mâ
: değil
2.
ta'budûne
: siz tapıyorsunuz
3.
min dûni-hi
: ondan başka
4.
illâ
: ancak, yalnız
İbrahim Suresi, 10. Ayet:
Kâlet rusuluhum e fîllâhi şekkun fâtırıs semâvâti vel ard(ardı), yed’ûkum li yagfire lekum min zunûbikum ve yuahhırekum ilâ ecelin musemmâ(musemmen), kâlû in entum illâ beşerun mislunâ, turîdûne en tesuddûnâ ammâ kâne ya’budu âbâunâ fe’tûnâ bi
sultânin
mubîn(mubînin). ...
İbrahim Suresi, 10. Ayet:
1.
kâlet
: dedi
2.
rusulu-hum
: onların resûlleri
3.
e fî allâhi
: Allah hakkında mı
4.
şekkun
: bir şüphe
İbrahim Suresi, 11. Ayet:
Kâlet lehum rusuluhum in nahnu illâ beşerun mislukum ve lâkinnallâhe yemunnu alâ men yeşâu min ibâdih(ibâdihî), ve mâ kâne lenâ en ne’tiyekum bi
sultânin
illâ bi iznillâh(iznillâhi), ve alâllâhi fel yetevekkelil mu’minûn(mu’minûne)....
İbrahim Suresi, 11. Ayet:
1.
kâlet
: dedi
2.
lehum
: onlara
3.
rusulu-hum
: onların resûlleri
4.
in nahnu
: biz sadece
İbrahim Suresi, 22. Ayet:
Ve kâleş şeytânu lemmâ kudıyel emru innallâhe veadekum va’del hakkı ve veadtukum fe ahleftukum, ve mâ kâne liye aleykum min
sultânin
illâ en deavtukum festecebtum lî, fe lâ telûmûnî ve lûmû enfusekum, mâ ene bi musrihikum ve mâ entum bi musrıhıyy(musrıhıyye), innî kefertu bi mâ eşrektumûni min kabl(kablu), innaz zâlimîne lehum azâbun elîm(elîmun). ...
İbrahim Suresi, 22. Ayet:
1.
ve kâle eş şeytânu
: ve şeytan dedi
2.
lemmâ
: olduğu zaman
3.
kudıye el emru
: emir yerine getirildi, tamamlandı
4.
innallâ...
Kəhf Suresi, 15. Ayet:
Hâulâi kavmunettehazû min dûnihî âliheh(âliheten), lev lâ ye'tûne aleyhim bi
sultânin
beyyin(beyyinin), fe men azlemu mimmenifterâ alâllâhi kezibâ(keziben)....
Kəhf Suresi, 15. Ayet:
1.
hâulâi
: işte bunlar
2.
kavmu-nâ
: bizim kavmimiz
3.
ittehazû
: edindiler
4.
min dûni-hi
: ondan başka
Möminun Suresi, 45. Ayet:
Summe erselnâ mûsâ ve ehâhu hârûne bi âyâtinâ ve
sultânin
mubîn(mubînin)....
Möminun Suresi, 45. Ayet:
1.
summe
: sonra
2.
erselnâ
: biz gönderdik
3.
mûsâ
: Musa
4.
ve ehâ-hu
: ve onun kardeşi
Nəml Suresi, 21. Ayet:
Le uazzibennehu azâben şedîden ev le ezbehannehû ev le ye’tiyennî bi
sultânin
mubîn(mubînin)....
Nəml Suresi, 21. Ayet:
1.
le
: elbette, muhakkak
2.
uazzibenne-hu
: ona azap edeceğim
3.
azâben şedîden
: şiddetli azap
4.
ev
: veya
...
Səba Suresi, 21. Ayet:
Ve mâ kâne lehu aleyhim min
sultânin
illâ li na’leme men yû’minu bil âhireti mimmen huve minhâ fî şekk(şekkin), ve rabbuke alâ kulli şeyin hafîz(hafîzun)....
Səba Suresi, 21. Ayet:
1.
ve mâ kâne
: ve yoktu, olmadı
2.
lehu
: onun
3.
aleyhim
: onların üzerinde
4.
min
sultânin
: bir sultanlığı, zo...
Saffat Suresi, 30. Ayet:
Ve mâ kâne lenâ aleykum min sultân(
sultânin
), bel kuntum kavmen tâgîn(tâgîne)....
Saffat Suresi, 30. Ayet:
1.
ve mâ kâne
: ve olmadı
2.
lenâ
: bize, bizim
3.
aleykum
: sizin üzerinizde
4.
min
sultânin
: bir sultanlık, zor...
Mömin Suresi, 23. Ayet:
Ve lekad erselnâ mûsâ bi âyâtinâ ve
sultânin
mubîn(mubînin)....
Mömin Suresi, 23. Ayet:
1.
ve lekad
: ve andolsun
2.
erselnâ
: biz gönderdik
3.
mûsâ
: Musa
4.
bi âyâti-nâ
: âyetlerimizle
Mömin Suresi, 35. Ayet:
Ellezîne yucâdilûne fî âyâtillâhi bi gayri
sultânin
etâhum, kebure makten indallâhi ve indellezîne âmenû, kezâlike yatbaullâhu alâ kulli kalbi mutekebbirin cebbâr(cebbârin). ...
Mömin Suresi, 35. Ayet:
1.
ellezîne
: onlar
2.
yucâdilûne
: mücâdele ediyorlar, çekişiyorlar
3.
fî âyâti allâhi
: Allah'ın âyetleri hakkında
4.
bi gayr...
Mömin Suresi, 56. Ayet:
İnnellezîne yucâdilûne fî âyâtillâhi bi gayri
sultânin
etâhum in fî sudûrihim illâ kibrun mâ hum bi bâligîh(bâligîhi), festeiz billâh(billâhi), innehu huves semîul basîr(basîru). ...
Mömin Suresi, 56. Ayet:
1.
inne
: muhakkak
2.
ellezîne
: onlar
3.
yucâdilûne
: mücâdele ediyorlar
4.
fî
: hakkında, de
Duxan Suresi, 19. Ayet:
Ve en lâ ta’lû alâllâh(alâllâhi), innîâtîkum bi
sultânin
mubîn(mubînin)....
Duxan Suresi, 19. Ayet:
1.
ve en lâ ta'lû
: ve ululuk, büyüklük taslamayın
2.
alâ allâhi
: Allah'a karşı
3.
innî
: muhakkak ki ben
4.
âtî-kum
...
Zariyat Suresi, 38. Ayet:
Ve fî mûsâ iz erselnâhu ilâ fir’avne bi
sultânin
mubînin....
Zariyat Suresi, 38. Ayet:
1.
ve fî mûsâ
: ve Musa'da
2.
iz erselnâ-hu
: onu göndermiştik
3.
ilâ fir'avne
: firavuna
4.
bi
sultânin
: bir sul...
Tur Suresi, 38. Ayet:
Em lehum sullemun yestemiûne fîh(fîhî), fel ye’ti mustemiuhum bi
sultânin
mubîn(mubînin)....
Tur Suresi, 38. Ayet:
1.
em
: veya, yoksa ... mı
2.
lehum
: onların var
3.
sullemun
: merdiven
4.
yestemiûne
: dinliyorlar
Nəcm Suresi, 23. Ayet:
İn hiye illâ esmâun semmeytumûhâ entum ve âbâukum mâ enzelallâhu bihâ min sultân(
sultânin
), in yettebiûne illez zanne ve mâ tehvel enfus(enfusu), ve lekad câehum min rabbihimul hudâ....
Nəcm Suresi, 23. Ayet:
1.
in ..... (illâ)
: sadece, ancak
2.
hiye
: o
3.
(in) ..... illâ
: sadece, ancak
4.
esmâun
: isimler
Rəhman Suresi, 33. Ayet:
Yâ ma'şerel cinni vel insi inisteta'tum en tenfuzû min aktâris semâvâti vel ardı fenfuz(fenfuzû), lâ tenfuzûne illâ bi sultân(
sultânin
)....
Rəhman Suresi, 33. Ayet:
1.
yâ
: ey
2.
ma'şere
: topluluk
3.
el cinni
: cin
4.
ve el insi
: ve insan
Nas Suresi, 2. Ayet:
'İnsanların sahibine hanına, hakanına, sultanına sığınırım.'...
Nas Suresi, 2. Ayet:
'İnsanların Melik’ine (mutlak sâhib ve sultânına)!'...
Saffat Suresi, 156. Ayet:
Yoksa sizin apaçık bir sultanınız (deliliniz) mi var?...
Saffat Suresi, 156. Ayet:
Yoxsa sizin açıq-aşkar bir sultanınızmı (dəliliniz) var?...
Səba Suresi, 14. Ayet:
Ölümü onun üçün (o, əsaya söykənmiş halda olarkən) qərara aldıq (və onu öldürdük). Yalnız yerdə hərəkət edən onun əsasını yeyən bir qurd (taxtabiti) onları (ailəsini və cinləri) onun ölümündən xəbərdar etdi. (Süleyman) yerə yıxılanda (qeyb elmini bilmək iddiasında olan) cinlər başa düşdülər ki, əgər qeybi bilsəydilər, o alçaldıcı əzabda qalmazdılar. (Uzun müddət müti halda artıq çoxdan dünyasını dəyişmiş sultanın hüzurunda durmazdılar.)...