Axtarış Nəticələri
Ana Səhifə
Surələr
Məallər
Blog
Həcc Suresi, 5. Ayet:
Ey insanlar! Əgər yenidən dirilməkdən şübhə edirsinizsə (bilin ki), həqiqətən, Biz sizi torpaqdan, sonra nütfədən (mənidən), sonra laxtalanmış qandan (döllənmiş
yumurta
dan), sonra tam formalaşmış və ya formalaşmamış bir ət parçasından yaratdıq ki, (qüdrətimizi) sizə göstərək. Dilədiyimizi müəyyən bir vaxta qədər ana bətnində gözlədərik. Sonra sizi uşaq olaraq (ana bətnindən) çıxardarıq. Sonra yetkinlik çağına çatmanız üçün (sizi böyüdərik). Sizdən kimisi vəfat edər, kimisi də ömrünün ən ixtiyar ...
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Onlar günəş görməmiş (ağappaq)
yumurta
kimidirlər....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Onlar yaxşı konservləşdirilmiş
yumurta
kimidirlər....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Onlar, sanki örtülü (bağlı, heç bir əl dəyməmiş, qabığı içində təzə-təzə qalmış, ağappaq)
yumurta
dırlar (yaxud sədəf içində gizlənmiş incidirlər)....
Ənam Suresi, 95. Ayet:
Şübhəsiz ki, toxumu da, çəyirdəyi də cücərdib çatladan, ölüdən diri, diridən də ölü çıxardan (ölü
yumurta
dan diri toyuq, diri toyuqdan ölü
yumurta
yaradan) Allahdır. Budur Allah! Axı siz Ondan (haqq olan Allahdan) nə cür döndərilirsiniz?...
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Onlar, iyi korunmuş
yumurta
gibidir....
Ali-İmran Suresi, 27. Ayet:
Geceyi devamlı gündüzün içine sokarak uzatırsın. Gündüzü de gecenin içine sokar uzatırsın. Ölüden diri, tohum ve
yumurta
dan canlı, kâfirden mü’min, cahilden âlim çıkarırsın. Diriden de ölü, canlıdan tohum ve
yumurta
, mü’minden kâfir, âlimden cahil çıkarırsın. Allah’ın sünnetine, düzeninin yasalarına uygun olarak iradesinin tecellisine tâbi, akıllı ve sorumlu kimselere, lütuf ve ihsanından kayda geçirilmeyen, dara düşürmeyen, ölçüye tartıya vurulmayan, hesabı sorulmayan, itiraza mahal olmayan hes...
Ənam Suresi, 95. Ayet:
Allah tohumu ve çekirdeği çatlatıp filizlendirendir. Ölüden diriyi, tohum ve
yumurta
dan canlıyı çıkaran, diriden de ölüyü, canlıdan tohum ve
yumurta
yı çıkarandır. İşte budur Allah. O halde, haktan, Allah’a kulluk ve ibadetten hiç bir fayda sağlamayan, zararı dokunmayan şeylere kulluk ve ibadete nasıl olup da çevriliyorsunuz?...
Ənam Suresi, 95. Ayet:
Allah, taneleri ve çekirdekleri çimlendirip çatlatandır. Ölüden diri çıkarır; diriden ölü çıkaran da O’dur. (Ölü
yumurta
dan canlı tavuk ve canlı tavuktan ölü
yumurta
gibi). İşte Allah! O halde siz O’ndan (ona iman etmekten) nasıl çevriliyorsunuz?...
Yunus Suresi, 31. Ayet:
'Gökten ve yerden size rızık ve servet veren kimdir? Kulaklara ve gözlere hükmeden kimdir? Ölüden diriyi, tohum ve
yumurta
dan canlıyı kim çıkarır? Diriden ölüyü, canlıdan tohum ve
yumurta
yı kim çıkarır? Kâinat ve içindeki varlıklarla, dünya ve ötesi ile ilgili ilâhî planlamayı kim yapıp yürütüyor, hayatın devamını ve aslî düzeni kim sağlıyor?' de. Onlar: 'Allah!' diyecekler. 'Hâlâ Allah’a sığınıp, emirlerine yapışmayacak, günahlardan arınıp, azaptan korunmayacak, kulluk ve sorumluluk şuuruyla, h...
Hud Suresi, 6. Ayet:
Yerde yürüyen ne kadar canlı varsa, hepsinin rızkı ancak Allah’a aittir. Onların dünyadaki meskenlerini de bilir,
yumurta
lıklardaki yerlerini de... Bunların hepsi Levh-i Mahfuz’da yazılıdır....
Həcc Suresi, 5. Ayet:
Ey insanlar! Eğer yeniden dirilmekten şüphede iseniz, şunu bilin ki, biz sizi topraktan, sonra nutfeden, sonra alakadan (aşılanmış
yumurta
dan), sonra uzuvları (önce) belirsiz, (sonra) belirlenmiş canlı et parçasından (uzuvları zamanla oluşan ceninden) yarattık ki size (kudretimizi) gösterelim. Ve dilediğimizi, belirlenmiş bir süreye kadar rahimlerde bekletiriz; sonra sizi bir bebek olarak dışarı çıkarırız. Sonra güçlü çağınıza ulaşmanız için (sizi büyütürüz). İçinizden kimi vefat eder; yine için...
Həcc Suresi, 5. Ayet:
Ey insanlar, eğer öldükten sonra diriltilmekten şüphede iseniz, şunu bilin ki, sizi, biz topraktan yarattık. Bir daha düşünün, size kudretimizi göstermek için, spermden,
yumurta
dan ana rahmiyle bağ kurarak rahim duvarına yerleşen döllenmiş
yumurta
ya, döllenmiş
yumurta
yı, oluşumu tamamlanmış ve oluşumu tamamlanmamış embriyoya dönüştürdük. Sünnetimizin, düzenimizin yasaları içinde, irademizin tecellisine uygun olanları belirlenmiş bir süreye kadar rahimlerde tutarız, sonra sizi bir bebek olarak dı...
Həcc Suresi, 5. Ayet:
Ey insanlar! Eğer yeniden dirilmekten şüphede iseniz, şunu bilin ki, biz sizi topraktan, sonra nutfeden, sonra alakadan (aşılanmış
yumurta
dan), sonra uzuvları (önce) belirsiz, (sonra) belirlenmiş canlı et parçasından (uzuvları zamanla oluşan ceninden) yarattık ki size (kudretimizi) gösterelim. Ve dilediğimizi, belirlenmiş bir süreye kadar rahimlerde bekletiriz; sonra sizi bir bebek olarak dışarı çıkarırız. Sonra güçlü çağınıza ulaşmanız için (sizi büyütürüz). İçinizden kimi vefat eder; yine için...
Möminun Suresi, 14. Ayet:
Sonra nutfeyi alaka (aşılanmış
yumurta
) yaptık. Peşinden, alakayı, bir parçacık et haline soktuk; bu bir parçacık eti kemiklere (iskelete) çevirdik; bu kemikleri etle kapladık. Sonra onu başka bir yaratışla insan haline getirdik. Yapıp yaratanların en güzeli olan Allah pek yücedir....
Möminun Suresi, 14. Ayet:
Dahası spermle
yumurta
yı birleştirip, ana rahmiyle bağ kurarak, rahim duvarına yerleşen döllenmiş
yumurta
haline getirdik. Döllenmiş
yumurta
yı embriyo haline soktuk. Embriyoda kemik oluşturduk. Kemiklerde tomurcuklanma meydana getirip uzatarak, yoğunlaştırarak kaynaştırıp iskeleti etle kasla örttük. Üstelik onu başka bir yaratılışla, ruhu, iradesi, organları ve güçleriyle en güzel bir biçimde insan haline getirdik. Yaratıcıların en güzeli olan Allah pek yücedir....
Möminun Suresi, 14. Ayet:
Sonra nutfeyi alaka (aşılanmış
yumurta
) yaptık. Peşinden, alakayı, bir parçacık et haline soktuk; bu bir parçacık eti kemiklere (iskelete) çevirdik; bu kemikleri etle kapladık. Sonra onu başka bir yaratışla insan haline getirdik. Yapıp-yaratanların en güzeli olan Allah pek yücedir....
Rum Suresi, 19. Ayet:
Ölüden diriyi, tohum ve
yumurta
dan canlıyı Allah çıkarır. Diriden ölüyü, canlıdan tohum ve
yumurta
yı da o çıkarır. Yeryüzünü, ölümünün ardından o canlandırıyor. İşte siz de, genetik şifreleri harekete geçirilerek hayat verilen bitkiler gibi, kabirlerinizden çıkarılacaksınız....
Rum Suresi, 19. Ayet:
O, ölüden diri (nutfeden insan ve
yumurta
dan hayvan) çıkarır ve diriden de ölü (insandan nutfe, kuştan
yumurta
, yahud hayattan sonra ölüm) çıkarır. Toprağa, ölümünden (kuruduktan) sonra hayat verir; (onda nebatlar bitirir). Siz de kabirlerinizden böyle (öldükten sonra diriltilip) çıkarılacaksınız....
Səcdə Suresi, 4. Ayet:
Allâh, O ki, semâlar (gökler veya nefs mertebeleri olan bilinç düzeyleri) ve arzı (yeryüzü veya beden - beyin) ve ikisi arasında olanları altı aşamada - süreçte (insan itibarıyla 6 aşama: 1. sperm/
yumurta
, 2. döllenme (zigot), 3. geometrik hücre çoğalması, 4. hücre farklılaşması, 5. organların oluşması, 6. farklılaşan organların işlevlenmesi - şuur ve duyuların oluşması. A. H. ) yarattı, sonra Arş'a istiva etti (Esmâ özellikleriyle fiiller âleminde tedbirata başladı). . . Sizin O'ndan başka ne b...
Səcdə Suresi, 7. Ayet:
O ki, yarattığı her şeyi mükemmel yapmıştır! İnsanı oluşturmaya balçıktan (
yumurta
) başlamıştır....
Səcdə Suresi, 8. Ayet:
Sonra, onun zürriyetini, neslini, organlarının özelliklerini taşıyan süzülmüş, bir özden, dayanıksız, zayıf bir katre sıvıdan, sperm ve
yumurta
dan meydana getirendir....
Fatir Suresi, 11. Ayet:
Allah sizi topraktan yarattı. Sonra sizi bir katre sıvıdan, spermden,
yumurta
dan üretti. Sonra sizi iki ayrı cins halinde yaratarak, evli çiftler durumuna getirdi. O’nun bilgisi, planı, iradesi dışında hiçbir dişi ne hamile kalır, ne doğurur. Dünyaya gelmiş birisine ömür verilmesi, ömrünün uzatılması; ömründen kısaltılma da mutlaka bir kitapta, kütükte, bilgi işlem merkezinde, Levh-i Mahfuz’da yazılıdır. Hiçbir şey tesadüfî değildir. Bunun icrası, Allah’a çok kolaydır....
Yasin Suresi, 36. Ayet:
Yerin bitirdiği bitkilerden, kendi nefislerinden ve daha bilemeyecekleri nice tohum ve
yumurta
dan, erkekli dişili bütün türleri yaratan Allah’ın şânı ne yücedir. Onu tesbih ve takdis ederim....
Saffat Suresi, 47. Ayet:
(47-49) Kendisinde ne bir gâile vardır ve ne de onlar ondan sarhoş olacaklardır. Ve onların yanlarında irice gözlü, nazarlarını (kendilerine) tahsis etmiş zevceler de vardır. Sanki onlar, kapalı
yumurta
lardır....
Saffat Suresi, 48. Ayet:
(48-49) Yanlarinda, ortulu
yumurta
gibi (bembeyaz), bakislarini da yalniz eslerine cevirmis guzel gozluler vardir....
Saffat Suresi, 48. Ayet:
(48-49) Yanlarında, örtülü
yumurta
gibi (bembeyaz), bakışlarını da yalnız eşlerine çevirmiş güzel gözlüler vardır....
Saffat Suresi, 48. Ayet:
(47-49) Kendisinde ne bir gâile vardır ve ne de onlar ondan sarhoş olacaklardır. Ve onların yanlarında irice gözlü, nazarlarını (kendilerine) tahsis etmiş zevceler de vardır. Sanki onlar, kapalı
yumurta
lardır....
Saffat Suresi, 48. Ayet:
(48-49) Yanlarında, kocalarından başkasının yüzüne bakmayan, yumuşak bakışlı, güzel gözlü, gün yüzü görmemiş
yumurta
nın pembe beyaz renginde eşleri de olacaktır....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
1.
ke
: gibi
2.
enne
: muhakkak
3.
hunne
: onlar
4.
beydun
:
yumurta
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Onlar muhafaza edilmiş (el değmemiş)
yumurta
gibidir....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Sanki onlar (beyazlıklarıyla), saklanmış (gün yüzü görmemiş)
yumurta
lardır....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Sanki kuş tüyleriyle örtülmüş
yumurta
lar....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Onlar, gün yüzü görmemiş
yumurta
gibi bembeyazdır....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Sanki onlar (kendileri için) korunmuş
yumurta
lar (kuvvelerini açığa çıkarmada yardımcı objeler) gibidir....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Onlar gün yüzü görmemiş, el sürülmemiş
yumurta
gibi bembeyazdır....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Onlar adeta örtülü
yumurta
lar gibidirler....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Sanki onlar, saklı bir
yumurta
gibi (çarpıcı ve pürüzsüz)....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Sanki onlar (tüylerle örtülü kalıb toz toprak değmiyen) berrak
yumurta
lar gibidirler....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
(48-49) Yanlarinda, ortulu
yumurta
gibi (bembeyaz), bakislarini da yalniz eslerine cevirmis guzel gozluler vardir....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Sanki onlar(ın her biri) saklı bir
yumurta
(gibi pürüzsüz)....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
(48-49) Yanlarında, örtülü
yumurta
gibi (bembeyaz), bakışlarını da yalnız eşlerine çevirmiş güzel gözlüler vardır....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Onlar, gün yüzü görmemiş
yumurta
gibi bembeyazdır....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Kornumuş
yumurta
lar gibidirler....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Sanki saklı
yumurta
lar...
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Sanki onlar örtülüp saklanmış
yumurta
lar gibidirler....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Sanki onlar örtülüp saklanmış
yumurta
gibidirler....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Saklı
yumurta
lar gibi bembeyaz eşler....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Sanki onlar, saklı bir
yumurta
gibi (çarpıcı ve pürüzsüz)....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
ki bunlar (kuş tüyleriyle) örtülüb saklanmış
yumurta
lar gibidir. ...
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Sanki onlar (örtülüp saklanmış) toz toprak görmemiş (latîf bir rengi olan)
yumurta
gibidirler....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Sanki onlar, saklı bir
yumurta
gibidirler....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
gizlenmiş (deve kuşu)
yumurta
ları gibi (kusursuz) eşler....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
(47-49) Kendisinde ne bir gâile vardır ve ne de onlar ondan sarhoş olacaklardır. Ve onların yanlarında irice gözlü, nazarlarını (kendilerine) tahsis etmiş zevceler de vardır. Sanki onlar, kapalı
yumurta
lardır....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Sanki onlar örtülüp saklanmış
yumurta
gibidirler....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Sanki onlar, saklı bir
yumurta
......
Saffat Suresi, 49. Ayet:
(48-49) Yanlarında, kocalarından başkasının yüzüne bakmayan, yumuşak bakışlı, güzel gözlü, gün yüzü görmemiş
yumurta
nın pembe beyaz renginde eşleri de olacaktır....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Saklı
yumurta
gibi bembeyaz eşler....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Sanki onlar, saklı bir
yumurta
gibi (çarpıcı ve pürüzsüz)....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Korunmuş
yumurta
lar gibidir onlar....
Mömin Suresi, 67. Ayet:
Sizi topraktan, sonra meniden, sonra alakadan (aşılanmış
yumurta
dan) yaratan sonra bebek olarak çıkaran, sonra sizi güçlü kuvvetli bir çağa erişmeniz, sonra da ihtiyarlamanız -ki içinizden daha önce vefat edenler de vardır- ve belli bir vakte ulaşmanız için sizi yaşatan O'dur. Umulur ki düşünürsünüz....
Mömin Suresi, 67. Ayet:
O, sizi topraktan yaratandır. Sonra bir katre sıvıdan, spermden,
yumurta
dan üretendir. Daha sonra ana rahmiyle bağ kurarak rahim duvarına yerleşen döllenmiş
yumurta
haline, sonra sizi bebek olarak dünyaya getirendir. Sonra güçlü kuvvetli çağa erişmeniz, sonra da ihtiyarlar olmanız için sizi yaşatıp büyütendir. İçinizden daha önce vefat ettirilenler var. Belirlenmiş vâdeye kadar, ömrünüzü doldurmanız için böyle yapıyor. Ola ki, bu konularda düşünerek, eşyanın hakikatini kavrayıp aklınızı başınıza...
Mömin Suresi, 67. Ayet:
Sizi topraktan, sonra meniden, sonra alakadan (aşılanmış
yumurta
dan) yaratan sonra bebek olarak çıkaran, sonra sizi güçlü kuvvetli bir çağa erişmeniz, sonra da ihtiyarlamanız -ki içinizden daha önce vefat edenler de vardır- ve belli bir vakte ulaşmanız için sizi yaşatan O'dur. Umulur ki düşünürsünüz....
Fussilət Suresi, 9. Ayet:
De ki: "Siz, arzı iki süreçte (yeryüzü itibarıyla; maddeye - kitleye dönüşmesi süreci ve canlı varlıkların oluşumu süreci; beden itibarıyla; sperm -
yumurta
bileşiminden 120. gün olayına kadar birinci evre ve ondan sonraki doğuma kadar olan ikinci evre. Allâhu âlem. A. H. ) yaratmış olanı gerçekten inkâr mı ediyorsunuz; O'na denk tanrılar mı oluşturuyorsunuz (hayalinizde var sanıyorsunuz)! İşte O, Rabb-ül (bir şeyin var olmasının dilenişi aşamasından, yaratılmasından, varlığının dilendiği kadarı...
Qiyamə Suresi, 37. Ayet:
İnsan, döl yatağına dökülen, bir plana dâhil olan meniden bir katre, bir sperm,
yumurta
değil miydi?...
Qiyamə Suresi, 38. Ayet:
Sonra bu, alaka (aşılanmış
yumurta
) olmuş, derken Allah onu (insan biçiminde) yaratıp şekillendirmişti....
Qiyamə Suresi, 38. Ayet:
Sonra ana rahmiyle bağ kurarak rahim duvarına yerleşen döllenmiş
yumurta
haline geldi. Allah onu insan biçiminde yarattı. Yaratılış amacına uygun olarak şekillendirdi....
Qiyamə Suresi, 38. Ayet:
Sonra bu, alaka (aşılanmış
yumurta
) olmuş, derken Allah onu (insan biçiminde) yaratıp şekillendirmişti....
İnsan Suresi, 2. Ayet:
Biz insanı, sorumluluklar yükleyerek imtihan etmek, hayra ve şerre karşı tutumunu denemek için, muhtelif kanallardan dökülen sıvılarla karışık bir katre spermin, eşinin
yumurta
sıyla uyum halinde birleşmesinden yarattık. Sonra onu işiten, gören ve düşünen bir varlık haline getirdik....
Naziat Suresi, 30. Ayet:
Ve yeri de
yumurta
biçimine soktu...
Naziat Suresi, 30. Ayet:
Bundan sonra da yeri yayıp deve kuşu
yumurta
sı biçiminde yuvarlattı....
Əbəsə Suresi, 19. Ayet:
Onu bir katre sudan, spermden,
yumurta
dan yarattı. Bir biçime soktu, ölçülerini ayarladı ve şahsiyetini verdi....
Ələq Suresi, 1. Ayet:
(1-2) Yaratan Rabbinin adıyla oku! O, insanı bir aşılanmış
yumurta
dan yarattı....
Ələq Suresi, 2. Ayet:
O, insanı bir aşılanmış
yumurta
dan yarattı....
Ələq Suresi, 2. Ayet:
(1-2) Yaratan Rabbinin adıyla oku! O, insanı bir aşılanmış
yumurta
dan yarattı....
Ələq Suresi, 2. Ayet:
insanı bir
yumurta
hücresinden yaratan!...
Yasin Suresi, 77. Ayet:
Bizim, kendisini bir damla sudan, spermden,
yumurta
dan yarattığımızı insan görmüyor mu? Yaratıldığı şeye bakmıyor da, hiç olmayacak şekilde bize karşı, aklınca deliller ileri sürerek, kalbindekini, kafasındakini ustaca ortaya dökerek açıkça düşmanlık ediyor....
Vaqiə Suresi, 58. Ayet:
Peki döküp durduğunuz şeyi [meniyi,
yumurta
yı] hiç düşündünüz mü? ...
Saffat Suresi, 41. Ayet:
(41-49) İşte Allah'ın arıtılmış kulları, kendileri için belli bir rızık/meyveler olanlardır. Bol nimet cennetlerinde karşılıklı olarak tahtlar üzerinde ikram görenlerdir. İçenlere lezzet veren, pınardan doldurulmuş, kendisinde zararlı bir yön olmayan, sarhoşluk da vermeyen bembeyaz bir kadehle onların etrafında dolaşılır. Yanlarında da gözlerini kendilerine dikmiş iri gözlüler vardır. Korunmuş
yumurta
gibidir onlar. ...
Saffat Suresi, 42. Ayet:
(41-49) İşte Allah'ın arıtılmış kulları, kendileri için belli bir rızık/meyveler olanlardır. Bol nimet cennetlerinde karşılıklı olarak tahtlar üzerinde ikram görenlerdir. İçenlere lezzet veren, pınardan doldurulmuş, kendisinde zararlı bir yön olmayan, sarhoşluk da vermeyen bembeyaz bir kadehle onların etrafında dolaşılır. Yanlarında da gözlerini kendilerine dikmiş iri gözlüler vardır. Korunmuş
yumurta
gibidir onlar. ...
Saffat Suresi, 43. Ayet:
(41-49) İşte Allah'ın arıtılmış kulları, kendileri için belli bir rızık/meyveler olanlardır. Bol nimet cennetlerinde karşılıklı olarak tahtlar üzerinde ikram görenlerdir. İçenlere lezzet veren, pınardan doldurulmuş, kendisinde zararlı bir yön olmayan, sarhoşluk da vermeyen bembeyaz bir kadehle onların etrafında dolaşılır. Yanlarında da gözlerini kendilerine dikmiş iri gözlüler vardır. Korunmuş
yumurta
gibidir onlar. ...
Saffat Suresi, 44. Ayet:
(41-49) İşte Allah'ın arıtılmış kulları, kendileri için belli bir rızık/meyveler olanlardır. Bol nimet cennetlerinde karşılıklı olarak tahtlar üzerinde ikram görenlerdir. İçenlere lezzet veren, pınardan doldurulmuş, kendisinde zararlı bir yön olmayan, sarhoşluk da vermeyen bembeyaz bir kadehle onların etrafında dolaşılır. Yanlarında da gözlerini kendilerine dikmiş iri gözlüler vardır. Korunmuş
yumurta
gibidir onlar. ...
Saffat Suresi, 45. Ayet:
(41-49) İşte Allah'ın arıtılmış kulları, kendileri için belli bir rızık/meyveler olanlardır. Bol nimet cennetlerinde karşılıklı olarak tahtlar üzerinde ikram görenlerdir. İçenlere lezzet veren, pınardan doldurulmuş, kendisinde zararlı bir yön olmayan, sarhoşluk da vermeyen bembeyaz bir kadehle onların etrafında dolaşılır. Yanlarında da gözlerini kendilerine dikmiş iri gözlüler vardır. Korunmuş
yumurta
gibidir onlar. ...
Saffat Suresi, 46. Ayet:
(41-49) İşte Allah'ın arıtılmış kulları, kendileri için belli bir rızık/meyveler olanlardır. Bol nimet cennetlerinde karşılıklı olarak tahtlar üzerinde ikram görenlerdir. İçenlere lezzet veren, pınardan doldurulmuş, kendisinde zararlı bir yön olmayan, sarhoşluk da vermeyen bembeyaz bir kadehle onların etrafında dolaşılır. Yanlarında da gözlerini kendilerine dikmiş iri gözlüler vardır. Korunmuş
yumurta
gibidir onlar. ...
Saffat Suresi, 47. Ayet:
(41-49) İşte Allah'ın arıtılmış kulları, kendileri için belli bir rızık/meyveler olanlardır. Bol nimet cennetlerinde karşılıklı olarak tahtlar üzerinde ikram görenlerdir. İçenlere lezzet veren, pınardan doldurulmuş, kendisinde zararlı bir yön olmayan, sarhoşluk da vermeyen bembeyaz bir kadehle onların etrafında dolaşılır. Yanlarında da gözlerini kendilerine dikmiş iri gözlüler vardır. Korunmuş
yumurta
gibidir onlar. ...
Saffat Suresi, 48. Ayet:
(41-49) İşte Allah'ın arıtılmış kulları, kendileri için belli bir rızık/meyveler olanlardır. Bol nimet cennetlerinde karşılıklı olarak tahtlar üzerinde ikram görenlerdir. İçenlere lezzet veren, pınardan doldurulmuş, kendisinde zararlı bir yön olmayan, sarhoşluk da vermeyen bembeyaz bir kadehle onların etrafında dolaşılır. Yanlarında da gözlerini kendilerine dikmiş iri gözlüler vardır. Korunmuş
yumurta
gibidir onlar. ...
Saffat Suresi, 49. Ayet:
(41-49) İşte Allah'ın arıtılmış kulları, kendileri için belli bir rızık/meyveler olanlardır. Bol nimet cennetlerinde karşılıklı olarak tahtlar üzerinde ikram görenlerdir. İçenlere lezzet veren, pınardan doldurulmuş, kendisinde zararlı bir yön olmayan, sarhoşluk da vermeyen bembeyaz bir kadehle onların etrafında dolaşılır. Yanlarında da gözlerini kendilerine dikmiş iri gözlüler vardır. Korunmuş
yumurta
gibidir onlar. ...
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Onlar mühafizə edilmiş (əl dəyməmiş)
yumurta
kimidir....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Özü də qorunub saxlanılmış
yumurta
kimi (hurilər)....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Onlar elə bil qorunmuş ağ
yumurta
dırlar. ...
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Onlar sanki örtülmüş quş
yumurta
larıdır, (quş qanadları altında, yaxud parçanın içində, toz-torpaqdan və çirkdən qorunmuşlar)....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Sanki onlar (bəyazlıqları ilə) gizli qalmış (gün üzü görməmiş)
yumurta
lardır....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
sanki onlar qorunub (ağappaq) saxlanmış
yumurta
dırlar....
Saffat Suresi, 49. Ayet:
Qorunub saxlanmış
yumurta
kimidir onlar....
Vaqiə Suresi, 58. Ayet:
Bəs tökdüyünüz şeyi [nütfəni,
yumurta
nı] heç düşündünüzmü? ...