Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Ənfal Suresi, 9. Ayet:
(Xatırlayın ki,) o zaman siz Rəbbinizdən yardım diləmişdiniz. O da: “Mən sizə, bir-birinin ardınca gələn min mələklə yardım edəcəyəm!” – deyə sizin duanızı qəbul etmişdi. (Həzrət Peyğəmbər Bədr döyüşündə səhabələrin az, müşriklərin isə çox olduğunu görən zaman qibləyə yönələrək əllərini
uzatmış
və dua etmişdi. Allah-Təala da onun duasını qəbul etmiş və min mələklə ona yardım etmişdi.)...
Kəhf Suresi, 18. Ayet:
Uykuda oldukları halde sen onları uyanık sanırsın. Ve biz onları sağ yanlarına ve sol yanlarına çeviririz. Köpekleri de avluda ön ayaklarını öne doğru
uzatmış
tı. Eğer sen onlarla karşılaşsaydın, gerisin geri kaçardın. Ve korkudan ürperirdin....
Ənam Suresi, 93. Ayet:
Allah’a karşı yalan uyduran veya kendine bir şey vahyedilmemişken, “Bana vahyolundu” diyen, ya da “Allah’ın indirdiğinin benzerini ben de indireceğim” diye laf eden kimseden daha zalim kimdir? Zalimlerin şiddetli ölüm sancıları içinde çırpındığı; meleklerin, ellerini
uzatmış
, “Haydi canlarınızı kurtarın! Allah’a karşı doğru olmayanı söylediğiniz, ve O’nun âyetlerinden kibirlenerek yüz çevirdiğiniz için bugün aşağılayıcı azap ile cezalandırılacaksınız” diyecekleri zaman hâllerini bir görsen!...
Ənam Suresi, 93. Ayet:
Allah'a karşı yalan uydurandan yahut kendisine hiçbir şey vahyedilmemişken "Bana da vahyolundu" diyenden ve "Ben de Allah'ın indirdiği âyetlerin benzerini indireceğim" diyenden daha zalim kim vardır? O zalimler, ölümün (boğucu) dalgaları içinde, melekler de pençelerini
uzatmış
, onlara: "Haydi canlarınızı kurtarın! Allah'a karşı gerçek olmayanı söylemenizden ve O'nun âyetlerine karşı kibirlilik taslamış olmanızdan ötürü, bugün alçaklık azabı ile cezalandırılacaksınız!" derken onların halini bir g...
Ənam Suresi, 93. Ayet:
Allah'a karsi yalan uydurandan veya kendisine bir sey vahyedilmemisken «Bana vahyolundu, Allah'in indirdigi gibi ben de indirecegim» diyenden daha zalim kim olabilir? Bu zalimleri can cekisirlerken melekler ellerini uzatmis, «Canlarinizi verin, bugun Allah'a kar_Ù haksÙz yere sylediklerinizden, O'nun ayetlerine byklk taslamanÙzdan tr al altÙcÙ azabla cezalandÙrÙlacaksÙnÙz» derken bir grsen!...
Ənam Suresi, 93. Ayet:
Allah'a karşı yalan uydurandan veya kendisine bir şey vahyedilmemişken 'Bana vahyolundu, Allah'ın indirdiği gibi ben de indireceğim' diyenden daha zalim kim olabilir? Bu zalimleri can çekişirlerken melekler ellerini
uzatmış
, 'Canlarınızı verin, bugün Allah'a karşı haksız yere söylediklerinizden, O'nun ayetlerine büyüklük taslamanızdan ötürü alçaltıcı azabla cezalandırılacaksınız' derken bir görsen!...
Ənam Suresi, 93. Ayet:
Allah'a karşı yalan uydurandan yahut kendisine hiçbir şey vahyedilmemişken «Bana da vahyolundu» diyenden ve «Ben de Allah'ın indirdiği âyetlerin benzerini indireceğim» diyenden daha zalim kim vardır! O zalimler, ölümün (boğucu) dalgaları içinde, melekler de pençelerini
uzatmış
, onlara: «Haydi canlarınızı kurtarın! Allah'a karşı gerçek olmayanı söylemenizden ve O'nun âyetlerine karşı kibirlilik taslamış olmanızdan ötürü, bugün alçaklık azabı ile cezalandırılacaksınız!» derken onların halini bir g...
Ənam Suresi, 93. Ayet:
ALLAH adına yalan uydurandan ve kendisine hiç bir şey vahyedilmediği halde, 'Bana vahyediliyor,' diyenden ve ' ALLAH'ın indirdiği gibi ben de indireceğim,' diyenden daha zalim kim olabilir! Can çekişmesi anında zalimleri bir görsen! Melekler, ellerini
uzatmış
tır: 'Canınızı verin! ALLAH hakkında gerçek olmayanı söylemenizden ve onun ayetlerini (vahyini ve mucizelerini) kibir ve gururla karşılamanızdan dolayı bugün utanç verici azapla cezalandırılacaksınız. '...
Ənam Suresi, 93. Ayet:
Uydurduğu yalanı Allaha isnad eden veya kendine birşey vahy edilmemişken bana vahy olunuyor diyen kimseden, bir de Allâhın indirdiği âyetler gibi ben de indireceğim demekte olan kimseden daha zâlim kim olabilir? Görsen o zâlimler ölüm dalgaları içinde boğulurken Melâike ellerini
uzatmış
çıkarın, diye: canlarınızı bu gün zillet azâbiyle cezâlanacaksınız, çünkü Allaha karşı hakk olmıyanı söylüyordunuz ve çünkü Allâhın âyetlerinde istikbar ediyordunuz...
Ənam Suresi, 93. Ayet:
Allah’a karşı yalan uydurandan veya kendisine bir şey vahyedilmemişken “Bana vahyolundu”, “Allah’ın indirdiği ayetler gibi ben de indireceğim” diyenden daha zalim kim olabilir? Bu zalimler can çekişirlerken melekler ellerini
uzatmış
: “Can verin, bugün Allah’a karşı haksız yere söylediklerinizden, O’nun ayetlerine büyüklük taslamanızdan ötürü alçaltıcı bir azab ile cezalandırılacaksınız” derken bir görsen!.....
Ənam Suresi, 93. Ayet:
Buna rağmen Allah’a karşı yalan uydurandan veya ken disine birşey vahyolunmadığı hâlde: 'Bana vah yo lundu' diyenden ve: 'Allah’ın indirdiği (âyetler) gibi ben de indireceğim' diyenden daha zâlim kim olabilir?Bu yüzden o zâlimleri, ölümün şid det leri içinde (can çekişirler) iken bir görsen ki melekler(can alıcılar olarak) elleri ni
uzatmış
lar (onlara): 'Çıkarın canlarınızı! Allah’a karşı hak olmayanı söylüyor olduğunuz dan ve âyetlerine karşı büyüklük taslamakta bulunduğunuzdan dolayı, bugün aş...
Ənam Suresi, 93. Ayet:
Allah'a karşı yalan uydurandan, yahut kendisine hiçbir şey vahyedilmemişken; bana da vahyolundu, diyenden ve; Allah'ın indirdiği gibi ben de indireceğim, diyenden daha zalim kimdir? Bir görseydin; o zalimler can çekişirlerken melekler de ellerini
uzatmış
: Can verip bugün Allah'a karşı haksız yere söylediklerinizden ve O'nun ayetlerine büyüklük taslamanızdan ötürü horluk azabı ile cezalandırılacaksınız, derken....
Ənam Suresi, 93. Ayet:
Allah'a karşı yalan uydurandan ve kendisine hiçbir şey vahyedilmediği halde: “Bana da vahyolundu. ” diyenden ve: “Allah'ın indirdiği (âyetler) gibi ben de indireceğim. ” diyenden daha zâlim kim olabilir? Bu zâlimler ölüm dalgaları içinde can çekişirken, melekler de ellerini
uzatmış
: “Haydi canlarınızı teslim edin, Allah'a karşı gerçek olmayanı söylemenizden ve Allah'ın âyetlerine karşı kibirlilik taslamanızdan ötürü, bugün siz horlayıcı alçaltıcı bir azapla cezalandırılacaksınız!” derken bir gör...
Ənam Suresi, 93. Ayet:
Allah’a karşı yalan uydurandan yahut kendisine hiç bir şey vahyolunmadığı halde bana da vahyolundu diyenden ve Allah’ın indirdiği gibi ben de indireceğim diyenden daha zalim kim olabilir? O zalimler, ölüm sıkıntısı içinde iken, melekler ellerini
uzatmış
: -Canınızı verin. Bugün, Allah’a karşı doğru olmayanı söylemiş ve O’nun ayetlerinden büyüklük taslayarak uzaklaşmış olmanız dolayısıyla, zillet azabıyla cezalandırılacaksınız, derken onların halini bir görsen....
Ənam Suresi, 93. Ayet:
Allah'a karşı yalan uydurandan, ya da kendisine bir şey vahyedilmemiş iken "Bana vahyolundu" diyenden ve "Ben de Allâh'ın indirdiği gibi indireceğim!" diyenden daha zâlim kim olabilir? O zâlimler ölüm dalgaları içinde, melekler ellerini
uzatmış
: "Haydi canlarınızı çıkarın, Allah'a gerçek olmayanı söylemenizden ve O'nun âyetlerine karşı büyüklük taslamanızdan ötürü, bugün alçaklık azâbıyla cezâlandırılacaksınız!" (derken) onların halini bir görsen!...
Ənam Suresi, 93. Ayet:
Allah adına yalan uyduran, kendisine birşey vahyedilmediği halde 'Bana vahiy geldi' diyen, yahut 'Ben de Allah'ın indirdiği şeyin benzerini indireceğim' diyen kimseden daha zalim kim var? Sen o zalimleri can çekişirken bir görsen! Melekler ellerini
uzatmış
, 'Haydi, çıkarın canlarınızı,' derler. 'Bugün horlayıcı bir azapla cezalandırılacağınız gündür. Çünkü Allah hakkında gerçek dışı şeyler söylüyor ve Onun âyetlerine karşı büyüklük taslıyordunuz.'...
Ənam Suresi, 93. Ayet:
Yalan düzüp Allah'a iftira eden veya kendine bir şey vahyedilmediği halde "Bana vahyedildi" diyen kişi ile, "Allah'ın ayet indirdiği gibi ben de indireceğim" diyen kimseden daha zalim kim vardır? Bir görsen o zalimleri ölüm dalgaları içindeyken. Melekler ellerini
uzatmış
, "Çıkarın canlarınızı!" diye! "Bugün zillet azabıyla cezalandırılacaksınız; çünkü Allah'a karşı gerçek dışı şeyler söylüyorsunuz ve çünkü O'nun ayetlerine karşı büyüklük taslıyordunuz."...
Rəd Suresi, 3. Ayet:
Ve O, o (Hâlık-i Kâdirdir) ki, yeryüzünü
uzatmış
tır ve onda sabit dağlar ve ırmaklar yaratmıştır ve onda meyvelerin hepsinden ikişer çift yetiştirmiştir. Geceyi gündüze bürüyor. Şüphe yok ki, bunda tefekkür eder bir kavim için elbette ibretler vardır....
Rəd Suresi, 14. Ayet:
Gerçek duâ, ancak onadır. Ondan başkalarına duâ edenlerin duâları kabûl edilmez. Bu çeşit adam, ağzına gelsin diye suya ellerini
uzatmış
, bekleyip duran adama benzer, su ağzına gelmez onun ve kâfirlerin duâsı, sapıklıkta kalmadan başka bir şey değildir....
Kəhf Suresi, 18. Ayet:
1.
ve tahsebu-hum
: ve onları sanırsın
2.
eykâzan
: uyanık
3.
ve hum rukûdun
: ve onlar uykudadır
4.
ve nukallibu-hum
...
Kəhf Suresi, 18. Ayet:
Ve onlar, uykuda oldukları halde sen onları uyanık sanırsın. Ve onları sağa ve sola doğru çeviririz. Onların köpeği, ön ayaklarını (mağaranın) giriş kısmına
uzatmış
vaziyettedir. Eğer sen, onlara muttali olsaydın (yakından görseydin), mutlaka onlardan kaçarak (geri) dönerdin. Ve mutlaka sen, onlardan korkuyla dolardın (çok korkardın)....
Kəhf Suresi, 18. Ayet:
Uykuda oldukları hâlde, sen onları uyanık sanırsın. Biz onları sağa sola çeviriyorduk. Köpekleri de mağaranın girişinde iki kolunu
uzatmış
(yatmakta idi.) Onları görseydin, mutlaka onlardan yüz çevirip kaçardın ve gördüklerin yüzünden için korku ile dolardı....
Kəhf Suresi, 18. Ayet:
Onları uyanık sanırsın, halbuki uyuyor onlar ve biz onları sağ ve sol taraflarına çevirip durmadayız ve köpekleri de mağaranın girilecek yerinde, ön ayaklarını yere
uzatmış
, yatmada. Hallerini anlasaydın mutlaka onlardan kaçardın ve mutlaka onların halinden korku dolardı içine....
Kəhf Suresi, 18. Ayet:
Kendileri uykuda oldukları halde sen onları uyanık sanırdın. Onları sağa sola çevirirdik. Köpekleri de mağaranın girişinde ön ayaklarını
uzatmış
yatmakta idi. Eğer onların durumlarına muttali olsa idin dönüp onlardan kaçardın ve gördüklerin yüzünden için korku ile dolardı....
Kəhf Suresi, 18. Ayet:
Onlar uykuda oldukları halde, sen onları uyanık sanırdın. Onları sağa sola çevirirdik. Köpekleri de mağaranın eşiğinde, ön ayaklarını
uzatmış
yatmakta idi. Eğer onların durumlarını görse idin, dönüp kaçardın. Gördüklerin yüzünden için korku ile dolardı....
Kəhf Suresi, 18. Ayet:
Sen onları uyanık sanırsın. Oysa onlar uykudadırlar. Biz onları sağ yana ve sol yana çeviririz. Köpekleri de girişte iki kolunu
uzatmış
(yatmakta)dır. Onların durumlarını görecek olsaydın mutlaka arkanı dönüp kaçardın ve onlardan için korku dolardı....
Kəhf Suresi, 18. Ayet:
Sen onları uyanık sanırsın, oysa onlar (derin bir uykuda) uyuşmuşlardır. Biz onları sağ yana ve sol yana çeviriyorduk. Köpekleri de iki kolunu
uzatmış
yatıyordu. Onları görmüş olsaydın, geri dönüp onlardan kaçardın, onlardan içini korku kaplardı....
Kəhf Suresi, 18. Ayet:
Magara ehli uykuda iken sen onlari uyanik sanirdin. Biz onlari saga ve sola dondururduk. Kopekleri dirseklerini esige uzatmisti. Onlari gorsen, icin korkuyla dolar, geri donup kacardin....
Kəhf Suresi, 18. Ayet:
Onları uyanık sanırsın, oysa uyku halindedirler; sağa sola onları çevirip dururuz. Köpekleri de iki kolunu eşiğine
uzatmış
vaziyette. Onları bir görseydin dönüp onlardan kaçardın ve için korku dolup ürperirdin....
Kəhf Suresi, 18. Ayet:
Mağara ehli uykuda iken sen onları uyanık sanırdın. Biz onları sağa ve sola döndürürdük. Köpekleri dirseklerini eşiğe
uzatmış
tı. Onları görsen, için korkuyla dolar, geri dönüp kaçardın....
Kəhf Suresi, 18. Ayet:
Kendileri uykuda oldukları halde sen onları uyanık sanırdın. Onları sağa sola çevirirdik. Köpekleri de mağaranın girişinde ön ayaklarını
uzatmış
yatmakta idi. Eğer onların durumlarına muttali olsa idin dönüp onlardan kaçardın ve gördüklerin yüzünden için korku ile dolardı....
Kəhf Suresi, 18. Ayet:
Uykuda olmalarına rağmen onları uyanık sanırsın. Onları sağa ve sola doğru çeviririz. Köpekleri de kollarını eşikte
uzatmış
tır. Onlara baksaydın onlardan dönüp kaçardın ve onlardan dolayı korkuyla dolardın....
Kəhf Suresi, 18. Ayet:
Bir de onları uyanıklar zannedersin halbuki uykudalardır ve biz onları sağa sola çeviririz, köpekleri de medhalde iki kolunu
uzatmış
, üzerlerine çıkıversen mutlaka onlardan döner kaçardın ve her halde onlardan dehşet dolardın...
Kəhf Suresi, 18. Ayet:
Bir de onları uyanık sanırdın, halbuki uykudadırlar ve biz onları sağa sola çevirirdik; köpekleri de giriş kısmında iki kolunu
uzatmış
tı. Onları görseydin mutlaka onlardan kaçar ve elbette için dehşet ile dolardı....
Kəhf Suresi, 18. Ayet:
Bir de onları mağarada görseydin uyanık sanırdın. Halbuki onlar uykudadırlar. Biz onları sağa sola çevirirdik. Köpekleri de girişte ön ayaklarını ileri doğru
uzatmış
tı. Eğer onları görseydin, arkana bakmadan kaçardın ve için korku ile dolardı....
Kəhf Suresi, 18. Ayet:
Sen onları uyanık sanırsın, oysa onlar (derin bir uykuda) uyuşmuşlardır. Biz onları sağ yana ve sol yana çeviriyorduk (nükallibühüm). Köpekleri de iki kolunu
uzatmış
yatıyordu. Onları görmüş olsaydın, geri dönüp onlardan kaçardın, onlardan içini korku kaplardı....
Kəhf Suresi, 18. Ayet:
Onlar uykuda iken; sen, onları uyanık sanırdın. Biz, onları sağa ve sola döndürüyorduk. Köpekleri de dirseklerini eşiğe
uzatmış
tı. Onları görsen; için korkuyla dolar, geri dönüp kaçardın....
Kəhf Suresi, 18. Ayet:
Ve onları uyanıklar sanırsın, halbuki, onlar uykudadırlar ve onları sağ taraflarına ve sol taraflarına çeviririz ve köpekleri de iki kolunu kapı tarafına
uzatmış
bir haldedir. Eğer onların bu hallerine muttali olsa idin elbette onlardan döner, firar ederdin ve onlardan korku ile dolardın....
Kəhf Suresi, 18. Ayet:
Onlar uykuda iken sen onları uyanık sanırsın. Biz onları sağa sola döndürüyorduk. Köpekleri de ön ayaklarını eşiğe
uzatmış
tı. Onları görseydin, onlardan korkup arkana dönüp kaçardın....
Kəhf Suresi, 18. Ayet:
Uykuda oldukları halde sen onları uyanıklar sanırsın onları (uykuda) sağa sola çeviririz. Köpekleri de girişte iki kolunu (ön ayaklarını)
uzatmış
vaziyettedir. Onların durumunu görseydin, mutlaka onlardan dönüp kaçardın. Ve onlardan içine korku dolardı....
Kəhf Suresi, 18. Ayet:
Sen onları uyanık sanırsın, oysa onlar (derin bir uykuda) uyuşmuşlardır. Biz onları sağ yana ve sol yana çeviriyorduk. Onların köpekleri de iki kolunu
uzatmış
yatmaktaydı. Onları görmüş olsaydın, geri dönüp onlardan kaçardın, onlardan içini korku kaplardı....
Kəhf Suresi, 18. Ayet:
Onları görecek olsan uyanık sanırdın. Halbuki onlar uykudaydılar; Biz ise onları sağa sola çeviriyorduk. Köpekleri de mağara girişinde iki ayağını
uzatmış
yatıyordu. Onları o halde görsen dehşete düşer ve döner, kaçardın....
Ənbiya Suresi, 44. Ayet:
Evet. Biz onlara ve babalarına mühlet verdik, tâ ki kendilerine ömürleri
uzatmış
oldu. Görmüyorlar mı ki, Biz yurtlarına varıp onu etrafından eksiltiyoruz. O halde galip olanlar onlar mı?...
Furqan Suresi, 45. Ayet:
Görmedin mi; Rabbın, gölgeyi nasıl
uzatmış
tır. İsteseydi onu durdururdu. Sonra Biz, güneşi ona delil kıldık....
Furqan Suresi, 45. Ayet:
Görmedin mi Rabbin gölgeyi nasıl
uzatmış
tır? Eğer dileyecek olsa idi onu elbette sakin kılardı. Sonra güneşi gölge üzerine bir delil kıldık....
Furqan Suresi, 45. Ayet:
Görmedin mi Rabbini, nasıl
uzatmış
tır gölgeyi? Eğer dileseydi, onu elbette hareketsiz kılardı. Sonra nasıl Güneş'i ona delil yapmışız!...
Səba Suresi, 53. Ayet:
Oysa onu daha once inkar etmisler, uzak bir yer olan dunyadan gorunmeyene dil uzatmislardi....
Səba Suresi, 53. Ayet:
Halbuki daha önce onu inkâr etmişler, uzak yerden gaybe taş atmışlar (bilmedikleri şeye dil
uzatmış
lardı....
Səba Suresi, 53. Ayet:
Oysa onu daha önce inkar etmişler, uzak bir yer olan dünyadan görünmeyene dil
uzatmış
lardı....
Səba Suresi, 53. Ayet:
Halbuki önceleri hakikati inkara kalkışmışlar ve insan kavrayışının ötesindeki bazı şeylere uzaktan dil
uzatmış
lardı....
Qaf Suresi, 7. Ayet:
Yeryüzünü de (nasıl)
uzatmış
ız, ona ağır baskılar oturtmuşuz ve seyrine doyulmaz her türden çiftler bitirmişiz....
Qaf Suresi, 7. Ayet:
Yeri de nasıl
uzatmış
, üzerine sabit dağlar oturtmuşuz. Orada görünüşü güzel her çeşit bitkiden çiftler yetiştirdik....
Qəmər Suresi, 8. Ayet:
Boyunlarını çağırana doğru
uzatmış
olarak koşarlarken, kafirler derler ki: "Bu, zorlu bir gün."...
Qəmər Suresi, 8. Ayet:
Boyunlarını çağırana doğru
uzatmış
olarak koşarlarken, kafirler derler ki: "Bu, zorlu bir gün."...
Qəmər Suresi, 8. Ayet:
Boyunlarını, çağıran münâdîye doğru
uzatmış
vaziyette, kâfirler: "Bugün çok zorlu bir gün, işimiz bitik!" derler....
Qəmər Suresi, 8. Ayet:
Boyunlarını, çağırana doğru
uzatmış
koşarlarken, kâfirler: "Bu çetin bir gündür!" derler....
Qəmər Suresi, 8. Ayet:
Boyunlarını çağırana doğru
uzatmış
olarak koşarlarken, kâfirler derler ki: «Bu, zorlu bir gün.»...
Furqan Suresi, 45. Ayet:
(45,46) Rabbinin o gölgeyi nasıl
uzatmış
olduğuna bakmadın mı? Dileseydi onu elbet hareketsiz de yapardı. Sonra Biz güneşi, ona delil yaptık. Sonra da onu kolay bir çekişle Kendimize doğru çektik. ...
Furqan Suresi, 46. Ayet:
(45,46) Rabbinin o gölgeyi nasıl
uzatmış
olduğuna bakmadın mı? Dileseydi onu elbet hareketsiz de yapardı. Sonra Biz güneşi, ona delil yaptık. Sonra da onu kolay bir çekişle Kendimize doğru çektik. ...
Ənam Suresi, 93. Ayet:
"Ve Allah'a karşı yalan uydurandan yahut kendisine hiçbir şey vahyolunmadığı hâlde “Bana vahyolundu” diyenden ve “Allah'ın indirdiği gibi ben de indireceğim” diyenden daha yanlış; kendi zararlarına iş yapan kim olabilir? Şirk koşarak yanlış; kendi zararlarına iş yapan o kimseleri ölümün şiddetleri içindeyken, görevli güçler de onlara ellerini
uzatmış
, “Canlarınızı çıkarın. Bugün, Allah'a karşı gerçek dışı şeyler söylediğinizden ve O'nun âyetlerine karşı böbürlenmenizden dolayı alçaltıcı bir aza...
Kəhf Suresi, 18. Ayet:
Ve sen Ashâb-ı Rakim'i görseydin uyanık sanırdın. Hâlbuki onlar uykudadırlar. Ve Biz onları sağ yana ve sol yana çeviririz. Köpekleri de girişte ön ayaklarını ileri doğru
uzatmış
tı. Eğer sen onların durumunu iyice bilseydin, kesinlikle, kaçarak onlardan uzaklaşırdın ve onlardan ürpertiyle dolardın. ...
Kəhf Suresi, 18. Ayet:
Onlar yuxuda olduqları halda sən onları oyaq sanarsan. Onları sağa və sola doğru çeviririk. Onların iti ön ayaqlarını (mağaranın) giriş qisminə
uzatmış
vəziyyətdədir. Əgər sən onları yaxından görsəydin, mütləq qorxub qaçardın. Mütləq bütün vücudunu dəhşət bürüyərdi....
Kəhf Suresi, 18. Ayet:
Sən onları ayıq hesab edirsən və onlar isə yuxudadır. Biz onları sağ yana və sol yana döndərirdik və onların iti mağaranın ağzında əllərini
uzatmış
dı. Əgər sən onlara baxsaydın, onlardan üz döndərib qaçardın və onlardan bərk qorxardın....
Kəhf Suresi, 18. Ayet:
Və (gözləri açıq olduğu üçün) onları oyaq sanardın, halbuki yatmışdılar. Və (geyim və bədənlərinin çürüməməsi üçün) onları (yatdıqları halda) sağ tərəfə və sol tərəfə döndərirdik. Onların iti hər iki pəncəsini mağaranın kandarına
uzatmış
dı. Əgər onlardan xəbərin olsaydı (və bu səhnəni yaxından görsəydin), şübhəsiz, qaçaraq onlara arxa çevirərdin və bütün vücudun onlardan qorxu ilə dolardı....
Kəhf Suresi, 18. Ayet:
Onlar yatmış olduqları halda sən onları oyaq hesab edərdin. Biz onları sağa-sola çevirirdik. Onların iti isə pəncələrini astanaya
uzatmış
dı. Əgər sən onların yanına gəlib bu vəziyyəti görsəydin, onlardan vahiməyə düşüb geri qaçardın....
Kəhf Suresi, 18. Ayet:
Və sən Rəqim əhlini görsəydin oyaq sanardın. Halbuki onlar yuxudaydılar. Və Biz onları sağ tərəfə və sola tərəfə çeviririk. İtləri də kandarda qabaq ayaqlarını irəli doğru
uzatmış
dı. Əgər sən onların vəziyyətindən yaxşıca xəbərdar olsaydın, şübhəsiz, qaçaraq onlardan uzaqlaşardın və ürpərərdin....