Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Ənbiya Suresi, 85. Ayet:
İsmaili, İdrisi və Zülkifli də (yad et)! Hər biri səbir edən kimsələrdəndi....
Sad Suresi, 48. Ayet:
İsmaili, Elişanı və Zülkifi xatırlayın. Onların hamısı yaxşı insanlardır....
Hədid Suresi, 10. Ayet:
Sizə nə olub ki, göylərin və yerin bütün mülkiyyəti Allaha məxsus olduğu halda, Allah yolunda xərcləmirsiniz? Sizlərdən fəthdən əvvəl Allah yolunda xərcləyib cihad edənlər, fəthdən sonra infaq edib vuruşanlarla eyni deyillər. Onlar daha yüksək rütbəlidirlər. Allah onların hamısına “ən yaxşısını” vəd etdi. Allah nə etdiklərinizdən xəbərdardır!...
Ənbiya Suresi, 85. Ayet:
(Ya Rəsulum!) İsmaili, İdrisi və Zülkifli də (yad et)! Onların hər biri səbr edən kimsələrdən idi....
Sad Suresi, 48. Ayet:
İsmail'i, Elyesa'yı ve Zulkifl'i de an. Hepsi de hayırlı kimselerdendir....
Zuxruf Suresi, 85. Ayet:
Göklerin, yerin ve aralarındaki her şeyin mülkiyeti kendisinin olan Zat ne kutludur. O Sa'at'in bilgisi yalnızca O'nun yanındadır. O'na döndürüleceksiniz....
Bəqərə Suresi, 102. Ayet:
Vettebeû mâ tetlûş şeyâtînu alâ mulki suleymân(suleymâne) ve mâ kefere suleymânu ve lâkinneş şeyâtîne keferû yuallimûnen nâses sihrâ, ve mâ unzile alel melekeyni bi bâbile hârûte ve mârût(mârûte), ve mâ yuallimâni min ehadin hattâ yekûlâ innemâ nahnu fitnetun fe lâ tekfur fe yeteallemûne minhumâ mâ yuferrikûne bihî beynel mer’i ve zevcih(zevcihî), ve mâ hum bi dârrîne bihî min ehadin illâ bi iznillâh(iznillâhi), ve yeteallemûne mâ yadurruhum ve lâ yenfeuhum ve lekad alimû le menişterâhu mâ lehu ...
Bəqərə Suresi, 102. Ayet:
1.
ve ittebeû
: ve tâbi oldular, uydular
2.
mâ tetlû
: okunan şey
3.
eş şeyâtînu
: şeytanlar
4.
alâ mulki
: mülkün...
Bəqərə Suresi, 107. Ayet:
(Yine) bilmez misin, göklerin ve yerin mülkiyet ve hükümranlığı yalnızca Allah'ındır? Sizin için Allah'tan başka ne bir dost ne de bir yardımcı vardır....
Bəqərə Suresi, 107. Ayet:
Göklerin ve yerin hâkimiyetinin ve mülkiyetinin Allah’a ait olduğunu bilmiyor musun? Sizin de Allah’ın dışında, kulu durumundakilerden ne emrinde olduğunuz bir otorite, ne koruyucunuz, ne de bir yardım edeniniz vardır....
Bəqərə Suresi, 107. Ayet:
Göklerin ve yerin mülkiyetinin Allah'a ait olduğunu bilmez misin?. Sizin de Allah'dan başka bir koruyucunuz (veliniz) ve yardımcınız yoktur....
Bəqərə Suresi, 107. Ayet:
(Yine) bilmez misin, göklerin ve yerin mülkiyet ve hükümranlığı yalnızca Allah'ındır? Sizin için Allah'tan başka ne bir dost ne de bir yardımcı vardır....
Bəqərə Suresi, 107. Ayet:
Bilmedin mi ki, göklerin ve yerin mülkü (hükümranlığı, yönetimi, mülkiyeti) yalnız Allâh'ındır. Sizin için Allah'tan başka ne bir koruyucu, ne de bir yardımcı yoktur....
Bəqərə Suresi, 164. Ayet:
İnne fî halkıs semâvâti vel ardı vahtilâfil leyli ven nehâri vel fulkilletî tecrî fîl bahri bimâ yenfeun nâse ve mâ enzelallâhu mines semâi min mâin fe ahyâ bihil arda ba’de mevtihâ ve besse fîhâ min kulli dâbbe(dâbbetin), ve tasrîfir riyâhı ves sehâbil musahhari beynes semâi vel ardı le âyâtin li kavmin ya’kılûn(ya’kılûne)....
Bəqərə Suresi, 164. Ayet:
1.
inne
: muhakkak ki
2.
fî halkı
: yaratılışta
3.
es semâvâti
: semalar, gökler
4.
ve el ardı
: ve arz, yeryüzü
Bəqərə Suresi, 247. Ayet:
Ve kâle lehum nebiyyuhum innallâhe kad bease lekum tâlûtemelikâ(meliken), kâlû ennâ yekûnu lehul mulku aleynâ ve nahnu ehakku bil mulki minhu ve lem yu’te seaten minel mâl(mâli), kâle innallâhestafâhu aleykum ve zâdehu bestaten fîl ilmi vel cism(cismi), vallâhu yu’tî mulkehu men yeşâu, vallâhu vâsiun alîm(alîmun)....
Bəqərə Suresi, 247. Ayet:
1.
ve kâle
: ve dedi
2.
lehum
: onlara
3.
nebiyyu-hum
: onların peygamberi
4.
inne
: muhakkak ki
Bəqərə Suresi, 248. Ayet:
Ve kâle lehum nebiyyuhum inne âyete mulkihî en ye’tiyekumut tâbûtu fîhi sekînetun min rabbikum ve bakiyyetun mimmâ terake âlu mûsâ ve âlu hârûne tahmiluhul melâikeh(melâiketu), inne fî zâlike le âyeten lekum in kuntum mu’minîn(mu’minîne)....
Bəqərə Suresi, 248. Ayet:
1.
ve kâle
: ve dedi
2.
lehum
: onlara
3.
nebiyyu-hum
: onların peygamberi
4.
inne
: muhakkak ki, şüphesiz
Ali-İmran Suresi, 7. Ayet:
Odur indiren sana bu muazzam kitabı: bunun bir kısım âyatı vardır muhkemat: onlar «ümmülkitab» ana kitab, diğer bir takımları da müteşabihattır, amma kalblerinde bir yamıklık bulunanlar sade onun müteşabih olanlarının ardına düşerler: fitne aramak, te'vilini aramak için, halbuki onun te'vilini ancak Allah bilir, ilimde rüsuhu olanlar da derler ki: amenna hepsi rabbımızdan, maamafih özü temiz olanlardan başkası düşünemez....
Ali-İmran Suresi, 7. Ayet:
Sana Kitabı indiren O'dur. O'ndan, Kitabın anası (ümmülkitabi) (olan) bir kısım ayetler muhkemdir; diğerleri ise müteşabihtir. Kalplerinde bir kayma olanlar, fitne çıkarmak ve olmadık yorumlarını yapmak için ondan müteşabih olanına uyarlar. Oysa onun tevilini Tanrı'dan başkası bilmez. İlimde derinleşenler ise: "Biz ona inandık, tümü rabbimizin katındandır" derler. Temiz akıl sahiplerinden başkası öğüt alıp düşünmez....
Ali-İmran Suresi, 26. Ayet:
Kulillâhumme mâlikel mulki tû’til mulke men teşâu ve tenziul mulke mimmen teşâ’(teşâu), ve tuizzu men teşâu ve tuzillu men teşâ’(teşâu, bi yedikel hayr(hayru), inneke alâ kulli şey’in kadîr(kadîrun). ...
Ali-İmran Suresi, 26. Ayet:
1.
kul
: de, söyle
2.
allâhumme
: Allah'ım
3.
mâlike el mulki
: mülkün maliki, sahibi
4.
tû'ti el mulke
: mülkü ve...
Ali-İmran Suresi, 151. Ayet:
Se n
ulkî
fî kulûbillezîne keferûr ru’be bimâ eşrakû billâhi mâ lem yunezzil bihî sultânâ(sultânen), ve me’vâhumun nâr(nâru), ve bi’se mesvez zâlimîn(zâlimîne)....
Ali-İmran Suresi, 151. Ayet:
1.
se n
ulkî
: biz salacağız (vereceğiz)
2.
fî kulûbi
: kalplerine
3.
ellezîne keferû
: inkâr edenler, kâfirler
4.
er ru'be
<...
Nisa Suresi, 53. Ayet:
Em lehum nasîbun minel mulki fe izen lâ yu’tûnen nâse nakîrâ(nakîran)....
Nisa Suresi, 53. Ayet:
1.
em
: yoksa
2.
lehum
: onların var
3.
nasîbun
: nasip, hisse, pay
4.
min el mulki
: mülk, saltanat, hükümdarlık<...
Maidə Suresi, 17. Ayet:
Şüphesiz Allah, Meryem oğlu Mesîh'dir diyenler andolsun ki kâfir olmuşlardır. De ki: Öyleyse Allah, Meryem oğlu Mesîh'i, anasını ve yeryüzündekilerin hepsini imha etmek isterse Allah'a kim bir şey yapabilecektir (O'na kim bir şeyle engel olabilecektir)? Göklerde, yerde ve ikisi arasında ne varsa hepsinin mülkiyeti Allah'a aittir. O dilediğini yaratır ve Allah her şeye tam manasıyle kadirdir....
Maidə Suresi, 17. Ayet:
Şüphesiz ki 'Allah Meryem oğlu Mesih'tir' diyenler kâfir olmuşlardır. De ki: 'Allah, Meryem oğlu Mesih'i, annesini ve yeryüzünde olanların tümünü yok etmek istese O'na karşı kim ne yapabilir?' Göklerin, yerin ve bu ikisi arasındakilerin mülkiyeti Allah'a aittir. O, dilediğini yaratır. Allah her şeye güç yetirendir....
Maidə Suresi, 17. Ayet:
«Şüphesiz Allah, Meryem oğlu Mesîh'dir» diyenler andolsun ki kâfir olmuşlardır. De ki: Öyleyse Allah, Meryem oğlu Mesîh'i, anasını ve yeryüzündekilerin hepsini imha etmek isterse Allah'a kim bir şey yapabilecektir (O'na kim bir şeyle engel olabilecektir)! Göklerde, yerde ve ikisi arasında ne varsa hepsinin mülkiyeti Allah'a aittir. O dilediğini yaratır ve Allah her şeye tam manasıyle kadirdir....
Maidə Suresi, 17. Ayet:
Muhakkak ki, «Allah, ancak Meryemoğlu İsa Mesih'tir» diyenler kâfir olmuşlardır. (Onlara) de ki: « Allah, Meryemoğlu İsa Mesih'i, anasını ve bütün yeryüzündekileri helak etmek istese O'na kim engel olabilir?» Göklerin, yerin ve ikisi arasındakilerin mülkiyeti sadece Allah'a aittir. O, dilediğini yaratır. Allah, her şeye kadirdir....
Maidə Suresi, 18. Ayet:
Yahudiler ve hıristiyanlar "Biz Allah'ın oğulları ve sevgilileriyiz" dediler. De ki: Öyleyse günahlarınızdan dolayı size niçin azap ediyor? Doğrusu siz de O'nun yarattığı insanlardansınız. O, dilediğini bağışlar ve dilediğine azap eder. Göklerde, yerde ve ikisinin arasında ne varsa mülkiyeti Allah'a aittir. Sonunda dönüş de ancak O'nadır....
Maidə Suresi, 18. Ayet:
Yahudiler ve hıristiyanlar: 'Biz Allah'ın oğulları ve sevdikleriyiz' dediler. De ki: 'Öyleyse size günahlarınızdan dolayı niçin azab ediyor? Aksine siz O'nun yarattıklarından olan insanlarsınız. Allah dilediğini bağışlar, dilediğine de azab eder. Göklerin, yerin ve bu ikisi arasındakilerin mülkiyeti Allah'a aittir. Dönüş de O'nadır.'...
Maidə Suresi, 18. Ayet:
Yahudiler ve hıristiyanlar «Biz Allah'ın oğulları ve sevgilileriyiz» dediler. De ki: Öyleyse günahlarınızdan dolayı size niçin azap ediyor? Doğrusu siz de O'nun yarattığı insanlardansınız. O, dilediğini bağışlar ve dilediğine azap eder. Göklerde, yerde ve ikisinin arasında ne varsa mülkiyeti Allah'a aittir. Sonunda dönüş de ancak O'nadır....
Maidə Suresi, 40. Ayet:
Bilmez misin ki, göklerde ve yerde ne varsa hepsinin mülkiyeti Allah'a aittir; dilediğine azap eder ve dilediğini bağışlar. Allah her şeye hakkıyle kadirdir....
Maidə Suresi, 40. Ayet:
Bilmez misin ki, göklerin ve yerin mülkiyeti Allah'a aittir; O dilediğine azab eder, dilediğini de bağışlar. Allah her şeye güç yetirendir....
Maidə Suresi, 40. Ayet:
Bilmez misin ki, göklerde ve yerde ne varsa hepsinin mülkiyeti Allah'a aittir; dilediğine azap eder ve dilediğini bağışlar. Allah her şeye hakkıyle kadirdir....
Maidə Suresi, 120. Ayet:
Göklerin, yerin ve içlerindeki her şeyin mülkiyeti Allah'ındır, O, her şeye hakkıyle kadirdir....
Maidə Suresi, 120. Ayet:
Göklerin, yerin ve bunların içinde olanların mülkiyeti Allah'a aittir. O, her şeye güç yetirendir....
Maidə Suresi, 120. Ayet:
Göklerin, yerin ve içlerindeki her şeyin mülkiyeti Allah'ındır, O, her şeye hakkıyle kadirdir....
Əraf Suresi, 64. Ayet:
Fe kezzebûhu fe enceynâhu vellezîne meahu fil fulki ve agraknellezîne kezzebû bi âyâtinâ, innehum kânû kavmen amîn(amîne)....
Əraf Suresi, 64. Ayet:
1.
fe kezzebû-hu
: fakat onu yalanladılar
2.
fe enceynâ-hu
: o zaman, bu sebeble, bu yüzden onu kurtardık
3.
ve ellezîne
: o kimseleri
4.
Əraf Suresi, 115. Ayet:
Kâlû yâ mûsâ immâ en tulkiye ve immâ en nekûne nahnul m
ulkî
n(m
ulkî
ne). ...
Əraf Suresi, 115. Ayet:
1.
kâlû
: dediler
2.
yâ mûsâ
: ey Musa (as)
3.
immâ
: öyle mi ... böyle mi, ya ... ya da
4.
en tulkiye
: senin atm...
Əraf Suresi, 120. Ayet:
Ve ulkıyes seharatu sâcidîn(sâcidîne)....
Əraf Suresi, 120. Ayet:
1.
ve ulkıye
: ve atıldılar (yere kapanarak secde ettiler)
2.
es seharatu
: sihirbazlar
3.
sâcidîne
: secde eden kimseler
...
Əraf Suresi, 158. Ayet:
De ki: 'Ey insanlar! Ben, göklerin ve yerin mülkiyeti kendisine ait olan, kendisinden başka ilah olmayan, öldüren ve dirilten Allah tarafından sizin tümünüze gönderilmiş bir peygamberim. Allah'a ve O'nun, Allah'a ve sözlerine iman eden, okuma yazma bilmeyen nebi peygamberine iman edin ve ona uyun; olur ki doğru yola erersiniz....
Əraf Suresi, 185. Ayet:
1.
e ve lem yanzurû
: bakmıyorlar mı, bakmazlar mı
2.
fî
: içinde, ...de, hakkında, ...’a
3.
melekûti
: nizam, saltanat, idare, mülkiyet, sunnetullah
4.
Əraf Suresi, 185. Ayet:
Ve onlar, Allah’ın göklerde ve yerdeki mülkiyet ve tasarrufuna, Allah’ın yaratmış olduğu herhangi bir şeye ve ecellerinin gerçekten yaklaşmış olması ihtimaline hiç bakmadılar mı? Artık bu Kur’an’dan sonra hangi söze iman edecekler?...
Əraf Suresi, 185. Ayet:
Allah'ın göklerdeki ve yerdeki mülkiyet ve tasarrufuna, Allah'ın yaratmış olduğu herhangi bir şeye ve ecellerinin gerçekten yaklaşmış olması ihtimaline hiç bakmadılar mı? Artık bu Kur'ân'dan sonra başka hangi söze inanacaklar....
Əraf Suresi, 185. Ayet:
Onlar göklerin ve yerin muazzam mülkiyetine ve Allah Teâlâ'nın yarattığı herhangi bir şeye ve ecellerinin yaklaşmış olabildiğine bakmazlar mı? Artık bundan sonra hangi bir söze inanacaklardır?...
Ənfal Suresi, 12. Ayet:
İz yûhî rabbuke ilâl melâiketi ennî meakum fe sebbitûllezîne âmenû, se
ulkî
fî kulûbillezîne keferûr ru'be fadribû fevkal a'nâkı vadribû minhum kulle benân(benânin)....
Ənfal Suresi, 12. Ayet:
1.
iz yuhî
: vahyetmişti
2.
rabbu-ke
: senin Rabbin
3.
ilâ el melâiketi
: meleklere
4.
ennî
: muhakkak ki ben
...
Tövbə Suresi, 116. Ayet:
Göklerin ve yerin mülkiyeti Allah'ındır. Diriltir ve öldürür. Sizin de Allah'tan başka bir dostunuz ve yardımcınız yoktur....
Yunus Suresi, 22. Ayet:
Huvellezî yuseyyirukum fîl berri vel bahr(bahri), hattâ izâ kuntum fîl fulk(fulki), ve cereyne bihim bi rîhin tayyibetin ve ferihû bihâ câethâ rîhun âsifun ve câehumul mevcu min kulli mekânin ve zannû ennehum uhîta bihim deavûllâhe muhlisîne lehud dîn(dîne), le in enceytenâ min hâzihî le nekûnenne mineş şâkirîn(şâkirîne). ...
Yunus Suresi, 22. Ayet:
1.
huve ellezî
: odur
2.
yuseyyiru-kum
: sizi gezdirir
3.
fî el berri
: karada
4.
ve el bahri
: ve denizde
Yunus Suresi, 73. Ayet:
Fe kezzebûhu fe necceynâhu ve men meahu fîl fulki ve cealnâhum halâife ve agraknellezîne kezzebû bi âyâtinâ, fanzur keyfe kâne âkıbetul munzerîn(munzerîne). ...
Yunus Suresi, 73. Ayet:
1.
fe kezzebû-hu
: fakat onu yalanladılar
2.
fe necceynâ-hu
: sonra biz onu kurtardık
3.
ve men
: ve kim, kimse(ler)
4.
mea-hu<...
Yusif Suresi, 101. Ayet:
Rabbi kad âteytenî minel mulki ve allemtenî min te’vîlil ehâdîs(ehâdîsi), fâtıras semâvâti vel ardı ente veliyyî fîd dunyâ Vel âhıreh(âhıreti), teveffenî muslimen ve elhıknî bis sâlihîn(sâlihîne). ...
Yusif Suresi, 101. Ayet:
1.
rabbi
: Rabbim
2.
kad
: oldu, olmuştu
3.
âteyte-nî
: bana verdin
4.
min el mulki
: mülkten
Rəd Suresi, 39. Ayet:
Allah, dilediği şeyi siler, yok eder (mahveder) ve (dilediği şeyi) sabit kılar ve ümmülkitap (ana kitap), O'nun indindedir (nezdindedir)....
Rəd Suresi, 39. Ayet:
Allah dilediği mahv-ü isbat da eder ve ümmülkitab onun nezdindedir...
Rəd Suresi, 39. Ayet:
Tanrı, dilediğini ortadan kaldırır ve bırakır. Kitabın anası (veya ana kitap) (ümmülkitab) O'nun katındadır....
Nəhl Suresi, 75. Ayet:
Allah, hiçbir şeye gücü yetmeyen ve başkasının mülkiyeti altında olan köleyle kendisine güzel bir rızık verdiğimiz ve ondan gizli ve açık infak eden kimseyi örnek olarak vermektedir. Bunlar eşit olurlar mı? Hamd yalnız Allah'adır. Fakat onların çoğu bilmezler....
Nəhl Suresi, 75. Ayet:
Allah, size, başkasının mülkiyetinde olan ve hiç bir şeye gücü yetmeyen bir köle ile tarafımızdan güzel bir rızıkla rızıklandırdığımız ve kendisi de ondan gizli ve açıktan infak eden kimseyi örnek gösteriyor. Hiç bunlar eşit olur mu? Hamd Allah’a mahsustur. Fakat, onların çoğu bilmiyor....
İsra Suresi, 111. Ayet:
Ve kulil hamdu lillâhillezî lem yettehız veleden ve lem yekun lehu şerîkun fîl mulki ve lem yekun lehu veliyyun minez zulli ve kebbirhu tekbîrâ(tekbîren)....
İsra Suresi, 111. Ayet:
1.
ve kulil hamdu
: ve hamd ile de
2.
lillâhillezî (li allâhi ellezî)
: Allah'a ki o
3.
lem yettehız
: edinmedi, edinmez
4.
vel...
Taha Suresi, 39. Ayet:
Enıkzifîhi fît tâbûti fakzifîhi fîl yemmi felyulkıhil yemmu bis sâhıli ye’huzhu aduvvun lî ve aduvvun leh(lehu), ve elkaytu aleyke mehabbeten minnî ve li tusnea alâ aynî....
Taha Suresi, 39. Ayet:
1.
enıkzifî-hi (en ikzıfî-hi)
(kazefe)
: onu koymasını
: (bıraktı, koydu)
2.
fî et tâbûti
: sandık içine, sandığa
3.
fakzifî-hi (fe ikzıfî-hi)
: sonra onu bırak
Taha Suresi, 52. Ayet:
“Onun ilmi, Rabbimin yanında bir kitap (Ümmülkitap)'tadır. Benim Rabbim yanlış yapmaz ve unutmaz.” dedi....
Taha Suresi, 65. Ayet:
Kâlû yâ mûsâ immâ en tulkıye ve immâ en nekûne evvele men elkâ....
Taha Suresi, 65. Ayet:
1.
kâlû
: dediler
2.
yâ mûsâ
: ey Musa
3.
immâ (ve immâ)
: öyle mi veya böyle mi olsun
4.
en tulkıye
: senin atman...
Taha Suresi, 70. Ayet:
Fe ulkıyes seharatu succeden kâlû âmennâ bi rabbi hârûne ve mûsâ. ...
Taha Suresi, 70. Ayet:
1.
fe
: böylece, bunun üzerine
2.
ulkıye
: atıldılar, yere kapandılar
3.
es seharatu
: sihirbazlar
4.
succeden
: s...
Taha Suresi, 120. Ayet:
Fe vesvese ileyhiş şeytânu kâle yâ âdemu hel edulluke alâ şeceretil huldi ve mulkin lâ yeblâ....
Taha Suresi, 120. Ayet:
1.
fe
: artık, öyleyse
2.
vesvese
: vesvese verdi
3.
ileyhi
: ona
4.
eş şeytânu
: şeytan
...
Ənbiya Suresi, 85. Ayet:
1.
ve ismâîle
: ve İsmail
2.
ve idrîse
: ve İdris
3.
ve zel kifli (za el kifli)
: ve Zelkifli (Zulkifli)
4.
kullun
Ənbiya Suresi, 85. Ayet:
İsmail’i, İdris’i ve Zülkifl’i de hatırla. Bunların hepsi sabredenlerdendi....
Ənbiya Suresi, 85. Ayet:
İsmail'i, İdris'i ve Zülkifl'i de (yâdet). Hepsi de sabreden kimselerdendi....
Ənbiya Suresi, 85. Ayet:
İsmail, İdris ve Zülkifl. . . Hepsi sabredenlerdendi....
Ənbiya Suresi, 85. Ayet:
İsmâil, İdris ve Zülkifl’i de hatırlayarak insanlara anlat. Hepsi de sabırla mücadeleye devam eden, metanetli kimseler-dendi....
Ənbiya Suresi, 85. Ayet:
İsmail, İdris ve Zulkifl('i) de (an). Hepsi sabredenlerdendi....
Ənbiya Suresi, 85. Ayet:
ismail, idris ve Zulkifl hakkinda anlattigimizi da an; onlarin herbiri sabredenlerdendi....
Ənbiya Suresi, 85. Ayet:
İsmail, İdris ve Zülkifl hakkında anlattığımızı da an; onların her biri sabredenlerdendi....
Ənbiya Suresi, 85. Ayet:
İsmail'i, İdris'i ve Zülkifl'i de (yâdet). Hepsi de sabreden kimselerdendi....
Ənbiya Suresi, 85. Ayet:
Ayrıca İsmail, İdris ve ZülKifl de... Hepsi güçlüklere karşı dirençli kişilerdi....
Ənbiya Suresi, 85. Ayet:
İsmail, İdris ve Zülkifl'i de. Hepsi sabredenlerdendi....
Ənbiya Suresi, 85. Ayet:
İsmail, İdris ve Zülkifl'i de (hatırla). Onların hepsi de sabredenlerdendi....
Ənbiya Suresi, 85. Ayet:
İsmail'i, İdris'i ve Zülkifli de hatırla. Bunların her üçü de sabırlı kimselerdi....
Ənbiya Suresi, 85. Ayet:
İsmail, İdris ve Zülkifl, hepsi sabredenlerdendi....
Ənbiya Suresi, 85. Ayet:
(Habîbim, yâ Muhammed!) İsmâîl’i, İdrîs’i ve Zülkifl’i de (hatırla)! Hepsi de sabredenlerdendi....
Ənbiya Suresi, 85. Ayet:
İsmail'e, İdris'e ve Zülkifl'e de. Onların her biri sabredenlerdendi....
Ənbiya Suresi, 85. Ayet:
Ve İsmail ve İdris ve Zülkifl'i (de yâd et). Hepsi de sabredenlerden idiler....
Ənbiya Suresi, 85. Ayet:
İsmail'i, İdris'i ve Zülkifl'i de an! Hepsi de sabreden kimselerdendi....
Ənbiya Suresi, 85. Ayet:
İsmail, İdris ve Zülkifl de. Hepsi sabredenlerdendi....
Ənbiya Suresi, 85. Ayet:
İsmâil’i, İdris’i, Zülkifl’i de an! Onların hepsi sabır fazileti ile bezenmişlerdi....
Ənbiya Suresi, 85. Ayet:
İsmail'i, İdris'i, Zülkifl'i de an. Onların hepsi de sabır ehliydi....
Ənbiya Suresi, 85. Ayet:
İsmail, İdris, Zülkifl, hepsi sabredenlerdendi....
Həcc Suresi, 52. Ayet:
Ve mâ erselnâ min kablike min resûlin ve lâ nebiyyin illâ izâ temennâ elkaş şeytânu fî umniyyetih(umniyyetihî), fe yensehullâhu mâ yulkış şeytânu summe yuhkimullâhu âyâtih(âyâtihî), vallâhu alîmun hakîm(hakîmun)....
Həcc Suresi, 52. Ayet:
1.
ve mâ erselnâ
: ve göndermedik
2.
min kabli-ke
: senden önce
3.
min resûlin
: resûlden
4.
ve lâ nebiyyin
: ve b...
Həcc Suresi, 53. Ayet:
Li yec’ale mâ yulkış şeytânu fitneten lillezîne fî kulûbihim maradun vel kâsiyeti kulûbuhum, ve innez zâlimîne le fî şikâkın baîd(baîdin)....
Həcc Suresi, 53. Ayet:
1.
li yec'ale
: kılmak içindir
2.
mâ yulkı
: şey(ler) ilka eder, ulaştırır
3.
eş şeytânu
: şeytan
4.
fitneten
: fi...
Möminun Suresi, 22. Ayet:
Ve aleyhâ ve alel fulki tuhmelûn(tuhmelûne)....
Möminun Suresi, 22. Ayet:
1.
ve aleyhâ
: ve onun üzerinde
2.
ve alâ el fulki
: ve gemilerin üzerinde
3.
tuhmelûne
: taşınırsınız
...
Möminun Suresi, 28. Ayet:
Fe izesteveyte ente ve men meake alel fulki fe kulil hamdu lillâhillezî neccânâ minel kavmiz zâlimîn(zâlimîne)....
Möminun Suresi, 28. Ayet:
1.
fe izesteveyte
: bindiğin zaman
2.
ente
: sen
3.
ve men
: ve kimseler
4.
mea-ke
: seninle beraber
Möminun Suresi, 88. Ayet:
Eğer biliyorsanız (söyleyin), her şeyin melekûtu (mülkiyeti ve yönetimi) kendisinin elinde olan, kendisi her şeyi koruyup kollayan, fakat kendisi korunmayan (buna muhtaç olmayan) kimdir? diye sor....
Möminun Suresi, 88. Ayet:
De ki: “- Her şeyin mülkiyet ve hazineleri elinde olan kimdir ki, daima O koruyub hükmediyor, kendisi asla korunmaya muhtaç olmuyor? Eğer biliyorsanız, cevab verin.”...
Möminun Suresi, 88. Ayet:
Eğer biliyorsanız (söyleyin), her şeyin melekûtu (mülkiyeti ve yönetimi) kendisinin elinde olan, kendisi her şeyi koruyup kollayan, fakat kendisi korunmayan (buna muhtaç olmayan) kimdir? diye sor....
Möminun Suresi, 88. Ayet:
Sor onlara ki: «Kimdir herşeyin mülkiyeti ve yönetimi kudret elinde olan, kayırıp da kendisine kayırılmaz olan; söyleyin, biliyorsanız?»...
Möminun Suresi, 88. Ayet:
«Eğer biliyorsanız (söyleyin), her şeyin melekûtu (mülkiyeti ve yönetimi) kendisinin elinde olan, kendisi her şeyi koruyup kollayan; fakat kendisi korunmayan (buna muhtaç olmayan) kimdir?» diye sor....
Möminun Suresi, 88. Ayet:
De ki: “Her şeyin melekûtu (mülkiyeti ve idaresi) elinde olan, himaye eden, fakat himaye edilmeye muhtaç olmayan kimdir? Biliyorsanız söyleyin!”...
Möminun Suresi, 88. Ayet:
Her şeyin mülkiyetini elinde bulunduran, koruyan fakat korunma ihtiyacı olmayan kimdir? Eğer biliyorsanız söyleyin de!...
Nur Suresi, 42. Ayet:
Bütün göklerin ve yerin mülkiyet ve tasarrufu Allah’ındır. Hep dönüş de, yalnız Allah’adır....
Nur Suresi, 42. Ayet:
“Göklerin ve yerin mülkiyeti yalnız Allâh’ındır. Dönüş de ancak Allâh’adır.”...
Furqan Suresi, 2. Ayet:
Ellezî lehu mulkus semâvâti vel ardı ve lem yettehız veleden ve lem yekûn lehu şerîkun fîl mulki ve halaka kulle şey’in fe kadderahu takdîrâ(takdîren)....
Furqan Suresi, 2. Ayet:
1.
ellezî
: ki o
2.
lehu
: onun
3.
mulku
: mülk, idare
4.
es semâvâti
: semalar, gökler
...
Şüəra Suresi, 46. Ayet:
Fe ulkıyes seharatu sâcidîn(sâcidîne)....
Şüəra Suresi, 46. Ayet:
1.
fe
: o zaman, hemen
2.
ulkıye
: atıldılar, (yere) kapandılar
3.
es seharatu
: sihirbazlar
4.
sâcidîne
: secde e...
Şüəra Suresi, 119. Ayet:
Fe enceynâhu ve men meahu fîl fulkil meşhûn(meşhûni)....
Şüəra Suresi, 119. Ayet:
1.
fe
: böylece
2.
enceynâ-hu
: onu kurtardık
3.
ve men
: ve kimseleri
4.
mea-hu
: onunla beraber
Nəml Suresi, 29. Ayet:
Kâlet yâ eyyuhel meleu innî ulkıye ileyye kitâbun kerîm(kerîmun)....
Nəml Suresi, 29. Ayet:
1.
kâlet
: dedi
2.
yâ eyyuhâ
: ey
3.
el meleu
: ileri gelenler
4.
innî
: muhakkak ben
Ənkəbut Suresi, 65. Ayet:
Fe izâ rakibû fîl fulki deavûllâhe muhlisîne lehud dîn(dîne), fe lemmâ neccâhum ilel berri izâ hum yuşrikûn(yuşrikûne). ...
Ənkəbut Suresi, 65. Ayet:
1.
fe izâ
: o zaman
2.
rakibû
: bindiler
3.
fî el fulki
: gemiye
4.
deavûllâhe (deavû allâhe)
: Allah'a dua ettile...
Rum Suresi, 28. Ayet:
Allah size kendinizden bir temsil getirmektedir: Mülkiyetiniz altında bulunan köleler içinde, size verdiğimiz rızıklarda -birbirinizden çekindiğiniz gibi kendilerinden çekineceğiniz derecede sizinle eşit (haklara sahip)- ortaklarınız var mı? İşte biz âyetlerimizi, aklını kullanacak bir kavim için böylece açıklıyoruz....
Rum Suresi, 28. Ayet:
Allah size kendinizden bir temsil getirmektedir: Mülkiyetiniz altında bulunan köleler içinde, size verdiğimiz rızıklarda -birbirinizden çekindiğiniz gibi kendilerinden çekineceğiniz derecede sizinle eşit (haklara sahip)- ortaklarınız var mı? İşte biz âyetlerimizi, aklını kullanacak bir kavim için böylece açıklıyoruz....
Rum Suresi, 28. Ayet:
(Allah, ortağı olmadığına dâir) size kendinizden şöyle bir misâl getirdi: Sizin için, sâhibi bulunduğunuz kölelerden, sizi rızıklandırdığımız şeylerde artık siz (hür olanlar)kendisinde (onların mülkiyetinde) eşit (haklara sâhib) olduğunuz (ve) birbirinizden çekindiğiniz gibi onlardan (o kölelerden de) çekineceğiniz ortaklar var mı? İşte akıl erdirecek olan bir kavim için âyetleri böyle açıklıyoruz....
Yasin Suresi, 41. Ayet:
Ve âyetun lehum ennâ hamelnâ zurriyyetehum fîl fulkil meşhûn(meşhûni). ...
Yasin Suresi, 41. Ayet:
1.
ve âyetun
: ve bir âyet
2.
lehum
: onlar için
3.
ennâ
: nasıl
4.
hamelnâ
: taşıdık
Sad Suresi, 10. Ayet:
Yoksa göklerin ve yerin ve ikisi arasında bulunanların mülkiyeti onlara mı âiddir? Öyle ise sebebler(e başvurmak)la (arşa) çıksınlar (da kâinâtı idâre etsinler bakalım)!...
Sad Suresi, 10. Ayet:
Yoksa göklerin ve yerin ve ikisi arasında bulunanların mülkiyeti onlara mı âiddir? Öyle ise sebebler(e başvurmak)la (arşa) çıksınlar (da kâinâtı idâre etsinler bakalım)!...
Sad Suresi, 48. Ayet:
1.
vezkur (ve uzkur)
: ve zikret, hatırla
2.
ismâîle
: İsmail
3.
velyesea (ve ilyesea)
: ve Elyesa
4.
ve zel kifli
Sad Suresi, 48. Ayet:
Ve İsmail (A.S)'ı ve İlyas (A.S)'ı ve Zülkifli (A.S)'ı da zikret. Hepsi hayırlı olanlardandır....
Sad Suresi, 48. Ayet:
(Ey Muhammed!) İsmail, el-Yesa’ ve Zülkifl’i de an. Onların her biri iyi kimselerdi....
Sad Suresi, 48. Ayet:
İsmail'i, Elyesa'yı, Zülkifl'i de an. Hepsi de iyilerdendir....
Sad Suresi, 48. Ayet:
İsmail'i, Elyesa'yı ve ZülKifl'i de hatırla! Hepsi de hayırlılardandı....
Sad Suresi, 48. Ayet:
İsmâil’i, Elyesa’ı ve Zülkifl’i de hatırlayarak insanlara anlat. Hepsi de en hayırlı kimselerdendir....
Sad Suresi, 48. Ayet:
İsmail'i, Elyasa'ı ve Zülkifl'i de an. Hepsi hayırlılardandı....
Sad Suresi, 48. Ayet:
İsmail'i, Elyesa'ı ve Zülkifl'i de hatırla. Hepsi de hayırlı olanlardandır....
Sad Suresi, 48. Ayet:
Ismail'i, Elyesa'i, Zulkifl'i de an. Hepsi iyilerdendir....
Sad Suresi, 48. Ayet:
İsmail'i, Elyesa'ı, Zülkifl'i de an. Hepsi iyilerdendir....
Sad Suresi, 48. Ayet:
İsmail'i, Elyesa'yı, Zülkifl'i de an. Hepsi de iyilerdendir....
Sad Suresi, 48. Ayet:
İsmail'i, Elyesa'ı ve Zülkifl'i de anımsa; hepsi iyilerdendi....
Sad Suresi, 48. Ayet:
İsmail'i, Elyesa'ı ve Zülkifl'i de an! Hepsi de en hayırlı kimselerdendir....
Sad Suresi, 48. Ayet:
İsmail'i, Elyas'ı, Zülkifl'i de an. Hepsi iyilerdendir....
Sad Suresi, 48. Ayet:
İsmail'i, Elyesa'ı ve Zülkifl'i de hatırla. Hepsi de hayırlı olanlardandır....
Sad Suresi, 48. Ayet:
İsmâîli, Elyesaı, Zülkifli de an. (İşte) bütün bunlar hayırlı (insan) lardı.. ...
Sad Suresi, 48. Ayet:
İsmâîl’i, Elyesa'ı ve Zülkifl’i de an! Hepsi de en hayırlı kimselerdendir....
Sad Suresi, 48. Ayet:
İsmail'i, El-Yesa'ı ve Zülkifl'i de hatırla. Hepsi de iyilerdendir....
Sad Suresi, 48. Ayet:
Ve İsmail'i ve Elyesa'yı ve Zülkifl'i de yâd et ve hepsi de hayırlılardandır....
Sad Suresi, 48. Ayet:
Resulüm! İsmail'i, Elyesâ'yı, Zülkifl'i de an! Hepsi de iyilerdendir....
Sad Suresi, 48. Ayet:
İsmail’i, Elyasa’yı ve Zülkifl’i de hatırla. Hepsi de hayırlı kimselerden idiler....
Sad Suresi, 48. Ayet:
İsmâil, Elyasa ve Zülkifl’i de hatırla. Onların hepsi hayırlı insanlardı....
Sad Suresi, 48. Ayet:
İsmâ'il'i, Elyesa'ı, Zülkifl'i de an. Hepsi de iyilerdendir....
Sad Suresi, 48. Ayet:
İsmail'i, Elyesa'ı ve Zülkifl'i de hatırla. Hepsi de hayırlı olanlardandır....
Sad Suresi, 48. Ayet:
İsmail, Elyesa' ve Zülkifl'i de an. Onların hepsi de hayırlı kimselerdendi....
Sad Suresi, 48. Ayet:
İsmail'i, Elyese'i, Zülkifll'i de an! Hepsi seçkinlerdendi....
Mömin Suresi, 15. Ayet:
Refîud derecâti zul arş(arşi), yulkır rûha min emrihî alâ men yeşâu min ıbâdihî li yunzire yevmet telâk(telâkı). ...
Mömin Suresi, 15. Ayet:
1.
refîu ed derecâti
: dereceleri yükselten
2.
zû el arşi
: arşın sahibi
3.
y
ulkî
: ilka eder, ulaştırır
4.
er rûha
Şura Suresi, 53. Ayet:
Göklerdeki varlıkların ve imkânların ve yerdeki varlıkların ve imkânların mülkiyeti ve tasarrufu kendisine ait olan Allah’ın yolunu gösteriyorsun. Unutmayın, bütün planların icra edilerek sonuçlandırıldığı, bütün icraatların, amellerin hesabının sorulduğu tek merci Allah’tır....
Zuxruf Suresi, 4. Ayet:
Ve muhakkak ki O (Kur'ân), katımızda Ümmülkitap'tadır. Gerçekten Âli'dir (yücedir), Hakîm'dir (hüküm ve hikmet sahibidir)....
Zuxruf Suresi, 4. Ayet:
Şüphesiz o bizim katımızda olan ana kitaptadır (ümmülkitab); çok yücedir, hüküm ve hikmet doludur....
Zuxruf Suresi, 12. Ayet:
Vellezî halakal ezvâce kullehâve ceale lekum minel fulki vel enâmi mâ terkebûn(terkebûne)....
Zuxruf Suresi, 12. Ayet:
1.
ve ellezî
: ve o ki, o ...dır
2.
halaka
: yarattı
3.
el ezvâce
: çiftler, eşler
4.
kulle-hâ
: onun hepsi
Zuxruf Suresi, 53. Ayet:
Fe lev lâ ulkıye aleyhi esviretun min zehebin ev câe meahul melâiketu mukterinîn(mukterinîne)....
Zuxruf Suresi, 53. Ayet:
1.
fe
: öyleyse
2.
lev lâ
: olsaydı olmaz mıydı, olmalı değil miydi
3.
ulkıye
: atıldı, verildi (takıldı)
4.
aleyhi
Fəth Suresi, 14. Ayet:
1.
ve lillâhi
: ve Allah'ındır
2.
mulku
: mülk, mülkiyet, idare
3.
es semâvâti
: semalar, gökler
4.
ve el ardı
: v...
Qəmər Suresi, 25. Ayet:
E ulkıyez zikru aleyhi min beyninâ bel huve kezzâbun eşir(eşirun)....
Qəmər Suresi, 25. Ayet:
1.
e
: mi
2.
ulkiye
: ilka edildi, ulaştırıldı
3.
ez zikru
: zikir
4.
aleyhi
: ona
Hədid Suresi, 2. Ayet:
Göklerin ve yerin mülkiyeti O'nundur. Diriltir ve öldürür. O her şeye güç yetirendir....
Mülk Suresi, 8. Ayet:
Tekâdu temeyyezu minel gayz(gayzi), kullemâ ulkıye fîhâ fevcun seelehum hazenetuhâ e lem ye’tikum nezîr(nezîrun)....
Mülk Suresi, 8. Ayet:
1.
tekâdu
: az kalsın, neredeyse
2.
temeyyezu
: çatlayacak, parçalanacak
3.
min el gayzi
: öfkeden
4.
kullemâ
: he...
Müzzəmmil Suresi, 5. Ayet:
İnnâ se n
ulkî
aleyke kavlen sekîlâ(sekîlen). ...
Müzzəmmil Suresi, 5. Ayet:
1.
innâ
: muhakkak ki biz
2.
se-n
ulkî
: yakında ilka edeceğiz, ulaştıracağız
3.
aleyke
: sana
4.
kavlen
: söz
...
Mürsəlat Suresi, 5. Ayet:
Fel mulkıyâti zikrâ(zikren)....
Mürsəlat Suresi, 5. Ayet:
1.
fe
: sonra, ve de
2.
el mulkıyâti
: ilka edenler, bırakanlara
3.
zikren
: zikir
...
Əhzab Suresi, 52. Ayet:
(Dünya süsünü terkedib seni seçen ve dokuz kimseden ibaret olan) bu zevcelerden sonra, başka kadınlar sana helâl olmaz. Bunlardan boşayıb da yerlerine başkalarını almak da olmaz; güzellikleri hoşuna gitse bile... Ancak mülkiyetine geçen cariye müstesnadır, (bu helâldir). Allah her şeye gözcü bulunuyor....
Yasin Suresi, 83. Ayet:
O halde her şeyin mülkiyet ve tasarrufu kudret elinde olan Allah ne yücedir!... (Öldükten sonra hep) O’na döndürülüb götürüleceksiniz....
Yasin Suresi, 83. Ayet:
Her şeyin mülkiyeti elinde olan benzersizdir. Hepiniz O’na döndürüleceksiniz....
Saffat Suresi, 140. Ayet:
İz ebeka ilel fulkil meşhûn(meşhûni). ...
Saffat Suresi, 140. Ayet:
1.
iz
: olduğu zaman, olmuştu
2.
ebeka
: kaçtı
3.
ilâ el fulki
: gemiye
4.
el meşhûni
: dolu
...
Mömin Suresi, 80. Ayet:
Ve lekum fîhâ menâfiu ve li teblugû aleyhâ hâceten fî sudûrikum ve aleyhâ ve alel fulki tuhmelûn(tuhmelûne)....
Mömin Suresi, 80. Ayet:
1.
ve lekum
: ve sizin için
2.
fî-hâ
: onda vardır
3.
menâfiu
: faydalar, yararlar
4.
ve li
: ve için
Zuxruf Suresi, 85. Ayet:
Göklerle yerin ve aralarındakilerin mülkiyet ve tasarrufu kendisine ait olan (Allah) ne yücedir... Kıyametin (kopmasının) ilmi, O’nun katındadır. Hepiniz de ancak O’na döndürülüb götürüleceksiniz....
Sad Suresi, 48. Ayet:
İsmâîl'i, Elyasâ'yı, Zülkifl'i de an. Hepsi de hayırlı kimselerdendir. ...
Əraf Suresi, 185. Ayet:
Ve onlar göklerin ve yerin mülkiyeti ve yönetimine, Allah'ın oluşturmuş olduğu herhangi bir şeye ve ecellerinin gerçekten yaklaşmış olması ihtimaline hiç bakmadılar mı? Artık bundan sonra başka hangi söze inanacaklar? ...
Yasin Suresi, 83. Ayet:
O hâlde her şeyin mülkiyet ve yönetimi Kendi elinde olan Allah, her türlü noksanlıklardan arınıktır. Siz de yalnız O'na döndürüleceksiniz.” ...
Ənam Suresi, 75. Ayet:
Ve Biz, kanıt elde etmesi ve kesin inananlardan olması için İbrâhîm'e göklerin ve yerin mülkiyeti ve yönetimini böylece gösteriyorduk. ...
Ənbiya Suresi, 85. Ayet:
Ve İsmâîl, İdrîs ve Zülkifl, hepsi sabreden kimselerdendi. ...
Möminun Suresi, 88. Ayet:
"De ki: “Eğer biliyorsanız; her şeyin mülkiyeti ve yönetimi Kendisinin elinde olan ve Kendisi her şeyi koruyup kollayan; fakat Kendisi korunmayan kimdir?” "...
Maidə Suresi, 17. Ayet:
"Andolsun ki “Şüphesiz Allah, Meryem oğlu Mesih'in ta kendisidir” diyen kimseler kâfir; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddeden kimseler olmuşlardır. De ki: “Peki, Allah, Meryem oğlu Mesih'i, anasını ve bütün yeryüzündeki kimseleri değişime/ yıkıma uğratmak istese, O'na karşı kim bir şey yapabilir. Göklerin, yeryüzünün ve ikisi arasındakilerin mülkiyeti de sadece Allah'a aittir. O, dilediğini oluşturandır. Ve Allah, her şeye en iyi güç yetirendir.” "...
Rəd Suresi, 39. Ayet:
Allah dilədiyi şeyi silər və (dilədiyi şeyi) sabit saxlayar və Ümmülkitap (ana kitab) Onun yanındadır....
Taha Suresi, 52. Ayet:
’Onun elmi Rəbbimin yanında bir kitabdadır (Ümmülkitab). Mənim Rəbbim xəta etməz və unutmaz.’ dedi....
Ənbiya Suresi, 85. Ayet:
Hz.İsmayıl, Hz.İdris və Hz.Zülkifli hamısı səbir edənlərdəndir....
Sad Suresi, 48. Ayet:
İsmayılı (ə.s) və İlyası (ə.s) və Zülkifli (ə.s) da zikr et. Hamısı xeyirli olanlardandır....
Zuxruf Suresi, 4. Ayet:
Şübhəsiz ki, O (Quran), dərgahımızda Ümmülkitabdadır. Həqiqətən ucadır, Hakimdir (hökm və hikmət sahibidir)....
Ənbiya Suresi, 85. Ayet:
İsmaili, İdrisi və Zülkifli də (yada sal!) Hamısı səbr edənlərdən idilər....
Bəqərə Suresi, 107. Ayet:
Məgər bilmirsənmi ki, göylərin və yerin həqiqi mülkiyyəti, səltənəti və höküməti yalnız Allaha məxsusdur?! (Çünki hər bir şeyin yaradılışı, qorunması, idarə olunması və yox edilməsi Onun istəyindən asılıdır.) Sizin Allahdan başqa heç bir başçı və yardımçınız yoxdur?!...
Bəqərə Suresi, 116. Ayet:
Və (kitab əhli) dedi: «Allah (Özü üçün) övlad götürmüşdür!» O (bütün bunlardan) pakdır! Əksinə, göylərdə və yerdə olanların hamısı Onun həqiqi mülküdür (çünki onların yaradılışı, qorunması, idarə olunması və yox edilməsi Onun əlindədir). Hamı Onun qarşısında təslimdir. (Belə olan halda, mülkiyyət necə övlad ola bilər və mülkiyyət sahibinin ona nə ehtiyacı var?)...
Ali-İmran Suresi, 189. Ayet:
Goyl?rin v? yerin h?qiqi mulkiyy?ti v? tam hakimiyy?ti Allaha m?xsusdur (cunki yaratmaq, qorumaq, idar? etm?k v? yox etm?k, bunlar?n ham?s? Onun ist?k v? irad?sin? tabedir). Allah h?r sey? qadirdir....
Maidə Suresi, 40. Ayet:
Məgər göylərin və yerin həqiqi səltənət və mülkiyyətinin Allaha məxsus olmasını bilmirsən?! (Çünki yaratmaq, qorumaq, işlərin nizama salınması və yox etmək, bunların hamısı Onun iradə və istəyinin təsiri altındadır.) İstədiyinə (ədalət və hikmətə uyğun olaraq) əzab verər və istədiyini (rəhmət əsasında) bağışlayar. Allah hər şeyə qadirdir....
Əraf Suresi, 185. Ayet:
Məgər göylərin və yerin böyük mülkünə (Allahın onların hakim və sahibi olmasına və onların da Allahın hökmü altında və Onun mülki olmağı qəbul etmələrinə) və Allahın yaratdığı əşyalara, eləcə də ömürlərinin sonunun yaxınlaşmış ola bilməsinə baxmayıblar? (Və əgər bu kitabın dəvətinə iman gətirməsələr) bəs bundan (bu Qur’andan) sonra hansı sözə iman gətirəcəklər?...
Furqan Suresi, 2. Ayet:
O Allah ki, göylərin və yerin mülkiyyət və hakimiyyəti Ona məxsusdur, Özü üçün övlad götürməmişdir, mülkiyyət və hakimiyyətində heç bir şəriki olmamışdır, hər bir şeyi yaradıb və (onların) hər biri üçün (vücud, əlamətləri, həyatını davam etdirməsi və qarşılıqlı əlaqələr baxımından) öz halına münasib ölçü təyin etmişdir....
Furqan Suresi, 26. Ayet:
Həmin gün (bütün varlıq aləmi üzərində) həqiqi mülkiyyət və hakimiyyət Rəhman olan Allaha məxsus olar və o gün kafirlər üçün çox çətin bir gün olacaqdır....
Fatir Suresi, 13. Ayet:
(Allah) gecəni gündüzə qatar, gündüzü də gecəyə qatar (tədriclə və yer kürəsinin əyilməsilə birini azaldar və digərinə artırar). O, günəşi və ayı (Öz əmrinə) ram etmişdir (onların) hər biri (özünün məxsus perpendikulyar və dairəvi hərəkətində) müəyyən bir müddət üçün hərəkət edər. Budur sizin Rəbbiniz olan Allah. Hər bir şeyin həqiqi mülkiyyəti və varlıq aləminin hakimiyyəti Ona məxsusdur. Onun yerinə çağırdıqlarınız həqiqətdə xurma çərdəyinin qabığına belə malik deyildirlər....
Yasin Suresi, 83. Ayet:
Hər şeyin həqiqi mülkiyyəti və kamil hökmranlığı (qüdrət) əlində olan Allah (hər nöqsandan) pak (və uzaq)dır. (Siz insanlar hamınız) Ona tərəf qaytarılacaqsınız....
Sad Suresi, 10. Ayet:
Yoxsa göylərin, yerin və bu ikisinin arasında olanların mülkiyyət və hakimiyyəti onlara məxsusdur?! (Əgər elədirsə) onda, (Peyğəmbərə kitabın nazil olmasının qarşısını almaq üçün) istənilən vasitə ilə yuxarı qalxsınlar....
Sad Suresi, 48. Ayet:
Və İsmaili, əl-Yəsəi və Zülkifli yada sal ki, hamısı yaxşılardan idilər....
Zümər Suresi, 6. Ayet:
(Allah) sizin hamınızı bir şəxsdən (ulu babanız Adəmdən) yaratdı. Sonra onun zövcəsini (Həvvanı) onun növündən yaratdı (və onların ikisinin evlənməsi ilə insan növü törəyib artdı). (Yaxud:) Siz canlıları bir tək hüceyrəli varlıqdan yaratdı. Sonra (onu artırmaqla) onun üçün bir cüt (tay) yaratdı (və bu yolla yer üzündəki bütün canlılar yarandı). (Qeyb xəzinələrindən zahiri aləmə) sizin üçün heyvanlardan səkkiz qism (hər birindən erkək-dişi olmaqla dəvə, inək, qoyun və keçi) endirdi. Sizi (və heyv...
Zümər Suresi, 44. Ayet:
De: «Şəfaət və vasitəçilik bütünlüklə (istər səbəb və nəticələr arasındakı icbari vasitəçiliklər, istərsə də axirət aləmindəki şəfaətlər) Allaha məxsusdur. (Çünki,) həqiqi mülkiyyət və göylərin və yerin hakimiyyəti Ona məxsusdur. (Ona görə ki, hər bir şeyin yaradılışı, qorunması, idarə edilməsi və yox edilməsi Onun əlindədir.) Sonra sizin hamınız Ona tərəf qaytarılacaqsınız.»...
Mömin Suresi, 16. Ayet:
Onların (Məhşər səhnəsində hazır olanların) zahir və aşkar olacaqları gün (ilə)! Allaha onların heç nəyi gizli qalmayacaqdır. (Və Allah tərəfindən deyiləcək:) Bu gün mülkiyyət və hakimiyyət kimə məxsusdur? (Və belə cavab veriləcək:) Tək və qüdrətli Allaha məxsusdur....
Mömin Suresi, 29. Ayet:
Ey mənim qövmüm, bu gün mülkiyyət və hakimiyyət sizə məxsusdur və siz bu torpaqda qalib və üstünsünüz. Beləliklə əgər bizə bir əzab gəlsə, Allahın əzabından (qurtarmağa) bizə kim kömək edər?! Firon dedi: «Mən sizə öz rəyimdən (Musanın öldürülməsinin məsləhət olmasından) başqa bir nəzər bildirmirəm və sizi yalnız doğru yola yönəldirəm.»...
Şura Suresi, 49. Ayet:
Göylərin və yerin həqiqi mülkiyyət və hakimiyyəti Allaha məxsusdur. (Çünki onların yaradılması, qorunması, idarə və məhv edilməsi Ona məxsusdur.) O, istədiyini yaradır. İstədiyinə qızlar bağışlayır, istədiyinə oğlanlar əta edir....
Fəth Suresi, 14. Ayet:
Göylərin və yerin həqiqi mülkiyyət və hakimiyyəti Allaha məxsusdur. (Çünki onların yaradılması, qorunması, idarə edilməsi və məhvi Onun qəti iradəsindən asılıdır.) (Günahkarlardan) istədiyini bağışlayır və istədiyinə əzab verir. Allah həmişə bağışlayan və mehribandır....
Hədid Suresi, 2. Ayet:
Göylərin və yerin həqiqi mülkiyyəti və mütləq hakimiyyəti Ona məxsusdur. (Çünki yaratmaq, qorumaq, idarə etmək və yox etmək, bunların hamısı Onun ixtiyarındadır.) Öldürür və dirildir. O hər bir şeyə qadirdir....
Mülk Suresi, 1. Ayet:
Varlıq aləminin həqiqi mülkiyyəti və hakimiyyəti (qüdrət) əlində olan Allah müqəddəsdir, ucadır və çox xeyir-bərəkətlidir (çünki kainatın yaradılışı, qorunması və idarə olunması Onun iradəsinə bağlıdır) və O hər şeyə qadirdir....
Bürüc Suresi, 9. Ayet:
O Allah ki, bütün göylərin və yerin həqiqi mülkiyyəti və malikiyyəti Ona məxsusdur (çünki, yaradılış, qorumaq və tədbir –bunların hamısı Onun əlindədir). Allah hər bir şeyə nəzarətçi və şahiddir....
Ənbiya Suresi, 85. Ayet:
İsmaili, İdrisi və Zülkifli də yad et. Onların hamısı səbir edənlərdən idilər....
Sad Suresi, 50. Ayet:
(Ey Muhamməd!) İsmail, Əlyəsə və Zülkifli də xatırla. Onların hər biri yaxşı kimsələr idi....
Taha Suresi, 120. Ayet:
Şeytan onun qulağına pıçıldayaraq dedi: "Ey Adəm! Əbədi həyat ağacını və heç vaxt dağılmayacaq bir mülki sənə göstərimmi?"...
Maidə Suresi, 17. Ayet:
And olsun ki, "Şübhəsiz, Allah Məryəm oğlu Məsihin elə özüdür" deyən kəslər kafir [Allahın məbud və rəbb olduğunu bilə-bilə inkar edən] oldular. De ki: "Yaxşı, Allah Məryəm oğlu Məsihi, anasını və bütün yer üzündəki hər kəsi dəyişikliyə/məhvə məruz qoymaq istəsə, Ona qarşı kim bir şey edə bilər? Göylərin, yerin və ikisinin arasındakilərin mülkiyyəti də yalnız Allaha məxsusdur. O, istədiyini əmələ gətirər. Və Allah, hər şeyə ən yaxşı şeyə qadir olandır."...
Maidə Suresi, 18. Ayet:
Və yəhudilər, xristianlar, "Biz, Allahın oğullarıyıq və Onun sevimliləriyik" dedilər. De ki: "Madam ki, elədir, nə üçün günahlarınıza görə Allah sizə əzab verir?" Əksinə, siz, Onun əmələ gətirdikləri [arasından] bir bəşərsiniz. O, istədiyi adamı bağışlayar, istədiyinə də əzab verər. Göylərin, yerin və ikisinin arasında olan hər şeyin mülkiyyəti, ixtiyarı da Allahındır. Dönüş də yalnız Ona tərəfdır....
Ənbiya Suresi, 85. Ayet:
Və İsmail, İdris və Zülkifl, hamısı səbr edən kimsələrdən idi....
Möminun Suresi, 88. Ayet:
De ki: "Əgər bilirsinizsə; hər şeyin mülkiyyəti və idarəsi Öz əlində olan və hər şeyi Özü qoruyub gözləyən, lakin Özü qorunmayan kimdir?"...
Yasin Suresi, 83. Ayet:
O halda, hər şeyin mülkiyyət və idarəsi Öz əlində olan Allah, hər cür nöqsanlıqlardan pakdır. Siz də ancaq Ona qaytarılacaqsınız. "...
Sad Suresi, 48. Ayet:
İsmaili, Əl-Yəsəni, Zülkifli də yada sal. Hamısı xeyrli kimsələrdəndirlər....