Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Maidə Suresi, 41. Ayet:
Ey Peyğəmbər! Qəlbləri inanmadığı halda ağızları ilə: “İnandıq”, - deyənlərdən küfrdə bir-birləri ilə
yarışanlar
səni kədərləndirməsin! Yəhudilərdən də elələri var ki, yalan sözlərə və sənin yanına gəlməyən başqa kimsələrə qulaq asırlar. Onlar (Tövratdakı) sözlərin yerini sonradan dəyişdirirlər. Onlar: “Əgər bu sizə verilsə, onu alın. Əgər o sizə verilməsə, (ondan) uzaq durun!” - deyirlər. Allah bir kimsənin fitnəyə (zəlalətə) düşməsini istəyərsə, sən Allaha qarşı onun üçün heç bir şey edə bilmə...
Mutəffifin Suresi, 26. Ayet:
Onun sonu müşkdür (içildikdən sonra müşk qoxusu verər). Qoy
yarışanlar
bunun üçün yarışsınlar!...
Ali-İmran Suresi, 176. Ayet:
Küfrdə
yarışanlar
ın sizi incitməsinə imkan verməyin. Çünki onlar Allaha heç bir zərər verə bilməzlər. Allah onları axirətdə paysız buraxmaq istəyir. Onlar üçün böyük bir əzab vardır....
Həcc Suresi, 51. Ayet:
Ayələrimizi puça çıxarmaq üçün
yarışanlar
cəhənnəm əhlidirlər....
Naziat Suresi, 4. Ayet:
Və yarışdıqca
yarışanlar
a....
Mutəffifin Suresi, 26. Ayet:
Onun (içində rəhiq olan qabın) möhürü müşkdür. Qoy
yarışanlar
onun üçün yarışsınlar!...
Ali-İmran Suresi, 176. Ayet:
Küfrde
yarışanlar
, seni üzmesin. Çünkü onlar, Allah'a hiçbir zarar veremezler. Allah, onları ahirette nasipsiz bırakmak istiyor. Onlar için çok büyük bir azap vardır....
Naziat Suresi, 4. Ayet:
Ve de yarıştıkça
yarışanlar
a....
Mutəffifin Suresi, 26. Ayet:
Onun sonu misktir.
Yarışanlar
bunun için yarışsınlar....
Ali-İmran Suresi, 176. Ayet:
Küfürde
yarışanlar
seni üzmesin. Onlar, Allah’a hiçbir şekilde zarar veremezler. Allah, onlara ahirette bir pay vermemek istiyor. Onlar için büyük azap vardır....
Ali-İmran Suresi, 176. Ayet:
(Resûlüm) İnkârda
yarışanlar
sana kaygı vermesin. Çünkü onlar, Allah'a hiçbir zarar veremezler. Allah onlara, ahiretten yana bir nasip vermemek istiyor. Onlar için çok büyük bir azap vardır....
Ali-İmran Suresi, 176. Ayet:
Hakikati inkârda
yarışanlar
seni üzmesinler. Kesinlikle onlar, Allâh'a hiçbir zarar veremezler. Allâh onlara sonsuz gelecek sürecinde bir nasip vermemeyi diliyor (onun için böyleler). Onlar için aziym azap vardır....
Ali-İmran Suresi, 176. Ayet:
Kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah’a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar eden, küfürde
yarışanlar
ın varlığı seni üzmesin. Onlar, asla, Allah’a hiçbir şekilde zarar veremezler. Allah, âhirette, ebedî yurtta onlara pay vermemek istiyor. Onlara büyük bir ceza vardır....
Ali-İmran Suresi, 176. Ayet:
Küfürde birbirleriyle
yarışanlar
seni üzmesinler. Onlar Allah'a bir zarar dokunduramazlar. Allah ahirette onlara bir pay ayırmamak istiyor. Onlar için büyük bir azap vardır....
Ali-İmran Suresi, 176. Ayet:
O küfürde
yarışanlar
, sana keder vermesin. Çünkü onlar Allah’a asla bir zarar edebilecek değillerdir. Allah onlara ahirette bir nasip vermemeyi diliyor. Onlar için çok acıklı bir azap vardır....
Ali-İmran Suresi, 176. Ayet:
Kufurde yarisanlar seni uzmesin; suphesiz onlar Allah' a bir zarar veremezler. Allah ahirette onlara bir pay vermemek istiyor; onlara buyuk azab vardir....
Ali-İmran Suresi, 176. Ayet:
Küfürde
yarışanlar
seni kaygılandırmasın ; çünkü onlar Allah'a hiçbir surette zarar veremezler. Allah onlara Âhirette (saadetten yana) bir pay vermemeyi ister. Onlar için büyük bir azâb vardır....
Ali-İmran Suresi, 176. Ayet:
Küfürde
yarışanlar
seni üzmesin; şüphesiz onlar Allah'a bir zarar veremezler. Allah ahirette onlara bir pay vermemek istiyor; onlara büyük azab vardır....
Ali-İmran Suresi, 176. Ayet:
(Resûlüm) İnkârda
yarışanlar
sana kaygı vermesin. Çünkü onlar, Allah'a hiçbir zarar veremezler. Allah onlara, ahiretten yana bir nasip vermemek istiyor. Onlar için çok büyük bir azap vardır....
Ali-İmran Suresi, 176. Ayet:
İnkarcılıkta
yarışanlar
seni üzmesin. Onlar ALLAH'a hiçbir zarar veremez. ALLAH ahirette onlara bir pay vermemek istiyor. Onlar için büyük bir azap var....
Ali-İmran Suresi, 176. Ayet:
Sana da o küfürde
yarışanlar
hüzün vermesin çünkü onlar Allaha bir zarar edebilecek değiller, Allah onlara Ahırette bir hazz vermemek istiyor, onlara azîm bir azab var...
Ali-İmran Suresi, 176. Ayet:
O inkarda
yarışanlar
seni kederlendirmesin; çünkü onlar asla Allah'a bir zarar veremeyeceklerdir. Allah, onlara ahirette bir pay vermemek istiyor. Onlara büyük bir azap vardır....
Ali-İmran Suresi, 176. Ayet:
Küfürde
yarışanlar
seni üzmesin. Onlar, Allah'a hiç bir şekilde zarar veremezler. Allah onlara ahirette bir pay vermemek istiyor. Onlar için büyük bir azap vardır....
Ali-İmran Suresi, 176. Ayet:
(Habîbim, yâ Muhammed!) İşte o küfürde birbiriyle
yarışanlar
seni üzmesin! Çünki onlar Allah’a aslâ hiçbir şeyle zarar veremezler! Allah onlara (bu inkârları yüzünden)âhirette bir nasib vermemek istiyor. Ve onlar için (pek) büyük bir azab vardır....
Ali-İmran Suresi, 176. Ayet:
Hakikati inkarda birbirleriyle
yarışanlar
dan dolayı üzülme: Onlar, Allah'a hiçbir zarar veremezler. Onların ahiret(in nimetlerin)den hiç pay alamamaları Allah'ın muradıdır ve onları şiddetli bir azap beklemektedir....
Ali-İmran Suresi, 176. Ayet:
Küfürde
yarışanlar
seni üzmesin! Şüphesiz ki onlar Allah'a hiçbir zarar veremezler. Allah onlara âhirette hiçbir nasip vermemek istiyor. Onlar için büyük bir azap vardır....
Ali-İmran Suresi, 176. Ayet:
Küfürde
yarışanlar
seni üzmesin. Onlar Allah’a hiç bir zarar veremezler. Allah, onların ahirette bir nasibinin/payının olmamasını istiyor. Ve onlara büyük bir azap vardır....
Maidə Suresi, 41. Ayet:
1.
yâ eyyuhâ er resûlu
: ey Resul
2.
lâ yahzun-ke
: seni üzmesin (mahzun etmesin)
3.
ellezîne yusâriûne
: yarışan kimseler,
yarışanlar
4.
Maidə Suresi, 41. Ayet:
Ey Resûl! Ağızlarıyla îmân ettik deyip, kalpleri îmân etmeyenlerden küfürde
yarışanlar
seni üzmesin. Ve yahudilerden dinleyenlerin bir kısmı, sana gelmeyen başka bir kavme yalan söylemek için dinleyenlerdir. Kelimeleri sonradan yerlerinden kaydırıp, değiştirirler ve: “Eğer size bu verilirse o zaman onu alın, eğer (böyle) verilmezse o taktirde kaçının.” derler. Ve Allah, kimin fitne içinde kalmasını dilerse, artık sen, onun için Allah'tan bir şeye asla mani olacak değilsin. İşte onlar öyle kimsel...
Maidə Suresi, 41. Ayet:
Ey Peygamber! Kalpten inanmadıkları hâlde, ağızlarıyla “İnandık” diyenler (münafıklar) ile Yahudilerden küfürde
yarışanlar
seni üzmesin. Onlar (Yahudiler) yalan uydurmak için (seni) dinlerler , sana gelmeyen bir topluluk hesabına dinlerler. Kelimelerin (ifade içindeki) yerlerini bildikten sonra yerlerini değiştirir ve şöyle derler: “Eğer size şu hüküm verilirse, onu tutun. O verilmezse sakının.” Allah, kimin azaba uğramasını istemişse artık sen onun için asla Allah’a karşı hiçbir şey yapamazsın....
Maidə Suresi, 41. Ayet:
Ey Allah’ın Rasulü, akılları yatarak, kalpleriyle iman etmedikleri halde, ağızlarıyla: 'İnandık' diyenlerin ve yahudiliğin takipçilerinden küfür içinde
yarışanlar
ın hali seni üzmesin. Onlar devamlı yalana kulak verirler. Senin yanına yaklaşmayan diğer bir kavmin sözlerine kulak kabartırlar. Kelimeleri, ifadeleri, aslî manalarını bozacak şekilde tahrif ediyorlar, değiştiriyorlar, bâtıl tefsirler ve te’viller yapıyorlar. Bir de: 'Eğer hakkınızda şu hükmü uygulamaya kalkarlarsa hemen kabul edin. O ...
Maidə Suresi, 41. Ayet:
Ey Peygamber! Ağızlarıyla 'iman ettik' dedikleri halde kalpleri iman etmemiş olanlardan ve yahudilerden küfürde
yarışanlar
seni üzmesinler. Onlar sürekli yalana kulak veren, sana gelmemiş bir topluluğun hesabına casusluk yapan kimselerdir. Bunlar sözlerin yerlerine konulmasından sonra onları değiştirirler. 'Size bu verilirse alın, bu verilmezse o zaman sakının' derler. [5] Allah birini şaşırtmak isterse sen onun için Allah'a karşı bir şey yapamazsın. Onlar, Allah'ın kalplerini arındırmayı dileme...
Maidə Suresi, 41. Ayet:
Ey şanlı Peygamber, gerek ağızlarıyla «Biz inandık.» deyip de kalpleriyle inanmayanlardan, gerekse yahudilerden küfürde
yarışanlar
seni üzmesin! Onlar yalancılık etmek için dinlerler, sana gelmeyen bir topluluk hesabına dinlerler, yerli yerinde söylenen kelimeleri sonradan değiştirirler, «Size böyle fetva verilirse tutun, verilmezse sakının!» derler. Allah, kimin fitneye düşmesini dilerse sen onun lehine Allah'tan hiçbir şey koparamazsın. Onlar, öyle kimselerdir ki, Allah, kalplerini temizlemek ...
Maidə Suresi, 41. Ayet:
Ey Peygamber! Hakikati inkarda birbirleriyle
yarışanlar
dan dolayı üzülme: şu, ağızlarıyla "Biz inanıyoruz!" diyen, halbuki kalben inanmayanlardan ve her türlü yalanı can kulağıyla dinleyen ve (aydınlanmak için) sana gelmek yerine başka insanlara kulak veren Yahudilerden. Onlar, (vahyedilen) sözleri asıl bağlamlarından kopararak anlamlarını çarpıtırlar ve "Eğer size şöyle şöyle (bir öğreti) verilirse onu kabul edin; ama verilmezse uzak durun!" derler. (Onlara bakıp üzülme,) çünkü Allah, bir kişin...
Maidə Suresi, 41. Ayet:
Ey Peygamber! Kalpleri iman etmediği halde ağızlarıyla "iman ettik." diyen münafıklarla, Yahudilerden kâfirlikte
yarışanlar
seni üzmesin. Zira onlar yalancılık etmek için dinlerler. Senin yanında olmayan bir grup hesabına casusluk için dinlerler. Kelimeleri konuldukları yerlerden çıkarıp tahrif ederler. "Size şu fetva verilirse onu kabul edin, o verilmezse onu kabul etmekten geri durun" derler. Allah birini şaşırtmak isterse, sen onun lehinde Allah’a karşı hiçbir şey yapamazsın. Onlar öyle kimse...
Tövbə Suresi, 100. Ayet:
1.
ve es sâbikûne el evvelûne
: hayırlarda
yarışanlar
ın evvelkileri
2.
min el muhâcirîne
: hicret (göç) edenlerden
3.
ve el ensâri
: ve ensar, yardım edenler
...
Tövbə Suresi, 100. Ayet:
O sabikûn-el evvelîn (evvelki hayırlarda
yarışanlar
dan salâh makamında iradesini Allah'a teslim ederek irşada memur ve mezun kılınanlar): Onların bir kısmı muhacirînden (Mekke'den Medine'ye göç edenlerden) bir kısmı ensardan (Medine'deki yardımcılardan) ve bir kısmı da onlara (ensar ve muhacirîne) ihsanla tâbî olanlardandı. (Sahâbe irşad makamına sahip oldukları için onlara tâbî olundu). Allah, onlardan razı ve onlar da O'ndan (Allah'tan) razıdır. Onlara Allah, altlarından ırmaklar akan cennetle...
Həcc Suresi, 51. Ayet:
Ayetlerimiz hakkında (onları tesirsiz kılmak için) birbirlerini geri bırakırcasına
yarışanlar
a gelince, işte bunlar, cehennemliklerdir....
Həcc Suresi, 51. Ayet:
Âyetlerimiz hakkında (onları tesirsiz kılmak için) birbirlerini geri bırakırcasına
yarışanlar
a gelince, işte bunlar, cehennemliklerdir....
Həcc Suresi, 51. Ayet:
Ayetlerimizi gözden düşürüp etkisiz bırakmak için birbirleri ile kıyasıya
yarışanlar
ise cehennemliktirler....
Həcc Suresi, 51. Ayet:
Âyetlerimiz hakkında (onları boşa çıkarmak için) birbirlerini geri bırakırcasına
yarışanlar
var ya, işte onlar cehennemliklerdir....
Möminun Suresi, 61. Ayet:
İşte onlar, iyiliklerde
yarışanlar
dır; ve onlar iyilik yapmakta öncüdürler....
Möminun Suresi, 61. Ayet:
İşte onlar iyiliklerde
yarışanlar
ve bu yarışı önde bitirenlerdir....
Möminun Suresi, 61. Ayet:
İşte onlar hayırda
yarışanlar
ve öne geçenlerdir....
Səba Suresi, 4. Ayet:
(4-5) Allah'in, inanip yararli is isleyenlere ki onlar icin magfiret ve comertce verilmis rizik vardir ve ayetlerimizi hukumsuz birakmak icin yarisanlara ki onlara igrenc ve can yakici azap vardir islerinin karsiliklarini vermesi icin kiyamet saati gelecektir....
Səba Suresi, 4. Ayet:
(4-5) Allah'ın, inanıp yararlı iş işleyenlere ki onlar için mağfiret ve cömertçe verilmiş rızık vardır ve ayetlerimizi hükümsüz bırakmak için
yarışanlar
a ki onlara iğrenç ve can yakıcı azap vardır işlerinin karşılıklarını vermesi için kıyamet saati gelecektir....
Səba Suresi, 5. Ayet:
(4-5) Allah'in, inanip yararli is isleyenlere ki onlar icin magfiret ve comertce verilmis rizik vardir ve ayetlerimizi hukumsuz birakmak icin yarisanlara ki onlara igrenc ve can yakici azap vardir islerinin karsiliklarini vermesi icin kiyamet saati gelecektir....
Səba Suresi, 5. Ayet:
(4-5) Allah'ın, inanıp yararlı iş işleyenlere ki onlar için mağfiret ve cömertçe verilmiş rızık vardır ve ayetlerimizi hükümsüz bırakmak için
yarışanlar
a ki onlara iğrenç ve can yakıcı azap vardır işlerinin karşılıklarını vermesi için kıyamet saati gelecektir....
Səba Suresi, 5. Ayet:
Âyetlerimizi hukümsüz bırakmak için
yarışanlar
, onlar için de pislikten öyle bir azâb var ki elîm...
Səba Suresi, 5. Ayet:
Ayetlerimizi hükümsüz bırakmak için
yarışanlar
için de pislikten acı bir azap vardır....
Səba Suresi, 5. Ayet:
Âyetlerimizi hükümsüz bırakmak için
yarışanlar
a gelince, onlar için de pek kötü ve elem verici bir azab vardır....
Səba Suresi, 5. Ayet:
Âyetlerimizi etkisiz bırakmak için
yarışanlar
a ise, en kötüsünden, acı bir azap vardır....
Səba Suresi, 38. Ayet:
Âyetlerimizi geçersiz kılmak için
yarışanlar
var ya, işte onlar azap için hazır bulundurulacaklar....
Səba Suresi, 38. Ayet:
Âyetlerimizi hükümsüz bırakmak için
yarışanlar
a gelince, işte onlar Hakk'ın huzuruna azab içinde getirileceklerdir....
Səba Suresi, 38. Ayet:
Âyetlerimizi etkisiz bırakmak için
yarışanlar
ise, tutuklanıp azap içine atılacaklardır....
Fatir Suresi, 32. Ayet:
1.
summe
: sonra
2.
evresne
: varis kıldık
3.
el kitâbe
: kitap
4.
ellezîne
: onlar
Fatir Suresi, 32. Ayet:
Sonra kullarımızdan seçtiklerimizi kitaba varis kıldık. Böylece onlardan bir kısmı nefsine zulmedicidir, onlardan bir kısmı muktesittir. Onlardan bir kısmı da Allah'ın izniyle hayırlarda
yarışanlar
dır. İşte o ki o, büyük fazldır....
Fatir Suresi, 32. Ayet:
Sonra bu kitaba, kullarımızdan seçtiğimizi mirasçı kılarız. Onlardan kendine zulmeden de olur, onu tasdik eden de. Onların arasında Allah’ın izniyle hayırlarda
yarışanlar
vardır. En büyük fazilet budur....
Naziat Suresi, 1. Ayet:
(1-5) Söküp çıkaranlara, yavaşça çekenlere, yüzdükçe yüzenlere, yarıştıkça
yarışanlar
a, iş düzenleyenlere andolsun;...
Naziat Suresi, 2. Ayet:
(1-5) Söküp çıkaranlara, yavaşça çekenlere, yüzdükçe yüzenlere, yarıştıkça
yarışanlar
a, iş düzenleyenlere andolsun;...
Naziat Suresi, 3. Ayet:
(1-5) Söküp çıkaranlara, yavaşça çekenlere, yüzdükçe yüzenlere, yarıştıkça
yarışanlar
a, iş düzenleyenlere andolsun;...
Naziat Suresi, 4. Ayet:
Yarıştıkça
yarışanlar
a,...
Naziat Suresi, 4. Ayet:
(Müminlerin ruhlarını cennete, kâfirlerinkini ateşe götürmekte) koşup
yarışanlar
a,...
Naziat Suresi, 4. Ayet:
Yarıştıkça
yarışanlar
a,...
Naziat Suresi, 4. Ayet:
(1-5) Söküp çıkaranlara, yavaşça çekenlere, yüzdükçe yüzenlere, yarıştıkça
yarışanlar
a, iş düzenleyenlere andolsun;...
Naziat Suresi, 4. Ayet:
Yarıştıkça
yarışanlar
a,...
Naziat Suresi, 4. Ayet:
Yarıştıkça
yarışanlar
a andolsun!...
Naziat Suresi, 4. Ayet:
Yarıştıkça
yarışanlar
a.....
Naziat Suresi, 5. Ayet:
(1-5) Söküp çıkaranlara, yavaşça çekenlere, yüzdükçe yüzenlere, yarıştıkça
yarışanlar
a, iş düzenleyenlere andolsun;...
Mutəffifin Suresi, 25. Ayet:
(25-26) Sonunda misk kokusu birakan, agzi kapali saf bir icecekten icerler. Iyi seyler icin yarisanlar, bunun icin yarissinlar....
Mutəffifin Suresi, 25. Ayet:
(25-26) Sonunda misk kokusu bırakan, ağzı kapalı saf bir içecekten içerler. İyi şeyler için
yarışanlar
, bunun için yarışsınlar....
Mutəffifin Suresi, 26. Ayet:
1.
hitâmu-hu
: onun sonu
2.
miskun
: misk
3.
ve fî zâlike
: ve bunda
4.
fe
: artık
Mutəffifin Suresi, 26. Ayet:
Onun (o şarabın) sonu misktir (şahane misk kokusudur). Ve
yarışanlar
, artık bunda (bunun için) yarışsınlar....
Mutəffifin Suresi, 26. Ayet:
Onun (içiminin) sonu bir misktir (ağızda misk gibi koku bırakır). İşte
yarışanlar
, bunun için yarışsınlar....
Mutəffifin Suresi, 26. Ayet:
Onun içiminin sonunda misk kokusu vardır. İşte
yarışanlar
ancak onda yarışsınlar....
Mutəffifin Suresi, 26. Ayet:
Onun hitamı (sonu) misk'tir. . .
Yarışanlar
işte onda yarışsınlar!...
Mutəffifin Suresi, 26. Ayet:
Onun sonu misktir. [4] İşte
yarışanlar
bunun için yarışsınlar....
Mutəffifin Suresi, 26. Ayet:
(25-26) Sonunda misk kokusu birakan, agzi kapali saf bir icecekten icerler. Iyi seyler icin yarisanlar, bunun icin yarissinlar....
Mutəffifin Suresi, 26. Ayet:
(25-26) Sonunda misk kokusu bırakan, ağzı kapalı saf bir içecekten içerler. İyi şeyler için
yarışanlar
, bunun için yarışsınlar....
Mutəffifin Suresi, 26. Ayet:
Onun içiminin sonunda misk kokusu vardır. İşte
yarışanlar
ancak onda yarışsınlar....
Mutəffifin Suresi, 26. Ayet:
Çeşnisi misktir.
Yarışanlar
işte bunun için yarışsınlar....
Mutəffifin Suresi, 26. Ayet:
Sonu misktir, onun. İşte
yarışanlar
bunda yarışsınlar....
Mutəffifin Suresi, 26. Ayet:
Onun sonu misktir. Öyleyse
yarışanlar
, bunu için yarışsınlar....
Mutəffifin Suresi, 26. Ayet:
Sonunda misk kokusu bırakır.
Yarışanlar
bunun için yarışsınlar, (imrenenler buna imrensinler)....
Mutəffifin Suresi, 26. Ayet:
Onun mührü misktir.
Yarışanlar
, işte bunun için yarışsınlar!...
Mutəffifin Suresi, 26. Ayet:
Ki sonu misktir (içildikten sonra misk gibi kokar). İşte
yarışanlar
, bunun için yarışsınlar....
Mutəffifin Suresi, 26. Ayet:
Ki sonu bir misktir. İşte,
yarışanlar
böyle bir şey için yarışsınlar!...
Möminun Suresi, 57. Ayet:
(57-61) "Şüphesiz Rablerine duydukları derin hayranlık ve saygı sonucu O'ndan uzaklaşma korkusundan tir tir titreyen şu kimseler, Rablerinin âyetlerine inanan kimseler, Rablerine ortak tanımayan kimseler, şüphesiz kendileri, Rablerine dönecekler diye verdiklerini kalpleri ürpererek veren kimseler; işte onlar, iyiliklerde
yarışanlar
dır ve iyilikler için önde gidenlerdir. "...
Möminun Suresi, 58. Ayet:
(57-61) "Şüphesiz Rablerine duydukları derin hayranlık ve saygı sonucu O'ndan uzaklaşma korkusundan tir tir titreyen şu kimseler, Rablerinin âyetlerine inanan kimseler, Rablerine ortak tanımayan kimseler, şüphesiz kendileri, Rablerine dönecekler diye verdiklerini kalpleri ürpererek veren kimseler; işte onlar, iyiliklerde
yarışanlar
dır ve iyilikler için önde gidenlerdir. "...
Möminun Suresi, 59. Ayet:
(57-61) "Şüphesiz Rablerine duydukları derin hayranlık ve saygı sonucu O'ndan uzaklaşma korkusundan tir tir titreyen şu kimseler, Rablerinin âyetlerine inanan kimseler, Rablerine ortak tanımayan kimseler, şüphesiz kendileri, Rablerine dönecekler diye verdiklerini kalpleri ürpererek veren kimseler; işte onlar, iyiliklerde
yarışanlar
dır ve iyilikler için önde gidenlerdir. "...
Möminun Suresi, 60. Ayet:
(57-61) "Şüphesiz Rablerine duydukları derin hayranlık ve saygı sonucu O'ndan uzaklaşma korkusundan tir tir titreyen şu kimseler, Rablerinin âyetlerine inanan kimseler, Rablerine ortak tanımayan kimseler, şüphesiz kendileri, Rablerine dönecekler diye verdiklerini kalpleri ürpererek veren kimseler; işte onlar, iyiliklerde
yarışanlar
dır ve iyilikler için önde gidenlerdir. "...
Möminun Suresi, 61. Ayet:
(57-61) "Şüphesiz Rablerine duydukları derin hayranlık ve saygı sonucu O'ndan uzaklaşma korkusundan tir tir titreyen şu kimseler, Rablerinin âyetlerine inanan kimseler, Rablerine ortak tanımayan kimseler, şüphesiz kendileri, Rablerine dönecekler diye verdiklerini kalpleri ürpererek veren kimseler; işte onlar, iyiliklerde
yarışanlar
dır ve iyilikler için önde gidenlerdir. "...
Mutəffifin Suresi, 22. Ayet:
(22-28) Şüphesiz ki “Ebrar/iyi adamlar”, elbette, Naim'in içindedirler, tahtlar üzerinde beklenti içindedirler. Yüzlerinde nimetin aydınlığını görürsün. Onlar, mühürlü saf bir içkiden sulanırlar. Ki onun mühürü/ neticesi misktir. Karışımı Tesnim'dendir. Yaklaştırılmışların içecekleri bir pınardandır. –Artık
yarışanlar
, işte bunda yarışmalıdırlar.– ...
Mutəffifin Suresi, 23. Ayet:
(22-28) Şüphesiz ki “Ebrar/iyi adamlar”, elbette, Naim'in içindedirler, tahtlar üzerinde beklenti içindedirler. Yüzlerinde nimetin aydınlığını görürsün. Onlar, mühürlü saf bir içkiden sulanırlar. Ki onun mühürü/ neticesi misktir. Karışımı Tesnim'dendir. Yaklaştırılmışların içecekleri bir pınardandır. –Artık
yarışanlar
, işte bunda yarışmalıdırlar.– ...
Mutəffifin Suresi, 24. Ayet:
(22-28) Şüphesiz ki “Ebrar/iyi adamlar”, elbette, Naim'in içindedirler, tahtlar üzerinde beklenti içindedirler. Yüzlerinde nimetin aydınlığını görürsün. Onlar, mühürlü saf bir içkiden sulanırlar. Ki onun mühürü/ neticesi misktir. Karışımı Tesnim'dendir. Yaklaştırılmışların içecekleri bir pınardandır. –Artık
yarışanlar
, işte bunda yarışmalıdırlar.– ...
Mutəffifin Suresi, 25. Ayet:
(22-28) Şüphesiz ki “Ebrar/iyi adamlar”, elbette, Naim'in içindedirler, tahtlar üzerinde beklenti içindedirler. Yüzlerinde nimetin aydınlığını görürsün. Onlar, mühürlü saf bir içkiden sulanırlar. Ki onun mühürü/ neticesi misktir. Karışımı Tesnim'dendir. Yaklaştırılmışların içecekleri bir pınardandır. –Artık
yarışanlar
, işte bunda yarışmalıdırlar.– ...
Mutəffifin Suresi, 26. Ayet:
(22-28) Şüphesiz ki “Ebrar/iyi adamlar”, elbette, Naim'in içindedirler, tahtlar üzerinde beklenti içindedirler. Yüzlerinde nimetin aydınlığını görürsün. Onlar, mühürlü saf bir içkiden sulanırlar. Ki onun mühürü/ neticesi misktir. Karışımı Tesnim'dendir. Yaklaştırılmışların içecekleri bir pınardandır. –Artık
yarışanlar
, işte bunda yarışmalıdırlar.– ...
Mutəffifin Suresi, 27. Ayet:
(22-28) Şüphesiz ki “Ebrar/iyi adamlar”, elbette, Naim'in içindedirler, tahtlar üzerinde beklenti içindedirler. Yüzlerinde nimetin aydınlığını görürsün. Onlar, mühürlü saf bir içkiden sulanırlar. Ki onun mühürü/ neticesi misktir. Karışımı Tesnim'dendir. Yaklaştırılmışların içecekleri bir pınardandır. –Artık
yarışanlar
, işte bunda yarışmalıdırlar.– ...
Mutəffifin Suresi, 28. Ayet:
(22-28) Şüphesiz ki “Ebrar/iyi adamlar”, elbette, Naim'in içindedirler, tahtlar üzerinde beklenti içindedirler. Yüzlerinde nimetin aydınlığını görürsün. Onlar, mühürlü saf bir içkiden sulanırlar. Ki onun mühürü/ neticesi misktir. Karışımı Tesnim'dendir. Yaklaştırılmışların içecekleri bir pınardandır. –Artık
yarışanlar
, işte bunda yarışmalıdırlar.– ...
Maidə Suresi, 41. Ayet:
Ey Rəsul! Ağızlarıyla iman etdik deyib, qəlbləri iman etməyənlərdən küfrdə
yarışanlar
səni üzməsin. Yəhudilərdən dinləyənlərin bir qismi sənin yanına gəlməyən başqa bir camaata yalan danışmaq üçün dinləyənlərdir. Kəlmələrin yerlərini sonradan dəyişdirərək: ‘Əgər sizə bu verilsə, o zaman onu alın, əgər (belə) verilməzsə, o təqdirdə çəkinin.’ deyərlər. Allah kimin fitnə içində qalmasını dilərsə, artıq sən onun üçün Allahdan gələn bir şeyə əsla mane olacaq deyilsən. Onlar elə kəslərdir ki, Allah on...
Tövbə Suresi, 100. Ayet:
O sabiqun-əl əvvəlin (əvvəlki xeyirlərdə
yarışanlar
dan salah məqamında iradəsini Allaha təslim edərək irşada məmur və məzun təyin olunanlar): Onların bir qismi mühacirindən (Məkkədən Mədinəyə hicrət edənlərdən) bir qismi ənsardan (Mədinədəki yardımçılardan) və bir qismi də onlara (ənsar və mühacirinə) ehsanla tabe olanlardandır. (Səhabə irşad məqamına sahib olduqları üçün onlara tabe olundu). Allah onlardan razı və onlar da Allahdan razıdır. Onlara Allah altlarından çaylar axan cənnətlər hazırla...
Fatir Suresi, 32. Ayet:
Sonra qullarımızdan seçdiklərimizi kitaba varis etdik. Beləcə onlardan bir qismi nəfsinə zülmedicidir, onlardan bir qismi müqtəsitdir. Onlardan bir qismi də Allahın izniylə xeyirlərdə
yarışanlar
dır. Bu, böyük fəzildir....
Mutəffifin Suresi, 26. Ayet:
O şərabın möhürü şəhanə müşk qoxusudur.
Yarışanlar
, artıq bunun üçün yarışsınlar....
Mutəffifin Suresi, 26. Ayet:
Onun möhrü müşkdəndir və son qurtumları müşk ətri verər. Qoy
yarışanlar
bu nemətlər üçün yarışsınlar! (Dünyada xeyir əməllərdə bir – birini ötsünlər)....
Ali-İmran Suresi, 176. Ayet:
Küfrdə
yarışanlar
səni məyus etməsin. Onlar Allaha heç bir şəkildə zərər verə bilməzlər. Allah istəyir ki, onlara axirətdə bir pay verməsin. Onlar üçün böyük bir əzab var....
Maidə Suresi, 41. Ayet:
Ey Peyğəmbər! Qəlbən inanmadıqları halda ağızlarıyla “İnandıq” deyənlər (münafiqlər) ilə yəhudilərdən küfrdə
yarışanlar
səni üzməsin. Onlar (yəhudilər öz din alimlərinin Allaha iftira və Tövratı təhriflə bağlı uydurduqları) yalanlara qulaq asar, (həmçinin kin və düşmənçilikləri səbəbilə) sənin yanına gələ bilməyən bir (yəhudi) camaata qulaq asarlar (və onların yalanlarını, sözlərini tətbiq edərlər). (Qulaq asdıqları kimsələr) sözləri yerlərindən oynadıb (təhrif edər) və belə deyərlər: “Əgər sizə...
Səba Suresi, 38. Ayet:
Ayələrimizi batil çıxarmaq üçün
yarışanlar
ki var, onlar əzab üçün hazır tutulacaqlar....
Mutəffifin Suresi, 26. Ayet:
Onun (içilməsinin) sonu bir müşkdür (ağızda müşk qoxusu buraxır).
Yarışanlar
bunun üçün yarışsınlar....
Mutəffifin Suresi, 28. Ayet:
Yaxınlaşdırılanların içəcəkləri bir çeşmədəndir. -Qoy
yarışanlar
bax bunda yarışsınlar.-...