Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Bəqərə Suresi, 257. Ayet:
Allah müminlerin dostu, kayırıcısıdır. Onları karanlıklardan aydınlığa çıkarır. Kâfirlerin dostları ise Şeytan ve yardakçılarıdır. Bunlar, onları aydınlıktan çıkararak karanlıklara sokarlar. Onlar, orada ebedi olarak kalmak üzere Cehennemliktirler....
Ali-İmran Suresi, 175. Ayet:
O şeytan sizi yardakçıları ile korkutur, o halde eğer gerçekten mümin iseniz onlardan değil, benden korkunuz....
Nisa Suresi, 105. Ayet:
Kuşku yok ki, biz bu Kitap'ı sana, insanlar arasında Allah'ın sana gösterdiği ile hükmedesin diye hak olarak indirdik. Sakın hainlere yardakçı olma!...
Nisa Suresi, 108. Ayet:
Yestahfûne minen nâsi ve lâ yestahfûne minallâhi ve huve meahum iz yubeyyitûne mâ lâ
yardâ
minel kavl(kavli). Ve kânallâhu bi mâ ya’melûne muhîtâ(muhîtan)....
Nisa Suresi, 108. Ayet:
1.
yestahfûne
: gizlerler
2.
min en nâsi
: insanlardan
3.
ve
: ve
4.
lâ yestahfûne
: gizleyemezler
Maidə Suresi, 51. Ayet:
Ey o bütün iyman edenler! Yehud ile Nesârâyı yar tutmayın, onlar ancak birbirlerinin yaranıdırlar, içinizden her kim onlara yardaklık ederse muhakkak onlardan ma'duddur, Allah ise zulm edenleri doğru yola çıkarmaz...
Maidə Suresi, 51. Ayet:
Ey iman edenler, yahudilerle hıristiyanları dost edinmeyin! Onlar, birbirlerinin dostlarıdırlar. İçinizden her kim onlara yardaklık ederse, muhakkak o da onlardandır. Allah ise zulmedenleri doğru yola çıkarmaz....
Maidə Suresi, 80. Ayet:
onlardan bir çoğunu görürsün ki Allahı tanımayanlara yardaklık ederler, elbette nefislerinin kendileri için takdim ettiği hediyye ne çirkin: Allah onlara gadab etti ve azabda muhalleddir onlar...
Maidə Suresi, 80. Ayet:
Onlardan birçoğunun Allah'ı tanımayanlara yardakçılık ettiklerini görürsün. Elbette ki, onların kendileri için takdim ettiği hediye ne çirkin! Allah onlara gazap etmiştir ve sonsuza kadar azapta kalacaklardır....
Ənam Suresi, 128. Ayet:
O hepsini toplayıp haşredeceği gün: ey Cin ma'şeri! Hakikaten şu İnse çok ettiniz!.. diye, bunların İnsten olan yardakları, ya rabbena, diyecekler: yekdiğerimizden istifâde ettik ve bizim için takdir buyurmuş olduğun ecele yettik, buyuracak ki: Ateş ikametgâhınız, Allahın dilediği zamanlardan başka hepiniz ondasınız, hakikat rabbin hakîmdir, habîrdir...
Ənam Suresi, 128. Ayet:
Onların hepsini toplayıp bir araya getireceği gün: «Ey cin topluluğu, gerçekten şu insanlara çok çektirdiniz!» diyecek, insanlardan onların yardakçıları da: «Ey Rabbimiz, biz birbirimizden yararlandık ve bizim için kararlaştırdığın ecele ulaştık.» diyecekler. Allah: «Sizin ikametgahınız, Allah'ın dilediği zamanlardan başka, ebedi kalmak üzere ateştir. Şüphesiz Rabbin hikmet sahibidir, herşeyi bilendir.»...
Ənam Suresi, 128. Ayet:
Allah, insanlar ile cinleri biraraya topladığı gün, «Ey cinler, çok sayıda insanı ayarttınız» der. Cinlerin insandan yardakçıları da, «Ey Rabbimiz birbirimizi kullanarak bizim için belirlemiş olduğun süreyi doldurduk» derler. O da «Barınağınız, orada sürekli kalmak üzere cehennem ateşidir. Yalnız Allah'ın affetmeyi diledikleri müstesna» der. Hiç kuşkusuz Rabbin hikmet sahibidir ve her şeyi bilir....
Əraf Suresi, 202. Ayet:
Şeytanın kardeşleri, dostları azgınlıkta şeytanlara yardakçılık ederler, sonra da ellerinden geleni yapmaya devam ederler....
Ənfal Suresi, 72. Ayet:
Öte yandan imana erişen, zulmün egemen olduğu diyardan göç eden, Allah yolunda mallarıyla çaba gösterip duran kimselere ve (onlara) kol kanat açıp, yardım edenlere gelince; işte bunlar (sahiden) birbirlerinin dostu ve hamileridir. Fakat inanmış oldukları halde (sizin beldenize) göç etmemiş olan kimselere gelince; onların korunup gözetilmesinden hiçbir bakımdan siz sorumlu değilsiniz, ta ki (sizin yanınıza) göç edecekleri vakte kadar. Yine de, dinsel baskılara karşı sizden yardım isterlerse, (onl...
Ənfal Suresi, 74. Ayet:
Ve o imana erişen, zulmün hüküm sürdüğü diyardan göç eden ve Allah yolunda elinden gelen her türlü çabayı gösteren kimselerle (onlara) kol kanat gerip yardım eden kimseler; işte bunlardır, gerçekten inanan kimseler! Günahlarından bağışlanma ve çok kutlu bir rızık beklemektedir onları....
Ənfal Suresi, 75. Ayet:
Ve bundan sonra inanıp da zulmün egemen olduğu diyardan göç edecek ve (Allah) yolunda sizinle birlikte çaba sarf edecek olanlara gelince, bunlar (da) sizdendirler; (işte böyle) sıkıca birbirine bağlanıp yakınlık kazananlar, Allahın koyduğu düstura göre birbirleri üzerinde temelden hak sahibidirler. Gerçek şu ki, Allahtır her şeyin aslını bilen....
Tövbə Suresi, 100. Ayet:
Zulüm ve kötülüğün egemen olduğu diyardan göç edenler ile Din'e sahip çıkan ve koruyanların ilklerine, önde gelenlerine ve bir de iyilik/doğruluk (yolun)da onları izleyenlere gelince, Allah onlardan hoşnuttur; onlar da Allah'tan. Ve O, onlar için içlerinde yerleşip sonsuza kadar yaşayacakları, derelerin, ırmakların çağıldadığı hasbahçeler hazırlamıştır: İşte en büyük bahtiyarlık budur!...
Tövbə Suresi, 117. Ayet:
Gerçek şu ki, Allah acıması, esirgemesiyle Peygamber'e ve sıkıntılı bir zamanda -hem de içlerinden bir kısmının kalpleri neredeyse kaymak üzereyken- ona bağlı kalıp zulmün ve kötülüğün egemen olduğu diyardan göç edenlere ve Din'e sahip çıkıp ona kol kanat gerenlere teveccüh etti. Sonra, bir kere daha: acıması, esirgemesiyle (Allah) onlara teveccüh etti. Çünkü O, gerçekten onlara karşı çok merhametli ve çok şefkatlidir....
Həcc Suresi, 13. Ayet:
Her halde zararı nef'ınden daha yakın olan zat diye yalvarıyor, o ne fena efendi, o ne fena yardak...
Həcc Suresi, 13. Ayet:
Herhalde o, zararı yararından daha yakın olana yalvarıyor; o ne kötü koruyucu, o ne kötü yardak (yoldaş)!...
Qəsəs Suresi, 32. Ayet:
"Elini koynuna sok, lekesiz bembeyaz çıkıversin. Korkudan açılan kollarını kendine çek. İşte bunlar, Firavun ve kodamanlarına karşı Rabbinden sana güçlü iki kanıttır. Firavun ve yardakçıları yoldan çıkmış bir güruhtur."...
Səba Suresi, 7. Ayet:
(Hal böyle iken) kâfir olanlar, (yardakçılarına şöyle) dediler: “- Siz tamamen parça parça dağıldığınız ve çürüdüğünüz vakit, muhakkak yeni bir yaratılışta bulunacağınızı, size haber vermekte olan bir adamı (peygamberlik iddia edeni), size gösterelim mi?...
Səba Suresi, 15. Ayet:
Gerçekten Sebe’ halkına, oturdukları diyarda bir ibret dersi vardı. Onların meskenleri sağdan soldan iki bahçe ile çevrili idi. Peygamberleri kendilerine dedi ki: "Allah’ın nimetlerinden yiyiniz, içiniz, O’na şükrediniz. Ne hoş bir diyar! Ne iyi, ne müsamahalı ve bağışlayıcı bir Rab!"...
Saffat Suresi, 28. Ayet:
(Yardakçılar, öncülerine şöyle) diyecekler: “- Siz, bize sağdan (en sağlam taraftan) gelirdiniz.”...
Saffat Suresi, 29. Ayet:
(Öncüler de yardakçılarına cevap verib şöyle) diyecekler: “- Hayır, doğrusu siz Allah’a iman etmemiştiniz....
Sad Suresi, 47. Ayet:
Ve çünkü onlar muhakkak nezdimizde seçilmiş ahyardan...
Sad Suresi, 48. Ayet:
İsmaili de, Elyese'i de, Zül'kifli de an, hepsi de o ahyardan...
Sad Suresi, 59. Ayet:
(Melekler, kâfirlerin elebaşlarına, dünyada emirlerine bağlı olanları gösterib şöyle diyecekler): “- İşte sizinle birlikte cehenneme giren güruh.” (Elebaşılar da yardakçıları için şöyle diyecekler): “- Onlar rahatlık görmesinler; ateşe girmeğe hak kazanmışlardır.”...
Sad Suresi, 60. Ayet:
(Yardakçılar elebaşlarına şöyle) derler: “- Hayır, asıl siz rahatlık görmeyin. Bu azabı bizim önümüze siz getirdiniz. Bakın ne kötü karargâh!”...
Fussilət Suresi, 25. Ayet:
Onlarin yanina bir takim yardakcilar koyariz de gecmislerini geleceklerini onlara guzel gosterirler. Verilen soz, gerek cinlerden ve gerekse insanlardan, gelip gecmis ummetler icinde, onlarin aleyhine gerceklesmistir. Dogrusu onlar husranda idiler. *...
Fussilət Suresi, 25. Ayet:
Onlara birtakım yandaşlar hazırlayıp yardakçı olarak gönderdik de öndekilerini (yapmak istediklerini), arkalarındakini (geçmişte yaptıklarını) kendilerine çok çekici ve süslü gösterdiler; cinlerden ve insanlardan gelip geçen ümmetler içinde onların aleyhine de (aynı) söz (=Şanıma yemin olsun ki, Cehennemi cinlerle ve insanlarla dolduracağım, sözü) hakk olmuştur. Gerçekten onlar ziyanda kalmışlardır....
Fussilət Suresi, 25. Ayet:
Onların yanına bir takım yardakçılar koyarız da geçmişlerini geleceklerini onlara güzel gösterirler. Verilen söz, gerek cinlerden ve gerekse insanlardan, gelip geçmiş ümmetler içinde, onların aleyhine gerçekleşmiştir. Doğrusu onlar hüsranda idiler....
Duxan Suresi, 41. Ayet:
O gün ki yar yardan bir şey def'edemez ve bir taraftan yardım da olunmazlar...
Mücadilə Suresi, 14. Ayet:
(Ey Rasûlüm, müminlerin esrarını Yahûdi’lere nakleden) şu münafıklara bakmaz mısın: Allah’ın gazab etmiş olduğu bir kavme yardaklık etmektedirler. Onlar ne sizdendirler, ne onlardan... (Yeminlerinde yalancı olduklarını) bilip dururlarken de, yalan yere yemin ederler....
Mücadilə Suresi, 14. Ayet:
Bakmaz mısın şunlara ki Allahın gadab etmiş olduğu bir kavma yardaklık etmektedirler, onlar ne sizdendirler ne onlardan ve bilip dururken yalan yere yemin ederler...
Mücadilə Suresi, 14. Ayet:
Allah'ın gazap etmiş olduğu bir topluğa yardakçılık edenleri görmez misin? Onlar ne sizdendirler ne de onlardandırlar ve bile bile yalan yere yemin ederler....
Nuh Suresi, 23. Ayet:
Bir de (ileri gelenler, yardakçılarına) şöyle dediler: Sakın ilâhlarınızı (tapındığınız putları) bırakmayın. Hele (en büyükleri olan) Vedd’i, Suva’ı, Yeğûs’u, Ye’ûk’u, Nesr’i, asla bıramayın......
Vaqiə Suresi, 36. Ayet:
(36-38) Ki onları, sağın ashâbı için albenili ve hepsi bir ayarda hiç dokunulmamışlar yaptık. ...
Vaqiə Suresi, 37. Ayet:
(36-38) Ki onları, sağın ashâbı için albenili ve hepsi bir ayarda hiç dokunulmamışlar yaptık. ...
Vaqiə Suresi, 38. Ayet:
(36-38) Ki onları, sağın ashâbı için albenili ve hepsi bir ayarda hiç dokunulmamışlar yaptık. ...
Yusif Suresi, 21. Ayet:
Onu almış misirli şəxs öz zövcəsinə dedi: «Onunla hörmətlə davran, bəlkə bizə bir xeyir verdi, ya onu övladlığa götürdük.» Və beləcə Biz Yusufa həmin diyarda imkan və məqam verdik. (Əlbəttə, hikmətlər və məsləhətlər əsasında belə etdik) və (həm də) ona görə ki, ona hədislərin yozumunu (mələklərin danışığı olan yuxuların yozumunu və peyğəmbərlərin hədislərinin mənalarını) öyrədək. Allah (varlıq aləminin idarə olunmasında) Öz işinə qalibdir və lakin insanların çoxu bilmirlər....
Yusif Suresi, 80. Ayet:
Beləliklə, ondan (Yusufun onların təklifini qəbul etməsindən və qardaşlarının nicat tapmasından) naümid olduqdan sonra, pıçıldaşaraq bir kənara çəkildilər. Böyükləri dedi: «Məgər atanızın (Binyamin barəsində) sizdən möhkəm ilahi bir peyman almasını və keçmişdə də Yusuf barəsində nə nöqsanlara yol verdiyinizi bilmirsiniz?! Buna görə də, (şəxsən) mən atam mənə icazə verənə və ya Allah mənim barəmdə hökm çıxarana qədər bu diyardan əsla çıxmayacağam. O, hökm edənlərin ən yaxşısıdır»....
Zariyat Suresi, 36. Ayet:
Həmin diyarda yalnız bir müsəlman evi (Lutun evini) tapdıq....
Nisa Suresi, 75. Ayet:
Sizə nə olub ki, Allah yolunda və: “Ey Rəbbimiz! Bizləri xalqı zalım olan bu diyardan çıxar, qatından bizə bir dost ver, bizə qatından bir yardımçı ver”, – deyə yalvaran zəif və aciz kişilər, qadınlar və uşaqlar uğrunda savaşa çıxmırsınız?...
Bələd Suresi, 2. Ayet:
Sən bu diyarda ikən,...
Bəqərə Suresi, 61. Ayet:
O zaman siz dediniz: "Ey Musa, biz eyni cür şeyi yeməyə dözmərik. Bizim üçün Allaha üz tut ki, yerin bitirdiklərindən – tərəvəzindən, xiyardan, sarımsaqdan, mərcisindən və soğanından yetirsin." Musa dedi: "Siz yaxşını pislə dəyişməkmi istəyirsiniz ? Onda şəhərə enin, (orada) sizin üçün istədiyiniz şeylər vardır." Onlar isə Allahın ayələrinə inanmadıqlarına, haqsız olaraq peyğəmbərləri öldürdüklərinə görə, itaət etmədiklərinə və azğınlığa qurşandıqlarına görə üstlərinə zillət və miskinlik çökdürü...
Ənam Suresi, 123. Ayet:
Beləliklə hər bir diyarda oranın günahkarlarını başçılar etdik ki, orada məkrlə məşğul olsunlar. Onlar yalnız öz-özlərinə qarşı məkr işlədirlər, heç özləri də bunu duymurlar....