Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Əraf Suresi, 50. Ayet:
Cəhənnəm əhli cənnət əhlinə: “
Suyunu
zdan, yaxud Allahın sizə verdiyi ruzilərdən bizə də biraz verin!” – deyə səslənəcək. Onlar isə: “Həqiqətən, Allah bunları kafirlərə haram etmişdir”, - deyəcəklər....
Hud Suresi, 44. Ayet:
(Yerə və göyə) deyildi: “Ey yer,
suyunu
ud! Ey göy, yağışını saxla!” Su çəkildi və iş bitdi. Gəmi Cudi dağına oturdu və: “Zalımlar məhv olsun!” - deyildi....
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De: “Deyin görüm, əgər
suyunu
z çəkilsə (qurusa), onda kim sizə axar su gətirə bilər?”...
Əraf Suresi, 50. Ayet:
Od əhli cənnət əhlinə dedilər: “Bizə öz
suyunu
zdan və ya Allahın ruzi olaraq verdiyindən verin”. ağlayırlar. Onlar dedilər: “Allah bu ikisini kafirlərə haram etmişdir”. deyirlər....
Hud Suresi, 44. Ayet:
“Ey yer,
suyunu
çək, ey göy,
suyunu
kəs”. deyildi. Su çəkildi, iş bitdi. Gəmi Cudiyə yerləşdi. “Zalımlar Allahın rəhmətindən uzaq olsun”. deyildi....
Nəhl Suresi, 10. Ayet:
Göydən su endirən Odur. Sizin içdiyiniz
suyunu
z Ondandır. Heyvanlarınızı otardığınız bitkilər də Ondandır....
Səba Suresi, 16. Ayet:
Lakin onlar üz çevirdilər. Biz də onların üstünə Böyük sədd
suyunu
axıtdıq. Biz onların iki cənnətini acı meyvə ağacları, meyvəsiz ağaclar və az miqdarda sidr ağacları olan iki cənnətə çevirdik....
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De: "Təsəvvür edin,
suyunu
z yerin altından götürülsəydi, sizə kim axar su gətirə bilər?"...
Naziat Suresi, 31. Ayet:
Onun
suyunu
və göyərtisini çıxartdı....
Hud Suresi, 44. Ayet:
(Allahdan bir əmr olaraq: ) “Ey yer!
Suyunu
ud! Ey göy! (Yağışını) saxla (açıl)!” – deyildi. Su çəkildi. İş bitdi (Nuha iman gətirməyənlərin məhv edilməsi barədə Allahın əmri yerinə yetdi). Gəmi Cudi dağı üzərində oturdu və: “Zalımlar məhv (Allahın mərhəmətindən uzaq) olsun!” – deyildi....
Hicr Suresi, 22. Ayet:
Biz (buludla) yüklənmiş (bitkilərə, ağaclara həyat verən, onları tozlandıran) külək göndərdik, göydən yağmur endirib sizə su verdik (içirtdik). Yoxsa onu yığıb saxlayan (bir yerə toplayan) siz deyilsiniz! (Allah yağış
suyunu
saxlayıb istədiyi vaxt, istədiyi yerə yağdırar)....
Naziat Suresi, 31. Ayet:
Ondan
suyunu
və otlağını çıxartdı....
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De: “Bir söyləyin görək, əgər
suyunu
z çəkilib (yerin dibinə) getsə, (Allahdan başqa) kim sizə axar su gətirə bilər?!...
Əraf Suresi, 50. Ayet:
Ateş halkı, Cennet halkına, "
Suyunu
zdan veya Allah'ın rızık olarak verdiği şeylerden biraz da bize verin." diye feryat ederler. Onlar, "Allah, bu ikisini Kafirlere haram kılmıştır." derler....
Hud Suresi, 44. Ayet:
"Ey yer,
suyunu
çek ve ey gök,
suyunu
kes." denildi. Su çekildi, iş bitirildi. Gemi Cudi'ye oturdu. "Zalimler topluluğu Allah'ın rahmetinden uzak olsun." denildi....
Səba Suresi, 16. Ayet:
Onlarsa yüz çevirdiler. Biz de üzerlerine su seddinin
suyunu
salıverdik. Ve iki cennetlerini, acı meyveli ağaçlara, meyvesiz ağaçlara ve az miktarda sedir ağacı bulunan iki cennete çevirdik....
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De ki: "Düşünsenize, şayet
suyunu
z yeraltına çekilse, size akarsuyu kim getirebilir?"...
Naziat Suresi, 31. Ayet:
Ondan
suyunu
ve yeşilliğini çıkardı....
Bəqərə Suresi, 249. Ayet:
Talut ordusunu harekete geçirip sefere çıkınca askerlerine şöyle dedi: "Allah sizi, bir ırmakla imtihan edecektir: İmdi onun suyundan içen benden sayılmayacak; Sadece avucuyla aldığı miktar muaf olmak üzere, Kim onun
suyunu
içmezse o da benden sayılacaktır." Derken onların pek azı hariç, varır varmaz ondan içtiler. Talut ile yanındaki müminler ırmağı geçince O vakit beri yanda kalanlar "Bugün bizim Câlut ve ordusuna karşı duracak takatimiz yoktur" dediler. Ölümden sonra diriltilip Allah’ın huzur...
Əraf Suresi, 50. Ayet:
Cehennem ehli, cennet ehline:
Suyunu
zdan veya Allah'ın size verdiği rızıktan biraz da bize verin! diye seslenirler. Onlar da: Allah bunları kâfirlere haram kılmıştır, derler....
Əraf Suresi, 50. Ayet:
Cehennemlikler, cennetliklere şöyle çağırır: “-
Suyunu
zdan veya Allah’ın size verdiği rızıktan biraz da bize akıtın.” Onlar da: “- Doğrusu Allah, bunları kâfirlere haram etti” derler....
Əraf Suresi, 50. Ayet:
Cehennem ehli, cennet ehline:
Suyunu
zdan veya Allah'ın size verdiği rızıktan biraz da bize verin! diye seslenirler. Onlar da: Allah bunları kâfirlere haram kılmıştır, derler....
Əraf Suresi, 50. Ayet:
Ateş halkı, cennet halkına seslendi: '
Suyunu
zdan, yahut ALLAH'ın size verdiği bazı nimetlerden üstümüze akıtın.' Onlar da dediler ki: 'ALLAH bu ikisini kafirlere haram kılmıştır.'...
Əraf Suresi, 50. Ayet:
Eshabı Nâr da eshabı Cennete şöyle bağırışmaktadırlar: «Lûtfen
suyunu
zdan veya Allâhın size merzuk kıldığı ni'metlerden biraz da bizlere dökün» onlar da demektedirler ki: doğrusu Allâh, bunları kâfirlere harâm etti...
Əraf Suresi, 50. Ayet:
Cehennem sakinleri, cennet sakinlerine: «Lütfen
suyunu
zdan veya Allah'ın size rızık olarak verdiği nimetlerden biraz da bize dökün!» diye bağrışmaktadırlar. Onlar da: «Doğrusu Allah, bunları kafirlere haram etti.» demektedirler....
Əraf Suresi, 50. Ayet:
Ve nâr ehli, ashâb-ı cennete nidâ ederek: «
Suyunu
zdan veya Allah'ın sizi merzûk ettiği şeylerden bizim üzerimize döküveriniz» diye yalvaracaklar. Onlar da: «Şüphe yok ki, Allah Teâlâ bunları kâfirler üzerine haram kılmıştır,» diyecekler....
Əraf Suresi, 50. Ayet:
Cehennemlikler cennetliklere: “
Suyunu
zdan veya Allah'ın size verdiği nimetlerden biraz da bize verin!” diye seslenirler. Onlar da derler ki: “Doğrusu Allah bunları kâfirlere haram etti. ”...
Əraf Suresi, 50. Ayet:
Cehennemlikler cennetliklere: "Ne olur, lütfen
suyunu
zdan, Allah’ın size nasib ettiği nimetlerden biraz da bize gönderin!" diye seslenirler. Onlar da: "Allah bunları kâfirlere haram etmiştir, bunlar kâfirlere yasaktır." diye cevap verirler....
Əraf Suresi, 50. Ayet:
Ateş halkı, cennet halkına: "
Suyunu
zdan veya Allâh'ın size verdiği rızıktan biraz da bizim üzerimize akıtın (ne olur)!" diye seslendiler. (Onlar da) dediler ki; "Allâh, bu ikisini kâfirlere harâm etmiştir."...
Əraf Suresi, 50. Ayet:
Ateş ehli de Cennet ehline seslenerek, '
Suyunu
zdan ve Allah'ın sizi nasiplendirdiği rızıklardan bize de verin' derler. Cennet ehli ise 'Allah bunları kâfirlere haram etmiştir' der....
Hud Suresi, 44. Ayet:
1.
ve kîle
: ve denildi ki
2.
yâ ardu
: ey arz (yeryüzü)
3.
ıbleî
: yut
4.
mâe-ki
: (senin)
suyunu
Hud Suresi, 44. Ayet:
Ve: “Ey arz (yeryüzü),
suyunu
yut! Ey sema (
suyunu
) tut!” denildi. Ve su çekildi ve emir yerine getirildi. Ve (gemi), Cudi (dağı)nın üzerine yerleşti. Ve zalim kavme: “Uzak olsunlar.” denildi....
Hud Suresi, 44. Ayet:
“Ey yeryüzü! Yut
suyunu
. Ey gök! Tut
suyunu
” denildi. Su çekildi, iş bitirildi. Gemi de Cûdî’ye oturdu ve “Zalimler topluluğu, Allah’ın rahmetinden uzak olsun!” denildi....
Hud Suresi, 44. Ayet:
Ve dendi ki: Ey yeryüzü, em
suyunu
ve ey gök kes yağmurunu ve su emildi ve iş yapıldı bitti ve oturdu Cûdi'ye gemi ve uzaklık denildi, zulmeden topluluğa....
Hud Suresi, 44. Ayet:
(Nihayet) "Ey yer
suyunu
yut! Ve ey gök (
suyunu
) tut!" denildi. Su çekildi; iş bitirildi; (gemi de) Cûdî (dağının) üzerine yerleşti. Ve: "O zalimler topluluğunun canı cehenneme!" denildi....
Hud Suresi, 44. Ayet:
"Ey yeryüzü,
suyunu
yut! Ey semâ, (yağmurunu) kes" denildi. . . Su çekildi. . . Hüküm yerine geldi. . . (Gemi) Cudi'de (yüksek bir dağda) yerini aldı. . . "Zâlimler kavmine uzaklık olsun" denildi....
Hud Suresi, 44. Ayet:
Nihayet: 'Ey yer,
suyunu
yut. Ey gök,
suyunu
tut.' denildi. Sular çekildi. Plan icra edildi. Gemiler Cûdî dağına oturdu. 'İnkâr ile, isyan ile, baskı, zulüm, işkence ile, temel hak ve hürriyetleri, Allah yolunu ve Allah yolundaki faaliyetleri engelleyen, suikastler tertip eden zâlim bir kavim rahmetten ve korumadan uzak olsun, canı Cehennem’e' denildi....
Hud Suresi, 44. Ayet:
'Ey yer,
suyunu
çek ve ey gök sen de tut!' denildi. Böylece su çekildi, iş bitirildi, (gemi) Cudi'nin üzerine oturdu ve: 'Zalimler topluluğu yok olsun' denildi....
Hud Suresi, 44. Ayet:
Denildi ki: "Ey yer,
suyunu
yut ve ey gök, sen de tut." Su çekildi, iş bitiriliverdi, (gemi de) Cudi (dağı)üstünde durdu ve zalimler topluluğuna da: "Uzak olsunlar" denildi....
Hud Suresi, 44. Ayet:
Allah’ın emri olarak: “Ey arz,
suyunu
yut ve ey gök! Yağmuru tut.” denildi. Su çekildi ve iş bitirildi. Gemide CÛDİ dağı üzerinde kararlaştı ve : “-Zâlimler helâk olsun.” denildi....
Hud Suresi, 44. Ayet:
Yere, «
Suyunu
cek!", goge, «Ey gok sen de tut!» denildi. Su cekildi, is de bitti; gemi Cudi'ye oturdu. «Haksizlik yapan millet Allah'in rahmetinden uzak olsun» denildi....
Hud Suresi, 44. Ayet:
Ey yeryüzü !
Suyunu
yut; ey gök ! Sen de (
suyunu
) tut, denildi. Su çekildi, iş bitirildi ve gemi CÛDÎ üzerinde yöntemli şekilde durdu. O zâlimler topluluğuna da «rahmetten uzak olun !» denildi....
Hud Suresi, 44. Ayet:
Yere, '
Suyunu
çek!', göğe, 'Ey gök sen de tut!' denildi. Su çekildi, iş de bitti; gemi Cudi'ye oturdu. 'Haksızlık yapan millet Allah'ın rahmetinden uzak olsun' denildi....
Hud Suresi, 44. Ayet:
(Nihayet) «Ey yer
suyunu
yut! Ve ey gök (
suyunu
) tut!» denildi. Su çekildi; iş bitirildi; (gemi de) Cûdî (dağının) üzerine yerleşti. Ve: «O zalimler topluluğunun canı cehenneme!» denildi....
Hud Suresi, 44. Ayet:
Ve denildi ki: 'Ey toprak
suyunu
yut, ey gök sen de tut.' Su yatıştı, karar yerine getirildi, Cudi (Judea) üzerine oturdu ve 'Zalimler uzak olsunlar!,' dendi....
Hud Suresi, 44. Ayet:
bir de denildi: ey Arz! Yut
suyunu
ve ey Semâ! Açıl, su çekildi iş bitirildi ve gemi, Cudî üzerinde durdu, o zalim kavme def'olun denilmişti...
Hud Suresi, 44. Ayet:
Bir de: «Ey yer,
suyunu
yut ve ey gök, sende açıl!» denildi ; su çekildi, iş bitirildi, gemi Cudi üzerinde durdu ve bu zalim topluluğa: «Defolun!» denilmişti....
Hud Suresi, 44. Ayet:
Allah tarafından denildi ki: «Ey yeryüzü
suyunu
yut! Ey gökyüzü sen de
suyunu
kes!» Ve sular çekildi. Emir yerine gelmiş oldu. Gemi de Cudi dağı üzerine oturdu. O zalim kavme böylece dünyadan uzak olun denildi....
Hud Suresi, 44. Ayet:
Bir süre sonra yere «Ey yer,
suyunu
yut» ve göğe «Ey gök, yağmurunu tut» dendi. Bunun üzerine sular çekildi, Allah'ın emri gerçekleşti ve gemi Cudi'ye oturdu. Bu sırada «Kahrolsun zalimler güruhu» diyen bir ses duyuldu....
Hud Suresi, 44. Ayet:
Denildi ki: "Ey yer,
suyunu
tut ve ey gök, sen de tut." Su çekildi, buyruk yerine getirildi / bitirildi, (gemi de) Cudi (dağı) üstüne durdu ve zalimler topluluğuna da: "Uzak olsunlar" denildi....
Hud Suresi, 44. Ayet:
(Taraf-ı ilâhîden) denildi ki: «Ey arz
suyunu
yut, ey gök sen de tut». Su kesildi, iş olub bitirildi, (gemi de) Cûdî (dağının) üzerinde durdu. O zaalimler güruhuna «Uzak olsunlar» denildi. ...
Hud Suresi, 44. Ayet:
Nihâyet (vakti geldiğinde): 'Ey yer!
Suyunu
yut! Ve ey gök! (Sen de yağmurunu) tut!' denildi. Su çekildi, iş bitirildi, (gemi) Cûdî (dağının) üzerine oturdu ve: '(Allah’ın rahmetinden uzak olan) zâlimler topluluğu helâk olsun!' denildi....
Hud Suresi, 44. Ayet:
Denildi ki: Ey yer
suyunu
çek, Ey gök, sen de tut, su çekildi, iş de bitti. Gemi Cudi'ye oturdu. Zalimler güruhu Allah'ın rahmetinden uzak olsun, denildi....
Hud Suresi, 44. Ayet:
Ve derken, "Ey yer,
suyunu
yut!" denildi; "Ey gök, (yağmurunu) durdur!" Ve böylece sular çekildi, (Allah'ın) hükmü yerine geldi, gemi Cudi Dağı'na oturdu. Ve böylece, zulmeden bu halk için "uzak olsunlar!" sözü söylenmiş oldu....
Hud Suresi, 44. Ayet:
Ve denildi ki: «Ey yer!
Suyunu
yut ve ey gök açıl.» Ve su kesildi ve iş icra edilmiş oldu. Gemi de Cûdi dağının üzerine yerleşti. Ve, «Zalimler olan kavim için uzaklık olsun!» denildi....
Hud Suresi, 44. Ayet:
“Ey yer!
Suyunu
yut! Ey gök! Sen de tut!” denildi. Su çekildi, iş bitirildi. Gemi Cûdî'ye oturdu ve “Zâlimler topluluğu yok olsun!” denildi....
Hud Suresi, 44. Ayet:
-Ey yeryüzü
suyunu
yut, ey gök tut denildi. Su çekildi, emir gerçekleşti, gemi Cudi’ye oturdu. Ve şöyle denildi: -Kahrolsun zalim toplum!...
Hud Suresi, 44. Ayet:
Kâfirler boğulduktan sonra yerle göğe: "Ey yer
suyunu
yut ve sen ey gök
suyunu
tut!" diye emir buyuruldu. Su çekildi, iş bitirildi ve gemi Cudi üzerinde yerleşti ve "Kahrolsun o zalimler!" denildi....
Hud Suresi, 44. Ayet:
"Ey yer,
suyunu
yut ve ey gök tut!" denildi. Su azaldı, iş bitirildi. (Gemi) Cudi'ye oturdu. "Haksızlık yapan kavim yok olsun!" denildi....
Hud Suresi, 44. Ayet:
Denildi ki: «Ey yer,
suyunu
yut ve ey gök, sen de tut.» Su çekildi, iş bitiriliverdi, (gemi de) Cûdi (dağı) üstünde durdu ve zalimler topluluğuna da: «Uzak olsunlar» denildi....
Hud Suresi, 44. Ayet:
Ve denildi ki: 'Ey yer,
suyunu
yut; ey gök,
suyunu
tut.' Su çekildi, iş bitirildi, gemi Cûdî'ye oturdu. Ve 'Zalimler güruhu yok olsun' denildi....
Hud Suresi, 44. Ayet:
Ve denildi: "Ey yer!
Suyunu
yut ve ey gök, sen de tut." Ve su çekidi. İş bitirilmişti. Gemi, Cûdi üzerine oturdu ve haykırıldı: "O zalimler topluluğu geri gelmez olsun!"...
Yusif Suresi, 49. Ayet:
1.
summe
: sonra
2.
ye'tî
: gelecek
3.
min ba'di
: ...dan sonra
4.
zâlike
: bu
Yusif Suresi, 49. Ayet:
Bundan sonra içinde insanlara bol mahsûl olan bir yıl gelecek ve o yıl da meyvelerin
suyunu
sıkacaklar....
Nəhl Suresi, 10. Ayet:
Öyle bir mabuttur ki size gökten yağmur yağdırır da
suyunu
içersiniz, hayvanlarınızı otlattığınız ağaçlar ve otlar da onunla biter, yeşerir....
Kəhf Suresi, 41. Ayet:
«Yahut, bağının suyu yerin dibine çekilir de bir daha
suyunu
çıkarıp bağını sulayamazsın.»...
Möminun Suresi, 18. Ayet:
Ve gökten, ihtiyaç miktârınca yağmur yağdırdık da yağmur
suyunu
yerde kararlaştırdık, topladık ve bizim, hiç şüphe yok ki onu gidermeye de gücümüz yeter....
Səba Suresi, 16. Ayet:
Derken yüz çevirdiler de onlara selin
suyunu
gönderdik ve bahçelerini, ancak böğürtlen, ılgın ve birazcık da köknar yetiştiren iki çorak tarlaya çevirdik....
Zümər Suresi, 21. Ayet:
Görmedin mi ki Allah, gökten yağmur yağdırmada, derken yağmur
suyunu
yeryüzündeki kaynaklara sızdırmada, sonra da o suyla çeşitli renklerde nebatlar bitirmede, sonra da onları kurutmada da sen onları görürsün ki sararmış, sonra da onları unufak etmede; şüphe yok ki bunda, aklı başında olanlara öğüt ve ibret var elbet....
Qəmər Suresi, 28. Ayet:
Onlara, suyun aralarında paylaştırılacağını haber ver. İçme sırası kiminse o gelip
suyunu
alsın....
Qəmər Suresi, 28. Ayet:
Onlara, suyun aralarında paylaştırılacağını, (bir gün devenin, bir gün de kendilerinin su içme nöbeti olacağını) haber ver; içme sırası kiminse o gelip
suyunu
alsın....
İnsan Suresi, 2. Ayet:
Şüphe yok ki biz insanı, bir katre sudan, erkeklik suyuyla kadınlık
suyunu
n rahîmde birleşmesinden yarattık sınamak için, derken onu, duyar, görür bir hâle getirdik....
Naziat Suresi, 29. Ayet:
(29-31) Ve gecesini karanlık etti, gündüzünü de çıkardı (aydınlattı). Ve ondan sonra da yeri yaydı. Ondan
suyunu
ve otlağını çıkarıverdi....
Naziat Suresi, 30. Ayet:
(30-33) Ondan sonra da yerküreyi döşedi. Kendiniz ve hayvanlarınız için bir faydalanma olmak üzere, yerden
suyunu
ve otlağını çıkardı ve dağları sağlam bir şekilde yerleştirdi....
Naziat Suresi, 30. Ayet:
(29-31) Ve gecesini karanlık etti, gündüzünü de çıkardı (aydınlattı). Ve ondan sonra da yeri yaydı. Ondan
suyunu
ve otlağını çıkarıverdi....
Naziat Suresi, 31. Ayet:
Ondan (yerden), onun
suyunu
ve merasını (yeşilliğini, otlağını) çıkardı....
Naziat Suresi, 31. Ayet:
Ondan
suyunu
ve merasını çıkardı....
Naziat Suresi, 31. Ayet:
Oradan
suyunu
, otlağını çıkarıp meydana getirdi....
Naziat Suresi, 31. Ayet:
Yerden
suyunu
ve otlağını çıkardı,...
Naziat Suresi, 31. Ayet:
Ondan onun
suyunu
ve mer'asını çıkardı(ğı hâlde)....
Naziat Suresi, 31. Ayet:
Ondan
suyunu
, otunu, çayırını, ekinini çıkardı ve otlağını ayırdı....
Naziat Suresi, 31. Ayet:
Ondan
suyunu
ve otlağını çıkardı....
Naziat Suresi, 31. Ayet:
Ondan da
suyunu
ve otlağını çıkardı....
Naziat Suresi, 31. Ayet:
O arzdan
suyunu
ve otlağını çıkardı;...
Naziat Suresi, 31. Ayet:
Suyunu
ondan cikarmis ve otlak yer meydana getirmistir....
Naziat Suresi, 31. Ayet:
Ondan da
suyunu
ve otlağını (çeşit çeşit ağaç ve bitkilerini) çıkardı....
Naziat Suresi, 31. Ayet:
Suyunu
ondan çıkarmış ve otlak yer meydana getirmiştir....
Naziat Suresi, 31. Ayet:
(30-33) Ondan sonra da yerküreyi döşedi. Kendiniz ve hayvanlarınız için bir faydalanma olmak üzere, yerden
suyunu
ve otlağını çıkardı ve dağları sağlam bir şekilde yerleştirdi....
Naziat Suresi, 31. Ayet:
Ondan
suyunu
ve otlağını çıkardı....
Naziat Suresi, 31. Ayet:
Ondan
suyunu
ve mer'asını çıkardı...
Naziat Suresi, 31. Ayet:
Ondan
suyunu
ve otlağını çıkardı....
Naziat Suresi, 31. Ayet:
Ondan
suyunu
ve otlağını çıkardı....
Naziat Suresi, 31. Ayet:
Suyunu
ondan çıkarmış ve otlak yer meydana getirmiştir....
Naziat Suresi, 31. Ayet:
Ondan da
suyunu
ve otlağını çıkardı....
Naziat Suresi, 31. Ayet:
Ondan
suyunu
, otlağını çıkardı. ...
Naziat Suresi, 31. Ayet:
(31-33) Size ve hayvanlarınıza bir fayda olmak üzere, ondan (yeryüzünün)
suyunu
ve otlağını çıkardı ve dağlar ki onları yerleştirdi!...
Naziat Suresi, 31. Ayet:
Ondan
suyunu
ve otlağını çıkarmıştır....
Naziat Suresi, 31. Ayet:
(29-31) Ve gecesini karanlık etti, gündüzünü de çıkardı (aydınlattı). Ve ondan sonra da yeri yaydı. Ondan
suyunu
ve otlağını çıkarıverdi....
Naziat Suresi, 31. Ayet:
Ondan
suyunu
ve otlağını çıkardı....
Naziat Suresi, 31. Ayet:
Ondan
suyunu
ve otlağını çıkardı....
Naziat Suresi, 31. Ayet:
Ondan
suyunu
ve otlağını çıkardı,...
Naziat Suresi, 31. Ayet:
Ondan da
suyunu
ve otlağını çıkardı....
Naziat Suresi, 31. Ayet:
Ondan
suyunu
ve otlağını çıkardı....
Naziat Suresi, 31. Ayet:
Ondan
suyunu
, otlağını çıkardı....
Naziat Suresi, 32. Ayet:
(30-33) Ondan sonra da yerküreyi döşedi. Kendiniz ve hayvanlarınız için bir faydalanma olmak üzere, yerden
suyunu
ve otlağını çıkardı ve dağları sağlam bir şekilde yerleştirdi....
Naziat Suresi, 32. Ayet:
(31-33) Size ve hayvanlarınıza bir fayda olmak üzere, ondan (yeryüzünün)
suyunu
ve otlağını çıkardı ve dağlar ki onları yerleştirdi!...
Naziat Suresi, 33. Ayet:
(30-33) Ondan sonra da yerküreyi döşedi. Kendiniz ve hayvanlarınız için bir faydalanma olmak üzere, yerden
suyunu
ve otlağını çıkardı ve dağları sağlam bir şekilde yerleştirdi....
Naziat Suresi, 33. Ayet:
(31-33) Size ve hayvanlarınıza bir fayda olmak üzere, ondan (yeryüzünün)
suyunu
ve otlağını çıkardı ve dağlar ki onları yerleştirdi!...
Şəms Suresi, 13. Ayet:
Allah'ın Elçisi onlara: "Şu dişi deve Allah'ındır, öyleyse bırakın
suyunu
içsin (ve ona bir zarar vermeyin)!" demişti....
Mülk Suresi, 30. Ayet:
1.
kul
: de
2.
e
: mi
3.
reeytum
: siz gördünüz
4.
in
: eğer, şâyet, olsa
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De ki: “Gördünüz mü, şâyet sizin
suyunu
z yerin altına geçse, o zaman size akarsuyu kim getirir?”...
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De ki: “Söyleyin bakalım:
Suyunu
z çekiliverse, size kim temiz bir akar su getirir?”...
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De ki: Haber verin bana,
suyunu
z, tamâmıyla batıp çekiliverse artık kimdir size bir akarsu pınarı peydahlayacak?...
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De ki:
Suyunu
z çekiliverse, söyleyin bakalım, size kim bir akar su getirebilir?...
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De ki: "Bir düşünün! Eğer
suyunu
z çekilse, sizde kim kaynak açıp su (ilim) oluşturur?...
Mülk Suresi, 30. Ayet:
'Hiç düşündünüz mü?
Suyunu
z âniden çekilse, Allah’tan başka kim size temiz kaynaklardan yeni akarsular temin edebilir?' de....
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De ki: 'Ne dersiniz, eğer
suyunu
z yerin dibine çekilecek olsa size kim bir akar su getirebilir?'...
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De ki: "Haber verin; eğer
suyunu
z yerin dibine göçüverecek olsa, bu durumda kim size bir akar su kaynağı getirebilir?"...
Mülk Suresi, 30. Ayet:
(Yine onlara) de ki: “- Bana söyleyin: Eğer
suyunu
z, yerin dibine batar giderse, size bir akar su kim getirir? (Bunu getirebilecek Allah’dan başka bir kuvvet var mı? O halde, O’na nasıl eder de ortak koşarsınız, hükümlerini dinlemezsiniz?)”....
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De ki: «
Suyunu
z yere batarsa, soyleyin, size kim temiz bir su kaynagi getirebilir?"*...
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De ki:
Suyunu
z iyice çekilip kaynağı kuruyacak olursa, söyler misiniz kim size akan bir su kaynağı getirebilir?...
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De ki: '
Suyunu
z yere batarsa, söyleyin, size kim temiz bir su kaynağı getirebilir?'...
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De ki:
Suyunu
z çekiliverse, söyleyin bakalım, size kim bir akar su getirebilir?...
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De ki, 'Hiç düşündünüz mü ki:
suyunu
z çekilse, size kim temiz bir su getirebilir?...
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De ki: Gördünüz mü? Sabaha kadar
suyunu
z bata kalırsa size bir âb-i revân getirecek kim?...
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De ki: «Gördünüz mü, eğer sabaha kadar
suyunu
z batakalırsa (çekilecek olsa), size kim bir akarsu getirebilir?...
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De ki: «Baksanıza, eğer
suyunu
z çekilse, size kim bir akarsu getirebilir?»...
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De ki: «
Suyunu
z yere batarsa söyleyin, size kim temiz bir su kaynağı getirebilir?»...
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De ki: "Haber verin; eğer
suyunu
z yerin dibine göçüverecek olsa, bu durumda kim size bir akar su kaynağı getirebilir?"...
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De ki: «Eğer
suyunu
z yerin dibine savulub giderse kim akar bir su getirir, (bana) söyleyin». ...
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De ki: 'Söyleyin bana! Eğer
suyunu
z (yerin dibine) çekilecek olsa, artık size kim bir akar su getirebilir?'...
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De ki: Eğer
suyunu
z yerin dibine batarsa, söyleyin; size kim temiz bir su kaynağı getirebilir?...
Mülk Suresi, 30. Ayet:
(Hakikati inkar edenlere) de ki: "Ne sanıyorsunuz? Aniden bütün
suyunu
z toprağın altında yok olup gitseydi (Allah'tan başka) kim size temiz kaynaklardan (yeni) su verebilirdi?"...
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De ki: «Bana haber veriniz, eğer
suyunu
z yerin dibine gidip çekiliverecek olsa artık size kim bir akar su getirecektir?»...
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De ki: "
Suyunu
z çekilecek olsa, söyleyin bakalım, size kim bir akar su getirebilir?"...
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De ki: -Eğer
suyunu
z yerin dibine çekilse, söyleyin bakalım, size akar bir su kim getirebilir?...
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De ki: "Söyleyin bana: şayet
suyunu
z çekilir, yerin dibine giderse, o akan tatlı suyu, kim getirebilir size?"...
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De ki: "Baksanıza, eğer
suyunu
z çekilse, size kim bir akar su getirebilir?"...
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De ki: «Haber verin; eğer
suyunu
z yerin dibine göçüverecek olursa, bu durumda kim size bir akar su kaynağı getirebilir?»...
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De ki:
Suyunu
z âniden yerin dibine çekilecek olsa, kim size içilecek bir pınar suyu getirir?...
Mülk Suresi, 30. Ayet:
Şunu da söyle: "Bir sabah
suyunu
z çekiliverse, kim getirecek fışkırıp akan bir su size?"...
Hud Suresi, 44. Ayet:
"Ve “Ey yeryüzü
suyunu
yut! Ey gökyüzü sen de tut!” denildi. Sular da çekildi. Emir de yerine gelmiş oldu. Gemi de Cudi üzerine oturdu. Ve o şirk koşarak yanlış; kendi zararlarına iş yapan topluma, “Uzak olun [kahrolun, tarihten silinin]!” denildi. "...
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De ki: “Hiç düşündünüz mü? Eğer
suyunu
z yerin dibine çektiriliverse, size kim bir pınar suyu getirebilir?” ...
Naziat Suresi, 27. Ayet:
(27-33) "Oluşturuluşça siz mi daha çetinsiniz yoksa gök mü? Göğü, Allah yaptı; boyunu yükseltti, sonra da onu düzene koydu, gecesini kararttı ve ışığın parlaklığını çıkarttı. Ve ondan sonra, sizin ve hayvanlarınız için bir yararlanma olmak üzere yeryüzünü döşedi/ yeryüzünden
suyunu
ve otlağını çıkardı, dağları da demirledi/sağlam bir şekilde yerleştirdi. "...
Naziat Suresi, 28. Ayet:
(27-33) "Oluşturuluşça siz mi daha çetinsiniz yoksa gök mü? Göğü, Allah yaptı; boyunu yükseltti, sonra da onu düzene koydu, gecesini kararttı ve ışığın parlaklığını çıkarttı. Ve ondan sonra, sizin ve hayvanlarınız için bir yararlanma olmak üzere yeryüzünü döşedi/ yeryüzünden
suyunu
ve otlağını çıkardı, dağları da demirledi/sağlam bir şekilde yerleştirdi. "...
Naziat Suresi, 29. Ayet:
(27-33) "Oluşturuluşça siz mi daha çetinsiniz yoksa gök mü? Göğü, Allah yaptı; boyunu yükseltti, sonra da onu düzene koydu, gecesini kararttı ve ışığın parlaklığını çıkarttı. Ve ondan sonra, sizin ve hayvanlarınız için bir yararlanma olmak üzere yeryüzünü döşedi/ yeryüzünden
suyunu
ve otlağını çıkardı, dağları da demirledi/sağlam bir şekilde yerleştirdi. "...
Naziat Suresi, 30. Ayet:
(27-33) "Oluşturuluşça siz mi daha çetinsiniz yoksa gök mü? Göğü, Allah yaptı; boyunu yükseltti, sonra da onu düzene koydu, gecesini kararttı ve ışığın parlaklığını çıkarttı. Ve ondan sonra, sizin ve hayvanlarınız için bir yararlanma olmak üzere yeryüzünü döşedi/ yeryüzünden
suyunu
ve otlağını çıkardı, dağları da demirledi/sağlam bir şekilde yerleştirdi. "...
Naziat Suresi, 31. Ayet:
(27-33) "Oluşturuluşça siz mi daha çetinsiniz yoksa gök mü? Göğü, Allah yaptı; boyunu yükseltti, sonra da onu düzene koydu, gecesini kararttı ve ışığın parlaklığını çıkarttı. Ve ondan sonra, sizin ve hayvanlarınız için bir yararlanma olmak üzere yeryüzünü döşedi/ yeryüzünden
suyunu
ve otlağını çıkardı, dağları da demirledi/sağlam bir şekilde yerleştirdi. "...
Naziat Suresi, 32. Ayet:
(27-33) "Oluşturuluşça siz mi daha çetinsiniz yoksa gök mü? Göğü, Allah yaptı; boyunu yükseltti, sonra da onu düzene koydu, gecesini kararttı ve ışığın parlaklığını çıkarttı. Ve ondan sonra, sizin ve hayvanlarınız için bir yararlanma olmak üzere yeryüzünü döşedi/ yeryüzünden
suyunu
ve otlağını çıkardı, dağları da demirledi/sağlam bir şekilde yerleştirdi. "...
Naziat Suresi, 33. Ayet:
(27-33) "Oluşturuluşça siz mi daha çetinsiniz yoksa gök mü? Göğü, Allah yaptı; boyunu yükseltti, sonra da onu düzene koydu, gecesini kararttı ve ışığın parlaklığını çıkarttı. Ve ondan sonra, sizin ve hayvanlarınız için bir yararlanma olmak üzere yeryüzünü döşedi/ yeryüzünden
suyunu
ve otlağını çıkardı, dağları da demirledi/sağlam bir şekilde yerleştirdi. "...
Hud Suresi, 44. Ayet:
’Ey yer üzü,
suyunu
ud! Ey səma (
suyunu
) saxla!’ deyildi. Su çəkildi və əmr yerinə yetirildi. (Gəmi) Cudi dağının üzərinə yerləşdi. Zalım qövmə: ‘ (Allahın rəhmətindən) uzaq olsunlar.’ deyildi....
Yusif Suresi, 49. Ayet:
Bundan sonra içində insanlara bol məhsul olan bir il gələcək və o, il də meyvələrin
suyunu
sıxacaqlar....
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De ki: ‘Gördünüzmü, əgər sizin
suyunu
z yerin altına çəkilib getsə, o zaman sizə axar suyu kim gətirər?’...
Naziat Suresi, 31. Ayet:
Ondan (yerdən) onun
suyunu
və otlağını çıxartdı....
Hud Suresi, 44. Ayet:
(Sonra) deyildi: “Ey yer,
suyunu
ud! Ey göy, (yağışını) saxla!” Su çəkildi, iş bitdi və gəmi Cudi (dağı) üzərində qərar tutdu. (Sonra )deyildi: “Məhv olsun zalım adamlar!”...
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De: “Deyin görüm, əgər
suyunu
z (yerin dibinə )çöksə, (Allahdan başqa) kim sizə axar su gətirə bilər?”...
Hud Suresi, 44. Ayet:
Deyildi: «Ay ərz, sən
suyunu
ud və ay səma, saxla!» Su çəkilib və Allahın əmri qərar tapdı və Cudi dağının üstündə dayandı və deyildi: «Zalim qoum məhv olacaq!»...
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De: «Ə, gördünüzmü, əgər
suyunu
z dərinliyə batarsa və kim gələcək sizə içməli bulaq suyu ilə?...
Nəbə Suresi, 14. Ayet:
və nazil etdik yağış
suyunu
sıxlaşmış buludlardan ki,...
Naziat Suresi, 31. Ayet:
xaric etdi ondan
suyunu
onun və otlaqlar....
Hud Suresi, 44. Ayet:
Və (Allahın qəti iradəsi ilə kafirlər suda batıb boğulduqdan sonra) deyildi: «Ey yer, öz
suyunu
ud və ey göy, (yağışını) saxla»! Su (yerə) hopdu və iş (kafirlərin mütləq baş verməli olan məhvi) bitdi. Və gəmi «Cudi» (dağı) üzərində qərar tutdu və (Allah yaxud Onun mələkləri tərəfindən) deyildi: «Ölüm olsun zalımlara! (Haqqın rəhmətindən) uzaq olsun zalımlar!»...
Nəhl Suresi, 10. Ayet:
Göydən sizin üçün (yağış, qar və dolu şəklində) su nazil edən Odur. Sizin (istər yerin altından, istər üstündən götürdüyünüz) içməli
suyunu
z ondandır və heyvanları otardığınız ağac və ot ondan bitir....
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De: «Mənə xəbər verin görüm, əgər sizin (çeşmələrdə, quyularda və çaylarda olan)
suyunu
z yerə hopsa (Allahdan başqa), kim sizə axar su gətirə bilər?!»...
Hud Suresi, 44. Ayet:
“Ey yer!
Suyunu
ud. Ey göy!
Suyunu
tut”, – deyildi. Su çəkildi, iş bitirildi. Gəmi də Cudiyə oturdu və “Zalımlar qövmü Allahın rəhmətindən uzaq olsun!” – deyildi....
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De ki: “Deyin görək,
suyunu
z çəkilsə, sizə kim təmiz bir axar su gətirər?”...
Naziat Suresi, 31. Ayet:
Ondan
suyunu
və otlağını çıxardı....
Hud Suresi, 44. Ayet:
(Allah tərəfindən) deyildi: “Ey yer, ud sən öz
suyunu
, ey səma, dayan [yağmuru kəs]!" Su çəkildi, əmr yerinə yetdi və o [gəmi] əl-Cudi (dağı) üzərində qərar tutdu. Deyildi: "Qoy zalım adamlar beləcə məhv olsun!"...
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De: "Bir deyin görüm, əgər
suyunu
z (yerin) dərinliyinə çəkilib gedərsə, sizə kim axar su gətirə bilər?"...
Naziat Suresi, 31. Ayet:
ondan
suyunu
, otlaqlarını çıxartdı...
Şəms Suresi, 13. Ayet:
Allahın peyğəmbəri isə onlara dedi: “Qoyun Allahın dəvəsi
suyunu
içsin."...
Hud Suresi, 44. Ayet:
Və: "Ey yer üzü,
suyunu
ud! Ey səma sən də tut!" deyildi. Sular da çəkildi. Əmr də yerinə gəlmiş oldu. Gəmi də Cudi üzərinə oturdu. Və o şirk qoşaraq səhv; öz zərərinə olan əməli işləyən tayfaya: "Uzaq olun [məhv olun, tarixdən silinin]!" deyildi....
Səba Suresi, 16. Ayet:
16) Fəqət onlar üz döndərdilər; nemətlərin əvəzini ödəmədilər. Biz də onların üstünə su anbarlarının
suyunu
axıtdıq və iki bağçalarını onlar üçün acı meyvəli, yulğun və bir az da "sidr ağacı" olan iki bağçaya çevirdik....
Mülk Suresi, 30. Ayet:
De ki: "Heç düşündünüzmü? Əgər
suyunu
z qəfildən yerin dibinə çəkdirilsə, sizə kim bir axar su gətirə bilər?"...