Axtarış Nəticələri
Bəqərə Suresi, 117. Ayet:
1.
bedîu
: eşsiz, örneksiz herşeyin ilkini yaratan, yaratıcı
2.
es semâvâti
: semalar, gökler
3.
ve el ardı
: ve arz, yeryüzü
4.
<...
Bəqərə Suresi, 247. Ayet:
1.
ve kâle
: ve dedi
2.
lehum
: onlara
3.
nebiyyu-hum
: onların peygamberi
4.
inne
: muhakkak ki
Ali-İmran Suresi, 40. Ayet:
1.
kâle rabbi
: Rabbim dedi,
2.
ennâ yekûnu lî
: benim nasıl olur,
3.
gulâmun
: erkek çocuk, oğul
4.
ve kad beleganiye ...
Ali-İmran Suresi, 47. Ayet:
1.
kâlet rabbi
: Rabbim dedi
2.
ennâ yekûnu
: nasıl olur
3.
lî veledun
: benim çocuğum
4.
ve lem yemses-nî
: ve ba...
Ali-İmran Suresi, 49. Ayet:
1.
ve resûlen
: ve resûl, elçi olarak
2.
ilâ benî isrâîle
: İsrailoğulları'na
3.
en-nî
: muhakkak ki ben
4.
kad ci'tu-kum bi
Ali-İmran Suresi, 59. Ayet:
1.
inne
: muhakkak ki
2.
mesele
: misal, örnek, durum
3.
îsâ
: Hz. İsa
4.
inde allâhi
: Allah'ın indinde, nezdinde...
Nisa Suresi, 102. Ayet:
1.
ve izâ
: ve ... olduğu zaman
2.
kunte
: sen oldun
3.
fî-him
: onların arasında
4.
fe
: o taktirde
Nisa Suresi, 109. Ayet:
1.
hâ
: işte
2.
entum
: siz
3.
hâulâi
: bu, bunlar, böyle
4.
câdeltum an
: siz mücadele ettiniz
Nisa Suresi, 159. Ayet:
1.
ve
: ve
2.
in .... (illâ)
: ancak
3.
min
: ...'den
4.
ehli el kitâbi
: kitap ehli
Maidə Suresi, 116. Ayet:
1.
ve iz kâle allâhu
: ve Allâh (cc.) dediği (buyurduğu) zaman
2.
yâ îsâ ibne meryeme
: ey Meryem oğlu Îsâ
3.
e ente kulte
: sen mi dedin
4.
Ənam Suresi, 101. Ayet:
1.
bedîu
: örneği olmaksızın yoktan yaratan
2.
es semâvâti
: semâlar, gökler
3.
ve el ard
: ve arz, yeryüzü
4.
ennâ
Əraf Suresi, 13. Ayet:
1.
kâle
: dedi
2.
fe ıhbit
: öyleyse in
3.
min hâ
: oradan
4.
fe
: artık
Əraf Suresi, 89. Ayet:
1.
kad ifterey-nâ
: iftira etmiş oluruz
2.
alâ allâhi
: Allah'a karşı
3.
keziben
: yalanla
4.
in udnâ
: eğer döner...
Tövbə Suresi, 7. Ayet:
1.
keyfe
: nasıl
2.
yekûnu
: olur
3.
li el muşrikîne
: müşrikler için
4.
ahdun
: ahd
Tövbə Suresi, 18. Ayet:
1.
innemâ
: ama, ancak, sadece
2.
ya'muru
: imar eder
3.
mesâcide allâhi
: Allah'ın mescidleri
4.
men âmene
: îmân...
Tövbə Suresi, 87. Ayet:
1.
radû
: razı oldular
2.
bi en yekûnû
: ile olmaya
3.
mea
: beraber
4.
el havâlifi
: (savaşa katılmayıp) geri kal...
Tövbə Suresi, 93. Ayet:
1.
innemâ
: ancak, sadece, fakat
2.
es sebîlu
: yol, vesile
3.
alâ
: üzerine
4.
ellezîne yeste'zinûne-ke
: senden ...
Yunus Suresi, 15. Ayet:
1.
ve izâ tutlâ
: ve okunduğu zaman
2.
aleyhim
: onlara
3.
âyâtu-nâ
: âyetlerimiz
4.
beyyinâtin
: belgeler olarak,...
Yunus Suresi, 99. Ayet:
1.
rabbu-ke
: senin Rabbin
2.
le âmene
: elbette îmân ederdi
3.
men
: o kimseler
4.
fî el ardı
: yeryüzünde
Hud Suresi, 20. Ayet:
1.
ulâike
: onlar
2.
lem yekûnû
: değildir, olmazlar, olamazlar
3.
mu'cizîne
: aciz bırakanlar
4.
fî el ardı
: yer...
Nəhl Suresi, 40. Ayet:
1.
innemâ
: ancak, sadece, yalnız
2.
kavlu-nâ
: bizim sözümüz
3.
li şey'in
: bir şey için
4.
izâ
: olduğu zaman
Məryəm Suresi, 8. Ayet:
1.
kâle
: dedi
2.
rabbî
: Rabbim
3.
ennâ
: nasıl
4.
yekûnu lî
: benim olur (olabilir)
Məryəm Suresi, 20. Ayet:
1.
kâlet
: dedi
2.
ennâ
: nasıl
3.
yekûnu
: olur
4.
lî gulâmun
: benim bir erkek çocuğum, oğlum
Məryəm Suresi, 35. Ayet:
1.
mâ kâne
: olmadı, olmaz
2.
lillâhi (li allâhi)
: Allah için
3.
en yettehıze
: (onun) edinmesi
4.
min veledin
: ...
Məryəm Suresi, 81. Ayet:
1.
vettehazû (ve ittehazû)
: ve edindiler
2.
min dûnillâhi (dûni allâhi)
: Allah'tan başka
3.
âliheten
: ilâhlar
4.
li yekûnû
Məryəm Suresi, 82. Ayet:
1.
kellâ
: hayır, asla, öyle değil
2.
se yekfurûne
: inkâr edecekler
3.
bi ibâdeti-him
: onların ibadetlerini
4.
ve yekûnûne
Nur Suresi, 16. Ayet:
1.
ve lev lâ
: ve olmasaydı, olmaz mıydı, olması gerekmez miydi
2.
iz
: olduğu zaman
3.
semi'tumû-hu
: onu işittiğiniz
4.
kultu...
Nur Suresi, 32. Ayet:
1.
ve enkihû
: ve nikâhlayın, evlendirin
2.
el eyâmâ
: eşi (karısı) olmayan erkekler,
3.
min-kum
: sizden
4.
ve es sâlihîne...
Furqan Suresi, 40. Ayet:
1.
ve lekad
: ve andolsun
2.
atev
: geldiler
3.
alâ el karyeti
: kasabaya, ülkeye
4.
elletî
: ki o
Furqan Suresi, 77. Ayet:
1.
kul
: de, söyle
2.
mâ ya'beu
: değer vermez
3.
bikum
: size
4.
rabbî
: Rabbim
Şüəra Suresi, 3. Ayet:
1.
lealle-ke
: böylece sen
2.
bâhıun
: üzüntüden kendini helâk eden kimse
3.
nefse-ke
: senin nefsin, sen kendin
4.
ellâ yekûnû...
Fatir Suresi, 6. Ayet:
1.
inne
: muhakkak
2.
eş şeytâne
: şeytan
3.
lekum
: münafık erkekler
4.
aduvvun
: düşman
Fatir Suresi, 42. Ayet:
1.
ve aksemû
: ve kasem ettiler
2.
billâhi (bi allâhi)
: Allah'a
3.
cehde
: cehd ederek, kuvvetli olarak
4.
eymâni-him ...
Zümər Suresi, 47. Ayet:
1.
ve lev enne
: ve eğer olsaydı
2.
li
: için
3.
ellezîne
: onlar
4.
zalemû
: zulmettiler
Mömin Suresi, 68. Ayet:
1.
huve
: o
2.
ellezî
: ki o
3.
yuhyî
: hayat verir, yaşatır
4.
ve yumîtu
: ve öldürür
<...
Hucurat Suresi, 11. Ayet:
1.
yâ eyyuhâ
: ey
2.
ellezîne
: onlar, olanlar
3.
âmenû
: âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
4.
lâ yeshar
:...
Hədid Suresi, 16. Ayet:
1.
e lem ye'ni
: gelmedi mi
2.
li ellezîne
: o kimseler için, onlar için
3.
âmenû
: îmân ettiler, âmenû oldular
4.
en tahşea
Hədid Suresi, 20. Ayet:
1.
i'lemû
: biliniz
2.
ennemâ
: sadece
3.
el hayâtu
: hayat
4.
ed dunyâ
: dünya
Mücadilə Suresi, 7. Ayet:
1.
e lem tere
: görmüyor musun, görmedin mi
2.
enne allâhe
: Allah'ın ..... olduğunu
3.
ya'lemu
: bilir
4.
mâ
: şe...
Mümtahinə Suresi, 2. Ayet:
1.
in
: eğer, şâyet, olsa
2.
yeskafû-kum
: sizi yakalarlar, ele geçirirler
3.
yekûnû
: olurlar
4.
lekum
: sizin iç...
Cin Suresi, 19. Ayet: Ve ennehu lemmâ kâme abdullâhi yedûhu kâdû yekûnûne aleyhi libedâ(libeden)....
Cin Suresi, 19. Ayet:
1.
ve enne-hu
: ve muhakkak ki o
2.
lemmâ
: olduğu zaman
3.
kâme
: kalktı
4.
abdu allâhi
: Allah'ın kulu ...
Müzzəmmil Suresi, 20. Ayet:
1.
inne
: muhakkak
2.
rabbe-ke
: senin Rabbin
3.
ya'lemu
: bilir
4.
enne-ke
: senin olduğunu