Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Bəqərə Suresi, 143. Ayet:
Ve kezâlike cealnâkum ummeten vasatan li tekûnû şuhedâe alen nâsi ve yekûner resûlu aleykum şehîdâ(şehîden), ve mâ cealnâl kıbletelletî kunte aleyhâ illâ li na’leme men yettebiur resûle mimmen
yenkalib
u alâ akibeyh(akibeyhi), ve in kânet le kebîreten illâ alellezîne hedallâh(hedallâhu) ve mâ kânallâhu li yudîa îmânekum innallâhe bin nâsi le raûfun rahîm(rahîmun). ...
Bəqərə Suresi, 143. Ayet:
1.
ve kezâlike
: ve bunun gibi, böylece
2.
cealnâ-kum
: biz sizi kıldık, yaptık
3.
ummeten
: bir ümmet, bir topluluk
4.
vasatan...
Bəqərə Suresi, 143. Ayet:
Böylece biz sizi, insanlara şahid olmanız için orta bir ümmet kıldık; Peygamber de üzerinize şahid olsun. Senin üzerinde bulunduğun yönü [Kabe'yi] kıble yapmamız, elçiye uyanları, topukları üzerinde gerisin geri dönenlerden (
yenkalib
u) ayırdetmek içindir. Doğrusu (bu) Tanrı'nın hidayete ilettiklerinin dışında kalanlar için büyük (bir yük)tür. Tanrı inancınızı boşa çıkaracak değildir. Kuşkusuz Tanrı insanlara şefkat edendir, esirgeyendir....
Ali-İmran Suresi, 127. Ayet:
Li yaktaa tarafen minellezîne keferû ev yekbitehum fe
yenkalib
û hâibîn(hâibîne). ...
Ali-İmran Suresi, 127. Ayet:
1.
li yaktaa
: kesmek için, helak etmek için
2.
tarafen
: bir tarafı, bir kısmı
3.
min
: ...'den
4.
ellezîne keferû
Ali-İmran Suresi, 144. Ayet:
Ve mâ muhammedun illâ resûl(resûlun), kad halet min kablihir rusûl(rusûlu), e fein mâte ev kutilenkalebtum alâ a’kâbikum, ve men
yenkalib
alâ akıbeyhi fe len yadurrallâhe şey’â(şey’en), ve se yeczîllâhuş şâkirîn(şâkirîne).” ...
Ali-İmran Suresi, 144. Ayet:
1.
ve mâ muhammedun
: ve Muhammed ... olmadı, değildir
2.
illâ resûlun
: resûl'den başka, sadece resûl
3.
kad halet
: gelip geçmiştir
4.
Ali-İmran Suresi, 144. Ayet:
Muhammed yalnızca bir elçidir. Ondan önce nice elçiler gelip geçmiştir. Şimdi o ölürse ya da öldürülürse, siz topuklarınız üzerinde geriye mi döneceksiniz (kalebtüm)? İki topuğu üzerinde geri dönen (
yenkalib
) kimse Tanrı'ya kesinlikle zarar veremez. Tanrı, şükredenleri pek yakında ödüllendirecektir....
Şüəra Suresi, 227. Ayet:
İllellezîne âmenû ve amilus sâlihâti ve zekerûllâhe kesîran ventesarû min ba’di mâ zulimû, ve se ya’lemullezîne zalemû eyye munkalebin
yenkalib
ûn(
yenkalib
ûne)....
Şüəra Suresi, 227. Ayet:
1.
illellezîne (illâ ellezîne)
: onlar, o kimseler hariç
2.
âmenû
: âmenû olanlar, Allah'a ulaşmayı dileyenler
3.
ve amilu es sâlihâti
: ve salih amel işleyenler, nefs tezkiyesi yapanlar
Şüəra Suresi, 227. Ayet:
Ancak inananlar, salih amellerde bulunanlar ve Tanrı'yı çokça zikredenler ile zulme uğratıldıktan sonra zafer kazananlar (veya öçlerini alanlar) başka. Zulmetmekte olanlar, nasıl bir devrilişle devrileceklerini / çevrilişle çevrileceklerini (münkalebin
yenkalib
un) pek yakında bileceklerdir....
Fəth Suresi, 12. Ayet:
Bel zanentum en len
yenkalib
er resûlu vel mû’minûne ilâ ehlîhim ebeden ve zuyyine zâlike fî kulûbikum ve zanentum zannes sev’i ve kuntum kavmen bûrâ(bûren)....
Fəth Suresi, 12. Ayet:
1.
bel
: hayır, bilâkis, aksine
2.
zanen-tum
: siz zannettiniz
3.
en len
yenkalib
e
: asla dönmeyecekler
4.
er resûlu
<...
Fəth Suresi, 12. Ayet:
Hayır, siz Peygamberin ve inançlıların ehline (ailelerine) ebediyen dönmeyeceklerini (
yenkalib
) zannettiniz; bu, kalplerinizde çekici kılındı ve kötü bir zan ile zanda bulundunuz da yıkıma uğramış bir topluluk oldunuz....
Mülk Suresi, 4. Ayet:
Summerciıl basara kerreteyni
yenkalib
lieykel basaru hâsien ve huve hasîr(hasîrun)....
Mülk Suresi, 4. Ayet:
1.
summe
: sonra
2.
irciı
: çevir, döndür
3.
el basara
: bakış
4.
kerreteyni
: iki kere, iki defa, defalarca
<...
Mülk Suresi, 4. Ayet:
Sonra gözünü iki kere daha çevirip gezdir (
yenkalib
); o göz (uyumsuzluk bulmaktan) umudunu kesmiş bir halde bitkin olarak sana dönecektir....
İnşiqaq Suresi, 9. Ayet:
Ve
yenkalib
u ilâ ehlihî mesrûrâ(mesrûren)....
İnşiqaq Suresi, 9. Ayet:
1.
ve
yenkalib
u
: ve dönecek
2.
ilâ
: ... e
3.
ehli-hî
: onun ehli, kendi ehli, ailesi, yakınları
4.
mesrûran
: su...
İnşiqaq Suresi, 9. Ayet:
Ve kendi ehline (yakınlarına) sevinç içinde dönecektir (
yenkalib
u)....